hanifler.com Kuran odaklı dindarlık  

Go Back   hanifler.com Kuran odaklı dindarlık > BİLİM VE TEKNOLOJİ > Bilim ve Teknik > Tıb

Cevapla
 
Seçenekler Stil
Alt 14. May 2009, 10:05 PM   #11
SARAH
Uzman Üye
 
Üyelik tarihi: Mar 2009
Mesajlar: 137
Tesekkür: 11
70 Mesajina 80 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 17
SARAH has a spectacular aura aboutSARAH has a spectacular aura about
Standart Sağlığınız için fındık, ceviz, badem tüketin

Sağlığınız için fındık, ceviz, badem tüketin
Günlük diyetinde sık sık sert kabuklu yağlı tohum tüketimi, yetişkin ve yaşlılarda hastalıklardan gelişen ölüm riskini azaltır.
BeslenmeKalp-Damar SistemiKolesterol-Kan YağlarıVitamin-MineralYağlarEpidemiyolojik ve klinik çalışmalar sıklıkla tüketilen ceviz, badem, fındık vb. sert kabuklu yağlı tohumların koroner arter hastalığına karşı koruyucu olduğunu göstermektedir. Düzenli ceviz tüketiminin, kardiyovasküler hastalıklara bağlı gelişebilecek ölüm oranını % 30–50 oranında azalttığı gösterilmiştir.

3 büyük prospektif (ileriye yönelik) çalışmada haftada 1–4 porsiyon yağlı tohum tüketiminin koroner kalp hastalığı riskini % 40 oranında azalttığı belirlenmiştir. Yağlı tohumlar, LDL kolesterolü %16 oranında azaltarak, serum lipid profilini iyileştirir ve ayrıca arginin, diyet posası ve antioksidan E vitamini yönünden zengin olmasından dolayı yararlı etkileri vardır. Cevizde yüksek oranda omega-3 yağ asidin bulunması, yararlı etkisini artırmaktadır.

Günlük diyetinde sık sık sert kabuklu yağlı tohum tüketimi, yetişkin ve yaşlılarda hastalıklardan gelişen ölüm riskini azaltır. Haftada 5 kere sert kabuklu yağlı tohum tüketenlerde, tüketmeyenlere göre total ölüm riski oranı % 18–44 oranında daha düşük bulunmuştur. Böylece, yağlı tohum tüketimi sadece Kalp Hastalıklarına karşı koruyucu olmakla kalmaz, aynı zamanda ömrün uzamasında da etkilidir.

6 Şubat 2009
SARAH isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 14. May 2009, 10:06 PM   #12
SARAH
Uzman Üye
 
Üyelik tarihi: Mar 2009
Mesajlar: 137
Tesekkür: 11
70 Mesajina 80 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 17
SARAH has a spectacular aura aboutSARAH has a spectacular aura about
Standart Fazla tuz kalbe kan akışını engelleyebilir

Fazla tuz kalbe kan akışını engelleyebilirYeni yapılan bir araştırmaya göre az tuzlu beslenmek kan damarlarının işlevleri üzerinde olumlu bir etki yapıyor.
BeslenmeKalp-Damar SistemiVitamin-MineralAraştırmacılar önceden yapılan araştırmalarda da fazla tuzun sağlık için zararlı olduğunu açıklamışlardı. Yeni yapılan bu araştırma sonucunda da az tuzlu diyetlerin damarların daha iyi çalışmasına yardımcı oldukları görüldü.

Araştırmada tuz kısıtlamasının hücrelerin damarlar arasında kan akışını düzenleyen ince tabakası üzerinde nasıl bir etkisi olduğu incelendi. Tansiyonları normal olan fazla kilolu katılımcıların sodyumu azalttıkları zaman damarlarının daha iyi çalıştığı gözlemlendi. Sonuç olarak tansiyon üzerinde bir etki bulunmasa da damarların işlevlerini olumlu yönde etkilediği görüldü.

