Konu: Nisa Suresi
Tekil Mesaj gösterimi
Alt 25. December 2017, 09:52 AM   #154
galipyetkin
Uzman Üye
 
Üyelik tarihi: Sep 2011
Mesajlar: 1.458
Tesekkür: 105
574 Mesajina 958 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 24
galipyetkin has much to be proud ofgalipyetkin has much to be proud ofgalipyetkin has much to be proud ofgalipyetkin has much to be proud ofgalipyetkin has much to be proud ofgalipyetkin has much to be proud ofgalipyetkin has much to be proud ofgalipyetkin has much to be proud of
Standart

Sayın yolcu42

Bir zaman önce şurada: http://www.hanifler.com/showthread.php?t=3744&page=5

Şöyle yazmıştım:
4/NİSÂ-82: E fe lâ yetedebberünel kur’ân(kur’âne).Ve lev kâne min indi gayrillâhi le vecedû fîhihtilâfen kesîrâ(kesîran).
Onlar hâlâ Kur'ân'ı tedebbür etmezler (düşünmezler) mi? Ve eğer Allah'tan başkasının katından olsaydı, onun içinde mutlaka pekçok ihtilâf bulurlardı.

38/SÂD-29: Kitâbun enzelnâhu ileyke mubârekun li yeddebberû âyâtihî ve li yetezekkere ûlul elbâb(elbâbi).
Bu Mübarek Kitabı sana indirdik, âyetleri ile tedbir alsınlar ve ulûl’elbab tezekkür etsin diye.

47/MUHAMMED-24: E fe lâ yetedebberünel kur’âne em alâ kulûbin akfâluhâ.
Hâlâ Kur’ân’ı tefekkür etmezler mi? Yoksa kalpler üzerinde kilitleri mi var?

****************

56/VÂKIA-77: İnnehu le kur’ânun kerîm(kerîmun).
Muhakkak ki O, gerçekten Kerim olan Kur’ân’dır (Kur’ân-ı Kerim’dir).

56/VÂKIA-78: Fî kitâbin meknûn(meknûnin).
Mahfuz (ezberlenmiş) olan bir Kitap’tadır (levhi mahfuz’dadır).

56/VÂKIA-79: Lâ yemessuhû illel mutahherûn(mutahherûne).
O’na, tahir olanlardan (maddî ve manevî arınanlardan) başkası dokunamaz(ulaşamaz/algılayamaz).

56/Vakıa-77,78,79'u birleştirelim :
(Muhakkak ki O; Rabbilaleminin bölüm bölüm indirdiği ve iyi/uygun düşüncelere sahip olmayanların anlayamayacağı ve ezberlenerek akıllarda tutulan "kitabın içindeki" Kur'an'ı Kerim'dir)

(Mealcilerin meallerine sadık kalınıp üzerilerinde oynama yapılmamıştır. Yalnızca, parantez içinde "Ulaşamaz/algılayamaz" ifadesi tarafımızdan eklenmiştir.)


39/Zümer-23: Allâhu nezzele ahsenel hadîsi kitâben muteşâbihen mesâniye takşaırru minhu culûdullezîne yahşevne rabbehum, summe telînu culûduhum ve kulûbuhum ilâ zikrillâhi, zâlike hudallâhi yehdî bihî men yeşâu, ve men yudlilillâhu fe mâ lehu min hâd(hâdin).
Allah sözün/hadisin en güzelini BİRBİRİNE BENZER, İÇ İÇE, İKİLİ MÂNÂLAR ifade eden BİR KİTAP halinde indirmiştir. .........

Şu ayeti de unutmayın:
Zümer-23: "Allah, sözün en güzelini, benzetme yolu ile(müteşabih), aynı cümlede veya kelimede iki ayri anlatımla(mesani) bir bilgiyi tafsilatlı/detaylı olarak indirdi. ....."


Buradan da anlaşılıyor ki bir ayet iki türlü mânâ içermektedir,
Bunlar da:
1-: Meali Mânâ ki Lisani Arabi Mânâ da denilir
2-: Kur'ani Mânâ ki Lisani Arabi Mânâ içerisinde bulunur.

Bizim için asıl olan Kur'ani Mânâ'dır.
Kur'ani Mânâ bütün insanlığa ortak olarak, kadın erkek ayrımı yapmadan insanların ortak fıtratını tasvir ve tefsir ederek gayet net, herkesin anlayacağı şekilde açıklar; yani evrenseldir. Geleceğe hitap ettiği gibi kendinden önceki zamana da açıklık getirir.

Fakat buna erişebilmek için ayetteki kelimelerin Lisani Arabi'deki anlamlarına sadık kalınmalı ve ayrıca ayet içerisinde kalınmalı, kelime geçtiği her ayette aynı mânâda kullanılmış olmalı, eklemeler çıkartmalar yapılmadan ayet dışına taşılmadan ayet üzerinde tefekkür edilmelidir.

Misal olarak Bakara-223. ayet verilebilir:
"Kadınlarınız sizin için tarladır. O halde tarlanıza nasıl dilerseniz öyle yaklaşın. Ve kendiniz için (derecelerinizi arttıracak ameller) takdim edin. Ve Allah’a karşı takva sahibi olun ve O’na mülâki olacağınızı (kavuşacağınızı) bilin. Ve mü’minleri müjdele."

Bu ayette 'nisa'ya "kadın" anlamı verilerek otomatik olarak bu ayetin hitabında kadınlar düşülmüş, onlar bu ayetin getirdiği faydalardan mahrum bırakılmış; ayet "erkeklere özel/zata mahsus hale getirilmiş olup Kur'an'ın prensiplerine aykırı olduğundan bu anlamlandırma Kur'ani olamaz; bu nedenle de "nisa" kelimesi Kur'ani Mânâ olarak "kadın" anlamında kullanılamaz..

Düşünün bakalım ey Kadınlar! Kadınları "tarla" gibi kullandığınızda ifadesi, ayete göre bu tür yaklaşım siz kadınlara nasıl, ne gibi "derecelerinizi artiracak" ameller getirebilir?

Meselâ Nisa 3. ayetinin tefsirinde "yetimlerin kadınları" diye bir ifade kullanıyorlar. Yetimlerin kadınları dediğiniz anda o ifade "yetim adamların karılarını" anlatır. Ama... yutarsanız herhangi bir mealcinin uydurduğu "yetim kızların anneleri" oluverir. Onların da hakları onların anlatımlarına göre yok olmakta.
Bir de bu kelimeye "iş" manasını verin bakalım. Ne olacak?....... "Yetimlerin işleri"

Evet Sayın yolcu42.
Bir de iyi bir sözlüğünüz var ise, bu gün dahi Türkçe'de kullanılan "Rical " kelimesinin anlamına bir bakın ve kadınların şahitliği konusundaki ayetlerde geçen "rical" kelimesi ile Nisa 1 ve 32. ve bilhassa Araf-46 ayetindeki "rical" kelimesini ve diğer ayetlerde geçen "rical" kelimesini karşılaştırın bakalım hala aynı düşüncede mi kalacaksınız?

Saygılarımla.
Galip Yetkin.

Konu galipyetkin tarafından (10. November 2020 Saat 08:52 AM ) değiştirilmiştir.
galipyetkin isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla