Tekil Mesaj gösterimi
Alt 18. October 2012, 10:25 AM   #4
aorskaya
Uzman Üye
 
Üyelik tarihi: Aug 2009
Mesajlar: 933
Tesekkür: 110
268 Mesajina 414 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 16
aorskaya will become famous soon enoughaorskaya will become famous soon enough
Standart

Alıntı:
pramid Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
Tahrif ettiğiniz ayetleri yazıp da parantez içinde "melek" diye yutturmaya çalıştığınız ayetleri yazıp durmayın. Örnek: Nerede melek yazıyor bir bak şu ayetin Arapçasına bakalım.

Biliyorsanız yazın, bilmiyorsanız daha fazla rezil olmayın. İnatlarınız imanınız olmasın. Yazdıklarınızdan sorumlusunuz bilginiz olsun.
Buraya alıntıladığım ayetler, "meleklerin ayrı varlıklar olduğu" konusunu pekiştirmek içindi ve meal hataları olabileceği notuyla aktardığımı belirtmiştim.

Sen, bu nota rağmen hangi hakla, ayetleri tahrif ettiğimi söyeleyebilirsin. Haddini fazlasıyla aşmaya başladın. Bu saldırganlığına sebep kelimelerle iletişiminin zayıflaması, konuşacak şey bulamaman olmalıdır.

Burada da, itirazınızı, bırakalım bir bilinçli müslümanı, mümini, basit bir insan gibi bile yapsan yeterli idi.


Bu ayette, melek geçmiyorsa, "bu ayette melek yoktur." diye insanca ikaz edersin, ben de bakarım, ya olumlu yada olumsuz görüşümü bildiririm. Ama, böyle şeyler olabileceğini unutmuş olmalısın.


Şimdi senin bu saçma çıkışlarınla daha fazla meşgul olmadan, bahsettiğin ayetle ilgili olarak çok sayıda çevirileri ele alalım:


İmam İskender Ali Mihr : (Melek): “İşte böyle.” dedi. Senin Rabbin: “O, bana (benim için) kolaydır. Daha önce sen bir şey değilken seni, Ben yaratmıştım.” buyurdu.

Diyanet İşleri : (Vahiy meleği) dedi ki: Evet, öyle. (Ancak) Rabbin diyor ki: “Bu, bana göre kolaydır. Nitekim daha önce, hiçbir şey değil iken seni de yarattım.”

Abdulbaki Gölpınarlı : Böyledir bu dedi, Rabbine dedi, bu pek kolay ve sen yokken evvelce de seni yaratmıştım.

Adem Uğur : Allah: Öyledir, dedi; Rabbin: O bana kolaydır. Daha önce, sen hiçbir şey değilken seni de yaratmıştım, buyurdu.

Ahmed Hulusi : "Orası öyledir" dedi (Rabbi). . . (Ancak) Rabbin dedi ki: "O bana kolaydır. . . Sen (anılır herhangi) bir şey değilken, daha önce seni halketmiştim. "

Ahmet Tekin : Melek:
'Öyledir, doğrudur. Rabbin, bu işi yapmak bana kolaydır. Bundan önce, senin varlığın ortada yokken seni ben yarattım, buyurdu.' dedi.

Ahmet Varol : (Melek) dedi ki: 'Böyledir. Rabbin: 'Bu bana kolaydır. Daha önce sen hiçbir şey değilken seni yarattım' dedi.'

Ali Bulaç : (Ona gelen melek "İşte böyle" dedi. "Rabbin dedi ki: - Bu benim için kolaydır, daha önce sen hiç bir şey değil iken, seni yaratmıştım."

Ali Fikri Yavuz : (Cebrâil ona şöyle) dedi: “- Dediğin gibidir, fakat Rabbin buyurdu ki, bu işi yapmak bana kolaydır. Bundan önce seni yarattım, halbuki hiç bir şey değildin.”

Bekir Sadak : Allah: «Rabbin boyle buyurdu; Cunku bu bana kolaydur, nitekim sen yokken daha once seni yaratmistim» dedi.

Celal Yıldırım : Allah ona: «Bu böyledir. Rabbin buyurdu, o bana göre çok kolaydır; sen hiçbir şey değil iken bundan önce seni yarattım,» dedi.

Diyanet İşleri (eski) : Allah: 'Rabbin böyle buyurdu; Çünkü bu bana kolaydır, nitekim sen yokken daha önce seni yaratmıştım' dedi.

Diyanet Vakfi : Allah: Öyledir, dedi; Rabbin: O bana kolaydır. Daha önce, sen hiçbir şey değilken seni de yaratmıştım, buyurdu.

