hanifler.com Kuran odaklı dindarlık  

Go Back   hanifler.com Kuran odaklı dindarlık > İMAN > Peygamberlere İman > Kuran'da adı geçen Peygamberler > İbrahim Peygamber ve Kavmi

Cevapla
 
Seçenekler Stil
Alt 21. June 2011, 05:15 PM   #1
pramid
Uzman Üye
 
Üyelik tarihi: Sep 2010
Mesajlar: 764
Tesekkür: 191
507 Mesajina 1.128 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 24
pramid has much to be proud ofpramid has much to be proud ofpramid has much to be proud ofpramid has much to be proud ofpramid has much to be proud ofpramid has much to be proud ofpramid has much to be proud ofpramid has much to be proud of
Standart Tdç: Ibrahim ve nuh

6/13/2011
TARİHDEN DERS ÇIKARMAK (5): Hz. İbrahim ve HZ. Nuh
Tarihte Mezopotamya, tek tanrılı dinle müşriklerin mücadele alanı olmuştur. Kuran’da bu mücadelenin başlangıcı, Hz. İbrahim olarak verilir. İbrahim kavminde Allah inancı vardı, fakat şirk koşan bir kavimdi (6.Enam.78-79). Güneş, ay ve yıldızlara taparlardı. Hz. İbrahim’in Sümerlerin Kiş kentinden, babası Azer’in de Kiş kentinin rahip-kralı(Ensi) olduğu kanaatindeyim. Yeri geldikçe neden bu şekilde düşündüğümü açıklayacağım.
Enam.76. Gece üstünü örtüp bürüyünce bir yıldız görmüş ve demişti ki: "Bu benim rabbimdir (veya: rabbim budur)." Fakat (yıldız) kayboluverince: "Ben kaybolup gidenleri sevmem"demişti.

Enam.77. Ardından ayı doğar görünce: "Bu benim rabbim"demiş, fakat o da kayboluverince: "Andolsun"demişti "Eğer rabbim beni doğru yola erdirmezse gerçekten sapmışlar topluluğundan olurum."

Enam.78. Sonra güneşi doğarken görünce: "Budur benim rabbim. Bu en büyük"dedi. O da kayboluverince kavmine demişti ki: "Ey kavmim, doğrusu ben sizin ortak koştuklarınızdan uzağım."

Enam.79. "Gerçek şu ki, ben hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana (fetara) çevirdim. Ve ben müşriklerden değilim."

Yukarıdaki ayetler, Hz. İbrahim’in manevi ve düşünsel yolculuğundan bahsediyor. Aynı zamanda bu yolculuğu, Sümer kentlerini dolaşarak yaptığını düşünüyorum. Sümerlerin erken dönemlerinde her kentin bir mabedi bulunuyordu. Yıldızlara tapılan şehirlere gittiğinde bu inanca girdi. Sonra ay tanrısı Nanna’nın tapınağının bulunduğu Ur kentine gittiğinde yıldızları ret edip ay tanrısı inancını benimsedi. Fakat Güneş tanrısı Utu’nun mabedinin bulunduğu Uruk kentine geldiğinde bu seferde güneş tanrısı inancını benimsedi. Sonunda bununda doğru bir inanç olmadığını anladı.

Bakara.258. Allah kendisine mülk verdi diye rabbi konusunda İbrahim ile tartışmaya gireni görmedin mi? Hani İbrahim: "Benim rabbim diriltir ve öldürür"demişti. O da: "Ben de öldürür ve diriltirim"demişti. (O zaman) İbrahim: "Kuşkusuz Allah güneşi doğudan getirir, (hadi) sen de onu batıdan getir"deyince, o kafir böylece afallayıp kalmıştı. Tanrı zalimler topluluğunu hidayete erdirmez.

