hanifler.com Kuran odaklı dindarlık  

Go Back   hanifler.com Kuran odaklı dindarlık > HANİF MÜSLÜMANLIK > Kuran Merkezli ve Allah odaklı iman!

Cevapla
 
Seçenekler Stil
Alt 26. March 2012, 07:14 AM   #21
pramid
Uzman Üye
 
Üyelik tarihi: Sep 2010
Mesajlar: 764
Tesekkür: 191
507 Mesajina 1.128 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 25
pramid has much to be proud ofpramid has much to be proud ofpramid has much to be proud ofpramid has much to be proud ofpramid has much to be proud ofpramid has much to be proud ofpramid has much to be proud ofpramid has much to be proud of
Standart

inzal kavramı indirmek anlamında değildir ?

8 çift hayvan inzali,
vezn inzali,
elbise inzali,
demir inzali,
selva inzali,
gökten su inzali.

kelime tahrifinde maharetli din ustaları GÖKTANRI inancı ile n-z-l kavramına yapıştırmışlar indirmek. Belkide gökten su inzali kafalarını karıştırmış. biride çıkıp 8 çift hayvan nasıl indirildi sorusuna boön bön bakarlar.

inzal kavramı istifadeye sunmak, yararlanmaya başlamaktır.
Ölçü gecesi her insanın Kuranı anlamaya başladığı kranlıktan aydınlığa geçtiği gece olup bu gecede melekler istifadeye sunulur. meleklerin istifadeye sunulması ile bir canlandırıcı ruhda size inzal olur. o ruhki tertemiz bir bilgi ve güvenilirdir.

ek: http://www.vekuran.blogspot.com/2012...-ul-qadri.html

Konu pramid tarafından (26. March 2012 Saat 07:16 AM ) değiştirilmiştir.
pramid isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 26. March 2012, 09:34 AM   #22
Hasan Akçay
Uzman Üye
 
Üyelik tarihi: Dec 2010
Mesajlar: 819
Tesekkür: 0
160 Mesajina 228 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 24
Hasan Akçay has much to be proud ofHasan Akçay has much to be proud ofHasan Akçay has much to be proud ofHasan Akçay has much to be proud ofHasan Akçay has much to be proud ofHasan Akçay has much to be proud ofHasan Akçay has much to be proud ofHasan Akçay has much to be proud of
Standart

Soru 88: Mekke ne zaman fethedildi?
Cevap: Hicretin 8. yili Ramazan ayinin 17’sinde (http://www.sadakat.net/sualvecevaplar/siyer.html)

Akil dolu bir soruya akil karistiran bir cevap.

Hicretin 8. yili Ramazân ayinin 17’si:
Miladin 630. yili Ocak ayinin 7’sidir.
Demek ki Mekke kis mevsiminde fethedildi. Tamam?

Ama
Ramazân ayinin 17’si

636’nin Ekim 22’sidir. Son bahar.
642’nin Agustos 19’u. Yaz.
653’ün Nisan 21’i. Ilk bahar.

Yukardaki bir siyer sorusudur.
Peki bir de
"Mekke’nin fethi hangi mevsimde kutlaniyor?" diye sorulsa
dogru cevap asagidaki seceneklerden hangisidir?

(a)Ilk bahar
(b)Yaz
(c)Son bahar
(d)Kis

Yani
Mekke hangi mevsimde fethedildi?


Mevlid kandili de öyle.
Bilindigi üzere Hz Muhammed’in o gece dogdugu söyleniyor ve
mevlid kandili adi altinda kutlaniyor.

Ama
bir, ilk baharda kutlaniyor;
bir, kisin;
bir, yazin;
bir, son baharda.

Iyi ama Hz Muhammed hangi mevsimde dogdu?
Bir insan hem yazin, hem kisin, hem ilk baharda, hem son baharda dogar mi?

Gelelim "sehru ramazân -sicak dolunay"a.
Sicak dolunay, ki kur'âni biz onda indirdik... (Bakara 185)
Biz onu ölcü gecesi indirdik (Kadr 1)

Belli ki ölcü gecesi ve sicak dolunay ayni gecedir cünkü ikisinde de indirilen ayni "okuma"dir, ki münafiklari ele veren bir sûre oldugu Tevbe 64, 81, 86, 124, 127'den anlasiliyor.

Peki,
eger sehru ramazân kamerî yilin ramazân ayi ise
o sûre hangi mevsimde indirildi?

Sevgi ile,
Hasan Akcay

Konu Hasan Akçay tarafından (29. March 2012 Saat 10:29 AM ) değiştirilmiştir.
Hasan Akçay isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 28. March 2012, 08:32 AM   #23
Hasan Akçay
Uzman Üye
 
Üyelik tarihi: Dec 2010
Mesajlar: 819
Tesekkür: 0
160 Mesajina 228 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 24
Hasan Akçay has much to be proud ofHasan Akçay has much to be proud ofHasan Akçay has much to be proud ofHasan Akçay has much to be proud ofHasan Akçay has much to be proud ofHasan Akçay has much to be proud ofHasan Akçay has much to be proud ofHasan Akçay has much to be proud of
Standart

Merhaba.

)1 Rebiulevvel=18 Haz......….1.O30 Haz 630
)1 Rabiussani=18 Tem…….....2.O29 Tem
)1 Cemaziyelevvel=16 Agu…..3.O28 Agu
)1 Cemaziyelahir=15 Eyl……...4.O27 Eyl

Söylendigine göre Mekke 630’da fethedildi. Eger bu dogruysa inananlar Mekke’ye 1 Temmuz 630 tarihinde sabahleyin girdiler. Kanit: Tevbe 2 ve 5.


Bu alintida söylentiye dayali tek bilgi 630'dur. O da Söylendigine göre denerek belirtilmis. Isteyenler Mekke'nin 630'da fethedildigine inanmayabilirler; kendilerine göre Mekke hangi miladî yilda fethedildi ise inananlar kente o yila ait sicak dolunayin sabahinda girmislerdir.

629 yilinda 12 Temmuz
628 yilinda 23 Haziran
627 yilinda 5 Temmuz
626 yilinda 15 Temmuz

Haram aylar ise her halde su sekildeydi:

1.Ramazân
2.Zilhicce
3.Zilkâde
4.Recep

Ilgili ayetlere göre
o yila ait olaylarin gelismesi bunu gösteriyor.
Anlatmaya calisacagim, Allah isterse.


