hanifler.com Kuran odaklı dindarlık  

Go Back   hanifler.com Kuran odaklı dindarlık > İMAN > Peygamberlere İman > Kuran'da adı geçen Peygamberler > Salih Peygamber ve Kavmi

Cevapla
 
Seçenekler Stil
Alt 23. August 2012, 02:47 PM   #1
aorskaya
Uzman Üye
 
Üyelik tarihi: Aug 2009
Mesajlar: 933
Tesekkür: 110
268 Mesajina 414 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 16
aorskaya will become famous soon enoughaorskaya will become famous soon enough
Standart Hz. Salih (ve semud kavmi) zamanındaki kıssalar

ALLAH'IN SELAMI ÜZERİNİZE OLSUN.

Sevgili kardeşlerim,

Bu kısımda, hemen her milletin geçmişinden yaşantı örnekleri vererek, bizim dersler çıkarmamamızı, öğüt almamızı isteyen kurandaki kıssaları ele almaya çalışacağım.

İnsanların geleceklerini iyi kurabilmeleri, yaşanan iyi kötü bütün olaylardan herkesin gerekli dersi çıkararak ona göre yaşamaya çalışmaları ile mümkün olabilir.

Basit kaynaklardaki yaşanmışlıklar, hatta senaryolar bile önemliyken; bu kuranda yer alan konular olunca, aklını kullanabilen insanlar için hayati öneme sahip nitelik kazanmaktadır.

İşte bu nedenle bu başlık altında; kurandan anlatılan kıssalardan, müslümanlar olarak hangi dersleri çıkarmamız, hangi hisseleri almamız gerektiğini görüşmeye açmayı arzuluyorum.


Aslında, her kıssa ayrı bir başlık konusu olacak kadar büyük öneme sahipse de, kıssaların tek bir yerde ulaşılabilir olmasını temin için her peygamberrimiz zamanın da olan kıssaları tek başlık altında konu edeceğiz. Ancak;

Kıssaların ardından yapılacak açıklama ve yorumlar, tüm kıssalar için aynı sayıda olmayacağından doğal olarak kıssalar ve yorumları karışık olarak ilerleyecektir.

Bu nedenle, hangi kıssaya; nasıl yorumlar yapıldığını, cevaplar verildiğini hemen bulabilmek için; yazının bu ilk açılış kısmında kıssalar ve bulundukları sayfa numaraları yanında, yazının zamanı gün ve saat cinsinden de belirtilerek sıralı bir şekilde güncellenecektir.

Her kıssa listeye bu şekilde girecek olup, ilerleyen zamanlarda çoğalan kıssalardan her hangi birinde seçim yaparak, onunla ilgili yazıları okumak isterseniz, ondan önceki bütün yazıları okumadan bu listeden bularak ilgili kısıma ulaşıp, oradan görebilirsiniz.

saygılarımla,
aorskaya



KISSALAR VE BULUNDUKLARI YERLER:

1- “Salih Aleyhisselam Ve Semud Kavmi giriş ”
Bulunduğu yer: sayfa 1 (hemen aşağıdaki ilk yazı.)

Konu aorskaya tarafından (23. August 2012 Saat 02:52 PM ) değiştirilmiştir.
aorskaya isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 23. August 2012, 02:50 PM   #2
aorskaya
Uzman Üye
 
Üyelik tarihi: Aug 2009
Mesajlar: 933
Tesekkür: 110
268 Mesajina 414 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 16
aorskaya will become famous soon enoughaorskaya will become famous soon enough
Standart

Salih Aleyhisselam Ve Semud Kavmi


SELAMUN ALEYKÜM,

Ad kavminden sonra tarih sahnesine çıkan Semud kavmi de, bu ismi ataları ve beyleri olan Semud'dan alıyorlardı. Ad kavmine mensup kimselere Adiler denildiği gibi Semud kavmine mensup kişilere de Semudiler denilmektedir. Şam ile Hicaz arasındaki Hicr bölgesine yerleşen ve burada gelişen Semud kavmi, Kur'an-ı Kerim'de Ashabu'i Hicr ismiyle de anılmıştır.

Kendilerini yeryüzünün halifeleri kılan Allah'ın verdiği güç ve İmkan ile bulundukları yeri imar eden, pınar kenarlarındaki bahçelerin içinde köşkler kuran, dağlardaki ve vadiLerdeki kayaları ustaca oyup-biçerek evler meydana getiren Semud kavmi de, bir müddet sonra ahireti unutmuş ve uydurdukları sahte tanrılarla Allah'a eş koşmaya başlamışlardı.

Tüm insanları ve insanlığı kapkara bir gölge gibi takip eden şeytan , boş vaadler ve vesveseler ile Semud kavmini de yoldan çıkarmıştı.


