Tekil Mesaj gösterimi
Alt 27. July 2012, 07:43 AM   #19
bartsimpson
Super Moderator
 
bartsimpson - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Mar 2012
Mesajlar: 963
Tesekkür: 481
200 Mesajina 303 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 23
bartsimpson has much to be proud ofbartsimpson has much to be proud ofbartsimpson has much to be proud ofbartsimpson has much to be proud ofbartsimpson has much to be proud ofbartsimpson has much to be proud ofbartsimpson has much to be proud ofbartsimpson has much to be proud of
Standart

O zaman ayetinin tercümesi ya da meali, sizinde yazdığınız gibi;

Allah, melekler ve ilim sahipleri, ondan başka ilâh olmadığına adaletle şahitlik ettiler.

Ama bence tercüme gramer ve dilbilgisi açısından; Melekler ve İlim sahipleri, Allahın kendisinden başka ilâh olmadığına dair, adaletle şahitlik ettiler

Olmalı sanırım.

Burada onaylama veya şahitlik öznenin kendisince değil çevresince yapılmalı diye düşünüyorum.

Gerçekten siz mi Allah ile beraber başka ilahlar olduğuna şahitlik ediyorsunuz?" De ki: "Ben şahitlik etmem. O, ancak tek bir ilahtır ve şüphesiz ben sizin Allah'a ortak koştuğunuz şeylerden uzağım."

"Rabbimiz! Senin indirdiğine iman ettik ve Peygamber'e uyduk. Artık bizi (hakikate) şahitlik edenlerle beraber yaz."

İman ettikten, Peygamberin hak olduğuna şahitlik ettikten ve kendilerine açık deliller geldikten sonra inkâr eden bir toplumu Allah nasıl doğru yola eriştirir?

Kadınlarınızdan fuhuş (zina) yapanlara karşı içinizden dört şahit getirin. Eğer onlar şahitlik ederlerse, o kadınları ölüm alıp götürünceye veya Allah onlar hakkında bir yol açıncaya kadar kendilerini evlerde tutun (dışarı çıkarmayın).

Ey iman edenler! Kendiniz, ana babanız ve en yakınlarınızın aleyhine de olsa Allah için şahitlik yaparak adaleti titizlikle ayakta tutan kimseler olun

Fakat Allah sana indirdiğini kendi ilmiyle indirmiş olduğuna şahitlik eder. Melekler de buna şahitlik eder.

Ey iman edenler! Allah için hakkı titizlikle ayakta tutan, adalet ile şahitlik eden kimseler olun.

Ey iman edenler! Birinizin ölümü yaklaştığı zaman vasiyet sırasında aranızda şahitlik (edecek olanlar) sizden adaletli iki kişidir. Yahut seferde olup da başınıza ölüm musibeti gelirse, sizin dışınızdan başka iki kişi şahitlik eder.

De ki: "Haydi, Allah şunu haram kıldı" diye tanıklık yapacak şahitlerinizi getirin. Onlar şahitlik etseler de sen onlarla beraber şahitlik etme.

"Siz babanıza dönün ve deyin ki: "Ey babamız! Şüphesiz oğlun hırsızlık etti, biz ancak bildiğimize şahitlik ettik. (Sana söz verdiğimiz zaman) gaybı (oğlunun hırsızlık edeceğini) bilemezdik."

İbrahim dedi ki: "Hayır! Rabbiniz göklerin ve yerin Rabbidir. O bunları yaratandır ve ben de buna şahitlik edenlerdenim."

İşlemiş oldukları günahtan dolayı dillerinin, ellerinin ve ayaklarının kendi aleyhlerine şahitlik edecekleri günde onlara çok büyük bir azap vardır.

Yukarıdaki ayetlerden de anlaşılacağı üzere, şahitlik ve şahadet kavramı, kelime itibarı ile kişi açısından malik ve muktedir olunan bir kavram, yani bizatihi tespit ve görsel temas gerekiyor sanırım.

