hanifler.com Kuran odaklı dindarlık  

Go Back   hanifler.com Kuran odaklı dindarlık > DEVLET VE İDARE > Biat/İtaat sözü vermek

Cevapla
 
Seçenekler Stil
Alt 22. August 2012, 08:37 AM   #1
aorskaya
Uzman Üye
 
Üyelik tarihi: Aug 2009
Mesajlar: 933
Tesekkür: 110
268 Mesajina 414 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 17
aorskaya will become famous soon enoughaorskaya will become famous soon enough
Standart şeriat nedir, müslüman şeriattan neden korkar?

SELAMUN ALEYKÜM,

Sevgili kardeşlerim,

Bizler islam konusunda mutlaka bilinçlenmedikçe, islamı bilerek yaşamadıkça hem öbür yaşamı kurtaramayız, hem de bu dünyada bilmediklerimizi yaşayarak, yaşamın gerçek amacından uzaklaşırız. Ancak, bazı durumlarda, gerçeklerle karşılaşmak kaçınılmaz olunca da yeniden sıkıntılar yaşarız.

İşte, bu durumu kendimize müslüman demekle birlikte şeriatı kabul edememekle örnekleyebiliriz.

Gerçekten de bu gün bir çok müslümana mikrofon uzatsak ve şeriatı ve şeriatın gelmesini isteyip istemediklerini sorsak, hem şeriatı tanımlayamadıklarını yada yanlış tanımladıklarını hem de şeriatı istemediklerini görürüz.

Bu durumda bu çok açık bir çelişki olurki, tam bir müslüman olmadığımızı gösterir.


İslam şeriatı demek, "İslam dininin hükümleri" demektir. Yani şeriat; "toplumdaki zalimlere “Dur” diyen, toplumsal ahengi ve adaleti sağlayan hükümler bütünlüğüdür."

Durum bu olmakla beraber, bunu bilmeyen ve aslında toplumdaki imansızlarca erken yaşlardan itibaren empoze edilen; "çağdışı cezalandırma hükümleri olarak bilinmesi" nedeniyle müslümanım diyenlerin şeriatı istemediğine tanık oluruz.

Toplumda yüksek konumda bulunan imansızlara; “İslam şeriatı” denilince tüyleri diken diken olmakta ve İslam şeriatı hakkında ağızlarına geleni söylemektedirler. İşte bunlar kendi korkularını müslüman halka da sadece çağdışı cezalar olarak kabul ettirdiklerinden, müslümümanlarında şeriat denilince; "öcüyle korkutulan çocuklar gibi gözleri açılmaktadır."

Bu insanlar, “Dinimiz İslam” diyen insanlardır! Peki neden, neden bu kavramdan bu kadar çok korkuyorlar? Kaldı ki bir taraftan “Dinimiz İslam” diyecekler, diğer taraftan ise İslam'ın hükümleri manasına gelen “İslam şeriatı” kelimesinden, aslan görmüş sırtlanlar gibi kaçışacaklar!.

O halde neden?

İşte bunun nedeni, bu zavallı insanlardan kaynaklanan bir neden değil, müstekbirler tarafından bu insanlara verilen bir nedendir.

Dünya müstekbirleri basın/yayın faaliyetleriyle bütün bu insanları istedikleri vadiye sürüklemişler ve insanların İslam gerçeği karşısında kendileri gibi düşünmelerini empoze etmişlerdir.


Mesela “ideoljiler ve dini yönetimlerle ilgili” bir toplantıya veya bir panele katılıyorsunuz. Burada; İslam'dan ve İslam şeriatından bahseden aydın(!) konuşmacının, her nedense İslam'ın sosyal adaletine kesinlikle değinmediğini görürsünüz.

Çünkü genel olarak bu sosyal adaleti eleştiremeyeceğini, yalan ve iftirayla da olsa bu adaleti pek gölgeleyemeyeceğini bilir. Bunları bildiği için İslam'ın sosyal adaletine hiç değinmeden, İslam'ın ceza hukukundan kendilerine göre meşhur olan iki örneği verir.