Kendilerinden önceki Ad kavmi gibi azgınlaşan Semud kavmi, şehirlerde fesadı yaygınlaştırmışlar, zulmü arttırmışlardı. Dünyadaki her şeye sahip olmak isteyen insanoğlu, kendi hemcinslerine de bu hırsla yaklaşmış ve zayıf gördükleri her insanı kendilerinin bir malı gibi kabul ederek onları ezmekten, onları sömürmekten çekinmemişlerdir.

Allah'a ve insanlara karşı kibirlenerek büyüklük taslayan müstekbirler ile zayıf düşürülen mustazaflar arasındaki bu zulüm İlişkisi, ne yazık ki tarihin her döneminde karşımıza çıkmaktadır.

“Ey kavmim, sadece Allah'a kulluk edin, sizin O'ndan başka ilahınız yoktur. Allah'ın sizi topraktan yarattığını, Ad kavminden sonra sizi yeryüzünde halifeler kıldığını ve çeşitli nimetler içinde size bir ömür verdiğini hatırlayın. Peki sizler Allah'ın bütün bu nimetlerine nankörlük etmenize ve kendi uydurduğunuz putlara taparak yegane İlah olan Allah'a eş koşmanıza rağmen; pınar kenarındaki hurma bahçelerinde, düzlüklerde yaptığınız köşklerde ve dağlarda ustaca yonttuğunuz evlerde güvende olacağınızı ve başıboş bırakılacağınızı mı sanıyorsunuz?

Gerçek şu ki, ben size gönderilmiş güvenilir bir peygamberim. Artık Allah'tan korkup-sakının ve bana itaat edin. Allah'ın nimetlerini hatırlayın da, yeryüzünde bozguncular olarak karışıklık çıkarmayın. Ölçüsüzce davranan ve yeryüzünde fesat çıkaranların emrine itaat etmeyin. Allah'tan bağışlanma dileyin, sonra O'na tevbe edin. Şüphesiz benim Rabbim her insana yakın olandır, duaları duyan ve kabul edendir.”


“Ne kadar açık ve güzel bir davet!. Gerçekten çok açık ve çok güzel bir davet.”

Nitekim insanı insan yeRine koyan, insanın insana ve putlara kulluğunu reddeden bu açık davet, toplumda zayıf düşürülmüş insanlar, yani mustazaflar arasında kabul görmeye başlamıştı.

Ancak Semud kavminin ileri gelenleri, kibirlenerek büyüklenen müstekbirleri için hiç de hoş bir davet değildi bul. Çünkü bu daveti kabullendikleri zaman aşağılık olarak gördükleri yoksul ve zayıf insanlarla aynı seviyeye gelecekler, sahte İlahların kendilerine verdiği itibar ve büyüklüğü yitireceklerdi.

Salih Aleyhisselam'ı bu davasından vazgeçirebilmek ve kendi saflarına çekebilmek için, öncelikle yumuşak bir üslup kullandılar. Salih Aleyhisselam'a samimi bir dost gibi yaklaşarak “Ey Salih, sen bizim içimizde güvendiğimiz ve takdir ettiğimiz birisiydin. Biz senden çok güzel ve çok iyi şeyler umuyorduk. Şimdi sen bizleri atalarımızın taptığı şeylere tapmaktan engelleyecek misin? Doğrusu biz, senin bu davetini ciddi bir şüpheyle karşılıyoruz” dediler.

Bu sözleri dikkatle dinleyen Salih Aleyhisselam “Allah hakkında mı şüphe etmektesiniz? Gökleri ve yeri yaratan Allah, günahlarınızı bağışlamak için sizi sadece kendisine kulluğa davet etmekte ve bu daveti kabul etmezseniz, Nuh ve Ad kavimleri gibi sizleri de helak edeceğini bildirmektedir” cevabını verdi.


“Yine aynı davet ve yine aynı tehdit”.


Rabbimiz bütün peygamberlerini aynı İlahi davet ve aynı İlahi tehdit ile göndermiştir. Kavimlerini Allah'a kulluğa davet eden bütün peygamberler, kavimlerini kendileriyle değil Allah ile karşı karşıya getirerek, Allah'ın helak emriyle tehdit etmişlerdir. Çünkü bu kıyamete kadar sürecek olan Allah'ın bir sünneti, Allah'ın bir kanunudur.

Toplumların akıbetiyle ilgili bu kanunlar Sünnetullah olup, Kur'an-ı Kerim'de Sünnetullah'ın kıyamete kadar kesinlikle değişmeyeceği ve hiçbir güç tarafından kesinlikle değiştirilemeyeceği çok açık bir şekilde beyan edilmektedir.”


“Semud kavmi, kendilerinden önce aynı Sünnetullah ile tehdit edilen Nuh ve Ad kavminin helak edildiklerini bilmiyorlar mıydı?”

