12. March 2014, 10:12 AM | #21 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Sep 2011
Mesajlar: 1.458
Tesekkür: 105
574 Mesajina 958 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 25 |
Sayın Hasan Akçay'ın evelce yapmış olduğu Ahzab Suresi çeviri-yorumundan bir bölüm aktarayım.
11. bölümde -ki başlığı "kendisiyle cinsel ilişkide bulunmadığınız eşiniz"- 49. ayetin çeviri yorumunu yapmış. Akçay'ın çevirisi şöyle: "İnananlar! Evlendiğiniz kadınları cinsel ilişkide bulunmadan boşarsanız, sayacağınız bir bekleme süresi yoktur. Geçimliklerini verip güzelce bırakın" Diyanet ise 33/49. ayeti şu şekilde çevirmiş: "Ey iman edenler! Mümin kadınları nikâhlayıp, sonra onlara dokunmadan (cinsel ilişkide bulunmadan) kendilerini boşadığınızda, onlar üzerinde sizin sayacağınız bir iddet hakkınız yoktur. Bu durumda onlara mut'a verin ve kendilerini güzel bir şekilde bırakın". İki çeviriye baktığıumızda Hasan Akçay direk olarak "cinsel ilişki"yi ayete yerleştirmiş, Diyanet ise öyle zannettiği için parantez içine almiş. Biz ise buranın ".... planlanan şekilde kullanılmadan/görevlendirilmeden ..." diye çevrilmesinden yanayız. Hasan Akçay'a devam edelim: "Konu: Bir adamın cinsel ilişkide bulunmadan eşinden ayrılması. Yani nikah var; cinsel ilişki yok. Dolayısı ile ayet açıkça gösteriyor ki "NİKÂH BAŞKA, CİNSEL İLİŞKİ BAŞKADIR". Bundan iki sonuç çıkar: l- MÜMİNLER CİNSEL İLİŞKİNİN DIŞINDA BİR AMAÇLA DA EVLENEBİLİRLER. Örneğin çaresiz birini eş alıp korumak için, eşin akrabalarından siyaseten yararlanmak için, ahir ömürde bir can yoldaşı edinmek için ..........vs. İslam buna izin veriyor. ............ 2-............. ************************ Başka bir siteden bir arkadaşın görüşü de şöyle: Nikâh: "Nikâh denilen şey, hayr ya da ihsan içerikli amel olmak kaydıyla bir şeyin sorumluluğunu kısmen ya da tamamen üzerimize alma ya da birinin üzerine vermedir. Bu nikâhın genel tanımıdır. İki tür nikâh vardır: a)Zevcelenme içerikli nikâh:33/37."Hani sen, Allah'ın üzerine in'amda bulunduğu ve senin de kendisine in'amda bulunduğun kimseye: "Eşini nikâhında tut ve Allah'tan korun" diyordun. Allah'ın açığa çıkaracağı şeyi düşüncende gizliyordun ve insanlardan endişeliydin Allah, kendisinden endişe etmene daha lâyıktır! Zeyt ondan boşanınca, onu seninle biz evlendirdik ki; evlatlıklarının eşlerinde, onlarla ilişkiyi bitirdiklerinde, iman edenler için bir zorluk-engel olmasın.... Allah'ın hükmü yerine gelmiştir". Zevcelenme içerikli(33/37) nikâhta sorumluluğu üzerine alınan eşya, nesne ya da canlının (kadın-erkek dahil) giderlerini, ihtiyaçlarını karşılamak zorunludur. Örnek: Şu anda iş yerine 4 kalifiye bayan elemen gerekli ve aldın. Bahçenin bakımı için bir bahçevana ihtiyaç var; onu da aldın. Ayrıca evinde yatılı bir bayan yardımcıya ihtiyacın var, onu da aldın. Bütün bunların sorumluluğu (maaş, sigorta,yemek vs...) senin üzerindedir. Peygamber de 33/37'de Zeyd'in eşi ile zevcelenme şeklinde nikâhlanır; amaç bu kadınla "cinsel ilişki" kurmak değildir. Normal bir insan olarak, veya din başkanı peygamber olarak veyahut da devlet başkanı olarak ilişkili bazı işlerinde kullanmak içindir. b)Hicec(hacc) içerikli nikâh:28/27."(Şuayb Musa'ya) dedi ki "Ben, sekiz (sene) hacc bana çalışman karşılığında şu iki kızımdan birini sana nikâhlamayı diliyorum... Eğer on (seneye) hacca tamamlarsan, senin derûnunun getirisidir. Sana zorluk vermek istemem... İnşallah beni salihlerden bulacaksın." Eğer bir kadınla ya da kızla "cinsel amaçlı" nikâhlanmak istiyorsan bunun adı 28/27'de geçen "hicec içerikli" nikâhtır. Bu da "TEK EŞLİLİĞİN" göstergesidir. Saygılarımla. Galip Yetkin. Konu galipyetkin tarafından (14. April 2014 Saat 06:57 PM ) değiştirilmiştir. |
13. March 2014, 06:26 PM | #22 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Apr 2012
Bulunduğu yer: earth
Mesajlar: 433
Tesekkür: 229
167 Mesajina 302 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 23 |
her şey bir yana evlilik demirden leblebi...