630'DA NE OLDU? I

630'un 30 Haziraninda sicak dolunay dogdu (1). Tanidik bir dolunaydi cünkü 9 gün önce yaz dönencesiydi; yilin o en uzun gündüzünden sonraki ilk dolunay. Arti, öteki dolunaylardan daha parlak.

Arapcada RAMAZÂN asiri sicak anlamina gelir (2). O yüzden Araplar sicak günlerin o habercisini sicak dolunay diye anarlardi. Sevgiyle ve saygiyla. Cünkü ekmek paralarini kazanmak icin o gece sabaha kadar onun isiginda calisarak geleneksel Mekke panayirina götürecekleri ürünü hazir ederlerdi.

Evlerini yurtlarini geri almak üzere Mekke'yi kusatmis olan inanirlar o gece de sicak dolunaya sevgi ve saygiyla taniklik ettiler. Ertesi sabah on gün sürecek olan (3) oruca baslamalari gerekiyordu (4). Ama Allah'in elcisi, "Savas var!" dedi; oruca niyetlenmedi. Onlar elci ne yaparsa onu yapar, neyi birakirsa onu birakirlardi. Oruca niyetlenmediler.

Sabahleyin kente girdiler. Hic bir engelle karsilasmadan dogruca Mescidil Harâm'a yürüdüler. Ama orasi kelimenin tam anlamiyla ana baba günüydü. Geleneksel Mekke panayirinin o ilk günü herkes ordaydi.

Son derece disiplinli bir yürüyüs düzeninde Mescidil Harâm'a yaklasan inanirlari gören halk önce korkuya kapilip gerildi ama inanirlarin ellerini silahlarindan uzak tuttuklarini görünce rahatladilar. Iki yana acilip yol verdiler.

ائمة الكفر, küfrün ileri gelenleri (5) inananlari Mescidil Harâm'da bekliyordu. Onlari korumak üzere etraflarini cevirmis olan tepeden tirnaga silahli adamlarinin elleri tetikte.

__________________________________

1.Moon phases (http://www.timeanddate.com/calendar/...l?year=630&n=0)

2.Elmalili, Bakara 185 tefsîri (http://www.kuranikerim.com/telmalili/bakara2.htm)

3.Arapcanin eski sözlüklerinde, örnegin el-Vasit'te, MA'DÛDÂT iki elin parmaklari sayisinca demektir -مَعْدُودٌ عَلَى رُؤُوسِ الأَصَابِعِ. (http://free-minds.org/forum/index.ph...52417#msg52417)

4.Bakara 185: O dolunaya tanik olanlariniz onu oruclasin - فمن شهد منكم الشهر فليصمه .

5.Tevbe 12

Konu Hasan Akçay tarafından (29. March 2012 Saat 07:12 AM ) değiştirilmiştir.
Hasan Akçay isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 29. March 2012, 03:47 AM   #24
Hasan Akçay
Uzman Üye
 
Üyelik tarihi: Dec 2010
Mesajlar: 819
Tesekkür: 0
160 Mesajina 228 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 24
Hasan Akçay has much to be proud ofHasan Akçay has much to be proud ofHasan Akçay has much to be proud ofHasan Akçay has much to be proud ofHasan Akçay has much to be proud ofHasan Akçay has much to be proud ofHasan Akçay has much to be proud ofHasan Akçay has much to be proud of
Standart

630'DA NE OLDU? II

O gün Mescidil Harâm alanindaki halk aslinda "hüccac"di yani geleneksel Mekke panayirinin pazarcilari ve alicilari. HAC, bir: ticarî anlamda bu idi (1); iki: dinî anlamda hac ibadeti.

Ticarî ve dinî haclar birlikte yapilirdi. Hem inananlarin hem müsriklerin isine geliyordu bu. Cünkü inananlar panayira gelmisken üzerlerine farz olan (2) hac ibadetini de yerine getiriyor; müsrikler ise ibadete gelenler ayni zamanda alis veris yaptiklari icin daha cok kazaniyorlardi.

Ne kadar cok gelen, o kadar cok kazanc. Onun icin müsrikler daha cok insan gelsin diye Mescidil Harâm'in bakimini yapar; hacilara bedava su dagitirlardi (3).

Mekke'ye giren inanirlar o gün ellerini silahlarina atmaktan cekindiler cünkü halkin icinde Medine'ye göcmeyip Mekke'de kalan inanirlar vardi. Bir müsrige hedef alip ok atsaniz yanlislikla bir inaniri vurabilirdiniz (4).

Inananlar Mescidil Harâm'a ulastilar. Küfürde ileri gidenler, yüzleri korkudan gerilmis ama yine de dik durmaya calisarak, inananlara selam verip "Evinize hos geldiniz!" dediler. "Size bir önerimiz var."

Nedir?
"Mekke'ye girdiniz; tamam. Ama biz de burdayiz. Ateskes anlasmasi yapalim."
Peki. Dört dolunay özgürsünüz (5).
"Yani dört haram ay?"
Evet (6). Cünkü haram aylarda (7) kurulan panayirlar inananlarin da ekmek teknesi.
"Tamam."
Ama bir sartla: Bu 4 ay esnasinda baska bir asiret inananlara saldirirsa onlara yardim etmeyeceksiniz (8).
"Kabul."
Yemin ediyor musunuz?
"Ediyoruz."
Biz de yemin ediyoruz.

Küfrün elebasilari ve onlari koruyan silahli adamlar oradan cekildiler. Inananlar "Allah'in evi"ne vardilar; ellerini ona sürüp özlem giderdiler. Anlasma yapildigi halka duyuruldu. Halkin yüzü güldü. Panayir devam etti.
____________________________

1.HICEC panayir anlamindaki HAC kelimesinin bir cogulu. Kasa 27'ye bakiniz. Orada Suayb nebi genc Musa'ya is öneriyor:

Sekiz panayir (semaniye hicec -ثماني حجج) bana calismana karsilik sana su iki kizimdan birini nikahlamak isterim.

Genc Musa, yasli Suayb'in koyunlarini güdecek; onlari kirpip yün alacak, sagip peynir ve yag yapacak ve bu ürünleri Medyen panayirina götürüp satacak. Panayir yilda 2 kez kuruluyorsa Musa dört yil hizmet edecek; 4 kez kuruluyorsa iki yil.

