hanifler.com Kuran odaklı dindarlık

hanifler.com Kuran odaklı dindarlık (http://www.hanifler.com/index.php)
-   Şirk ve Müşrikler (http://www.hanifler.com/forumdisplay.php?f=218)
-   -   Laiklik akidesi (http://www.hanifler.com/showthread.php?t=2033)

dost1 2. September 2011 09:17 PM

Selamun Aleykum! Değerli Nuhungemisi Kardeşim!

[QUOTE=nuhungemisi;10171]Bu sitenin yöneticileri hakarete teşekkür mü ediyorlar ? Bu mu sizin Kur'an anlayışınız ?[/QUOTE]

Bu başlıktaki bütün yazıları Sizin yazdığınız yazı ve sonrasında yazılanlar dahil okudum. Yazılarda kişi ve kişilere yönelik hakaret edici sözlere rastlamadım.

"ZAVALLILAR" sözcüğünü hakaret olarak algılamışsınız. Bu sözcüğün anlamı : "Acınacak durumda bulunan ve elinden bir şey gelmeyen." demektir. Müslümanım diyerek ortaya çıkan ve -sizin de değindiğiniz- inandığı ilkelerin reddettiği "riba,zina,kısas zulumları ortadan kaldırmaya yönelik çalışmalar içinde olacağına bunları tartışacağına anlamını bile tam olarak bilmediği kendisine sunulduğu gibi algılandığı "lâiklik"i ortadan kaldırmaya yönelik çalışmalar içinde olan ve bunları tartışanlara "Acınacak durumda bulunan ve elinden bir şey gelmeyen." anlamında "zavallı" demekten başka ne denilebilir ki?

Değerli Kardeşim!

[QUOTE=nuhungemisi]Türkiye’deki şekilci anlayıştan bıktım. Buraya da tüm ayetlere samimi teslim olmaya çalışanlar vardır ümidiyle geldim ama burda da Mustafa Kemal’e resul denen bir mesaj gördüm. Bunun bir delili var mı?

Türkiye’nin çoğunluğunun akletme ve Kur’an’ı okuyup anlamaktan uzak olmasının çözümü Mustafa Kemal’i yüceltmek, her yere resmini heykelini koymak mıdır ?

Ben şirk riski yüzünden bundan kaçıyorum. İnatla onu yüceltenler ile nasıl gönül ya da güç birliği edip hareket edeceğim ?

Arap’a kızıp batılıyı taklit etmek midir doğru yol ? Bu yaz Alanya Kalesine gittim. Oradaki notta yazdığına göre kalenin/beldenin orjinal ismi Alaiyye (Arapça galiba) iken Atatürk Alanya diye değiştirtmiş. İçimden gülümsedim Bu mu ilerleme ?

Savaş kazanmanın müminlik olduğuna dair bir Kur’an ayeti var mı ? Müminlik emperyalizm ile mücadele ise, en büyük müminler Che Guevara, Castro o zaman.

İbrahim peygamber hiç birşeyi değiştirememiş, sonunda kavminden uzaklaşmış. Milyonları kurtarıp ulus yaratan bir kahraman değil. Ama Allah için oğlunu kurban etmeye razı biri. Meselenin özünün anti-emperyalizm değil Allah’a teslimiyet olduğunu kabul etmek istemiyor musunuz ?

Kurtuluş savaşında mücadele edenlerin hepsinin göğüslerinde ne kadar iman olduğunu ölçmek için bir yönteminiz mi var ?

O savaşı kazananların fakir , yoksul kalmış ve batılı zalimlerin yurduna göz diktiği bir halk , Mustafa Kemal’in ise bu savaşın siyasi ve askeri lideri olduğunu kabul etmek size yetmiyor mu ? Zaten canlarından başka verecek bişeyleri kalmamış ki tarihi bilgiler doğruysa. Bundan 80-90 yıl önce yaşamış hiç içinde bulunmadığınız bir toplumla ilgili nasıl bu kadar kesin hüküm verebiliyorsunuz? Mustafa Kemal bu ülkenin tarihinin bir parçası olarak kalsa biz de bugüne gelsek nasıl olur ? Siz neye dayanarak onu Allah’ın gönderdiğini iddia ediyorsunuz ?

Emperyalistler Mustafa Kemal’i yıpratıp bizi sömürmek istiyor derseniz, emperyalistler putlara düşman olsa birlik için putlara mı sarılacağız ? Yalnızca Kur’an etrafında birleşmek istemiyor musunuz ? Neden ulus kavramını Allah’a iman ve teslimiyet ile bir tutuyorsunuz ?

Allah’ın rızası için olmadığı sürece bilimin ne anlamı var ? İslamda bilim sanat düşmanlığı yok elbette ama onu aşırı yüceltip hayatın amaçlarından biri yapmak var mı ? Hesap günü bilgisayarlar, mühendislik harikası binalar, araçlar toz olmayacak mı ? Allah neden son elçisini 7. yüzyılda bir Arap kavmine göndermiş ? Sanayi devriminden sonra gönderse karışıklık daha az olmaz mıydı ?

Ben bunu İngilizce eğitim veren, Türkiye’nin iyi üniversitelerinin birinden mezun olmuş biri olarak söylüyorum. Ben matematiğe aşık bir insanım. Ortalama üzeri de zekaya sahibim Allah’ın izniyle. [/QUOTE]

Yazdığınız bu satırları akıl süzgecinizden ,denetiminizden geçirdiniz mi?
"Mustafa Kemal'e Resul denen mesaj" türünden söylemleriniz, yazdıklarınız... Bu yazdıklarınız... Bu forum sitesinde yazanlara yöneltilmiş üstü örtülü bir suçlama değil midir? Bunları yazacaksınız ve bu yazdıklarınıza cevap yazanları hakaret, yöneticilerini de adil olmamakla suçlayacaksınız.

Değerli Kardeşim!

Sitemizde forum kurallarına aykırı olmayan yazılar yazılabilir. Üyeler yazılanlara katılır ya da katılmayabilir. Katıldığı ya da katılmadığı konuları o konuyu yazan kişiye seslenerek gerekçeleri ile belirtirler, belirtmelidirler.

Bu sitede paylaşımda bulunanlar sizin; "Ben sağcı-solcu, laik-dinci, kemalist–yobaz bütün putları kırma samimiyetinde olan insanlar arıyorum." şeklinde belirterek aradığınız gibi özellikte olan insanlardır. Vahyin ışığında gerçeği arayanların paylaşımda bulundukları bir sitedir.

Değerli Kardeşim!
"Ben Allah dışında, ister peygamber olsun ister Mustafa Kemal olsun isterse din alimi olsun ister siyasi lider olsun kimsenin yüceltilmesini, övülmesini, ilahlaştırılmasını kabul etmiyorum. Ben şirki yalnızca hurafe dini değil, Allah’ın dini islam olmayan herşey algılıyorum. İsterse siyasi olsun, ister kişisel, ister başka bir şey. Ben hükmün (siyasi, dini yönetim), mülkün ve övgünün yalnızca Allah’a ait olduğuna iman ettim." MaaşaAllah bunlar ne güzel sözler. Ne güzel bir ahlak. Allah'a kul olma sevdasında olan her insanda bulunması gereken özellikleri kendinizde toplama becerisini edinebilmişsiniz. Bu sitenin tüm yöneticileri böyle düşündükleri için bu siteyi kurmuşlardır. Burada belirtilenlerin dışındaki bir anlayışı şiddetle eleştiren, kınayan, yanlışlıklarını gerekçelerini belirterek açığa çıkarma çabasında olan kişilerdir.
Selam olsun !"Her bilenin üzerinde bir bilen vardır gerçeği ile hareket ederek Akıllarını vahyin denetiminde işleterek Allah'a kul olma onurunu taşıyanlara.

Kusursuzluk sadece Allah'a mahsusdur.
Doğrusunu en iyi bilen Allah'tır.
Sevgi,saygı ve muhabbetle.
Allah'a emanet olunuz.

hiiic 3. September 2011 01:06 AM

Hatta bırakın M.Kemali biz Peygamberimizin dahi belli ölçüden sonra yardıma güç yetiremiyeceğini, belli noktadan sonra aşırı ilginin İsa peygambere yapılan gibi gerçek dışı mubalağa ve batıla sürükleyeceğini idda ediyoruz.

[B] Cin / 20
(Resulüm!) De ki: Ben ancak Rabbime yalvarırım ve O'na kimseyi ortak koşmam.
Cin / 21
De ki: [U]Doğrusu ben (kendi başıma) size ne zarar verme ne de fayda sağlama gücüne sahibim.[/U][/B]
[B]Cin / 22
De ki: Gerçekten (bana bir kötülük dilerse) Allah'a karşı beni kimse himaye edemez, O'ndan başka sığınacak kimse de bulamam.[/B]


100 yıl önce yaşananlar ile Kuran kıssaları arasında apaçık bağlantılar görüyorum..
Nice az sayıda ordular Allahın izniyle dev donanmaları batırdılar,
Nice zalimler gariban yoksul kimselere zorbalık yaptılar.
Nice kahramanlar arkadalarındaki kadınlar, çocuklar ve yaşlılar için can verdiler.
v.s.

Bütün bunlar olurken, birileri SERV imzalayıp kendi hayatını kurtarmaya çalışıyordu.
Din adamları Allah katındandır diyerek kendi elleriyle fetvalar yazıyordu.
Sanayi, bilim aşağılanıyor, gelişime inkilabasebep olacak her atılım hor görülüyordu (keza bu günde aynı zihniyeti gözlemlemek mümkün)

***

Sonuç olarak, Peygamber insanlara örnek olsun diye geldi.
O ne kendi başına hidayet verebilir, nede Allah dilemeksizin kendi isteğiyle birisine yardım edebilir... Hatta istediği hoşlandığı kişileri dahi affettirme yetkisi yoktur.
O ancak Allahtan korkanlar ve temizlenmek isteyenler için GÜZEL BİR ÖRNEKTİR..

Aynı özellikler, aynı örnek davranışları ben M.Kemal'de gördüm de dinsiz mi oldum? O da hidayet veremez, bana Allahın dilemesi dışında bir fayda yada zarar veremez... Ama o sadece benim güzel bir önder, güzel bir örnektir. Hatta Peygamber nasıl Kuranı milletine açıkladıysa, benim Paşam da Kuranı bana açıkladı. Onu şeyhlerin şifreli kasasından çıkarıp, milletinin anlamasını sağladı...

Ben acizane bu akılla bu kadar bağlantı kurabiliyorum. Hatam da olabilir kusurumda... Zaten hatalı olduğumu gösteren Vahye yada akla yatkın, tutarlı bir tane delil görürsem fikrimi değiştiririm. Asla inatçılık etmem. Ama doğru olduğuna kanaat ettiğimi inatla savunurum ki belki görmediğim bir açıyı bir başkası uyarır, aksini ispatlarda bende hatalı olduğum yeri düzeltirim. Burada hepimiz kimseyi değil kendi düşüncelerimizi ve yanılma paylarımızı masaya yatırıyoruz, ve bu fikirleri ölçebilecek, değerlendirip bilgiyle eleştirecek seviyede insanların böyle bir yerde toplanacağından eminim. Bu sayfanın kullanıcıları ve ziyaretçileri belirli seviyeyi aşmış insanlardır.

hiiic 3. September 2011 01:56 AM

[B]Laik hükümet kavramından dinsizlik manası çıkarmaya çalışan fesatçılara fırsat vermeyiniz.[/B]
M.Kemal Atatürk (Kaynak;[I]Osman Pazarlı, Sosyoloji, Lise III, Remzi Kitabevi, İstanbul, 1979[/I])

[B]Siyasetimizi, dine aykırı olmak şöyle dursun, din bakımından eksik bile hissediyoruz.[/B] M.Kemal Atatürk [I](Maurice Perno'yla ropörtaj, Akşam, 11 Şubat 1924 (Cumhuriyet Gazetesi eki, Atatürk'le Konuşmalar, s. 111, Nisan 2000))[/I]

***

Belki ark niyetinden değil (bir kısmı bizzat ark niyetinden olsa bile) sadece bilmediğinden, dolduruşa geldiğinden, kulaktan dolma telkine kandığından, yanlış bilgi aldığından, kendi zannına güvendiğinden, çevresinde öyle gördüğünden gibi sebepler yüzünden, Demokrasiyi ve Laikliği dinsizlik sayanlar olabilir.

Oysa Kuranda Allah peygamberimize monarşiyi değil, danışmalı bir karar almasını emrediyor.
Ayrıca sizinle din uğrunda savaşmayanlara adil davranın diyerek, hangi dine ait olursa olsun insanların sadece insan oldukları için devletin her kurumundan eşit lartlarda ve adilce yararlanmasını emrediyor.
Ayrıca dinlerin parçalanmaması gerektiğini, her yerel yönetimin kendine uygun şeriat kanunu ve fetvalar kullandığını biliyoruz... Oysa toplum düzenleyici kanunları Kuranda yoksa dini yama yapmaktansa (kardeş katlinin vacip olması gibi), laik bir sistemde akla ve vicdana yada bilimsel temellere dayandırmak daha akla yatkındır.


