[QUOTE]"Türk'üz ve ne mutlu bize
Türk'üz...
Çünkü 'Türk'ün etimolojideki, yani sözcük bilimdeki karşılığı zaten...
'Bir araya getirilen, toplanan' demek..."[/QUOTE]

Gerçekten sizleri okuyunca hayretler içerisinde kalıyorum. Bunca Kur'an okumuş ve Kur'an üzerine araştırma yapmışsınız fakat geline nokta ne peki?

Bu ülkede" Ne mutlu Türküm diyene" sözünün ne anlamda kullanıldığı ve bunun uğruna nice insanlara zulmedildiği ortada iken kalkmış "Türk-Bir araya getirilen demek" şeklinde yorum yapabiliyorsunuz? Zekamızla filan alay mı ediyorsunuz? Bugüne kadar kim bu kavramı sizin bahsettiğiniz anlamda kullandı? Var mı buna bir örneğiniz?

Öte yandan bu ülke halkının 1923-1950 yılları arasında tek adamlık sistemi ile nasıl yönetildiği ortada iken, bu ülke halkına nasıl zulmedildiği ortada iken ve bunu Kemalistler dahi inkar etmezken sizlere ne oluyor da Atatürk milliyetçisi olabiliyorsunuz?

Bir yanda Muhammed peygamber ve yaşantısı, davranışları, diğer yanda hayran olduğunuz Atatürk ve hayatı, davranışları... Hiç örtüşüyor mu?

Nasıl olur da Kur'an diyen bir insan hayatı içki sofralarında geçmiş, tek adam olarak bu ülke halkına zulmetmiş birine hayranlık besler aklım almıyor. Aklımın almadığı gibi imanım da almıyor.

Sakın zaman ya da şartlar böyleydi demeyin. Eğer şartları öne sürerseniz Atatürk'ün yaptığı zulümleri meşru gösterme adına, o zaman dünyada yaşamış tüm zalimler şartlar uğruna masumlaşıverir bir anda.

Rabbime şükürler olsun sizler gibi düşünmüyorum. Zulmedenlere meyledenlere ateşin dokunacağına inanıyorum. Irkı, dini, milliyeti ne olursa olsun insanlığa, doğaya zulmeden herkesin zalim olduğuna inanıyorum.

Elbet herkes yaptığını hesabını verecek, elbet herkes hesap gününde sevdikleri ile beraber olacaktır. Benim sözlerim size bir fayda sağlar mı, ya da bir daha düşünmenize vesile olur mu, hiç sanmıyorum. Çünkü sizler her şeyi en iyi bilenlersiniz. Aslında bu da bir hastalık fakat görene...

[QUOTE=mert25]Gerçekten sizleri okuyunca hayretler içerisinde kalıyorum........[/QUOTE]

Vah zavallım!
Vah!

Madem öyle, bizleri takip etmeye devem et; hem de önemle!

Saygılarımla.
Galip Yetkin

[QUOTE=mert25;20860]Gerçekten sizleri okuyunca hayretler içerisinde kalıyorum. Bunca Kur'an okumuş ve Kur'an üzerine araştırma yapmışsınız fakat geline nokta ne peki?

Bu ülkede" Ne mutlu Türküm diyene" sözünün ne anlamda kullanıldığı ve bunun uğruna nice insanlara zulmedildiği ortada iken kalkmış "Türk-Bir araya getirilen demek" şeklinde yorum yapabiliyorsunuz? Zekamızla filan alay mı ediyorsunuz? Bugüne kadar kim bu kavramı sizin bahsettiğiniz anlamda kullandı? Var mı buna bir örneğiniz?

Öte yandan bu ülke halkının 1923-1950 yılları arasında tek adamlık sistemi ile nasıl yönetildiği ortada iken, bu ülke halkına nasıl zulmedildiği ortada iken ve bunu Kemalistler dahi inkar etmezken sizlere ne oluyor da Atatürk milliyetçisi olabiliyorsunuz?

Bir yanda Muhammed peygamber ve yaşantısı, davranışları, diğer yanda hayran olduğunuz Atatürk ve hayatı, davranışları... Hiç örtüşüyor mu?

