11. August 2018, 10:19 AM | #61 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Sep 2011
Mesajlar: 1.458
Tesekkür: 105
574 Mesajina 958 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 24 |
Sayın yolcu42.
Bu ayetleri nasıl anlıyorsanız öyle anlayın ve kendi anlayışınıza uymadığım için de beni sorgu-suale muhatap tutmayın. Bu tür sorular konuyu saptırmaktadır. Bizim "oruç" diye adlandırılmaya kalkışılan konuya dahil olmamızın sebebi, bu konuda yalnış bilgi verilmesidir. Ana konuyu ortaya koyarken biz üç noktayı soru yapmıştık. Bunların içinde "oruç nedir?" veya "ne değildir?" gibi bir konumuz yoktu; konu "oruç" ortaya konulmadan görüşülebilirdi ama döndü dolaştı buraya geldi. Şimdi de sayfalarca tutacak üç açıklamayı benim önüme soru olarak getiriyor ve konu bizden daha da benim elimle uzaklaştırılmaya çalışılıyor. En basiti 2/196. mealini ele alırsak her cümlesi yanlış. Bunun açıklamasını da daha evvel yapmıştım. Bu konudan uzaklaşmalar sebebiyle isteklerinizi zamanı geldiğinde/o ayet ve konulara sıra geldiğinde, cevaplama imkanım olursa cevaplarım. Asıl siz bana asıl konu olan "neden geceye kadar değil de akşama kadar" sorusunun cevabını verin. Saygılarımla. Galip Yetkin Konu galipyetkin tarafından (11. August 2018 Saat 10:18 PM ) değiştirilmiştir. |
11. August 2018, 11:09 AM | #62 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Oct 2016
Mesajlar: 208
Tesekkür: 25
34 Mesajina 37 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 18 |
Burda kasdettiğiniz ayette,
Aşiyye değil leyl kelimesi geçer. Leyl yani gece,akşam ezanına denk gelen vakitte başlar,sabah namazının bittiği vakitte yani geceden eser kalmadığı ve etrafın mubsir yani görünebilir renk tayfının ( kızıl ve mor arası) olduğu anda biter.(bu renkler birleşince beyaz ışık olur) Ve gündüz başlar. Gündüzün içinde görünebilir renklerin hepsi mevcuttur. Akşam olduğunun ilk belirtisi, Frekansı en düşük olan kızıl rengin dünyaya ulaşamadığı andır. Bütün renkler sırayla silinir. Ve yatsı ezanının okunduğu an olan ğasakil leyl yani gecenin karanlığı evresi başlar. Ayrıca gündüzün içinde barınan iki görülemeyen ışık vardır. Kızıl ötesi(kızıl renkten bir düşük frekanstadır) Sıcaklık verir Ve ultra viyole(mor renkten üst banttadır) Kuranda ziya veya duha ibarelerinin bunları karşılaması kuvvetle muhtemeldir. Gün ve gece vakitlerinin ölçüsü güneşden ziyade gün ışıklarıdır. Güneşin battığı an değil,gün ışınlarının kaybolmaya başladığı an,akşam vakti yani gecenin zülefleridir. Sabah ezanı vakti ise süreç tersine işler. Kuranda geçen "Fecrin kuranı" ifadesi muhtemeldir ki fecr ışıklarının toplanmasını kasdeder Böylece bütün ışıklar toplanıp beyaz ışığı oluşturmaya başlar.bütün ışıklar toplanınca beyaz ışık oluşur ve gündüz başlar Doğrusunu allah bilir. Konu yolcu42 tarafından (11. August 2018 Saat 03:54 PM ) değiştirilmiştir. |
11. August 2018, 11:55 AM | #63 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Oct 2016
Mesajlar: 208
Tesekkür: 25
34 Mesajina 37 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 18 |
Ayrıca,