Yukarıdaki ayetteki sözler, ben tanrıyım diyen güneş tapınağı rahip-kralına söylenebilir diye düşünüyorum. Güneş tanrısı olduğunu iddia ediyor ama güneşin hiçbir hareketini kontrol edemiyor. Kent olarak güneş tapınağının bulunduğu Uruk’u, kişi olarak da buranın güneş tapınağını Ensi’sini düşünüyorum.

Burada bir çelişki ortaya çıkıyor. Tanrı olduğunu iddia eden bir adamın dinine Hz. İbrahim nasıl girer?! Benim düşüncem yakın doğudaki ateş-güneş kültünün, gnostik bir öğreti olmasından kaynaklanıyor. İslam içerisinde de “Enel Hak” taraftarlarının son derece fazla olduğu göz önüne alınırsa olay garip kaçmaz diye düşünüyorum.

Hz. Nuh, Buzul Çağı
Buzul çağında Avrupa’nın buzlarla kaplı olduğu biliniyor. Nedense buzul çağı denince hep Avrupa’daki etkisi anlatılır ama başka yerlerdeki etkisi anlatılmaz. Belki de eskiden kutup bölgesi Avrupa’daydı. Beklide eskiden Antartika ve Grönland kutuplarda değildi.

Göksel bir olaya bağlı olarak kutup ekseninin kaymasıyla kutup noktaları değişmiş olabilir. Eski kutup noktasını oluşturan Avrupa kutuplardan uzaklaşıp ılıman bölgeye kayarken, Antartika ve Grönland’da ılıman bölgeden kutuplara kaydı. Eski kutup noktalarında buzullar eridi. Fakat yeni oluşan kutup noktalarında buzul oluşması zaman aldı. Buda dünyada su seviyesinin artmasına ve iklim değişiklerine sebep oldu. Buzulların tekrar oluşmaya başlamasıyla da sular çekilmeye başladı.

Eğer Mu ve Atlantis kıtası varsa, yanlış yerde aranıyor olabilir. Atlantis Grönland, Mu kıtası Antartika olabilir.

Nuh peygamber, Babil’de Utnapiştim ismiyle geçer. Gerek Nuh'un, gerekse Utnapiştim'in sözlük anlamları belli değildir. Sümerler Nuh Peygambere, Zİ-UD-SUDDA diyorlardı. Bu addaki “Zİ”, “yaşam, can, ruh” demektir; “UD”, “zaman”, “SUDDA” da, “uzun” anlamına gelir. Bu üç sözcükten oluşan ad, “uzun ömürlü” demektir. Kuran, Nuh peygamberin 1000 sene yaşadığını ve 50 "amm" eksik olduğunu belirtir.

Ankebut - 14: Andolsun ki Nuh'u kendi toplumuna irsâl ettik de onların içinde elli yıl hariç bin sene kaldı! Zulümleri üzereyken tufan onları yakaladı.

Mezopotamya uygarlıklarının efsanelerinde, Kuran’da geçen peygamber kıssalarının benzerleri anlatılmaktadır. Bu yüzden Müslümanların Mezopotamya tarihine daha fazla önem vermeleri gerektiğini düşünüyorum.
pramid isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 20. November 2011, 01:19 PM   #2
galipyetkin
Uzman Üye
 
Üyelik tarihi: Sep 2011
Mesajlar: 1.458
Tesekkür: 105
574 Mesajina 958 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 24
galipyetkin has much to be proud ofgalipyetkin has much to be proud ofgalipyetkin has much to be proud ofgalipyetkin has much to be proud ofgalipyetkin has much to be proud ofgalipyetkin has much to be proud ofgalipyetkin has much to be proud ofgalipyetkin has much to be proud of
Standart

1-Neden Nuh Peygamber ''irsal'' edilmiş de ''seçilmemiş''?

2-Neden ''elli yıl hariç bin sene'' denmiş de dokuzyüzelli denmemiş?

3-'Dokuzyüzelli sene veya bin yıllık yaşam', diri-canlı bir vücutla yaşam ise, tabiat kanun ve biyolojik yasaları ile Allah'ın âdet ve sünnetine aykırı değil mi?

4-'Elli yıl hariç bin sene kalmak'la, Nuh Peygamber'in biyolojik yaşamından başka bir şey mi anlatılmak isteniyor acaba?

5-Bin eksi elli dendiğine göre, hüküm sürmüş ve özelliği olan bir ''bin'' sene var. Hariç olan ''elli yıl'' ne? Veya o ''elli yıl''da ne oldu da hariç tutuluyor? O ellinin özelliği ne? Allah laf olsun diye söylemez ki...

Saygılarımla.
Galip Yetkin.

Konu galipyetkin tarafından (26. November 2011 Saat 01:47 PM ) değiştirilmiştir.
galipyetkin isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
galipyetkin Adli üyeye bu mesaji için Tesekkür Eden 2 Kisi:
guvenkaradeniz (26. September 2013), pramid (20. November 2011)
Alt 20. November 2011, 02:39 PM   #3
pramid
Uzman Üye
 
Üyelik tarihi: Sep 2010
Mesajlar: 764
Tesekkür: 191
507 Mesajina 1.128 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 24
pramid has much to be proud ofpramid has much to be proud ofpramid has much to be proud ofpramid has much to be proud ofpramid has much to be proud ofpramid has much to be proud ofpramid has much to be proud ofpramid has much to be proud of
Standart

sevgili galip kardeşim.

kuranda zaman mefhumu için "am" ve "sene" tabirini kullanır.

bunların kuranca iyice araştırıldığında gerçek ortaya çıkacaktır.

tavsiye kitap: EBU HİLAL EL ASKERİ: Arap dilinde farklar Sözlüğü


"sittin sene olmaz" ne demek?

altmış yıl sonra olur mu demek. Yoksa kinaye mi?

Konu pramid tarafından (20. November 2011 Saat 02:43 PM ) değiştirilmiştir.
pramid isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 20. November 2011, 04:19 PM   #4
galipyetkin
Uzman Üye
 
Üyelik tarihi: Sep 2011
Mesajlar: 1.458
Tesekkür: 105
574 Mesajina 958 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 24
galipyetkin has much to be proud ofgalipyetkin has much to be proud ofgalipyetkin has much to be proud ofgalipyetkin has much to be proud ofgalipyetkin has much to be proud ofgalipyetkin has much to be proud ofgalipyetkin has much to be proud ofgalipyetkin has much to be proud of
Standart

''Bunların kuranca iyice araştırıldığında gerçek ortaya çıkacaktır'' cevabı:

-''Otur oturduğun yerde, fazla kurcalama'' mı demek?

Yoksa sorularım kuranca değil mi? Soru, araştırma, öğrenme için sorulmaz mı? Araştırma için kuranca soru nasıl oluyor ki?

''sittin sene olmaz'' ne demek? altmış yıl sonra olur mu demek. Yoksa kinaye mi?'' ifadesinden hiç bir şey anlamadım. Hangi soruma cevap ki?

Affola; galiba anlayışım biraz kıt.

Saygılarımla.
Galip Yetkin.
galipyetkin isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 21. November 2011, 05:23 PM   #5
pramid
Uzman Üye
 
Üyelik tarihi: Sep 2010
Mesajlar: 764
Tesekkür: 191
507 Mesajina 1.128 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 24
pramid has much to be proud ofpramid has much to be proud ofpramid has much to be proud ofpramid has much to be proud ofpramid has much to be proud ofpramid has much to be proud ofpramid has much to be proud ofpramid has much to be proud of
Standart

galipciğim araştırdan bunu mu anladın. soruların güzel

bana ölüleri nasıl dirilttiğini göster?
ya rabbi seni görmek istiyorum?

rasullerin soruları kuranda geçer. bu soruları müslüman sormalıdır.

sorularına bir şey demiyorum.
kuranın zaman anlayışı, hayvan anlayışı, rasul anlayışı, melek anlayışı nedir?