Nasıl olur da Kur'an diyen bir insan hayatı içki sofralarında geçmiş, tek adam olarak bu ülke halkına zulmetmiş birine hayranlık besler aklım almıyor. Aklımın almadığı gibi imanım da almıyor.

Sakın zaman ya da şartlar böyleydi demeyin. Eğer şartları öne sürerseniz Atatürk'ün yaptığı zulümleri meşru gösterme adına, o zaman dünyada yaşamış tüm zalimler şartlar uğruna masumlaşıverir bir anda.

Rabbime şükürler olsun sizler gibi düşünmüyorum. Zulmedenlere meyledenlere ateşin dokunacağına inanıyorum. Irkı, dini, milliyeti ne olursa olsun insanlığa, doğaya zulmeden herkesin zalim olduğuna inanıyorum.

Elbet herkes yaptığını hesabını verecek, elbet herkes hesap gününde sevdikleri ile beraber olacaktır. Benim sözlerim size bir fayda sağlar mı, ya da bir daha düşünmenize vesile olur mu, hiç sanmıyorum. Çünkü sizler her şeyi en iyi bilenlersiniz. Aslında bu da bir hastalık fakat görene...[/QUOTE]

Ulan burada da mı çıktınız be.
Eksik kalın e mi?

Hadi bizim kimi takip ettiğimiz ve hayranlık beslediğimiz belli.
Senin mamanı kim veriyordu da eksik kalınca sesin çıkmaya başladı???

Bırakın Potini, Ayakkabıyı, Sandaleti.
Ahanda size gerçek mümin.

[YOUTUBE]xkTt-xng9BY[/YOUTUBE]

Biri çıkıntılık yapıp konuyu (siz milliyetçi misiniz?) sorusuyla bulandırana kadar belli bir yol kat etmiştik sanırım.
Tekrar hatırlatmakta fayda var diye düşünüyorum. Bugün kendini Ulusalcı yada ''Atatürk çü'' diye niteleyen medya organlarında çıkan insanların yada haberlerin neredeyse ihanet boyutunda Türk ve Türkiye düşmanlığı yaptığı gerçeğinden bahsediyordum.

Belki bazı arkadaşlar bu yazdıklarıma kızabilir. Bana da biri bir kaç ay öncesinde bu yazdıklarımı söylese yada bahsettiğim adamları eleştirse çok sert tepki verebilirdim. Şu an iktidarda bulunan partiye karşı duyduğum öfke bazı gerçekleri görmemi engellemiş olabilir maalesef.
Bu günkü iktidar hakkındaki düşüncelerim hala değişmedi. Aynı noktadayım. Fakat benzer düşünceleri taşıdığımı zannettiğim, görüşlerine saygı duyduğum insanlar yada medya organları meğer nerelerdeymiş de ben görememişim. İster saflık diyin, ister mallık, isterseniz bönlük. Ne derseniz aldım baş üstüne koydum.
Abarttığımı düşünenler olursa da canları sağ olsun. Fakat söz uçar yazı kalır misali herkesin önüne bin tane örnek koyarım.

Bu yazıma başlamadan on dakika önce Odatv haber sitesinde Rafael Sadi nin Türkiye-İsrail ilişkilerine dair yazdığı bir yazıyı okuyordum. Her fırsatta Türkiye yi ve Türk Milletini aşağılamaktan geri kalmayan bu meczup, yine tüm kinini kusmuş yazısında. Nerede yazıyor? Odatv.
Ulusal kanal desen İran kanalı mı, Suriye kanalı mı, Rus kanalı mı belli değil.
Cumhuriyeti bölücüler, cemaatçiler esir almış durumda. İyi ki İlhan Selçuk bu günleri görmedi.
Bunlara benzer yayın organlarının Türkiye aleyhtarlığının ( benim gibi saflar erdoğan aleyhtarlığı zannedebilir) yanı sıra bir ortak noktaları da mezhepçilik yapıyor olmaları.Aksini söyleyen olursa yayınlarını takip etsin resmen kör göze parmak yapılıyor.
Mezheplerin tümüne karşı bir duruşum olduğunu bilmeyenler benim belli bir mezhebe karşı ön yargılı olduğumu veya düşmanca duygular beslediğimi zannetmiş olabilir. Bunun yanlış olduğunu hemen belirteyim. Benim eleştirdiğim konu belli bir mezhep üzerinden Türkiye nin hem etnik hemde dini açıdan ayrıştırılmaya çalışılmasıdır. Haaa derseniz:
[I]-birader şu mezhepler bu güne kadar Türkiye nin anasını ağlattı birazda bu mezhep ağlatsın
[/I]En azından helal olsun dilinizin altındaki baklayı nihayet çıkardınız derim.