2.Âl-i Imrân 97, Hac 27, 28, 29.
3.Tevbe 19.
4.Fetih 24-25.
5.Tevbe 2.
6.Tevbe 5.

7.Prof Abdülaziz Bayindir videoya alinan bir konusmasinda (http://www.youtube.com/watch?v=KXxvFofVPgQ) haram aylara ve Mekke'nin geleneksel panayirlarina deginerek sunlari söylüyor: Haram aylar… Zilkâde, Zilhicce, Muharrem. Bunlar hac ayi. Bu üc ayda büyük panayirlar kurulur.

Bu aciklamada dogruyla yanlis ici ice:

Dogru: Haram aylarda panayirlar kurulur.
Yanlis: 3 ay.

Dogrusu, hac aylari 3'tür ama panayirlar dört haram ayin dördünde de kurulur. Sayin profesörü yaniltan, kamerî yilin icindeki haram aylarin onun andigi üc tanesi arka arkaya geldigi halde Recep'in alip basini giderek ayri bir vakitte yer almasi. Bunu Tevbe 2 ve 5 cürütüyor; arti, av yasagi da cürütür (Mâide 2, 95). Av yasagi arka arkaya gelen 4 aydir.

Sayin profesör bir de sunu söylüyor: Dünyanin her yerinden insanlar ürettikleri mallari getirip satarlar. Dolayisiyla yilin bütün mevsimlerini dolasmasi lazim ki her zaman suranin üreticileri getirmesin, öbür taraf da getirsin.

Kur'ân bunu da cürütüyor. Örnegin Kureys sûresi:

Kureys'i kis ve ilk bahar yolculuklarina bu evin Rabbi alistirdi. Kureys'in tapmasi gereken o Rabdir. Ac idiler, doyurdu onlari; korkuyorlardi, güvene kavusturdu.

Acik ve net. Kureys tacirleri kisin ve ilk baharda kervanlarla dis ülkelere gidip mal aliyorlar ve onlari Mekke panayirina getirip kârina satarak ekmek paralarini kazaniyorlar. Onlar kisin ve ilk baharda Mekke'de yoklar. O mevsimlerde nasil panayir kurabilirler?

8. Tevbe 4.

Konu Hasan Akçay tarafından (30. March 2012 Saat 09:20 AM ) değiştirilmiştir.
Hasan Akçay isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 30. March 2012, 08:29 AM   #25
Hasan Akçay
Uzman Üye
 
Üyelik tarihi: Dec 2010
Mesajlar: 819
Tesekkür: 0
160 Mesajina 228 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 24
Hasan Akçay has much to be proud ofHasan Akçay has much to be proud ofHasan Akçay has much to be proud ofHasan Akçay has much to be proud ofHasan Akçay has much to be proud ofHasan Akçay has much to be proud ofHasan Akçay has much to be proud ofHasan Akçay has much to be proud of
Standart

630'DA NE OLDU? III

1 Temmuz 630’da inananlar Mekke’ye girmisti ama müsrik yöneticiler bunu fetih olarak algilamadilar. Kenti yönetenler gûya hâlâ onlardi. Inananlar evlerine dönmüstü, o kadar.

Allah’in elcisi bu balonu söndürmekle ise basladi. Bir arkadasini Mekke’ye vali atadi. Vali bir arkadasini panayiri yönetmekle görevlendirdi.

Panayira disardan bir sürü insan geliyordu. Onlar icin "harâm alan"inda gölgelikler yapilmisti. Bir de isteyenlerin salât edebilmesi icin Kabe’yi cepe cevre dolanan gölgelikler vardi. Bunlar sürekli kullanildigi icin cabuk eskiyordu. Bir müsrik onlari yenileyip onariyordu. Yeni yönetici o isi Müslüman arkadaslarina Verdi (1).

Bir iki müsrik, Kabe’nin etrafini süpürüyor; bir iki müsrik, ellerinde zemzem testisi, halka su dagitiyordu. Insanlar su kapmak icin birbirini itip kakiyordu. Müslüman yönetici onlarin isini de Müslümanlara verdi ve sayilarini artirdi (2).

On gün bile gecmeden her sey düzene girdi; kente tam anlamiyla islam yani baris geldi. Allah’in dinine insanlar dalga dalga girmeye basladi. Bu kadarini elci dahi beklemiyordu. Rabbinden özür dileyip O’na yöneldi (3).

15-20 gün icinde,
küfrün önderleri dahil,
bütün Mekke’liler islama gecti.
Inananlar
kente tamamen egemen oldular.

Sicak dolunay böyle gecti.

Hac üc dolunayin her hangi birinde yapilabiliyordu. Yalnizca sicak dolunayda yapilamazdi cünkü o, oruc dolunayi idi. Onda hac yapilirsa hayvan bagislayamayan inanirlarin hac yerinde 3 gün ve eve dönünce 7 gün yani toplam 10 gün kefaret orucu tutmasina dair Allah’in hükmü (4) iptal olur cünkü inananlar o anda zaten oruc tutuyor.

Bir sonraki dolunay, ikinci haram dolunaydi; hac dolunaylarinin ilki.

Inananlarin kalbinde apayri bir yeri vardi o haccin. Cünkü cok uzun sure hac icin Allah’in evini tavaf etmelerine izin verilmemisti. Mescidil Harâm’a bile sokulmamislardi (5). Ama Yüce Allah’in sözü vardi (6). Hac trasi olup Hz Ibrahim'in kadim ev (7) denen mescidini baris ve güven icinde ziyaret ederek onun "tevhid"ci tavrini yâd edeceklerdi.

Bir gün. Mutlaka. Cünkü "sadakallahul azîm – Yüce Allah dogru söyler"di.

Yillarca kelle koltukta savasmis ve sonunda bileklerinin gücüyle elde etmislerdi haklarini. Allah’in sözü yerini bulmustu. Tarifsiz duygular icindeydiler

Onun icin onlarin gözünde الحج الاكبر - büyük hac idi o (Tevbe 2).

Hac hazirliklarini bi baska özenle yaptilar. Giysileri toz toprak icinde olanlar yudular; yirtik olanlar yamadilar. Gücü yetenler yoksullara bagislamak icin hayvan satin aldilar.

