Tekil Mesaj gösterimi
Alt 13. February 2013, 10:38 PM   #2
sevginur
Uzman Üye
 
sevginur - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Nov 2012
Mesajlar: 300
Tesekkür: 477
198 Mesajina 386 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 22
sevginur has much to be proud ofsevginur has much to be proud ofsevginur has much to be proud ofsevginur has much to be proud ofsevginur has much to be proud ofsevginur has much to be proud ofsevginur has much to be proud ofsevginur has much to be proud of
Standart

Selamun aleykum dost 1 kardeşim

Bilgilendirdiğiniz için Allah razı olsun.Damlaya damlaya göl olur deyimiyle bir kelimenin anlamı dahi onlara ait bazı kavramlarınıda öğrendikçe ,anladıkça ayetler içinde geçtikçe daha iyi anlamıza vesile olacak Allah'ın izniyle..
Konuyu okuyunca içinde sema geçen ayetleri ekleyecektim ama ayetleri okuduğumda sema kelimelerinin kullanılışı hakkında araştırdığım bilgiyi paylaşmanın daha faydalı olacağını düşündüm..


Enbiye süresi :32. Ve Biz, gökyüzünü korunmuş bir tavan yaptık. Onlar ise, onun [gökyüzünün] Âyetlerinden yüz çevirenlerdirler.
nebe süresi :19. Gökyüzü de açılıp kapı kapı oluvermiştir.
intifar süresi :Gök çatladığı zaman,
Lokman süresi :10. O [Allah], gökleri dayanak olmadan yaratmıştır, bunu görmektesiniz. Yeryüzünde de, sizi sarsıntıya uğratır diye sarsılmaz dağlar bıraktı ve oralarda her dâbbehden [canlıdan] türetip yayıverdi. Ve Biz gökten su indirdik, böylelikle orada her kerîm çiftten bitki bitirdik.
Bakara süresi :21–22. Ey insanlar! Takvâlı davranasınız diye, sizi ve sizden öncekileri yaratan, yeryüzünü sizin için bir döşek, göğü de bir bina yapan, gökten su indirip de onunla sizin için rızık olarak ürünlerden çıkaran Rabbinize kulluk edin. Artık siz de, bile bile, Allah'a ortaklar koşmayın.

Gerçekten de gök kapısı olan, yarılan ve düşen bir tavan mıdır? Bu ayetlerin manası nedir? Ayetlerde bir çelişki gözlemlenmekte midir?

Kur’an’da defalarca zikredilen“sema” kelimesinin manasını dost 1 kardeşimizin paylaştığı gibi kendi dilimizdeki tercümesi gök değil. Değişik örnekleri olan yukarı taraf manasındadır.sadece Lokman suresinin onuncu ayetinde çoğul olarak kullanılan “semavat” kelimesi bilinen gök manasını taşımaktadır.
iki tanesinde ise yeryüzü atmosferi kastedilmektedir. Kur’an’ın yeryüzü atmosferinin bir tavan gibi başımızın yukarısında durduğunu buyurması, yeryüzü atmosferinin sağlam bir tavan gibi kalkan olduğu ve yeryüzünü gök taşlarının düşmesi karşısında koruduğu anlamına gelmektedir
Kur’an’da Semanın Kullanılışları


“Sema” kelimesi sözlükte yukarı taraf manasındadır. Bu, genel bir mefhum olup değişik örnekleri içinde barındırmaktadır. Bundan dolayı Kur’an’da değişik yerlerde kullanılmış olduğunu olduğunu öğrendik.

1. Bazen yerin çevresinde yer alan “yukarı taraf” anlamında kullanılmıştır. Yüce Allah şöyle buyurmaktadır:
أَلَمْ تَرَ كَيْفَ ضَرَبَ اللَّهُ مَثَلًا كَلِمَةً طَيِّبَةً كَشَجَرَةٍ طَيِّبَةٍ أَصْلُهَا ثَابِتٌ وَفَرْعُهَا فِي السَّمَاءِ

İbrahim süresi 24–25. : Görmedin mi, Allah nasıl bir misal verdi? Güzel bir söz, aslı [kökü], sabit, dalı–budağı gökte olan, Rabbinin izniyle her an ürün veren güzel bir ağaç gibidir. Ve onlar öğüt alsınlar diye Allah insanlara böyle misaller verir.
2. Bazen yeryüzünden daha uzak bir bölgeye (bulutlar mahalline) denmiştir. Nitekim şöyle okumaktayız:
KAF SÜRESİ 9 :Ve Biz gökten bereketli bir su indirdik. Onunla bahçeler ve biçilecek taneler bitirdik.
3. Bazen yeryüzü etrafındaki toplanmış kümelenmeye (atmosfer) denmiştir:
ENBİYA 32.: Ve Biz, gökyüzünü korunmuş bir tavan yaptık. Onlar ise, onun [gökyüzünün] Âyetlerinden yüz çevirenlerdirler.

Allah’ın biz göğü (atmosfer) korunmuş bir tavan yaptık diye buyurması, yeryüzü atmosferinin bir tavan gibi başımızın üstünde durması ve yeryüzünü gök taşlarının düşmesi karşısında koruyacak derecede sağlam olması nedeniyledir. Eğer kümelenmiş bir hava kalkanı olmasaydı, gece ve gündüz devamlı bir şekilde yeryüzünün çekim alanına giren ve ona taraf çekilen bu taşların düşme tehlikesiyle yüz yüze kalacaktır. Ama bu kalkanın varlığı, taşların yeryüzü atmosferine değmesiyle yanması ve sonra da kül olmasına neden olmaktadır.

4. Bazen de “yukarı küreler” manasında kullanılmıştır:
fUSSİLET 11: Sonra duman halinde bulunan göğe yerleşti/egemenlik kurdu da ona ve yeryüzüne "İsteyerek veya istemeyerek gelin!" dedi. İkisi de "Biz isteyerek geldik" dediler
Bu bilgileri edindiğim kardeşlerimden Allah razı olsun

sevgi ve saygılarımla
__________________
De ki: “Ey kâfirler!
Ben sizin taptıklarınıza tapmam/ Ben sizin yaptığınız ibâdeti yapmam.
Siz de benim taptığıma tapıcı değilsiniz/ Siz de benim yaptığım ibâdeti yapmazsınız.
Ve ben asla sizin taptıklarınıza tapacak değilim/ Ben asla sizin yapmış olduğunuz ibâdeti yapıcı değilim. Siz de benim taptığıma tapacak değilsiniz/ Siz de benim yapmakta olduğum ibâdeti yapıcı değilsiniz.
Sizin dininiz sadece sizin için, benim dinim de sadece benim içindir.”
Kâfirûn Sûresi
sevginur isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
sevginur Adli üyeye bu mesaji için Tesekkür Eden 2 Kisi:
dost1 (14. February 2013), yeşil (14. February 2013)