hanifler.com Kuran odaklı dindarlık

hanifler.com Kuran odaklı dindarlık (http://www.hanifler.com/index.php)
-   74.Mü’minun Suresi (http://www.hanifler.com/forumdisplay.php?f=511)
-   -   Mü’minun Suresine Giriş (http://www.hanifler.com/showthread.php?t=1114)

Hasan Akçay 24. October 2016 01:20 AM

[QUOTE=kuman;21529]610 yıllarda kadının adının olmaması [U]olabilir mi[/U]?[/QUOTE]

Olmamasi elbet [U]olamaz[/U].

Müminûn 5-6 o yillarda inmis
ve Müminûn 5-6'da
erkegin adi ne kadar varsa
KADININ ADI o kadar var:

[I](Müminûn yani inanan erkekler ve inanan KADINLAR) [/I]
[I]iffetlerini koruyan kimselerdir (ayet 5) ama esleri [COLOR="Red"]ya da[/COLOR] yeminlerinin sahip olduklari hariç.
Yalnizca onlar konusunda kinanmazlar (ayet 6).[/I]

Yani esleri konusunda kinanmazlar, tamam da...
[COLOR="Red"]baska[/COLOR] kimler konusunda kinanmazlar?

[COLOR="Red"]Bi de[/COLOR]
[U]yemin[/U]lerinin sahip olduklari konusunda kinanmazlar
yani
inanan KADINLAR yeminlerinin sahip oldugu erkekler konusunda,
inanan erkekler yeminlerinin sahip oldugu kadınlar konusunda...

Bu kadar.

610'larda
KADIN
adiyla saniyla var.

*

Burada önemli olan, [U]yemin[/U]dir;
ayetlerin anlamini çarpitmak için
ONUN üzerinde tepiniyorlar.

kuman 25. October 2016 07:22 PM

O zaman galip bey doğru söylüyor da olabilir siz yanlış yorumluyor sunus belki özellikle nisa suresin de

Hasan Akçay 26. October 2016 01:49 AM

[I]Ve "[B]yemin[/B]"lerinin sahip olduklar[/I]i...
Burada geçen "yemin"i ele alalim.

*

Ama önce [I]iffet[/I]...

Sayin Hakki Yilmaz
23:5'teki "furûc"u
[I]iffetler[/I] diye tercüme etmis:

[I]Ve onlar "iffetler"ini koruyan kimselerdir
Vellezîne hum li "furûc"ihim hâfizûn[/I]

Oysa [I]fürûc[/I] aslinda insanlarin "apisaralari"dir (Elmalili)
[url]http://www.kuranikerim.com/telmalili/nur.htm[/url]

[I]FÜRÛC, Fercin çoğuludur. Ferc, aslî mânâsında [U]iki şey arasındaki açıklık[/U] demektir. Bu şekilde gerek erkek, gerek dişi insanın bacakları arasındaki açıklığa da gerçek olarak bu isim verilir ki, dilimizde APISARASI denir.[/I]

O halde dogru çeviri şöyle olabilir:

(Müminûn yani inanan erkekler ve inanan KADINLAR)
[I]apisaralarini saklayan kimselerdir
ama esleri [COLOR="Red"]ya da[/COLOR] yeminlerinin sahip olduklari baska. Onlar konusunda kinanmazlar[/I].

*

"Yemin"lere gelince
23:6'ya göre
inananlar
"yemin"lerinin sahip olduklari konusunda da kinanmazlar.
Apisaralarini onlara da açabilirler, caizdir bu.

Açik ve net. Burada geçen [I]yemin[/I] "nikah akti"dir.

Inanan bir KADIN ve inanan bir erkek
apisarasini
1.esine açabilir çünkü esiyle arasinda nikah akti vardir
[COLOR="Red"]ya da[/COLOR]
2.yemininin sahip olduguna açabilir çünkü onunla arasinda nikah akti vardir.

*

Ama [B]yemin[/B]
bizdeki resmî nikah ve imam nikahi gibi
aktedilis açisindan farkli olabiliyor.

galipyetkin 26. October 2016 01:15 PM

Sayın Kuman.

Dikkatini bir noktaya çekmeye çalışayım.

Bak arkadaşım, bu verdiğim ayet Nisa 3. ayet:
" Ve in hıftum ellâ tuksitû fîl yetâmâ fenkihû mâ tâbe lekum minen nisâi mesnâ ve sulâse ve rubâa, fe in hıftum ellâ ta’dilû fe vâhideten ev[B]mâ meleket eymanukum[/B]. Zâlike ednâ ellâ teûlû."
......... yahut yeminlerinizin/sağ ellerinizin sahip olduklarıyla .........