Uzmanlar tuz tüketimi azaltıldığında kan damarlarının doğrudan olumlu şekilde etkilendiğini açıkladılar. Genel olarak sağlıklı insanların günde 1 çay kaşığından daha fazla tuz tüketmemesi öneriliyor. Fakat birçok kişi bu miktarın iki katı kadar tuz tüketiyor.

Hem yeni araştırma sonuçlarına hem de eskilere dayanarak uzmanlar sağlıklı bir hayat sürmek için fazla tuz tüketilmemesi gerektiğini bir kere daha vurguluyorlar.



26 Ocak 2009
SARAH isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 14. May 2009, 10:07 PM   #13
SARAH
Uzman Üye
 
Üyelik tarihi: Mar 2009
Mesajlar: 137
Tesekkür: 11
70 Mesajina 80 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 17
SARAH has a spectacular aura aboutSARAH has a spectacular aura about
Standart Kalp hastalıkları kadınlarda 1 numaralı ölüm sebebi

Kalp hastalıkları kadınlarda 1 numaralı ölüm sebebiABD, birçok gelişmiş ülke ve Türkiye’de de koroner kalp hastalığı, kadınlarda birinci sırada yer alan ölüm nedenleri arasında yer alıyor.
Kadın HastalıklarıKalp-Damar SistemiMenapozABD'de kalp hastalığı nedeniyle toplam ölüm hızının son 20-30 yılda azalmış olmasına karşın, bu azalma erkeklere göre kadınlarda daha yavaştır. Yeni araştırmalar, erkeklere göre kadınların ilk kalp krizinden sonra daha olumsuz bir durumda olabildiklerini doğrulamaktadır. JAMA'da yer alan bir çalışmada, ilk kalp krizini izleyen 1 ay içinde ölüm riskinin, 6 ay içinde de ölüm riski ve yeniden hastaneye yatma gereksiniminin erkeklere göre kadınlarda daha yüksek olduğunu göstermektedir. Araştırmacılar, ilk kalp krizinden sonra kadınlarda ölüm riskinin erkeklere göre %70 daha fazla olmasının, hastalığın daha ağır seyretmesinden ve kalp kriziyle ilişkili komplikasyonlardan kaynaklanabileceğini saptamışlardır.

Kadınlarda kalp krizi riski, menopoz dönemi yaklaştıkça artmakta ve bu artış, yaş ilerledikçe devam etmektedir. Çalışmalarda, menopoz sonrası dönemde olan kadınların kanlarındaki kolesterol düzeylerinin daha yüksek olduğu saptanmıştır. Araştırmacılar, kadınların vücutlarında meydana gelen değişmelerin, yaşlanma, kilo alma ve düşük östrojen hormonu düzeylerini de içeren, menopoza bağlı etkilerden kaynaklanabileceğini düşünmektedirler. Kadınlarda yaşlandıkça özellikle postmenapozal dönemde kalp damar hastalıklarına bağlı ölüm artmaktadır. Koroner arter hastalığının klinik semptomatolojisi, epidemiyolojisi, risk faktörü prevelansı, teşhis yöntemlerine, girişimlere cevap açısından iki cins arasında farklılıklar vardır.

Kadınlar için koroner arter hastalığı açısından en büyük handikap, bu hastalığın yıllarca erkek hastalığı olarak daha fazla kabul görmüş olmasıdır. Kadınlar yaşlandıkça azalan östrojen düzeyi ile birlikte kalp hastalıkları ve inmeye karşı olan direnç azalmaktadır. Altmış yaşına kadar 5 erkekten biri bir koroner kalp hastalığı ile karşılaşırken bu oran kadınlar için 1/17 olarak saptanmıştır. Altmış yaş üzerinde ise hastalığın görülme riski her iki cins için de eşitlenmektedir. Menopoz sonrası dönemde koroner arter hastalığı kadınlar için önemli bir sağlık sorunudur. Bu dönemde ölümlerin yüzde25 nedenini oluşturmaktadır. Kadınlarda koroner arter hastalığı için en önemli risk faktörü hipertansiyondur. Kadınlarda yaşla birlikte ortaya çıkan hipertansiyon yetmiş yaş üzerindeki kadınların yüzde 80’inde görülmektedir. Diyabet de kadınlardaki koroner arter hastalığı riskini 3 kat artırmaktadır.