28 Temmuzda sabah salâtindan sonra, bazisi deve sirtinda ama cogu yaya, yola ciktilar.

______________________________________

1.Ortak kosanlar, inkarlarini kendileri bilip dururken, Allah’in secde yerlerini onaramazlar (Tevbe 17). Allah’in secde yerlerini… ahrete inananlar onarir (Tevbe 18).

2.Hacilara su dagitmak... ahrete inanip Allah icin savasmakla bir midir sizce? (Tevbe 19)

3.Nasr sûresi: Allah’in yardimi gelip ilerisi acildiginda, Allah’in dinine insanlarin dalga dalga girdigini sen gördügünde Rabbini övgüyle yücelt ve O'ndan özür dile. Yöneleni onaylar O.

4.Bakara 196.

5.Hac 25.

6.Fetih 27.

7.بالبيت العتيق - beytil atîk (Hac 29).

Konu Hasan Akçay tarafından (30. March 2012 Saat 04:05 PM ) değiştirilmiştir.
Hasan Akçay isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 31. March 2012, 04:46 AM   #26
Hasan Akçay
Uzman Üye
 
Üyelik tarihi: Dec 2010
Mesajlar: 819
Tesekkür: 0
160 Mesajina 228 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 24
Hasan Akçay has much to be proud ofHasan Akçay has much to be proud ofHasan Akçay has much to be proud ofHasan Akçay has much to be proud ofHasan Akçay has much to be proud ofHasan Akçay has much to be proud ofHasan Akçay has much to be proud ofHasan Akçay has much to be proud of
Standart

630'DA NE OLDU? IV

O devrin ölcülerine gore cok kalabaliktilar. Medine’den, Mekke’den, cevre vahalardan on binlerce kisi. En önde Allah’in elcisi, en arkada yaslilar "Rabbunâ Allah - Bizim Rabbimiz Allah'dir! Allahu ehad – Allah bir!" diyerek yürüdüler (1).

Yalniz, Taif’ten cok az kisi vardi cünkü orda "Allah cok!" diyenler iktidardaydi (2).

Ögleden sonra bir ovaya ulastilar. Orda durduar. Ortalik cayir cayir yaniyordu. Tek agac yoktu. Günesten korunmak icin cadirlar kurdular. Su yoktu. Abdesti testilerindeki suyla aldilar.

Sanki dünya yasami degil ahret vardi orda. Kalabalik, insana mahseri düsündürüyordu.

"Naptim ben?" diye sordu herkes kendine. "Yalan söyledim. Baskasina ait seyleri izinsiz aldim. Ihtiyactan kivranana yardim etmedim. Gönül kirdim. Insanim ben. Bir sürü zaafa sahibim."

Yasak elmayi yiyen Adem’le esi gibi öz benliklerinin ayirdina vardilar. Gercegi bilmek insana güc veriyordu. Kendilerine güven geldi. Umutla doldular. Ellerini gökleri Yaratan’a uzatip "Ben buyum! Anadan dogma ben geldim!" diye bagirdilar.

Orasi Arafât ovasiydi.
Arafât = arif olus, uyanis (3).

Aksama dogru uyanislarinin en üst noktasina ulastilar. Gün batiminda oradan (Mes’aril Harâm) Dokunulmaz Bilinc’e aktilar.

Orda durdular. Ellerini kaldirip Allah’a sükür ettiler. Ondan once sapmis durumdayken kendilerine uyanma imkani verdigi icin (4).

Aksam salâtini Mes'aril Harâm'da kildilar. Uyudular, dinlendiler. Sabah salâtini da orda kildilar. Sonra Mekke’ye dönüs basladi.

Kente girmeden önce son bir kez daha durdular. Hayvanlari olanlar onlari kessin diye. Kestiler ve etini yoksullara ayirdilar; kendileri de herkesle birlikte yer sofralarina oturup yediler (5).

Sonra tras oldular.
"Ben odakli olmayi birakip Allah’i kâle almanin geregini yaptim," demekti bu;
islem tamam.

Kucaklasip birbirlerinin haccini kutladilar. Evlerine ya da kaldiklari yerlere dagildilar.

Haccin son bir etkinligi kalmisti:
Kabe’yi dolana dolana Ibrahim nebiyi yâd etmek.
Onu herkes kendi basina yapti.

Kabe Ibrahim nebi ve oglu Ismail tarafindan insa edilen mesciddi. Islamin ilk secde yeri. Ibrahim nebinin, icinde durup imamlik ettigi mihraba sonradan makâmu ibrahim dendi. Simdikinin aksine, mihrab elbet Kabe'nin icindeydi (Âl-i Imrân 97): في ه …مقام ابراهيم.

Kapisi herkese acikti. Isteyenler, eger yer varsa, icerde salât ederdi. Ama cok kücüktü. Ibrahim nebinin zamaninda da salât önceleri icerde kilindigi halde sonralari, simdi cuma salâtlarinda oldugu gibi, cemaat disariya tasti. Mescidil Harâm böyle olustu.

Aslinda avlu-mesciddir Mescidil Harâm. O yüzden tavansizdir.
_______________________

1.Onlar sirf "ربنا الله – Rabbuna Allah!" dedikleri icin yurtlarindan atildilar (Hac 40). De ki "الله احد – Allahu ehad!" (Ihlas 1).

2.Inananlar onlarla daha sonra, Huneyn gününde, hesaplasti (Tevbe 25-26).

3.A’râf 56, Mâide 83.

4.Bakara 198:

Arafât’tan önce sapmislar arasindaydiniz.
Allah nasil sizi uyandirdiysa
Arafât’tan Mes’aril harâm’a aktiginizda
O’nu öyle anin.

5.Allah’in kendilerine rizik olarak verdigi hayvanlar üzerine "bilinen günler"de Allah’i ansinlar. Onlari yoksullar yesin; siz de yiyin (Hac 28).

Bilinen günler anlamindaki eyyâmen ma’lûmât - ايام معلومات, haccin "iddeti"dir yani süresi. Dolunayda baslar; ceyrek ay karnini iceri cekip hilal halini alinca sona erer ve 10 gündür.

Ayetlerdeki 10 sayisinin hikmeti bu. O büyük hacca gidenler vakti yalnizca aya bakarak ögreniyorlardi. Onlarin duvar takvimi, radyosu, tvsi yoktu.

