hanifler.com Kuran odaklı dindarlık

hanifler.com Kuran odaklı dindarlık (http://www.hanifler.com/index.php)
-   Mezhepler ve Tarikatlar (http://www.hanifler.com/forumdisplay.php?f=38)
-   -   Bir tarikatin merkezine gittim. (http://www.hanifler.com/showthread.php?t=2668)

Hasan Akçay 18. March 2012 11:58 AM

Bir tarikatin merkezine gittim.
 
Bir forum icin en son yazdigim ile basliyayim burada. Yanlis anlasilma ihtimali belki azalir. Orada gördüklerimi ondan sonra bastan alip anlatmaya calisayim, Allah isterse.

*

Medineweb'den atildim. Bu sabah son bir ileti asmama belki izin verirler diye yokladim. Yok. Izin verilseydi sunlari yazacaktim:

O tarikata sevgi besliyorum ama gireyim mi girmiyeyim mi hâlâ tereddütteyim. Orda gördügüm bazi uygulamalara itirazim var.

Örnegin

Bir: Gavs hazretlerinden aldigim tövbenin basinda "Ya Rabbi!" diye Rabbime seslendigim halde tövbenin sonunda "Gavs hazretlerini seyhim olarak kabul ediyorum," demek zorunda birakildim.

Hayir! Gavs hazretlerine itaat edecegime dair Rabbime böyle bir söz veremem. Kimseyi seyhim kabul edemem. Cünkü Rabbime benim adima su ya da bu seyh hesap vermeyecek. Ben hesap verecegim; ben özgür ve yetkili olmaliyim. Yetkisiz sorumluluk olmaz.

Iki: Gavs hazretleri namaz kildirmaya baslarken bir misvakla cemaate göstere göstere dislerini fircaladi. Oysa orasi Allah'in evi. Orada burun karistirilmaz; dis fircalanmaz.

Yoksa burundan düsen seyler nasil orayi kirletir ve cemaati igrendirirse dislerden düsen seyler de kirletir ve igrendirir. Midesi duyarli olanlari kusmaya bile zorlar.

Gavs hazretlerinin cemaati igrendirecek seyler yapmamasi gerekiyor. Cok ters gelecek, hattâ belki ukalalik bu söyledigim ama bazi durumlarda müridlerin mürsidi irsad etmesi gerekiyor.

Üc: Tövbeden sonra yerine getirmem gereken sekiz sarttan biri, sefaat isteginde bulunacakmisim. Oysa benim Kuran'dan anladigim, sefaat diye bir kiyak yok. Yargi gününde hic kimse örnegin Muhammed aleyhisselam benim hakkimda taniklik edemiyecek ki bana sefaat kiyagi gecsin. O benim zamanimda yasamiyor; beni görmedi. Ben onun icin gaybim. Ve gaybi yalnizca Allah bilir; nebiler dahil hic kimse bilemez.

Dört: Tarikatin merkezinde tipki Suudi Arabistan'daki gibi kadin erkek ayrimi var. Kadinlar camiya gidemiyor, erkeklerin yürüdügü sokakta yürüyemiyor, erkeklerin yemek yedigi lokantalara giremiyor.

Oysa Kabe'de fiilî sünnetullah olarak kadin erkek bir arada namaz kiliyor. Orada Yüce Allah'in kadin erkek ayrimi yapmamasindaki hikmeti görebilmeliyiz.

Sonuc olarak, itirazlarim var. Ama kalbim sicak o tarikate. Itirazlarimi susturabildigim an sartlari yerine getirip intisap edecegim Allah isterse.

Ögrenecegim cok sey var o tarikatten. Orda gördügüm müntesipler melek gibi insanlar. Gelse gelse iyilik gelir onlardan. Her biri bir Yûnus Emre.

Nolur bi dinleyin su senfonik ilahîdeki o koca Türkmen "sofi"yi.
Arama pencersine [I]şol cennetin ırmakları [/I]yazip tıklayin.

Sol Cennetin irmaklari
Akar Allah deyu deyu.
Cikmis Islam bülbülleri
Öter Allah deyu deyu.


