hanifler.com Kuran odaklı dindarlık  

Go Back   hanifler.com Kuran odaklı dindarlık > İMAN > İman ve mü’minler > Din

Cevapla
 
Seçenekler Stil
Alt 6. November 2012, 08:02 PM   #1
aorskaya
Uzman Üye
 
Üyelik tarihi: Aug 2009
Mesajlar: 933
Tesekkür: 110
268 Mesajina 414 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 16
aorskaya will become famous soon enoughaorskaya will become famous soon enough
Standart Din hayatı kolaylaştırır, kuran kurtarır

Selamun aleyküm,

Sevgili kardeşlerim,

Rabbimiz biz insanları kulluk etmemiz için ve imtihana tabi olmak üzere yarattığını belirterek, imtihanın nelerden olacağını da "kurandan sorulacaksınız" diyerek bize bildirmiştir.

Rabbimiz, yarattığı biz kullarının, bizzat kendisine iman etmemizi ve bize indirdiği dinine iman etmemizi ve bu sayede cennetinde bizi sonsuz ömürle yaşatmak istemektedir.

İşte bütün kolaylıkları sağlayan ve buna rağmen sınavı geçmemiz için yine de bize ipuçlarını veren rabbimizin öğütlerini dinleyerek yaşamayı becerebilirsek kurtuluşa kavuşuruz.

Bu kolaylıkta dini yaşamanın kurtulaşa ermenin sınırları nelerdir, asgari neler yapılmalıdır, bunu iyi anlamak gerekir...

Her insan, yaratılan olarak bir yaratıcı olduğunu ve yaratıcının bizi boş yere yaratmayacağını düşünerek yaratıcıyı ve isteklerini ararsa, geçte olsa mutlaka kurana ulaşır.

Kurandan önce başka kanıtlar, kaynaklarla karşılaşsa da bunlar yetersiz, çelişik, mantıksızlıklar barındırdığından akıllı insan bunları kolayca eleyebilecektir.

Ancak, kurana gelince akıllı insan kuranda hep akılla, mantıkla reddedemediği bilgilerle karşılaşacaktır. İşte bu durumda, akıl etmezmisiniz, düşünmezmisiniz, öğüt almazmısınız şeklinde biten anlatımları iyi kavrayınca, akıllı insan aradığı kaynağı bulmuş olduğunu bilecektir.

Şimdi, bu akıllı insanın buluştuğu kuranla tanışma günü, kuranla dostluğa devam kararı vermesi halinde kadir gecesine dönüşür ve kurtuluşun ilk adımı atılmış olur.

KURTULUŞ İÇİN GEREKENLER:
Dostluk kurmayı beceren akıllı insan, kendi aklı ve samimi olarak kurana yaklaşıp, onu anlayıp, ona göre, onun isteklerine göre yaşamaya çalışması halinde başka hiç bir şey yapmasına gerek kalmadan kuran bir dost olarak başka bir şeye ihtiyaç bırakmadan onu kurtaracaktır.

Bu akıllı kişimizin aklı bazı konuları tam anlayamayıp, hataya, yanlışa düşerse ve sahibi kimse de aklı yüzünden bu yanlışı yaşarsa yine rabbimizce bu hatası dikkate alınmadan kabul görmekte ve cennete gidebilmektedir.

Çünkü, aklının yanıltmasına güç yetiremeyen bu insana rabbimiz, "kimseye gücünün yetmediğini yüklemem" sözü nedeniyle hatalarını affetmektedir.

İşte akıllı bir insanın kendi kurtuluşunu sağlamayı becermesi ve cenneti kazanması bu derece kolaydır.

TAKVA (KURTULUŞLA YETİNMEYİP, CENNETTE DAHA İYİ YER EDİNMEK) İÇİN GEREKENLER, YADA KURTULUŞU KAYBETMEK:

Sadece samimi olarak kurana yaklaşan ve aklının kabul ettiği şekilde kurana göre din yaşayan kimsenin yanlışlarını rabbimiz dikkate almıyor ve onu sorumlu tutmuyarak cennetine koyuyordu.