Konu Hasan Akçay tarafından (31. March 2012 Saat 05:22 PM ) değiştirilmiştir.
Hasan Akçay isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 1. April 2012, 06:43 AM   #27
Hasan Akçay
Uzman Üye
 
Üyelik tarihi: Dec 2010
Mesajlar: 819
Tesekkür: 0
160 Mesajina 228 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 24
Hasan Akçay has much to be proud ofHasan Akçay has much to be proud ofHasan Akçay has much to be proud ofHasan Akçay has much to be proud ofHasan Akçay has much to be proud ofHasan Akçay has much to be proud ofHasan Akçay has much to be proud ofHasan Akçay has much to be proud of
Standart

630’DA NE OLDU? V

Inananlar bir duyum aldilar. "Taif ve cevresindeki müsrikler Mekke’ye saldiracak." Vakit Agustosun ilk yarisi. Gökteki ay kücüle kücüle tirnak ucu kadarcik olmus. Geceler karanlik.

Allah’in elcisi geliyorum diyen canavari Mekke'nin disinda karsilamaya karar verdi. Inananlari cihada cagirdi.

Münafiklar yan cizmek icin yine bahaneler uydurdular. Kimisi "Evlerimiz tehlikeye acik," dedi (Ahzâb 13); kimisi "Hava sicak; bu sicaga dayanamam!" (Tevbe 81); kimisi "Bakimi yapilacak hurma agaclarim var..." (Fetih 11).

Ama imani icten olanlar "Duyduk ve itaat ettik!" deyip kostular (1). Onlarin yalnizca imani degil özgüveni de doruktaydi cünkü Mekke’yi geri almis; oradaki bütün müsriklerin Islama gecmesini saglamis, sayica mahserî bir cokluga ulasmis ve "büyük hac"larini güven icinde yapmislardi.

Kafir ordusu arazideydi. Allah’in elcisi de, dev gibi bir orduyla (2), araziye cikti. Orda iki gladyatör gibiydiler. Hangisi ötekinin bos bir ânini yakalarsa bir saldirisla üzerine cullanacakti (3).

Elci örnek bir komutandi (Ahzâb 21). Önlem aldi. Bir öncü birligi olusturup güvendigi bir arkadasinin komutasinda ileriye yolladi. "Düsmanla temas kurar kurmaz bize haber ucurun!" dedi.

Yine karanlik bir gece. Safak atti. Ak ipi kara ipten secebildikeri ân geldi (Bakara 187). Namaz vakti (4).

Elcinin imamliginda sabah namazi kilacaklardi. Askerlerin bir bölügü gözetci oldu; öteki bölügü elcinin arkasina dizildi, silahlari ellerinin altinda (5).

Kiyamda elci, durumlarina uyan ayetler okudu (Âl-i Imrân 139-140):

Koruyan, bagislayan Allah’in adiyla. Gevsemeyin, üzülmeyin. Eger imaniniz ictense üstün gelen siz olursunuz. Allah imani icten olanlari ortaya cikarmak ve sizden sehidler edinmek istiyor. Cemaat "Duyduk ve itaat ettik!" dedi.

SEHID "sahid"in Arapcasi. Müsrik ile müslüman arasindaki fark orda idi.

Müsriklere gore ahret yoktu (6); ölmek yok olmakti. Yok olmak istemiyorsan ölümüne savasmayacaksin; kacacaksin. Müslümanlara gore ise bir öteki dünya vardi. Islama buna inarak atmislardi adimlarini. Islama giren herkes potansiyel bir sehid-sahiddi. Icten inananlar Allah icin ölümü göze alarak savasir ve gerektiginde ölerek ahrete sahid olurlardi.

Kiyamdan rükuya, rükudan secdeye vardilar. Sonra, herkes icinden Rabbine seslenebilsin diye, kisa bir oturus. Ve saga sola selam vererek namazdan cikis. Cephede kilinmasi farz olan kisa namaz bu idi. 1 rekat (7).

Sonra inananlarin öteki bölügü dizildi imamin arkasina (8).

___________________________

1.سمعنا واطعنا - semi'nâ ve ata'nâ (Nisâ 46)

2.Hani, coklugunuz hosunuza gidiyordu - iz a'cebetkum kesretukum... (Tevbe 25)

3.Kafirler sizin silah ve esyanizdan uzak bir âninizi kolluyor cünkü bir saldirisla -meyleten vâhide, ميلة واحدة- üzerinize cullanacaklar... (Nisâ 102).

4.Namaz inananlarin üzerine vakitleriyle yazildi -kitâben mevkûta, كتابا موقوتا (Nisâ 103). Namazi gündüzün iki ucunda ve gecenin yakin saatlerinde (Hûd 114), örnegin günesin sarkmasindan gecenin karanligina kadar kil. (Isrâ 78)

5.Onlarin bir bölügü seninle kiyam etsinler; silahlarini da alsinlar... - vel ye’huzû eslihatehum... (Nisâ 102).

6.Câsiye 24: Su dünya hayatimizdan baskasi yok -Mâ hiye illé hayâtunâd dünyâ, ما هي الا حياتنا الدنيا.

7.Savas icin araziye ciktiginizda kafirlerin size saldirmak üzere oldugunu biliyorsaniz namazdan kisa düsmeniz caizdir -en taksurû, ان تقصروا (Nisâ 101).

8.Secdeden sonra arkaya gecsinler ki onlarin henüz namaz kilmamis olan öteki bölügü seninle kilabilsin... (Nisâ 102).

Nisâ 101 ve 102'den benim anladigim, namaz 2 rekattir. Cünkü kisaltilmisi 1 olan sayinin tamami 2'dir. Yani bir kimseye "Namaz 2 rekattir ama cephede kisaltilarak kilinabilir," deseniz cephede onu 1 rekat kilar. Nisâ 102'de uygulamali olarak tanimi yapilan kiyamli, secdeli namaz iste bu. Yalnizca 1 rekat.

2 rekatin 1 rekattan baska kisaltilmisi yok.

Öte yandan 3 rekatin, 4 rekatin... 1 rekattan baska kisaltilmis rekat sayilari var. Örnegin 3 rekatin kisaltilmisi 1 ve 2 rekattir. Yani bir kimseye, "Namaz 3 rekattir ama cephede kisaltilarak kilinabilir," deseniz cephede kilinmasi farz olan namazin 1 rekat mi ya da 2 rekat mi olduguna karar veremez; kuskuya düser.