__________________
(FOR RAVEN) |
14. March 2014, 07:09 PM | #23 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Sep 2011
Mesajlar: 1.458
Tesekkür: 105
574 Mesajina 958 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 25 |
Önce Yukarıda alıntıladığımız 28/27. ayette geçen "sene" ifadesini açıklamak gerekir. Sayın Hasan Akçay "yaz ve kış" olmak üzere senede iki kez ticari hac yapılmakta idi" diye doğru olarak bir açıklama yaparak meallerde, Kur'an'da geçen "hac" yerine yazılan sene ifadesinin yanıltıcı olduğunu bu nedenle de "sene" ifadesi kullanılacaksa "sekiz değil dört sene", "on sene değil beş sene" olarak kullanılması gerekir demektedir.
Sayın Akçay'ın eserinden 12/2. bölümü aktarıyorum. "Çok eşliliğin zulüm olduğunu 4/23'te Allah söylüyor: "İki kız kardeşi bir arada eş almanız yasaktır". Kız kardeş Araf Suresi'nde "Yoldaş" anlamını verir; burada da kullanılabilir (ve şöyle yazılabilir): "İki yoldaş'ı bir arada eş almanız yasaktır." Burada bir problem daha var. Burada anlatılmak istenen "aynı yolun yolcusu" yani "yoldaş" olmaları mı, yoksa iki kız kardeş arasında "kan bağı" olması mı? Yoksa her ikisi birden mi? Zulüm olduğu için yasaklanan, kız kardeşlerin (yoldaşların) bir arada eş alınmasıdır; yani "çok eşlilik". Çok eşliliğin adaletsizlik anlamında zulüm olduğunu istisnasız bütün müfessirler de söylüyor. Örneğin Elmalı'nın 4/3 yorumu şöyle: ".... ve eğer birden fazla kadınlar arasında adalet yapamayacağınızdan korkarsanız-ki korkmalısınız-....."(ki asla adil olamazsınız) Buna rağmen Kalkıp 4/3'te Allah'ın çok eşli evliliği caiz kıldığını öne sürüyorlar. Bunda bir çarpıklık yok mu? Peygamber'in (anlatılan) çok evliliğinde bir çarpıklık yok mu? Yani Allah zulüm eder mi? -HAYIR. Allah insanlara zulmetmez, onlar kendi kendilerine zulmediyor(10/44)." Saygılarımla. Galip Yetkin. Boynumun sağ tarafındaki damarına bir müddet evvel "sten" taktırmıştım. Şimdi de sol taraftaki damara acil müdahele gerektiğinden damardan ameliyat için yarın hastaneye yatacağım ve bu nedenle de bir müddet, belki de hiç yazamayacağım. Hiç yazmadığımı fark edip de beni hatırlayan olursa, bilmeden kırdıklarım oldu ise beni affetsin. Saygı ve sevgi ile. Galip Yetkin Konu galipyetkin tarafından (14. March 2014 Saat 10:15 PM ) değiştirilmiştir. |
14. March 2014, 08:33 PM | #24 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Apr 2012
Bulunduğu yer: earth
Mesajlar: 433
Tesekkür: 229
167 Mesajina 302 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 23 |
Galip abicim çok geçmiş olsun.Umarım çok başarılı bir operasyon olur ve sağlığına bir an önce kavuşursun. Yazılarınızı tekrardan sabırsızlıkla bekliyor olacağım.Senden öğreneceğimiz çok şey var.
dualarımız seninle Allah yardımcın olsun.