[B]Ey Millet! Allah birdir. Şanı büyüktür. Allah'ın selameti, atıfeti ve hayrı üzerinize olsun. Peygamberimiz Efendimiz Hazretleri, Cenab-ı Hak tarafından insanlara dini hakikatleri tebliğe, memur ve Resul olmuştur. [U]Koyduğu esas kanunlar cümlemizce malumdur ki, Kuran-ı Azimüşşan'daki ayetlerdir.[/U] İnsanlara feyz ruhunu vermiş olan dinimiz son dindir. Ekmel dindir. Çünkü [U]dinimiz akla, mantığa, hakikate uymamış olsaydı, bununla diğer İlahi ve tabii kanunlar arasında aykırılıklar olması gerekirdi. Çünkü bütün İlahi kanunları yapan Cenab-ı Hak'tır[/U].[/B] M.Kemal Atatürk - Balıkesir Hutbesi - [I](Kaynak; Atatürk'ün Söylev ve Demeçleri, c. 2, s. 93)[/I]

daha geçen yıllarda sırf zannıma uyarak bir tekkede onlarca kişiye Atatürkü kötülediğim, hatta hakkında şeytan uydurması bazı iftiralar attığım için çok pişmanım. Ama aynı kişilere tüm kınamalarına rağmen öğrendiğim gerçekleri ve bir dönem hatalı olduğumu anlattım ve tevbemi yerine getirdim. Bu insanı tanıdıkça hem onu hemde dinimi daha fazla sevip tanımaya başladım..

hiiic 5. September 2011 02:04 AM

Yorumsuz!!!
İşte zihniyet bu... Sonra ben neden sinirleniyorum...

[YOUTUBE]Kh5QGAY4EFs[/YOUTUBE]

[YOUTUBE]SszDvguBEVo[/YOUTUBE]


Kimin doğru yolun kimin se eğri yolun sahibi olduğunu mahşerde göreceğiz.
Hristiyan papazlar zamanında avrupada pek çok aydın insanı da karaladı katletti. Demek ki ülkemiz ortaçağını henüz bitiremedi.

Dinini bilmeyen, Kuranı bilmeyen bunların oyununa gelir. Bu günkü düşmanlık ta bu gibilerin tohumlarını ektiği düşmanlıktır. Bunların ağzıyla, hiç düşünmeden bilmeden kulaktan dolma bilinçaltıyla konuşana da kızıyorum.

sonra vay efendim sen bize böyle mi demek istedin yok efendim bizi böyle zannettin v.s. fikrin kaynağı ortada,... tamam benzer Düşmanlığı yapan belki bunlar gibi lağımlıkta değil ama üzerine lağım sıçramış kokusundan belli...

hiiic 14. September 2011 12:19 PM

[B]GÜLER MİSİN AĞLAR MISIN?[/B]

Tayyip Erdoğan Mısır ziyaretinde Kahire Üniversitesi'nde Mısırlılara böyle seslendi:

"LAİKLİK ATEİZM DEĞİL, LAİKLİKTEN KORKMAYIN!"

Başbakan Erdoğan halkı laik rejime devam etmeye çağırdı.

Başbakan, özel bir TV kanalına verdiği röportajda, “Mübarek sonrası yeni Mısır’ın da laik bir anayasaya sahip olmasını tavsiye ediyorum”dedi

Mısırlılar, “Erdoğan’ın laiklik çağrısı üzerine onu Havalimanında karşılayan Müslüman Kardeşler’in yüzünü görmek isterdik” diye yorum yaptı.

"Ben Mısır’ın da laik bir anayasaya sahip olmasını tavsiye ediyorum. Çünkü laiklik din düşmanlığı değildir. Laiklikten korkmayın. Umarım ki Mısır’da yeni rejim laik olacaktır. Umuyorum ki benim bu açıklamalarımdan sonra Mısır halkının laikliğe bakışı değişecektir. "

müslümanlardan 15. September 2011 03:58 PM

hiic size ve tayib beye cevabımdır ve laik düşüncenize...

İŞTE SİZE ALLAHIN KANUN YASA KİTABINA RAĞMEN KENDİ LAİK DEMOKRATİK HÜKÜM KİTAPLARINA BAĞLI ÇAĞRI YAPANLARA Bİ ÇAĞRI VE UYARIDA KURANDAN....

NİSA SÜRESİ.150- Allah'ı ve elçilerini inkar eden, Allah ile elçilerinin arasını ayırmak isteyen, "Bazısına inanırız, bazısını tanımayız" diyen ve BU İKİSİ ARASINDA BİR YOL tutturmak isteyenler.

151- İşte bunlar, gerçekten kafir olanlardır. Kafirlere aşağılatıcı bir azap hazırlamışızdır.

Fazıl's 15. September 2011 04:19 PM

Laiklik, İslam'a zıt bir duruş değildir. Aksine, İslam'ın gerçekten var olması için laiklik şarttır.

ÇÜNKÜ: Elçilerden gayri, Allah adına söz söyleme yetkisi kimseye verilmemiştir. Verildiğini düşünmek, kutsal üzerine kutsallar üretmek ve din tüccarlarını başınıza ilah kabul etmenizdir.

hiiic 15. September 2011 04:50 PM

Müslümanlardan arkadaşım. senin cevabın 2 satır yukarda ve bir önceki sayfalarda yer alıyor.
okursan gerekli bilgi orada var.

Zaten yazdığın ayet ile Laiklik yönetimi arasında bir bağlantı olmadığı için müzakere gereği duymadım. ama sana da suç bulmuyorum, sonuçta bu tutumun arkasında kulaktan dolma telkinlerin ve çocukluktan kalma bilinçaltının etkileri uzun sürede temizlenmiyor...

[B]Laik hükümet kavramından dinsizlik manası çıkarmaya çalışan fesatçılara fırsat vermeyiniz. [/B]
M.Kemal Atatürk

hiiic 15. September 2011 05:05 PM

Ama yine yazmadan edemedim.

Laiklik bizzat Allahın emridir. Zaten Dost1 in en son astığı makalede Hakkı Yılmaz gayet güzel açıklamış.

[url]http://hanifler.com/showthread.php?p=10301#post10301[/url]

müslümanlardan 15. September 2011 05:12 PM

hiiç,arkadaşım işinizegelmeyince ayetleri anlamaya çalışmmamakta nedir...

bak senin laik ve kemalist fikrinin anatemasının fikri şu videoda,KURANA YAKLAŞIMI...

[url]http://www.youtube.com/watch?v=mJQydA9ePzw[/url]

KULAKTAN DOLMA VE KUKLA LIK SABATAİST VE POZİTİVİST LERİN İŞİDİR....

hiiic 15. September 2011 05:17 PM

Bak.... o tarihte o kadar çok kitap var ki. O bahsettiği şey fetvalarla yönetilen kitaplar. Uydurma rivayetlerle yönetilen kitaplardan bahsediyor burada.

Dikkat edersek gökten indiği sanılan kitaplar çoğuldan bahsediliyor.

Yani çarpıtmak için ne kadar zorlasalarda elle tutulur birşey çıkmayacak gibi.

Dikkat ederseniz hala bile masalların peşinden gidiyorlar. Zannediyorlar ki sülümanın cin hükümdarlığı var. zannediyorlar ki İbrahim mancınıkla ateşe atıldı da yanmadı.

Ben atanın dediği lafın arkasındayım. Bu konuşmamıza da Allah şahit.
Hala bile gökten inen masallar kitplarının peşinde koşuyor ne gerçekleri nede allahın vahyini anlıyorlar.

sonra fitne çıkarmak için ellerinden geleni yapsalar da sizin fitneleri samimi kullara zarar veremez. Ancak kendilerini kandırırlar.
Bu insanlar çağlar boyunca gökten indiği idda edilen masallarla uyutuldu, miskinleştirildi ve uyuşturuldu. Biz esaslarımızı hayatın gerçeklerinden alırız. Keza Allahın vahyi hayatın gerçeklerine aykırı olsaydı o halde o inkar edilmeliydi.

Allahın vahyini hayatın geçrklerinden çıkarıp masal kitapı yapanları hedef almamız gerekirken çok yanlış yerlere saldırıyoruz. Kulaktan dolmanın ve bilinçaltına ekilen telkinlerin yeri çok büyük.



***

Birde beni işime gelmeyince ayet anlamamakla suçluyorsun. Bu ithamının hesabını da mahşere bırakıyorum. Allah aramızda hangimiz ayetleri anlayıp Kuranın kültürüne bütünlüğüne bütün ayetlerine daha sadık daha bağlıymış hesap görücü olarak yeter.
Şimdilik gökten inen masallarla oynamaya devam edin. İçinde ulemalar ve alakasız fetvalar çıkardığınız gerçek dışı masallarınıza.

müslümanlardan 15. September 2011 06:27 PM

sana sadece gülüyorum,gökten indirildiğine inanılan KİTAP DENİNCE KURANIN OLDUĞU AP AÇIK ORTADADIR..Bunu hikayeler ve atalar dini üzerinde olup VAHİYNİN ANLAŞILIRINDAN UZAK OLAN GARİBAN UYUTULMUŞ HALKLAR BİLE ANLAYACAK KADAR KEN,siz halen ATATÜRKÜN BU ÖZÜNÜ TEVİL EDİN DURUN....

Aramızdaki durumu mahşere bırakmanıza gelince NEDEN OLMASIN BENDE BEKLİYORUM ,SİZİNLE BİRLİKTE,Din gününün MALİKİ hükmünde ADİL OLANDIR ZATEN....

hiiic 16. September 2011 07:07 AM

[QUOTE]sana sadece gülüyorum,gökten indirildiğine inanılan KİTAP DENİNCE KURANIN OLDUĞU AP AÇIK ORTADADIR..Bunu hikayeler ve atalar dini üzerinde olup VAHİYNİN ANLAŞILIRINDAN UZAK OLAN GARİBAN UYUTULMUŞ HALKLAR BİLE ANLAYACAK KADAR KEN,siz halen ATATÜRKÜN BU ÖZÜNÜ TEVİL EDİN DURUN....[/QUOTE]

arkadasım. gülüyor olman cehaletinden kaynaklanır :) daha doğrusu kendini bişi biliyor hatta herkesden çok biliyor sanmandan kaynaklanır

gökten inen kitapla yönetilen Osmanlı tarihini bilmiyorsan burada bana cemalettin kaplanın ağzıyla konuşma.
Adamlar Kuranda kabil ile habil yada yusuf un kardeşlerine tavrı, yada miras kapışması apaçık açıklanmışken kardeşlerini katlettiler. Gökten inen kitaba dayandırdılar.
Bu günkü rüşvet, adam kayırma iltimas geleneği bile Osmanlıdan geçme bir kültürdür. Beşik ulemalığı hangi kitapda emredili? Serv e imza atıp ülkeyi Haçlı donanmasına istanbuldaki sarayı karşılığı satıp halkı ordusuz korumasız kendi başına, sömürülmeye ve tecavüze hazır bırakmak hangi kitabın emridir?

GÖKTEN İNME KİTABIN EMRİDİR..
bu gerçekleri bilmemen yada görememen yada anlamaman sebebiyle sen bize daha çok gülersin. şimdilik bir vakte kadar gül eğlen oyalan bakalım :)

Bu hayat masal dünyası değil..
Tarihi ve yönetimi neye dayandırılıp ne şekilde saçma kurallarla millet yönetildiğini bilmiyorsan ve Atatürkün bu kanunları bu hurafeleri kaldırmak için ne kadar İSLAMİ ne kadar peygamber sünneti mücadele yaptığını anlamadıysan zaten seninle müzakere yapacak seviyede değiliz.

Keza osmanlıda mahalli uygulamalarda kullanılan kitaplardan haberiniz bile olmadığı kesin. O tarihte Allah ile konuşup kanun getiren 100 lerce islam aliminin kitaplarından ve peygamberle gece rüyasında konuşup kitap getirenlerden de haberiniz olmadığı apaçık. Olsa zaten bu boş konuşmayı tercih etmezdiniz.



kimin doğru yol sahibi olduğunu Allah daha iyi bilir.

[B]Ve ben sizin samimiyetinize sadece 1 şartla inanırım. İran yada afganistan laikliği kabul etmeyen şeriat yönetimi. o devletlere hicreti samimi bir şekilde düşünmediğiniz müddetçe bana samimiyetten bahsetmeyin. Laf kalabalığı olmasın...
[/B]
böyle böyle farklı türlerle açıklıyorum ki belki düşünür akledersiniz. Laik yönetimin islami huzurlu çatısını gökten indiği zannedilen kitaplarla kıyaslarsınız belki..


[B][U]Allah rızası için şu videoları izleyin.. Hepsi çok kısa... 2 şer dakkika.[/U][/B] ne yazdıklarımızı okumuyorsunuz Bari Allah aşkına Allah rızasına şu acizane dileğimi yerine getirin şu birkaç küçük kısa vidoyu izleyin.

Video
[url]http://www.facebook.com/photo.php?v=275710069121749[/url]
[url]http://www.facebook.com/video/video.php?v=2353942889586[/url]
[url]http://www.facebook.com/video/video.php?v=2349834586881[/url]
[url]http://www.facebook.com/video/video.php?v=214988335195957[/url]
[url]http://www.facebook.com/video/video.php?v=217765201582474[/url]


Yani paylaştığınız çarpıtılmış fikrin kimlerin oyunu olduğunu görün lütfen. Atatürkün İslam dini ve Kuran hakkındaki görüşleri ve icraatları ortadadır. Bunlara rağmen yinede Geleneksel hurafe dolu islam için söylediklerini cımbızlayıp bu lafları çarpıtırsak, kime hizmet etmiş oluruz? Ve ahirette de bu hizmet etiiklerimizin peşinden gideriz ki o vakit ne söylerseniz söyleyin artık geri dönüş yoktur. Eğri yol ile doğru yol apaçık ortadadır. aklını kullanan herşeyi rahatça görür.

