hanifler.com Kuran odaklı dindarlık  

Go Back   hanifler.com Kuran odaklı dindarlık > EĞİTİM - ÖĞRETİM > Sağlık Genel

Cevapla
 
Seçenekler Stil
Alt 15. May 2009, 09:22 PM   #1
SARAH
Uzman Üye
 
Üyelik tarihi: Mar 2009
Mesajlar: 137
Tesekkür: 11
70 Mesajina 80 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 17
SARAH has a spectacular aura aboutSARAH has a spectacular aura about
Standart Az yemek şişmanlatıyor

Az yemek şişmanlatıyorÇok yemek yiyerek alınan fazla enerjinin yakılamaması şişmanlamaya yol açarken, günlük enerjinin altında kalori alıp, az yemek de şişmanlatıyor.
BeslenmeKilo KontrolüÇok yemek yiyerek alınan fazla enerjinin yakılamaması şişmanlamaya yol açarken, günlük enerjinin altında kalori alıp, az yemek de şişmanlatıyor. International Hospital Etiler Tıp Merkezi’nden, Beslenme ve Diyet Uzmanı Zerrin Aydın, “Vücudumuzun enerjiye ihtiyacı var. Günde 2 bin kalori alması gereken bir kişi, 1400 kalori alıyorsa, vücut az enerji almaya alışıyor. Sadece bir iki gün 2 bin kalori bile alsa zamanla kilo artışı oluyor. O zaman da su içsem yarıyor diyorlar. Aslında sebebi az kaloriyle yaşamaya alışmak” dedi.

Az kalori almak metabolizma hızının da düşmesine neden oluyor. Bir enerji dengesizliği ortaya çıkıyor. Her pazartesi diyete başlayanlar, kilo dengesi en çok bozulan kişiler arasında yer alıyor. Kiloyu korumanın bir matematik hesabı olduğuna değinen Zerrin Aydın, kısır döngünün aynı kaloride kalmayı başarmakla ve egzersizle kırılacağını söylüyor.

Pazartesi Diyetleri İşe Yaramıyor

Pazartesi diyetinin sakıncalarını anlatan Zerrin Aydın, bunları şöyle sıralıyor: “Pazartesi diyete başlayan bir kişi, ilk gün 1100 kalori alıyor. Ancak Salı ve Çarşamba günleri arkadaşlarıyla dışarı çıkıyor. Kek ya da pastaya dayanamayıp yiyor, aldığı kalori 2 bini buluyor. Ertesi gün yine 1100 kalori alıyor, bir sonraki gün dışarı çıkıyor, 1500 kalori alıyor. Bu dengesiz kalori alımı da vücudun şaşırmasına neden oluyor. Amaç zayıflamak oluyor ama aslında kilo alınıyor.”

Kiloya Dikkat Şişmanlatıyor

Sadece diyet yapanlar değil, hep kilosuna dikkat etmek için düşük kalori alanlar da kilo alıyor. Yani enerjinin dengesizliği nedeniyle de kilo alıyorlar. Bir gün az iki gün çok yiyorlar. Oysa her gün 2 bin kalori alsalar ve düzenli egzersiz yapmaya özen gösterseler, kilo da almayacaklar. Zerrin Aydın, dengesiz kalori alımlarını dengelemek için uzman diyetisyenler gözetiminde tıbbi beslenme tedavisi yapılmasının önemli olduğunu vurguluyor. Zayıflamak uğruna yarı aç yaşayanlara, sağlıklı beslenme programı hazırlanması gerektiğini anlatan Zerrin Aydın, “Kilo vermek isteyenlere sevmedikleri yiyeceklerden oluşan bir beslenme programının sunulmaması gerekiyor. Kişilerin yeme alışkanlıklarının, dışarıda yemek yiyip yemediklerinin, tatlı alışkanlıklarının ve egzersiz durumlarının da araştırılması önemli. Kas ve su kaybına neden olmayan, yağdan kilo vermeyi hedefleyen bir program hazırlıyoruz” dedi.

Korumak daha zor

Artık kilo vermek kadar kiloyu korumak da önemli. Hiç zayıflama diyeti uygulamamış kişilerin kilo vermesi daha kolay. Ama hayatını sürekli zayıflama diyeti uygulayarak geçiren kişilerin, metabolizmaları yavaşladığı için kilo vermeleri sırasında vücut büyük bir direnç gösteriyor. Bu direnci kırmak da çok zor oluyor. Bu nedenle verilen kiloları korumak da, en az vermek kadar emek istiyor. Zayıflama programı bitip de koruma programına geçildiğinde, her 15 günde bir yağ, kas ve su ölçümü yapılıyor. Programı uygulayan kişilerden yediklerini ve yaptıkları kaçamakları yazmaları isteniyor. Kilo belli bir dengeye oturunca da belli bir kaloriyle devam etmeleri sağlanıyor.
SARAH isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 15. May 2009, 09:26 PM   #2
SARAH
Uzman Üye
 
Üyelik tarihi: Mar 2009
Mesajlar: 137
Tesekkür: 11
70 Mesajina 80 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 17
SARAH has a spectacular aura aboutSARAH has a spectacular aura about
Standart Kış aylarında neden kilo alıyoruz?

Kış aylarında neden kilo alıyoruz?Kış mevsiminde iştah artışı yaşarız ve devamlı bir şeyler tüketmek ihtiyacını hissederiz. Nedenleri ve yeme krizine karşı önlemler bu yazıda...
BeslenmeKilo KontrolüKış mevsiminde metabolizmamız artan soğuk hava nedeniyle vücut ısı dengesini sağlamak için enerjiye gereksinim duyar ve gerekli ısıyı ise vücudun enerji kaynağı olan besinlerden sağlamaktadır. Bu sebeple kış mevsiminde iştah artışı yaşarız ve devamlı bir şeyler tüketmek ihtiyacını hissederiz. Diyetisyen Gamze Altınsoy, "Bu dönemde özellikle karbonhidratlı ve yağlı yiyeceklerin tüketiminde artış olmakta ve sonucunda da kilo artışı yaşanmaktadır." diyor.

Bir diğer neden ise; kış mevsiminde vücudun metabolizma hızını yavaşlatmasıdır. Meydana gelen enerji düşüşünün yanısıra ayrıca insanlar bu dönemde soğuk havanın etkisiyle daha az hareket etmeye başlarlar. Birçok insan kış mevsiminde spor merkezlerine gitmeyi ertelemektedir.
Bu hareketsizlik ve metabolizmada yavaşlama durumu besin tüketim miktarını ve tüketilen besinin çeşidini daha da önemli bir hale getirmektedir. Çünkü bu dönemde eğer harcadığınız enerjiden daha fazla enerji alımınız olursa kilo almaya başlarsınız.

Yine bu dönemde havanın erken saatte kararması ve gecenin uzun olması da diğer bir nedendir. Sürekli bir şeyler atıştırılmasına neden olabilen bu durum en kolay kilo alım yoludur.

Kış Mevsiminde Kilo Almamak İçin

• Posalı ( Lifli ) yiyeceklerin tüketimini arttırılmalısınız. Posa içeriği yüksek besinleri tüketmeniz hem daha uzun süre tok kalıp artan iştah durumunu dengelemenizi hem de sindirim sisteminizin çalışmasını düzenleyerek kabızlık problemi yaşamamanızı sağlayacaktır.