16 Ocak 2009
SARAH isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 14. May 2009, 10:08 PM   #14
SARAH
Uzman Üye
 
Üyelik tarihi: Mar 2009
Mesajlar: 137
Tesekkür: 11
70 Mesajina 80 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 17
SARAH has a spectacular aura aboutSARAH has a spectacular aura about
Standart Kalp krizi geni bulundu

Kalp krizi geni bulunduAMERİKALI bilim adamları, kalp krizi olup olmadığını önceden belirlemeye yarayacak bir gen tespit ettiklerini açıkladı.
GenetikKalp-Damar SistemiABD’nin Kuzey Carolina eyaletindeki Duke Üniversitesi’nde göreli Dr. Svati Shah ile Dr. Elizabeth Hauser’in yaptığı araştırmada, koroner damar hastalıkları geçmişi olan bin aileye incelemeye alındı. İncelemeler sonucunda, bir kişinin gelecekte kalp krizi geçirme riskini belirleyen bir gen tespit edildi. Bu gen sayesinde bir kişinin kalp krizi geçirme riskini ortaya koyacak testler geliştirilebilir.

Kaynak: Hürriyet Gazetesi
SARAH isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 14. May 2009, 10:09 PM   #15
SARAH
Uzman Üye
 
Üyelik tarihi: Mar 2009
Mesajlar: 137
Tesekkür: 11
70 Mesajina 80 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 17
SARAH has a spectacular aura aboutSARAH has a spectacular aura about
Standart Fazla uyu kalbini koru

Fazla uyu kalbini koru
Yeni yapılan bir araştırmaya göre fazla uyuyan kişilerde koroner atardamar kireçlenmesi görülme riskinin daha az olabileceği ortaya çıktı.
Kalp-Damar SistemiUykuAraştırma sonucunda her fazladan uyunan saat sonunda kişinin gelecek 5 yıl boyunca koroner atardamarlarında kireçlenme görülme riskinin %33 azaldığı görüldü. Uzmanlar uzun dönemde kalp krizi riskinin ve diğer kalp ve damar hastalıklarının görülme riskinin azalacağını belirtiyorlar.

Araştırma kapsamında koroner atardamarlarında kireçlenme olan 500 orta yaşlı kişi 5 yıl boyunca incelendi. Koroner atardamarlar kalp kaslarına oksijen bakımından zengin kan pompalayan damarlardır. Bu damarlarda plak oluşması durumunda damarlar daralır. Kalsiyum plak oluşumuna neden olan maddelerden biridir.

Araştırmanın başında ve sonunda katılımcıların koroner damarları incelendi. Ayrıca bileklerinde aktivitelerini ölçen bir cihaz takıldı ve uyku düzenleri takip edildi. Gruptakilerin ortalama olarak 6 saat uyudukları görüldü. Katılımcıların çok az bir kısmı günde 8 saat kadar uyuyordu.

5 yılın sonunda katılımcıların koroner atardamarları yeniden incelendi ve %12’sinin damarlarında kireçlenme görüldü. Günde ortalama 8 saat ya da daha fazla uyuyan kişilerinse damarlarının daha temiz olduğu gözlemlendi. Uzmanlar kesin bilgiler için daha fazla araştırma yapılması gerektiğini belirtiyorlar.


25 Aralık 2008
SARAH isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 14. May 2009, 10:11 PM   #16
SARAH
Uzman Üye
 
Üyelik tarihi: Mar 2009
Mesajlar: 137
Tesekkür: 11
70 Mesajina 80 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 17
SARAH has a spectacular aura aboutSARAH has a spectacular aura about
Standart Yumurtaya özür doktorları böldü

Yumurtaya özür doktorları böldüTürk Kardiyoloji Derneği’nden Doç. Dr. Meral Kayıkçıoğlu, yumurtanın yararlı olduğunu savunan meslektaşlarını eleştirdi.
BeslenmeKalp-Damar SistemiKolesterol-Kan YağlarıYıllarca “yemeyin” dedikten sonra geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamayla yumurtaya iade-i itibar eden kalp ve damar cerrahı Prof. Dr. Bingür Sönmez’in aksine Türk Kardiyoloji Derneği Kalp Damar Hastalıkları Önleme Proje Ekibi üyesi Doç. Dr. Meral Kayıkçıoğlu, yumurta sarısı tüketiminin başta kalp damar ile şeker hastalarında, kan kolesterolü yüksek ve ailesinde kalp hastalığı olanlarda zararlı olabileceğini söyledi.