[U]Bugün laiklik dinsizliktir yaygarası yapanlar dün bilimi lanetleyip bilimsel gelişmeleri dinsizlik kabul edenlerin torunlarıdır.[/U]Çünkü aynı felsefeyle uygulamayı din dışı kabul ediyorlar. Hayır Alah bilimi de laikliğide kendisi emretti. Oysa onların dünyevi çıkarlarını bozuyor. Dedeleriyle aynı yere gidecekler. Din adına hoşlarına gideni uydurup işlerine gelmeyeni dinsiz ilan etmenin cevabını da Allaha verecekler. Şahit olarak O yeter.

Sinan Meydanın diğer parça videolarını izlemek İçin [URL="http://www.facebook.com/pages/Sinan-Meydan/128818453835469?sk=app_2392950137"]TIKLAYINIZ[/URL]

hayrullahmeral 16. September 2011 11:13 PM

Merhaba,

hoş terzi bile değilim ama terzi kendi söküğünü dikemezmiş diye bir söz vardır.

ben de kendimi bu mertebede görüp, bir kaç cümle yazmak isterim.

hanifdostlardan, çevremdeki münazaralardan edindiğim tecrübe :

ÂL-İ İMRÂN
159. Allah'tan bir rahmet dolayısıyla, onlara yumuşak davrandın. Eğer kaba, katı yürekli olsaydın onlar çevrenden dağılır giderlerdi. Öyleyse onları bağışla, onlar için bağışlanma dile ve iş konusunda onlarla müşavere et. Eğer azmedersen artık Allah'a tevekkül et. Şüphesiz Allah, tevekkül edenleri sever.

ayetini hayatımızda yaşamadığımız müddetçe, anlatmak istediğimiz ne kadar haklı,ne kadar doğru olursa olsun, insan fıtratı gereği hemen bir cepheleşme başlıyor ve sonuçta kısır tartışmadan öteye gidilemiyor.

bir de "ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz" atasözünü de çok değerli bulurum ve bu tür forumlardaki birikimimizi pratik hayatımıza yansıtmadığımız müddetçe, internetteki milyonlarca bilgi arasında yok olur gider.

Ayrıca bu site de, online kayıtlı üye sayısı çok az iken, misafir üye sayısı ortalama 50-60 larda olduğuna göre; herhalde burada -BİLGİ- (zan dışında kalan edinimler) paylaşımı yaparken iki kere dikkat edilmeli.

Bu noktadan hareketle, gündem konularından laiklik hakkında bir iki kelam etmek isterim.

Aslında nuhun gemisi, müslümanlardan da en az sizin kadar haklı sayın hiiic.

Sebebine gelince; siz pratik hayatınızdaki gözlemlerinizden; yaşadıklarınızdan yola çıkarak paylaştığınız bilgilere vardınız; nuhungemisi ve müslümanlardan ise samimiyetle okuyup, anlamaya çalıştıkları Kuran'dan bu edinimlere ulaştılar.

Aslında hepinizin söylediği şey aynı tek bir farkla "ALLAH LAİKLİĞİ EMRETMEZ"

bir kere islamın olduğu yerde laiklik kavramına gerek yoktur zaten.

tarihsel olarak laiklik kavramının çıkış noktasına baktığımızda; günümüzde islamadına yapılan soytarılığın, avrupada katolik hristiyan din alimlerinin zulmlerine karşı ortaya çıktığı görülür.

Kaldi ki, avrupa özellikle ALMANYA -ki bana göre dünyadaki en MEDENİ memlekettir, hem sosyal hem ticari açıdan- bugünki durumuna hristiyanlığı TERK EDEREK! değil, lutter in açmış olduğuu yolda, SORGULAYACI Allah inancı ile ulaşmıştır. nitekim, o zaman bu mücadeleyi veren protestanların torunları bugün samimi dinlerinden tamamen uzaklaşmış ve hayatlarını cuma-cumartesi geceleri bar ve diskolarda içki ve uyuşturucu ile perişan etmektedirler.
Allah'ın insanlara şah damarından daha yakın olduğu bir ortamda nasıl "KAMUSAL" alan oluşturularak, Allah dışlanabilir?

pekala siz de biliyorsunuz ki, laiklik adı altında SAMİMİ bir şekilde din kisfesi altında onlarca hurafeye karşı yapılan mücadele ne kadar KUTSAL ve değerli ise; bu kavramın arkasına sığınılarak bu halka, bu vatanın insanlarına yapılan ZULUMLER ve DIŞLAMALAR da o kadar aşağılıktır.

bu noktadan hareketle İSLAMIN , hanifliğin hakim olduğu bir coğrafyada, bir forumda, bir ortamda; laiklik kavramına ve/veya felsefesine de ihtiyaç yoktur.

islamın kendisi kendisini anlatmaya yeter.

çünkü hangi ad, hangi sıfat , hangi görüş adı altında olursa olsun bu tür kavramlar zamanla putlaşıyor, saplantı haline geliyor ve "insan" ikinci plana atılıyor.

ayrıca Kuran'ın en çok üzerinde durduğu ve savaş açtığı kavram MÜŞRİK'liktir.NEvar ki, kimse kendisine firavunluğu yakıştırmazken, Musa'lığı hemen kabulleniverir. koca dünyada müşrik kalmaz!

sahte dinlere, allah adına karar alıcılara, putperesetlere SAVAŞ açan bir YAŞAM REHBERİ; özel ve kamusal olarak dünya hayatını ikiye ayırmaz. hele hele ayırdığı özel alanda din adı altında SAPKINLIKLARIN yaşanmasına asla müsaade etmez. çünkü fitne adam öldürmekten daha büyük bir tehlikedir bu Kurana göre.

selamlar

müslümanlardan 17. September 2011 05:23 AM

sayın hiiç sonpeygamberin devletide LAİK MİYDİ,yani hz muhammed kendisi müslüman,ama devlet başkanı olduğum bu devlet LAİKTİR Mİ DİYORDU...

Ayrıca çok bilgili hiiç Allah rasulu muhammmed e mekkedeki LAİK DEMOKRATİK EBUCEHİLİST yönetim gel bu idarenin başına geç nasıl olsa 360 dan fazla putta[büst mü,heykel mi ne dersiniz bu gün ki isimleriyle],var dileyen LAİKÇE VE LAYIKIYLA BU putlarını kutsamaktadır,putlarına BAYRAM,SAYGI DURUŞU[KIYAM],HAM [ÖVNEK ULULAŞTIRMA] da yapıyor sende kendi İLAHINA İBADETLERİNİ YAP, bu put[büst,heykel] lerde karışma NASIL OLSA ATAN İBRAHİMİN HANİFLİĞİDE NEYMİŞ,değil mi, gel bu LAİK DEMOKRATİK EBUCEHİLİST OL GİTSİN....ne demişti ALLAH RASULU BU TEKLİFE ÇOOOOOK BİLGİÇ HİİÇ BEY....

Fazıl's 17. September 2011 06:52 AM

Merhabalar.

[B] İSLAMIN , hanifliğin hakim olduğu bir coğrafyada, bir forumda, bir ortamda; laiklik kavramına ve/veya felsefesine de ihtiyaç yoktur.[/B]

Çünkü İslamda zorlama yoktur.

[B]laiklik adı altında SAMİMİ bir şekilde din kisfesi altında onlarca hurafeye karşı yapılan mücadele ne kadar KUTSAL ve değerli ise; bu kavramın arkasına sığınılarak bu halka, bu vatanın insanlarına yapılan ZULUMLER ve DIŞLAMALAR da o kadar aşağılıktır.[/B]

[B]sahte dinlere, allah adına karar alıcılara, putperesetlere SAVAŞ açan bir YAŞAM REHBERİ; özel ve kamusal olarak dünya hayatını ikiye ayırmaz. hele hele ayırdığı özel alanda din adı altında SAPKINLIKLARIN yaşanmasına asla müsaade etmez. çünkü fitne adam öldürmekten daha büyük bir tehlikedir bu Kurana göre.[/B]

2. ve 3. paragrafınız bağlantılı. Sevgili Hayrullah, siz eğer Kuranı bu şekliyle algılarsanız, başımızdan ne şefler, ne mütrefler, diktalar, yozlar, ilahlar eksik olmazlar. Laiklik toplumlar için olmazsa olmaz kaidedir. Kurana yüklediğiniz misyona dikkat etmeliydiniz, onda her aradığınızı bulamaz, onu levhi mahfuz konumuna alamazsınız ve her dileğinizin, isteğinizin sebeplerini onda arayamaz, arasa da eli boş kalırsınız.Öncelikle vahyi put olmaktan çıkarmak gerek.

hiiic 17. September 2011 08:18 AM

[QUOTE]sayın hiiç sonpeygamberin devletide LAİK MİYDİ,yani hz muhammed kendisi müslüman,ama devlet başkanı olduğum bu devlet LAİKTİR Mİ DİYORDU...
[/QUOTE]

[QUOTE]Aslında hepinizin söylediği şey aynı tek bir farkla "ALLAH LAİKLİĞİ EMRETMEZ"

bir kere islamın olduğu yerde laiklik kavramına gerek yoktur zaten. [/QUOTE]


Laiklik Kurandan bir cüzdür. Siz müslümanlık denince aklınıza cübbeli sakallı adamların yönetimi geldiği için laikliği yadırgıyorsunuz. O dönemde laiklik kavramı olsaydı bu emrolunurdu. Çünkü Allah kesin olarak emretmiştir;

[B]Mümtehine 8
Allah, sizinle din uğrunda savaşmayan ve sizi yurtlarınızdan çıkarmayanlara iyilik yapmanızı ve onlara adil davranmanızı yasaklamaz. Çünkü Allah, adaletli olanları sever.[/B]

Bu ayet Laik olunması emridir. Aksi halde insanları dinsiz diye dövenleride gördük biz. laiklik olmasa nice insanlar inanışları yüzünden okullara alınmayacak bırakın belki devlet hizmeti bile görmeyecektir.

Sizin bahsettiğiniz ütopya hayalden ibaret, dediğiniz gibi birşey yok. [B]DÜnyada bir ton mezhep var hangisinin uygulamasına göre yönetilecek?[/B] Kural olarak hangisi uygulanacak? peki laikliği kaldıralım bundan sonra ŞİA mezhebine göre yinetileceğiz var mısınız? sizin böyle yorumlar yapmanızı sizin yine hayatın ve gerçeklerin dışında olup görememenizden kaynaklandığını düşünüyorum.

[QUOTE]Ayrıca çok bilgili hiiç Allah rasulu muhammmed e mekkedeki LAİK DEMOKRATİK EBUCEHİLİST yönetim gel bu idarenin başına geç nasıl olsa 360 dan fazla putta[büst mü,heykel mi ne dersiniz bu gün ki isimleriyle],var dileyen LAİKÇE VE LAYIKIYLA BU putlarını kutsamaktadır,putlarına BAYRAM,SAYGI DURUŞU[KIYAM],HAM [ÖVNEK ULULAŞTIRMA] da yapıyor sende kendi İLAHINA İBADETLERİNİ YAP, bu put[büst,heykel] lerde karışma NASIL OLSA ATAN İBRAHİMİN HANİFLİĞİDE NEYMİŞ,değil mi, gel bu LAİK DEMOKRATİK EBUCEHİLİST OL GİTSİN....ne demişti ALLAH RASULU BU TEKLİFE ÇOOOOOK BİLGİÇ HİİÇ BEY....[/QUOTE]

ben bu laftan hiç bişey anlamadım biri şunun mealini yazar mı?
Arkadaşım putlar sadece dikili taşlar değil, halkı sömüren onları zorlayan inançlardır. Kişi kendi putuna tapar zaten şuanda bile herkes bir puta tapıyor. Ama putlar sayesinde statüko yaratmak direk müdehale ile yıkılmalıdır... Siz sanıyorsunuz ki Put a tapanlar rahat duruyorlardı kendi hallerinde puta tapıyorlardı... Eğer öyle olsaydı Allahın emri bellidir, onları kendi haline bırakacaksın dilediklerini yapsınlar.
[B]Ama puta tapanlar rahat durmamış, devlet benm inancıma göre yönetilecek demiş, topluma kendi putunu dikta etmeye çalışmış, pek çok putun varlığı sebebiyle anlaşmaya varıp biraz birisininkine biraz ötesinin putuna tapmışlardır. Peygambere teklif edilende budur. Gel birazda seninkine tapalım demiştir. Kendi insancını kör bir şekilde herkese empoze ettirip boyun eğdirmeye çalışmak (bu günkü laiklik karşıtı kişilerin yaptığı gibi) bir zorba putperest pagan geleneğidir. İslamda böyle bir zorbalık yoktur peygambere sen zorba değilsin diyere yasaklanmıştır, 2 yolda bellidir denmiş ve insanlar serbest bırakılmış yani laik sistem emredilmiştir. Asıl laikliğe karşı çıkıp kendi inancının karşısında insanları boyun eğdirmeye yönettilmeye çalışmak kimin emridir anlaşılıyor sanırrım? Müslümanlar olarak laik olalım, 2 yolda bellidir.
ve Allah Kuranda şuanda sizin yaptığınız gibi kendi fikrini dayattırmaya çalışıp din konusunda savaşanların susturulmasını size karşı savaşmayı emretmiştir. yani şu anda düşünceleriniz islami değil yine çocukluktan kafanıza kazınmış atalar geleneğidir. Putperestlerin yaptığı inanç egemenliği, bir övünüp böbürlenme, benim inancım herkesinkini döver düşüncesidir.
[/B]Eğer bu koyu yazıyı dikkatli okuduysanız bilincinizin (duvarınızın) ötesindeki pek çok gerçeği size açıklamış bulunuyorum.