“Etbetteki biliyorlardı. Ancak aradan zaman geçtikçe şeytanın vesveseleri ile kendilerinin; helak edilen insanlar gibi sapık olmadıklarını sanıyorlar veya bu helakların İlahi değil doğal afet gibi başka nedenlerden kaynaklandığı zannına kapılıyorlardı!.

Nitekim kendilerinden önceki Ad kavminin büyük bir kasırga ve sarsıntı ile helak edilmelerini Allah'dan değil, tabiattan bildikleri için, bütün önlemlerini tabiata karşı almışlardı. Dağlardaki ve vadilerdeki kayaları ustaca oyup, biçerek evler meydana getirmişler ve kayaların içindeki bu sapasağlam evlerde kendilerinin güvende olacaklarını zannetmişlerdi!.”

Kendilerinden önce İlahi daveti reddeden Ad kavminin helak edilmesini Allah'tan değil, birer ilah yerine koydukları tabiattan kaynaklandığına inandıkları için; bu inanışlarına göre gerekli önlemleri almışlar ve deprem sarsıntılarında en güvenilir, en sağlam yerler olarak gördükleri dağlarda kendilerine güvenli evler yontmuşlardı.

Çok büyük kayaların içini yontarak yaptıkları kaya gibi sağlam bu evlerde, artık ne depremden ne de sarsıntılardan korkmalarına gerek vardı!...

HALBUKİ, KORKMALARI GEREKİRDİ... HEM DE ÇOK KORKMALARI!

yazı devam edecek, siz de katkıda bulunabilirsiniz...

saygılarımla
aorskaya
aorskaya isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 25. August 2012, 12:11 AM   #3
hiiic
Uzman Üye
 
hiiic - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Mar 2010
Mesajlar: 1.979
Tesekkür: 1.908
1.298 Mesajina 2.732 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 26
hiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud of
Standart

Cumhuriyetin ilanı kıssasından da çıkaracak çok ders var.
Koskoca saltanat bile teslim olsa, milletini işgalcilere kafirlere teslim etmeyen bir avuç insana Allahın yardımını ve verdiği hükümranlığı bilmek insana güven veriyor.
Doğru olan şeylerin peşinde sabırla ilerleyene Allah destek verirse onun karşısında kimse duramaz.
Onları ne kuvvetli meskenleri ne de surlarla çevrili saltanat şehri ne de meskun sarayları kurtardı. Çünkü onlar Allah hakkında fetva adı altında yalanlar uduruyorlar ve halkının yoksuluna dikkat etmiyorlardı.
hiiic isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 25. August 2012, 06:42 AM   #4
aorskaya
Uzman Üye
 
Üyelik tarihi: Aug 2009
Mesajlar: 933
Tesekkür: 110
268 Mesajina 414 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 16
aorskaya will become famous soon enoughaorskaya will become famous soon enough
Standart

Alıntı:
hiiic Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
Cumhuriyetin ilanı kıssasından da çıkaracak çok ders var.
Koskoca saltanat bile teslim olsa, milletini işgalcilere kafirlere teslim etmeyen bir avuç insana Allahın yardımını ve verdiği hükümranlığı bilmek insana güven veriyor.
Doğru olan şeylerin peşinde sabırla ilerleyene Allah destek verirse onun karşısında kimse duramaz.
Onları ne kuvvetli meskenleri ne de surlarla çevrili saltanat şehri ne de meskun sarayları kurtardı. Çünkü onlar Allah hakkında fetva adı altında yalanlar uduruyorlar ve halkının yoksuluna dikkat etmiyorlardı.
Selamlar,

Peygamber kıssasalarından konuyu buraya nasıl getirebildiğinizden daha çok niçin getirdiğiniz önemliyse de şunu söyleyebilirim;

Cumhuriyet ilanı kıssasından, elbette çok büyük sayıda dersler çıkar. Ama, bu derslerden dinle ilgili olarak kaç tane çıkabilir, onu kestirmek zor.

Ayrıca, cumhuriyet ve bir avuç insanı salih peygamberle, padişah ve eşrafını ise semud kavmi ile ilgilendirebilmeniz, biraz eğreti olmuş.

Padişah ve saray çevresinin hepsini toptan aynı kefeye koymanızdaki olası hataları tartışmaya açmayacağım ama, haksızlık yapmış olacağınız ihtimalini de düşünmenizi isterim.

Sonucu ne olursa olsun, vatanında kalması gereken bir padişahın, düşmanlarına sığınması ibret alınması gereken, ders çıkarılması gereken bir olay ise de bunu hangi sebeplerin gerekli kılabileceğinin bilinmesi ondan daha önemli olmaktadır.