Gün içerisindeki vakitlerde güneşe göre değil gün ışıklarına göre vakit belirlemek üzerine şunları söyleyim. Kasas 71.Ayet: (Resûlüm!) De ki: Düşündünüz mü hiç, eğer Allah üzerinizde geceyi ta kıyamet gününe kadar aralıksız devam ettirse, Allah´tan başka size bir ışık getirecek ilah kimdir? işitmiyor musunuz? Kasas 72.Ayet: De ki: Söyleyin bakalım, eğer Allah üzerinizde gündüzü ta kıyamet gününe kadar aralıksız devam ettirse, Allah´tan başka, istirahat edeceğiniz geceyi size getirecek ilah kimdir? Görmüyor musunuz? Kuranda dikkatimi çeken,bazı ayetlerin sonunda İşiten bir kavim için ayetler var Göz sahipleri için ayetler var demesiydi. Güneşten gelen ışınlar aslında titreşimdir. Görünebilir tayftaki titreşimleri gözümüz algılar. Ve buna görme denir. Daha düşük frekansta,kızıl ötesi,radyo dalgaları vardır.sonra kulağımızın algılayabildiği ses bantı vardır.bazı canlılar,bizim duyamadığımız titreşimleri yani frekansları duyar. Yani demek istediğim, Renklerde,kızıl ötesi ışınlar da,radyo dalgaları da ve duyduğumuz müziksesi de aslında aynı türdendir.hepsi frekanstır. Yalnızca gözümüzün gördüğüfrekansı kulağımız duyamaz. Ayetlerde geceden bahsedip sonundaişitmiyor musunuz demesi (gece frekanslarbirer birer kaybolur) Gündüzden sonra görmüyor musunuz demesi (gündüz ışık tayfları aslında dünyay perde çeker ve evren,yıldızlar görünmez) Bunlar düşünülmesi gereken konulardır. Bunlar benim alanım değil, Namaz vakitlerini araştırıken öğrendim.çünkü kutuplarda bu bize öğretilen vakitler yoktu ve bu çelişkiyi bünyem kaldırmazdı Şöyle deseydim eğer 1.imam ezan okıyunca kılarım namazımı günahı onun boynuna Veya 2.namaz zaten müşrik adetidir O zaman bunları araştırmayacak ve allahın yaratma sanatının inceliklerini göremeyecektim. Belki tesbitlerimin yarısı yanlıştır. Önemli olan araştırmaktır. Konu yolcu42 tarafından (11. August 2018 Saat 03:58 PM ) değiştirilmiştir. |
11. August 2018, 12:22 PM | #64 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Oct 2016
Mesajlar: 208
Tesekkür: 25
34 Mesajina 37 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 18 |
İsra 78.Ayet: اَقِمِ الصَّلٰوةَ لِدُلُوكِ الشَّمْسِ اِلٰى غَسَقِ الَّيْلِ وَقُرْاٰنَ الْفَجْرِۜ اِنَّ قُرْاٰنَ الْفَجْرِ كَانَ مَشْهُوداً
Gündüzün güneş dönüp gecenin karanlığı bastırıncaya kadar (belli vakitlerde) namaz kıl; bir de sabah namazını. Çünkü sabah namazı şahitlidir. Bu ayette güneşin hareketi varken. Güneşin görülemediği durumda şu ayet vardır. Hud 114.Ayet: Gündüzün iki ucunda, gecenin de ilk saatlerinde namaz kıl. Çünkü iyilikler kötülükleri (günahları) giderir. Bu, öğüt almak isteyenlere bir hatırlatmadır. (kopyaladığım mealleri baz almadan arapçasını incelemenizi tavsiye ederim. Örneğin fecr kuranı kelimesine sabah namazı anlamı verilmiş ) Konu yolcu42 tarafından (11. August 2018 Saat 03:55 PM ) değiştirilmiştir. |
11. August 2018, 04:06 PM | #65 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Oct 2016
Mesajlar: 208
Tesekkür: 25
34 Mesajina 37 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 18 |
Şimdi belki bu kadar açıklama,
Gereksiz,anlamsız geliyor olabilir. Yani ışınlar,frekanslar falan. Peki bunları kim yarattı. Allah. Peki araştırıp incelememiz boşuna mı. Al-i İmran 190.Ayet: Göklerin ve yerin yaratılışında, gece ile gündüzün birbiri ardınca gelip gidişinde aklıselim sahipleri için gerçekten açık ibretler vardır. Al-i İmran 191.Ayet: Onlar, ayakta dururken, otururken, yanları üzerine yatarken (her vakit) Allah´ı anarlar, göklerin ve yerin yaratılışı hakkında derin derin düşünürler (ve şöyle derler Rabbimiz! Sen bunu boşuna yaratmadın. Seni tesbih ederiz. Bizi cehennem azabından koru! Onun için benim gece,gündüz konusunda bu kadar detaylı konuşmam kimseye komikgelmesin. Çoğuda yanlış zannım olabilir fakat, İncelemek,yaratıcıya olan övgüyü ve inancı artırıyor |