zira bizler hep kendi anlayışımız ile anlayamadık apaçık kuranı.

bakalım kitabı kitab tefsir edince ne anlayacağız.
pramid isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 31. May 2012, 11:16 AM   #6
galipyetkin
Uzman Üye
 
Üyelik tarihi: Sep 2011
Mesajlar: 1.458
Tesekkür: 105
574 Mesajina 958 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 24
galipyetkin has much to be proud ofgalipyetkin has much to be proud ofgalipyetkin has much to be proud ofgalipyetkin has much to be proud ofgalipyetkin has much to be proud ofgalipyetkin has much to be proud ofgalipyetkin has much to be proud ofgalipyetkin has much to be proud of
Standart

Bu yazı ........... sitesinden, değerli bir Beyefendi'den ''elli yıl hariç bin yıl'' üzerine yazılmış bir yazısından alıntıdır. Bana ilginç geldi.

Üzerinde tartışalım mı? Buyrun. Yazı şu:

''Kuran`da 10 rakamı, herhangi bir işten maddi manevi mefaatlenmeni verir 6/160...
Bir iş yaptın , işin bitiminde bir milyon dolar kazandın... İşte bu kazanımın sayısal değeri 10`dur. Bir şeyi düşündün kafa yordun ve buldun , düşünmüşlüğün LEYL hükmünde iken bulmuşluğun yani kazanmışlığın 10 hükmündedir.
İŞTE Kuran ayetlerini kişi bu mekanizma ile düşünür ve anlar..Buna 10 GECE denilir 89/2.
Kuranda 10 rakamı 6/160`da çarpım cinsinden çalışır (10 katı)..

100 rakamına geçelim ; bu rakam bir işin eksiksiz ve tam olarak yapılıp bitirilmişliğini ifade eder..
Arabanı yıkamayıcıya verdin oda senin istediğin gibi yıkadı ve sana teslim etti.
Bu fiiliyatın sayısal değeri 100`dür.
24/3`te 100 ciltleme ile ciltleyin denilir..Bu ayette 100 değnek vurulmasından bahsedilmez..
1000 rakamını tanımlayalım ; Bu rakam 10 ile 100 rakamının çarpımıdır.
Yani bir işi TAM yaptın ve MENFAATLENDİN.

Şimdi 29/14 de anlatılanları yerine koyalım ; NUH`un kavmi içinde BİN YIL yani ''elfe senetin'' kalması demek işini görevini TAM olarak ama ÇİLE içinde yaptığını ve MUKAFATlandığını verir..!
Şimdi “hamsiyne” yani 50 rakamını yazalım ; Kuranda 5 rakamı bir inancın söylev yada fiiliyatla DIŞA VURULMUŞluğunu verir 18/22 , 58/7... Bu 10`la çarpılırsa kişinin bundan menfaatlendiğini gösterir.
Bu değerleri 29/14`te yerine koyalım ; eğer kişi , bu menfaatlenmeden HAZZ almışsa , bunun değeri ayette geçtiği üzere ''hamsiyne amen'' dir... Yani bu ayette Nuh as`ın , Allah'ın kendisine vermiş olduğu Resulluk görevini çile ve meşakket içinde usulüne uygun bir şekilde ifa ettiği (El muminiyn) , bundan dolayı da menfaatlendiği (el muminune) , sahip olduğu inanç veya ilmini dışarıya vururken , bunu hazz alarak yapmışlığını verir.
Bu durum sadece NUH için değil tüm resuller için geçerlidir..
29/14`ün son cümlesi 16/113`le müteşabihleşir ve işaret edilen tevilde diğer Resullerinde aynı duygularla hareket ettiği yada ettirildiği anlaşılır..
29/14`te Nuh as`ın BİLİNDİK manada , kavmi içinde 950 sene yaşamasından bahsedilmemektedir.
Bu ayeten de bir kez daha görüldüğü üzere Allahın DEDİĞİ ile dediğinden KASTETTİĞİ birbirinden farklıdır.
Bu farka Meleialanın hasımlaşması denilir.