Kimse, kimsenin yerinde ve şartlarında olamayacağından bu davranışların sebeplerini tarih kitaplarından öğrenmek de çok doğru sonuca götürmez. Hiç bir tarih kitabı da kuran kesinliğinde ve güvenilirliğinde olmayacağından, bu konuda sohbete girmek bile boşa geçen zaman demek olabilir.

Bu nedenle, peygamber kıssalarını konuşurken, asıl konudan uzaklaştıracak başka konular açılmaması gerekir.

saygılarımla...
aorskaya
aorskaya isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 26. August 2012, 02:16 AM   #5
hiiic
Uzman Üye
 
hiiic - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Mar 2010
Mesajlar: 1.979
Tesekkür: 1.908
1.298 Mesajina 2.732 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 26
hiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud of
Standart

Alıntı:
Padişah ve saray çevresinin hepsini toptan aynı kefeye koymanızdaki olası hataları tartışmaya açmayacağım ama, haksızlık yapmış olacağınız ihtimalini de düşünmenizi isterim.
burayaÇok dikkat edin çok!!! çünkü toplumlar için hayati önemli.
Pek çoğumuz "bizi sokmayan yılan bin yaşasın" adlı şeytan telkini (yaldızlı söz) ile kandırılıp zehirlendi. Farkında bile olmadan cezalık vebal yükleniyorlar.

Allahın öyle bir cazası vardır ki sadece günahkarlara vurmaz, masumlarıda yakar yıkar.
Sebep ise masumların zulme karşı sessiz kalmasıdır. Zulme sessiz kalmak zulme ortak olmaktır.

Alıntı:
Bu nedenle, peygamber kıssalarını konuşurken, asıl konudan uzaklaştıracak başka konular açılmaması gerekir.
Siz bir nebze ya da harika musaf bilgisine sahip olabilirsiniz ama Allahın Ayetlerini görmek biraz daha aklı kullanmak gerektirir.
Allah ibret ve ayetleri için sadece kitabı göstermez, nice ibretler var çevrenizde ve evreninizde der. Klasik yaklaşım kuranı tarihe gömer ve günümüzdeki gelişimleri bile Kuran ışığında görmekten acizdir. Bu nedenle dindarların çoğu geri kafalıdır.
..

oysa ki:

Tâ-Hâ 128
Bizim, onlardan önce nice nesilleri helak etmiş olmamız kendilerini yola getirmedi mi? Halbuki onların yurtlarında gezip dolaşırlar. Bunda, elbette ki akıl sahipleri için nice ibretler vardır.


Siz nesli helak olmuş bir saltanatın topraklarında gezip dolaşıyorsunuz...
ki o nesil;
-kardeşi katletmeyi vacip
-halifenin fetvasını farz
-şeyhlerin keyfiyetini sünnet kabul edip insanlara dayattı.
ve kısa dünya hayatının nimetinden, mutlak monarşi ve dünya saltanatıyla kısa bir süre faydalandılar.
ki buna rağmen ağzımızın içindeki tarihi bile Kuran ışığında değerlendirmeyi bırakıp, 3-5 din şarlatanının aklınıza boş lafla soktuğu fikrin peşinden yıllarca gittik. Sizi CUmhuriyet ve Laikliğe düşman eden hacı hoca tayfasını ve onların sağdan yanaşıp size yaptığı telkinleri çok iyi biliyoruz. Çünkü aynı geri kafalı yobaz sürüsünün içerisinde bizzat ben de vardım. Siteye ilk geldiğimde de öyleydim, bilen bilir.

Musaf ile kandırdıkları koca bir islam ümmeti bu gün cehaletinin ve akledememenin bedelini ödüyor. Muaviyenin, Alinin ordusunu musafla kandırması gibi. Mızrakların ucuna taktıkları ayet sayfaları gibi. Halbuki asıl ayetler çevremizdeydi ve Kuran bu ayetlerin açıklamasıydı.

Alıntı:
Bu nedenle, peygamber kıssalarını konuşurken, asıl konudan uzaklaştıracak başka konular açılmaması gerekir.
bu mantığı doğru bulmuyorum... Belki siz ayet ile yaşanan gerçekleri arasındaki bağı kuramıyor olabilirsiniz ya da size bugüne kadar din adı altında öğretilmişlerin, hocaların telkinlerine kanmış da olabilirsiniz... ama şunu unutmayın ki; ALlahın ayetleri o bildiğinizi ve anladığınızı zannettiğiniz Musafla sınırlı değildir.

Câsiye 3
Şüphesiz göklerde ve yerde inananlar için birçok ayetler vardır.


Zâriyât 20
Kesin olarak inananlar için yeryüzünde ayetler vardır.


ama görebilene... Allahın hidayet verdiğine.
Allah cümlemize hidayet versin.