Ol Allah'in melekleri
Tesbihdedir hem dilleri
Cennet bağın cicekleri
Kokar Allah deyu deyu.


Kimler yiyip kimler icer
Hep melekler rahmet sacar
Idris nebi hulle biçer
Subhanallah Allah deyu deyu.


Yunus Emre var yârına
Koma bugünü yarına
Yarın Hak'kın divanına
Varam Allah deyu deyu.


Sevgi ile,
Hasan Akcay

dost1 18. March 2012 03:40 PM

Selamun Aleykum! Değerli Hasan Akçay Kardeşim!

Allah razı olsun. Bu güzel paylaşımınız; okuyan insanların gönüllerindeki “Rüşd”ün - doğru ve eğriyi ayırt etme bilinci- ancak İslam’ın öngördüğü olgunluğa ulaşmak ve yaşamak olduğu gerçeğini görmelerine vesile olur. İnşaAllah. "Yehdi ilerruşdi feamenna bih, ve len nuşrike birabbina ehada" ayeti Zikrullahları olur.


Kusursuzluk sadece Allah'a mahsusdur.
Doğrusunu en iyi bilen Allah'tır.
Sevgi,saygı ve muhabbetle
Allah'a emanet olunuz.

hiiic 19. March 2012 03:10 AM

[QUOTE]Sonuc olarak, itirazlarim var. Ama kalbim sicak o tarikate. Itirazlarimi susturabildigim an sartlari yerine getirip intisap edecegim Allah isterse.

Ögrenecegim cok sey var o tarikatten. Orda gördügüm müntesipler melek gibi insanlar. Gelse gelse iyilik gelir onlardan. Her biri bir [B]Yûnus Emre.[/B] [/QUOTE]

Bu yunus değilmiş yav.. Hani eteğe kemiğe bürünmüş bu, Yunus diye görünüyormuş.
Aslında ALLAH mış bu ALLAH. kendi iddasına göre. Bakacağı mahşerde söylediğinin tutulur, yutulur bir yeri varmıymış.

Hasan kardeşim tarikata intisap edeceksiniz de taka taka bunlara mı taktınız? misvak iğrenç geldi, hoca geğirdi, mürid ossurdu felan. Bence daha dikkat etmelisiniz, asıl takılmanız gereken noktaları (ki intisap noktasıdır zaten en başı) görmemişsiniz diye düşünüyorum.

Madem melek gibi zararsız insanların olduğu yerler sizi imanen etkiliyor, keşke daha faydalı daha sevaplı yerlere intisap edip hizmet götürseydiniz. Mesela yetimhaneler gibi. Orada daha masum daha melek gibi yetim kimsesiz çocuklar var, onların hizmetine koşsaydınız keşke. Ama tabi bir takım yat kalk ritüelleri insanın hoşuna gitmiyor değil. Hem bebek, çocuk bakıpta ne olcak, birazda sakallı sarıklı hizmetin de koşmak lazım. Belki iktidar olurlarsa hem faydaları da olur.

Ama neyse, şeyhin nefesinden feyz alırsınız biraz. Hem kimbilir, belki şeyhin bağında bahçesinde çalışırken tarımı da öğrenmiş olursunuz biraz.

Bu yunuslara dikkat etmek lazım yalnız, ilk başta yüzüne gülerler ama yarın öbürgün her biri Allah oluyor bunların. Sonrası zaten malum... verilen cezbeden patlamayın diye biraz hava alıyorlar özel bir yöntem bade yöntemiyle... Umarım ki o makamlara çıkmadan ayaklarınız yere basar.

Neyse...
Allah kullarının halinden haberdar. Kimini çıkarırken kimini batırıyor işte :)

Hasan Akçay 19. March 2012 11:12 AM

Halil dosta candan tesekkür.

Göründügü kadariyla hiic kardesimiz tarikatin ic yüzünü biliyor. Bu yazdiklarini elbet göz önünde bulunduracagim, Allah isterse. Tarikata girmeye ya da girmemeye henüz karar vermedim. Cünkü degerli hiic kardesimiz kadar ön bilgim yok. Isterseniz buna ön yargi deyin. Ön yargili degilim. Düşünüyorum.