Ancak, bu şekilde kurtuluşu yakalayan bu kimse, yaşamının belli bir anında kurandaki kendi aklına göre ulaştığı bir bilginin, kendi bildiği gibi olmadığına ilişkin bilgiler alır ve aklıda bunları kabul ederse artık kendi fikirlerini değil, yeni ve daha doğru bilgileri kabul edip yaşamak zorunda olur.

Bunu yapmaz, yine sadece kendi aklının bulduğu duruma göre dini yaşarsa, burada yanlış yapmaya, doğrusunu bildiği halde yaşamamak yüzünden kötülükleri ağır basmaya başlayabilir.

İşte bu durumda daha önce başka bilgiye ulaşana kadar hatalıda olsa kendi aklının kurandan vardığı sonuçlara göre din yaşayarak kurtulabilirken, bu defa doğruları yaşamak yerine aklını ilahlaştırıp onun yanlış olarak bulduğu şeyleri din olarak yaşarsa bu defa kurtuluş yerine rezil duruma düşer.

Akıllı insan gerek bu şekilde öğrendiği ve aklının kabul ettiği yeni doğruları yaşayarak ve gerekse kendisi kurandan anladıkları ile yetinmeyip aynı konuda daha doğru anlayışlar olup olmadığını araştırarak, bulur ve bulduğunda bunları yaşamaya çalışırsa, işte bu noktada takvalı davranmaya başlamış olur ki sadece kurtuluşu yakalamakla kalmaz, cennette daha üst konumlara da yerleşecektir.

Din kısaca bu kadar kolaydır, sadece kuran bu şekilde kurtuluşu sağlar, ancak kişi daha çok çaba harcayıp, kuranı daha iyi, daha doğru yaşamaya çalışırsa takvalı olarak cennetin üst mevkilerini kazanır.

Tabi, bütün bu anlatılanlar, aklını kullanabilen kimseler içindir. Akıl özürlü kimseler kuranla sorumlu tutulmazlar.

Ama, akılı varken bunu kullanmayanlar ise rezil duruma düşerler ve cehennemi kazanırlar.

selamlar,
aorskaya
aorskaya isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
aorskaya Adli üyeye bu mesaji için Tesekkür Eden 3 Kisi:
Bilgi (17. November 2012), dost1 (6. November 2012), Yeşua (14. November 2012)
Alt 8. November 2012, 01:47 AM   #2
merdem
Uzman Üye
 
Üyelik tarihi: Nov 2012
Mesajlar: 1.606
Tesekkür: 667
710 Mesajina 1.305 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 23
merdem has much to be proud ofmerdem has much to be proud ofmerdem has much to be proud ofmerdem has much to be proud ofmerdem has much to be proud ofmerdem has much to be proud ofmerdem has much to be proud ofmerdem has much to be proud of
Standart Allah'a tam olarak boyun eymek

Ademoglu basina gelen kazalardan /trafik kazasi misali/, mal ve mülk kaybinda ve en yakinini kaybetmelerinden dolayi bir kerecik olsun "Neden Rabbim, bana neden bunlari layik görüyorsun" demez de, Allah'tan gelen her hayra ve serre anlayis gösterip kabul ediyorsa, bu da takvadir. Ne dersiniz?
merdem isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 8. November 2012, 11:06 PM   #3
aorskaya
Uzman Üye
 
Üyelik tarihi: Aug 2009
Mesajlar: 933
Tesekkür: 110
268 Mesajina 414 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 16
aorskaya will become famous soon enoughaorskaya will become famous soon enough
Standart