Bu medya organlarında yapılan Türk ve Türkiye düşmanlığını hümanistlik, sol değerler, anti emperyalizm, Atatürkçülük yada yurt severlik diye bana satmaya çalışan olursa yapacağım eleştirilere de katlanmak zorunda kalır. Faşizme karşı omuz omuza diye slogan atanların her birinin kendi küçük faşistliğini yarattığını görmezden gelemem.
Tabi bazı arkadaşlar
[I]-Bütün dünya buna inansa, bir inansa hayat bayram olsa. İnsanlar el ele tutuşsa, birlik olsa uzansak sonsuzaaaaa[/I]
da diyebilir. Onlara da Habil ve Kabil in hikayelerini bir kez daha okumalarını tavsiye ederim.

Diğer bir konu
Daha önce sitemizde Türkler ve Türk tarihi hakkında çok güzel yazılar yazıldı. Bilimsel olarak da konu üzerine duruldu. Bunlara tekrardan girmeyeceğim. Şimdiye kadar hem hukuk hemde site kurallarını göz önünde bulundurarak bu konudaki yorumlarımı tartışılabilir düzeyde tuttum. Ama yine de belirteyim Türk olmak, Türk olduğunu söylemek, Türkçü ideallere sahip olmak en büyük gurur kaynağımdır.

Tam bagimli olan bir ulkede tam bagimsizligi savunmak zor.
Sadece zor da degil korku verici.
Olumu ve acligi, zorlugu ve uğraşmayi gerektirir ki her baba yigidin harci degildir.

1920 li yillarda da tam bagimsizlik yerine manda gibi uygulamalari kurtulus savasina destek veren kisilerden bile duymak mumkundu.
Tum bu sartlarda bir avuc insan tam bagimsizlik sozu ile hareket ediyordu.
Eger ki siz gucsuz iseniz bir guc etrafinda toplanmak daha kolaydir. Zor olan ugrasidir.

Gercek mumin ise bu ugrasiyi verendir.

O halde müminlik kavramını yeniden sorgulayalım.

Mümin neye hizmet eder? Kime hizmet eder?
Ya da neye ve kime hizmet etmelidir?

Bu kavram sadece biz müslümanların tekelinde mi? Yoksa....?

[URL=www.yorgoderki.net/2015/12/28/finlandiya-isvicre-komunizme-geciyor/]Dünya ne ile uğraşıyor?[/URL]

Sayın bartsimpson'un "dünya ne ile uğraşıyor" iletisinin en sonu resimli mesajı.

"Malezya’nın ‘helal havayolu şirketi’ uçuşlara başladı"

Darısı başımıza.
Haydi hayırlısı.

Saygılarımla.
Galip Yetkin.

İlahi Galip Ağabey... :)

Sevgili bartsimpson.

Bak bekle.
Uyanıklar daha bu haberi görmemişlerdir.
Az bir müddet sonra: "Bizde de 'Helal Havayolları' kurulsun ve katılım payı dağıtsın, kâr payı dağıtılsın, biz de Müslümanlar olarak hacca filan gidiyoruz, Helal Havayolları kullanmak istiyoruz, neden paramızı haramzadelere verelim!" teranelerini işitirsin. ""Müslüman" olup da, son on üç yılda kim bilir kaç bin veya milyon kişinin haklarına el koyup da sayısı 6.500'e yükselen milyonerler bu parayı ne yapacaklar?

Hayattayken hacca gidip, öldükten sonra da cenazeyi sokak sokak dolaştırtıp, gazetelere boy boy ilanlar verdirterek helallik alıp, bir de mevlit okutturdun mu?.... iş tamam. Zaten cenazeye gelenler haklarını helal ediyorlar.
Otur sen düşün!

Bir de "müminlik kavramını tartışalım" diyorsun.
Din de, müminlik de, Müslümanlık da bu kadar Aslanım.

Saygılarımla.
Galip Yetkin