Edip Yüksel : 'Evet öyledir,' dedi, 'Rabbin, 'O iş bana kolaydır. Seni daha önce yaratmıştım ve sen hiç bir şey değildin' diyor.'

Elmalılı Hamdi Yazır : Buyurdu: öyle, fakat rabbın buyurdu ki: o bana kolaydır, bundan evvel seni yarattım! Halbuki hiç bir şey değildin

Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Buyurdu ki: «Öyle! Fakat Rabbin, «o Bana kolaydır, bundan önce de seni, sen hiçbir şey değilken yarattım.» dedi.»

Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : (Allah yahut Cebrail ona şöyle) dedi: «Dediğin gibidir, (fakat) Rabbin buyurdu ki, bu işi yapmak bana kolaydır. Nitekim bundan önce seni yarattım. Halbuki sen hiçbir şey değildin.»

Fizilal-il Kuran : Allah dedi ki; «Rabbin buyurdu ki, bu iş O'nun için kolaydır, vaktiyle ben seni hiçbir şey değilken yoktan varetmiştim.»

Gültekin Onan : (Ona gelen melek "işte böyle" dedi. "Rabbin dedi ki: -Bu benim için kolaydır, daha önce sen hiç bir şey değil iken, seni yaratmıştım."

Hasan Basri Çantay : (Melek) dedi: «Öyledir. (Fakat) Rabbin buyurdu ki: — o, bana göre pek kolay. Daha evvel sen bir şey değilken seni yaratmışımdır».

Hayrat Neşriyat : (Allah) buyurdu ki: 'Böyledir!' (Ve) Rabbin (yine) buyurdu ki: 'O bana pek kolaydır; nitekim daha önce sen (de henüz) hiçbir şey değil iken, muhakkak ki seni de yaratmıştım!'

İbni Kesir : Öyledir. Rabbım buyurdu ki: Bu, bana çok kolaydır. Daha önce sen yokken seni de yaratmıştım.

Muhammed Esed : (Melek "Orası öyle, (ama)," dedi, "Rabbin diyor ki: 'Bu Benim için kolaydır, tıpkı daha önce seni yoktan var ettiğim gibi".

Ömer Nasuhi Bilmen : Buyurdu ki: «Öyledir. Rabbin buyurdu ki, o Bana kolaydır ve muhakkak ki, Ben seni bundan evvel yaratmıştım, halbuki sen hiçbir şey değildin.»

Ömer Öngüt : Allah ona: “Bu böyledir. ” dedi. Rabbin buyurdu ki: “Bu bana kolaydır. Daha önce seni de yaratmıştım. Halbuki sen hiçbir şey değildin. ”

Şaban Piriş : -İşte böyle, dedi. Senin Rabbin o bana çok kolaydır, dedi. Daha önce sen de yoktun, seni de yaratmıştım.

Suat Yıldırım : Melek dedi: "Öyledir, fakat Rabbin buyurdu ki: Bunu yapmak bana pek kolay! Nitekim seni yoktan var eden de Ben değil miyim?"

Süleyman Ateş : Dedi: "Öyledir, ama Rabbin: 'O bana kolaydır, daha önce sen de hiçbir şey değilken seni de yaratmıştım' dedi."

Tefhim-ul Kuran : (Ona gelen melek «İşte böyle» dedi. «Rabbin dedi ki: -Bu benim için kolaydır, daha önce sen hiç bir şey değil iken, seni yaratmıştım.»

Ümit Şimşek : 'Öyledir,' buyurdu Allah. 'Fakat Rabbin buyurdu ki: Bu Benim için kolaydır. Bundan önce de seni hiçbir şey değilken yaratmıştım.'

Yaşar Nuri Öztürk : "Bu budur." dedi. Rabbin şöyle buyurdu: "Onu yapmak benim için çok kolaydır. Nitekim daha önce de sen hiçbir şey değilken seni yaratmıştım."


Dikkat edilirse; bir çok kimse tarafından burada "meleğin açıklama yaptığı görüşü" vardır. Bazılarıda melek yada rabbimizi işaret etmeden, (biraz uyanıklık yapıyorlar herhalde) anlatımı yaparken, çok az kimse de melek olmadığını, her durumda seslenenin doğrudan rabbimiz olduğunu belirtmişlerdir.

Burada; melekten bahsedenler bilerek ayeti tahrifmi etmiş olurlar. Bana göre; ilk cümleden sonra, "senin rabbin" deyimini gören bu kimseler, rabbimizin kendinden bahsedecekse senin rabbin diye kelam etmeyeceğini düşünmeleri nedeniyle, bu sözü rabbimizin değil, meleğin ağzından aktarmışlardır.

Ancak, bana göre de surenin daha ilk ayetinden itibaren rabbimizin sözleri ile muhatap olan Zekeriya peygambere, bu ayette de meleğin anlatımı yoktur.

MERYEM SURESİNDEN ALINTILAR:
(Sayın Hakkı Yılmaz'ın çevirisidir)

2- (Bu,) Rabbinin, kulu Zekeriyya’ya olan rahmetini anmasıdır.
3- Bir zamanlar o, Rabbine gizli olarak seslenmişti.
4–6- Dedi ki: “Rabbim! Şüphesiz benim kemiğim zayıflayıp gevşedi ve başım ağarmış saçıyla alev gibi tutuştu. Sana dua etmekle de Rabbim, bedbaht olmadım. Ve gerçekten ben, arkamdan, mevalimden [yakınlarımdan, amcaoğullarımdan] endişedeyim. Karım da kısırdır. Onun için katından bana, bana da mirasçı olacak, Yakub ailesine de miras olacak bir veliy [yakın, yardımcı] bağışla. Rabbim, onu sen rızanı kazanan biri kıl!”
7- “Ey Zekeriyya! Şüphesiz biz sana bir delikanlıyı – onun ismi Yahya’dır-müjdeliyoruz. Bundan önce ona hiçbir adaş kılmadık.
8- O [Zekeriyya]: “Rabbim! Karım kısır, ben de son derece kocamışken benim nasıl bir delikanlım olabilir?” dedi.
9- O [Allah] dedi ki: “Öyledir! Rabbin buyurdu ki, o Bana kolaydır. Bundan önce de Ben seni, sen hiçbir şey değilken yarattım.”
10- O [Zekeriyya]; “Rabbim! Bana bir ayet [alâmet] ver” dedi. O [Allah]; “Senin alâmetin, sapasağlam olduğun hâlde, üç gece insanlarla konuşmamandır” buyurdu.


3 ila 6. ayetlerde gizlide olsa, peygamberimizin, kendi soyundan olanları mirasçı değerine layık görmemesi nedeniyle doğrudan rabbimizden; onun katından bir evlat dilemesi ve bunun üzerine 7.ayette rabbimizin ona, yeniden evlat vereceğini bildirmesi üzerine, 8.ayette yaşı nedeniyle bunun imkansızlığını düşünen ve aklı almayan peygamberin doğrudan rabbimize yönelik sorusuna 9. ayette cevap verilmektedir.

Buraya kadar peygamber ve rabbimiz başkası olmadan dillendirmişlerdir. O halde burada olmayan melek 9.ayette de olmamalıdır. Şimdi 9.ayeti şöyle yorumlarsak, "melek" olmadığını diğer çevirenlere de anlatabiliriz.

9.ayette rabbimiz; kafası karışan peygamberimize; önce, "o öyledir" dedi. Sonra, tereddütleri tamamen gidermek için, "senin rabbin olan bana, o kolaydır. Bundan önce de Ben seni, sen hiçbir şey değilken yarattım.” diyerek burada kendisinin bir kez daha her şeye gücü yetttiğinin bilinmesi dersini vermiştir.

(Aslında, burada sayın Yılmaz'ın çevirisinde de "rabbin buyurduki..." şeklinde cümle nedeniyle ilk cümleye ters durum ortaya çıkıyor. İlk cümle de O (Allah) dediki, yazıldıktan sonra; "rabbin buyurduki..." şeklinde bir yazım, sanki başkasının anlatımı havasını veriyor. Çünkü; bilindik cümle yapısında bir kimse kendisinden bu şekilde bahsedemez. Burada, "buyurdu" kelimesi olmadan, cümlenin sonuna "dedi" şeklinde çeviri daha uygun olurdu. Ancak, bu kadar kusur kabul edilir olmalıdır diye düşünüyorum.)

10. ayette de Zekeriya, (zannımca) ikna olurken, ayrıca rahatlamak amacıyla bunun gerçekleşeceğine dair belirti, iz istemiştir.

Buraların hiç birinde melek devrede değildir. Bu ayrı bir konudur. Ama, bu ayette meleğin olmaması, meleklerin olmadığı, yada ayrı yaratıklar olmadığı anlamına gelmez.

Şimdi konumuza bu ayet dışındakilerle devam edebiliriz.

Bu tarz hatalı bulduğunuz kısımları, müslümana yakışır bir tavırla dillendirmenizi rica ederek noktalıyorum.

selamlar,
aorskaya

Konu aorskaya tarafından (18. October 2012 Saat 10:38 AM ) değiştirilmiştir.
aorskaya isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
aorskaya Adli üyeye bu mesaji için Tesekkür Eden 2 Kisi:
raven (18. October 2012), Yeşua (14. November 2012)