Çünkü tarihte islamla yönetilen topluluklarda NAMAZ kılmamanın cezası 3 mezhebe göre ölüm sadece hanefi mezhebine göre müeebbet hapistir. Günümüzde bile namaz kılmayanların dövüldüğü yerler vardır. Bu kafirliktir. Bu Allahın laiklik emrini çiğnemektir. Bu insanlarla din hususunda savaşmaktır. Allah bu yönetimlerin yok edilmesini kendisi emreder. İnsanları dinlerini seçmekte özgür bırakır ve seçenekleri karşısında ne olacağını bildirir. Yoksa siz müslüman değil MÜNAFIK yetiştirirsiniz başka bir işe yaramaz... Bunlar hep gerçektir. Allah tarihten ders alınmasını emreder kendisi de tarihten ders verir.

[URL="http://www.diyanet.gov.tr/yayin/basiliyayin/yweboku.asp?sayfa=21&yid=4"]namaz kılmayana ölüm cezası ve uygulaması kaynağı[/URL]

Siz sanmayın laik yönetime ulaşmayan devletler müslümandı. Pek çoğu kafir ameli yaptı, putperest hukukunu uyguladı. Laiklik bizzat Allahın emridir. Zorbalık ve din dayatmak [B]kesinlikle [/B] yasaklanmıştır.

***

Birileri laik yönetimi dikatatör olarak, zorba ve zulümcü olarak değerlendirmişler
Bunu da sizin insafınıza bırakıyorum. Siz daha zorba diktatör görmemişsiniz. Siz daha tarihi görmemişsiniz.
Bu millet en özgür zamanını laik devrinde yaşadı. Zaten elinden alınıyor korkmayın, tekrar sizin istediğiniz gibi Allahın hükümleri ve Allah adına bir halifenin hükümleri gelecek. ABD ve İngilterenin isteğide bu zaten.
-MEB kitaplarından "Atatürk ilkelerine bağlı öğrenci yetiştirmek" ibaresi kaldırıldı.
-Tecavüz edilen kadın mahkemeye çıkmasın evlendirilsin konusu mahkemelerce tartışılıyor (cahiliye dönemi uygulaması) memlektimiz sürekli hızla geriye doğru gidiyor.

Benim size diyeceğim tek söz; [B]siz bu laik sistemi ve huzurunu [U]MUM[/U] ile arayacaksınız..[/B] zaten bugünkü bu kıvranmaların sebebini RAHAT BATMASI olarak değerlendiriyorum. ne olduğunu hep beraber göreceğiz. Buyrun devlet islamlaşıyor..


Alın size İslami yönetim... Alın size laiklik karşıtı müslümanları devri..
Videonun son bölümünü mutlaka okuyun da... neden milletimiz Osmanlıya karşı ağzını açamadı anlarsınız... açanların ne hale geldiğini söylemeye gerek yok...

[YOUTUBE]pszX9zYak9c[/YOUTUBE]

Allah Kuranda kendisine RAHAT BATANLARIN halini hep anlattı. Anlamadık... Demek laik sistem zorbalık yapıyor he?
[B]MUM[/B] la arayacaklar[B]MUM[/B]la

********************
Bir de bu konu 6 sayfadır devam ediyor. Yukarıda gördüğüm çoğu yazıya istinaden çeşitli cevaplar yazıldı çizildi ama yine aynı şey tekrar ediyor. Diğer sayfalara ve yazılara göz atan var mı?

[I]Dinle inançla devlet mi yönetilir? Bu mümkün mü? daha dini inancı tek parça halinde toplayamadık, 80 türlü mezhep çıktı bir araya gelemiyorlar siz devlet yönetimine din sokuyorsunuz. Bunu yapacağınıza önce Faize karşı gelin. Kıssasın gelmesini sağlayın ve adaletten bahsedin. Dini uygulamaları hayata sokmaya gayret edin. Yoksa her insanın aklındaki din anlayışı başkadır. Din ile devlet yönetilmez, çünkü dinde olmayan pek fazla karar gerekir ve bunu konunun uzmanları kendi aralarında demokrasiyle alırlar. Ama ulema fetvasına bakarsanız... neyse Allah her topluma hak ettiği yönetimi verir... [/I]

Sülümancılık din midir? mezhepcilik din midir? nurculuk islamda var mıdır? önce bunları hedef alın...

Fazıl's 17. September 2011 09:03 AM

[B]Fazıl's laik yönetimi dikatatör olarak, zorba ve zulümcü olarak değerlendirmişsiniz.[/B] Hiiç yazdı.

Merhaba Hiiç, ben öyle bir değerlendirme yapmadım, koyu yazılar Hayrullah'a aitti. Sanırım yanlış anladınız.

hiiic 17. September 2011 09:10 AM

Tamam değiştirdim. Alıntı yaptığınız yeri sizin yazınız zannettim özür dilerim.

Yazımı okuyup eleştirinizi ve fikrinizi yazarsanız güzel olur.
Göremediğim bir açı bilmediğim bir şey varmı diyerek her görüşün fikrini almak istiyorum.

Sizce benim yazdıklarımda Kurana karşı bir şey
yada geçek dışı ütopyatik bir yaklaşım var mı?

Kısaca ben nerede hatalı düşünmüşüm? neyi hesaba katmamışım?

Fazıl's 17. September 2011 09:20 AM

Sevgili Hiiç, benim laiklik tanımımın açılımı tam olarak şöyledir:

''Allah, elçilerden gayrisine, Allah adına yönetim hakkı vermemiştir.'' Bu laikliğin ta kendisidir.

Bana göre, buna uymayan tüm düşünce ya diktadır ya da teokrasi. Bununda ne Allah ile nede sistemiyle uzak yakın, ilgi-alakası bulunmamaktadır.

Elçilerden gayri hiçbir birey, topluma din adına bir baskıda bulunamaz. Bu konu aslında daha kapsamlı ancak şu an için bunu paylaşmayı uygun görmüyorum.

hiiic 17. September 2011 10:07 AM

[QUOTE]Elçilerden gayri hiçbir birey, topluma din adına bir baskıda bulunamaz. [/QUOTE]

Elçiye baskı serbest mi?

Sizere şu ayetleri paylaşmak isterim;

[B]Bakara 256
Dinde zorlama yoktur. Artık doğrulukla eğrilik birbirinden ayrılmıştır. O halde kim tağutu reddedip Allah'a inanırsa, kopmayan sağlam kulpa yapışmıştır. Allah işitir ve bilir.[/B]

[B]Gâşiye
21. O halde (Resulüm), öğüt ver. Çünkü sen ancak öğüt vericisin.
22. Onların üzerinde bir zorba değilsin.[/B]

Yani Kuran gereği fikrinize katılmıyorum. Allah peygambere dahi din konusunda zorlamayı emretmedi kimseye de emretmez. Allah apaçık şekilde laik yönetimi emretmiştir.

[I]bu gün laikliği beğenmeyip şeriat yaygarası yapanlar vaktiyle putperestlerin yaptığı gibi kendi inancını insanlara dayatmak zorlamak isteyen kimselerdir.
-evlerin giriş çıkışları kabeye döner.
-namaz kılmayan öldürülür atılır
-tespik çekmeyene dayak atılır
v.s. Yaşasın şeriat :) [/I]

Din gerçekten Akıl sahibi kişilerin işi;

[B]Bakara 269
Allah hikmeti dilediğine verir. Kime hikmet verilirse, ona pek çok hayır verilmiş demektir. [U]Ancak akıl sahipleri düşünüp ibret alırlar.[/U][/B]

hayrullahmeral 17. September 2011 11:06 AM

Merhaba,

Din diye bir sey zaten yoktur, insan icadidir.

O sebeple laiklik kavrami da kuranda bosa cikar.

Bakiniz nsail ki, muslumanlik adina uydurulan hurafeler kuran ile karsilastirildiginda havada kaliyor ise, laiklik, demokrasi gibi kendi doneminde hakli sebepler ile ortaya cikan kavramlar da gunumuzde kurana allah katinda tek din olan islamin yasandigi durumda havada kalir, siritir.

soyle bir ornek vereyim:

Sahillerimizde denize girme ozgurlugu.

Kimi kadinlar mayo ve bikini ile baska erkeklerin oldugu ortamlarda denize girmekten rahatsiz olmazken; kimi kadinlar rahatsiz olur. Bu tamamen insani durumdur.

Din adina ille de butun kadinlari hasama icine hapsedip, onlari deniz ve gunesten mahrum birakmak yanlis oldugu gibi; ille de butun kadinlari laiklik, medeniyet vs kavramlari ile tek tip insan modeli ile soyunmaya mecbur birakan anlayis da yanlistir.

Benim kurandan, islam dan anladigim sudur:

Sahillerde uc ayri bolgeler olusturulur:

1. Sadece kadinlar icin
2. Sadece erkekler icin
3. Erkek, kadin karisik

Bu sekilde dileyen istedigi yerde rahatca denizin nimetlerinden faydalanirken, hasema sektorunun de canina okumus olur.

Selamlar

Fazıl's 17. September 2011 11:25 AM

Evet, elçilere baskı serbest. Elçiler toplumuna baskı yapabilir. Hatta onlarla savaşabilir, canlarını dahi alabilir. Ve Hayrullah'ın şu ilk cümlesi: [B]Din diye bir sey zaten yoktur, insan icadidir.[/B] Tamamıyla katıldığım bir cümle.

dost1 17. September 2011 03:15 PM

Selamun Aleykum! Değerli Hayrullahmeral Kardeşim!

[QUOTE=hayrullahmeral;10363]Merhaba,

Din diye bir sey zaten yoktur, insan icadidir.[/QUOTE]

İnsanın yaşadığı her yerde "[B]Din[/B]" diye birşey her zaman varolmuştur ve var olmaya da devam edecektir. Ancak bu dinlerin kimisi insan kaynaklı, kimisi de Allah kaynaklı olacaktır.

Değerli Kardeşim!

[B]“الدّين Din”[/B] sözcüğü üzerinde hem Arap-İslâm âlimleri hem de Mac Donald, A. Jeffery, L. Gadret gibi oryantalistler ciddî araştırmalar yapmışlar, İbranice`de ve Eski Farsça`da bu sözcüğe yazılış ve okunuş olarak benzeyen sözcükler bulmuşlardır. İbni Menzur`un Lisan-ül Arab ve Zebidî`nin Tac-ül Arus adlı eserlerinde, örnekleriyle açıkladıklarına göre [B][B]“دين din”[/B] sözcüğü “[/B]د dal”, “ ى ye” ve “ن nün” harflerinden meydana gelmiştir. [B]“دين Deyn”[/B] sözcüğü de aynı harflerden meydana gelmiştir. Üstelik [B]“Deyn” [/B]sözcüğünde “ ى y” harfi, cezim hâliyle bir mastar veznini korurken “دين din” sözcüğündeki “ى y” harfi harekesini kaybederek harf-i med (uzatma harfi) durumuna dönüşmüş ve böylece “[B]دين din”[/B] sözcüğü isimleşmiştir. Bu durum,[B] “din”[/B] sözcüğünün [B]“deyn”[/B] sözcüğünden türediğini göstermektedir.

[B]“Deyn[/B]” sözcüğünün vazı` (ilk) anlamı “[B]borç[/B]” demektir. Aslında [B]“din”[/B] sözcüğü de başlangıçta “[B]borç[/B]” anlamında kullanılmaktaydı. Fakat zaman içersinde insanlar arasındaki alma-verme işlemleri kapsam olarak genişleyince, buna bağlı olarak bu ilişkileri ifade eden sözcüğün de anlamı genişlemiş ve ceza (her şeye bir karşılık verilmesi), hak-hukuk, nizam-intizam, sosyal düzen… gibi kavramlar da “[B]din[/B]” sözcüğüyle ifade edilir olmuştur.

“[B]Din”[/B] sözcüğü, konumuz olan ayette “[B]ceza[/B]” anlamındadır. Kısaca “[B]karşılık”[/B] demek olan “[B]ceza”[/B] sözcüğü, Türkçe`de, sadece kötülüğün karşılığı olarak anlaşılmaktadır. Ama aslında “ [B]جزاء ceza”, [/B]iyi ya da kötü, her türlü davranışın karşılığıdır. Fatihadaki yevmiddiyn ayetinde konu edilen ve [B]“ceza[/B]” anlamına gelen [B]“din”[/B] sözcüğü de; ahirette herkesin iyi ve kötü, yaptıklarının karşılığını görmesini ifade eder.

