hanifler.com Kuran odaklı dindarlık

hanifler.com Kuran odaklı dindarlık (http://www.hanifler.com/index.php)
-   Oruç (http://www.hanifler.com/forumdisplay.php?f=237)
-   -   Neden geceye kadar değil de akşama kadar? (http://www.hanifler.com/showthread.php?t=4041)

bartsimpson 3. July 2018 06:44 PM

[QUOTE=kuman;22596]söylesem tesiri yok
sussam,
gönül razı değil...

Fuzuli[/QUOTE]

e adam anlattı ya bilader...
sorun nerede?

yolcu42 4. July 2018 08:39 AM

Oruç öncekilere farz kılındı diyor.
Dikkat ederseniz "ramazanda oruç öncekilere farz kılındı" demiyor.
Ayrıca oruç ayetteki anlamı itibarıyle yeme içmeden cinsi münasebetten uzqk durmadır.

Ayrıca oruç dediğimiz kendini kısıtlama eylemi,
Sanırım meryem,çocuğu olunca üç gün oruç adıyor ve konuşmuyordu.


Meryem 26.Ayet: «Ye, iç. Gözün aydın olsun! Eğer insanlardan birini görürsen de ki: Ben, çok merhametli olan Allah´a oruç adadım; artık bugün hiçbir insanla konuşmayacağım.»
Burda özellikle meryeme "ye,iç " demesi,oruç kelimesinin yalnızca yeme,içme eyleminin kısıtlanmadığı anlamı içeriyor gibi.

Zannımca,oruç hangi konuda kısıtlama getirildiğine bağlı olabilir.


Bize farz kılınan ise,ramazanda yeme içmeden kısıtlanmadır(sadece aç kalıpta kendini düzeltmemek değil tabi ki)
Yahudilik ve hristiyanlıkta orucun olduğunun kanıtları,
Mat.4: 2 İsa kırk gün kırk gece oruç* tuttuktan sonra acıktı.

Matta4: 3 O zaman Ayartıcı*fx* yaklaşıp, "Tanrı'nın Oğlu'ysan, söyle şu taşlar ekmek olsun" dedi.

Mat.4: 4 İsa ona şu karşılığı verdi: "'İnsan yalnız ekmekle yaşamaz, Tanrı'nın ağzından çıkan her sözle yaşar' diye yazılmıştır."
Mat.6: 16 "Oruç* tuttuğunuz zaman, ikiyüzlüler gibi surat asmayın. Onlar oruç tuttuklarını insanlara belli etmek için kendilerine perişan bir görünüm verirler. Size doğrusunu söyleyeyim, onlar ödüllerini almışlardır.

Mat.6: 17 Siz oruç tuttuğunuz zaman, başınıza yağ sürüp yüzünüzü yıkayın.

Mat.6: 18 Öyle ki, insanlara değil, gizlide olan tanrıya oruçlu görünesiniz.Gizlilik içinde yapılanı gören tanrı sizi ödüllendirecektir."


Tevratta ise,
Diyorlar ki, ‘Oruç tuttuğumuzu neden görmüyor, İsteklerimizi denetlediğimizi neden fark etmiyorsun? “Bakın, oruç tuttuğunuz gün keyfinize bakıyor, işçilerinizi eziyorsunuz. Orucunuz kavgayla, çekişmeyle, Şiddetli yumruklaşmayla bitiyor. Bugünkü gibi oruç tutmakla sesinizi yükseklere duyuramazsınız. İstediğim oruç bu mu sanıyorsunuz? İnsanın isteklerini denetlemesi gereken gün böyle mi olmalı? Kamış gibi baş eğip çul ve kül üzerine mi oturmalı? Siz buna mı oruç, RAB’bi hoşnut eden gün diyorsunuz? Benim istediğim oruç, haksız yere zincire, boyunduruğa vurulanları salıvermek, ezilenleri özgürlüğe kavuşturmak, Her türlü boyunduruğu kırmak değil mi? Yiyeceğinizi açla paylaşmak değil mi? Barınaksız yoksulları evinize alır, Çıplak gördüğünüzü giydirir, Yakınlarınızdan yardımınızı esirgemezseniz…”
(Yeşea 58:3-7)
Oruç tutmak,bir amaca yöneliktir.
Sadece aç kalmak değildir fakat,
Oruç ayında,
Yeme içmeden uzak durmak şu ayetin kastı değil mi,
Oruç gecesinde kadınlarınıza yaklaşmak size helâl kılındı. Onlar sizin için birer elbise, siz de onlar için birer elbisesiniz. Allah sizin kendinize kötülük ettiğinizi bildi ve tevbenizi kabul edip sizi bağışladı. Artık onlara yaklaşın ve Allah´ın sizin için takdir ettiklerini isteyin. Sabahın beyaz ipliği ,siyah ipliğinden ayırt edilinceye kadar YEYİN,İÇİN. sonra akşama kadar orucu tamamlayın. Mescitlerde ibadete çekilmiş olduğunuz zamanlarda kadınlarla birleşmeyin. Bunlar Allah´ın koyduğu sınırlardır. Sakın bu sınırlara yaklaşmayın. İşte böylece Allah âyetlerini insanlara açıklar. Umulur ki korunurlar.