“Efendim şeriatçılık gericiliktir, şeriat kanunlarının gelmesi bedevi arapların 14 asır öncesine dönüş demektir. Şeriat kanunu ne demektir? Şeriat kanunu demek, hırsızların elini kesmek, zina yapanı bekar ise dövmek, evli ise öldürmek demektir! Yirmi birinci yüzyıla girerken böyle bir gerici uygulamayı kim ister?”

Dinleyenlerden alkış tufanı ve sözlü katılımlar… “İstemeyiz”. “İstemeyiz tabi!..”

Hırsızın elinin kesilmesine, zina yapan zaninin cezalandırılmasına şiddetle karşı çıkan bu insanlara şaşkınlıkla bakıyorsunuz. “Acaba bütün hırsızlar, bütün uğursuzlar bu salonda mı toplandı!” diye bir düşünce geçiyor kalbinizden!

Şaşırıyorsunuz!.. Ne yapacağınızı ve ne düşüneceğinizi bilemiyorsunuz! Hırsızın elinin kesilmesini istemeyen bu insanlar, birer hırsız mı, yoksa hırsızdan yana mı? Zina yapanın cezalanmasını istemeyen bu insanlar, başkasının namusunda gözü olan birer zani mi, yoksa zinayı geçim vasıtası kabul eden birer pezevenk mi, ailesinden olanların zina yapmasını kabul edebilenlermidir?

Tabi ki bunlardan hiçbiri değil…

O halde neden, aslını, içeriğini, hikmetini, geçmişte nasıl tatbik edildiğini, zamanımızda kimlere ve nasıl tatbik edileceğini dahi bilmedikleri bu hükümlerden neden rahatsız oluyorlar?

Bu soruyu halk kitlelerine sorduğumuz zaman sadece ve sadece suçlulara bazı merhamet duygularıyla cevap vereceklerdir. Söz konusu hükümlerden başka bir rahatsızlıkları yoktur halk kitlelerinin.

Ancak onlara bu yersiz ve mesnetsiz merhamet duygularını veren, onların duygularını kullanan müstekbirler, söz konusu hükümlerden gerçekten rahatsız olanlardır. Bu rahatsızlıklarının kaynağı ise, başkalarına merhametten de değildir.

Çünkü hırsızdan ve hırsızlıktan yana olanlar, fuhuştan ve fuhşiyattan yana olanlar, onların ta kendileridir. İslam'ın hükümlerinden duydukları rahatsızlığı, değişik propagandalarla halkın rahatsızlığı durumuna getirmektedirler.

İslam'ın hükümlerine bir mümin olarak yaklaştığımız da, bu hükümlerini aramızda fazlaca konuşmamıza dahi gerek yoktur.

Çünkü biliyor ve İman ediyoruz ki, insanı yaratan Rabbimizdir. İnsana el ayak, dil, dudak, göz, kulak veren Rabbimiz, başkasının malına haksız yere uzanan eli, sadece o eli geri almaktadır.

Rabbimizin buna hakkı var mıdır, yok mudur tartışmasını yapmak, biz müminler için kesinlikle mümkün değildir.

Hırsızın elinin kesilmesini istemeyen bu insanlar ya hırsızlık yapan yada hırsızlık yapma hakkını kendinde saklı gören kimseler değilmidir? Zaten kendilerinin yaratmadığı insanları, kendi menfaatlerine ters düştüğü için işkencelere ve ölümlere mahkum eden müstekbirler değimlidir?

Böylelerinin yaşadığı bir dünyada, alemleri yaratan Allah (c.c.)'in “Hırsızın bir elini kestirmeye hakkı var mıdır, yok mudur” tartışması, çok abes bir tartışma olacaktır.

Tabi ki bu yazdıklarımız biz iman edenlere yani müminlere göredir.

SAYGILARIMLA
aorskaya
aorskaya isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
aorskaya Kullanicisina Bu Mesaji Için Tesekkür Edenler:
dost1 (23. August 2012)
Alt 23. August 2012, 07:45 PM   #2
hiiic
Uzman Üye
 
hiiic - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Mar 2010
Mesajlar: 1.979
Tesekkür: 1.908
1.298 Mesajina 2.732 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 26
hiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud of
Standart

Alıntı:
Hırsızın elinin kesilmesine, zina yapan zaninin cezalandırılmasına şiddetle karşı çıkan bu insanlara şaşkınlıkla bakıyorsunuz. “Acaba bütün hırsızlar, bütün uğursuzlar bu salonda mı toplandı!” diye bir düşünce geçiyor kalbinizden!

