"ONLAR/hunne" zamiri sadece "yataklar" sozcugune degil kendisinden once kullanilan cogul sozcuklere gider. Cogullarin cogulunda Kullanilir.
Bu
hunne Muhammed Esed'e göre
yalnizca "yükseltilmis dösekler"e gidiyor.
Esed'in
cevirisi:
34 Ve yüceltilmis esler(i onlarla olacak). 35 cünkü Biz onlari yenilenmis bir hayatta tekrar var etmis olacagiz.
Esed'in aciklamasi
dipnot 13:
Benim tercih ettigim* ceviri en önde gelen bazi müfessirlerin kabul ettikleri ceviridir (mesela Begâvî, Zemahserî, Râzî, Beydâvî vb). Bunun iki gerekcesi var. Birincisi klasik Arapcada firâs terimi (lafzen yatak veya sedir) cogunlukla mecazî olarak "kadin"i veya "koca"yi anlatmak icin kullanilir. (Râgib, ayrica Kâmûs, Tâcu'l-Arûs, vb). Ikincisi hemen arkasindan gelen ayette Allah onlari (hunne) yenilenmis bir hayatta tekrar var edecegini buyurmaktadir...
Arti,
Yaseen'in COMPANIONS OF HEAVEN baslikli makalesini
kaynak olarak daha önce göstermistim; bunu bir daha belirteyim.
http://www.free-minds.org/companions-heaven
Vâkia 35-37'de (huriler misillu) bir Nesne yok. Yalnizca 36'daki ensa'nâhunne ve 37'deki fecealnâhunne ifadelerinde gecen HUNNE var, ki disiligi cagristiran cogul bir zamir olup 34'teki "furusin merfûah - yükseltilmis dösekler"e gider.
Verses 56:35-37 do not contain an object (such as mates or companions). There is only a pronoun (hunna) in plural feminine connotation found in verses 56:35- ansha/nahunna - and 56:36 – FajaAAalnahunna-. This pronoun is referring to the noun/object mentioned in verse 56:34 that is: “furushin marfooAAatin” (luxurious furnishings/raised couches or beds).
_________________________________
*M Esed'in birinci gerekcesini sayin dost1 cökertiyor; ikinci gerekce ise birinciye baglidir; o yüzden birinci gecersiz olunca ikinci de gecersiz oluyor. Nitekim FURUS
dösekler olarak birakildiginda onun hemen arkasindan gelen ayette, Esed'in deyimiyle, Allah
ilk var edilislerini gerceklestirdik onlarin... buyurmaktadir.