Türkçeyi boş verelim, eğer Kuran o dönemin Araplarınca anlaşılabilmesi için apaçık bir dil ile indirildi ise şahadet ve şahitlik kavramı da günlük hayat ve konuşma dilinde kullanılan bir anlam içermeli.

"Görsel Temas"... "Şahitlik"... "Şahadet"...

Bugünün bilimi açısından insanın 5, 6, 7... ya da her ne kadar varsa, duyu organı ile tespit edemediği her türlü olgu metafizik alana girmektedir.

Bilim bu tespiti yapabildiği an olay ölçülebilir ve gözlemlenebilir bir hal almaktadır. Ki İhlâs suresince Allah bunların tümünden münezzehtir.

İşte bu nedenledir ki en azından bilimin şimdilik izah edemediği tüm konular iman ve inanç kavramlarının şemsiyesi altındadır ve inanan açısından mutlak teslimiyet gerektirir. Bu da bir nevi referans noktası olarak aksi ispatlanmadıkça şimdilik kabul görür.

Deve ve mal alıp satmaktan başka bir şey bilmeyen ve bilimden, ilimden bir haber olan devrin Arapları "Eşhedu" kavramını acaba nasıl yorumladılar ya da yorumlayabilen "İlim sahipleri" ki sanırım bunların arasında sahabede var, yorumlayamayanlara nasıl anlattılar da kabul edildi.

De ki: "Ey insanlar! Ben sizin üstünüze Allah'ın resulüyüm. Göklerin ve yerin mülkü o Allah'ındır. İlah yoktur O'ndan başka. O diriltir, O öldürür. O halde Allah'a ve resulüne iman edin; Allah'a ve onun sözlerine inanan o ümmi peygambere iman edip uyun ki, doğruya ve güzele ulaşabilesiniz."

Rabbiniz Allah işte budur! İlah yok O'ndan başka. Her şeyin yaratıcısıdır, Haalik'tir O. O'na kulluk/ibadet edin! O her şeye vekil’dir. Rabbinden sana vahiy edilene uy! O'ndan başka ilah yoktur. Müşriklerden yüz çevir!

İnsanlar iman eder, kulluk eder, ibadet eder, Allah, melekler ve ilim sahipleri, ondan başka ilâh olmadığına adaletle şahitlik ettiler.

"Resuller; Allah'ın Resuludur. Allah'tan aldığı vahyi Allah adına insanlara duyurur. Bu nedenle sürekli tanıktırlar." sözünüze, (amacımın size saygısızlık olmadığını bilmeniz adına) katılamayacağım dememi ne olur mazur görün.

Çünkü Kuranda bildirilen tek Allah dostu peygamber İbrahim’in şahitliği dahi, Enbiya 56 gereğidir.

İbrahim dedi ki: "Hayır! Rabbiniz göklerin ve yerin rabbidir. O bunları yaratandır ve ben de buna şahitlik edenlerdenim.

Bu dediklerimden Allah’ı inkâr ettiğim ya da varlığını bana ispatlayın inanayım, şeklinde bir söylemde bulunduğum anlaşılmasın.

Şahitlik ve şahadet insanlar için geçerli bir kavram değil ya da düzeltmek gerekirse, insan Allah öğütlerini tutma ve Allahtan hakkı ile korkma ve sakınma derecesi ölçüsünde, yani imanı ölçüsünde ilim sahibi oluyor ve beraberinde şahitlik, şahadet kavramı meydana geliyor.

O zaman da derler ki bunun ölçüsü ne ve kim belirliyor? İşte bence şeyhlerin, evliyaların, makamların ve merhalelerin ortaya çıkması ve insanları bu yolda müritler haline getirenlerin olması kaçınılmaz olmaktadır.

Ya da ayette belirtilen ilim sahipleri deyişinden, melekler gibi bambaşka bir metafizik boyutta yaşayan varlıklar kastediliyor…

Bu durumda insanın hakikaten “Doğrusunu ALLAH bilir” demekten başka şansı yok…
bartsimpson isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla