Tekil Mesaj gösterimi
Alt 13. October 2017, 08:30 AM   #38
galipyetkin
Uzman Üye
 
Üyelik tarihi: Sep 2011
Mesajlar: 1.458
Tesekkür: 105
574 Mesajina 958 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 24
galipyetkin has much to be proud ofgalipyetkin has much to be proud ofgalipyetkin has much to be proud ofgalipyetkin has much to be proud ofgalipyetkin has much to be proud ofgalipyetkin has much to be proud ofgalipyetkin has much to be proud ofgalipyetkin has much to be proud of
Standart

Sayın Kuman.

Şimdi iki ayet yazıyorum:

Bakara Süresi, 35 – 39. Ayetler:
“Dedik ki: ‘Ey Adem! Sen ve eşin cennete yerleşin. Orada dilediğiniz gibi bol bol yiyin, ama şu ağaca yaklaşmayın, yoksa zalimlerden olursunuz.’. Derken, şeytan ayaklarını oradan kaydırdı. Onları içinde bulundukları konumdan çıkardı. Bunun üzerine biz de, ‘Birbirinize düşman olarak inin. Sizin için yeryüzünde belli bir süre barınak ve yararlanma vardır’ dedik. Derken, Adem (vahy yoluyla) Rabbinden birtakım kelimeler aldı, (onlarla amel edip Rabb’ine yalvardı. O da) bunun üzerine tövbesini kabul etti. Şüphesiz o, tövbeleri çok kabul edendir, çok bağışlayandır. ‘İnin oradan (cennetten) hepiniz. Tarafımdan size bir yol gösterici (peygamber) gelir de kim ona uyarsa, onlar için herhangi bir korku yoktur, onlar üzülmeyeceklerdir’ dedik. İnkâr edenler ve âyetlerimizi yalanlayanlara gelince, işte bunlar cehennemliktir. Onlar orada ebedî kalacaklardır.”

Ta – Ha Süresi, 115 – 123. Ayetler:
“Andolsun, bundan önce biz Adem’e (cennetteki ağacın meyvesinden yeme diye) emrettik. O ise bunu unutuverdi. Biz onda bir kararlılık bulmadık. Hani meleklere, ‘Adem için saygı ile eğilin’ demiştik de, İblis’ten başka melekler hemen saygı ile eğilmişler; İblis bundan kaçınmıştı. Biz de şöyle dedik: ‘Ey Adem! Şüphesiz bu (İblis) sen ve eşin için bir düşmandır. Sakın sizi cennetten çıkarmasın; sonra mutsuz olursun.’. ‘Şüphesiz senin için orada aç kalmak, çıplak kalmak yoktur.’. ‘Orada ne susuzluk çekersin, ne de güneş altında kalırsın.’. Nihayet şeytan ona vesvese verip şöyle dedi: ‘Ey Adem! Sana ebedilik ağacını ve yok olmayan bir saltanatı göstereyim mi?’. Bunun üzerine onlar (Adem ve eşi) o ağacın meyvesinden yediler. Bu sebeple ayıp yerleri kendilerine göründü ve cennet yaprağından üzerlerine örtmeye başladılar. Adem Rabbine isyan etti ve yolunu şaşırdı. Sonra Rabbi onu seçti, tövbesini kabul etti ve ona doğru yolu gösterdi. Allah şöyle dedi: ‘Birbirinize düşman olarak hepiniz oradan inin. Eğer tarafımdan size bir yol gösterici gelir de, kim benim yol göstericime uyarsa artık o, ne (dünyada) sapar ne de (ahirette) sıkıntı çeker.’.”

Ayetlerden de anlaşılıyor ki İnsanlara uyarıcı gelmeden de, dolayısı ile yaradılıştan gelen fıtrat ve akıllarının çalıştırılması, vicdan vs. gibi olumluya sevk edici hissiyat ve kurallar ile de mesela bir kabileyi idare eden örf ve adetleri ile de o kabilenin insanı cenneti yaşayabilmektedir.
Uyarıcıların gönderilmesi ve ayetlerin indirilmesi ise insanlar sapıttığında, onları ikaz ve doğru yola döndürmek için.......

Saygılarımla.
Galip Yetkin.

Konu galipyetkin tarafından (13. October 2017 Saat 01:56 PM ) değiştirilmiştir.
galipyetkin isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla