Saygın Bart.
İlk önce dikkatini şuraya çekeyim.
Diyor ki: "Allah, ayetinde bu yönde bir şey söylemediği halde, Allah bu yetkiyi erkeğe vermiştir."
Şimdi madem Allah böyle bir yetki vermemişse nasıl olur da bu yetki erkeğe Allah tarafından verilmiştir denilebilir? Bu kadınlara zulüm, erkeklere imtiyazdır,İslama aykırıdır. Bakara 104. ayete, kişilik haklarına karşı çıkmaktır. Dine hüküm eklemektir.
Şimdi de şuna bakalım:
Aynı şekilde karı veya koca seçimi, evlenme izninin verilip verilmemesi de sanki ayetle aileye verilmiş bir yetki gibi anlatılması da aykırılıktır, kişilikleri İslama aykırı olarak yok etmektir. İslim kişliliksizlik değil, kişilikli olmaktır.
Biz İslam'ın ilk başlarında evlenme için gerekli olanaklara kavuşmuş bir kız çocuğunun da bir erkeğe evlenme teklif ettiğini biliyoruz. Peygamberin Hatice ile evlenmesi de Hatice'nin teklifi üzerine olmuştur.
O halde karmakarışık bir cümle yapısı ile Ayetle verilmemiş bir yetkinin esasında adet ve törelerin din gibi gösterilip Ayetle verilmiş bir yetki gibi algılattırılarak insanların aldatılması söz konusudur burada. Kadınları etki, baskı, zulüm altında tutmaktır. Daha doğrusu bütün Müslümanları Arap adetlerini İslam'danmış gibi gösterip uygulatmaya zorlayarak Araplaştırmaktır.
Aklımızı kullanalım.
Saygılarımla.
Galip Yetkin.
Konu galipyetkin tarafından (19. July 2017 Saat 04:50 PM ) değiştirilmiştir.
|