Bu da Mu'minun 6. ayet:
"llâ alâ ezvâcihim ev [B]mâ meleket eymanuhum[/B] fe innehum gayru melûmîn(melûmîne).
Sayın Hasan Akçay diyor ki:

"Açik ve net. Burada geçen yemin "nikah akti"dir.

Inanan bir KADIN ve inanan bir erkek
apisarasini
1.esine açabilir çünkü esiyle arasinda nikah akti vardir
ya da
2.yemininin sahip olduguna açabilir çünkü onunla arasinda nikah akti vardir.

Ama yemin
bizdeki resmî nikah ve imam nikahi gibi
aktedilis açisindan farkli olabiliyor."

Halbuki:
Nisa suresindeki açıklamalara bakılırsa, orada geçen ifade yetimi anlatır ve bakımını üstlenen onunla evlenemez ancak" verdim gitti" der; apış arasını da açamaz, Sayın Akçay'a göre.

Ama Mu'minun suresi 6. ayette bunlar "Karı"dır.

Acaba bu ifadeyi kafamıza göre "karı", canımızın isteğine göre "yetim-besleme/hizmetçi" olarak mı çevireceğiz. Başka bir yerde başka bir mânâ daha yükleyebilir miyiz acaba?

"Yemin" mademki burada "nikah akdi";
Nisa 3. ayetteki ne?

Ne dersin?

Saygılarımla.
Galip Yetkin.

Hasan Akçay 27. October 2016 02:32 AM

Fikret Bila
([B]Kadin-erkek esitligi odur ki...[/B], HÜRRiYET, 27 Ekim 2016)
[url]http://sosyal.hurriyet.com.tr/yazar/fikret-bila_621/kadin-erkek-esitligi-odur-ki_40259981[/url]

[I]Kadin-erkek esitligi konusunda çok sey söylenmistir. Esitsizligin ilk hali yerlesik, dolayisiyla "mülkiyetli" yasamla baslamistir. Erkek kaba gücünün "seyler"i mülkiyetine almasi ve kadini da o seylerden biri olarak görmesi "kadin-erkek esitsizligi" sorununun baslangicidir. [/I]

Bu tesbit
bana
23:6'da geçen "[COLOR="Green"]mâ [B]meleket[/B] eymânuhum[/COLOR]"u çagristirdi.

Sayin Hakki Yilmaz
Türkçeye
(müminlerin) "yeminlerinin [B]sahip[/B] olduklari"
diye çevirmis ya, o ifade.

Bakin
[I][B]sahip[/B] olduklari[/I] eger dogru çeviri ise
kadinlari müminlerin "mal"i yapar bu.

Sayin Yilmaz'in söylemek istedigi bu olabilir mi?

Hayir, aklinin ucundan bile geçmemistir
ama ettigi söz oraya variyor.

Oysa MELEKET [I]melik oldu[/I] demektir yani meliklik etti, yönetti.

"Sahip"lik filan yok "yönetmek"te,
yetki var;
dolayisiyla o yetkinin bedeli olan sorumluluk var.

23:6'da geçen
(inanan erkeklerin ve inanan KADINLARIN) yeminlerinin yönettigi kimseler
zevcedir ve kocadir.

Çünkü ayette "apisarasi"nin açilmasindan söz ediliyor
ve inananlarin yeminlerinin [B]yönettig[/B]i o kimseler
seçenek bildiren [COLOR="Red"]ya da[/COLOR] baglaci ile
"ezvâc"a seçenek kilinmis. EZVÂC [U]esler[/U] demek.

(Inanan erkekler ve inanan KADINLAR)
apisaralarini saklayan kimselerdir
ama [U]esler[/U]i [COLOR="Red"]ya da[/COLOR] "yemin"lerinin yönettigi kimseler baska...

Simdi bir de örnegin Ahzâb 55'e bakar misiniz,
orda peygamber eslerinin yeminlerinin yönettigi kimseler geçiyor:
[COLOR="Green"]mâ meleket eymânuhunn[/COLOR].

Onlar
peygamber eslerinin kocalari midir ki
her iki ayette geçen [COLOR="DarkGreen"]mâ meleket eymânuhum/uhunn[/COLOR]
AYNI olsun?

33:55'teki (ve 4:3'teki) yeminler
henüz evlenmemis olup bakimi üstlenilenler ile üstlenenler arasindaki iliskiyi düzenleyip yönetiyor,
"sözlesme"dir.

Sayin Hakki Yilmaz, o yüzden olsa gerek,
yorum bölümünde onlar için
"[U]sözlesmeler[/U]inin sahip olduklari" da diyor.

Tamam, sözlesme de "yemin"dir
ama "[B]sahip[/B]"lik? Hayir.

