hanifler.com Kuran odaklı dindarlık

hanifler.com Kuran odaklı dindarlık (http://www.hanifler.com/index.php)
-   01.Alak Suresi (http://www.hanifler.com/forumdisplay.php?f=46)
-   -   Alak Suresi'ne giriş (http://www.hanifler.com/showthread.php?t=116)

mavera 16. October 2010 07:57 PM

[QUOTE=ÖmerFurkan;276]

6–8. Hayır, hayır! Dönüş Rabbine olmasına rağmen insan, kendini yeterli gördüğünde kesinlikle azar. [tuğyân eder]

Tâğûtların devri kapanmış değildir. Peygamber bulunsun veya bulunmasın, her dönemde tâğûtlar var olmaya devam etmiştir. Onlar sadece eski kavimlerde ortaya çıkıp yaşama imkânı bulan güçler değil; bugün de Müslümanlara en azim düşmanlığı ve en yıkıcı propagandaları reva gören kişi, odak veya organizasyonlardır. Tâğût, ekonomik, sosyal ve kültürel güç kaynaklarını ele geçirmiş, ahlâkî değerleri [dini] toplumların gözünde itibarsız ve taraftarı olmaktan çekinilen bir duruma düşürmeyi göze alacak kadar düşmanlığını ilerletmiştir. Ayrıca doğrudan yaptıklarının dışında, insanlığın ortak değerleri adı altında pek çok kavramı da Müslümanlara zarar verecek bir içeriğe dönüştürmüştür. Kısaca tâğût, Müslümanları dört bir yanından kuşatmış bulunmakta ve Müslümanlara hayat hakkı tanımamaktadır.
Öyleyse anlıyoruz ki, Peygamberimizin görevi sokaktaki şımarık*larla değil, tâğûtî düzenin kurucularıyla mücadele etmekti. İlk işi, toplumun hidâyet yolu üzerinde oturup haydutça engellemeler yapan bu azgın güruhu uyarmaktı.
Gerek âyetin orijinalindeki “inne ” ve “lam ” gibi edatlardan ve gerekse cümlenin isim cümlesi olması gibi te*kitlerden anlaşılmaktadır ki, Peygamberimizin karşısındaki düşman çok çetindir. Mûsâ’nın düşmanı Firavun ile Peygamberimizin düşman*ları mukayese edilecek olursa, âyetteki üç tekitten hareketle, Pey*gamberimizin düşmanlarının azgınlığının Firavun’unkinden de daha fazla olduğu söylenebilir.
İnsanın tuğyânına, diğer bir ifadeyle tâğûtlaşmasma iki sebep gösterilmiştir:
A) Âhireti inkâr, B) İstiğnâ.
İstiğna ; “insanın, (ister ger*çek olsun, ister öyle olduğunu zannetsin) zengin/kendi kendine ye*terli olduğuna inanması” demektir. Sözcük, “İstif’al” babındandır. Bu bab, Arapça dilbilgisi kuralları gereği, kendisine sokulan üç kök harfli herhangi bir fiile “talep”, “sual”, “tahavvül”, “itikat”, “vicdan”, “inkılâp”, “isabet”, “ziyade”, “nazar” ve “teslim” anlamları kazandırır. Bu kelimeye itikat/inanç anlamı kazandırmıştır.
Kendisini zengin, yeterli görenlerin şımarıklıkları, azgınlıkları Hümeze süresinde de vurgulanmıştır.

[/QUOTE]


Bazen çeşitli yerlerde insanların şunu bunu kolayca tağut ilan ettiklerini görüyorum. Tağut da cihat gibi yanlış yönlendirmeler ile başkalarının keyiflerine uygun hareket etmeyi desteklemek için bir araç olduğunda tehlikeli hal alır diye düşünüyorum. Üzerinde düşünülmeli, iyice tartılmalı bence. Buradaki açıklamalar bu konuda faydalı olacaktır diye umuyorum.

--------

Bir de, tuğyan, güç / varlık / yeterlilik (“mülk”) sahibi olan ya da olduğunu sanan kişiler için tanımlanıyor. Gücü / varlığı olmayan kişiler isyan ya da küfüre saptığında, bu kapsama girmiyor ve sadece Kuran’a aykırı davranmış mı oluyor?

hiiic 17. October 2010 10:01 AM

Ben şuna şaşarım,,,

Güneşe 8 dakika ışık hızı uzaklıkta bu küçük mavi topun üzerinde sonsuz karanlık ve boşlukta kendisini ihtiyaç sahibi görmeyen, hatta altımızda kurumuş bu yer kabuğunun altında aşırı sıcak ve korkunç mağma tabakasının üzerindeki bu kendisini ihtiyaç sahibi görmeyen insan daha nerede kendisini ihtiyaç sahibi hisseder de ne olduğunu sanar????