Oysa Kuran kendisinin apacik bir okuma anlaminda kur'ânun mübîn oldugunu belirtir (Yâsîn 69), ve biz Kuran'a iman ettigimizde buna da iman ettik. Kuran'daki ifadelerin kuskuya kapali anlamlarini esas almak imanin geregidir; "acaba"li sorularla kusku üretmemek gerekir (Mâide 101).

Örnegin
kisaltilmisi 1 rekat olan namazin tamami 2 rekattir.
Bu kesin.
Cünkü 2 + 2 = 4 ne ise bu odur. Matematik.

Kuranen namaz 2 rekattir.

Sevgi ile,
Haan Akcay

Konu Hasan Akçay tarafından (2. April 2012 Saat 06:41 AM ) değiştirilmiştir.
Hasan Akçay isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 3. April 2012, 01:11 PM   #28
Hasan Akçay
Uzman Üye
 
Üyelik tarihi: Dec 2010
Mesajlar: 819
Tesekkür: 0
160 Mesajina 228 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 24
Hasan Akçay has much to be proud ofHasan Akçay has much to be proud ofHasan Akçay has much to be proud ofHasan Akçay has much to be proud ofHasan Akçay has much to be proud ofHasan Akçay has much to be proud ofHasan Akçay has much to be proud ofHasan Akçay has much to be proud of
Standart

630’DA NE OLDU? VI

Tevbe 25 (Y N Öztürk cevirisi): Yemin olsun ki, Allah size birçok yerde yardım etti. Huneyn gününde de. Hani, çokluğunuz sizi böbürlendirmişti de bu hiçbir işinize yaramamıştı. Tüm genişliğine rağmen, yeryüzü size dar gelmişti. Sonra da sırtınızı dönüp kaçmıştınız.

Tevbe 26 (Y N Öztürk cevirisi): Sonra Allah, resulünün üzerine de müminlerin üzerine de sükûnetini indirmiş, ayrıca sizin görmediğiniz orduları göndermiş de küfre sapanlara azap etmişti. Kâfirlerin cezası işte budur.


Taif’in engebeli bir bölgesindeydiler. Bkz. Muharebe alanindaki sehid mezarlari:
http://v4.lscache3.c.bigcache.google...l/57941050.jpg

Düsman, o arazideki her tepenin arkasina saklanabilir. O kadar yakindir ama görünmez. Ve insanlari denizin karanlik dibi gibi göremedigi seyler tedirgin eder. Allah’in elcisini iste o tepelerin arkalari tedirgin ediyordu. Onun icin ileriye bir öncü cikardi.

Öncü birligin görevi vadilerin arkasi görünmeyen yamaclarini, öte yani karanlik tepeleri test etmekti. Bir vadiyi önce öncü birlik gececekti. Saldiriya ugrarsa düsmana karsilik bile vermeden ana birlige haber ucuracakti.

Sabah namazinin ardindan, öncü birlik ilerde, yola düzüldüler. Öncü birlik bir vadiye girdi. Cit yok. Cünkü pusudakilere "Öncüleri birakin gecsinler!" diye emir verilmisti.

Inananlarin ana birligi gelince koptu kiyamet. Vadinin her iki yanindan inananlarin üzerine oklar yagiyordu. Gögsüne, bogazina, sirtina oku yiyen yikiliyordu.

Önce "Biz cokuz!" diye övünenler bozguna ugradi. Sonra herkes cil ayvrusu gibi dagildi.

Allah’in elcisiyle yanindaki bir iki inanir kala kaldilar. Elci, yumrugunu düsmana salladi ve icindeki gök gürlemesini disa vururcasina "Ben Allah’in elcisiyim!" diye bagirdi. Emindi. "Allah ve elcisi galip gelecek!" (Mücâdele 21).

Bir inanir onu kucakladigi gibi bir kayanin arkasina cekti. "Kendini koru, ey Allah’in elcisi! Bizi sensiz birakma!"

Sonra "Allah’in elcisi burda! Elci yasiyor!" diye bagirdi. Yakindaki kayalara siginmis olanlar da bunu duyar duymaz "Elci yasiyor!" diye bagirmaya basladilar. Duyan geldi; duyan geldi. Cogaldilar ve onlar da düsmana ok atmaya basladilar.

Kazanilan an o andi.

Önce bir kac kisiydiler, az sonra bir kac yüz oldular; sonra bir kac bin. Inananlarin ölüm kusan binlerce oku müsrikleri cözüverdi. Cekilmeye basladilar ve kisa süre icinde cekilme bozguna döndü.

Tabana kuvvet kactilar. Sahipleri ölen develerle atlari oracikta birakarak. Müsrik cadirlari vadinin ötesindeydi. Oradaki mallarini ve kadinlarini da birakarak kactilar.

Allah’in elcisi elde edilen ganimeti arkadaslarina dagitti. Dagitimin yapildigi söylenen yerde simdi Cirane Mescidi var. http://hac.erolkara.net/cirane.jpg

Konu Hasan Akçay tarafından (3. April 2012 Saat 01:44 PM ) değiştirilmiştir.
Hasan Akçay isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 4. April 2012, 05:57 AM   #29
pramid
Uzman Üye
 
Üyelik tarihi: Sep 2010
Mesajlar: 764
Tesekkür: 191
507 Mesajina 1.128 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 25
pramid has much to be proud ofpramid has much to be proud ofpramid has much to be proud ofpramid has much to be proud ofpramid has much to be proud ofpramid has much to be proud ofpramid has much to be proud ofpramid has much to be proud of
Standart

HARAM AYLAR ve NESİ (erteleme)06

Haram ay haram aya karşılıktır.Hürmetler (dokunulmazlıklar) karşılıklıdır. Kim size saldırırsa siz de ona misilleme olacak kadar saldırın. Allah'tan korkun ve bilin ki Allah müttakîlerle beraberdir. (2/194)

Sana haram ayı, yani onda savaşmayı soruyorlar. De ki: O ayda savaşmak büyük bir günahtır. (İnsanları) Allah yolundan çevirmek, Allah'ı inkâr etmek, Mes-cid-i Haram'ın ziyaretine mâni olmak ve halkını oradan çıkarmak ise Allah katında daha büyük günahtır. Fitne de adam öldürmekten daha büyük bir günahtır. Onlar eğer güçleri yeterse, sizi dininizden döndürünceye kadar size karşı savaşa devam ederler. Sizden kim, dininden döner ve kâfir olarak ölürse, onların yaptıkları işler dünyada da ahirette de boşa gider. Onlar cehennemliktirler ve orada devamlı kalırlar. (2/217)