Ikna olursa tarikata girmek niyetiyle gittim. Dört gün orda kaldim. Gördüklerimi elimden geldigince yorumsuz anlatmaya calisacagim, Allah isterse.

*

Camide aksam namazi kilinacak. Tarikatin, herkesin "Gavs hazretleri" dedigi, mürsidi bekleniyor. En öne oturursam onu daha iyi görebilirim. Cami görevlileri, orda calisan bir tanidigin ricasiyla, en önde bir yere oturmama izin verdiler. Allah razi olsun.

Mürsidin geldigini cezbeye kapilanlarin seslerinden anladim.

Birisi sarsila sarsila basini sallayip "Hayyyy! Hayyyy! Hayyy!" diye bagiriyor. Saci uzunca. Basini salladikca saci da öne arkaya savruluyor.

Bir baskasi: "Baba! Ba! Muccuk! Baba! Ba! Muccuk! Baba! Ba! Muccuk!" O muccuklar öpücük olsa gerek. Adam hayalinde her halde gavs hazretlerinin elini öpüyor.

Bir baskasi: "Resuuul! Rab! Resuuul! Rab!"*

Mürsid iceri girdi. Cemaat gürrrr diye ayaga kalkti. Cezbeli haykirislar cogaldi. Ama mürsit orali degil. Duymuyor, görmüyor** gibi. Dogru önüne bakarak yürüyor.

Mihraba ulasti. Durdu. Dönüp yüzünü cemaate cevirdi. Toparlak, ak bir sakali var. Nur yüzlü, kilosuz. Elinde, orkestra sefinin cubugu gibi uzun bir misvak cubugu.

Yanindaki görevliye talimat verir gibi bir seyler söyledi. Ön safa bakti. Sanki kaslari catik. Uyariyor muydu? Herkes ayagim cizgide mi diye bakti; hizaya geldi.

Gavs hazretleri o misfak cubuguyla, cematine göstere göstere, dislerini fircaladi. Sonra kibleye döndü.

Sevgi ile,
Hasan Akcay
____________________________________

*Sonradan birine bunu sordum: Gavs hazretleri o sofiye göre resul müdür, Rab midir? "Hayir," dedi. "Gavs hazretleri Allah resulunun soyundan ya, onu kastediyor."

**Tanidigim dosta sonra bunu söyledim. "O duymaz; görmez" dedi; "Cünkü önünde Allah'in elcisi yürüyor. Gavsimiz ona odaklanmistir."

hiiic 19. March 2012 10:34 PM

[QUOTE]Birisi sarsila sarsila basini sallayip "Hayyyy! Hayyyy! Hayyy!" diye bagiriyor. Saci uzunca. Basini salladikca saci da öne arkaya savruluyor.

Bir baskasi: "Baba! Ba! Muccuk! Baba! Ba! Muccuk! Baba! Ba! Muccuk!" O muccuklar öpücük olsa gerek. Adam hayalinde her halde gavs hazretlerinin elini öpüyor.

Bir baskasi: "Resuuul! Rab! Resuuul! Rab!"*

Mürsid iceri girdi. Cemaat gürrrr diye ayaga kalkti. Cezbeli haykirislar cogaldi. Ama mürsit orali degil. Duymuyor, görmüyor** gibi. Dogru önüne bakarak yürüyor.[/QUOTE]

misvağı hangi amaçla ağzına soktu bilmiyorum ama şu yukarıdaki yazdıklarınızın cevabı alttaki bilimsel belgeselde.
Tamamını izlemenizi isterim ama aradığınız cevaplar 32. dakikdan sonra özetleniyor...

Orada kendisini kaybettiğini zanneden (gayet bilinçli) ve bu sayede diğer insanlardan farklı olduğunu zanneden zavallı cezbe mağdurlarına acımaktan başka birşey yapamayız. Belki durumu izah etmek uyanmaları anlamında yardımcı olabilir ama bu sefer yaptıkları şeyden utanacaklardır.