Şaşırıyorsunuz!.. Ne yapacağınızı ve ne düşüneceğinizi bilemiyorsunuz! Hırsızın elinin kesilmesini istemeyen bu insanlar, birer hırsız mı, yoksa hırsızdan yana mı? Zina yapanın cezalanmasını istemeyen bu insanlar, başkasının namusunda gözü olan birer zani mi, yoksa zinayı geçim vasıtası kabul eden birer pezevenk mi, ailesinden olanların zina yapmasını kabul edebilenlermidir?
bu nasıl bir zihniyet gerçekten araştırma konusu.

ya Kuranda hırsızın kolunu kesin derken sizin anladığınız manada demiyorsa? bunun vebalini nasıl çekeceksiniz?

öyle bir yazmışsın ki bu insanlık dışı vahşice uygulamayı çağ dışı bulanları hırsız ve zinakar ilan etmişsin... Bu daha da üzücü.

O kadar ceza yöntemi varken, hele ki laik Anayasanın ceza kanununda yer alan ümanizm (kişinin cezalandırılmasındaki amaç onu yeniden topluma kazandırmaktır) ilkesi varken nasıl olurda çağ dışı teammülleri bu şekilde savunursunuz. Hırsıza başka ceza mı yokda elini keseceksiniz?

Peki zina konusunda sorduklarımı şimdi yeniden soruyorum ki belki düşünürsünüz.
-hadislere göre 3 dirhemlik mal çalanın eli kesilmiş. 3 dirhem çalanla 10 bin tl çalan aynı cezaya mı çarptırılacak? ya 100 bin tl çalan ile bir milyon tl çalan yada ülkeyi tamamen soyanların cezası eşit olarak kolunun kesilmesi midir? sizce bu adalet midir? sizce Allah böyle bir uygulamayı emreder mi?
hiiic isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
hiiic Adli üyeye bu mesaji için Tesekkür Eden 3 Kisi:
dost1 (23. August 2012), Miralay (29. August 2012), Zinedov (23. August 2012)
Alt 23. August 2012, 10:47 PM   #3
ates demir
Guest
 
Mesajlar: n/a
Standart

Trollük; birbiriyle doğrudan ilişkisi olmayan kavramları bir araya getirip rasyonel/analitik nedenselliği dışlayan, kendini sorgulatmayan, dolayısıyla yanlışlanabilirliği olmayan yeni bir argüman üretme davranışıdır. Yapanlara da troll denir. Kabaca tarifiyle bircok olta yada bir buyuk ağ atılır ve balıklar beklenilir. Trollük hansen (hani sen bilirsin) siniflamasina göre 3 e ayrılır:
Saf troller; troll olduklarını dahi bilmezler. Garip trollerde denir.
Akıllı troller troll olduklarinı bilir ve bunu kullanirlar. Us-lu troller de denir.
Zeki troller troll oldugunu bilipte saflik ayagina yatarlar. Garip us-lu trollerde denir.
Neyse aslinda basliga yanit vermemis gibi gozuksemde yanitimi coktan yazmis olmanin mutlulugu icindeyim.
Selam herkese

Konu ates demir tarafından (23. August 2012 Saat 10:51 PM ) değiştirilmiştir. Sebep: Ekleme
  Alıntı ile Cevapla
Alt 23. August 2012, 11:00 PM   #4
Zinedov
Katılımcı Üye
 
Üyelik tarihi: Aug 2012
Bulunduğu yer: http://fb.com/zinedov
Mesajlar: 71
Tesekkür: 46
28 Mesajina 56 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 23
Zinedov has much to be proud ofZinedov has much to be proud ofZinedov has much to be proud ofZinedov has much to be proud ofZinedov has much to be proud ofZinedov has much to be proud ofZinedov has much to be proud ofZinedov has much to be proud of
Standart