Posa içeriği yüksek besinler;
* Kuru baklagiller ( kuru fasulye, nohut, mercimek ve barbunya ),
* Tahıl ürünleri ( Kepekli ürünler, çavdar, yulaf, bulgur ) ,
* Meyve ( Elma, kayısı, erik, armut, ayva, turunçgiller, incir, kuru meyveler. ),
* Sebzelerdir.

• Süt, yoğurt ve ayran tüketmelisiniz. Bu grup besinler kan şeker dengesini koruyarak daha uzun süre tok kalmanızı sağlayacaktır.
• Sindirim sistemi problemlerini önlemek ve metabolizmayı hızlandırmak için bitki çayları ve limonlu su içmelisiniz.
• Atıştırmalık olarak havuç, salatalık ve beyaz leblebi tüketebilirsiniz
• Akşam yemeğinden sonra gece tükettiğiniz meyvelerle beraber süt veya yoğurt tüketmeye özen göstermelisiniz bu sayede daha uzun süre tok kalarak başka bir şey tüketmezsiniz.
• Tatlı ihtiyacınızı muz, ananas, kuru meyve ve sütlü tatlı tüketerek dengeleyebilirsiniz.
• Haftada 2 kez spor yapmaya özen göstermelisiniz. Spor yapmanız hem metabolizmanızı hızlandıracaktır hem de vücudunuzdaki seratonin hormonunun uyarılmasını sağlayarak daha mutlu hissetmenizi sağlayacaktır.
SARAH isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 15. May 2009, 09:28 PM   #3
SARAH
Uzman Üye
 
Üyelik tarihi: Mar 2009
Mesajlar: 137
Tesekkür: 11
70 Mesajina 80 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 17
SARAH has a spectacular aura aboutSARAH has a spectacular aura about
Standart Stresi doğru beslenmeyle atlatın

Stresi doğru beslenmeyle atlatın
Stresi doğuran nedenlerden biri de içinde bulunduğumuz yoğun çalışma temposu.. İş hayatında yoğun olarak hissedilen stresi beslenme programıyla yenmek zor değil!
BeslenmeKilo KontrolüLifli gıdalarSebze-MeyveStresBeslenme ve Diyet Uzmanı Aylin Yılmaz, “Vücudun karşılaştığı herhangi bir tehdit karşısında savunma mekanizmasının gösterdiği tepki “savaş veya kaç” şeklindedir. Böylece herhangi bir tehdit veya stres unsuru karşısında, vücudun bir dizi faaliyeti olur” diyor. Solunum sayısının artarak, bedene daha fazla oksijen sağlandığını, kanda alyuvarların arttığını, beyne ve kaslara daha fazla oksijen taşındığını, kalp vurum sayısının artarak kan basıncının yükseldiğini ve bedenin gereken bölümlerine gerekli kan takviyesinin yapıldığını belirten Aylin Yılmaz, stresle başa çıkmanın yollarını şöyle anlatıyor:

Stresle ve stresin vücuda verdiği zararlarla başa çıkmada yediğiniz yiyeceklerin önemli rolü vardır. Eğer ağır stres altındayım diyorsanız sürekli stresle karşı karşıyaysanız beslenme alışkanlıklarınızı düzenleyerek enerji düzeyinizi, strese gösterdiğiniz tepkilerinizi ve genel sağlığınız üzerindeki kontrolünüzü arttırabilirsiniz.

Stresten kurtulmak için hangi yiyecekleri tercih etmeli, hangilerinden uzak durmalısınız?

*Alkol, çay, kahve, gazlı içecekler yerine, su ve meyve suyu tercih edilmelidir.
*Beyaz ekmek, beyaz makarna ve beyaz pirinç yerine, kepekli veya tam buğday ekmeği, kahverengi pirinç kullanılmalı
*Özel işlemden geçmiş ve hazır yiyeceklerden uzak durulmalı
*Bisküvi, kraker, cips gibi abur cubur besinler yerine fındık, ceviz, badem gibi besin değeri yüksek kuru yemişler tercih edilmeli
*Aşırı kırmızı et yerine tavuk ve balık tercih edilmeli
*Tüm meyve ve sebzeler her gün tüketilmesi gereken besinlerdir.
*Şekerden ve tatlıdan uzak durulmalı bunun yerine meyve tercih edilmeli
*Sigara ve alkol, düşünülenin tam aksine stresi gideren değil stresi daha da arttıran ve sağlığınızı tehdit eden en önemli unsurlardandır. Her ikisinden de mümkün olduğunca uzak durmak ve hatta hiç kullanmamak sağlınız için çok önemlidir.

Beslenme alışkanlıklarınızı değiştirmenin yanı sıra doğru egzersizle de stresinizi azaltmayı başarabilir doğru nefes teknikleri ile stresinizi azaltabilir ve rahatlayabilirsiniz. Uzakdoğu’da benimsenen “İnsanı tanımak için nefesini dinle” felsefesi de bu durumun bir kanıtı olarak düşünülebilir. Sakin insanlar ağır ve dengeli, sinirli insanlar yoğun ve yüzeysel, huzursuz ve endişeli insanlar yüzeysel ve kesik kesik, hırslı insanlar ise, dengesiz ve düzensiz nefes alırlar. Stres durumunu hissettiğinizde, siz de derin nefes egzersizleri yaparak, ağır ve dengeli nefes almaya çalışarak stresinizden kurtulabilir daha sağlıklı ve kaliteli bir yaşama sahip olabilirsiniz.
SARAH isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 15. May 2009, 09:29 PM   #4
SARAH
Uzman Üye
 
Üyelik tarihi: Mar 2009
Mesajlar: 137
Tesekkür: 11
70 Mesajina 80 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 17
SARAH has a spectacular aura aboutSARAH has a spectacular aura about
Standart Metabolizmanızı kışa hazırlayın

Metabolizmanızı kışa hazırlayınKış aylarında hem sağlık problemi yaşamamak hem de kilo artışını engellemek için neler yapmanız gerekiyor? Yanıtı bu yazıda...
BeslenmeÇevreKarbonhidratKilo KontrolüLifli gıdalarVitamin-MineralMetabolizmanızı kışa hazırlayın
Kışın mutlaka C vitamini alın
Kış hastalıkları
Risk grubundakiler grip aşısı olmalı
Grip hakkında...
10 soruda grip aşısı...
Kış hastalıklarını tanıyın, tedbirinizi alın!
Kış aylarında beslenmenize dikkat edin
Solunum yolu hastalıklarını “Çinko” ile yenin
Cildinizi kışa hazırlayın

İlginizi çekebilecek diğer başlıklar >Kış aylarında vücut ve metabolizma kendini koruma altına almıştır ve daha yavaş çalışmaya başlar. Kışın yeme ihtiyacı artan kişi çok fazla karbonhidratlı yiyecekler yeme ihtiyacı duyar. Terleme de çok az olduğundan dolayı metabolizma hızı minimumdur. Bu yüzden bu dönemde dikkat edilmezse kilo artışı kaçınılmaz hale gelir.