Alıntı:
merdem Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
Ademoglu basina gelen kazalardan /trafik kazasi misali/, mal ve mülk kaybinda ve en yakinini kaybetmelerinden dolayi bir kerecik olsun "Neden Rabbim, bana neden bunlari layik görüyorsun" demez de, Allah'tan gelen her hayra ve serre anlayis gösterip kabul ediyorsa, bu da takvadir. Ne dersiniz?
Bir müslüman, başına gelen bir felaket sonrası, örneğin bir trafik kazası yada başka bir kaza ile veya maganda kurşunu ile yakınlarını kaybetse; o acılı anında, aklının başından gittiği, adeta cinnet geçirdiği anlarda, rabbinin haberi olduğunu, olayın izni dahilinde geliştiğini kabul edemeden, asi bile gelse, (ancak aklı başına geldiğinde, asi geldiğini hatırlarsa hatasını düzeltmek şartıyla) normal durumlarda, rabbin emirlerini samimi olarak uygulamaya çalışan bir kimse ise takva sahibi kimsedir.

"Bir kerecik bile" kısmındaki eylemi, bir kere ile sınırları daraltırsak, haksızlık yapmış olacağımızı düşünüyorum.

selamlar,
aorskaya
aorskaya isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 17. November 2012, 01:40 AM   #4
merdem
Uzman Üye
 
Üyelik tarihi: Nov 2012
Mesajlar: 1.606
Tesekkür: 667
710 Mesajina 1.305 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 23
merdem has much to be proud ofmerdem has much to be proud ofmerdem has much to be proud ofmerdem has much to be proud ofmerdem has much to be proud ofmerdem has much to be proud ofmerdem has much to be proud ofmerdem has much to be proud of
Standart Ben asi olanlardan degilim

Alıntı:
aorskaya Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
Bir müslüman, başına gelen bir felaket sonrası, örneğin bir trafik kazası yada başka bir kaza ile veya maganda kurşunu ile yakınlarını kaybetse; o acılı anında, aklının başından gittiği, adeta cinnet geçirdiği anlarda, rabbinin haberi olduğunu, olayın izni dahilinde geliştiğini kabul edemeden, asi bile gelse, (ancak aklı başına geldiğinde, asi geldiğini hatırlarsa hatasını düzeltmek şartıyla) normal durumlarda, rabbin emirlerini samimi olarak uygulamaya çalışan bir kimse ise takva sahibi kimsedir.

"Bir kerecik bile" kısmındaki eylemi, bir kere ile sınırları daraltırsak, haksızlık yapmış olacağımızı düşünüyorum.

selamlar,
aorskaya
Tesekkürlerimi bir borc bilirim size sayin Aorskaya Kardesim, beni ayni zamanda güzel bir sekilde teselli etmis bulundunuz. Yazdiklarim benim basima gelenlerdir ve hic bir zaman aklima gelmedi, gecmedi, düsünmedim bile (bir kerecik bile olsa): "Neden Allah'im" demedim. Her basima geleni takdir etmisimdir. Biz bu dünyada sonsuz sinavlardan gecirelecegiz. InsaAllah hayirli saglam notlar nasib olur cümlemize.

Not: Kaybettigim yakinim kücük oglum idi. 30 yasindaydi. Allah herseyi hakkiyle gören, isiten ve bilendir, Hüküm Allah'a aittir. Biz Allah'a iman edilmekle emir olunduk. Bizlere can veren, bizlerden can alan ve bizleri yeniden canlandirip Hesabgünü huzurunda toplanacak O'dur.

Saygi ve selamlarimla.
merdem isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
merdem Adli üyeye bu mesaji için Tesekkür Eden 5 Kisi:
aorskaya (17. November 2012), Bilgi (17. November 2012), dost1 (17. November 2012), Escherich (24. May 2015), hiiic (17. November 2012)
Alt 17. November 2012, 10:19 AM   #5
aorskaya
Uzman Üye
 
Üyelik tarihi: Aug 2009
Mesajlar: 933
Tesekkür: 110
268 Mesajina 414 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 16
aorskaya will become famous soon enoughaorskaya will become famous soon enough
Standart

Alıntı:
merdem Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
Tesekkürlerimi bir borc bilirim size sayin Aorskaya Kardesim, beni ayni zamanda güzel bir sekilde teselli etmis bulundunuz. Yazdiklarim benim basima gelenlerdir ve hic bir zaman aklima gelmedi, gecmedi, düsünmedim bile (bir kerecik bile olsa): "Neden Allah'im" demedim. Her basima geleni takdir etmisimdir. Biz bu dünyada sonsuz sinavlardan gecirelecegiz. InsaAllah hayirli saglam notlar nasib olur cümlemize.