Selam aorskaya;

Çok "sığ" bir yazı olmuş bu. Diğerlerinin arasında sığrıtmış.
__________________
www.facebook.com/zinedov
Zinedov isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 23. August 2012, 11:06 PM   #5
Zinedov
Katılımcı Üye
 
Üyelik tarihi: Aug 2012
Bulunduğu yer: http://fb.com/zinedov
Mesajlar: 71
Tesekkür: 46
28 Mesajina 56 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 23
Zinedov has much to be proud ofZinedov has much to be proud ofZinedov has much to be proud ofZinedov has much to be proud ofZinedov has much to be proud ofZinedov has much to be proud ofZinedov has much to be proud ofZinedov has much to be proud of
Standart

Bugün hırsızlık ile ilgili olarak yazdıklarım:

Alıntı:
uygulaniyor olmasi kendine islam alemi adi verenlerin insanlikdisiliklaridir. Kurandaki ifadeler ise aciktir. Kuran butununu iyi bilen birisi oradaki elin tebbet suresindeki ellerin kurumasi ifadesi gibi mecazi oldugunu bilir (hic arapca bilmese bile). Yani butunsel bakmak cok onemlidir. Hirsizligin cezasinin mecazi olmayan sekilde ifadesi ise yusuf suresinde yusuf kissasinda kardesinin hirsizlikla ithamina yonelik olarak yer alir.

dilbilgisel açıdan el kesme cezasını çıkarmak imkansız. Peygamber Arapça bilmiyor muydu sizce?

http://www.facebook.com/notes/ali-la...50951376149682
__________________
www.facebook.com/zinedov
Zinedov isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Zinedov Adli üyeye bu mesaji için Tesekkür Eden 2 Kisi:
Barış (4. April 2013), hiiic (24. August 2012)
Alt 23. August 2012, 11:10 PM   #6
Zinedov
Katılımcı Üye
 
Üyelik tarihi: Aug 2012
Bulunduğu yer: http://fb.com/zinedov
Mesajlar: 71
Tesekkür: 46
28 Mesajina 56 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 23
Zinedov has much to be proud ofZinedov has much to be proud ofZinedov has much to be proud ofZinedov has much to be proud ofZinedov has much to be proud ofZinedov has much to be proud ofZinedov has much to be proud ofZinedov has much to be proud of
Standart

Zina ile ilgili:

Alıntı:
Allah insanlarin gayrimesru iliskileri ile dunyada ilgilenmez, toplum ile ilgilenir. Gayrimesru iliskinin cezalandirilmasini emretmez, 4 kisinin acikca ve net olarak gorebilecegi sekilde uluorta cinsel iliski kuranlarin toplumu yozlastirdiklari icin toplum tarafindan kinanarak cezalandirilmalarini soyler. Bu kinama ve toplum onunde teshir, bu isin uluorta yapilmasinin onune gecip caydiricilik niteligi olan bir cezadir. Kapali kapilar ardinda gizli olan, toplumsal zarar vermeyen gayrimesru iliskilerin sorumlulugu yalnizca taraflari baglar. Ben boyle anliyorum. Ve tekrar soyluyorum, degnek diye cevrilen celde kelimesini arastiriniz.
Tevratta geçen RECM'in de kınama, aşağılama, lanetleme gibi bir anlamı var yani "taşlama" mecazi olabilir. Her konuda aşırılığa sapmış Yahudilerin bağnaz olanları bu kelime konusunda da aşırılığa sapmış ve adam taşlama haline getirmiş olabilirler. Kuran'daki ceza hükmünde de bir toplumsal kınama sözkonusudur.
__________________
www.facebook.com/zinedov
Zinedov isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Zinedov Adli üyeye bu mesaji için Tesekkür Eden 3 Kisi:
Barış (4. April 2013), hiiic (24. August 2012), Miralay (6. September 2012)
Alt 24. August 2012, 03:20 AM   #7
hiiic
Uzman Üye
 
hiiic - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Mar 2010
Mesajlar: 1.979
Tesekkür: 1.908
1.298 Mesajina 2.732 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 26
hiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud of
Standart

Allah razı olsun Zinedov. hırsızlık konulu yazının altına yapılan yorumlar gerçekten sinir bozucu ve klasikleşmiş geleneksel kafanın ürünler. Ama ehli kitaptan pek çok üzücü söz işiteceğimiz de ayetle sabittir.

oradaki resmi buraya da paylaşmak istedim. Allah anlamayı nasip etsin...