“[B]Din”[/B] sözcüğünün Kur`an`da “[B]ceza (karşılık)” [/B]anlamında kullanıldığına, Nur; 25, Zariyat; 6, İnfitar; 9, Tin; 7 gibi bir çok ayet örnek olarak gösterilebilir. Saffat suresinin 53. ayetinde ise sözcük yine aynı anlamda ama “مدينون medînûn” şeklinde kullanılmıştır. Ayrıca Kur`an`da geçen tüm “يوم الدّين yevmiddin (din günü)” tamlamalarının anlamı da; İnfitar suresinde detayı verildiği gibi “[B]Karşılık günü[/B]”dür.

Aynı kökten gelen ve yüce Allah`ın sıfatı ya da ismi olarak kullanılan (Esma-i Hüsna`dan olan) “[B]الدّيّان ed-Deyyân[/B]”; yapılan işlerin karşılığını veren, hesaba çeken, hiçbir ameli karşılıksız bırakmayıp hayra da şerre de karşılık veren demektir.

“[B]Din”[/B] sözcüğü, daha sonra da istiare yoluyla, mutlak olarak, toplumsal alış-veriş; toplumsal ilişkiler anlamı olan “[B]şeriat / sosyal nizamı belirleyen ilkeler[/B]” anlamında kullanılır olmuştur.

“[B]دين din[/B]” sözcüğü, Mâûn suresinde gördüğümüz “[B]ceza/ karşılık[/B]” anlamından ayrı olarak, “[B]toplum nizamı, yaşam kurallarının bütünü, yani şeriat[/B]” anlamında kullanılmıştır. Ancak bu sözcük ile kastedilen düzen, sadece Allah`ın koyduğu ilkeleri kapsayan Hakk Düzen`den ibaret olmayıp, insanlar tarafından kurulan düzenleri de kapsamaktadır. Yani “[B]din[/B]”, ister Hakk ister batıl olsun, ister Allah ister insanlar tarafından kurulmuş olsun, her türlü toplum nizamı, yaşam kuralları bütünü demektir.

İnsanların kurdukları düzenlere de “[B]din[/B]” denmesinin bu ayetten başka Kur`an`daki örnekleri şunlardır: Âl-i Imran; 73, En`âm; 70, A`râf; 51, Yusuf; 76, Mümin; 26.

Bu durumda Mekkelilerin, Mısırlıların oluşturdukları düzenler de, bugünkü toplumlarda oluşmuş kapitalizm, sosyalizm, liberalizm, komünizm gibi ekonomik düzenler de birer din sayılmalıdır.

Kurallarını Allah`ın koyduğu Hakk Din ise Kur`an`da; “[B]Allah`a ait din[/B]”, “[B]Ed Din-ül Hanif[/B]”, “[B]Ed Din-ü Kayyim[/B]”, “[B]Muhlisine lehüddin[/B]”, “[B]Ed Din-ül Halis[/B]” ve “[B]İslâm[/B]” adlarıyla yer almıştır ve örnekleri şunlardır:

Bakara; 132, 193, 217, 256 ; Ankebut; 65; Âl-i Imran; 19, 83; Rum; 30, 43; Nisa; 46, 146; Lokman; 32; Maide; 3, 54, 57 Ahzab; 5; En`âm; 161; Zümer; 2, 3, 11, 14 ; A`râf; 29; Mümin; 14, 65; Enfal; 39, 49, 72; Şûra; 13, 21;Tövbe; 11, 12,29,33,36,122 Fetih; 28; Yunus; 22, 104, 105; Mümtehıne; 8, 9; Yusuf; 40; Saff; 9; Nahl; 52; Beyyine; 5 ; Mâûn; 1; Hacc; 78; Kâfirun; 6; Nur; 2; Nasr; 2

Bu ayetlere dayanarak Kelâm bilginleri “Hakk Din”i şöyle tarif etmişlerdir: “[B]Hakk Din, Yüce Allah`ın, kullarının kendisi vasıtası ile hakka ulaşmaları için peygamberleri aracılığı ile akıl sahibi insanlara tebliğ ettiği, onları dünya ve ahiret mutluluğuna kavuşturan sistem, Allah`ın koyduğu hükümlerdir.[/B]”

[B]Burada, Hakk Din ile diğer dinler arasındaki çok önemli bir farka dikkat etmek gerekmektedir[/B]: Hakk Din dışındaki dinlerde kurallara inanmadan uymak veya kurallar karşısında pasif (edilgen) kalmak mümkün iken, Hakk Din, konulmuş kurallara hem samimiyetle inanmayı hem de bu kuralları can-ı gönülden uygulamayı emretmektedir. Yani Hakk Din`de, iman olmadan yapılan amel “[B]taklit[/B]” olarak kınanıp “[B]boşa çıkmış[/B]” olarak nitelenmekte, amele dökülmemiş imanın ise [B]“… inandık deyince bırakılacaklarını mı sandılar…” [/B]sözleriyle yanında amel olmadan değerlendirmeye alınmayacağı bildirilmektedir.

[B]Hakk Din`de iman ile amelin birbirini tamamlayan ögeler olduğu unutulmamalı ve şu ayetler yardımıyla bu konu sık sık hatırlanmalıdır[/B]:

Müminun; 1-11, Hiç kuşku yok, kurtulmuştur müminler salatlarında huşû sahipleridir onlar. Boş ve lüzumsuz sözden yüz çevirmişlerdir onlar. Zekâtı vermek için faaliyettedir onlar. Cinsiyet organlarını/ırzlarını koruyanlardır onlar. Eşleri yahut akitleri aracılığıyla sahip bulundukları müstesnadır. Bu durumda kınanmış değillerdir onlar. Kim bundan ötesini isterse, işte onlar, sınırı aşanlardır. O müminler, emanetlerine, ahitlerine saygı duyup sahip çıkanlardır. Namazlarını korumaya devam ederler onlar. İşte bunlardır mirasçı olanlar; Ki, Firdevs cennetine mirasçı olurlar, onda sonsuza dek kalırlar.

Enfal; 2-4, Hiç şüphesiz mü’minler ancak, Allah anıldığı zaman yürekleri ürperen ve O'nun âyetleri kendilerine okunduğu zaman, imanca güç kazanan ve yalnızca Rabb'lerine tevekkül eden kimseler, salâtı ikâme eden ve Bizim kendilerine rızık olarak verdiğimiz şeylerden infak eden kimselerdir. İşte bunlar, gerçekten inananların ta kendisidir. Onlara Rabb'leri katında dereceler, bağışlama ve saygın bir rızık vardır.

Tövbe; 16, 111, Allah; içinizden cihat edenleri, Allah'tan, resulünden ve müminlerden başkasını kendisine sırdaş edinmeyenleri belirlemedikçe, bırakılacağınızı mı sandınız? Allah, yapmakta olduklarınızdan haberdardır.
Allah, müminlerin canlarını ve mallarını, karşılığında kendilerine cennet vermek üzere satın almıştır. Allah yolunda çarpışırlar da öldürürler, öldürülürler. Allah'ın; Tevrat'ta, İncil'de ve Kur'an'da kendi üzerine hak olarak yazdığı bir vaattır bu. Ahdine, Allah'tan daha vefalı kim var? Perçinlediğiniz bu antlaşmanızdan ötürü müjdeler olsun size. İşte budur o büyük başarının ta kendisi.

Saff; 10, 11, Ey iman sahipleri! Dikkatlerinizi, sizi korkunç bir azaptan kurtaracak bir ticarete çekeyim mi: Allah'a ve onun resulüne inanır, Allah yolunda mallarınız ve canlarınızla didinirsiniz. İşte bu, sizin için en hayırlısıdır; eğer bilirseniz.

İbrahim; 23-25, İman edip hayra ve barışa yönelik iyi işler yapanlar ise rablerinin izniyle altlarından ırmaklar akan cennetlere sokulmuşlardır. Sürekli kalıcıdırlar orada. Birbirlerine esenlik dilemeleri, "selam" şeklindedir. Görmedin mi Allah nasıl bir örnekleme yaptı: Güzel söz; kökü yerde, dalları gökte olan güzel bir ağaca benzer. O ağaç, Rabbinin izniyle yemişlerini her zaman verir. Allah, insanlara böyle örnekler verir ki, düşünüp ibret alabilsinler.

Furkan; 63-77, Rahman'ın kulları, yeryüzünde böbürlenmeden/rahatsız etmeden yürüyen kişilerdir. Cahiller onlara hitap edince, "selam" derler. Geceleri, Rableri huzurunda secde ederek, ayakta durarak geçirirler. Ve şöyle yakarırlar: "Rabbimiz, cehennem azabını bizden uzak tut. Doğrusu, onun azabı inatçı ve yapışkandır." Ne kötü bir durak yeridir o, ne kötü bir dinlenme yeri! Onlar harcadıkları zaman ne savurganlığa saparlar ne de cimrilik ederler. O ikisi arasında bir dengededir bu.

Bakara; 103, 214, Eğer onlar iman edip sakınsalardı, Allah katından bir sevap elbette daha kıymetli olurdu. Keşke bilebilselerdi. Yoksa siz, sizden önce gelip geçmiş olanların karşılaştıklarının benzeri başınıza gelmeden cennete gireceğinizi mi sandınız? Onlara şiddetler, belalar ve zorluklar gelip çattı; sarsıldılar. Öyle ki, resul ve onunla birlikte inananlar, "Allah'ın yardımı ne zaman?" diye yakarıyordu. Haberiniz olsun ki, Allah'ın yardımı çok yakındır.

Â`l-i Imran; 142, Yoksa siz, Allah içinizden uğraşıp didinenleri seçmeden, sabredenleri seçmeden cennete gireceğinizi mi sandınız?

Yunus; 62, 63, Gözünüzü açın! Allah'ın velîleri için hiçbir korku yoktur. Tasaya da düşmezler onlar. Onlar inanmış, takvaya sarılmışlardır.

A`râf; 156, Bize hem bu dünyada güzellik yaz hem de ahirette. Dönüp dolaşıp sana geldik." Buyurdu ki: "Azabıma dilediğimi çarptırırım. Rahmetime gelince, o herşeyi çepeçevre kuşatmıştır. Ben onu; sakınıp korunanlara, zekatı verenlere, ayetlerimize inananlara yazacağım."

Maide; 93, İman edip hayra ve barışa yönelik işler yapanlara; bundan böyle korunup iman ederek iyi işler yaptıkları, sonra takvaya sarılıp imanda kemale erdikleri, sonra bir mertebe daha korunup güzellikler sergiledikleri takdirde, daha önce tatmış olduklarından ötürü hiçbir günah yoktur. Allah, güzel düşünüp güzel davrananları sever.

Ankebut; 1-7, Elif. Lâm. Mîm. İnsanlar, inandık demeleriyle kendi hallerine bırakılacaklarını ve hiçbir imtihana çekilmeyeceklerini mi sandılar! Yemin olsun ki biz, onlardan öncekileri de fitne yoluyla denemişizdir. Allah, özüyle sözü bir olanları elbette bilecektir. Ve O, yalancıları da elbette bilecektir. Yoksa o kötülükleri sergileyenler bizi geçeceklerini mi sandılar! Ne kötü hüküm veriyorlar! Allah'a kavuşmayı umanlara gelince, şu bir gerçek ki, Allah'ın belirlediği vakit mutlaka gelecektir. O, Semî'dir, Alîm'dir. Ve kim didinir, gayret sarfederse hiç kuşkusuz kendi benliği lehine gayret sarfetmiş olur. Gerçek olan şu ki, Allah, âlemlere muhtaç olmaktan uzak, mutlak bir Ganî'dir. İman edip hayra ve barışa yönelik hareketler sergileyenlere gelince, biz onların çirkinliklerini elbette ki örteceğiz. Ve biz onları, yapmakta oldukları işlerin en güzeliyle elbette ödüllendireceğiz.

Hucurat; 14-16, Bedevî Araplar, “İnandık!” dediler. De ki: “Siz inanmadınız, ama ‘eslemnâ’ [sağlamlaştırdık; kendimizi sağlama aldık] deyin; iman henüz kalplerinize girmedi. Ve eğer Allah'a ve Elçisi'ne itaat ederseniz, O, yaptıklarınızdan hiçbir şeyi size eksiltmez.” Gerçekten Allah, çok bağışlayıcıdır, çok merhametlidir! Mü’minler ancak, Allah'a ve O'nun Elçisi'ne iman eden sonra da şüpheye düşmeyen ve malları ve canları ile Allah yolunda cihad eden kimseledir. İşte bunlar sâdıkların ta kendisidir.
De ki: “Siz dininizi Allah'a mı öğretiyorsunuz? Oysa Allah, göklerde olanları da, yerde olanları da bilir.” Ve Allah, her şeyi çok iyi bilir!



Ahzab; 35, 36. Allah şu kişiler için bir affediş ve büyük bir ödül hazırlamıştır: Müslüman erkekler, Müslüman kadınlar, mümin erkekler, mümin kadınlar, itaat eden erkekler, itaat eden kadınlar, özü-sözü doğru erkekler, özü-sözü doğru kadınlar, sabreden erkekler, sabreden kadınlar, Allah korkusuyla ürperen erkekler, Allah korkusuyla ürperen kadınlar, sadaka veren erkekler, sadaka veren kadınlar, oruç tutan erkekler, oruç tutan kadınlar, ırz ve iffetlerini koruyan erkekler, ırz ve iffetlerini koruyan kadınlar, Allah'ı çok anan erkekler, Allah'ı çok anan kadınlar. Allah ve resulü bir işte hüküm verdiklerinde, inanmış bir erkekle inanmış bir kadının, işlerini kendi isteklerine göre belirleme hakları yoktur. Allah'a ve resulüne isyan eden, açık bir sapıklığa batıp gitmiş demektir.