(Sure No:2 Ayet No :187)

Peki bir ay aç kalmak bize neyi düşündürür

Ben şunları düşünmüştüm
1. Bir bardak su içmek bütün hayalin oluyor akşama doğru.
Demekki bu dünyaya ait hayallerimiz planlarımız neredeyse boş,bu aciz beden içinde

2. Yokluk çekenin halinden anlamak
3. Bize verilen nimetkerin(suyun,ekmeğin .) değerini anlayıp şükretmek

4 kuranın insan sözü olmadığını bir kez daha kavramak(niçin bir insan,çölün sıcağında kendine böyle bi görev uydurup zorluk çeksin ki)

bartsimpson 4. July 2018 07:01 PM

Sevgili Yolcu42

Oruç, yokluk çekenlerin halinden anlamak için yapılan bir aktivite ise neden 1 ay da zenginlerin halini ve durumunu anlamak için yapılan bir aktivite yok?

Ben merak ediyorum mesela!!!

Öyle ya islam adalet dini değil mi? Alllah adil değil mi? Neden hep yokluk çekenler yada fakirlerin halinden anlamak zorundayız?

yolcu42 4. July 2018 07:09 PM

Ya onun dışında da orucun faudaları hakkında benim düşündüklerimi yazdım.

Dediğin gibi ben de bilmiyorum orucun bize kattığı faydalar şudur diye kesin bişey diyemeyiz.
Fakat,farz olduğu ve günümüzde ki gibi yeme içmeden uzak durulması gerektiği açıktır diye düşünüyorum

Ayrıca şunu ekleyim.
Kişi kendi sorumluluğunu bilmeli ve başkalarının durumu niye böyle(o niye zengin,bu niye fakir) diye düşünmeyip bize verilen nimeti hakkıyla kullanmalı ve şükretmeliyiz
Sınavda olan belki sensin.komşun seni denemek için yaratıldı belki
(zenginse onun malına imrenecek ve elinde olanı beğenmeyecek misin, nimete nankörlük mü edeceksin diye,
Fakirse,onu görmezden mi geleceksin ya da allahın sanq verdiğinden sen de ona destek çıkacak mısın diye)

galipyetkin 5. July 2018 08:19 AM

Aman Allah'ım!

İki kelâm ettik.....;
yazılanlara bak.

1_: Ne dedik?
a)Ramazanda Oruç" diye geçen Allah'ın emri,
b)İsfâhânî'nin görüşlerine göre "aç kalma seansları"na dönüşmüştür.

Allah aşkına bu ifadeden a)Allah'ın orucu ile b)İsfahani'in orucu olmak üzere iki oruç olduğu anlaşılmıyor mu?

Ve ne demişiz:
"Allah'ın emri olan oruç bizden öncekilere /kitabın inmesinden önce yaşamış nesillere DE bir görev olarak verilmiştir."
Bunda anlaşılmayan bir yön var mı?

2_:a)"Oruç denilen bu aç kalma seansları, yani İsfâhânî'nin orucu, Arab'ın takvimine göre her "Ramazan" denilen ayda, ay boyunca her gün tekraren tutulmaktadır"

-:b) Şimdi insanın aklına şu soru gelmiyor mu? Peki; "Allah'ın orucu" ne zaman?

