31. December 2010, 09:14 PM | #11 | |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Dec 2010
Mesajlar: 418
Tesekkür: 51
95 Mesajina 146 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 24 |
Alıntı:
Sosyete, tuzukuru, laik ve ayak takımlarının istediği ve bulabileceği bir site. Hayırlı olsun size, yolunuza devam edin. Bu siteden tarafa olmak mümkün değildir...
__________________
Ya İslam'la yükselir, Ya inkarla çürürsün.. Bu yol mezarda bitmiyor, gittiğinde görürsün!...(NECİP FAZIL KISAKÜREK) |
|
FEDAKARADAM Kullanicisina Bu Mesaji Için Tesekkür Edenler: | ebu Maruf (1. January 2011) |
31. December 2010, 11:08 PM | #12 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Mar 2010
Mesajlar: 1.979
Tesekkür: 1.908
1.298 Mesajina 2.732 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 26 |
BURDAN konunuzla alakalı bir hadis deliline ulaşabilirsiniz.
Alimlermizden birisi türban hakkında çalışma yapmış, evet siz hakkısınız, delilleri izleyince bende kabul ettim artık, uluslararası kamuoyunda sizleride görmeyi bekleiz. çok güzel ve mantıklı ve tutarlı yorumlamışsınız... |
31. December 2010, 11:18 PM | #13 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Mar 2010
Mesajlar: 1.979
Tesekkür: 1.908
1.298 Mesajina 2.732 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 26 |
ama sözleriniz pek etkilemiyor... sağolun çok güzeş yorumluyorsunuz, ama duygu eksik... mademki Kurandan delil örnek vermiyor yorumlarınızı ve önder ilan ediyorsunuz..
BURADAN ibret allım inşallah, sizleride böyle duygulu yorumlarda görmek isteriz... |
hiiic Kullanicisina Bu Mesaji Için Tesekkür Edenler: | Miralay (1. January 2011) |
1. January 2011, 01:47 AM | #14 | |
Site Yöneticisi
Üyelik tarihi: Sep 2008
Mesajlar: 3.020
Tesekkür: 3.570
1.083 Mesajina 2.384 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 100000 |
Selamun Aleykum! Değerli FEDAKARADAM Kardeşim!
Alıntı:
"Ya eyyühelleziyne amenu la yeshar kavmün min kavmin asa en yekûnu hayren minhüm ve la nisaün min nisain asa en yekünne hayren minhünn* ve la telmizu enfüseküm ve la tenabezu bil elkab* bi'selismülfüsuku ba'del iyman* ve men lem yetüb feülaike hümüz zalimun" 12. ayetinde: Ya eyyühelleziyne amenüctenibu kesiyren minezzann* inne ba'dazzanni ismün ve la tecessesu ve la yağteb ba'duküm ba'da* eyuhıbbu ehadüküm en ye'küle lahme ehıyhi meyten fekerihtümuh* vettekullah* innAllahe Tevvabun Rahıym Ey iman etmiş kimseler! Bir topluluk bir topluluğu alaya almasın. Olabilir ki, onlar [alay ettikleri topluluk] kendilerinden hayırlıdır. Kadınlar da başka kadınları alaya almasın. Belki de onlar [alay ettikleri kadınlar], kendilerinden hayırlıdır. Kendinizi de fırlatıp atmayın [ayıplamayın, küçük düşürmeyin]; birbirlerinizi lakaplar ile fırlatıp atmayın [küçük düşürmeyin, küçümsemeyin]. İmandan sonra fâsıklık ile adlanmak ne kötü şeydir! Ve kim tevbe etmezse, işte onlar zâlimlerin ta kendileridir. Ey iman etmiş kimseler! Zannın bir çoğundan sakının. Şüphesiz zannın bir kısmı günahtır. Birbirinizin kusurunu araştırmayın. Bir kısmınız bir kısmınızın gıybetini yapmasın. Sizden biriniz ölmüş kardeşinin etini yemeyi sever mi? İşte, bunu çirkin buldunuz. Allah'a da takvâlı davranın. Şüphesiz Allah, tevbeleri çokça kabul edendir, çok merhametlidir. diye buyurmaktadır. Rabbimiz olan Yüce Allah bu ayetlerle: • Mü’min erkeklerden bir topluluk bir topluluğu alaya almasın; zira alay ettikleri topluluk kendilerinden hayırlı olabilir. Kadınlar da başka kadınları alaya almasın; zira alay ettikleri kadınlar, kendilerinden hayırlı olabilir. • Mü’minler kendilerini