[B]Hakk Din ile diğer dinler arasındaki bir diğer fark ise; diğer dinlerde konulan hükümlere uymakla zorunlu kılınan insanın, Hakk Din`de tamamen özgür bırakılmasıdır[/B]:

Kehf; 29: Ve de ki: “Hakk Rabbinizdendir. Öyleyse dileyen inansın, dileyen inkâr etsin. …”


Ancak, Hakk Din`de özgür bırakılan insanların, eksilterek veya arttırarak Hakk Din`in bütünlüğünü bozma ya da tamamen değiştirme gibi bir yetkileri olmamasına karşılık, diğer dinleri istedikleri gibi değiştirmeleri mümkündür.

[B]Hakk Din`de dinin birazına inanıp birazına inanmamak, başka dinlerle sentez yapmak suretiyle Hakk Din`i yozlaştırmak; Hakk Din`in dışına çıkmak demektir ve Hakk Din kendisini bozmak isteyenlerle savaşılmasını emretmiştir. [/B]

Bakara; 193, Fitne kalmayıncaya ve din yalnız Allah'ın oluncaya kadar onlarla çarpışın. Eğer çarpışmaktan vazgeçerlerse artık zulme sapanlardan başkasına düşmanlık edilmez.

Maide; 33, Allah ve resulüyle savaşanların ve yeryüzünde bozgunculuk yapmaya çalışanların cezası şudur: Öldürülürler yahut asılırlar yahut elleriyle ayakları çaprazlamasına kesilir yahut bulundukları yerden sürülürler. Bu onlar için dünyada bir rezilliktir. Âhirette de onlara büyük bir azap vardır.

Enfal; 39Fitne kalmayıncaya ve din tümüyle Allah'ın oluncaya kadar onlarla savaş. Vazgeçerlerse kuşkusuz ki Allah, ne yaptıklarını iyice görecektir.


[B]Hakk Din ile yapay dinler, yasama ve yürütme açılarından birbirinden farklıdırlar, ayrıktırlar, birleşemezler, kesişemezler. Zaten birleşmemelidirler ve kesişmemelidirler.[/B]

Hakk Din`in Allah tarafından belirlenmiş, siyasî, iktisadî, hukukî ana ilkeleri vardır. Doğal olarak beşerî dinlerin de bu konularda ilkeleri vardır. İşte bu noktada Müsülüman kendi dinini Müslüman olmayan da kendi dinini/ düzenini yaşamalıdır.

[B]Kimse bir diğerininkine, özellikle de Müslüman, Hakk Din dışındaki bir düzene müdahele etmemelidir.[/B] Bu da Rabbimizin Bakara suresinin 85. ayetindeki beyanı gereği kâfirliktir. Herkesin mertçe, sonucuna katlanmak kaydıyla Mümin ve kâfir olma özgürlüğü vardır.

Kâfirun suresi, son ayetindeki “[B]Sizin dininiz sadece sizin için, benim dinim de sadece benim içindir[/B]” ifadesi ile, Müslümanlar ile kâfirlerin yollarının ayrıldığını net bir şekilde vurgulamaktadır. Bu ifade aynı zamanda, kâfirlerin din konusunda Allah`a iman eden Müslümanlar ile hiçbir zaman uzlaşamayacaklarını ve bu konudan ümit kesilmesi gerektiğini de anlatmaktadır. Bu tavır Kur`an`da bir çok yerde zikredilmiştir (

Yunus; 104, De ki: "Ey insanlar, benim dinimden kuşkuda iseniz, ben sizin Allah'ın berisinden kulluk ettiklerinize kulluk etmeyeceğim. Tam aksine ben, sizin canınızı alacak olan Allah'a kulluk edeceğim. Bana, müminlerden olmam emredildi."

Şuara; 216, Eğer sana isyan ederlerse şöyle de: "Ben, sizin yapmakta olduklarınızdan uzağım."

Sebe; 25-26, De ki: "Bizim işlediğimiz suçlardan siz sorumlu olmayacaksınız; biz de sizin yaptıklarınızdan sorguya çekilmeyeceğiz." De ki: "Rabbimiz hepimizi biraraya toplayacak, sonra da aramızı hak ile ayıracak. O'dur Fettâh, O'dur Alîm."

Zümer; 14,15, De ki: "Ben, dinimi yalnız kendisine özgüleyerek, Allah'a ibadet ediyorum." "Siz O'nun dışında dilediğinize kulluk/ibadet edin." De ki: "Hüsrana uğrayanlar, kıyamet günü hem kendilerini hem de ailelerini hüsrana atanlardır. Dikkat edin! Apaçık hüsranın ta kendisi işte budur."

Mümtehıne; 4 İbrahim'le, beraberinde olanlarda sizin için çok güzel bir örnek vardır. Hani, onlar toplumlarına şöyle demişlerdi: "Biz sizden de Allah dışındaki kulluk ettiklerinizden de uzağız. Sizi tanımıyoruz. Sizinle bizim aramızda, siz Allah'a, yalnız Allah'a inanıncaya kadar, sürekli düşmanlık ve nefret olacaktır." Ancak İbrahim babasına şöyle demişti: "Senin için hep af dileyeceğim ama Allah'tan sana gelecek şeyi geri çevirme gücüm yoktur. Ey Rabbimiz! Yalnız sana güveniyoruz, yalnız sana yöneliyoruz! Dönüş yalnız sanadır!"


[B]Mü'min, Müslüman, kesinlikle tevhidî inanış ve yaşayıştan taviz vermemeli ve kesinlikle de hiçbir batıl dinle senteze girmemelidir. İslâm`ın benzeri olarak ileri sürülen görüşlere itibar etmemelidir. Tüm sistemler daima benzerleri ile yozlaştırılmıştır. Bu akıldan çıkarılmamalıdır. Allah`ın dini ana sütü gibi halis olmalıdır. Müslümanlar her koşul altında saf dini yaşamalıdır.[/B]

Alemlerin Rabbı olan Yüce Allah bizleri, Kurallarını koyduğu "[B]Hakk Dîni[/B]" -Allah'a ait din, e'd-Dînü'l-Hanif, e'd-Dînü'l-Kayyim, Muhlisine lehü'd-Dîn, E'd-Dînü'l-Hâlis ve İslâm- yaşayan kullarından eylesin.

Kusursuzluk sadece Allah'a mahsusdur.
Doğrusunu en iyi bilen Allah'tır.
Sevgi,saygı ve muhabbetle.
Allah'a emanet olunuz.

müslümanlardan 17. September 2011 04:23 PM

[QUOTE=hiiic;10358]Laiklik Kurandan bir cüzdür. Siz müslümanlık denince aklınıza cübbeli sakallı adamların yönetimi geldiği için laikliği yadırgıyorsunuz. O dönemde laiklik kavramı olsaydı bu emrolunurdu. Çünkü Allah kesin olarak emretmiştir;

[B]Mümtehine 8
Allah, sizinle din uğrunda savaşmayan ve sizi yurtlarınızdan çıkarmayanlara iyilik yapmanızı ve onlara adil davranmanızı yasaklamaz. Çünkü Allah, adaletli olanları sever.[/B]

Bu ayet Laik olunması emridir. Aksi halde insanları dinsiz diye dövenleride gördük biz. laiklik olmasa nice insanlar inanışları yüzünden okullara alınmayacak bırakın belki devlet hizmeti bile görmeyecektir.HİİÇTEN ALINTI.....

CEVAB...Sayın hiiç islamda müsamaha vardır ama FİTNE ÇIKARANLARA DEĞİL..Ve bakın mümtehine 8 ayeti alınca ,,,MÜMTEHİNE 4 GÖRMİYECEK KADARDA KÖR OLMAMAK LAZIM......MÜMTEHİNE SÜRESİ..4- İbrahim ve onunla birlikte olanlarda size güzel bir örnek vardır. Hani kendi kavimlerine demişlerdi ki: "Biz, sizlerden ve Allah'ın dışında taptıklarınızdan gerçekten uzağız. Sizi (artık) tanımayıp-inkar ettik. Sizinle aramızda, siz Allah'a bir olarak iman edinceye kadar ebedi bir düşmanlık ve bir kin baş göstermiştir." Ancak İbrahim'in babasına: "Sana bağışlanma dileyeceğim, ama Allah'tan gelecek herhangi bir şeye karşı senin için gücüm yetmez." demesi hariç. "Ey Rabbimiz, biz Sana tevekkül ettik ve 'içten Sana yöneldik.' Dönüş Sanadır."

SAYIN HİİÇ KURANA PARÇACI YAKLAŞINCA SİZİN GİBİ YAFTALAMALARDA YAPILMASI NORMAL,Cübbeli ,züppeliler kendi din anlayışlarında zaten boğulmuşlardır....
........................................................................................................

Sizin bahsettiğiniz ütopya hayalden ibaret, dediğiniz gibi birşey yok. [B]DÜnyada bir ton mezhep var hangisinin uygulamasına göre yönetilecek?[/B] Kural olarak hangisi uygulanacak? peki laikliği kaldıralım bundan sonra ŞİA mezhebine göre yinetileceğiz var mısınız? sizin böyle yorumlar yapmanızı sizin yine hayatın ve gerçeklerin dışında olup görememenizden kaynaklandığını düşünüyorum.HİİÇTEN ALINTI...

CEVABIM...SAYIN HİİÇ niye illaki bi ayrılığa sebeb olacak bi fırka yönetsin ki KURANIN HÜKMÜ YETERLİ YALNIZ ANAYASA KİTABI KURAN OLSUN BU BANA YETER SİZE DE UYGUN MU HANİ İSLAM HAVARİLİĞİ YAPIYORSUNUZYA LAİKLİKLİĞİNİZLE....BAKIN BENİM BU TÜR mehep,meşrep,fırkalara tavrım şudur...ENAM SÜRESİ...159- Gerçek şu ki, dinlerini parça parça edip kendileri de gruplaşanlar, sen hiçbir şeyde onlardan değilsin. Onların işi ancak Allah'adır. Sonra O, işlemekte olduklarını kendilerine haber verecektir.

......................................................................................................

ben bu laftan hiç bişey anlamadım biri şunun mealini yazar mı?
Arkadaşım putlar sadece dikili taşlar değil, halkı sömüren onları zorlayan inançlardır. Kişi kendi putuna tapar zaten şuanda bile herkes bir puta tapıyor. Ama putlar sayesinde statüko yaratmak direk müdehale ile yıkılmalıdır... Siz sanıyorsunuz ki Put a tapanlar rahat duruyorlardı kendi hallerinde puta tapıyorlardı... Eğer öyle olsaydı Allahın emri bellidir, onları kendi haline bırakacaksın dilediklerini yapsınlar.
[B]Ama puta tapanlar rahat durmamış, devlet benm inancıma göre yönetilecek demiş, topluma kendi putunu dikta etmeye çalışmış, pek çok putun varlığı sebebiyle anlaşmaya varıp biraz birisininkine biraz ötesinin putuna tapmışlardır. Peygambere teklif edilende budur. Gel birazda seninkine tapalım demiştir. Kendi insancını kör bir şekilde herkese empoze ettirip boyun eğdirmeye çalışmak (bu günkü laiklik karşıtı kişilerin yaptığı gibi) bir zorba putperest pagan geleneğidir. İslamda böyle bir zorbalık yoktur peygambere sen zorba değilsin diyere yasaklanmıştır, 2 yolda bellidir denmiş ve insanlar serbest bırakılmış yani laik sistem emredilmiştir. Asıl laikliğe karşı çıkıp kendi inancının karşısında insanları boyun eğdirmeye yönettilmeye çalışmak kimin emridir anlaşılıyor sanırrım? Müslümanlar olarak laik olalım, 2 yolda bellidir.
ve Allah Kuranda şuanda sizin yaptığınız gibi kendi fikrini dayattırmaya çalışıp din konusunda savaşanların susturulmasını size karşı savaşmayı emretmiştir. yani şu anda düşünceleriniz islami değil yine çocukluktan kafanıza kazınmış atalar geleneğidir. Putperestlerin yaptığı inanç egemenliği, bir övünüp böbürlenme, benim inancım herkesinkini döver düşüncesidir.
[/B]Eğer bu koyu yazıyı dikkatli okuduysanız bilincinizin (duvarınızın) ötesindeki pek çok gerçeği size açıklamış bulunuyorum.HİİÇTEN ALINTI...

CEVABIM...Sayın hiiç abidik gubidik yapmaya gerek yok bu gün türkiyede LAİK OLANLAR HER YIL PUTLARINA BAYRAM YAPIYORLAR ,KIYAMDA DURUYORLAR,dursunlar yalnız ,BİRİLERİDE DURMAK İSTEMEYİNCE NİYE CINGAR KOPARIYOR VE İNSANLARI beşeri hüküm kitaplarıyla yargılıyorlar.ve bide laikliğin ilk [LAİKLİK ADINDA] ÇIKTIĞI andan itibaren ne amaçla çıkmış onuda bu sitede YAYINLADIM...
........................................................................................................