Soğuk havalara karşı bağışıklık sistemi, hastalıklara (grip, soğuk algınlığı, bronşit gibi) karşı kendini korumak için yağ yıkımını engeller. Bu durumda kış mevsimini sağlıklı geçirmek için bağışıklık sistemini biraz daha güçlendirmek gerekmektedir. Güçlü bir savunma mekanizmasının temelinde ise yeterli ve dengeli beslenme yer almaktadır. Kış aylarında metabolizmanın yavaşlamasına ek olarak fiziksel aktivitenin azalması da kilo artışına neden olmaktadır. Hormonal değişimlere bağlı olarak sindirim sisteminde kabızlık gibi problemler oluşabilir.

Peki kış aylarında hem sağlık problemi yaşamamak hem de kilo artışını engellemek için neler yapmanız gerekiyor?

• Metabolizmanızı iyi çalışır duruma getirmek için mutlaka güne kahvaltı yaparak başlamanız gerekmektedir. İyi bir kahvaltı ile güne başlamak sizin hem direncinizi koruyacak hem kilo kontrolünde siz yardımcı olacak hem de metabolizma hızınızın yavaşlamasını engelleyecektir.
• Yazın sıcaklar nedeniyle rahatlıkla içtiğimiz suyu kışın rahatlıkla tüketemeyiz. Su vücudumuzdaki bütün metabolik reaksiyonların temel direğidir. Kışın su kaybımız daha az olduğu için susama hissimiz azalır, ancak su ihtiyacımızı yine de karşılamamız gerekmektedir. Kışın metabolizmanızı çalıştırmak için susamasanız bile günde 2-2,5 ( 10-14 bardak) litre su tüketilmesi gerekmektedir.
• Soğuk hava nedeniyle kışın favori içecekleri genellikle sıcak içeceklerdir. Sıcak içecek olarak genellikle kafein- tein içeriği yüksek olan çay- kahve tercih edilmektedir. Bu konuda bizim önerimiz bitki çaylarını tercih edilmesidir. Kuşburnu çayı C vitamini içerdiği için, rezene çayı gaz sorunlarına iyi geldiği için tercih edilebilir.
• Kış hastalıklarından korunmak, savunma mekanizmamızı güçlendirmek için de A ve C vitamininden yeterli beslenmek gerekir. Kış sebzeleri ve meyveleri de bu konuda bize yeterli oranda A ve C vitamini sağlayacaktır. Narenciye ( portakal, mandalina, greyfurt ) , havuç, kivi, lahanagiller ( karnabahar, lahana, brokoli, Brüksel lahanası ) , yeşil yapraklı sebzeler (maydanoz, tere, ıspanak ) A ve C vitamininden zengin besinlerdir.
• Gerek günlerin kısalması gerekse havaların soğuması ile birlikte fiziksel aktiviteler azalmaktadır. Lifli besinlerin tüketiminin de azalması sonucu kabızlık sorunu kendini göstermektedir. Bu nedenle kış mevsiminin vazgeçilmez yiyeceklerinden kuru baklagillerin, kepekli tahılların (esmer ekmek, bulgur, kepekli makarna / pirinç / erişte / un) ve özellikle C vitamininden zengin sebze ve meyvelerin tüketimine ağırlık verilmelidir.
• Kış yaklaştıkça, vücudumuz ısı değişikliğine uyum sağlayabilmek adına harcadığı enerjiyi düşürür. Azalan fiziksel aktiviteye paralel olarak yağ ve şeker tüketimi de kısıtlanmalıdır.
• Kış mevsiminde güneş yüzünü daha az gösterdiğinden, D vitamini gereksinmesini karşılamakta sıkıntılar yaşanmaktadır. Bu nedenle havanın güneşli olduğu günlerde 20-25 dakika kadar güneş ışığından direkt olarak yararlanmaya (hafif tempolu yürüyüşler olabilir) ve haftada 2 - 3 kez balık yiyerek kalp sağlığınızı korumaya ve kemiklerimizin de günesin eksikliğini ( D vitamini yetersizliği ) daha az hissetmesini sağlayabilirsiniz.
• Uzun süreli açlıklardan kaçınılmalıdır. Enerji ihtiyacının karşılanması için fast-food ya da yağdan, şekerden zengin gıdalara yönenilmemelidir. Kış mevsiminin soğuk günlerinde “Tatlı yersem ısınırım” mantığından vazgeçilmeli, gün içerisinde yeterli ve dengeli beslenerek vücudun ısı dengesinin korunması sağlanmalıdır.

SARAH isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 15. May 2009, 09:31 PM   #5
SARAH
Uzman Üye
 
Üyelik tarihi: Mar 2009
Mesajlar: 137
Tesekkür: 11
70 Mesajina 80 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 17
SARAH has a spectacular aura aboutSARAH has a spectacular aura about
Standart Sağlıklı diyet için altın kurallar

Sağlıklı diyet için altın kurallar
"Bugünden itibaren ben artık sağlıklı bir diyet uygulamak istiyorum" diyorsanız önerilerimizi dikkate almanızda yarar var.
BeslenmeEgzersizKilo KontrolüLifli gıdalarSebze-MeyveVitamin-MineralYağlarÖzel sağlık sorunları nedeniyle tedavi amaçlı bir diyete ihtiyacı olan insanlar hariç olmak üzere, en iyi genel diyet planı basitçe şöyle dile getirilebilir: meyva, sebze ve hububattan gelen karbonhidratlar; ve et, balık, yumurta ve süt ürünleri gibi protein içeren gıdalar dahil olmak üzere çok çeşitli yiyecekler yiyin. Vitaminler ve mineraller hemen hemen yediğimiz gıdaların hepsinde vardır. İşte Beslenme Uzmanı Taylan Kümeli'nin önerileri:


- Diyetinizdeki her tür yağ miktarını azaltın. Ortalama olarak günlük kalorinin neredeyse yüzde 40'ını yağlardan aldığımız tahmin edilmektedir. Bir kişinin toplam yağ tüketimini günlük kalori tüketiminin yüzde 30"una indirme hedefi makuldür. Doymuş yağ tüketimi günlük kalorinin yüzde 10'una düşürülmelidir ve kolesterol tüketimi günde 300 ml"den az olmalıdır. Birçok insan için, yağ oranı yüksek bir diyet, çeşitli sağlık sorunlarına yol açan şişmanlığa neden olmaktadır. Ailesinde kalp rahatsızlıkları ve yüksek tansiyon bulunan insanlar, yağ oranı yüksek bir diyet uygularlarsa, özellikle risk altında olabilirler. Diyet ve egzersizler arzu edilir bir vücut ağırlığına ulaşın ve onu koruyun. Şişmanlık, şeker hastalığı, yüksek tansiyon ve koroner kalp hastalığı dahil olmak üzere, birçok hastalığın tedavisini güçleştiren önemli bir etkendir.

- Diyetinizde karmaşık karbonhidrat ve lif miktarını arttırın. Pek çok kişi kalorilerinin çok az bir kısmını karmaşık karbonhidratlardan alma eğilimindedir. Günlük kalorimizin yüzde 50 ilâ 55'ini karbonhidratlardan (meyvalar, sebzeler ve tahıl) alarak, bazı vitaminlerin, minerallerin ve lifin tüketimini arttırırken, yağ tüketimini azaltabiliriz. Günde beş porsiyon ya da daha fazla , meyva ve sebze özel likle yeşil yapraklılar ve san sebzeler ve turunçgiller yemeye çalışın. Günde altı porsiyon ya da daha fazla, ekmek, baklagiller ve tahıllar dahil olmak üzere karmaşık karbonhidratlar yiyin. Liften zengin bir diyet, gıda ların sindirilmesinde ve özümsenmesinde önemli bir rol oynar.


- Uygun miktarlarda protein yiyin. Diyetimiz çoğunlukla, özellikle hayvansal proteinler olmak üzere çok fazla protein içermektedir. Ayrıca aldığınız protein miktarını azaltırsanız, yağ tüketiminizin de düştüğünü farkedebilirsiniz, çünkü alınan yağın büyük kısmı, özellikle kolesterol, hayvani ürünlerde bulunmaktadır. Ama et yemeyi bırakmayın; yalnızca daha az yiyin.

- Sodyum oranı görece düşük gıdaları seçin ve yemeklerinize pişirirken ve masada ektiğiniz tuzun miktarını sınırlayın. Pek çok insan ihtiyacından fazla tuz tüketmektedir. Çoğu insan için, sodyum seviyeleri hiçbir zaman bir sağlık sorununa yolaçmayabilir, ama diyeti nizdeki fazla tuzu düşürmek yine de iyi bir fikirdir. Ailenizde yüksek tansiyon varsa ya da sodyuma duyarlılığınız varsa, diyetinizde tuzu kısıtlamak daha da önemlidir.

- İçki içiyorsanız, alkol tüketiminizi günde bir ya da iki kadehe indirin. Hamileyseniz, hiç içmeyin .

- Kadınlann ve ergenlik çağındaki kızların diyetlerinde daha fazla kalsiyum ve demire ihtiyaç vardır. Kadınların ve genç kızların çoğu sağlıklı büyüme ve kemiklerin ömür boyu bakımı için gerekli olan kalsiyum miktarının yaklaşık yarısını tüketmektedir. Çocuk doğurma yıllarında, birçok kadın ve genç kız sağlığı korumak için gerekli olandan çok daha az demir almaktadır.

- Kendinizin ve çocuklarınızın diyetinin, diş çürümelerinin önlenmesine yardımcı olmak üzere flor içermesine dikkat edin. Florlu su, çocuklarda ve yetişkinlerde diş çürümelerni önemli ölçüde azaltabilir. Suyunuz flörtü değilse, diyetle alınan flor için dişçinize darasın.

- Doktorunuz söylemedikçe ek vitamin ve mineral almayın. Ne kadar fazla o kadar iyi teorisi, vitaminler ve mineraller için mutlaka geçerli değildir. Vücudunuzun ihtiyaç duyduğu vitaminleri ve mineralleri elde etmenin en iyi yolu, çeşitlilik içeren bir diyettir. Ek vitamin ve mineral almak genellikle zararlı değildir ve diyetiniz bazı açlardan eksikse yararlı olabilir, ama daha fazlası sağlığınıza zarar verebilir.

Bu kurallar, normal beslenmeyi etkileyen durumlarlar ve hastalıklar nedeniyle özel diyetlere ihtiyaç duyanlar için değil, sağlıklı insanlar içindir.

SARAH isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 15. May 2009, 09:33 PM   #6
SARAH
Uzman Üye
 
Üyelik tarihi: Mar 2009
Mesajlar: 137
Tesekkür: 11
70 Mesajina 80 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 17
SARAH has a spectacular aura aboutSARAH has a spectacular aura about
Standart FDA bazı zayıflama haplarını yasakladı!

FDA bazı zayıflama haplarını yasakladı!Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi’nin yaptığı açıklamalara göre kilo vermek için kullanılan 25’ten fazla ilacın içeriğinde yasal olmayan ve onaylanmamış maddeler bulunuyor ve bu maddelerin sağlık açısından risk oluşturabileceği belirtiliyor.
Beslenmeİlaç Kilo KontrolüSağlık GündemiUzmanlar bu ilaçların reçetesiz olarak diyet ürünler satan dükkanlardan ya da internetten kolayca alınabileceğini belirtiyorlar. Kolayca kilo vermek isteyen pek çok insan bu ilaçların tehlikelerini göz ardı ederek kullanıyorlar ve sağlıklarını tehlikeye atıyorlar.

FDA tarafından basına verilen listede aşağıdaki ilaçların tehlikeli olduğu belirtildi:

• Fatloss Slimming
• 2 Day Diet
• 3x Slimming Power
• 5x Imelda Perfect Slimming
• 3 Day Diet Japan Lingzhi
• 24 Hours Diet
• 7 Diet Day/Night Formula
• 7 Day Herbal Slim
• 8 Factor Diet
• 999 Fitness Essence
• Extrim Plus
• GMP
• Imelda Perfect Slim
• Lida DaiDaihua
• Miaozi Slim Capsules
• Perfect Slim
• Perfect Slim 5x
• Phyto Shape
• ProSlim Plus
• Royal Slimming Formula Slim 3 in 1
• Slim Express 360
• Slimtech
• Somotrim
• Superslim
• TripleSlim
• Zhen de Shou
• Venom Hyperdrive 3.0

Yetkililer ayrıca bu ilaçların üzerinde doğal, ya da bitkisel olduklarını belirten etiketler bulunabildiğini ve insanların bu etiketlere aldandıklarını söylüyorlar. Ancak ilaçlarda bulunan bazı bileşenler sağlık birimleri tarafından onaylanmamış tehlikeli maddelerden oluşuyor.

Onaylanmamış maddeler yüksek tansiyona, nöbetlere, hızlı kalp atışına hatta kalp krizi ya da felce bile neden olabiliyor. Ayrıca başka maddelerle etkileşime girmeleri halinde de çeşitli tehlikeler oluşturabiliyorlar. Bunların yanı sıra hamile kadınlar ya da yeni doğum yapmış kişilerin ve 16 yaşından küçük çocukların kesinlikle kullanmaması gerekiyor.

Uzmanlar bazı maddelerin depresyona bile neden olabileceğini açıkladılar. Bu listede adı geçen ilaçlardan herhangi birini kullanan kişilerin derhal ilaç kullanımını bırakmaları ve bir sağlık kuruluşuna danışmaları öneriliyor.
SARAH isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 15. May 2009, 09:35 PM   #7
SARAH
Uzman Üye
 
Üyelik tarihi: Mar 2009
Mesajlar: 137
Tesekkür: 11
70 Mesajina 80 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 17
SARAH has a spectacular aura aboutSARAH has a spectacular aura about
Standart Çalışanlar için beslenme önerileri

Çalışanlar için beslenme önerileriGünde 8, haftada 40, yılda 2000 saatimizi çalışarak geçiriyoruz. Bu süreçte sağlıklı beslenmek kilo kontrolünü sağlamak için büyük bir fırsat!
BeslenmeEgzersizKilo KontrolüSebze-MeyveGünde 8, haftada 40 saatimizi işyerimizde geçiriyoruz. Sürekli oturduğumuz, hareket etmeden bilgisayar başında geçirdiğimiz bu süre küçümsenmeyecek kadar önemli. Bu durum, yılda yaklaşık 2000 saatimizi hareket etmeden geçirdiğimiz anlamına geliyor. Beslenme ve Diyet Uzmanı Aylin Yılmaz, hareketsiz ve gün boyu bilgisayar başında çalışanlara öneriler sunuyor.