[YOUTUBE]bXFdSJ7o3mU[/YOUTUBE]

siz tarikatta gördüğünüzü söyleyin ben sizi iç yüzünü açıklarım.
Köşe başlardında bul karoyu al parayı yapan şarlatanlar vardır. Karoyu asla bulamazsın çünkü kağıtlar hilelidir. ve yanında yönresinde kazıyıp kazanan bir süsü adam görürsün, onlarda aslında şebekenin parçasıdır insanları etkilemek için.

Aynı ekibin cübbe giyip sakal uzatmış ellerine tespik misvak almış halleridir bu tarikatler...
Zavallı müritler kendi zanlarına göre bişeyler yapmaya çalışsalardai batıla hizmetin sonu ezalıktır.. ÇÜNKÜ, hakkında bilgin olmayan, gözle görüp işitemediğin ampirik verilerle değerlendiremediğin şeylerin peşinde koşmaktan sorumlusundur...

Hasan Akçay 20. March 2012 04:33 AM

[QUOTE=hiiic;11234]misvağı hangi amaçla ağzına soktu bilmiyorum...[/QUOTE]

Sünnetmis. Internette suna benzer öyküler var:

Bir gün gavs hazretlerini iki âlin ziyarete gelmis. Hos bes sirasinda misvagin faziletlerini sayip dökmeye baslamislar. Gavs hazretleri "Misvaklariniz yaninizda mi?" demis. Birisi: "Evde unuttum." Öteki ceplerini aramis; "Benimki de yok," demis. Gavs hazretleri yakinlarindaki bir adama seslenmis. "Sofi! Misvagin yaninda mi?" Adam salvarinin genis cebine elini daldirmis ve misvagini cikarip göstermis.

*

Gavs hazretleri aksam namazinin farzindan önce dualar etti. Sonunda "âmin!" dedi; biz de "Âmiiiin!" dedik.

Iftitah tekbiri getirdi ama konusurken Prof Hatemî'nin yaptigi gibi her bir hecenin üstünde uzun uzun durarak: Al-laaaaaaaah-u-ek-beeeeeeer.

Besmeleyi sessiz degil iftitah tekbiri getirirken yaptigi gibi sesli ve yine her bir hecenin üstünde durarak tadini cikara cikara söyledi: Bi-is-mil-laaa-hir-rah maaan-ir-ra-hiiiim.

Ardindan uzun bir sessizlik. Ve Fatiha:

El-hamd-ü-lil-laaa-hi-rub (Bana rub diyor gibi geldi)-bil-â-le-miiin. Er-rah-maaan-ir-ra-hiiiim. Mâ-li-kiiii-yeeeevm-idddd-diiiiiin....

Sonra Mâun sûresi. Onu hizli okudu. O kadar hizli ki ben yetisip anlayamadim.

Övgü Allah'a, namazda okunan kisa sûreleri anlayacak kadar Arapcam var. Ama orda sabah namazindan sonra bir de Mülk sûresi okunuyor. Onu anlayabilmem icin okunana tam olarak odaklanmak zorundayim.

Bunu yapamadim. Cünkü cezbeye kapilan bazi kimselerin cikardigi "Hayyyy! Hayyyyy! hayyyy!" sesleri, bazilarinin uluyup viyaklamalari odaklanmama, hattâ okunani duymama engel oldu.

Bunlar her halde akil hastasidir, diye düsündüm. Icimden su gecti: Gavs hazretlerinin yerinde ben olsam kıraati derhal keser ve söyle derim:

[I]Ey cemaat! Burasi Allah'in evi. Allah'in evinde Kuran okunurken yalnizca Allah'i düsünmeniz, beni yok saymaniz gerekir.

Arkadaslar! Ben de sizin gibi bir insanim. Beni yüceltmek ugruna sizden farkli bi yaratikmisim gibi DISLIYORSUNUZ. Hakarettir bu yaptiginiz.

Simdi yaniniza geliyorum. Araniza oturacagim ve Kuran'i sizin oldugunuz yerden dinleyecegim. Beni Rabbimle bas basa birakin. Siz de Rabbinizle bas basa kalin... [/I]

Miralay 20. March 2012 10:37 AM

Selamünaleyküm
Çok değerli,saygıdeğer Hasan abim.
Sizi diğer sitelerdeki yazılarınızdan takip ederim. Bir kısmına itiraz etsem de, saygı duyduğum bir abimsiniz. İlminize de değer veririm.

