Selamun aleyküm,
Değerli Hasan Akçay kardeşim,
Alıntı:
Hasan Akçay Nickli Üyeden Alıntı
Hayır, Hz Meryem bekardı ve korunan kadınlardan biriydi (66:12).
O halde Hz Meryem örneğinde görüldüğü üzere
muhsanât kelimesinin anlamı "Allah tarafından korunan kadın" demek olur.
O günkü toplumda bolca vardı kendilerini Allah'a adadıkları için Allah tarafından korunan bu tür kadınlar
ki aralarında 47:4'ten önce cariye yapılmış olanlar vardı.
Zina etmezdi onlar, zina etmeyi çok büyük vebal sayarlardı.
Öyleyse, 24. âyetteki المحصنات [el-muhsanât] ile, Allah tarafından korunan “bekar kadınlar” kastedilmiştir.
Ne kadar keyfî bir iddia değil mi,
tıpkı şunun gibi:
Öyleyse, 24. âyetteki المحصنات [el-muhsanât] ile, “evli kadınlar” kastedilmiştir.
Bırakalım kardeşim, Allah'a şunu kastettirmeyi bunu kastettirmeyi de
"Allah ne diyorsa o!" diyelim. 4:24'te O'nun dediği şudur:
Ve kadınların korunanları ama yeminlerinizin yönettikleri hariç -Vel muhsanâtu minen nisâi illâ mâ meleket eymânukum...
|
Bakınız bakalım ayete, Meryemin fercini Allah mı korumuş yoksa kendisi mi korumuş?
Ve Meryemebnete 'ımranelletiy ahsanet ferceha fenefahna fiyhi min ruhıNa ve saddekat bikelimati Rabbiha ve kütübiHi ve kânet minelkanitiyn;
Ve fercini bir kale gibi koruyan İmran kızı Meryem’i de. Onun içine ruhumuzdan nefhettik. Ve Rabbinin Kelimelerini ve Kitablarını tasdik etti ve kanitiynden oldu.
Her zaman dersiniz ya: "Allah ne dediyse o." bu sözünüzün uygulayıcısı olup Allah'ın söylemediklerini, söylemiş gibi yapmayınız lütfen.
Tahrimdeki vurgu, Meryem'in bakireliği değil,fercini koruduğunadır. Cenabı Allah'ın "bakire/dokunulmamış" sözcüğünü kullandığı ayetlere de bakarsanız olayı daha net görürsünüz.
Muhsanat ile ilgili yazımda:
Sözcüğün türediği ح
ص ن [h-s-n] kökünün anlamı, “
engel olma, koruma altına alma” demektir. Şehri koruyan sûr'a ve kaleye, حصن [hısn] denir. Konumuz olan المحصنات [muhsanât] sözcüğünün anlamı ise, “koruma altına alınmış kadın” demektir.
diyerek sözcüğün türetildiği kök harflerinin anlamını da vermiştim.
Tahrim deki
ahsanet Nisa24 deki
el-muhsanât, Nisa 25 deki
muhsanat ayrımına iyi bakınız lütfen. Bakmanız durumunda yine de yazınızdaki savlarda bulunacaksanız birşey diyemem.
Kusursuzluk sadece Allah'a mahsusdur.
Doğrusunu en iyi bilen Allah'tır.
Sevgi,saygı ve muhabbetle.
Allah'a emanet olunuz.