Ahlak dışı bir ''mesleği'' bile, yani taptıkları paraya ulaşmanın her türlü yolunu meşrulaştırmak isteyen karaktersizlerin bırakın din dışı kalmayı, Peygamberi ve dolayısı ile dini ve her şeyi nasıl da parayı kazanma emellerine alet ettiklerini gösteren tipik bir misal; allahları olan paradan büyük ve üstün bir şey yok onlar için: Kapital=para=üstünlük= kapitalist olma. Her türlü yol ona ulaşmak için mübah.Onlar için ''vakar''lı olmak ''para,şan, şeref ve gurur''; yani mülk tutkusu.
Ama asıl önemli olan ''ilim adamı'' olmanın son safhasına yükselmiş bilim adamlarına, bu adamları sınayacak ''ilim adamları''nca, ''pezevenkliğin'' doktora tezi olarak verilip alenileştirilmesi ve tartışmaya açılması.
Açıkça söylenmesi, korkmadan söylenmesi gerekir. Tezin-hadisin konusu şudur:''Zinaya meyilli karınızı (veya zina yapan karınızı) cinsel isteklilere sunup bundan para kazanmak meşrudur-peygamberin sözüdür-hadistir. Bu yönde dinde yer bulun, bunu dine yerleştirin.'' Yani toplumsal bir olgu haline getirin.
Ve bu yönde verilen yüksek doktora tezi iki alim-profesör tarafından yani ilmen, ''zinanın meşru olduğu, hadislerin ''Peygamber sözü olduğu'' kabul edilmiştir.
Şimdi ben sana karın hakkında sorsam ve meşrudur desem her halde bana ''senin dininin de
senin de'' de diye başlayıp beni döver belki de ''namus davası'' deyip öldürürsün (bu yolda öldürme bizim toplumumuzda meşru ya) karını da.
Belki de: ''Şu kadar'' dersin.
Belki duymuşsunuzdur. Adamın biri yere, hakaret için pezevenk diye yazmış ve ''oku'' demiş. Adam yazıyı para ile örterek ''şimdi sen oku bakiiim'' demiş.İşte yerleştirilmek istenen bu; ''En büyük para'', dejenerasyon.
Hey Allahım! İnsanların sevap yolları olan devlet fabrikaları ve malları babalar gibi satılırken, bütçe açığı ve cari açık ve devlet ve özel teşebbüs borçları milyarlarla dolara yükselip, öğretmanler gibi müstazzaf haline düşürülmüş, açlık sınırı altında yaşamaya mecbur bırakılmış, öğrenim ortalaması orta ikiden terk fakir halkımızın üzerine yüklenirken, dolar milyarderleri l00'e yükselirken....
Saygılarımla.
Galip Yetkin.
|