- Su Tüketimi Arttırılmalı
Su tüketimi böbrek fonksiyonları, kan dolaşımı, vücut ısı dengesi, besinlerin taşınması ve atık maddelerin atılması için çok önemlidir. Gün içerisinde suyun az tüketilmesi yukarıda belirtilen işleyişleri tam olarak gerçekleştirilmesini engelleyecektir.

- Çay-Kahve Tüketimi Azaltılmalı
Çay ve kahvenin aşırı tüketilmesi; bazı vitamin ve mineral emilimlerini negatif etkiler. Özellikle antioksidan vitaminler (A, C, E) hassas olduklarından kahve ve çaydaki tanen ve kafeinden negatif etkilenirler. 1 küp şeker = 10 kaloriye denk gelmektedir. Kan şekeri hızlı yükselir ve ardından da İnsülin hormonu sürekli uyarılır. İnsülin hormonunun sürekli uyarılması; Hiperglisemi (kandaki şeker yüksekliği) ve hipoglisemi (kandaki şeker düşüklüğü) durumlarını meydana getirir.

- Ara Öğün Doğru Besinlerle YapılmalıAra öğünler özellikle uzun süre aç kalmayı engelleyerek kan şekerinin düzenlenmesini, o esnada vücut için gerekli enerjinin sağlanmasını ve metabolizma hızının yükselmesini sağlar. Böylece gün içerisinde daha dinç, daha zinde bir vücuda kavuşarak, konsantrasyon bozukluğu, uyku, yorgunluk gibi problemler engellenmiş olur.

Ofiste Ara Öğün Alternatifleri
Ofiste, Saat 15:00 -17:00 arası alınabilecek minik atıştırmalar:
* Kuru kayısı-yoğurt-ceviz-su
* Kuru Üzüm-Fındık-su
* Süt-Kuru Yaban mersini-Su
* Yoğurt-Badem-Kuru İncir Su

Tatlı Kaçamakların Yerine Yenilerini Koyun
Genelde tercih edilmesi gereken tatlılar, sütlü ve meyveli tatlılardır. Sütlü tatlılar kalsiyum ve B vitaminleri açısından, meyve tatlıları da (elma tatlısı, ayva tatlısı gibi) vitaminler açısından zengindir. Çikolata, hamurlu tatlılar gibi çeşitlerin içeriğinde yağ ve şeker çok yoğundur. Dolayısı ile bu tip tatlıların aşırı tüketimi vücutta yağ olarak depolanmalarına neden olacaktır.

Şişede durduğu gibi durmaz
Alkolün 1 gramı 9 kaloridir ve yağ olarak depolanmaktadır. Karaciğeri çok yorar ve karaciğer enzimlerinin artmasına da neden olur. Alkol, beslenme alışkanlıklarında kalıcı değişikliği koruyabilmek için ılımlı miktarda tüketilebilir, şarap için 2 kadeh, bira için 330 ml, rakı, votka ve viski için 1 duble ile sınırlandırılmalıdır.

Egzersize Merhaba Demenin Tam ZamanıEgzersiz, özellikle kemik yapısını korur. Ayrıca tüm kasların sürekli olarak oksijen almasını sağlayarak istenmeyen maddelerin daha rahat atılmasını, metabolizmanın hızını arttırarak günlük beslenmeden gelen kalorinin (enerjinin) daha rahat yakılmasını ve vücutta istenmeyen fazla yağların yıkılmasını sağlar. Daha dinç, daha dirençli bir vücuda sahip olmamıza yardımcı olur.

Ofise gelmeden önce alışveriş yapın;
3 tane 500 cc şişede su ( ofiste en az 1,5 litre su içilmeli-gün içinde ise ortalama 2,5 litre bitirmelisiniz)
Kuru meyve (kuru incir, kuru kayısı, kuru erik veya yaban mersini - 50 gr )
Fındık, ceviz veya badem (50 gr)
Sut, ayran veya meyveli yoğurt (200cc)
100% doğal meyve suyu (200cc)
SARAH isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 15. May 2009, 09:40 PM   #8
SARAH
Uzman Üye
 
Üyelik tarihi: Mar 2009
Mesajlar: 137
Tesekkür: 11
70 Mesajina 80 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 17
SARAH has a spectacular aura aboutSARAH has a spectacular aura about
Standart Sık yapılan 30 diyet hatası

Sık yapılan 30 diyet hatasıDoğru bildiğiniz yanlışların diyetini ödemeyin!
BeslenmeKilo KontrolüUzman Diyetisyen M. Turgay Köse, şişmanlığın mutlaka tedavi edilmesi gereken bir sağlık sorunu olduğunu savunuyor. “Doğru bildiğiniz yanlışların diyetini ödemeyin” şeklinde bir uyarıda bulunan Köse’nin kitabında yaşam tarzı değişikliğinden sıklıkla bahsedilmektedir. Zayıflama konusunda esas tedavinin davranış değişikliği tedavisi olduğunu düşünen Köse, zayıflama konusunda en sık karşılaşılan 30 diyet hatasından bahsediyor:

1. Tam anlamı ile karar vermeden diyete başlamak“İnanmak, başarmanın yarısıdır” denilir. Kişi, zayıflayanlardan hiçbir eksiğinin bulunmadığını hatta fazlasının olduğunu düşünmeli; bu fazlalıklardan da kurtulmak adına kesin karar vererek zayıflama sürecini başlatmalıdır. “Zayıflasam iyi olur” düşüncesi ile yola çıkmak baştan yenilgiyi kabullenmektir.

2. Uzman kontrolünden geçmemek
Endokrinolog veya dahiliye uzmanı kontrolünden geçen birey, tahlillerini yaptırıp diyetisyen tarafından kişiye özel olarak hazırlanan beslenme modeli ile diyet tedavisine geçmelidir. Herhangi bir uzman kontrolüne girmeden başarılı olma oranı oldukça düşük seyreder. Kişi, nasıl aracı bozulunca yetkili servis elemanından destek alınıyorsa zayıflama konusuna da aynı titizlikle yaklaşmalıdır.

3. Doğru hedef belirlememek
Dünya Sağlık Örgütü’ne göre ayda 2 - 4 kg ağırlık kaybı hedeflenmelidir. 6 kg üzerindeki ağırlık kayıplarının faydadan çok zarar getireceği asla unutulmamalıdır. Büyük hedeflere küçük adımlarla ulaşılır. 20 senede alınan kilolardan 20 günde kurtulmaya çalışmak hiç gerçekçi değildir. Bu nedenle ulaşılabilir ve sağlıklı bir hedef belirlenmelidir.

4. Uyku süresinin düzensizliği
Yapılan bilimsel araştırmalar ışığında günlük uyku süresinin 7 - 8 saat arasında tutulması gerekmektedir. Daha az veya çok uyumak kilo alımını artırıcı etkiler göstermektedir. 7 saatten az uyuyanlarda bazı hormonların yapımında sıkıntılar oluşurken, 8 saatten fazla uyunması durumunda da metabolizma hızı yavaşlamakta, kilo alımına davetiye çıkarılmış olmaktadır.