Insan olarak
taa yerlesik düzene geçerken edindigimiz
ilkel tavirlara dönmemizin lüzumu yok.

kuman 27. October 2016 05:21 PM

[QUOTE=galipyetkin;21535]Sayın Kuman.

Dikkatini bir noktaya çekmeye çalışayım.

Bak arkadaşım, bu verdiğim ayet Nisa 3. ayet:
" Ve in hıftum ellâ tuksitû fîl yetâmâ fenkihû mâ tâbe lekum minen nisâi mesnâ ve sulâse ve rubâa, fe in hıftum ellâ ta’dilû fe vâhideten ev[B]mâ meleket eymanukum[/B]. Zâlike ednâ ellâ teûlû."
......... yahut yeminlerinizin/sağ ellerinizin sahip olduklarıyla .........

Bu da Mu'minun 6. ayet:
"llâ alâ ezvâcihim ev [B]mâ meleket eymanuhum[/B] fe innehum gayru melûmîn(melûmîne).
Sayın Hasan Akçay diyor ki:

"Açik ve net. Burada geçen yemin "nikah akti"dir.

Inanan bir KADIN ve inanan bir erkek
apisarasini
1.esine açabilir çünkü esiyle arasinda nikah akti vardir
ya da
2.yemininin sahip olduguna açabilir çünkü onunla arasinda nikah akti vardir.

Ama yemin
bizdeki resmî nikah ve imam nikahi gibi
aktedilis açisindan farkli olabiliyor."

Halbuki:
Nisa suresindeki açıklamalara bakılırsa, orada geçen ifade yetimi anlatır ve bakımını üstlenen onunla evlenemez ancak" verdim gitti" der; apış arasını da açamaz, Sayın Akçay'a göre.

Ama Mu'minun suresi 6. ayette bunlar "Karı"dır.

Acaba bu ifadeyi kafamıza göre "karı", canımızın isteğine göre "yetim-besleme/hizmetçi" olarak mı çevireceğiz. Başka bir yerde başka bir mânâ daha yükleyebilir miyiz acaba?

"Yemin" mademki burada "nikah akdi";
Nisa 3. ayetteki ne?

Ne dersin?

Saygılarımla.
Galip Yetkin.[/QUOTE]

Karıştırmış desek olur mu?

Hoş karışacak çok fazla bir şey yok sanırım Hasan bey bizi bilgilendirir.

galipyetkin 27. October 2016 07:21 PM

Aşağıdaki(5-7). ayetler Sayın Hakkı Yılmaz!ın

5- 7-Ve onlar, iffetlerini koruyan kimselerdir, -Eşleri veya yeminlerinin sahip oldukları ayrı, çünkü bundan dolayı kınanamazlar, oysa bunun ötesine gitmek isteyenler, işte onlar, sınırları aşanların ta kendileridir.

Aşağıdakiler de genelden.

5:Ve onlar, iffetlerini (ırzlarını) koruyanlardır.
6:Zevcelerine veya ellerinin altında sahip olduklarına (cariyelerine karşı davranışları) hariç. O taktirde muhakkak ki onlar, levmedilmiş (kınanmış) değildirler.
7:Artık kim bunun ötesinde bir şey isterse o taktirde onlar, haddi aşanlardır.

1-) Yukarıdaki ayetlerde:
İffetlerini koruyanlar, anlaşıldığına göre rıza dışı ama ne tür bir eylem ve fiilde bulunuyorlar ki bu iffete aykırı davranış üçüncü kişiler yönünden kınanacak bir durum arz etse bile "karılarına veya kapatmalarına" karşı o davranışta bulunsalar dahi bundan dolayı kınanmazlar denerek kınanan bir davranış olarak anlatılıyor; ve de kim bunun ötesinde bir davranışın isteğinde bulunursa haddi aşmış oluyor?
Nedir bu davranış, nasıl bir şeydir?
Karı-koca arasındaki kınanacak bir ilişkiden diğer kişiler nasıl bilgi sahibi oluyor?
Neden kınamıyorlar?
Eylemcilerin ayrıcalığı ne ki kınanamıyorar?
"bunun ötesindeki davraniş" denilen davranış nasıl bir davranış ki, o yönde davrananlara haddi aşırtıyor?
Ve saire.... ve saire....

Bana hiçbir şey anlatmayan bu kelimeler topluluğundan bir şey anlayan var ise lütfen açıklayabilir mi?

2-):"zevc" kelimesi yalnızca "eş" ve "karı" mı demek?

Konu hakkında bilgi sahibi olanlar ile
Konuyu ortaya koyan Sayın Akçay bir açıklama getirebilirler mi acaba?

Saygılarımla.
Galip Yetkin.

galipyetkin 28. October 2016 10:08 AM

Bir parantez.