ayıplamamalı, küçük düşürmemelidir; birbirlerini de lakaplarla küçük düşürmemeli, küçümsemelidir. (İmandan sonra fâsıklık ile adlanmak ne kötü şeydir! Ve kim tevbe etmezse, işte onlar zâlimlerin ta kendileridir.) • Mü’minler zannın bir çoğundan da sakınmalıdır. Şüphesiz zannın bir kısmı günahtır. • Mü’minler birbirinin kusurunu araştırmamalı, gıybetini yapmamalıdır. (Sizden biriniz ölmüş kardeşinin etini yemeyi sever mi? İşte, bunu çirkin buldunuz. Allah'a da takvâlı davranın. Şüphesiz Allah, tevvâb'dır, rahîm'dir.) Her yerde ve her zaman geçerli olan ahlâkî kurallar içeren bu âyetlerin sebeb-i nüzûlü hakkındaki nakilleri zikretmeyi gereksiz gördüğümüz için ihmal ediyoruz. Buradaki, Şüphesiz zannın bir kısmı günahtır ifadesi, yukarıdaki fâsığın getirdiği haberin tahkik ve tesbit edilmesi emrini pekiştirmektedir. Zann hususunda daha önce de uyarılar yapılmıştı: Hâlbuki onların bu konuda hiçbir bilgisi yoktur. Onlar yalnızca zanna uyuyorlar. Zann [sanı] ise “hakk”tan hiçbir şey kazandırmaz. (Necm/28) Ve onların çoğu, ancak bir zanna uyarlar. Şüphesiz ki zann, “hakk”tan hiçbir şey kazandırmaz. Şüphesiz Allah onların yaptıklarını çok iyi bilir. (Yûnus/36) uymamız gereken kurallar koymuş ve Âyetlerin sonunda kendisini tevvâb [tevbeleri çokça kabul eden] olarak niteleyerek, bu ahlâksızlıkları işleyenlere dönüş fırsatı verildiğini işaret etmiştir. Kullar olarak bizler işlediğimiz suçlardan dönersek, Allah onu cezalandırmaktan dönecektir. Rabbimizi cümlemizi de vahyine uygun yaşayanlardan eylesin yanılır hata edersek de kendisine dönüş fırsatını nasip eylesin. Kusursuzluk sadece Allah'a mahsusdur. Doğrusunu en iyi bilen Allah'tır. Sevgi,saygı ve muhabbetle. Allah'a emanet olunuz.
__________________
Halil Ay |
|
1. January 2011, 02:43 AM | #15 | |
Site Yöneticisi
Üyelik tarihi: Sep 2008
Mesajlar: 3.020
Tesekkür: 3.570
1.083 Mesajina 2.384 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 100000 |
Selamun Aleykum! Değerli Ebu Maruf Kardeşim!
Alıntı:
Değerli Kardeşim biliyorsunuzdur ama yine de kısaca özetleyeyim. Hadisler: 1.Kaynağına göre Rivayet edilen fiil ve söz ;Allah’ın Resulune dayandırılıyorsa “merfu”; Sahabeye dayandırılıyorsa “mevkuf”; Sahabeyi gören ve sahabeyi göreni gören kişilere dayandırılıyorsa “maktu” hadis olarak nitelendirilir. 2. Sened sayısına göre Yalan üzerine ittifak edemeyecek kadar çok kişi/ravi tarafından rivayet edilenler ”mütevatir” Bir kişi tarafından rivayet edilenler “ahad” hadis olarak nitelendirilir. 3.Sıhhat durumuna göre Sahih hadis, hasen hadis,Zayıf hadis 4.Senedine göre Muttasıl(mevsul) hadis ve Gayrı muttasıl( Munkatı) hadis diye değerlendirilmektedir. Yazılarda kaynak olarak gösterilen hadislerin ne tür hadis olduğu genelde belirtilmiyor. Belirtilmesi gerekir ki, okuyan kardeşlerimiz daha iyi değerlendirme yapabilsinler. Bunu ben de yapamadığım için Afuvv olan Allahımdan af diliyorum. Yazılan yazılarda kaynak gösterilen hadislerin hepsi de Allah Resulu söylemiş gibi vurgulanıyor. Allah'ın vahyi ile çelişen bir hadis olduğunda da Allah'ın Resulu tebliğ ettiği vahye aykırı söz söylemiş gibi oluyor ve çoğu insan zann altında kalabiliyor. Oysa ki Allah'ın Resulune dayandırılan sözün yukarıda belirtilen kıstaslardan hangisi olduğu belirtilmiş olsa okuyan da duyan da durumu daha sağlıklı değerlendirme olanağını bulmuş olur. Kusursuzluk sadece Allah'a mahsusur. Doğrusunu en iyi bilen Allah'tır. Sevgi,saygı ve muhabbetle. Allah'a emanet olunuz.
__________________
Halil Ay |
|
Bookmarks |
Etiketler |
gerekir, hadis, proğramıhadisler, sakınmak, şüphelidir |
|
|