Ademoglunun acizligi
en basitinden uzayi düsünecek olursak, insanoglunun bilimi nereceye ulasmistir uzay hakkinda?? Hic denecek kadar azdir. Yildizlarin sayisini daha bir o kadar asirlar gecse tespit edebilenecegini saniyormusunuz? Daha bir yildiza ulasilamamis durumdayiz ki nerede tüm yildizlari tespit etmek.
Kisaca anlatmak istedigim; Tüm kainati yeryüzüyle günesiyle ayiyla gezegenleriyle yildizlariyla yaradan Rabbimizin kudretini kavramaktan aciz iken, nasil olurda bu sonsuz yaratici olan Allah'in Celle ve Celaluhu neyi nekadar bilip neyi ne kadar bilmedigini tartismak bizleri ancak gülünc duruma düsürür.
Yaradanimiz yarattiklari hakkinda edindigimiz bilgi uzayda bir inci cekirdegini dolduramayacak kadar az olacagina göre, hic bir hususta bilgi sahibi olamayacagimiz Rabbimizin bilgisini tartismak bizleri bir sonuca ulastirmadigi gibi, aklimizi baska konular üzerinde kullanmaktan bizleri aliykoyacaktir. Bir daire icinde dönüp durmak bizleri bir sonuca ulastirmaz.
Ve bizler ne düsünürsek düsünelim hangi sonuclara ulasacak olursak olalim, Rabbimizin sifatlarindan ne eksilme nede bir fazlalasma olur.
Rabbimizi bize kendini tanittigi kadar taniyabiliriz, en önemlisi görmedigimiz halde O'na imanimiz da sonsuz olmalidir.
Ademoglu Rabbini nasil taniyorsa, Rabbi öyledir.
Bir talebenin profesörünü sirf elestiri bakimdan sorulara bogmasi, o talebenin art niyetli oldugunu gösterir.
Bir müslümanin, Allah'in ne kadar neyi nasil bildigini günün konusuna getirmeside herhalde o müslümanin Rabbine ne kadar inandigina baglidir.
|