Bence o ayetin muhatabı ihtiyaç sahibi olmayan değil, kendisini ihtiyaç sahibi hissetmeyen dir. kısaca kendini bi halt sanan böbürlenen akılsız... Yoksa hepimiz ihtiyaç ve korku içindeyiz..
Zaten Allahtan gereği gibi düşünenlerden başkası gereği gibi korkmaz.

Pehehehhh; ihtiyaç sahibi değilmiş, pehhheheh,,,
Hepimiz iğenin ucundayız, bizi orada rahatca ve mutluca yaşatan Allahın rahmetinden başkası değil.. Nimetlerine nasıl teşekkür edeceğimi bilmediğim, ey kulu olduğum eyyy,, sana ait olan övgü ve sevgiyi başkalarına verirler heeaaa,, hatta bide kendisine verir o övgüyüde ben ihtiyaç sahibi değilim der heeaaa... acaba dediğine kendisi de inanıyor mu?

hiiic 17. October 2010 10:09 AM

aklıma geldi yaaa, ufff bi zamanlar spermdik biz yaaa,,, şekilsiz cıvık gene bişeydik,,, şekil aldık adam oldukta sonra gerçekten Allaha çekişir hatta akıl verir olduk... Allahım affet...
şu kendini ihtiyaç ihtiyaç sahibi hissetmeyen (çünkü gece gökyüzüne bakınca oradan bir mana çıkaramıyor- zaten büyük şehirdeyse ışıklandırmadan dolayı bişide göremez) o ihtiyaç sahibi olmadığını sana aklıma geldikçe günahlarım ve büyük konuştuğum laflarım için umutluyum, benden daha kötüleri de varmış.

Biz ya kendimizi çok akıllı sanıyoruz, yada nice akılları yaratan Allahı gereği kadar akıllı sanmıyoruz. Bence bütün meselenin bütün sorunların sebebi bu 2 düşüncede yatıyor,,

Barış 18. October 2010 12:14 AM

[QUOTE]Bir de, tuğyan, güç / varlık / yeterlilik (“mülk”) sahibi olan ya da olduğunu sanan kişiler için tanımlanıyor. Gücü / varlığı olmayan kişiler isyan ya da küfüre saptığında, bu kapsama girmiyor ve sadece Kuran’a aykırı davranmış mı oluyor?

[/QUOTE]


İman etmiş kimseler Allah yolunda savaşırlar. Küfretmiş kişiler de tâğût yolunda savaşırlar. O hâlde siz şeytanın velîleri ile savaşın. Şüphesiz şeytanın tuzağı, çok zayıftır. (Nisa, 76)

Ve [B]tağûta kulluk etmekten kaçınan [/B]ve Allah'a yönelen kimseler, kendileri için müjde olanlardır. Haydi, müjdele, sözü dinleyip de en güzeline uyan kullarımı! İşte onlar, Allah'ın kendilerine hidâyet verdiği kimselerdir. Ve işte onlar kavrama yeteneği [temiz akıl sahibi] olanların ta kendileridir. (Zümer, 17-18)

Ve andolsun ki, Biz her ümmete [B]"Allah'a ibâdet edin ve tağuttan sakının"[/B] diye bir Elçi gönderdik. Artık Allah, bu ümmetlerden bir kısmına hidayet etti, bir kısmına da sapıklık hak olmuştur. Şimdi yeryüzünde bir gezip dolaşın da bakın yalanlayanların sonu nasıl olmuş? (Nahl, 36)


Tağuta kulluk eden, onun ardı sıra giden, ona hizmet eden kişilerden bahsediliyor. Bu kişiler belki de Karun olmayan ama karuna kulluk eden ve ona imrenen kişiler gibiler. Ve zalime ve zulme karşı ses çıkarmayarak veya daha kötüsü destek vererek onu var ediyorlar. Tağut ayrı,bu kişiler ayrı. Ama bir açıdan da ayrı değil. Biri olmasa öteki de olmayacak çünkü.


Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 04:12 PM.

Powered by vBulletin® Version 3.8.1
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
Hanifler - Kuran odaklı gerçek din islam