Herhangi bir ayetten çıkardığın-çıkaracağın mananın Kuran olabilmesi için 3 şarta haiz olması gerekir ;
1) Yaşamda yerinin olması
2) Akla mantığa uygun olması
3) Kuranın geneline uygun olması

NUH , özgür düşünme melekesidir ve içimizde yaşar ve bize kazandırdığı davranış düşüncelerimizi özgürce oluşturabilmek ve gündeme getirebilmektir.
Eğer amaç hayr ise benim tespitlerime karşı görüş ve katkı görüş ortaya rahatlıkla konmalıdır..
Nuh`un kavmi içinde bizim şu anki yaşantımızla ilgili olması , hasabıyla kaç yıl kaldığı değil , işini nasıl yaptığıdır..Çünkü bu meleke kendinin bir zamanlar yaptığı işi şu anda banada yaptıracaktır..!
29/14 , son cümlesi itibariyle 16/113`ün malıdır ve birlikte değerlendirilmelidir..Böyle olunca binden elli sene eksik yaşaması tüm Resulleri de bağlar.
Ben internette 10 dakikalığına bir araştırma yazsam , hakaretler başlıyor ama ben bildiğim doğruları söylemekten haz alıyorum..Aynı şey bütün müminler için de geçerlidir..
İşte bu yaptığımızın sayısal değeri 1000-50`dir..
Diyelim ki Nuh kendi zamanında 50 sene yaşamış olsun , bundan şu anda bize ne ?
İsterse de 1000 sene yaşasın; bu benim hayatımın neresinde ?
Beni ve düşüncelerimi ve hayatımı ne kadar ve nerede ve nasıl ilgilendirecek ?
O zaman Allah rakamsal zaman dilimlerinden bahsetmiyor DAVRANIŞ PATERNLERinden bahsediyor..İşte bize de bu lazımdır..! Tarihe hapsolmuş , hayatımızda yer edinmeyecek mânâlandırmalar DEĞİL..!''

Ne dersiniz?......

Saygılarımla
Galip Yetkin.

Konu galipyetkin tarafından (30. April 2016 Saat 02:37 PM ) değiştirilmiştir.
galipyetkin isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 31. May 2012, 06:32 PM   #7
dost1
Site Yöneticisi
 
dost1 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Sep 2008
Mesajlar: 3.015
Tesekkür: 3.567
1.083 Mesajina 2.384 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 100000
dost1 is on a distinguished road
Standart

Selamun Aleykum! Değerli Galip Kardeşim!

Bizimle paylaştığınız yazının sahibi olan kişi uzun yıllar Kur'an okumuş. Kur'an'daki kelimelere kendine göre "dübür anlam diyerek" dilde yeri olmayan anlamlar yüklemiş kişinin yazdığı bir yazıdır. Her dilin kendine özgü söze anlama ve sese dayalı anlatım sanatları vardır ki Kur'an bu anlatımları en üst boyutta kullanır. Bu yazının sahibi olan Kardeşimiz dilin kendisinde olmayan anlamları "dübür anlam" diyerek yüklemekte ve kendine özgü bir okuma geliştirmektedir. Kur'an Arabiyyendir. Arap dilinin bütün özelliklerini en üst boyutta barındırmaktadır. Paylaşıma açtığınız yazıdaki sayılarla ilgili hüküm yürütmelerin Arap dilinde bir anlamı yoktur.

Kusursuzluk sadece Alalh'a mahsusdur.
Doğrusunu en iyi bilen Allah'tır.
Sevgi,saygı ve muhabbetle.
Allah'a emanet olunuz.
__________________
Halil Ay
dost1 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Bookmarks

Etiketler
ibrahim, nuh, tdç


Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı

Hizli Erisim


Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 01:52 PM.


Powered by vBulletin® Version 3.8.1
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Hanifler - Kuran odaklı gerçek din islam