Konu hiiic tarafından (26. August 2012 Saat 02:28 AM ) değiştirilmiştir.
hiiic isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 28. August 2012, 08:25 AM   #6
aorskaya
Uzman Üye
 
Üyelik tarihi: Aug 2009
Mesajlar: 933
Tesekkür: 110
268 Mesajina 414 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 16
aorskaya will become famous soon enoughaorskaya will become famous soon enough
Standart

Alıntı:
hiiic Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
Allahın öyle bir cazası vardır ki sadece günahkarlara vurmaz, masumlarıda yakar yıkar.
Sebep ise masumların zulme karşı sessiz kalmasıdır. Zulme sessiz kalmak zulme ortak olmaktır.
Sevgili kardeşim,
sizde dikkat dağınıklığımı vardır bilemiyorum ama yazılarınızda, aynı cümlede bile çelişen ifadeler, sonuçlar vardır.

Bakın, Allah’ın hiçbir cezası masumları vurmaz. Önce bunu iyi idrak edin. Rabbimiz, sayılamayacak kadar çok suçlu kalabalığı içindeki bir tane masumu bile koruyacak şekilde cezalandırma yapacak durumda olduğunu hatırlayınız.

Kaldıki, hemen ardından kullandığınız cümlede; zulme sesiz kalmanın zulme ortak olmak olmak anlamına geldiğini dillendirmişsiniz. Peki zulme ortan olan, zalim olmazmı, masum olmaktan çıkmazmı? Bunu neden yeterince düşünmeden, bunları masum gibi değerlendirip, rabbimizin masumları cezalandıracağı şeklinde yanlış ifade kullanıyorsun?

Şimdi; sizin ifadenizi düzeltelim.

Zalimlik sadece zulümü bizzat yapmakla olmaz. Ona ses çıkarmayıp, kabul etmekle, onaylamakla da olur. Zulme ses çıkarmadan kabul eden kimse masum olmaz ve rabbimizce bunlarda zalimlerle birlikte aynı şekilde muhatap alınır. SUÇLU…

Alıntı:
hiiic Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
Siz bir nebze ya da harika musaf bilgisine sahip olabilirsiniz ama Allahın Ayetlerini görmek biraz daha aklı kullanmak gerektirir.
Allah ibret ve ayetleri için sadece kitabı göstermez, nice ibretler var çevrenizde ve evreninizde der. Klasik yaklaşım kuranı tarihe gömer ve günümüzdeki gelişimleri bile Kuran ışığında görmekten acizdir. Bu nedenle dindarların çoğu geri kafalıdır.
..
oysa ki:

Tâ-Hâ 128
Bizim, onlardan önce nice nesilleri helak etmiş olmamız kendilerini yola getirmedi mi? Halbuki onların yurtlarında gezip dolaşırlar. Bunda, elbette ki akıl sahipleri için nice ibretler vardır.

Rabbimizin ayetlerini daha iyi anlayabilmek adına mümkün olduğunca akıl yürüten ve kendi vardığım sonuçları da tek değişmez kabul etmeyen birisiyim. Doğru ve kurana ters olmamak şartıyla ateistten bile gelebilecek fikirleri kabul ederim.

Kuranı reddedip, rivayetler dini yaşayanları acımasızca tenkit ederken, yine kuranı, sıradan insanların anlayacağı kolaylıktan alarak, bilmece, bulmaca, semboller, mecazlar kitabı haline getiren, ondaki gerçek olayları, kıssaları gerçek anlamlarından koparmaya çalışanlara da göz yummam.

Kuranla dost olabilen, dost kalabilen biri olarak, dini açıklamalarımda her zaman için tek kaynağım kuran olmuştur. Hiçbir şekilde başka görüş ve hadis rivayetini delil olarak kullanmadım, çünkü kuran buna gerek duyurmadı. İnşallah bundan sonrada kuran dışında kaynakları yazılarımda delil olarak kullanmayacağım.

Yeryüzünde; gök yüzünde ibret alınacak şeyleri, Allah’a hamd olsun çok iyi görernlerden olduğumu düşünüyorum.

Alıntı:
hiiic Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
Siz nesli helak olmuş bir saltanatın topraklarında gezip dolaşıyorsunuz...
ki o nesil;
-kardeşi katletmeyi vacip
-halifenin fetvasını farz
-şeyhlerin keyfiyetini sünnet kabul edip insanlara dayattı.
ve kısa dünya hayatının nimetinden, mutlak monarşi ve dünya saltanatıyla kısa bir süre faydalandılar.
ki buna rağmen ağzımızın içindeki tarihi bile Kuran ışığında değerlendirmeyi bırakıp, 3-5 din şarlatanının aklınıza boş lafla soktuğu fikrin peşinden yıllarca gittik.
Osmanlı’da yanlışlar elbette çoktu. Ama, onları helak edilen nesil olarak nasıl gösterebilirsin.