Çünkü tarihte islamla yönetilen topluluklarda NAMAZ kılmamanın cezası 3 mezhebe göre ölüm sadece hanefi mezhebine göre müeebbet hapistir. Günümüzde bile namaz kılmayanların dövüldüğü yerler vardır. Bu kafirliktir. Bu Allahın laiklik emrini çiğnemektir. Bu insanlarla din hususunda savaşmaktır. Allah bu yönetimlerin yok edilmesini kendisi emreder. İnsanları dinlerini seçmekte özgür bırakır ve seçenekleri karşısında ne olacağını bildirir. Yoksa siz müslüman değil MÜNAFIK yetiştirirsiniz başka bir işe yaramaz... Bunlar hep gerçektir. Allah tarihten ders alınmasını emreder kendisi de tarihten ders verir.HİİÇTEN ALINTI...

CEVABIM...Sayın hiiç Allah rasulu ve ve en son hz Ali den sonra,islam TOPLULUĞU ADI ALTINDA NE BİR TOPLUM NEDE Bİ DEVLET OLMUŞTUR..Bakın sizin ne kadarda yanlış bi bakış açınız var buda bunun ispatı,çünkü islam toplumudemek İNANCINI,FİKRİNİ,İLKELERİNİ,YAŞANTISININ HER HÜKMÜNÜ KURAN MERKEZLİ ALAN TOPLUM DUR,Böyle bi toplum son peygamber ve daha sonrada h Ali nin döneminden sonrada ALLAHIN HÜKÜM KİTABI KURANIN HÜKMÜNÜN YERYÜZÜNDEN LAİKLER TARAFINDAN KALDIRILIP,YERİNE BEŞERİ HÜKMÜ HİLE VE CEBRİ DAYATMALAR LA İNSANLARA DAYATARAK UYGULAMIŞ OLMALARIYLA Bİ DAHA İSLAM TOPLUMU OLUŞMAMIŞTIR FERD BAZINDA İSLAM YAŞANSADA TOPLUMSAL Bİ İSLAM OLMAMIŞTIR..Bunun için daha sonra gelen toplumlar TIPKI SİZİN GİBİ Allahın hükmüyle hükmetmeyen idarecileri MÜSLÜMAN GÖRÜP ONLARIN FETVALARINADA UYMUŞ OLMALARINDAN dolayı namaz kılmayanı,öldürmüş veya müebbet cezaler vermişlerdir...

Kısacası HİİÇ BEY,islam toplumu Allahın hükmüyle hükmeden toplumdur...

[URL="http://www.diyanet.gov.tr/yayin/basiliyayin/yweboku.asp?sayfa=21&yid=4"]namaz kılmayana ölüm cezası ve uygulaması kaynağı[/URL]

Siz sanmayın laik yönetime ulaşmayan devletler müslümandı. Pek çoğu kafir ameli yaptı, putperest hukukunu uyguladı. Laiklik bizzat Allahın emridir. Zorbalık ve din dayatmak [B]kesinlikle [/B] yasaklanmıştır.

***

Birileri laik yönetimi dikatatör olarak, zorba ve zulümcü olarak değerlendirmişler
Bunu da sizin insafınıza bırakıyorum. Siz daha zorba diktatör görmemişsiniz. Siz daha tarihi görmemişsiniz.
Bu millet en özgür zamanını laik devrinde yaşadı. Zaten elinden alınıyor korkmayın, tekrar sizin istediğiniz gibi Allahın hükümleri ve Allah adına bir halifenin hükümleri gelecek. ABD ve İngilterenin isteğide bu zaten.
-MEB kitaplarından "Atatürk ilkelerine bağlı öğrenci yetiştirmek" ibaresi kaldırıldı.
-Tecavüz edilen kadın mahkemeye çıkmasın evlendirilsin konusu mahkemelerce tartışılıyor (cahiliye dönemi uygulaması) memlektimiz sürekli hızla geriye doğru gidiyor.

Benim size diyeceğim tek söz; [B]siz bu laik sistemi ve huzurunu [U]MUM[/U] ile arayacaksınız..[/B] zaten bugünkü bu kıvranmaların sebebini RAHAT BATMASI olarak değerlendiriyorum. ne olduğunu hep beraber göreceğiz. Buyrun devlet islamlaşıyor..


Alın size İslami yönetim... Alın size laiklik karşıtı müslümanları devri..
Videonun son bölümünü mutlaka okuyun da... neden milletimiz Osmanlıya karşı ağzını açamadı anlarsınız... açanların ne hale geldiğini söylemeye gerek yok...

[YOUTUBE]pszX9zYak9c[/YOUTUBE]

Allah Kuranda kendisine RAHAT BATANLARIN halini hep anlattı. Anlamadık... Demek laik sistem zorbalık yapıyor he?
[B]MUM[/B] la arayacaklar[B]MUM[/B]la

********************
Bir de bu konu 6 sayfadır devam ediyor. Yukarıda gördüğüm çoğu yazıya istinaden çeşitli cevaplar yazıldı çizildi ama yine aynı şey tekrar ediyor. Diğer sayfalara ve yazılara göz atan var mı?

[I]Dinle inançla devlet mi yönetilir? Bu mümkün mü? daha dini inancı tek parça halinde toplayamadık, 80 türlü mezhep çıktı bir araya gelemiyorlar siz devlet yönetimine din sokuyorsunuz. Bunu yapacağınıza önce Faize karşı gelin. Kıssasın gelmesini sağlayın ve adaletten bahsedin. Dini uygulamaları hayata sokmaya gayret edin. Yoksa her insanın aklındaki din anlayışı başkadır. Din ile devlet yönetilmez, çünkü dinde olmayan pek fazla karar gerekir ve bunu konunun uzmanları kendi aralarında demokrasiyle alırlar. Ama ulema fetvasına bakarsanız... neyse Allah her topluma hak ettiği yönetimi verir... [/I]

Sülümancılık din midir? mezhepcilik din midir? nurculuk islamda var mıdır? önce bunları hedef alın...[/QUOTE]

..................................................................................................

İŞTE BAKIN SAYIN HİİÇ ,ALIN SİZE İSLAMİ DEVLET VEYA TOPLUM OLARAK GÖRDÜĞÜNÜZ ve bunları örnek vermeniz bile sizin ne kadarda VAHİY İSLAMINI ANLAMAMIŞ OLMANIZDAN KAYNAKLANIYOR SAYIN ÇOOOK LAİK HİİÇ...

müslümanlardan 17. September 2011 04:29 PM

‎''Allah'ın haramlarını helal; helallerini de haram kılma hususunda alimlere ve yöneticilere itaat etmek, onları Rab edinmek demektir.''

LAİK DÜZENLERDE BÖYLEDİR,BU GÜN BU DÜZENLERDE İÇKİ,KUMAR,FAİZ,ZİNA BAKANLAR KURULUYLA ÇIKARILAN KANUNLARCA SERBESTTİR VE BUNLAR ,LAİKLERE UYAR AMA İSLAMA UYMAZ....

hiiic 17. September 2011 05:38 PM

[QUOTE]LAİK DÜZENLERDE BÖYLEDİR,BU GÜN BU DÜZENLERDE [U]İÇKİ,KUMAR,FAİZ,ZİNA [/U]BAKANLAR KURULUYLA ÇIKARILAN KANUNLARCA SERBESTTİR VE BUNLAR ,LAİKLERE UYAR AMA İSLAMA UYMAZ....[/QUOTE]

Bu saydıklarınız yönetim şekli olmadığı gibi yönetide kullanılan bir enstürüman bile değildir. Siz laiklik diyince aklınıza içki, kumar, faiz, zina geliyorsa kusura bakmayın sizinle anlamadığınız bir terminolojinin münakaşasını yapamam.

Zaten bir üst satırda cevaben yazdıklarınız içerisinde doğru şeyler yazmış olsanız da cevap verdiğiniz konuyla olan bağlantıyı kuramadım.

[B]korkmayın sizin işiniz size benim inancım bana hesabını mahşerde Allah'a vereceğim. Benim inancımdan, laiklikden size zarar gelmedi gelmez de. Dininizi istediğniz gibi (ancak aşırı gidip din hususunda etrafa saldırmadığınız, kendi inancınızı insanlara dayatmaya zorlamaya çalışmadığınız müddetçe) gönlünüzce yaşamakta serbestsiniz. İnsanları kafir ilan etmediğiniz, hegomanya kurmadığınız, mahalle baskısına yeltenmediğiniz sürece inancınızdan yaşayamadığınız birşey var mı? Size selam olsun. [/B]

Fazıl's 17. September 2011 05:48 PM

Merhabalar dost 1, din kavramını açıklamışsınız.

Benim görüşüm: Allahtan kullarına bir bilinen çerçevede bir din gelmediğidir. Öyleyse bana göre din nedir? Kuşun kuşça yaşaması onun dinidir, güneşin güneşçe var olması onun dinidir, ağacın ağaçça var olması, rüzgarın rüzgarca esmesi onun dinidir. Öyleyse insanın dinide insanca yaşamasıdır. 1400 yıl evvel yarı vahşi topluma hatırlatılan: insanlıktır.

Bu çerçeveyle baktığınızda, Allah katından insanlara ayrıca nusuklar, ritüeller bildiren bir emir gelmemiştir, gelenlerin tamamı insanlığı hatırlatır mahiyettedir.

Vahiy, insanlığa, insanlığını hatırlatma ise, insanlığı insancaya çeken her söz ve tavır Rahmanidir.

Fazıl's 17. September 2011 05:53 PM

[QUOTE=müslümanlardan;10368]‎''Allah'ın haramlarını helal; helallerini de haram kılma hususunda alimlere ve yöneticilere itaat etmek, onları Rab edinmek demektir.''

LAİK DÜZENLERDE BÖYLEDİR,BU GÜN BU DÜZENLERDE İÇKİ,KUMAR,FAİZ,ZİNA BAKANLAR KURULUYLA ÇIKARILAN KANUNLARCA SERBESTTİR VE BUNLAR ,LAİKLERE UYAR AMA İSLAMA UYMAZ....[/QUOTE]

Sevgili müslümanlardan nasılsın?

İnsanların başına elçilerden gayri kim Allahın yetkisiyle söz söyleyecek?

Şu veya bu derseniz batarsınız. Bırakın insanlar diledikleri gibi cenneti de cehennemi de seçebilsinler. Sizin adına şeriat dediğiniz, rezillikten başka bir şey getirmez.

müslümanlardan 17. September 2011 06:58 PM

Değerli FAZIL,S,arkadaşım bakın ben kendi inancımı yaklaşık dokuz yıllık bi araştırmaya dayalı ve bu araştırmamıda ölünceye kadarda devam eden ve bu araştırma temeline dayalı bi VAHİY İSLAMI MÜSLÜMANIYIM [CİN SÜRESİ 14............Müslüman doğruyu araştırıp bulandır.....].

Hayatımın her temelini vahiyden alan,vahiyle düşünen,vahiyle yürüyen ve bu doğrultuda cehd eden birisiyim....

Geleleim sorduğunuza veya nasıl bi cevabı vermemi beklediğniz sorunuza...Bakın kuran bu yönde bize şunu veriyor.

Allahın hükmüne itaat edin,Allahın hükmüyle hükmeden rasule itaat edin ve SİZDEN OLAN EMİR SAHİPLERİNE itaat edin..

şimdi değerli fazl,s arkadaşım HER İNSAN KENDİNE UYANA İTAAT EDER,,veya edmek ister bunun için cehd eder ..

Laikler tabiki laiklere itaat edecektir.Onların işine gelen odur çünkü ve bu tür insanlar..nisa 151,152 iyi baksınlar.[hoşlarına geleni isteyenlerdir]

Bende ALLAHIN RASULLERİNİ KENDİME ÖRNEK ALMAK ZORUNDAYIM MÜSLÜMAN KALMAK İÇİNDE BU OLMASSA OLMAZDIR...VAR MI ARANIZDA, HER HANGİ Bİ RASULUN LAİK OLDUĞUNA DAİR Bİ BİLGİ VERİN LAİK OLALIM....

HİİÇ arkadaşım SELAM OLSUNDAN SONRA ARTIK BİR ŞEY YAZMAYIN TABİKİ BU TAVRINIZI KURANDAN ALIYORSANIZ VE BENİ CAHİLLERDEN SATAŞANLAR GURUBUNDA GÖRÜYORSUNUZ YA....

hiiic 17. September 2011 07:03 PM

Arkadaşım hem Allahın hükmüyle hükmedeceğiz diyorsun...
Hemde Allahın dinde zorlama yoktur insanları zorlamayın din konusunda sizinle savaşmadıkları sürece (ki bu savaşı sen veriyorsun başkası değil) onlara iyi ve adaletli davranın inançlarında özgür bırakın ayetini çiğniyorsunuz. ben sadece uyarıyorum.

Selam olsundan sonra [B]artık bişey yazıp yazmayacağımın[/B] yada Kurandan bihaber kendi kafana göre uydurduğun dini eleştirmeyeceğim diye birşey söylemez kimse. Çünkü sürekli aynı hatayı yapıyorsunuz. Ben adaletle Kuranın hükmünü bildiriyorum.

