Tekil Mesaj gösterimi
Alt 15. June 2009, 09:41 AM   #5
Ali Rıza Borazan
Uzman Üye
 
Ali Rıza Borazan - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Feb 2009
Mesajlar: 399
Tesekkür: 59
244 Mesajina 485 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 17
Ali Rıza Borazan will become famous soon enoughAli Rıza Borazan will become famous soon enough
Standart

PEYGAMBERLERE VAHİY NASIL GELİR
Vahiy Kainattaki bütün varlıklara gelir, Dağa arıya kafire iman edenlere,peygamberlere hep vahiy gelir. Yalnız İnsanlara gelen vahiylerle insanların dışındaki varlıklara gelen vahiyler farklı farklıdır. Yine insanlar içerisinden inananlarla inanmayanlara vahiy farklı geldiği gibi peygamberlere gelen vahiyler de farklıdır.
İnsanlara gelen vahiler, Üç Guruba ayrılır.
1- Peygamberlere gelen vahiyler,
2- Peygamberlere iman edenlere, gelen vahiyler
3- İnkar edenlere gelen vahiyler
42/51- Kendisiyle Allah'ın konuşması, bir beşer için olacak (şey) değildir; ancak bir vahiy ile ya da perde arkasından veya bir elçi gönderip Kendi izniyle dilediğine vahiy etmesi (durumu) başka. Gerçekten O, Yüce olandır, hüküm ve hikmet sahibidir
Peygamberlere gelen vahiyler: Allah. Direk vahiyle aracısız konuşurlar.Burada insanların çoğunluğunun anlayamayacağı bir Mucize gerçekleşir. O Peygamberlere gelen vahiylerde bir yanlışlık olmaz. Peygamberler yanlış bir davranışta bulundukları zaman düzeltilirler.Peygamberlere gönderilmiş olan, o kitaplarda bir yanlışlık olmaz, Kovulmuş şeytan, kitaplara asla yanlış bir şey katamamış
112- Böylece her peygambere, insan ve cin şeytanlarından bir düşman kıldık. Onlardan bazısı bazısını aldatmak için yaldızlı sözler fısıldarlar. Rabbin dileseydi bunu yapmazlardı. Öyleyse onları yalan olarak düzmekte olduklarıyla baş başa bırak.
Ama Allah’ın Göndermiş olduğu O Kur’an a Asla o kovulmuş Şeytan Musallat Olamamıştır.Peygamberler Yanıldıkları zaman düzeltilmişlerdir,Hz. Musa Peygamberin kızıp levhaları atması Yunus Peygamberin yapmış olduğu yanlışlardan dolayı kınanması Son Peygamberin Hanımlarının hatırı için helal olanı haramlaştırması, Ümmü Mektum kıssası, VS. Hep Bunlar peygamberlerin yanılıp da Alla ın düzelttiği olaylardır. Bu Olaylar Allah’ın Gönderdiği , İnsanların yol gösterici olarak kabullendikleri kitaplarda düzeltilmiş olarak Görülmektedir.