Kayıkçıoğlu, yaptığı yazılı açıklamada, son günlerde bazı yayın organlarında, başka alanların uzmanlarının dikkatsiz yorumlarına dayanılarak yumurtada kolesterolün abartıldığı, kalp ve damar hastalıklarına yol açmak bir yana, sağlık için çok yararlı olduğu yönünde haberlerin yayımlandığını hatırlattı. Kayıkçıoğlu, konuyla ilgili yapılan çalışmalar ışığında, kalp sağlığına uygun beslenme için erişkinlerde günde en fazla 200 miligram kolesterol tüketiminin önerildiğini belirtti.

Masum değil!
Kayıkçıoğlu, yumurtanın uzun yıllardır kolesterol yönünden zengin, kalp sağlığına zararlı beslenmenin sembolü olarak kabul edildiğine dikkati çekerek, bu benimsemenin haksız sayılmaması gerektiğini vurguladı. Yumurta sarısında ortalama 200-220 miligram kolesterol bulunduğunu, yani bir yumurta sarısı yenildiğinde günlük kolesterol ihtiyacının karşılandığını bildiren Kayıçıoğlu, şöyle devam etti:
“Yumurta tüketimini artırmanın kolesterol düzeylerini belirgin yükseltmese de, 20 yıllık izlemde kalp-damar hastalığı ve ölüm riskini artırdığı saptanmıştır. Bu zararlı etki, en fazla şeker hastalarında görülmüştür. Ayrıca yumurta tüketimi hem şeker hastalığı, hem de kalp yetersizliği riskini de belirgin olarak artırmaktadır. Bilimsel verilerin ışığında yumurta sarısının tüketimi, başta kalp-damar hastalarında, şeker hastalarında, kan kolesterolü yüksek ve ailesinde kalp hastalığı olanlarda zararlı olabilir.” Kayıkçıoğlu, bunun “Yumurta kesinlikle yenmemeli” anlamına gelmediğini belirtti.

Kaynak: Milliyet Gazetesi



24 Aralık 2008
SARAH isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 14. May 2009, 10:12 PM   #17
SARAH
Uzman Üye
 
Üyelik tarihi: Mar 2009
Mesajlar: 137
Tesekkür: 11
70 Mesajina 80 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 17
SARAH has a spectacular aura aboutSARAH has a spectacular aura about
Standart "]İleri yaşta kalp kapağı hastalıklarına ameliyatsız tedavi

İleri yaşta kalp kapağı hastalıklarına ameliyatsız tedavi[/color]İleri yaş kalp kapak hastaları artık ameliyatsız yöntemle sağlığına kavuşabiliyor. Özellikle 90 yaş sonrası hastalarda ortaya çıkan kapak sorunları girişimsel yöntemlerle giderilerek hastaya kaliteli bir yaşam olanağı sunuluyor.
Kalp-Damar SistemiYaşlanmaMemorial Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Bölümü’nden Doç. Dr. Harun Arbatlı, ileri yaşta kalp kapağı sorunlarının ameliyatsız olarak “Perkütan yöntemi ile çözümü” hakkında bilgi verdi.

İleri yaş kalp kapak hastaları artık ameliyatsız yöntemle sağlığına kavuşabiliyor. Özellikle 90 yaş sonrası hastalarda ortaya çıkan kapak sorunları girişimsel yöntemlerle giderilerek hastaya kaliteli bir yaşam olanağı sunuluyor.

Yaşlı hastalarda kapak problemi klasik cerrahi yollarla giderilebilir mi?