Ben 25 yılımı boşu boşuna tarikatte heba etmiş birisi olarak, size bırakın tarikate girmeyi; buna niyetle düşünmenizi bile acizane tavsiye etmem.

Birinci sebep olarak, tarikatte yaşanan olaylar ve inanç sistemi apaçık (gizli değil) [B][U]şirktir.[/U][/B]

Gavs merkezli bir inanç sitemine sahiptirler. Onlara göre Gavsları uçar,kaçar,suda yürür,haşa ölüyü diriltir,yağmurda ıslanmaz,isterse dünyayı tersine döndürür,haşa gaybı bilir,...vs.
Yani Cenab-ı Allah'a münhasır herşeyi yapabilecek kabiliyettedir maaşallah
Onların inancına göre Gavsa dil uzatılmaz. Yoksa çarpılırsın. Maazallah
Onlar şefaat ederler,ölürken hemen yanında yaban çalısı gibi biterler ve şeytanın imanını çalmasına mani olurlar. Böylece imanla ölmenize vesile olurlar. (Onların inancına göre)

Tarikate ilk intisab ettiğinizde gassalın önündeki meyyit gibi olmanız telkin edilir. Yani düşünmeyeceksin, denilen herşeyi itirazsız yapacaksın. Zaten itiraz da yasaktır.

Başın dara düştüğünde "Himmet Seydaaaa!,medet yaaa Gavvvvvs!" diyeceksin ki, sana yardım etsinler. Allahtan imdat etmene izin verilmez. Zira bu işler silsile yoluyla olurmuş. Tövbe haşa Allah'ı aradan çıkarırlar. Bu da fatiha suresindeki,"İyyake nabüdü ve iyyake nestein" ayetine tezattır malumunuz.

Daha yazacağım çok şey var da, şu anda işyeri ortamında bulunduğumdan daha fazlasını yazamıyorum.

Saygılarımla değerli abicim.

pramid 20. March 2012 02:20 PM

Allah ile aldatan [color="red"][b]şeytan[/b][/color]lar.

hiiic 20. March 2012 11:46 PM

şeytan diyince insanın aklına böyle kırmızı, sürekli kötü sinsi bir yüz ifadesi olan, tırpanlı bii geliyor.

Şeytan demeyelim, şarlatan desek nasıl olur?

Allah ile aldatan şarlatanlar.
Şarlatanların peşine düşme. Onlar insana sağdan ve soldan gelirler, her telden çalarlar kandırmak için nice parlak fikirler (yaldızlı sözler) ortaya atarlar. Sakın o sapkınlara uyma... gibi.

Hasan Akçay 21. March 2012 02:25 AM

Aksam namazi bitti.

Önde tekerlekli bir koltuk vardi. Oturanin yüzü cemaate dönük olacak sekilde o koltuk mihrabin önüne konuldu. Gavs hazretleri onun icine oturdu.

Orda calisan bir tanidik benim caminin ön tarafinda bir yere gecmemi saglamisti ya; meger orasi tövbe alacaklar icinmis. "Kalkin!" dediler; bizi koltugun oldugu yere sürdüler. Sürünün icinde ben de varim.

Gavs hazretlerinin önüne, sagina, soluna oturduk. Ben iyi göreyim diye dizlerimin üstünde dik duruyorum. Ama gavs hazretleri ile aramda görevlilerden biri var. Ona "Cekilir misiniz!" dedim. Ters ters yüzüme bakti. Baska bir görevli onu kolundan cekti ve "Sakin ol!" diye uyardi.

Bir sarigi onbes kadar seride ayirmislar. He birimiz bir seridin ucunu tuttuk. Seritlerin öteki ucu her halde gavs hazretlerinin elindeydi. Böylece mürsit ve biz bir olduk.

Ben seridi sol avucumun icine almak istedim. Görevliye "Yeni ameliyat oldum; sag kolumu kaldiramiyorum," dedim. "Hayir! Sag el!" dedi. "Zaten kisa sürecek; bi sey olmaz."