Şunu asla unutmayın!

Osmanlı, ehli sünnet ekol anlayışıyla bir dini yönetime sahip olsa bile, diğer dinlere mensup yönetimlerden çok üstünlükleri olduğu için 3 kıtaya yayılabilmiştir. Sonra, dini dinamikleri kaybolmaya başladıkça, kopmalar, parçalanmalar olmuş ve bilinen son gerçekleşmiştir.

Ayrıca, Osmanlı hanedanı, devletin milletin bekası için, saltanatı, devleti yıkmak isteyebileceği için kardeşini öldürebiliyordu. Bu da sizin milletin hizmetinde ölenleri şehit eden sözünüze göre, öldüreni de haklı yapması gerekirken, burada kendinizle bir defa daha ters düşüp tenkit etmişsiniz.

Elbette, bir canın alınması için, devleti yok etme, nifak sokma ihtimalleri sebep olamaz. İslamda, kesin olmayan şeylere göre, yani ihtimallere göre karar ceza kararı verilmez. Herkes, eyleme dökmedikçe insanlar karşısında masumdur. (Rabbimizin katındaki durum başkadır tabii)

Bu nedenle, kardeş katili olan büyük padişahlar varsa onların durumu rabbimizce değerlendirilecektir. Biz, tarih kitaplarında verilen bilgilere göre, onları mahkum da etsek, aklamaya da çalışsak bir şey değişmez.

Alıntı:
hiiic Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
Sizi CUmhuriyet ve Laikliğe düşman eden hacı hoca tayfasını ve onların sağdan yanaşıp size yaptığı telkinleri çok iyi biliyoruz. Çünkü aynı geri kafalı yobaz sürüsünün içerisinde bizzat ben de vardım. Siteye ilk geldiğimde de öyleydim, bilen bilir.

Musaf ile kandırdıkları koca bir islam ümmeti bu gün cehaletinin ve akledememenin bedelini ödüyor. Muaviyenin, Alinin ordusunu musafla kandırması gibi. Mızrakların ucuna taktıkları ayet sayfaları gibi. Halbuki asıl ayetler çevremizdeydi ve Kuran bu ayetlerin açıklamasıydı.
Siz, bu konuda hiçbir şey bilmiyorsunuz. Üstelik bilmediğiniz konuda, bilgiçlik, ukalalık düzeyinde iddialarda bulunuyorsunuz. Halbuki, sizinki boş bir zandan başka şey değil.

Dediğin bazı kimseler için geçerli olsa bile herkes için geçerli değildir. Sen de çoğunluğun için söyleyebileceğin sözleri herkes için söyleyemeyeceğini öğren artık.

Ben ne cumhuriyet, nede laiklik düşmanıyım. Ben imansızların da düşmanı değilim. Ben, bilinçli ve akıllı bir Müslümanım. Rabbimizin, bana sadece tebliğ edilen dinini yaşamaya ve anlatmaya çalışıyorum. Bu arada dine saldıranlar olması halinde de onlarla mücadele ediyorum. Benim dinime, Müslümana saldırmadıkça insanların seçimlerine ben karışmıyorum. Bunun aksini de hiçbir hoca, hacı bana bırakın dayatmayı, anlatamaz bile…

Bu nedenle; Cumhuriyet, demokrasi, laiklik, gibi soyut şeylerle, imansızlar gibi somut şeylerinde düşmanı değilim… Ama, bunlar kuranla bağdaşmadığı için dostu da değilim. Anlayabilenler için açıklayayım; bunlara karşı “nötr” üm.

Hatta, insanların yönetim biçimleri kurandan değilse; en iyisinin demokrasi ve laik yönetim olacağını kabul eden biriyim.

Artık anlayabilirsiniz herhalde ve inşallah…

Sizin, şahsi nitelemelerinizi yapmanızdaki kompleks davranışların altında yatan sebep olarak, sizlerin bir zamanlar içinde bulunduğunuz kişilerin kabullerini anlamış bulunuyorum.

Ama, karşınızda tanımadığınız benim gibi kimseleri kategorize etmenize sebep olmamalıdır. Siz, şahıslarla ilgilenmek yerine yazılarına, sözlerine, düşüncelerine, görüşlerine odaklanın, onları ele alın, değerlendirin….

Alıntı:
hiiic Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
Alıntı:
“Bu nedenle, peygamber kıssalarını konuşurken, asıl konudan uzaklaştıracak başka konular açılmaması gerekir.”
bu mantığı doğru bulmuyorum...