Link


zina konusunda ise, evet toplum içerisinde yapılan cezalıktır. Ancak gizli yapılan da zina kategorisinde ise o da günahtır ve şahidi, delili varsa cealıktırç 4 delil yeterli olur. Yusuf peygamber ile efendisinin zinası gizli olacaktı ama yine de Allah katında çirkin bir iş olarak değerlendirildi. zina: sıkışmak manasında. Evlilik dışı olan ve sonunda kendine ve çevreye zarar verecek fiildir. bebek olduğunda gizlenemeyecek ve gerçekten büyük sorunlara sebep olacaktır. Bebek olmazsa kişilerin sadakatsızlığı ile sonuçlanacaktır v.s. örnekleri çoğaltmak mümkün.
Birbirlerinin örtüsü olan ve ilişkilerinden dolayı kınanmayacak olan EŞLER haricinde herkesin cinsel münasebeti zinadır. ALlah neslin bu şekilde türemesi için, canlılığın devamı için ona dayanılmaz bir haz vermiştir. Ancak 2 damla hormon ile birkaç beyin sinyalinin ötesini düşünen ve libidolarına hakim olanlar göreceklerdir ki; bu konuda aşırılığa kaçmak (küfürlü argo kelimelerde bile kullanmak) pislikten başka birşey değildir. Gerçekten çirkin bir iştir.
Ama bahsettiğin konuyu şöyle yorumluyorum, toplumsal birlik ve sevgiye en çok zarar veren zina ağır cezayı almalıdır. Bu da aşikar yapılanlarıdır. Toplum yapısını bugün televizyonlardan çok da güzel bozuyorlar. Belki yayınlar zina katogerisine girmiyor ama dikkat edin; zina yaptırmasa da yaklaştırıyor. Zaten bize de emrolunan şey o işe yaklaşmamamızdır.

Konu hiiic tarafından (24. August 2012 Saat 03:45 AM ) değiştirilmiştir.
hiiic isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 24. August 2012, 05:10 AM   #8
galipyetkin
Uzman Üye
 
Üyelik tarihi: Sep 2011
Mesajlar: 1.458
Tesekkür: 105
574 Mesajina 958 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 25
galipyetkin has much to be proud ofgalipyetkin has much to be proud ofgalipyetkin has much to be proud ofgalipyetkin has much to be proud ofgalipyetkin has much to be proud ofgalipyetkin has much to be proud ofgalipyetkin has much to be proud ofgalipyetkin has much to be proud of
Standart

Şerait - Şeriat - Din başlıklı yazımdan bir pasaj aktarıyorum

........... Allah’ın vahyi indirerek, iyinin kötünün tanımını yaptığı, yolları açıkladığı, güzel ve çirkin ahlâkı tanımladığı, adalet ve merhameti överek bunun ilkelerini verdiği emir ve önerilerinin toplamının bilimsel adı ŞERaİTtir.

Doğru imanı da içermesine rağmen daha ziyade hak olan dinin hak olan ''sosyo ekonomi politiğinin'' sınırlarının çizilip, ilkelerinin verildiği Allah’ın insana teklifinin kendisine ŞERiAT denilir.