Ameliyat, ileri yaş hastaları için önemli sıkıntıları da beraberinde getiriyor. Yaşlı hastalar genellikle damar sertliği ve vücut yıpranmasına bağlı olarak sıklıkla aort kapakta zaman zaman da mitral kapakta ciddi sorunlarla karşılaşıyor. Bu problemlerin çözümü ne yazık ki klasik yöntemlerle her zaman mümkün olamıyor. Çünkü 90 yaşındaki bir hastaya kapak değiştirme ameliyatı uygulamak çok riskli. Ameliyat sonrası oluşabilecek komplikasyonlar ileri yaştaki hastalarda kötü sonuçlara neden olabiliyor. Hekimler olarak öyle durumlarla karşılaşıyoruz ki, bazen çok yaşlı hastaları ameliyat edemediğimiz için onları kaderlerine terkediyoruz. Özellikle uzun yıllar sigara kullanımı olan yaşlı hastalar akciğer sorunlarının yanı sıra başka hastalıklarla da karşımıza çıkabiliyor. Bunun yanında geçirdikleri kanser operasyonları, diyabet gibi sorunları yani eşlik eden hastalıkları çok sayıda olabiliyor. Bu tür durumlar yaşlı hastaların ameliyat edilmelerine engel teşkil ediyor.

İleri yaş hastaları için kapak problemlerini ameliyatsız gidermek mümkün mü?
Günümüzde ileri yaştaki hastaların kapak problemlerine çözüm getirebilmek için daha az cerrahi travma veren ve daha kısa yoldan uygulanan bir takım yöntemler var. Dünyada 5 yıllık bir geçmişe sahip olan ve çok önemli birkaç merkezde uygulanan Perkütan Aortik Kapak İmplantasyonu adı verilen girişimsel yöntem, Türkiye’de de uygulanmaya başlanacak. Biz Memorial Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi ekibi olarak bu yöntemlerin daha da gelişmesi ve sonuçlarının daha da belirgin hale gelmesi ile paralel olarak, ülkemizde de bu işlemleri yapılabilir hale getirmek için çalışıyoruz.

İlk uygulayan ekip biz olacağız

Bizim ekip olarak hastanemizde bu konuda çalışmalarımız var ve Türkiye’de ilk kez gerçekleştirmek üzere harekete geçtik. Tam olarak sonuçları ortaya konan bir yöntem olmamakla birlikte umut vaat eden bir yöntem. Bir takım ilave gelişmeler olması kanaatindeyiz. Yakın bir gelecekte bizim de bu konuya teknolojik olarak bir katkımız olacak, olumlu sonuçlar alabileceğiz.

Perkütan ( ameliyatsız) yöntem hangi yönden ileri yaş hastaları için uygundur?

Bu yöntemle hastaya ya çok küçük bir kesi ile ya da hiç cerrahi kesi yapılmadan ameliyatsız kapak tamiri ya da değişimi yapılmaktadır. İşlem sırasında göğsü açmak, kalbi durdurmak gibi hasta açısından çok zor tolere edilecek şeyler pas geçilerek bunun yerine kalp atar durumdayken kapak öncelikle bir balon vasıtasıyla genişletilmektedir. Kasık damarından girilerek ya da kalbin uç kısmında apeks denilen bölgede küçük bir kesi yapılarak özel bir hazne içine sıkıştırılmış kapak da yine o kapak bölgesine yerleştirilmektedir. Tüm bu işlemler girişimsel olarak tıpkı anjiyo yapar gibi perkütan yöntemle gerçekleştirilmektedir. Kardiyologlar ve kalp cerrahlarının bir arada bulunacağı uygulama, daha komplikedir ve daha çok ekipmana ihtiyaç duyulacaktır. Belki de ileriki zamanlarda yöntem oturduğu ve çok iyi sonuçlar alınmaya başlandığında da karotis yani boyun damarından da girilerek bu işlemin yapılması söz konusu olabilecektir. Biz de Memorial Kalp ve Damar Cerrahisi olarak kendimize has bir takım yöntemler geliştirmeye çalışıyoruz.