Belki siz ayet ile yaşanan gerçekleri arasındaki bağı kuramıyor olabilirsiniz ya da size bugüne kadar din adı altında öğretilmişlerin, hocaların telkinlerine kanmış da olabilirsiniz... ama şunu unutmayın ki; ALlahın ayetleri o bildiğinizi ve anladığınızı zannettiğiniz Musafla sınırlı değildir.

Câsiye 3
Şüphesiz göklerde ve yerde inananlar için birçok ayetler vardır.


Zâriyât 20
Kesin olarak inananlar için yeryüzünde ayetler vardır.


ama görebilene... Allahın hidayet verdiğine.
Allah cümlemize hidayet versin.
Bunları, bilmeme rağmen, tekrar hatırlattığınız için teşekkür ederim. İnşallah, yeryüzündeki ayetleri hiç unutmayacağımda…

İnşallah hidayete kavuşmuş ve hidayet üzere ölenlerden oluruz.


Saygılarımla…
aorskaya
aorskaya isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 28. August 2012, 12:20 PM   #7
hiiic
Uzman Üye
 
hiiic - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Mar 2010
Mesajlar: 1.979
Tesekkür: 1.908
1.298 Mesajina 2.732 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 26
hiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud of
Standart

Aorskaya

yazdığınız yazılarda bir çok bilgi yanlışı var.

Alıntı:
Bakın, Allah’ın hiçbir cezası masumları vurmaz. Önce bunu iyi idrak edin. Rabbimiz, sayılamayacak kadar çok suçlu kalabalığı içindeki bir tane masumu bile koruyacak şekilde cezalandırma yapacak durumda olduğunu hatırlayınız.
Daha bu konunun Kuranda geçip geçmediğini bilmediğiniz gibi, gözünüzü açıp çevrenizde bile bakmıyorsunuz.
Kusura bakmayın siz müzakere edebileceğim olgunlukta değilsiniz. Kendi kafanıza göre her konuda haklı çıkma yarışındasınız, size en kesin delilleri dahi getirsem yine bir cavap verme arayışına gireceğiniz için, en azından susayım da daha fazla gerçekleri inkar edip dinden çıkmayın.
hiiic isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 28. August 2012, 01:47 PM   #8
aorskaya
Uzman Üye
 
Üyelik tarihi: Aug 2009
Mesajlar: 933
Tesekkür: 110
268 Mesajina 414 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 16
aorskaya will become famous soon enoughaorskaya will become famous soon enough
Standart

Alıntı:
hiiic Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
Aorskaya

yazdığınız yazılarda bir çok bilgi yanlışı var.
Alıntı:
Bakın, Allah’ın hiçbir cezası masumları vurmaz. Önce bunu iyi idrak edin. Rabbimiz, sayılamayacak kadar çok suçlu kalabalığı içindeki bir tane masumu bile koruyacak şekilde cezalandırma yapacak durumda olduğunu hatırlayınız.
Daha bu konunun Kuranda geçip geçmediğini bilmediğiniz gibi, gözünüzü açıp çevrenizde bile bakmıyorsunuz.
Kusura bakmayın siz müzakere edebileceğim olgunlukta değilsiniz. Kendi kafanıza göre her konuda haklı çıkma yarışındasınız, size en kesin delilleri dahi getirsem yine bir cavap verme arayışına gireceğiniz için, en azından susayım da daha fazla gerçekleri inkar edip dinden çıkmayın.
Susmazsanız, "gerçekten masum birini cealandıran bir Allah olduğunumu anlatabileceksiniz!"

O halde gerçekten susunuz, Masumu cezalandıran bir Allah'a ibadet etmek düşünülemez bile...

Allah'ın masumu, masum olmayanlardan ayırararak, masum olmayanları cezalandırmaya gücünün yeteceğini akıl edemediğinizi düşünün...

"Allah, hiç bir masumu cezalandırmaz" diyen benmi, yoksa "Allah, masumu da masum olmayanlar yanında cezalandırır" diyen sizmi?

Günaha girilmesin ama, hangimiz girmesin bunu okuyanlar bulur zaten...

selamlar
aorskaya
aorskaya isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 28. August 2012, 02:47 PM   #9
hiiic
Uzman Üye
 
hiiic - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Mar 2010
Mesajlar: 1.979
Tesekkür: 1.908
1.298 Mesajina 2.732 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 26
hiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud of
Standart

Alıntı:
Susmazsanız, "gerçekten masum birini cealandıran bir Allah olduğunumu anlatabileceksiniz!"

O halde gerçekten susunuz, Masumu cezalandıran bir Allah'a ibadet etmek düşünülemez bile...

Allah'ın masumu, masum olmayanlardan ayırararak, masum olmayanları cezalandırmaya gücünün yeteceğini akıl edemediğinizi düşünün...

"Allah, hiç bir masumu cezalandırmaz" diyen benmi, yoksa "Allah, masumu da masum olmayanlar yanında cezalandırır" diyen sizmi?