"Şehr" kelimesi üzerinde yoğunlaştığınız zaman Allah'ın orucunun ise RAMAZAN AYI BOYUNCA değil de RAMAZAN BELİRDİĞİNDE ve MÜDDETİNCE olduğunu fark edeceksiniz .
Burada Ramazan'ın ne olduğuna karar vermek gerekiyor.
Bizim anlayışımıza göre bu, insanın veya toplumun yaşantısının bir kısmında ortaya çıkan tehdit edici hayati bir durum, zorluk, felaket, bela vs..dir. Bu, insanın veya toplumun hayatını karartan ve herhangi bir zamanda ortaya çıkıp süregelen bir olgudur. Savaşımla sona erecek bu olgu kişinin veya toplumun GECESİ'dir. Bu da karanlığın "Beyaz iplikle siyah ipliğin birbirlerinden ayırt edilebileceği" an'a yani şafağa/aydınlığa kadar yaklaştığı/sürdüğü zamandır; krizdir/bunalımdır.

İşte "Allah'ın Orucu" da açıkladığımız RAMAZAN MÜDDETİNCE ve GECESİ SONUNA KADARdır.

İsfâhânî'in orucu aç kalma seansları olup,
Allah'ın orucu ise belayı/felaketi/sıkıntıyı yok etme savaşı ve alınacak tedbirleridir

İsfâhânî'nin orucu açlığın yatıştırılacağı/karnın doyurulacağı akşam ezanına kadar;
Allah'ın orucu ise Hayatı normale dönüştürme çabaları olduğundan felaketin bitme noktası olan, feleketin/belanın gecesinin aydınlanmasına kadardır.

Diğer yönleri tepkiler göre açıklamaya devam edeceğim.

Saygılarımla.
Galip Yetkin.

yolcu42 5. July 2018 09:26 AM

Furkan. ...
Ramazan ayında indi

Furkan,fark etmek,ayrt etmek

Araplara gelen bir dini saf hale çıkarmak,doğrusunu,batılını ayırt etmek,AKILLA olur

Önüne konan pirincin taşlarını ayırırsan,pilav yersin

Fakat,pirinci hepten çöpe atarsan,emek bunun neresinde.

Namaz arap adeti
Oruç arap adeti
Ramazan arap takvimi

Bakın,peygamberin geldiği toplum
Gökleri ve yeri allah yarattı der
Fakat,peygamber dememiştir ki,
Bu söz müşrik adetidir

Eski kitapların tahrif edildiğini söyler
Ve demez ki,bunların devri bitti,çöpe atın.

Hristiyanlar,incile ve onlara indirilene uysun der.
Örneğin,incilde baba oğul inanışı vardır.
Kuran süzgeç olursa bu ve benzer inanışlar elenecek ve kutsal sözler arınacaktır
Yani,her zaman kuran veakıl süzgecinde furkan,ayırt etme ön plandadır.

Biz her şeye arap adeti dersek,geriye ne kalır.bunda akletmek olmaz ki

galipyetkin 4. August 2018 05:27 PM

Ramazan Arabın takviminde bir ay adıdır. Bu nedenle de Arablardan evvelki ve de Arablaşmak istemeyen toplumların hayatında ramazan diye bir ay yoktur

Kitap Ramazanın ay ile gün ile ilgisi olduğunu söylemiyor. Evvelki yazılarımda belirttiğim gibi bu ifade sıkıntının, belanın anlamlandırılması olup, şehr de bunların hüküm sürdüğü başlangıcı ve sonu belli bir zaman aralığını anlatıyor. -Şehr- bir zaman birimi olmayıp başlangıcı ve bitimi belli ve fakat belirli şartlarda insanların ve toplumların hayatlarında etkili olacak bir felaket olgusunun gelecekte oluşacağının zaman olarak tarifidir. Şehr-i ramazan da herkes tarafından bilinen, saptanan , omuzlarında yük olan bir bela-yük-sıkıntının zamanını anlatıyor. Hani derler ya -Aşk MEVSİMİ-. İşte onun gibi; de aşk değil dert/bela.

Bu bela/sıkıntı kişisel de olabilir, toplumsal da. Nisa Suresinin yetimlerle ilgili ayetleri de gerek yetimler gerek toplum yönünden bir ramazan yaşanmadan alınması gereken tedbirlerden bahsediyor.


Aşağıya alıntıladığım meal Sayın Hakkı Yılmaz dan

KADR SURESİ
Rahman ve Rahîm Allah adına.
1-Şüphesiz Biz, DEĞERLİ SAYFALAR İÇİNDEKİ KURANı Kadr gecesinde indirdik.
2-Kadr gecesi nedir; sana ne bildirdi/öğretti?
3-Kadr gecesi bin aydan daha hayırlıdır.
4,5-HABERCİ AYETLER, İÇLERİNDEKİ RUH; CANLI TUTAN GÜÇLERİYLE Rablerinin izniyle/ bilgisi gereği, O ŞAFAK SÖKENE KADAR/AYDINLIĞA KAVUŞUNCAYA KADAR iner dururlar; her bir işten.

