Konu: Tevbe
Tekil Mesaj gösterimi
Alt 17. June 2010, 06:48 PM   #4
dost1
Site Yöneticisi
 
dost1 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Sep 2008
Mesajlar: 3.016
Tesekkür: 3.567
1.083 Mesajina 2.384 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 100000
dost1 is on a distinguished road
Standart

Selamun Aleykum! Değerli Hiiç Kardeşim!

Allah sizlerden razı olsun.

"التوبة– Tevbe" kavramı, İslam dininde çok önemli bir yeri olan bir kavramdır. Ama ne yazık ki, zaman içerisinde, Müslümanlar arasında İslam’ın onlarca kavramı gibi bunun da, anlamı sığlaştırılmış, yozlaştırılmış ve içi boşaltılmıştır.

Şu anda Müslümanlar her türlü kusuru; günahı işleyip arkasından tevbe estağfurullah, "tevbe yarabbi!" diyerek tevbe ettiğini sanarak günahlarının affedildiğine inanmaktadır.

الوبة – Tevbe, lügatlerde: "Günahtan pişmanlık duyarak Allah’a itaate dönmektir, yönelmektir" diye tanımlanır. (Lisanü’l Arab, c.1 , s. 635, 636 "tvb" mad.)

Sözcüğün asıl anlamı, "dönmek" demektir. Kur’an’da bu sözcük farklı türevleriyle, (fiil, isim) 110 kez yer almıştır. Bu ayetlere baktığımızda bu sözcüğün hepsinin "kul" ile "Allah" için kullanıldığını; yani "Kulun Allah’a tevbesi" veya "Allah’ın kullara tevbesi" olarak kullanıldığını, bunların dışında başka bir anlamda kullanılmadığını görüyoruz.

Yukarıdaki yazımda belirtilen ayetlerde de görüldüğü gibi kulun tevbesi (kötülükten Allaha itaate dönüşü) ve Allah’ın tevbesi (kullarını cezalandırmaktan dönüşü) mutlak olmayıp, bir bilgi neticesinde oluşmaktadır. Yani bu, tepkisel bir eylemdir. Tevbe, kişinin hayata bağlanmasına, ümitlerin sönmemesine vesile olan bir rahmet kapısıdır.

Bunu kul açısından ele alırsak: Kişi, yaptığı kötülüğün, kötülük ve zararlı bir hareket olduğunu bilecek, bu konuda bilinçlenecek ve yaptığı kötülükleri bir daha yapmamaya kesin olarak karar verecektir.
Tevbe ile ilgili ayetler ışığında kulun tevbesini nasıldır dersek: "Tevbe, bilinçlenerek, kararlılıkla kusurları terk edip, Allah’a" itaate yönelmedir." Kısacası tevbe, kişinin hayatındaki gerçekleştirdiği bir bilinçli devrimdir, "Tevbe ya Rabbi" demek gibi sözden ibaret değildir.

Allah açısından ele alırsak, Allah da kulun bu kesin kararı karşısında kulun cezalandırılmamasının, cezalalandırılmasından daha yararlı olduğunu bilecek ve kulu cezalandırmaktan dönecektir, vazgeçecektir. Ve de kulun kusurlarını örtüp gizleyecektir. Allah’ın bir ismi de "Tevvab olup" Kur’an’da, on bir kez yer alır. Ayrıca "Tevbeleri kabul etti, eder (cezalandırmaktan vaz geçti, geçer, O, tevbeleri kabul edendir)" şeklinde de onlarca Allah’ın vaadi vardır. Allah’ın Tevvab oluşu, yani hatalı kullarının kusurlarını örtüp onları cezalandırmaması, bir başka ifade ile onlara mağfiret etmesi olarak ifade edilir.

Tevbe, sadece, ahırete yönelik değildir. Dünya da da söz konusudur.

Ayetlerden açıkça anlaşıldığına göre, Rabbimiz, küfürden, şirkten, münafıklıktan, müslümanlara karşı savaştan, zina iftirasından, hırsızlıktan, uğursuzluktan hangi suç olursa olsun, kendine, ailesine, topluma kötülüğün bilincine ererek hayatında değişim yapanları cezalandırmaktadır7karşılığını vermektedir. Bir taraftan şirki, küfrü sürdürürken bir taraftan da tevbe edenlerin tevbesini ise kabul etmemektedir.

Mağfiret ve istiğfar konuları ile ilgili ayetlerin tevbe ile ilgili ayetlerle birlikte tefekkür edilmesinin bu konunun daha da iyi anlaşılmasına neden olacağını düşünüyorum.

Kusursuzluk sadece Allah’a mahsusdur.
Şüphesiz en doğrusunu Allah bilir.
Sevgi,saygı ve muhabbetle.
Allah’a emanet olunuz.
__________________
Halil Ay
dost1 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
dost1 Adli üyeye bu mesaji için Tesekkür Eden 3 Kisi:
erol5109 (18. May 2011), hiiic (17. June 2010), Miralay (18. June 2010)