__________________
(FOR RAVEN) Konu khaos tarafından (14. March 2014 Saat 08:40 PM ) değiştirilmiştir. |
14. March 2014, 10:14 PM | #25 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Aug 2012
Mesajlar: 108
Tesekkür: 19
41 Mesajina 61 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 23 |
Geçmiş olsun saygıdeğer Galip YETKİN ağabeyimiz.
İnşallah en kısa zamanda sağlığınıza kavuşursunuz, khaos kardeşimizin dediği gibi sizden öğreneceğimiz, paylaşacağımız çok şey var. Allah şifa versin. |
15. March 2014, 06:17 AM | #26 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Sep 2011
Mesajlar: 1.458
Tesekkür: 105
574 Mesajina 958 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 25 |
(Gitmeden önce şu kısmı da yazmak şart.)
Sayın Hasan Akçay'dan aktarmaya devam: Bölüm 12/3: Çok eşlilikle malul uyduruk dini kimse ciddiye almaz. Şu iki ayete bakın: (4/20 ve 33/52). (Evet Kitabı alın ,önünüze açın ve burayı okurken verilen ayetleri de okuyun) Biri "eşinizi bırakıp başka kadınlar alabilirsiniz" diyor; öteki "alamazsınız". Neden? 4/20: "EŞİNİZin yerine başka bir eş almak isterseniz" 33/52: "EŞLERİNİZİ başka kadınlarla değiştirmeniz de yasaktır" Çünkü 4/20'de "eş" tekil. Bu ayet "tek eşli" adamlara sesleniyor. 33/52'de ise "eşler" çoğul ve ayet cahiliyeden gelen "çok eşli" kişilere sesleniyor. Tek eşli biri eşini bırakırsa bekâr olur; (isterse tekrar) evlenmek onun elbette hakkıdır. Oysa "çok eşli" biri, "bir eşini" bırakınca da evlidir; ve onun (tekrar) evlenmesi "eş üstüne eş almak"tır. Allah buna izin vermiyor! Bu kadar açık. Allah'ın dininde "eş üstüne eş almak" haramdır. Ama İslam'ın sözde uleması "tercih-mercih" lafları geveleyip "haram"ı sulandırıyor. Mesela Muhammed Esed (Kur'an Mesajı adlı kitabı): -bir kadının yerine başka bir kadın alınması, Kur'an'ın tek eşli evliliğin daha "tercihe şayan" olduğu şeklindeki görüşüne açık bir işarettir. Oysa çok iyi biliyorlar ki Allah'ın elçisi Rab'binin bu haram emrine hep uymuş, bir daha evlenip de " eş üstüne eş" almamıştır. Yoksa Rab'bine baş kaldırmış olacağı için peygamberlikten atılırdı. Kafir olarak ölürdü ve o büyük gündeki cezayı hak ederdi. Hem yalnızca o değil, diğer çok eşliler de: "Bizimle buluşmayı beklemeyenlere apaçık ayetlerimiz okununca şöyle derler: Bize başka bir Kur'an getir ya da bunda değişiklik yap." De ki: "O'nu ben değiştiremem. Bana ne vahiy edilirse ona uyarım; yoksa Rab'bime baş kaldırırsam o büyük günün azabından korkarım".(10/15) Ama bütün bu kesin gerçeğe rağmen ............. Güzelim İslâm (bazılarının) sayelerinde ciddiyetten uzak bir "Erkekler Klübü" olup çıkmış. Saygılarımla. Galip Yetkin. Konu galipyetkin tarafından (16. July 2015 Saat 07:00 AM ) değiştirilmiştir. |
15. March 2014, 09:47 AM | #27 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Dec 2010
Mesajlar: 819
Tesekkür: 0
160 Mesajina 228 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 24 |
Galip kardesim, tamam önce saglik. Kendinize dikkat edin ve insallah en kisa zamanda sagliniza kavusun ama nolur gitmeyin. Insan tedavi esnasinda da yasiyor. Dogru olduguna inandiginiz görüslerinizi yazarak yasayin.