Evet; yazılarında:
Arablara gelen bir dini saf hale çıkarmak; doğrusunu, batılını ayırt etmek AKILLA olur diyerek
Allahın insanlığa gönderdiği Dinini Arabın dini durumuna sokanlara biz de hâlâ aklınızı çalıştırmayacak mısınız?
diyoruz.

(acaba silinecek miyiz? şimdiye kadar bu şüpheyle yazmadık.çünkü ikazsız sayfalarımız silinmişti de...)

Saygılarımla.
Galip Yetkin

dost1 4. August 2018 11:09 PM

Selamun aleyküm, Değerli üyelerimiz,
Değerli Galipyetkin kardeşim,
Bugüne kadar bu siteden kurallara uymadığı için uyarılan ve aynı hatayı sürdüren kişiler dışında hiçbir kişinin yazısı silinmemiştir.
Zaman zaman, hizmet aldığımız sunucudan kaynaklanan sorunlar olmaktadır. Kendi yazılarımda da aynı durumlar bazen görülebilmektedir. Sitemiz 5923 üyenin etkin olduğu anı görmüştür ancak çokça tarikatlardan gelen saldırılarla çokça çökertilmiş bizi sunucular bu nedenle barındırmak istememişlerdir. Şu an üye sayımız 1261 dir. Sitemizin çökertilmesinde çoğu üyelerimizle birlikte yazılarımızın da çoğu kaybolmuştur.
En son Hasan Akçay kardeşimiz yazılarım silindi diye şikayet etmişti. Oysa bunda sitemizin hiçbir dahli sözkonusu bile değildi.
Sizin de bilgimiz dahilinde hiçbir yazınız silinmemiştir.
Hizmet aldığımız sunucuyu değiştirdik. Kaybolan yazılar var mı diye sıkça baktık. Bu başlıklı sayfa sayısı üçtü ikiye indiğini gördüm. Herhangi bir şikayet gelmeyince yazanlar yazılarını kendileri silmişlerdir diye düşündüm. Şu an şikayetinizle birlikte yazınızın silinmiş olduğunu öğrenmiş bulunuyorum.
Bu sitede forum kurallarına aykırı olmadıkça, uyarılmadıkça asla hiçbir yazı silinmez. Hiç bir üyenin üyeliği sonlandırılmaz.
İnanıp inanmakta, güvenip güvenmemekte takdir sizindir.

Kusursuzluk sadece Allah'a mahsusdur.
Doğrusunu en iyi bilen Allah'tır.
Sevgi saygı ve muhabbetle
Allah'a emanet olunuz.

Hasan Akçay 6. August 2018 04:00 AM

[QUOTE=yolcu42;22602]Furkan. ...
Ramazan [COLOR="Red"]ay[/COLOR]ında indi

Furkan,fark etmek,ayrt etmek[/QUOTE]


[COLOR="Red"]Şehr[/COLOR]u ramazân "furkân"ın indiği andır -Şehru ramazân ellezî ünzile fîhil... furkân
ve ŞEHR süresi 1 gün olan "dolunay"dır, süresi 29.5 gün olan takvim ayı değildir.

Üzerinde durmaya değecek kadar
önemli mi bu fark?

Evet.
Çünkü dolunay gökteki "dolunaylar dizisi"nin bazan 1/12'i, bazan 1/13'idir ve o yüzden mevsim olarak sabittir,
29.5 günlük ay ise kamerî yılın daima ama daima 1/12'idir ve o yüzden o mevsim senin bu mevsim benim gezer.
Yani? Yani genel olarak Kuran'da ve özel olarak "Şehru Ramazân"da geçen [B]"şehr"in takvim ile ilgisi yok[/B].

"Şehr"in DOLUNAY olduğunun kanıtı:

Aşağıdaki ŞEHR tarihlerini lütfen inceleyin;
bunlar en uzun gündüzden bir sonraki en uzun gündüze uzanan 365 günlük sürede
yani 1 güneş yılına tekabül eden "dolunaylar dizisi"nde yer alan "şehr"ler.