Yukarıda Sayın Hasan Akcay şöyle yazmıştı:
[QUOTE=Hasan Akçay]Fikret Bila
(Kadin-erkek esitligi odur ki..., HÜRRiYET, 27 Ekim 2016)
[url]http://sosyal.hurriyet.com.tr/yazar/...ur-ki_40259981[/url]

Kadin-erkek esitligi konusunda çok sey söylenmistir. Esitsizligin ilk hali yerlesik, dolayisiyla "mülkiyetli" yasamla baslamistir. Erkek kaba gücünün "seyler"i mülkiyetine almasi ve kadini da o seylerden biri olarak görmesi "kadin-erkek esitsizligi" sorununun baslangicidir.

Bu tesbit
bana
23:6'da geçen "mâ meleket eymânuhum"u çagristirdi.

Sayin Hakki Yilmaz
Türkçeye
(müminlerin) "yeminlerinin sahip olduklari"
diye çevirmis ya, o ifade.

Bakin
sahip olduklari eger dogru çeviri ise
kadinlari müminlerin "mal"i yapar bu.

Sayin Yilmaz'in söylemek istedigi bu olabilir mi?

Hayir, aklinin ucundan bile geçmemistir
ama ettigi söz oraya variyor.

Oysa MELEKET melik oldu demektir yani meliklik etti, yönetti.

"Sahip"lik filan yok "yönetmek"te,
yetki var;
dolayisiyla o yetkinin bedeli olan sorumluluk var.

23:6'da geçen
(inanan erkeklerin ve inanan KADINLARIN) yeminlerinin yönettigi kimseler
zevcedir ve kocadir.

Çünkü ayette "apisarasi"nin açilmasindan söz ediliyor
ve inananlarin yeminlerinin yönettigi o kimseler
seçenek bildiren ya da baglaci ile
"ezvâc"a seçenek kilinmis. EZVÂC esler demek.

(Inanan erkekler ve inanan KADINLAR)
apisaralarini saklayan kimselerdir
ama esleri ya da "yemin"lerinin yönettigi kimseler baska...

Simdi bir de örnegin Ahzâb 55'e bakar misiniz,
orda peygamber eslerinin yeminlerinin yönettigi kimseler geçiyor:
mâ meleket eymânuhunn.

Onlar
peygamber eslerinin kocalari midir ki
her iki ayette geçen mâ meleket eymânuhum/uhunn
AYNI olsun?

33:55'teki (ve 4:3'teki) yeminler
henüz evlenmemis olup bakimi üstlenilenler ile üstlenenler arasindaki iliskiyi düzenleyip yönetiyor,
"sözlesme"dir.

Sayin Hakki Yilmaz, o yüzden olsa gerek,
yorum bölümünde onlar için
"sözlesmelerinin sahip olduklari" da diyor.

Tamam, sözlesme de "yemin"dir
ama "sahip"lik? Hayir.

Insan olarak
taa yerlesik düzene geçerken edindigimiz
ilkel tavirlara dönmemizin lüzumu yok.[/QUOTE]



Dün rastladım, ve daha evvel hatırlayamadığım için kendime kızdim.
Sayın Hasan Akçay'ın bir de Nur Suresi çeviri-yorumu var.
Orada 33. ayeti çevirirken şöyle yazmış:
"...... [B]yeminle sahip çıktıklarınızın[/B] kendilerine yazmalarını ısteyenler.............

"Tamam, sözlesme de "yemin"dir
ama "sahip"lik? Hayir."
demişti yukarıdaki satırlarda da ...........

Saygılarımla.
Galip Yetkin.

Hasan Akçay 28. October 2016 12:24 PM

Sahip çikmak korumak, himaye etmek anlaminda bir deyimdir,
sahip olmak anlamina gelmez.

Galip bey nolur benim iletilerime cevap vermeyin,
bunu size daha önce söyledim, "Karismayin, izin vermiyorum" dedim.
Daha ne yapayim.

galipyetkin 29. October 2016 05:50 AM

Sayın Akçay.

Aleni-herkese açık bir sitede yayınlanan bir yazı herkesin denetimine açık demektir. Eleştirmenler de bundan faydalanır.
Ama siz bunu istemiyor ve "dediğim dediktir" diyorsunuz.
Pekala.
Yalnız şunu söyleyeyim "sahip çıkmak" yalnızca himaye etmek anlamında değildir. Sahiplenmek anlamında da kullanılır. Mesela kayıp bir mala sahip çıkmak onu sahiplenmektir; amaç malik olmaktır. Başka daha uygun misaller de verilebilir, toprağın bir kısmını çevirmek gibi mesela.

Saygılarımla.
Galip Yetkin.


Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 03:31 PM.

Powered by vBulletin® Version 3.8.1
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Hanifler - Kuran odaklı gerçek din islam