Günaha girilmesin ama, hangimiz girmesin bunu okuyanlar bulur zaten...

selamlar
aorskaya
Enfâl 25
Bir de öyle bir fitneden sakının ki o, içinizden sadece zulmedenlere erişmekle kalmaz (umuma sirayet ve hepsini perişan eder). Biliniz ki, Allah'ın azabı şiddetlidir.

bu ayet yeterli gelir mi acaba?

Ben susuyorum, senle müzakere yaptıkca sen inatcılıkla daha da fazla dinden uzaklaşıyor, farkında olmadan hem ayetleri hemde gerçekleri redediyorsun.

saygılar.

Konu hiiic tarafından (28. August 2012 Saat 03:03 PM ) değiştirilmiştir.
hiiic isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 28. August 2012, 09:44 PM   #10
aorskaya
Uzman Üye
 
Üyelik tarihi: Aug 2009
Mesajlar: 933
Tesekkür: 110
268 Mesajina 414 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 16
aorskaya will become famous soon enoughaorskaya will become famous soon enough
Standart

Alıntı:
hiiic Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
Enfâl 25
Alıntı:

Susmazsanız, "gerçekten masum birini cealandıran bir Allah olduğunumu anlatabileceksiniz!"

O halde gerçekten susunuz, Masumu cezalandıran bir Allah'a ibadet etmek düşünülemez bile...

Allah'ın masumu, masum olmayanlardan ayırararak, masum olmayanları cezalandırmaya gücünün yeteceğini akıl edemediğinizi düşünün...

"Allah, hiç bir masumu cezalandırmaz" diyen benmi, yoksa "Allah, masumu da masum olmayanlar yanında cezalandırır" diyen sizmi?

Günaha girilmesin ama, hangimiz girmesin bunu okuyanlar bulur zaten...

selamlar
aorskaya

Bir de öyle bir fitneden sakının ki o, içinizden sadece zulmedenlere erişmekle kalmaz (umuma sirayet ve hepsini perişan eder). Biliniz ki, Allah'ın azabı şiddetlidir.

bu ayet yeterli gelir mi acaba?

Ben susuyorum, senle müzakere yaptıkca sen inatcılıkla daha da fazla dinden uzaklaşıyor, farkında olmadan hem ayetleri hemde gerçekleri redediyorsun.

saygılar.
Vay sevgili kardeşim vay halimize!

Sen şimdi enfal 25.ayetten rabbimizin masumları cezalandırdığınımı anlıyorsun?

İyi ama burada ne zalimlerin, nede masumların hemen cezalandırılması anlatımı yokki! Bu imtihandan, fitneden geçemeyenlerin sonradan cezalandırılacağı anlatımı vardır...

Bu ayette sadece, zalimlerin imtihana (zorluklara, kötülüklere, fitnelere) tabi tutulmadığı, zalimlerin yanında iman edenlerinde imtihana tabi olduğu, yani denendiği ve buna karşı uyanık, dikkatli olmak gerektiği, sakınmak gerektiği anlatımı vardır.


İmtihanla ceza ise aynı şey değildir kardeşim.

Ayete dikkat edersen, zalimlerle birlikte iman edenlere de; "fitne" yöneltmesini görürsün. Fitne; ceza değil, (kötülük, sınav için verilen musibet) imtihan aracıdır.

Şiddetli azap ise; "şedîdul ikâbi" olarak ayetin sonunda fitneden ayrı belirtilmiştir. Yani fitne ceza değildir.

Bu ayette bahsedilen ceza ise, imtihandan geçemeyenler için vardır... Diğer bir anlatımla, ayette cezanın çetinliğine dikkat çekilerek, sadece zalimlerin değil, iman edenlerinde, denendiğini bilerek kendilerine çeki düzen vermeleri istenmektedir.

Siz, helak edilen toplulukların içinden dahi, iman edenlerin peygamberlerle birlikte kurtarıldığını, geriye sadece azmışların helak edildiğini hatırlayın...

Siz, bayağı bir kavram karmaşası yaşıyorsunuz anlaşılan... Bana kalırsa biraz ara verip, dinlenin, sonra devam edin. Hatta, bana inanmıyorsanız, bir başka kardeşimizden bu ayetin yorumuyla ilgili yardım alın...

Yoksa daha da hata yapacaksınız...

saygılarımla...
aorskaya

Konu aorskaya tarafından (28. August 2012 Saat 09:48 PM ) değiştirilmiştir.
aorskaya isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Bookmarks

Etiketler
kavmi, kıssalar, salih, semud, zamanındaki


Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı

Hizli Erisim


Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 07:14 PM.


Powered by vBulletin® Version 3.8.1
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Hanifler - Kuran odaklı gerçek din islam