5. Kahvaltıyı atlamak
Kahvaltı yapmayan kilo almaya mahkumdur. İç organların, beynin, kasların… fonksiyon gösterebilmesi için gereken enerji, uyandıktan sonra en kısa zaman dilimi içerisinde besinler yolu ile karşılanmalıdır.

6. Günde 2 - 3 öğün beslenmek
Yapılan bilimsel araştırmalar, aynı miktarda enerji alsalar da 3 öğüne göre 6 öğün beslenenlerin daha kolay kilo verdiğini göstermektedir. Öğün sayısının artırılması, mideyi dolu tutarak bir sonraki öğünde fazla ve hızlı yemeyi engellemektedir. Ayrıca metabolizmayı da hızlandırıcı etkiler göstermektedir.

7. Öğün atlamak
Öğün atlamak, kendinize yapabileceğiniz en büyük kötülüktür. Gündüz diyet yaptığınızı düşündüren, gece ziyafet yapmanıza neden olan bu hataya sakın düşmeyin. Aç tavuk düşünde darı ambarı görür sözünden de anlaşılacağı üzere kişide mahrumiyet duygusunun oluşması bireyin yanlış alışkanlıklara, enerji içeriği yüksek olan besinlere yönelmesine sebebiyet verebilir.

8. Akşam yemeğini çok geçe bırakmak
Akşam yemeğini yatmadan ~ 3.5 saat önce sonlandırmak gerekir. Dolu mide ile yatağa girmek vücudun yağlanması için en iyi fırsattır. Kimse park halindeki arabasına yakıt doldurmaz. Öte yandan akşam yemeğinden yatana kadar geçen süreçte ara öğün almanın bir sakıncası yoktur; meyve, yoğurt veya süt gibi hafif bir şeyler tüketilebilir.

9. Sofraya çok aç oturmak
Uzun süren açlıklar sonrasında kan şekeri düşer ve bir sonraki öğünde fazla besin alımına davetiye çıkarılır. Bu nedenle her ana öğünü müteakip olarak 2 - 3 saat sonrasında küçük bir ara öğün alınmalıdır.

10. Tek tip beslenmeyi öneren diyetler uygulamak
Yetersiz ve dengesiz beslenmeye yol açması sebebiyle tek tip beslenmeyi öneren diyetlerden (lahana çorbası diyeti, protein ağırlıklı diyetler, ayırma diyetleri, sebze ve meyve diyetlerinden) uzak durmak gerekir. Bu tarz diyetler metabolizmayı bozmaktan öteye gitmez. Zaten yaşam tarzı haline getirilemeyecek hiçbir yönteme başlamamak gerekir. Her zaman için besin çeşitliliğine önem verilmelidir.

11. Hızlı yemek
Yemek süresini uzatın. Unutmayın, tokluk hissi 20. dakikada oluşur. Her lokmadan sonra elinizden çatal - kaşığı bırakın. Yediklerinizden keyif ve tat alabilmek adına besinleri iyice çiğneyerek küçük lokmalar halinde yutmaya çalışın. Tat alma duyusunun dil olduğunu unutmayın.

12. Yemek yerken dikkati dağıtmak
Yemek yerken kitap okumak, TV izlemek gibi herhangi bir şeyle meşgul olmayın. Yemeklerinizi sakin bir ortamda, iyice çiğneyerek tüketmeye özen gösterin. Acele etmeyin. Beslenmeyi karın doyurmak şeklinde değerlendirmeyin. Besinlerin içerisindeki gerçek tadı almaya çalışın.

13. Evde yüksek enerjili besinler bulundurmak

Gözden uzak olan gönülden ırak olur sözünden yola çıkaran evde enerjisi yüksek (tatlı, cips, kuruyemiş gibi) besinler bulundurmayın. Gerekirse göremeyeceğiniz şekilde dolaplara saklayın.

14. Yemeğin tadına bakmadan tuz kullanmak
Tuz ve aşırı tuzlu besinler vücutta su tutar. Dolayısıyla tartıldığınızda moralinizi bozabilir. Yemek ve ekmeklerden alınan tuz ile yetinmeye çalışın. En iyisi, masaya tuzluk getirmeyin. Gerekirse çeşitli baharatlarla yiyeceklerinizi lezzetlendirmeye çalışın.

15. Rafine şekerden vazgeçmemek
İnsülin seviyesinde ani değişikliğe yol açarak tekrar tatlı yeme isteği uyandıracağı için rafine şekerden olabildiğince uzak durun. Şekerin fazlasının vücutta yağa dönüştüğünü unutmayın. Kan şekeri üzerinde olumsuz etkilerinin olmaması ve enerji içermemeleri nedeniyle, rafine şeker yerine yapay tatlandırıcılar güvenle kullanılabilir.

16. Aşırı zeytinyağı tüketmek
Halk arasında sıvıyağların katı yağ ve margarinlerden daha düşük enerji içerdiği görüşü yaygındır. Özellikle salataya eklenen yağların miktarına hiç dikkat edilmemesi, sağlıklı diye ekmeğin zeytinyağına bandırılması kilo alınmasına neden olabilmektedir.





17. Tabak sıyırmak
Yemeklerin sularına ekmek bandırmak, tabak sıyırmak fazladan ekmek yenilmesine neden olduğu gibi farkında olunmadan yemekte bulunan yağın da tüketilmesine sebebiyet verir. 1 kg sebze yemeğine en fazla 2 yemek kaşığı sıvıyağ eklenmeli, hatta etle pişen yemeklere yağ konulmamalıdır.

18. Abur cubur için “bir taneden bir şey olmaz” şeklinde düşünmek
Pasta, kek, kurabiye, börek vb hamur işlerinde çok fazla yağ, şeker, un ve yumurta kullanıldığı için bunlardan mümkün olduğunca az yenilmelidir. “Biri de bir, bini de bir” diye bir söz vardır. İkram edileni bitirmek zorunda değilsiniz. Sunulanın yarısını yiyin, sadece tadına bakın, yeter.

19. Egzersiz yapmamak

Sadece diyet yaparak sonuç almaya çalışmak daha düşük enerjili diyet uygulanmasına, tedavi süresinin uzamasına, metabolizma hızını azalmasına, sabrın tükenmesine, kaçamakların artmasına, verilen kiloların geri alınmasına sebebiyet verir. O nedenle diyetin mutlaka egzersiz ile desteklenmesi gerekmektedir.

20. Mazeretler üretmek• Egzersiz yapmak için hiç zamanım yok. Zaten çok yorgunum.
• Günümün önemli kısmı mutfakta geçiyor, sürekli yemekle uğraşıyorum. Ben de yiyorum.
• Ev işleri zaten yeterince yoruyor. Çamaşır, bulaşık, ütü... Vakit mi kalıyor ki sanki?
Belirtildiği gibi, zaten bunların adı “bahane”. O nedenle kişi kendini kandırmaktan ziyade bahanelerini azaltma yoluna gitmelidir.

21. Posalı (yani lifli) besinler tüketmemek
Kurubaklagiller (kuru fasulye, nohut, mercimek, kuru barbunya), kepekli tahıllar (esmer ekmek, bulgur pilavı, kepekli pirinç / makarna / erişte / un), yulaf, sebze ve meyveler içerdikleri lifler sayesinde midede hacim sağlayarak uzun süre tok tutar ve diyete uyumu artırırlar. Ayrıca kan şekeri, kolesterol ve kan basıncını istenilen seviyelerde tutmaya yardımcı olmaktadır. Dışkılama sayısını ve miktarını artırarak kabızlığı önlemekte, kalın bağırsak kanserinden koruyucu etkiler içermektedir. Lif alımını artırmak adına soyulmadan yenilebilen sebze ve meyveleri kabukları ile birlikte tüketmekte yarar var. Gerektiğinde ise derin soymamaya özen gösterilmelidir.