* Bu vesileyle, 33:52'deki "isitisna ifadesi"ni ilgilenenlere sorabilir miyim: Bundan sonra kadinlar sana helal degil. Onlari güzel bulsan bile eslerinle degistirmen de. Ama "yeminin kimlere sahipse onlar" baska. Muhammed nebinin "yemini kimlere sahipse onlar" geleneksel kabule göre onun "cariyeler"i yani "disi köleleri"dir. Bunun dogru olmasi mümkün mü? Konu Hasan Akçay tarafından (15. March 2014 Saat 09:49 AM ) değiştirilmiştir. |
16. March 2014, 02:05 AM | #28 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Dec 2010
Mesajlar: 819
Tesekkür: 0
160 Mesajina 228 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 24 |
Geleneksel kabul
örnekleri Elmalili: Ancak elinin altinda bulunan cariyeler hariç. Çünkü onlar helal... Mevdudi: Bu ayet, nikahli hanimlarinin yanisira bir kimseye neden cariyeleriyle de cinsel iliski kurma izninin verildigini ve neden bunlarin sayisinda bir SINIRLAMA olmadigini açiklamaktadir. Hakki Yilmaz: Bundan sonra kadınlar ve bunları başka kadınlar ile değiştirmek –güzellikleri hoşuna gitse bile– sana helâl olmaz. Ancak yemininin mâlik olduğu [harp esiri olup da senin himâyene verilen] (kadin, HA) başka, (onu nikâhlayabilirsin. Allah, her şeyi gözetleyip denetleyendir. Hasan Akcay: Kusura bakmayin, cariyelerinizle "nikahsiz iliski"de bulunarak zina etmenizi ve himayeniz altindaki kadinlari "mevcut eslerinizin üzerine es" almanizi caiz ilan eden bu zevat nazik bir üslubu hak etmiyor: En akillisi deli bekir, onu da mazhar osmanda yatir. Örnegin Hakki Yilmaz'in altini çizdigim "himâyene verilen kadin" ifadesi saçma. Dogrusu: Yeminin kime sahipse onlar yani senin yemin nikahli eslerin. Muhammed nebi onlarin "yemin (sözlü?) nikah"ini yazili hale getirebilir. Ona verilen izin bu. Yoksa Muhammed nebi dahil hiç bir mümin "Bundan sonra kadinlar sana helal degil; onlari güzel bulsan bile eslerinle degistirmen de helal degil!" diyerek es üstüne es almayi yasaklayan Allah'a inat himayesine verilen esireleri mevcut eslerinin üzerine es alamaz. Kanit: Ahzâb 50, Mü'minûn 6, Me'âric 30. Bu ayetlerde "yeminleriniz kime sahipse onlar"in nikahli esler oldugu belirtiliyor; cariyeler degil, himaye altina alinanlar degil. Konu Hasan Akçay tarafından (17. March 2014 Saat 04:04 AM ) değiştirilmiştir. |
18. March 2014, 09:42 AM | #29 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Dec 2010
Mesajlar: 819
Tesekkür: 0
160 Mesajina 228 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 24 |
Konumuz
Ahzâb 50-52'de sözü edilen mâ meleket yemînuh; nebinin yemini kimlere sahipse onlar. Iki soru: 1:"Yemini kimlere sahipse onlar"la nebinin nikahsiz iliskide bulunmasi helal miydi? Dolaysiyla müminlerin "yeminleri kimlere shipse onlar"la nikahsiz iliskide bulunmalari helal midir? 