Not: Kaybettigim yakinim kücük oglum idi. 30 yasindaydi. Allah herseyi hakkiyle gören, isiten ve bilendir, Hüküm Allah'a aittir. Biz Allah'a iman edilmekle emir olunduk. Bizlere can veren, bizlerden can alan ve bizleri yeniden canlandirip Hesabgünü huzurunda toplanacak O'dur.

Saygi ve selamlarimla.
Kardeşim merdem,

Evladınız için, rabbimizin şefaatine layık gördüklerinden olmasını ve öbür tarafının cennet olmasını diliyorum.

Bizler, yakınlarımızı kaybettiğimizde, çok üzülür, yıkılır ve bazen kendini toparlayamayanlarımız dahi olabilir. Ancak, yaratanı ve yaratılan olan bizlerin hepimize biçilen müsemma bir ecel olduğunu, bunun uzayıp kıslamayacağını anlarsak, durumu kavrayıp, kabul etmemiz daha akıllıca gelir.

Çünkü, aramızdan ayrılanın, ayrıldıktan sonraki durumunu bilmemekle birlikte, kendi kafamızdan onun yaşamına doyamadan gittiği gibi fikirlerle yapay olumsuzluklar yaratabiliyoruz.

Halbuki, dini bilmesek bile birazcık düşününce, aslında; üzüntümüzün, sızlanmalarımızın gerçek sebebinin "bizim kayıp ettiğimizi kabul etmemiz olduğunu" görürüz.

Biz, bizim için değerli olan birini kaybetmişizdir, bizim (bu değer için) kayıpta olduğumuz kesindir, ama o değer için kazanım olabileceğini bilmediğimizden bunu gözardı ederek, kendi kaybımıza üzülme bencilliğinde bulunuruz.

Halbuki, o değerin aramızdan ayrıldığı zamana göre; kazançlı olabileceğini o kayıp esnasında düşünebilsek, üzüntüler yerini normal karşılamalara bırakacaktır. Çünkü, rabbimizin ona verdiği süre (ecel) dolmuştur. Durum sadece budur. Başkalarına, daha da kısa eceller verilmiştir. Demekki herkesin bilinmeyen sürelerle eceli vardır ve eceli gelen gitmektedir.

Bilen ve iman eden için durumu kavramak gerekir. Giden, örnek alınarak kalan, henüz nefes alıyorken, kendi durumunuda kurtaracak kurana sarılmalı ve kalan hayatını onunla, onun önderliğinde yaşayabilmelidir.

Not: Forumun, Ecel bölümünde; "Herkesin eceli tekmidir, ecel uzayıp kısalabilirmi..." şeklindeki bir başlıkla konuyu anlatmıştım. Dilerseniz orayada göz atınız...

selamlar,
aorskaya

Konu aorskaya tarafından (17. November 2012 Saat 10:24 AM ) değiştirilmiştir.
aorskaya isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
aorskaya Adli üyeye bu mesaji için Tesekkür Eden 3 Kisi:
Bilgi (17. November 2012), dost1 (17. November 2012), merdem (17. November 2012)
Cevapla

Bookmarks

Etiketler
din, hayatı, kolaylaştırır, kuran, kurtarır


Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı

Hizli Erisim


Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 08:47 PM.


Powered by vBulletin® Version 3.8.1
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Hanifler - Kuran odaklı gerçek din islam