İnsanın kapasitesi oranında ve önceki geleneklerinin kötülerinden arınıp yeni bir hayat seçmesine ve teklif edilene icabet ettiğini düşünerek ondan anladığını imanî ve amelî pratiğe geçirmesine/yaşam tarzı yapmasına DİN denilir. Zaten ŞERAİTin borç yükleyen niteliğine karşılık olarak din(Deyn), ödenmesi gereken borcu olduğunun bilincinde olmaktır. Bu anlamıyla din, insanın Vahiy’den anladığını, borcuna dâhil ettiği bir yol, bir kabuldür.
Zaman içinde toplumun sosyo ekonomik gelişmesi, bilgi birikimi ile ve ihtiyaç duyulduğunda yeniden ana kaynağa, bir yandan da zaman ve ihtiyaca bakıp, üzerinde iyice düşünülerek algılanabilecek içerikleri vardır. işte bu sosyo ekonomik içerikler ŞERİATtir.
Ama muhafazakâr bunu kabul etmez veya böyle bir şeyi risk almak olarak düşündüğü için kolaycılığa sapar ve kendisine rivayet edilen sünneti esas alarak, maksatlara inmeden yoluna devam ettiği için, bir zaman gelir ki, bu hükümler(rivayet ve sünnetler) ölü hale gelir.
.......... velhasıl ŞERİAT, imani alanlar dışında ekonomik ve sosyal hayatın adalet üzere düzenlenmesidir. Peygamberin kişileri iman yönünden zorlama yetkisi yoktur, fakat şeriat/ekonomik ve sosyal yaşam bakımından zorlama, tedbir alma yetkisi vardır.

Saygılarımla.
Galip Yetkin.

Konu galipyetkin tarafından (12. May 2016 Saat 10:01 AM ) değiştirilmiştir.
galipyetkin isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 28. August 2012, 12:47 PM   #9
aorskaya
Uzman Üye
 
Üyelik tarihi: Aug 2009
Mesajlar: 933
Tesekkür: 110
268 Mesajina 414 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 17
aorskaya will become famous soon enoughaorskaya will become famous soon enough
Standart

Alıntı:
hiiic Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
1- ya Kuranda hırsızın kolunu kesin derken sizin anladığınız manada demiyorsa? bunun vebalini nasıl çekeceksiniz?

2- öyle bir yazmışsın ki bu insanlık dışı vahşice uygulamayı çağ dışı bulanları hırsız ve zinakar ilan etmişsin... Bu daha da üzücü.

O kadar ceza yöntemi varken, hele ki laik Anayasanın ceza kanununda yer alan ümanizm (kişinin cezalandırılmasındaki amaç onu yeniden topluma kazandırmaktır) ilkesi varken nasıl olurda çağ dışı teammülleri bu şekilde savunursunuz. Hırsıza başka ceza mı yokda elini keseceksiniz?
Yazındaki diğer kısımları sonra cevaplandıracağım ama şuradaki çıkışın çok önemli olduğundan hemen hatanı göstermem gerekiyor.

Kuranda “hırsızın elinin kesilmesi” emri vardır ve yine rabbimiz kuran için “onu, herkesin kolayca anlayabileceği şekilde açıkladık” diyor değilmi?

Buradaki herkesin içine siz de ben de giriyoruz değilmi? Yine aklını bizden daha az kullanabilenler de (aklını hiç kullanamayanlar yani akıl özürlüler muhatap değildir) giriyor değilmi? O halde; kuran her seviyeden insanın okuduğunda hemen anlayabileceği bir kelama sahiptir değilmi?

O zaman, kuranda hırsızın cezası ile ilgili bu sözü kim görürse görsün, “hırsızın elinin kesileceğini anlar” değilmi? Kuran herkese hitap edip, aksine sadece alimlere, dâhilere hitap etmediğine göre böyle anlamalar çok normal olur değilmi?

Şimdi;

Tek tek benim cümlemi de, senin iddianı da değerlendirelim:

1- “ya Kuranda hırsızın kolunu kesin derken sizin anladığınız manada demiyorsa? bunun vebalini nasıl çekeceksiniz?” demişsiniz.

Şimdi, anlattığım gibi ama varsayalım ki; “benim anladığım anlama gelmiyorsa”, rabbime vereceğim cevap şudur:

“Ya rabbim, bana verdiğin akılı kullanarak, senin kurandaki kelamından ben samimi olarak böyle yani hırsızın elinin fiilen kesileceğini anladım. Benim gücüm buna yetti . Kimseye gücünün yettiğinden fazlasını yüklemeyeceğinizi söyleyen sizin takdirinizi kabul ediyorum. Ancak; anlamakta hatalı olan ben, “sizin kelamınız için; ne kadar insanlık dışı, ne kadar vahşice, ne kadar çağdışı diye nitelemede de bulunma hatasına bari düşmedim” diyebileceğim.