22. Yeterince su içmemek
Posalı besinlerin bahsedilen etkilerini gerçekleştirebilmesi için, gün içerisinde 10 - 14 bardak (yaklaşık olarak saat başı bir bardak) su içmek gerekir. Besinlerin sindiriminden metabolik atıkların vücuttan uzaklaştırılmasına kadar pek çok aşamada önemli görevler üstlenen suyun %20’lik kaybı ölümle sonuçlanabilir. İçilen çay, kahve, gazlı içecek vb idrar söktürücü özellikler taşıdığı için suyun yerini tutmamaktadır.

23. Sürekli tartılmak
Gün içerisinde birer saat ara ile tartıya çıksanız da 2 kere aynı rakama rastlamanız pek mümkün değildir. Sabah uyanınca tartıda görülen rakam ile gece yatarken karşılaşılan değer arasında 1-2 kg fark görülmesi olasıdır. İdeali; haftada bir gün, aynı kıyafetlerle, aynı baskülde, sabah aç karına, dışkılama sonrası tartmak ve ağırlığı bir kenara kaydetmektir.




24. Aşırı kafein almak
Çay, kahve ve gazlı içeceklerde bulunan kafein karaciğeri yoracağı için fazla tüketimden kaçınılmalıdır. Light da olsa gazlı içeceklerden fazla içilmemelidir. Aşırı tüketim durumlarında kansızlıktan osteoporoza kadar çeşitli sağlık problemlerine yol açabilmektedir. Aynı zamanda idrar söktürücü özelliklerinden ötürü su kayıplarına yol açmaktadır.

25. Her light ürüne inanmak
Baklavadan çikolataya, dondurmadan bisküvilere kadar geniş bir yelpazede karşımıza çıkan light ürünler referans ürünlere göre enerjilerinin en az %25 oranında azaltılmaları ile elde edilirler. Bireyler belirli yiyeceklerden kısarak bu ürünleri tercih edebilirler. Ancak her light ürünün de bir enerjisi olduğu ve serbest olarak tüketilemeyeceği unutulmamalıdır. “Ne de olsa light” düşüncesi ile aşırıya kaçılmamalıdır.

26. Etiket okumamak

Bir ürünü satın alırken içerdiği enerji, toplam yağ miktarı ve kolesterol gibi içeriklerini incelemek gerek zayıflama gerekse sağlık adına büyük önem taşımaktadır. Ne tükettiğinizin farkında olmanız, besinleri kıyaslama adına da yarar sağlamaktadır.

27. Tıkanana kadar yemek
Tabağınızdakileri bitirmek zorunda değilsiniz: Hatta bir miktar yemek bırakmayı alışkanlık haline getirin. Kalanı ara öğünlerde tüketebilirsiniz. Gerekirse tekrar alabileceğinizi unutmayın.

28. Umutsuzluğa kapılmak
Aksilikler karşısında asla cesaretinizi kırmayın. Fazla yerseniz hemen karamsarlığa kapılmayın. 40 yıllık taksi şoförü bile aracını stop ettiriyorsa, sizin de diyette ufacık kaçamakları görmezden gelmeniz gerekir. Pire için yorgan yakmayın. Burada önemli olan, aynı hatayı tekrarlamaktır.

29. Sabırlı olmamak
Aylar, yıllar içerisinde yerleşen fazla kilolar çok da kolay gitmeyecektir. Uzun bir maratonda, ilk başta depar atmak ne kadar yanlışsa; kısa sürede hızlı kilo kaybederek belli bir kiloda sabit kalmak ve diyeti bırakmak da o denli can sıkıcıdır. Düzenli olarak aynı çizgide ilerlemek her zaman için daha sağlıklıdır. Geç verilen kiloların kalıcı olduğu unutulmamalıdır.

30. Kararlı davranmamak
Kilo verme sürecinde felsefeniz şu olsun: Üşenmeyin, ertelemeyin, vazgeçmeyin. Sağlıklı yaşama adım atmak adına daha kaç pazartesi bekleyeceksiniz. Gün bugündür. Kendiniz için artık bir şeyler yapın ve yaşam tarzınızı mutlaka değiştirin. Kendinize iyi bakın.
SARAH isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 15. May 2009, 09:46 PM   #9
SARAH
Uzman Üye
 
Üyelik tarihi: Mar 2009
Mesajlar: 137
Tesekkür: 11
70 Mesajina 80 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 17
SARAH has a spectacular aura aboutSARAH has a spectacular aura about
Standart Diyette doğru bilinen yanlışlar

Diyette doğru bilinen yanlışlarDiyet yaparken kulak dolma bilgilerle de hareket ediyoruz. Oysa yanlış bilinen doğrular sebebiyle kilo vermeye çalışırken şişmanlıyoruz.
BeslenmeKilo KontrolüEkmek ,makarna, pilav gibi karbonhidratların diyetten tamamen çıkarılması”Diyet yapan kişinin yaptığı en önemli hatalardan biri vücuda yeterli miktarda karbonhidrat vermemektir.Diyete başladığı zaman ekmek,pilav,makarna,patates,mısır gibi besinleri kesen kişilerin metabolizması ihtiyacı olan karbonhidratı önce kandan almaya çalışır.Glikoz oranı düştüğünde kan şekeride palrelinde düşmeye başlar.Sonrasında vücut kas içerisindeki karbonhidratları kullanmaya başlar ve bu durum kas kaybı anlamına gelir .Bu sırada vücut kasla beraberinde su kaybına uğrar.Yani diyette karbonhidratı kesen kimse tartıdaki sonucu görünce kilo verdiği yanılğısına düşer ancak gerçek olan vücudun kaybettiği yağ değil kas ve sudur.

“Sadece protein ağırlıklı diyet yaparak hızlı zayıflama ”Protein vücut mekanizmasını hızlandırdığı doğrudur ancak sürekli protein almak kas dokularını eksiltir ve su kaybına neden olur.1 gr kas dokusu ile beraber yaklaşık 2,7 gr su kaybı olur.Yağsız doku kitlesi kaybı metabolik hızı düşürür.İnsanlar tartıya çıktığı zaman kilo verdiklerini zannederler ancak metabolizma yavaşladığı için diyet sonrasında hızlı bir şekilde kilo alınır.

“Her tür hareket ve sporun zayıflatması”
Vücudun egzersiz ve sporla kilo vermesi için yağ yakma formuna geçmesi gereklidir, buda ancak haftada 5 gün düzenli egzersiz ile başlar.Çoğu zaman iki saat sürekli mekik hareketi yerine uygun nabızla 45-60 dk bir yürüyüş istenilen sonuçlara ulaşmakta daha faydalı olur.