Ey iman edenler! Allah'ın (koyduğu, dinî) işaretlerine, haram aya, (Allah'a hediye edilmiş) kurbana, (ondaki) gerdanlıklara, Rablerinin lütuf ve rızasını arayarak Beyt-i Haram'a yönelmiş kimselere (tecavüz ve) saygısızlık etmeyin. İhramdan çıkınca avlanabilirsiniz. Mescid-i Haram'a girmenizi önledikleri için bir topluma karşı beslediğiniz kin sizi tecavüze sevketmesin! İyilik ve (Allah'ın yasaklarından) sakınma üzerinde yardımlaşın, günah ve düşmanlık üzerine yardımlaşmayın. Allah'tan korkun; çünkü Allah'ın cezası çetindir. (5/2)

Allah, Kâbe'yi, o saygıya lâyık evi, haram ayı, hac kurbanını ve (kurbanın boynuna asılan) gerdanlıkları (maddi ve manevi yönlerden) insanların belini doğrultmaya sebep kıldı. Bu da Allah'ın, göklerde ve yerde ne varsa hepsini bildiğini ve Allah'ın her şeyi bilici olduğunu (sizin de anlayıp) bilmeniz içindir. (5/97)

Haram aylar çıkınca müşrikleri bulduğunuz yerde öldürün; onları yakalayın, onları hapsedin ve onları her gözetleme yerinde oturup bekleyin. Eğer tevbe eder, namazı dosdoğru kılar, zekâtı da verirlerse artık yollarını serbest bırakın. Allah yarlığayan, esirgeyendir. (9/5)

Gökleri ve yeri yarattığı günde Allah'ın yazısına göre Allah katında ayların sayısı on iki olup, bunlardan dördü haram aylarıdır. İşte bu doğru hesaptır. O aylar içinde (Allah'ın koyduğu yasağı çiğneyerek) kendinize zulmetmeyin ve müşrikler nasıl sizinle topyekün savaşıyorlarsa siz de onlara karşı topyekün savaşın ve bilin ki Allah (kötülükten) sakınanlarla beraberdir. (9/36)



Nesî usûlünün ortadan kaldırılıp sırf kamerî takvimin yeniden ihyâ ve ihdas edilmesi İslâm için bir çok faydalar sağlamıştır. Bu, Devletin maliye teşkilatına, halkın hiç farkına varamayacağı bir şekilde her otuz üç güneş yılında bir fazla malî yıl’ın idrak edilmesi şeklinde kendisini gösterir. Bundan başka bu sırf kamerî takvim ramazan ayının muhtelif mevsimlere isabet etmesi sebebiyle oruç tutanların muhtelif iklim şartlarında açlık ve susuzluğa tahammül etmelerini ve bunlara karşı talimli olmaları sûretiyle askerî faydalar da sağlar. Bütün bunların üstünde ekseriyeti teşkil eden pek fazla tahsili ve bilgisi olan

Müslümanların çöl veya ücra köylerde yaşayıp büyük şehirlerle alakası kesilse bile zamanlarını hesaplamalarında muayyen aylarda ramazan orucunu tutmalarında ve hacca gitmelerinde büyük faydalar sağlar. Sonuncusu olmamakla beraber bir diğer faydası da takvimlerde rastlanan hesaplama hatalarının zaman zaman düzeltilmesine de ihtiyaç bırakmaz.



Câhiliye döneminde Arap toplumunun ay, yıldızlar ve gökyüzü ile ilgili gelişmiş kültürleri bulunmaktadır. Yıldızların ve gökyüzünün yerleri yönettiği şeklindeki kadîm inanç onların gökyüzünü daima gözlemelerini sağlamıştır. Buna binaen Araplar ay ve yıl hesaplarını gökyüzü gözlemlerine dayandırmışlardır. Arapların uyguladıkları nesî sonucunda iki durum ortaya çıkmaktadır. Nesî yapılan senelerde ayların sayısı on üçe yükselmektedir. Bunun sonucunda hac kamerî aylar arasında yer değiştirmiştir. Diğer taraftan, gerçekte haram olan bir ayın mekânı başka bir ayla yer değiştirmiştir. Bunun sonucunda Hz.İbrahim zamanında ve daha sonrasında takip edilen saf kamerî düzen bozulmuş ve saf kamerî düzenin kullanılması sonucunda elde edilen faydaların yok olmasına sebep olmuştur. İslâm öncesi Arap toplumunda nesî uygulaması iki amacı gerçekleştirmiştir. Birincisi haccın kamerî düzende olduğu gibi mevsimleri deverân etmesine engel olmuş ve belli bir mevsimde tutulması sağlanmıştır. Bunun sonucunda haccın ve panayırların da zamanında değişme olmuştur. Uygulanan sistemin sonuçları hac ve panayırlarla ilgisi olan tüm Arapları etkilemektedir. Bu durumda nesînin tüm yarımada Araplarını ilgilendirdiğini söyleyebiliriz. Bir diğeri, peş peşe gelen üç haram ayın zilkade, zilhicce ve muharremin arasına helal bir ay koyularak Arapların bazı senelerde üç ay boyunca savaştan uzak kalmamalarını sağlamıştır. Nesî sistemi Araplarca, normal düzenin dışında algılanmıştır. Bu sebeple nesî yaptıkları ayı fazladan bir ay sayarak haram ayların arasına katmamışlardır. Öyle ki nesîyi bir fasıla olarak görmüşler ve nesî ayının ardından olağan düzenlerini yaşamaya devam etmişlerdir. Normal süreçte haram olan bir ayı helal bir aya dönüştürmeleri nesîyi normal dışı algıladıklarının en büyük delilidir.
Kaynaklarda kesin ifadeler bulunmasa da nesîyi Arap toplumunun büyük çoğunluğu uyguluyor olmalıdır. Çünkü Hac zamanı tüm Arap yarımadasını ilgilendiren bir fenomendi ve bu zamana uyabilmek için nesî uygulamasını nazar-ı dikkate almaları gerekiyordu. Ayeti Kerime’de189 geçen ifadeleri hac zamanını belirleme hususunda tartışmaların olduğu şeklinde yorumlayanlar olmuştur, ancak Kureyş’in belirlediği zamanın dışında hac için Mekke’ye 189 Bakara- 2/197 gelenlerin olduğuna kaynaklarda rastlanmamaktadır. Ancak Araplar arasında haram ayların haramlığının kabulü konusunda anlaşmazlıklar olduğu ve bazı kabilelerin haram ayları kabul etmediğini biliyoruz. Araplar nesîyi hac zamanını istedikleri mevsimde tutabilmek ve haram ayların yerlerini değiştirmek için kullanıyorlardı. Nesî tatbikatının usûlü konusunda kaynaklarda farklı rivayetler bulunduğunu görmekteyiz. Bu hususta müellifler her sene, her iki senede bir, her üç senede bir veya iki sene arasındaki fark bir ayı tamamladığı zaman seneye bir ay eklemesi yapıldığı şeklinde usûller sunmaktadırlar. Aslında bu sonuncu rivayet tüm rivayetleri birleştirebilmemizi sağlamaktadır. Şöyle ki şemsî ve kamerî sene arasındaki fark günleri bazen üç, bazen iki bazen de ard arda iki sene nesî yapılmasını gerektirmektedir. Aynı zamanda bu rivayetler uygulanan sisteminin katî kurallara bağlı bir düzeni bulunmadığını göstermektedir. Arapların kendi imkanlarıyla yaptıkları gözlemlerle o gün için elde ettikleri sonuçları değerlendirerek belli bir düzen oluşturmaya çalıştıkları anlaşılmaktadır. Onların gayesi sadece zamanın yer değiştirmesine engel olmaktı. Zannımca uyguladıkları nesî sistemini kesin kurallara bağlama endişesi taşımıyorlardı. Zamanın elverdiği yani kamerî düzenin izin verdiği nispette kamerî ve şemsî seneyi müsavî kılmaya çalışıyorlardı. Ancak belli bir düzen kullanmıyorlardı demekle, Arapların nesîyi uygulama konusunda tamamen keyfi davrandıkları kastedilmemektedir.