2- "ya Kuranda hırsızın kolunu kesin derken sizin anladığınız manada demiyorsa? bunun vebalini nasıl çekeceksiniz? öyle bir yazmışsın ki bu insanlık dışı vahşice uygulamayı çağ dışı bulanları hırsız ve zinakar ilan etmişsin... Bu daha da üzücü." iddianızı tekrar inceleyelim.

“Kuran hükmüne göre hırsızın elinin kesilmesi gerekir” diyen bana söyleseniz de, gönderme yaptığınız kurandaki rabbimizin kelamına siz nasıl ve ne hakla; “ne kadar insanlık dışı, ne kadar vahşice, ne kadar çağdışı” diye nitelemede bulunabilirsiniz?

Kurandaki hüküm, benim anladığım (gibi ise) sen bu sözünün, çıkışının, kafa tutuşunun, hesabını nasıl verebilirsin? Sen, Allah’ın kelamına asi gelme cüretini gösterdiğini görebilirmisin?

Senin bu davranışın, “aklını, egosunu rab edinenlere en güzel örnek teşkil eden bir göstergedir.”

Sen hataya düşmezmisin, yanılmazmısın da, kurandaki hükmün benim anladığım gibi olmasının imkansızlığını düşünerek bu cüreti gösterebiliyorsun! Şimdi, bir an için hatalı olabileceğini bari kabul et de; hemen tövbeni yap sevgili kardeşim.

3- O kadar ceza yöntemi varken, hele ki laik Anayasanın ceza kanununda yer alan ümanizm (kişinin cezalandırılmasındaki amaç onu yeniden topluma kazandırmaktır) ilkesi varken nasıl olurda çağ dışı teammülleri bu şekilde savunursunuz. Hırsıza başka ceza mı yokda elini keseceksiniz?
demişsin...

Buyur, sevgili kardeşim,

O kadar ceza içinden, helede hümanist laik anayasadan bakarak; bütün zamanlar için, her yer için ve herkes için geçerli olacak şekilde “hırsıza verilecek cezayı” yazıver…


1- Öyle bir ceza olsun ki; hiç kimse itiraz edemesin, adil bulsun!

2- Öyle bir ceza olsun ki; her bölgede, her ülkede, içtenlikle benimsenerek uygulanabilsin!

3- Öyle bir ceza olsun ki; her zaman geçerli, değişmez, yani evrensel olsun!


4- Öyle bir ceza olsun ki; cezasını çeken hırsız bir daha hırsızlık yapmayı düşünemesin!

Evet, hırsıza ne ceza verilsin çağdaş kardeşim…

Selamlar
aorskaya

Konu aorskaya tarafından (28. August 2012 Saat 12:50 PM ) değiştirilmiştir.
aorskaya isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 28. August 2012, 01:12 PM   #10
aorskaya
Uzman Üye
 
Üyelik tarihi: Aug 2009
Mesajlar: 933
Tesekkür: 110
268 Mesajina 414 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 17
aorskaya will become famous soon enoughaorskaya will become famous soon enough
Standart

Alıntı:
hiiic Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
Peki zina konusunda sorduklarımı şimdi yeniden soruyorum ki belki düşünürsünüz.

-hadislere göre 3 dirhemlik mal çalanın eli kesilmiş. 3 dirhem çalanla 10 bin tl çalan aynı cezaya mı çarptırılacak? ya 100 bin tl çalan ile bir milyon tl çalan yada ülkeyi tamamen soyanların cezası eşit olarak kolunun kesilmesi midir? sizce bu adalet midir? sizce Allah böyle bir uygulamayı emreder mi?
Sevgili kardeşim,

Önce hadis ile hadis rivayeti arasındaki farkı iyi kavrayın lütfen... Hadisin ne olduğunu bilirseniz, bu yazdığınızın hadis olma imkanı olmadığını da görürsünüz.

Gerekirse, hadis nedir, hadis rivayeti nedir yeniden anlatırım ama şimdi değinmeme gerek yoktur.