“Sabahları aç karnına içilen limonlu sıcak suyun yağ yakıcı özelliği ”Halk arasında inanılan bir başka yanlışta sabahları veya yemek öncesinde aç karnına limonlu sıcak su içmenin vücuttaki yağları erittiğidir ancak bu inanç tamamen yanlıştır.Suyun veya içine katılacak limon soda gibi maddelerin, bitki çaylarının kesinlikle yağları eritmek, yok etmek gibi bir etkisi bulunmamaktadır.

“Tek öğün yemek yiyerek kolayca zayıflamak!”Vücudun kilo almasına neden olan en önemli etkenlerden biri, onu bütün gün aç bırakıp sadece akşamları yemek yemektir. Çünkü yaklaşık 20 saat aç kalan vücut bu durumun devam edeceğini düşünür ve savaşa hazırlanır gibi yediklerini depolamaya başlar.Sonra 4 saat içerisinde gelen besinler yağ olarak depolanır.Bu konuda diyetisyenlerin tavsiyesi vücudu asla uzun süre aç bırakmamak ve mutlaka her 3-4 saatte birşeyler tüketilmelidir.
SARAH isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 15. May 2009, 09:49 PM   #10
SARAH
Uzman Üye
 
Üyelik tarihi: Mar 2009
Mesajlar: 137
Tesekkür: 11
70 Mesajina 80 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 17
SARAH has a spectacular aura aboutSARAH has a spectacular aura about
Standart Kalori bombası açık büfe yemekler

Kalori bombası açık büfe yemeklerAçık büfeyi görünce hemen hepsinden almalıyım fikri yerine mutlaka seçim yapmak için kendi kendinizi önceden hazırlayın. Tatile çıktığınızda da, açık büfe bir yemeğe gittiğinizde de bu önerileri aklınızdan çıkarmayın.
BeslenmeKilo KontrolüYeterli dengeli beslenmede kural değişik besin gruplarının bir arada, bireyin günlük ihtiyaçlarını karşılayacak miktarda, sağlık kurallarına uygun olarak alınmasıdır. Besinleri ne kadar dengeli olarak öğünlerimizde bulundurursak vücut için yararlılığı o kadar fazla olmaktadır. Bu nedenle açık büfe bulunan yerlerde kahvaltı, öğle yemeği ve akşam yemeklerini dikkatli seçmek gerekir. Açık büfeyi görünce hemen hepsinden almalıyım fikri yerine mutlaka seçim yapacağınızı kendi kendinizi önceden hazırlayın. Tatile çıktığınızda da, açık büfe bir yemeğe gittiğinizde de Beslenme ve Diyet Uzmanı Selahattin Dönmez'in önerilerin aklınızdan çıkarmayın.

Açık büfe kahvaltı :
Mutlaka güne kahvaltı ile başlamalısınız. Kahvaltılarınız için 2 küçük tabak kullanınız. 1. küçük tabakta peynir çeşitlerinden 2 dilim seçin (unutmayın sert peynirlerin kalsiyum içerikleri fazladır), 4–5 adet siyah ve yeşil zeytin alın, 1 ince dilim kepekli, çavdar veya mısır ekmeği kesin ve tabağın geri kalan kısmına meyve dilimleri ile zenginleştirin. 2. küçük tabağa domates, salatalık, taze nane, taze maydanoz, roka, tatlı kırmızıbiber veya yeşil biber koyun. İçecek olarak açık az limonlu çay veya taze sıkılmış meyve suyu veya kafeini azaltılmış az süt eklenmiş kahve içebilirsiniz. Kahvaltınızı en az 20 en fazla 30 dakika sürecek şekilde yavaş yavaş yapınız. Kahvaltı sonrası en az 20 dakika hafif tempo yürüyüş iyi gelecektir.

Açık büfe öğle yemeği : Zeytinyağlılar, kızartmalar, börekler, çorba çeşitleri, salam, sucuk, kavurma vb… tatlılar insanı çok cezbeder gibi görünüyor değil mi?
Bu yemek savaşından başarılı çıkmak lazım. Bu nedenle bazı sağlıklı beslenme kurallarını hatırlayalım:
1. Kızartmalar kanda kötü huylu kolesterolün artmasına, daha fazla enerji alınmasına, kansere neden olan maddelerin alınmasına neden olur.
2. Tatlıların çoğu kan şekerinizin hızla yükselmesine ve daha sonra kısa sürede düşmesine neden olur. Bu acıkmayı hızlandırır. Ayrıca şekerli besin tüketmek kandaki yağlardan, kalp hastalığı için gösterge olan trigliserid denilen maddenin yükselmesine neden olur.
3. İşlenmiş etlerden salam, sucuk, sosis, kavurma vb… kalp ve damar sağlığınızı tehdit eder, yüksek miktarda kolesterol içerir, kanser yapıcı maddelerin vücuda alınmasını sağlar.
4. Biliyoruz ki; sıkı yemek sonrası kalp krizi oluşma riski çok fazladır.
5. Sıcak havalarda sindirim sisteminizi zorlayacak yemek yeme; mide bulantısı, barsaklarda bozulma, midede yanma, hazmetmede güçlük vb… sorunlara neden olur.
6. Çok yemek yeme; hareket kabiliyetinizi kısıtlar, uyku hali verir, yemek sonrası mutsuzluk sağlar.
7. Yemekte gözünüzü değil midenizin doygunluğu önemlidir. Yavaş yavaş yemeği denediğinizde daha tok kalabildiğinizi sizde göreceksiniz.

Ne yapmak gerekir? Hemen orta boy servis tabağınızı alın ve göz ucuyla tabağınızı dört eşit parçaya bölün. Böylece sevdiğiniz her şeyden azar azar alma şansına sahip olursunuz. Dörtte bir kısmına zeytinyağlı sebze yemeği veya 1 adet dolma, dörtte bir kısmına ızgara tavuk, balık, köfte veya et sote yemeği, dörtte bir kısmına yoğurt, geri kalan kısmına az yağ eklenmiş salata ve öğünün yanına 1 dilim çavdar, kepekli veya mısır ekmeği ekleyin. Yine öğün sonrası en az 20–30 dakika fiziksel aktivite yapın.

Açık büfe akşam yemeği : Akşam yemekleri mümkün olduğunca sade, daha hazmı kolay, daha az enerji içeren bir öğün olmalıdır. Bol salata, biraz ızgara balık veya soslu tavuk-hindi-kırmızı et, isteğe göre 1 küçük kadeh kırmızı şarap tercih edilebilir. Veya tavuk etli, peynirli, ton balıklı karışık bir salata ile buradan kazandığınız kaloriyi yanında ½ kâse sütlü tatlı veya 2 küçük top normal dondurma ile dengeleyebilirsiniz.

Unutmayın alkol almak zorunda değilsiniz. Dünya Sağlık Örgütü; alkol kullanılmayan ülkelerde alkol önerisinin teşvik edilmemesi görüşündedir. Yemeklerinizi ayran, taze sıkılmış meyve suları ile sağlıklı hale getirmek hiç de zor değil. Ancak alkol almak istiyorsanız kalbi koruyucu bitkisel kimyasalları içeren 1 su bardağı kadar siyah bira veya 1 küçük kadeh kırmızı şarap tercih ediniz.
SARAH isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Bookmarks

Etiketler
yemek, şişmanlatıyor


Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı

Hizli Erisim


Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 11:01 PM.


Powered by vBulletin® Version 3.8.1
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Hanifler - Kuran odaklı gerçek din islam