Yaşlı oranı gittikçe artıyor

Popülasyondaki yaş oranları giderek artıyor. Şu an Avrupa ve Amerika’da en büyük harcamalarından biri sağlık harcamaları ve özellikle ileri yaş hastalıklarından kaynaklanan bu sorunlara çözüm getirmek için hükümetler de harekete geçmiş durumda. Aynı sorun yani yaşlı nüfusun hızlı artışı, bir süre sonra Türkiye için de geçerli olacak. Önümüzdeki 10-20 yıl sonra aynı sorunlar ülkemizin de kapısını çalacak. Buna hazırlıklı olarak teknoloji içinde yerimizi almamız çok önemli. Perkütan Aort kapak implantasyonu yöntemi ile kapak tamiri ve değişimi yüz güldürücü sonuçları da beraberinde getirirse, gelecekte genç hastalar için de uygulanabilecek bir yöntem. Ancak şimdi geçerli olan klasik cerrahi yöntemler. Bunlar da geçmiş yıllara oranla çok gelişti.

Perkütan Aort Kapak İmplantasyon yöntemi kaç saatlik bir uygulama? Hasta ne kadar sürede normal yaşantısına geri dönebiliyor?

Hastanın perkütan kapak ile ameliyat sonrası iyileşme hızı gerçekten yüksektir. Hasta, başka bir hastalığı yoksa işlem sonrasında ertesi gün ya da birkaç gün içinde toparlanarak, normal yaşantısına geri dönebilir. Kişinin başka sağlık sorunları olsa bile klasik cerrahi ameliyatlar sonrası yoğun bakımda çok daha kısa zamanda iyileşebilmektedir. Yöntem, şu an için aort kapaktaki sorunların giderilmesi için uygulanmaktadır. İleride mitral kapak sorunlarında da perkütan yöntemlerin kullanılabileceğini gösteren çalışmalar var. Sağ kalp tarafındaki, pulmoner kapakta özellikle küçük çocuklarda doğuştan kalp hastalığı olan ya da bir operasyon geçinmiş hastalarda da perkütan kapak kullanımı söz konusudur.

[/size]
SARAH isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 14. May 2009, 10:15 PM   #18
SARAH
Uzman Üye
 
Üyelik tarihi: Mar 2009
Mesajlar: 137
Tesekkür: 11
70 Mesajina 80 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 17
SARAH has a spectacular aura aboutSARAH has a spectacular aura about
Standart Şişmanlık kalp krizine neden oluyor

Şişmanlık kalp krizine neden oluyoryapılan araştırmalarda şişman insanların kilolu insanlara göre, 8 yıl daha erken kalp krizi geçirdikleri belirlendi.
Kalp-Damar SistemiObeziteKalp krizinin ouşumunda şişmanlığın tek başına etkili rol oynadığı saptandı.Amerika'da yapılan araştırmalarda şişman insanların kilolu insanlara göre, 8 yıl daha erken kalp krizi geçirdikleri belirlendi.Şimdiye kadar şişmanlığın, diğre risk faktörlerinin yanı sıra kalp krizine, yüksek tansiyona, şeker hastalığına ve kolestrole neden olduğu biliniyordu.Yeni araştırma, bilim adamları tarafından fazla kiloların, kalp krizi oluşturmasında tek başına rol oynadığını göstermesi açısından önemli kabul ediliyor.

Uzmanlar şöyle diyor: Modern yaşamın getirmiş olduğu birtakım yanlış beslenme alışkanlıkları var. Bu alışkanlıklar kalp ve damar hastalıklarına hatta buna bağlı olarak ölümlere bile yol açıyor. Dolayısıyla bu tip sonuçları ortadan kaldırmak için risk faktörlerini tanımak ve önlem almak gerekiyor. Yüksek tansiyon, şeker hastalığı, sigara, kan yağlarının yüksekliği, egzersiz yapmama, kilo fazlalığı gibi risk faktörleri birçok bireyde görülen ve önemsenmeyen çeşitli kalp ve damar hastalıklarına neden oluyor. Bu tip hastalıkları engellemek için ilgili hekimle görüşerek önlem almak şarttır.