Siz yönetim şekli ile, insanlar arası ilişki emirlerini karıştırıyor anlamıyorsunuz. Allahın indirdiği ve emrettiği yönetim şekli laiktir. Kimseyi zorlayamıyacağınız gibi diğer dinlere özgürlük ve haklarını vermek zorundasınız.

ben anlamıyorum nasıl kuran adamıyım diyorsun önce kitabı anla. anlamadan yaşamaya çalışınca böyle oluyor işte :)
yani bu konunun anlaşılmayacak bir tarafı yok, inadından haklı çıkma davandan öte birşey değil seninkisi...

Yine selam olsun sana. laiklikten sana zarar gelmez. Senin inancın sana bizimkisi bize..

müslümanlardan 17. September 2011 07:16 PM

Aynen senin inancın sana benimkide bana sen benim inancıma gelmessin bende senin kine...

Fazıl's 17. September 2011 07:18 PM

[QUOTE=müslümanlardan;10377]

Allahın hükmüne itaat edin,Allahın hükmüyle hükmeden rasule itaat edin ve SİZDEN OLAN EMİR SAHİPLERİNE itaat edin..

Bende ALLAHIN RASULLERİNİ KENDİME ÖRNEK ALMAK ZORUNDAYIM MÜSLÜMAN KALMAK İÇİNDE BU OLMASSA OLMAZDIR...VAR MI ARANIZDA, HER HANGİ Bİ RASULUN LAİK OLDUĞUNA DAİR Bİ BİLGİ VERİN LAİK OLALIM....

[/QUOTE]

Sevgili Müslümanlardan, evet yerden göğe kadar haklısınız, elçilerden laik olan yoktur çünkü onlar yetkiyi direkt Allahtan alırlar ve Allahın denetimindedirler, oysa elçi olmayan kimseler şeytan dahil her belanın denetimi altına kolayca girerler. Zulüm şuradadır: emir sahibi denen zevat bir işi yaparken Allah adına yapıyorum derse ve bu adam gidip kendi ve akraba kasalarına altını gümüşü yığarsa, kendine 10 tane avrat alırsa, fukarayı dışlar, zengine sırıtırsa ne olacak?

Sevgili müslümanlardan, bakınız ve gözlerinizi iyice açınız. Var mı böyle bir yiğit? Yok. Yoksa, Allahın adını kullanarak halkı yönetmekte yok. Suudilere bakın. Şeriatla yönetiliyorlar ama bu şeriat Allahın değil kendi şeriatları lakin onlar, kendi şeriatlarına, Allahın şeriatı diyorlar, işte fitne buradadır. Saygılarımla.

müslümanlardan 17. September 2011 07:37 PM

DEĞERLİ FAZL,S...

Bakın ben yukarda aynen şunu demeye çalıştım BU GÜN YERYÜZÜNDE İSLAMLA YÖNETİLENHİÇ BİR YER YOK FERD,İ MÜSLÜMAN VARDIR ama toplumsal hidayet bile yok...

Gelelim ALLAH IN HÜKMÜYLE [islam şeriati] hükmediyoruz diyen idareci ve ülkelere bakın onlarıda KURAN TERAZİSİNE VURUNCA ŞUNU GÖRÜYORUM...

Sakın aldatıcılar sizi ALLAH İLE ALDATMASIN[LOKMAN ,33].

Ve bide adem ve havva yı VESVESEYLE KANDIRAN ŞEYTAN ONLARA ŞUNU DİYOR ,

Ben size gerçekten öğüt verenlerdenim....

değerli fazl,s,suud şeytanları veya başka bölgedeki şeytanın vekilleri ALLAHIN HÜKMÜNE BAŞTA KENDİLERİ UYMADIKÇA ONLARIN ÖĞÜTLERİNİ NE KABUL NEDE İTİBAR EDEMEZ MÜSLÜMANKALMAK İSTEYEN KİŞİ VEYA KİŞİLER..

İSLAM İKTİDARIDA ANCAK VE ANCAK ALLAHIN TAKDİRİYLE OLUR[Buda hak edince hac 41- Onlar ki, yeryüzünde kendilerini yerleştirir, iktidar sahibi kılarsak, dosdoğru namazı kılarlar, zekatı verirler, ma'rufu emrederler, münkerden sakındırırlar. Bütün işlerin sonu Allah'a aittir.

yani iktidar olayıda sünnetullahtır...tavizlerle tevillerle olmaz kanaatindeyim.....ve bakın üç peygamberden başka İKTİDAR olan da yok...ferd bazında müslüman kalmak zorundadır müslüman olarak ölmek isteyen...devletler ve şeyatnın vekil idarecileri batıllarını yapacaklar MÜSLÜMANDA HAK OLAN MÜSLÜMANLIĞINI VELEVKİ tek başınada kalsa[nahl ..120- Gerçek şu ki, İbrahim (tek başına) bir ümmetti; Allah'a gönülden yönelip itaat eden bir muvahhiddi ve o müşriklerden değildi.

saygılar değerli arkadaşıma..

hiiic 17. September 2011 07:57 PM

Bu yazdıklarınızı okuyunca aklıma geldi, M.Kemal'in hayatı güzel bir müslümanlık örneğidir.
Millete kattığı değerlerden tutun, gerekirse bir ümmet gibi tek başına cihad etmesi. Dünyanın en büyük donanma ve ordularına karşı asla pes etmeden zerre taviz vermeden direnmesi. Allahın zafer vermesi ardından Batıl hurafeleri yıkıp yerine bilimsel bilgiyi getirmesi. Anlaşılmayan Kuranı amacına uygun hale getirip anlaşılmasına emek sarfetmesi ve Salat için salih yararlı amel için Toplum yararına mescitler açması onun islama ve insanlığa hizmetleridir.

Ama en büyük hizmeti, din alıp satan din tacirlerini perişan ederek vermiştir ki zaten bugün bu kuyruk acısını çıkarmak için ellerinden geleni yapıyorlar. Bu uğurda vicdansızca, adaletsizce her türlü adiliği yapmaktan da çekinmiyorlar. Çünkü onlar Allahtan kormuyorlar, korksalar bu dini kendi siyaset ve çıkarlarına alet etmez, insanları koyun gibi peşlerinde dünya ve cehennem azabına sürüklemezlerdi.

dost1 17. September 2011 10:33 PM

Selamun Aleykum! Değerli Fazıl's Kardeşim!

[QUOTE=Fazıl's;10372]Merhabalar dost 1, din kavramını açıklamışsınız.

Benim görüşüm: Allahtan kullarına bir bilinen çerçevede bir din gelmediğidir. Öyleyse bana göre din nedir? Kuşun kuşça yaşaması onun dinidir, güneşin güneşçe var olması onun dinidir, ağacın ağaçça var olması, rüzgarın rüzgarca esmesi onun dinidir. Öyleyse insanın dinide insanca yaşamasıdır. 1400 yıl evvel yarı vahşi topluma hatırlatılan: insanlıktır.

Bu çerçeveyle baktığınızda, Allah katından insanlara ayrıca nusuklar, ritüeller bildiren bir emir gelmemiştir, gelenlerin tamamı insanlığı hatırlatır mahiyettedir.

Vahiy, insanlığa, insanlığını hatırlatma ise, insanlığı insancaya çeken her söz ve tavır Rahmanidir.[/QUOTE]

"Allah'tan kullarına bir bilinen çerçevede bir din gelmediği..." söyleminiz Allah'ın vahyine aykırıdır.
İnsanın, insanca yaşamasının sınırları Allah`ın Kuran`da; “Allah`a ait din”, “Ed Din-ül Hanif”, “Ed Din-ü Kayyim”, “Muhlisine lehüddin”, “Ed Din-ül Halis” ve “İslâm” diye belirtilen Hakk Dinde belirtilmiştir.


Kusursuzluk sadece Allah'a mahsusdur.
Doğrusunu en iyi bilen Allah'tır.
Sevgi,saygı ve muhabbetle.
Allah'a emanet olunuz.

Fazıl's 18. September 2011 06:58 AM

Allahtan kullarına din (nüsuklar, ibadetler, ritüeller) gelmemiştir ama onu insanlığına tekrar çekme amaçlı öğüt inmiştir. Kurana bu gözle bakıyorum. Sana sorarlar, şu ne veya bu ne? İnsan bu. Meraklıdır ve yüklenmeye de çok heveslidir.

Esasen, hiçbir dine ve öğüde tabi olmayan (ki hiç kimse bilinen anlamda müslüman olmak zorunda değildir) birey, aklı ve vicdanıyla yine en güzelini yakalayacaktır. Allah'ın indirdiği öğüdün amacı aslında budur. Yani öğüt orada insana der ki: Aklını vicdanını kullan. Hiç kafayı çalıştırmaz mısın? Aklınızı kullanın vs. Bunu yazmaya kalksam sayfalar alır ama kısa ve öz olarak böyle.

Zaten sorun bir etiket sahipliği değil, 'Kuranda müşriklere söyleniyordu: iman ettik demeyin ama müslüman olduk deyin babında.

Sevgili dost 1, Allah, hanif dini, allahın dini, derken özel alanı olan ve çerçevesi bugüne ulaşmış bir dinden söz etmiyor. Sözünü ettiği ayetlere bakın, yine akıl, yine vicdan, yine insanlık. Kişi okur okur, din okur,sonra döner bir daha okur ve sorarlar, ne okudun, din okudum. Din böyle bir kavram değildir, ne ezber ne fıkıh ne icazet gerektirmez. Allah zalim değildir. Anlamadığı dilde bir öğüdü de kullarına indirecek değildir. 1400 yıl evvelki azgın araplara inmiş olan öğüdü, kendi üzerimize çekmeye pek hevesliyiz oysa Allah orada ne diyordu baktık mı? Allah diyor ki, ben elçiyi, toplumun lisanıyla gönderirim.''

Bu açıdan çok rahatım. Ve Allahın neden, sonra vahiy göndermediğini de az çok anlıyor ve biliyorum.

hiiic 18. September 2011 07:25 AM

[QUOTE]1400 yıl evvelki azgın araplara inmiş olan öğüdü, kendi üzerimize çekmeye pek hevesliyiz[/QUOTE]

Arkadasım 1400 yıl önce araplara inen kitapt belki 10.000 yıl öncesine ait kıssaslardan örnekler var. İnsan her dönem aynıydı. Allah tarihten, tarihte yaşanılanlardan ders almayı emreder.
Çünkü bakınız;

[B]Âl-i İmrân 11
(Onların yolu) [U]Firavun hanedanının ve onlardan öncekilerin tuttuğu yola benzer[/U]. Onlar bizim ayetlerimizi yalanladılar, Allah da kendilerini günahları yüzünden yakalayıverdi. Allah'ın cezası çok şiddetlidir.[/B]

[B]A’râf 39
Öncekiler de sonrakilere derler ki: Sizin bize bir üstünlüğünüz yok. O halde siz de yaptıklarınıza karşılık azabı tadın![/B]


[B]Ra’d 6
...Halbuki onlardan önce ibret alınacak nice azap örnekleri gelip geçmiştir...[/B]

[B]Nûr 34
Andolsun ki biz size (gerekeni) açık açık bildiren ayetler, sizden önce yaşayıp gitmiş olanlardan örnekler ve takvaya ulaşmış kimseler için öğütler indirdik.[/B]

1400 yıl önce olmasının bir önemi var mı? Kurana göre yok.


[B]Sebe’ 28
Biz seni [U]bütün insanlara[/U] ancak müjdeleyici ve uyarıcı olarak gönderdik; fakat insanların çoğu bunu bilmezler.[/B]









Ama sanki şöyle bişey mi demek istediniz ben anlamadım,?;

[B]Enfâl 31
Onlara ayetlerimiz okunduğu zaman dediler ki: "(Evet) işittik, istesek biz de bunun benzerini elbette söyleyebiliriz. Bu öncekilerin masallarından başka bir şey değildir."[/B]

Fazıl's 18. September 2011 07:59 AM

Yok kardeşim, insan her devirde aynı değildir. Ben masaldan ne anlarım bilir misin? Palavra. O açıdan kuran benim nazarımda masal değil ama kişiye ve toplumuna özel gelmiştir.

hiiic 18. September 2011 11:27 AM

[QUOTE]Yok kardeşim, insan her devirde aynı değildir. [/QUOTE]

Yarım katılıyorum. Bırakın devri insan her gün bile aynı değildir. Sıkıntılı sorunlu ve dertli zamanlarda özellikle çaresiz kaldığımız zamanlarda tazarrulu bir şekilde Allaha gönülden yalvaran samimi insanlar iken, geniş zamanda bir bakmışsın sırt dönüyoruz.

[B]Yûnus 21
Kendilerine dokunan (kıtlık ve hastalık gibi) bir sıkıntıdan sonra insanlara bir rahmet (esenlik) tattırdığımız zaman, bir de bakarsın ki ayetlerimiz hakkında onların bir tuzağı vardır. De ki: Allah'ın tuzağı daha süratlidir. Şüphesiz elçilerimiz kurduğunuz tuzakları yazıyorlar.[/B]

[QUOTE]O açıdan kuran benim nazarımda masal değil ama kişiye ve toplumuna özel gelmiştir.[/QUOTE]

evet, bu tamamen sizin şahsi görüşünüz zaten gerçekte durum daha farklı.. :)


Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 07:31 PM.

Powered by vBulletin® Version 3.8.1
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
Hanifler - Kuran odaklı gerçek din islam