365 günlük sürede kaç tane ŞEHR var?

01: Hazi 28, 2018
02: Tem 27, 2018
03: Ağu 26, 2018
04: Eyl. 25, 2018
05: Eki. 24, 2018
06: Kas 23, 2018
07: Ara 22, 2018
08: Oca 21, [B]2019[/B]
09: Şub 19, 2019
10: Mar 21, 2019
11: Nis. 19, 2019
12: May 19, 2019
13: Haz 17, 2019


01: Tem 17, 2019
02: Ağu 15, 2019
...

13 tane ŞEHR...

Eğer ŞEHR 29.5 gün olsaydı 13 şehr 384 gün ederdi ve 365 güne sığmazdı
oysa bakın sığıyor çünkü yalnızca 1 günlük dolunaydır o
384'ün 365'ten artan 19 günü bir önceki ve bir sonraki sürelerin içindedir.

Allah'ın gökleri ve yeri yarattığı günden beri bu böyle.

yolcu42 6. August 2018 06:18 AM

Şehr kelimesini ay olarak değilde farklı gün sayısıyla hesap edebilirsiniz.

Başka ayetlerle çelişmediği sürece tabi ki.

Hasan bey şu ayetteki ay kelimesini nasıl anlayalım?

Ahkaf 15.Ayet: وَوَصَّيْنَا الْاِنْسَانَ بِوَالِدَيْهِ اِحْسَاناًۜ حَمَلَتْهُ اُمُّهُ كُرْهاً وَوَضَعَتْهُ كُرْهاًۜ وَحَمْلُهُ وَفِصَالُهُ ثَلٰثُونَ شَهْراًۜ حَتّٰٓى اِذَا بَلَغَ اَشُدَّهُ وَبَلَغَ اَرْبَع۪ينَ سَنَةًۙ قَالَ رَبِّ اَوْزِعْن۪ٓي اَنْ اَشْكُرَ نِعْمَتَكَ الَّت۪ٓي اَنْعَمْتَ عَلَيَّ وَعَلٰى وَالِدَيَّ وَاَنْ اَعْمَلَ صَالِحاً تَرْضٰيهُ وَاَصْلِحْ ل۪ي ف۪ي ذُرِّيَّت۪يۚ اِنّ۪ي تُبْتُ اِلَيْكَ وَاِنّ۪ي مِنَ الْمُسْلِم۪ينَ

Biz insana, ana-babasına iyilik etmesini tavsiye ettik. Annesi onu zahmetle taşıdı ve zahmetle doğurdu. Taşınması ile sütten kesilmesi, otuz ay sürer. Nihayet insan, güçlü çağına erip kırk yaşına varınca der ki: Rabbim! Bana ve ana-babama verdiğin nimete şükretmemi ve razı olacağın yararlı iş yapmamı temin et. Benim için de zürriyetim için de iyiliği devam ettir. Ben sana döndüm. Ve elbette ki ben müslümanlardanım.


Başka bir ayette ayrılmanın 2 yıl olduğu şöyledir

Lokman 14.Ayet: Biz insana, ana babasına iyi davranmasını tavsiye etmişizdir. Çünkü anası onu nice sıkıntılara katlanarak taşımıştır. Sütten ayrılması da iki yıl içinde olur. (İşte bunun için) önce bana, sonra da ana-babana şükret diye tavsiyede bulunmuşuzdur. Dönüş ancak banadır.

İki ayet arasındaki bağ şöyle

Sütten kesilme 2 yıl
Hamilelik+sütten kesilme 30 ay

(yeri gelmişken,burdaki hesaplarda 3 aylık bir zaman farkı olduğu için,çelişki iddiası vardır

1. O zaman da bilinen bişey yani bilimin gelişmesiyle ortaya çıkmayan bişey çelişki olamaz.hamilelik o zaman da 9 ay dı.muhatapları da buna itiraz etmemiş.onların itiraz edeceği bişeyi de bir beşer zaten yazmaz
2.ayette insan dan bahseder.örneğin bilinen bişeydir ki,fetüs dönemi 8. Haftada başlar

Yani,bir et parçasının insani vasıfları alması belki 3. Ayda başlar
Ve kalan 6 ay hamilelik ve 24 ay sütten kesilme olabilir

En doğrusunu allah bilir.


Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 11:17 AM.

Powered by vBulletin® Version 3.8.1
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Hanifler - Kuran odaklı gerçek din islam