Alıntı:
Somut bilgidir. Kullandigim araclari belirttim. Onlari lütfen siz de kullanin.
O somut bilgiler Recep ayını ayırıp haram ay saymıyor mu?

O somut bilgiler Ramazan ayı diye bir ay yazmıyor mu?

Çalışmaların için çok teşekkürler. Çok çalışılmış bir yazı dizisi olmuş.

Konu pramid tarafından (4. April 2012 Saat 06:00 AM ) değiştirilmiştir.
pramid isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 4. April 2012, 09:05 AM   #30
birkatkimolsun
Yeni Üye
 
birkatkimolsun - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Oct 2010
Mesajlar: 19
Tesekkür: 1
4 Mesajina 14 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 0
birkatkimolsun has much to be proud ofbirkatkimolsun has much to be proud ofbirkatkimolsun has much to be proud ofbirkatkimolsun has much to be proud ofbirkatkimolsun has much to be proud ofbirkatkimolsun has much to be proud ofbirkatkimolsun has much to be proud ofbirkatkimolsun has much to be proud of
Standart Meton döngüsü, nesi fesadı , takvim sistemleri

https://skydrive.live.com/view.aspx?...4477D940%21107

yukarda hasan arkadaşın takvim mevzusuyla ilgili söylediklerini kısmen destekleyen bir makalem var konuyla ilgilenenlere faydası olabilir.

Kuranda bahsedilen Nesi fesadıyla Araplar ve/veya Yahudiler hedef alınmaktadır. Araplar ve/veya Yahudiler bazı "güneş yılına isabet eden 13. dolunayları bir sonraki seneye devrederek bir sene bazı aylarda kendilerine haram kılınan davranışları helal, diğer sene helalleri haram yapmışlardır. Arapların yaptığı ise çok daha büyük bir günah olup mevsimlerin gözetilmesi toptan kaldırılmıştır.

(3, 6, 8, 11, 14, 17,19) bu sayılar Meton döngüsünde hangi "güneş yıllarında" 13 dolunay olacağını belirleyen sayılardır.

[örneğin 8 rakamı Meton döngüsünün başlangıcından itibaren 8 inci güneş yılında 13 dolunay(ay takvimine göre) gerçekleştirileceğini bildirir.]



Araplar ve/veya Yahudiler yukarıdaki döngüdeki rakamları örneğin ( 2 ,5, 7 ,10 ,13 ,16, 19 ) şeklinde yaparak haramları helal helalleri haram yapmışlardır kuranda bahsedilen Nesi fesadı budur.


Ayriyeten Nesi fesadıyla ilgili olarak şunu söyleyebilirim Nesi fesadı dolunayın ertelenmesi değil haram ayların ertelenmesi manasına gelmektedir bunu şu şekilde yapmaktalar; dolunayların 13 olmadığı bir yıl örneğin 2000 yılı, ertesi senede(2001) dolunaylar 13 çekecek olsun Nesi fesadında bir sene içindeki dolunayların sayısı 13 olmadığı halde

2000 yılında 13 dolunay varmış gibi yapılması ve/veya 13. dolunayın günlerinin 12. aya aktarılması suretiyle haram aylar ertelenmektedir bir sonraki sene ise 13 dolunay olmasına rağmen 12 dolunay varmış gibi hesap yapılmaktadırlar.

İKİ SENELİK AY LİSTESİ


1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 Nesi fesadının yapılması

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 olması gereken hesap


Yukarıdaki sayılardan da anlaşılabileceği gibi haram aylar 1. 2. 3. ve 4. aylarda olması gerekirken Nesi fesadıyla olması gerekene göre 1 ay erteleniyor ve 2. ayda başlatılıyor.


MÜDDESİR suresi nesi fesadından bahsetmektedir. müddesir 37 ye özellikle dikkat.


birde ufak bir katkı;

Hayır! Şafağa, geceye ve onda basan karanlığa, dolunay olmuş aya yemin ederim ki, halden hale geçersiniz.84/(16-19)


Allah bu ayette dolunay üzerine yemin etmektedir, bilindiği gibi Allah boş yere yemin etmez bunun bir önemi olsa gerek.

Konu birkatkimolsun tarafından (4. April 2012 Saat 10:16 AM ) değiştirilmiştir.
birkatkimolsun isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Bookmarks

Etiketler
değil, elkadirin, gece, hangi


Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı

Hizli Erisim


Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 02:50 AM.


Powered by vBulletin® Version 3.8.1
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Hanifler - Kuran odaklı gerçek din islam