Düste gibiydik. Bir yerimize igne batsa onun bile ayirdina varamazdik. Ama gavs hazretleri sakindi. Sakin sakin yanagini kasiyordu.

O söyledi; biz hep birlikte yüksek sesle tekrarladik:

[I]Ya Rabbi! Bütün yapmis oldugum günahlardan ben pismanim. Keske yapmasaydim. Insallah bir daha yapmiyacagim. Ve gavs hazretlerini seyhim olarak kabul ediyorum.[/I]

Son cümle haric bu tövbenin her cümlesini samimiyetle söyledim. Ama son cümle. I-ıh. Benim bi tek seyhim var. O'ndan büyük seyh yok. O'ndan baskasini seyh edinemem.

*

Aslinde tövbe degil beyat bu. Yani bir kimseyi yönetici olarak kabul etmek. Tövbe yalnizca Allah'a verildigi halde beyat din alaninda Allah icin nebiye verilir (Fetih 10), yönetim alaninda ise devletin emîr denen baskanina (Mümtehine 12).

[I]Allah hükmüne kimseyi ortak etmez (Kehf 26) - [/I][SIZE="3"]ولا يشرك في حكمه احدا[/SIZE]. O halde eger o tarikatin merkezinde yapildigi gibi tövbeye beyat eklenirse Allah'a insan eklenmis olur ve sirke batilir.

Batilmis iste. Ordaki tövbeye bakar misiniz. "Ya Rabbi!" diye basliyor; "gavs hazetleri..." diye bitiyor. Allah'in hükmüne seyh böyle ortak edilir.

Önemli bir nokta, Kuran'daki beyat sarta baglidir: halkin onayi. Yani emîr secilen kisi halkin onayladigi icraati yapacak. Kuran buna ma'rûf ([SIZE="3"]معروف[/SIZE]) diyor.

MA'RÛF, Allah'in Kuran'daki hükümlerini iptal etmemek sartiyla halkin IYI saydigi istir; ilahî degil beserî deger yargisidir.

Örnegin Suudi diktatörlükte kadinin araba sürmesi, sokakta tek basina yürümesi, lokantada yemek yemesi, basini acmasi... yasak. Ama vahalarda Arap kadini traktör sürüyor; basini aciyor, sokakta tek basina yürüyebiliyor. Cöldeki örf bu.

Suudi dikta o kadinlara traktör sürmeyi ve baslarini acmayi yasaklarsa ne olur? İsyan hak olur. Inanan kadinlara bu hakki Allah vermistir (Mümtehine 12):

[I]Ey emîr! Inanan kadinlar gelip örfe uygun islerde sana isyan etmeyeceklerine dair beyat etmek istediklerinde onlarin beyatini kabul et[/I].

Örfe uygun islerde: fî ma'rûf - [SIZE="3"]في معروف[/SIZE]
Ve sana isyan etmiyeceklerine: ve lâ ya'sînek - [SIZE="3"]ولا يعصينك[/SIZE]

Acik ve net. Eger emîr, Allah'in hükmünü iptal etmeyen bir örfe aykiri davranirsa halk isyan etme hakkina sahiptir, isyan eder.

Bakin, Hz Peygamber zamaninda
inanan kadinlar
inanan erkeklerle birlikte camiye gider, örnegin cuma namazi kilarlardi.

Ama o tarikatin merkezinde

kadinlar camiye giremiyor;
erkeklerin yemek yedigi lokantalara gidemiyor,
erkeklerin yürüdügü sokaklara cikamiyorlarlar.
Yasak.

Tipki Suudi diktada oldugu gibi.

Hani Allah'in onlara tanidigi isyan etme hakki? Yok. Islemiyor. Cünkü sizin, "Gavs hazretlerini seyhim olarak kabul ediyorum" diyerek ona beyat etmenizi sagliyorlar. O beyatin sarti da yok. Seyhinize kayitsiz sartsiz uyacaksiniz.

Sevgi ile,
Hasan Akcay


Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 09:44 PM.

Powered by vBulletin® Version 3.8.1
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Hanifler - Kuran odaklı gerçek din islam