Sizin yukarıdaki iddialarınız hadis değil, rivayettir ve ben hiç bir zaman rivayetleri delil kabul etmem. Ben islamın tek kaynağının kuran olduğunu bilir, bunu söyler ve sadece kurandan delillerle yazılarımı yazarım.

Bu güne kadar bir tane bile rivayeti delil olarak yazılarımda kullanmadım, kuran gerek te bırakmadı...


Yukarıdaki sorunuzu cevaplamadan önce size kısaca bir hatırlatma yapayım:

İslamda hemen hırsızın eli kesilmez. Önce hırsızlığı ortadan kaldıracak sosyal ve ekonomik yapıyı islami yönetim becermek zorundadır.

İşte, hırsızlığa ihtiyaç bırakmayan sosyal yapı oluşturulunca, müşkül durumda olanlara sosyal yardımların yapılacağı kurumlarda olacak ve kişiler hırsızlık yapmak yerine gerekirse bu kurumlar tarafından finanse edilecektir.

Hırsızlığın yapılmasından başka çaresi kalmayan hırsızların ise eli kesilmeyecek, çünkü suçlu hırsız değil yönetim başta olmak üzere, onun hırsız olmasına sebep olanlar örneğin; iş istediği halde iş vermeyen kimseler olacaktır.

Yoksa; sizin şu anda zannettiğiniz gibi demokratik yönetimlerin ekonomilerinde olduğu gibi sosyal vurdumduymazlık olmayacaktır.


Ayrıca; zamanımızdaki gibi banka hortumlayanlar serbest kalabilirken, bakkaldan makarna çalan emekli mahkum edilemeyecek, pastaneden baklava çalan çocuklara ceza verilemeyecektir.

Yoksa bu dediklerim bizim ülkemizde olmamışmıydı? yanılıyormuyum? bizim ülke; laik, demokratik ve hukuk ülkesi değilmi? Bizim ülkemizde bunlar olamaz değilmi?

Ama, maalesef bunlar bizim ülkemizde ve senin çok çağdaş kanunlarına göre ortaya çıkabilen ucube cezalardır.


Şimdi hala ikna olmadıysan senin sorunu ele alalım:

-hadislere göre 3 dirhemlik mal çalanın eli kesilmiş. 3 dirhem çalanla 10 bin tl çalan aynı cezaya mı çarptırılacak? ya 100 bin tl çalan ile bir milyon tl çalan yada ülkeyi tamamen soyanların cezası eşit olarak kolunun kesilmesi midir? sizce bu adalet midir? sizce Allah böyle bir uygulamayı emreder mi?
demişsiniz:

1- Bir eve giren hırsız; 3 dirhem bulursa 3 dirhemi çalar, 1000 dirhem bulursa onu çalar değilmi? Hırsızın çaldığıyla değil, eylemiyle konuşulması gerekir değilmi? Çünkü hırsız, bulduğunu çalar değilmi?

2- 3 dirhem çalan hırsız, ülkeyi soymayı bilir ve o imkanı yakalarsa, bunu yapmayacağınımı söylüyorsunuz? Vicdana geleceğini, hep 3 dirhem çalıp başka çalmayacağınamı inanıyorsunuz?

Eğer gerçekten, 3 dirhem çalanın, fazlası olsa da hep 3 dirhem çalacağına aklınız kesiyorsa, size başka söyleyecek sözüm kalmıyor... siz haklısınız o halde!

Ama, siz hep 3 dirhem çalmayacağını akıl edebiliyorsanız, hırsızlıkta aynı cezanın adil olmadığını siz iddia edebilirmisiniz?

yada; şu hırsızlığa şu kadar, bu hırsızlığa bu kadar diye maddeler halinde hırsızlık çeşidi ve cezalar mı icad edeceksiniz?

Lütfen, akıllı cevaplar veriniz...

saygılarımla...
aorskaya
aorskaya isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Bookmarks

Etiketler
korkar, müslüman, neden, nedir, şeriat, şeriattan


Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı

Hizli Erisim


Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 02:53 AM.


Powered by vBulletin® Version 3.8.1
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Hanifler - Kuran odaklı gerçek din islam