2.Allah Ahzâb 52'de "Bundan sonra kadinlar sana helal degil; onlari güzel bulsan bile eslerinle degistirmen de helal degil!" diyerek es üstüne es almayi yasakliyor. Bu yasagi getiren Allah'a inat nebi "yemini kimlere sahipse onlar"i eslerinin üzerine es aldi mi? Ahzâb 50 Ey nebi, sana su kadinlari helal kildik: 1.kendilerine mehir vererek edindigin eslerin, 2.Allah'in sana savasta verdiklerinden senin yeminin kimlere sahipse onlar, 3.akrabalarinin seninle göç eden kizlari, 4.nebinin de nikahina almayi istemesi sartiyla kendisini nebiye hibe eden inanmis kadin... a.efâallâh... Allah'in savasta verdikleri, "esireler"dir. b.mimmâ... nebinin yemini kendisine verilen esirelerden yalnizca bir kismina sahiptir, hepsine degil. c.ahlelna... "helal kidik" bu dört sinif kadinin hesini kapsiyor. Yani nebinin mehir ödeyerek edindigi esleri elbet ona nikahli olduklari için ona helal idiler. Tipki bunun gibi nebiyle göç eden akraba kizlari da ona nikahli olmalari sartiyla ona helal idiler, ve nebinin yemini kimlere sahipse onlar nebiye nikahli olmalari sartiyla ona helal idiler. Çünkü "helal kildik" hepsini kapsiyor. "Helal" kadin nikah ile edinilendir. Nebi nikasiz iliskide bulunmadi. Ahzâb 52'den sonra ise asla es üstüne es te almadi. Konu Hasan Akçay tarafından (18. March 2014 Saat 01:05 PM ) değiştirilmiştir. |
20. March 2014, 02:24 PM | #30 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Dec 2010
Mesajlar: 819
Tesekkür: 0
160 Mesajina 228 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 24 |
Hakki Yilmaz'a göre Ahzâb 52:
Bundan sonra kadınlar ve bunları başka kadınlar ile değiştirmek –güzellikleri hoşuna gitse bile– sana helâl olmaz. Ancak yemininin mâlik olduğu [harp esiri olup da senin himâyene verilen] başka, (onu nikâhlayabilirsin). Allah, her şeyi gözetleyip denetleyendir. Bu çeviride kafa karistiran hususlar var: 1. "yemininin malik oldugu"nun Arapça metindeki karsiligi olan mâ meleket yemînuk "harb esiri olup senin himayene verilen kadin"dir. Yüce Allah nebisine "Iste onu nikahlayabilirsin!" diyormus. Görüldügü üzere çevirideki o, yalnizca 1 (bir) kadini temsil ediyor. Oysa "mâ meleket yemînuk"teki "mâ"da sayi kavrami yok. Sayi tek te olabilir çok ta. Yani sözü edilenin yalnizca 1 (bir) kadin oldugu, Allah'in hükmü degil Hakki Yilmaz'in görüsüdür. Öte yandan Kur'an'daki bütün "mâ meleket yemînuk/eymânukum..." istisnasiz çoguldur. Örnegin Nisâ 3: Yetimlerin haklarini gözetemeyeceginizden korkuyorsaniz size temiz kilinan kadinlarin ikiserini ve üçerini ve dörderini nikahlayin ama adil olamayacaginizdan korkuyorsaniz yalnizca birini ya da "mâ meleket eymânukum"u (yeminleriniz kimlere sahipse onlari)... 2. Harp esiri olup ta nebinin himayesine verilen kadinlar yalnizca fetih öncesine ait Bedir misillu 1 (bir) tek savasin degil, örnegin fetih sonrasina ait Huneyn dahil, her savasin konusudur. Yani girisi sürekli açik o yolun. O yüzden harp esiri olarak nebiye verilen o kadin bir türlü tükenmeyecek ve eger Hakki Yalmaz'in öne sürdügü üzere nebi onu nikahlayabilir ise nikahlama her savasta yapilabilecek; Allah'in "bundan sonra kadinlar sana helal degildir" anlamindaki buyrugu hükümden düsecektir. Allah'in o buyrugu hükümden düsmüs müdür sahiden? Allah'in Kur'an'daki buyruklari hükümden düser mi? Konu Hasan Akçay tarafından (22. March 2014 Saat 02:04 AM ) değiştirilmiştir. |
Bookmarks |
Etiketler |
akid, akıl, evcilikmi, evlenmek, evlilikmi, ihanet, islam, medeniyet, nikah, sadakat, sorumluluk, sözleşme, ırk |
|
|