19 Aralık 2008
SARAH isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 14. May 2009, 10:18 PM   #19
SARAH
Uzman Üye
 
Üyelik tarihi: Mar 2009
Mesajlar: 137
Tesekkür: 11
70 Mesajina 80 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 17
SARAH has a spectacular aura aboutSARAH has a spectacular aura about
Standart Kalp artık kendi kendini onaracak

Kalp artık kendi kendini onaracakİtalyan bilim adamlarının Avrupa Moleküler Biyoloji Laboratuvarı ile birlikte yaptığı araştırmalar, kalp krizi konusunda mucize bir buluşla sonuçlandı.
Kalp-Damar SistemiİTALYA’nın başkenti Roma’da bulunan ve ülkenin en büyük yüksek öğretim kurumu olan La Sapienza Üniversitesi ile Avrupa Moleküler Biyoloji Laboratuvarı işbirliğiyle yapılan araştırmalar, kardiyoloji alanında mucize denilebilecek bir buluşla sonuçlandı. Buna göre kriz geçiren kalp, kendi kendini tedavi edebilecek.

İtalyan Kardioloji Topluluğu Kongresi’nin Roma’da düzenlediği 69’uncu kongresinde yapılan sunumla ortaya çıkan mucize yöntemin, kök hücre çalışmalarına dayandığı açıklandı.

Buna göre bilim adamları, kriz geçiren kalpte deformasyon oluştuğunu, ancak keşfedilen yöntemle kök hücrelere kalbin onarılması kodlaması yapabildiklerini, böylece başka tedaviye gerek kalmadığını, vücudun kendi tedavisini yaptığını bildirdi. Yöntemle hayvanlar üzerinde başarı sağladıklarını, bir süre sonra insanlar üzerinde de çalışmaların başlayabileceği bildirildi.



Kaynak: Hürriyet Gazetesi
SARAH isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 14. May 2009, 10:19 PM   #20
SARAH
Uzman Üye
 
Üyelik tarihi: Mar 2009
Mesajlar: 137
Tesekkür: 11
70 Mesajina 80 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 17
SARAH has a spectacular aura aboutSARAH has a spectacular aura about
Standart Kötü patron kalp hastası yapıyor

Kötü patron kalp hastası yapıyorİsveçli uzmanlar sert patronların iş ortamını daha stresli hale getirdiklerini ve bunun çalışanların kalp hastası olma riskini artırabileceğini söylüyorlar.
İş SağlığıKalp-Damar Sistemiİsveçli uzmanlar tarafında yapılan araştırma Mesleki ve Çevresel Tıp dergisinde yayınlandı. Uzmanlar, "İş yerinde patron ya da üst düzey yöneticiler tarafından önemsenmemeniz ve destek görmemenin strese neden olabilir. Bu durumda elemanları sigara içmek, alkol almak gibi sağlıksız davranışlara itebilir." diyor.

Karolinska Enstitüsü ve Stockholm Üniversitesi’nden uzmanlar bu son araştırma için,Stockholm bölgesinde çalışan 19 ile 70 yaş arasındaki erkeklerin kalp sağlıklarını 10 yıla yakın bir süre inceledi. Araştırma süresinde 74 kalp hastalığı vakası meydana geldi.

Araştırmada ayrıca, katılımcılardan yöneticilerinin iletişim kurmada ne kadar iyi oldukları ya da personel için hedefleri ne kadar net belirleyebildikleri gibi yönetim tarzlarını değerlendirmeleri istendi. Bu değerlendirmenin sonucunda da, yöneticilerini ehil bulmayan çalışanların kalp krizi geçirme riski yüzde 25 olarak saptandı. Aynı işte uzun süre çalışanlar içinse bu risk yüzde 64 çıktı.



26 Kasım 2008
SARAH isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Bookmarks

Etiketler
ani, çoğu, kalpten, kaynaklanıyor, ölümlerin


Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı

Hizli Erisim


Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 06:27 AM.


Powered by vBulletin® Version 3.8.1
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Hanifler - Kuran odaklı gerçek din islam