12. August 2018, 01:48 AM | #66 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Dec 2010
Mesajlar: 817
Tesekkür: 0
157 Mesajina 225 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 24 |
Halil Ay hocamızın iletişimi
umursamadik izlenimi doğmasın, cevap verelim. Sevgili hocam, kamerin İTTİSAK etmesi KAMİL hale gelmesine yani simetrik olmasi, kenarlarınin eksiklik bulunmaması. Kısacası kamerin İTTİSAK etmiş görüntüsü dolunay anlaminda "sehr"dir. |
12. August 2018, 02:17 AM | #67 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Dec 2010
Mesajlar: 817
Tesekkür: 0
157 Mesajina 225 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 24 |
Başka bir husus:
2:185'te "savm"layın denen SEHR yalnızca 1 (bir) dolunaydir; "dolunaylar dizisi"ndeki bütün dolunaylar değil. Kısacası "savm"lamaya hangi anlam yüklenirken yüklendi, anılan etkinlik kısa sürelidir. |
12. August 2018, 04:41 PM | #68 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Sep 2011
Mesajlar: 1.458
Tesekkür: 105
574 Mesajina 958 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 24 |
Artık biz de, eğer Sayın Akçay ve Sayın yolcu42den fırsat bulabilirsek, yavaş yavaş konuyu açmaya başlayalım. İlk olarak Eyyamen Ma-dudat tan başlayalım.
Bu ifade üzerinde bir zamanlar Hasan Bey ile çekiştik. Fakat Hasan Bey in dediği dediktir. Kendisinden başkasını dinlemez. Çünkü otomatiğe bağlamıştır; ufak bir değişiklik Hasan Beyi bozar. Evvet. Eyyamen ma'dudat bir elin parmakları kadar gün, yani sınırı belli olan bir müddet filan değildir. (Hasan Beyin inanışı). Eyyamen ma'dudat, gelip geçici sayılı günlerdir. Hani deriz ya : üç-beş gün; işte o. Gelip geçicidir ama sınırları, ne kadar uzun veya kısa olduğu belli değildir.https://hanifler.com/showthread.php?t=2791&page=2 Bu konuyu siz kendiniz değerlendirin diye ayetleri vereyim: 3/ÂLİ İMRÂN-23: E lem tera ilellezîne ûtû nasîben minel kitâbi yud’avne ilâ kitâbillâhi li yahkume beynehum summe yetevellâ ferîkun minhum ve hum mu’ridûn(mu’ridûne). Kendilerine Kitab dan nasip verilenleri görmedin mi? Aralarında hüküm vermek için Allah ın Kitabına davet olunuyorlar, sonra onlardan bir grub geri dönüyor ve onlar yüz çevirenlerdir 3/ÂLİ İMRÂN-24: Zâlike bi ennehum kâlû len temessenen nâru illâ eyyâmen ma’dûdât(ma’dûdâtin), ve garrahum fî dînihim mâ kânû yefterûn(yefterûne). Bu, onların -Ateş bize sayılı günlerden başka asla dokunmayacak- demeleri sebebiyledir. Ve onların dînleri hakkında iftira etmiş oldukları şeyler, kendilerini aldattı Saygılarımla. Galip Yetkin Konu galipyetkin tarafından (10. February 2021 Saat 08:33 AM ) değiştirilmiştir. |
12. August 2018, 05:49 PM | #69 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Dec 2010
Mesajlar: 817
Tesekkür: 0
157 Mesajina 225 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 24 |
Benim hakkımda kullandığınız sözlere dikkat edin,
ben sizin hakkınızda kullandığımda sizi üzecek sözleri siz benim hakkımda kullanmayın. |
12. August 2018, 06:40 PM | #70 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Oct 2016
Mesajlar: 208
Tesekkür: 25
34 Mesajina 37 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 18 |
Benim hakkımda kullanabilirsiniz.ben alıştım
Konu yolcu42 tarafından (12. August 2018 Saat 06:42 PM ) değiştirilmiştir. |
Bookmarks |
Etiketler |
akşama, değil, geceye, kadar, neden |
|
|