2- Sahibiniz (arkadaşınız olan peygamber) sapmadı ve azmadı.
3- O, hevadan (kendi istek, düşünce ve tutkularına göre) konuşmaz.
4- O (söyledikleri), yalnızca vahyolunmakta olan bir vahiydir.
İkinci olarak Allah’ın Konuştuğu insan tipleri : Allah'tan gelen peygamberleri kabul edip onun getirdiklerini okuyanlar ve yaşayanlardır. Bu da Son Peygamberle beraber gelen Kur’an’ı Okuyanlar ve kabullenenler Hep Allah ile konuşuyor ve onlara vahiy geliyor demekti.
Üçüncü Tip Allah’ ın vahiyle Konuştukları. Allah tan bir peygamber ve bir kitap geldiğini kabul etmeyen İnsan tipleridir ki, Bunlarla perde arkasından konuşur. Mesela Kur’an da hiçbir ayette Allah Ey Kafirler diye hitap etmemiştir: Aracı olarak Peygamberleri koyarak, De Ki: ey Kafirler diye hitap etmiştir. Diğer Taraftan Allah Onlar eşyanın esrarını çözmek için uğraştıkları zaman, onların yapmış oldukları İcatlar bilinmeyenleri insanların önlerine bilinilir olarak çıkarmaları onların perde arkasından Allah ile konuşmaları oluyor.
Görülüğü Gibi Allah’ın Kainattaki Varlıkların Hepsiyle diyalog halinde dir Hepsiyle konuşma şekilleri farklı farklıdır Ama Allah Kendisiyle Perde arkasından veya elçi aracılığı ile konuştuğu Halde Peygamberlere gelen vahiler gibi vahiyler geldiği gibi, Bende Allah ile konuşurum veya bana da vahiy Gelir diye söylerse Bu Kelimeleri yerinden oynatarak fesat çıkarıyor demektir..
6/93- Allah'a karşı yalan uydurup iftira düzenden veya kendisine hiçbir şey vahyolunmamışken “Bana da vahy geldi" diyen ve "Allah'ın indirdiğinin bir benzerini de ben indireceğim" diyenden daha zalim kimdir? Sen bu zalimleri, ölümün 'şiddetli sarsıntıları' sırasında meleklerin ellerini uzatarak onlara: "Canlarınızı (bu kıskıvrak yakalanıştan) çıkarın, bugün Allah'a karşı haksız olanı söylediğiniz ve O'nun ayetlerinden büyüklenerek (yüz çevirmeniz) dolayısıyla alçaltıcı bir azapla karşılık göreceksiniz" (dediklerinde) bir görsen
İnsanlara Daha önce de bahsettiğim gibi Hem İblisten bir ses gelir hem de takvadan bir ses gelir Bu Gelen sesleri insan. Nereden geldiğini bir ölçü ile tartmadan Ayırt edemez Firavuna İçerisindeki bir ses sen Allahsın rabsın diyor oda ben sizin rabbınızım diyor bu da onu helake sürüklüyor. İşte insana böyle bir ses geldiği zaman Doğru ile yanlışı ,Hak ile batılı biri birinden ayırt eden Furkan a Kur’an a sığınarak o ölçeği onda arayarak Doğruyu bulması gerekmektedir.
41/36- Şayet sana şeytandan bir kışkırtma gelecek olursa, hemen Allah'a sığın. Çünkü O, işitendir, bilendir.
Yılarca Kur’an daki ayetlerin ne anlama geldiği ,Cebirin ve geometrinin problemleri gibi uzun çalışma ve çaba sonucunda çözülmek için, gayret gösterilmedikçe, Çözülemez Her şeyin bir uzmanlık alanı olduğu gibi, Kur’an’ı Anlamak için de uzmanlık gerektiriyor. Kâinatta genellemesini bile sayamadığımız hayvan çeşitleri vardır. Bu Hayvanların Hepsinin bir organizmaları vardır. Bu Hayvanlar Hk. Bilgi edinebilmek için,Onlarla uzun uzun ilgilenmek gerekiyor. Ki Bir Uzmanlık alanı oluşabilsin. Kur’an buna zikir ehli diyor. Zikir Ehli O Konunun uzmanı bileni demektir, Zikir Ehli olanlar bu bilgileri hep miras yoluyla öğrenmiyorlar, Miras yoluyla öğrenmiş oldukları bilgilerin üzerine yeni bir şeyler ekleyip bularak yeni yeni bilgilere ulaşıyorlar. İşte Bu Zikir Ehilleri Peygamberlerin bilmediği konularda yardım alacağı kaynaklardır.
3/159- Allah'tan bir rahmet dolayısıyla, onlara yumuşak davrandın. Eğer kaba, katı yürekli olsaydın onlar çevrenden dağılır giderlerdi. Öyleyse onları bağışla, onlar için bağışlanma dile ve iş konusunda onlarla müşavere et. Eğer azmedersen artık Allah'a tevekkül et. Şüphesiz Allah, tevekkül edenleri sever.”
Bütün İnsanlar Allah’ın Yarattığı Kainatın esrarını çözmekle yükümlüdür. Her insanın ilgi alanı farklıdır. Peygamberler peygamber ise Allah’ın Bildirmediği konularda Bilgi verecek değildir herhalde, Onları Kendilerine göre farklı alanlara yönelerek O sahalarda ilim yapmış kişiler, Diğer,ilgi alanları farklı olan kişilerin danışma merkezidir. Peygamberler Kendi ilgi alanının dışındaki Uzmanlık alanını oluşturan bölümlerden bilgi toplayarak, Toplumlarını o günkü şartlar içerisinde o konunun uzmanlarıyla en güzel şekilde istişare ederek yönetmişlerdir.
Fatih’in Bir Macar ustasına top döktürmesi, Süleyman peygamberin yabancı olan değişik konularda uzman olan cinleri (yabancı insanlar) ı Çalıştırarak güçlü bir ordu kurması gibi.
Eğer Bu Kainatın Yaratıcısı Allah İse Ki Allahtır, Eğer Bu Dinin Doğrusu Allah tan ise Ki Allah tandır. Eğer Allah’ın Gönderdiği dinin aslı Kur’an da ise Ki Kur’an dadır Eğer Allah’ın Tarif ettiği peygamberler. Kur’an daki gibiyse Ki Kur’an daki gibidir. Öyleyse Peygamber Cebrail ile beraber Gökyüzüne, Göğün çeşitli katmanlarından giderek mekandan Münezzeh olan Allah’ın Yanına varmamıştır.
İsra suresinin birinci ayetindeki olay göğe yükselme değil,Bir hicret olayıdır.
Gönderen Ali Rıza Borazan zaman: 07:57
2 yorum:
Adsız dedi ki...
beribattttt

14 Şubat 2009 Cumartesi 05:00
Ali Rıza Borazan dedi ki...
teşekkür neden berbat kardeş okuduğuz, için teşekkür ederim de keşke sebeplerini yazsaydınız da sizden berbat olmayanı öğrenseydik.
Ali Rıza Borazan isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla