![]() |
[QUOTE=pramid;11336]haram aylarda ne için avlanma yasağı konulmuştur. ihtiyaç duyulan nedir.
haram aylarda ki hedy nedir? hedy için hayvanı yetriştirmek mi gerekmektedir, avlayıp yakaladığımız hayvanı kurban etmek mi? Ne için deniz avı yasaklanmamış, mescid harama gelene kadar öleceği için mi? Madem haram aylar, doğayı koruma adına mevsimsel avlanma yasağı getiriyor, deniz hayvanları ekolojik denge için önemli değil mi? [/QUOTE] pramid arkadaşım av yasakları konusunun takvim konusuyla doğrudan alakası yoktur yani av yasaklarının neyi kapsayıp neyi kapsamadığı mevzusu takvim mevzusu için belirleyici değildir belki tersinden takvim konusunun av yasaklarını belirlediği idda edilebilir ama [COLOR="Red"]ilişki tek yönlüdür[/COLOR].bu yüzden bu ister ihramı klasik anlayışla bir ""giysi"" olarak tanımla, istersen bir yasak durumu olarak tanımla önemli olan [takvim konusu için] bu yasağın ne zaman başladığı ve ne zaman bittiği mevzusudur.av yasaklarının mahiyeti ayrı bi tartışmanın konusudur.farzet ihram giysisinin ne zaman giyileceğini tartışıyoruz yada niye deniz yasaklarının genel yasak uygulamasına dahil olmadığını açıklayamadık bu neyi değiştirecek şahsen kuranın her ayetini bildiğini idda eden biri değilim ben.belki bu tarz bir beklentin var karşındakilerden bir şey idda ediliyorsa kuranın alakasız diğer ayetlerininde bilinmesi ve açıklanması gerekliliği ile ilgili. yani herşeyi bilmiyorsan hiçbirşeyi bilmiyorsun gibi garip bir anlayışın var.herşeyi bilmek zorunda değiliz ama bildiklerimizi doğru delillendirmek zorundayız. bu tarz mantık hataları hem bir vakit kaybı hemde yanlış sonuçlar çıkarmaya yol açacak uygulamalardır. ama illa deniz yasaklarıyla ilgili fikrimi soruyorsan onuda açıklayayım; günümüze kadar gelen tarihi çüreçte insanların denizde ""basit araçlarla"" avlanması ""çoğu zaman"" deniz hayvanları için nesli tehdit edecek bir tehdit olmamıştır bu yüzden allah deniz canlılarının avlanması yasağını doğrudan anmamıştır.kara hayvanlarının avlanması ise bu mahiyette değildir basit araçlarla avlanarak kara canlılarının neslini tüketmek mümkündür.kara canlılarına ulaşım denizdekine göre daha kolaydır. üstelik hacc için deniz yoluyla gelenler için deniz mahsullerinden yemek bir zorunluluktur çünkü ulaşabilecekleri başka kaynaklar yoktur.depolayabilecekleri yiyecek kaynakları sınırlıdır. günümüze gelince artık insanların elindeki teknolojiyle avlanma deniz canlılarının neslini tehdit eder hale gelmiştir bu yüzden bu tarz uylulamalar kurandaki şu ayetlere takılır ve izin verilmez. O, iş başına geçti mi (ya da sırtını çevirip gitti mi) yeryüzünde bozgunculuk çıkarmaya, ekini ve nesli helak etmeye çaba harcar. Allah ise, bozgunculuğu sevmez(2/205) İnsanların kendi ellerinin kazandığı dolayısıyla, karada ve denizde fesad ortaya çıktı. Umulur ki, dönerler diye (Allah) onlara yaptıklarının bir kısmını kendilerine taddırmaktadır.(30/41) bu ayetler günümüzde yapılan sanayi balıkçılığının sınırlandırılmasına cevaz veren ayetlerdir. kuran tüm zamanlar için inmiş bir kitaptır dün deniz hayvanları iin bir tehdit olmadığı halde yasak koyulması zulum olurdu bu gün ise deniz hayvanları için tehdit varken yasak konulmaması zulum olur. matematikle ilgli yaptığın anolojiye gelince. ilkin matematiksel gerçekler herzaman için kainattaki gerçekliğe denk düşmez bu yüzden matematiğe gerçeğin kendisi olarak değil gerçekliği tanımlayan/tasvir eden bir araç olarak bakmalıyız. halbuki bizim tartıştığımız şeyler matematik gibi kurgusal şeyler değildir gerek yaşadığımız evren gerekse kuran gerçektir kuranın içinde evrenle ve kendisiyle çelişen sonuşlar olmaması gerekir.matematikte ise böyle bir zorunluluk yoktur matematik evrende gözlemlediğimiş şeylerle sınırlı olak zorunda değildir. örneğin ahmedin 5 elması olsun 6 sını eda ya versin ahmedin kaç elması kalır. matematiğin bu soruya cevabı -1 olur ama gerçek hayatta -1 elmaya rastlayamazsınız. eğer bizim ifadelerimizde çelişki varsa çelişkili olan ifadeleri ortaya koyup bunlar birbiriyle çelişiyor denilebilir, denilmelidirde. |
KURANDAKİ 19 VE 7 RAKAMLARI NEYİ İŞARET ETMEKTEDİR. KURANIN ÖNERDİĞİ TAKVİM ""GÜNEŞ-AY"" TAKVİMİ MİDİR? METONİC DÖNGÜ NEDİR?
Genel yaygın anlayış kuranın hicri takvimi önerdiği şeklindedir hâlbuki gerek kuran ayetlerinin dikkatli incelenmesi sonucu elde ettiğim, gerekse mantığın gereği elde ettiğim kanaatlere göre hicri takvimi kuranda geçmez. Bu yazıda kuranın emrettiği takvim sisteminin ne olduğu konusunda, Nesi fesadı ve bu takvim sisteminde 19 ve 7 rakamlarının yeri nedir sorularına cevap arayacağım "sakar" nedir sorusuna bu minvalden yeni yorumlar getirmeye çalışacağım. Her şeyden önce bilinmesi gereken şey bugünkü kullandığımız hicri takvim Muhammed peygamberin vefatından sonra icat edilmiş bir takvimdir bir kutsallığı dokunulmazlığı yoktur. Kuranın önerdiği takvim ne tek başına ""güneş takvimidir"" nede tek başına ""ay takvimidir, kuran ikisinin karışımı olan ""Metonik döngüyü"" dikkate alan GÜNEŞ-AY takvimini uygulamasını önermektedir. Bu takvim mevsimsel sapmaları olmayan ""kalan vermeyen"" bir takvim sistemidir gerek güneştakvimi gerek ay takvimi mevsimsel sapmalara sebep olmaktadır güneş takviminde bu sapma uzun yıllar sonucu olsada bu sapma genede gerçekleşmektedir. [url]http://en.wikipedia.org/wiki/Lunisolar_calendar[/url] [url]http://en.wikipedia.org/wiki/Metonic_cycle[/url] Allahın yaratıkları canlıların düzenlerini mevsimlere göre kurmuştur Allah yasaklarını koyarken doğal olarak yasaklarını bu mevsimleri gözeterek koymuştur. "güneş-ay" takvimi mevsimleri gözeten 19 yılda bir güneş ve ayı aynı yerde buluşturan Meton döngüsünü dikkate alan bir takvimdir. [url]http://www.mucizeler.com/kum/03_gun-kelimesinin-turevleri.asp[/url] Ay takvimine göre bazı "güneş yıllarına" 12 dolunay bazı "güneş yıllarına" da 13 dolunay düşmektedir. Ay takvimini sadece Araplar kullanmamaktadır Çinliler,Hintliler, Babilliler,Yahudiler de ay takviminden yararlanmaktadırlar hatta Babilliler ve Yahudiler bahsettiğim güneş ay takvimini gözeterekMeton döngüsüne göre takvim sistemleri oluşturmuşlardır. Kuranda bahsedilen Nesi fesadıyla Araplar ve/veya Yahudiler hedef alınmaktadır. Araplar ve/veya Yahudiler bazı "güneş yılına isabet eden 13. dolunayları bir sonraki seneye devrederek birsene bazı aylarda kendilerine haram kılınan davranışları helal, diğer sene helalleri haram yapmışlardır. Arapların yaptığı ise çok daha büyük bir günah olup mevsimlerin gözetilmesi toptan kaldırılmıştır. (3, 6, 8, 11, 14, 17,19) bu sayılar Meton döngüsünde hangi "güneş yıllarında" 13 dolunay olacağını belirleyen sayılardır. [örneğin 8 rakamı Meton döngüsünün başlangıcından itibaren 8 inci güneş yılında 13 dolunay(ay takvimine göre) gerçekleştirileceğini bildirir.] Araplar ve/veya Yahudileryukarıdaki döngüdeki rakamları örneğin ( 2 ,5, 7 ,10 ,13 ,16, 19 )şeklinde yaparak haramları helal helalleri haram yapmışlardır kuranda bahsedilen Nesi fesadı budur. AyriyetenNesi fesadıyla ilgili olarak şunu söyleyebilirim Nesi fesadı dolunayın ertelenmesi değil haram ayların ertelenmesi manasına gelmektedir bunu şu şekilde yapmaktalar; dolunayların 13 olmadığı bir yıl örneğin 2000 yılı, ertesi senede(2001) dolunaylar 13 çekecek olsun Nesi fesadında bir sene içindeki dolunayların sayısı 13 olmadığı halde 2000 yılında 13 dolunay varmış gibi yapılması ve/veya 13. dolunayın günlerinin 12. aya aktarılması suretiyle haram aylar ertelenmektedir bir sonraki sene ise 13 dolunay olmasına rağmen 12 dolunay varmış gibi hesap yapılmaktadırlar. İKİ SENELİK AY LİSTESİ 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 Nesi fesadının yapılması 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 olması gereken hesap Yukarıdaki sayılardan da anlaşılabileceği gibi haram aylar 1. 2. 3. ve 4. aylarda olması gerekirken Nesifesadıylaolması gerekene göre 1 ay erteleniyor ve 2. ayda başlatılıyor. Bir Meton döngüsünde yani 19"güneş yılında" 12 tane 12 dolunay/ vardır 7 tanede 13 dolunay vardır, yani (12*12)+(13*7)=235 yada (19*12)+7=235 ay/dolunay Bir senede 365,25gün vardır 365,25*19=6939,75 gün eder===>6939,75/235ay=29,5308 bu rakam 19 sene içindeki ayların ortalama değerini verir. [url]http://en.wikipedia.org/wiki/Hebrew_calendar[/url] [url]http://en.wikipedia.org/wiki/Babylonian_calendar[/url] Şüphesiz Allah’ın gökleri ve yeri yarattığı günkü yazısında, Allah katında ayların sayısı on ikidir. Bunlardan dördü haram aylardır. İşte bu, Allah’ın dosdoğru kanunudur. Öyleyse o aylarda kendinize zulmetmeyin. Fakat Allah’a ortak koşanlar sizinle nasıl topyekûn savaşıyorlarsa, siz de onlarla topyekûn savaşın. Bilin ki Allah, kendine karşı gelmekten sakınanlarla beraberdir.(9/36) Haram ayları ertelemek, ancak inkârda daha da ileri gitmektir ki bununla inkâr edenler saptırılır. Allah’ın haram kıldığı ayların sayısına uygun getirip böylece Allah’ın haram kıldığını helâl kılmak için haram ayı bir yıl helâl, bir yıl haram sayıyorlar. Onların bu çirkin işleri, kendilerine süslenip güzel gösterildi. Allah, inkârcı toplumu doğru yola iletmez.(9/37) Kurandada belirtildiği üzere bir senedeki ayların sayısı 12 dir. Allah bize 12 rakamını vermekle bir seneyi kaça bölmemiz gerektiği konusunda bize yol göstermiştir. Burada yapılması gereken hesap 13. dolunayın günlerini 12. aya devretmektir bu şekilde 12. ay bazı seneler 60 güne çıkabilmektedir. Allah bizden ayların sayısını 12 ye tamamlamamızı istemiştir bir ayın kaç gün olması gerektiğiyle ilgili bir sınırlama yoktur. Burada önemli bir şeyde sene başlarının nasıl belirleneceği meselesidir burada da bakara 185 ayeti belirleyicidir. BAKARA(185) :Şehru ramedanellezı ünzile fıhil kur'anü hüdel lin nasi ve beyyinatim minel hüda vel fürkan* fe men şehide minkümüşşehrafelyesumh* ve em kanemerıdan ev ala seferin feıddetümmineyyaminuhar* yürıdüllahübikümlyüsra ve la yürıdubi külüm usr* ve litükmilülıddete ve litükebbirullahe ala mahedaküm ve leallekümeşkürun . Ramazan ayı (SICAK DOLUNAY) İnsanlar için hidayet olan ve doğru yolu ve (hak ile batılı birbirinden) ayıran apaçık belgeleri (kapsayan) Kur'an onda indirilmiştir. Öyleyse sizden kim bu aya(dolunaya)şahit olursa artık onu tutsun. Kim hasta ya da yolculukta olursa, tutmadığı günler sayısınca diğer günlerde (tutsun). Allah, size kolaylık diler, zorluk dilemez. (Bu kolaylık) sayıyı tamamlamanız ve sizi doğru yola (hidayete) ulaştırmasına karşılık Allah'ı büyük tanımanız içindir. Umulur ki şükredersiniz. Burada dikkat etmemiz gereken senenin başlangıcının SICAK DOLUNAYLA(şehri ramazanla) başlaması ve kim ona şahitlik ederse lafıdır. SICAK DOLUNAY güneş ay takviminin Müslümanlar için başlangıcıdır ve sonudur. Sıcak dolunay ifadesi Arapların 21 MART ekinoksundan sonra görülen ilk dolunaya verdikleri isimdir, çeşitli kültürlerde dolunaylara çeşitli adlar verilmiştir. Bu adları incelemek için aşağıdaki linkten faydalanabilirsiniz. [url]http://en.wikipedia.org/wiki/Full_moon[/url] 1. Biz onu kadir(ölçü) Gecesi'nde indirdik. 2. Kadir(ölçü) Gecesi'nin niteliğini sana gösteren nedir? 3. Kadir(ölçü) Gecesi bin aydan daha hayırlıdır! 4. Melekler ve Rûh, Rablerinin izniyle o gecede her iş için iner de iner! 5. Bir esenlik ve huzur vardır; sürüp gider o, tan yeri ağarıncaya kadar! ** Görüldüğü gibi kuranın indirildiği gün gene kuranda ölçü(kadir) gecesi olarak nitelendirilmiş (2/185)le bu ayet yan yana okunduğunda sıcak dolunayınölçü gecesiyle aynı anlama geldiğini yani senenin başı ile sonunu belirlediğini anlarız. Ayriyeten cahiliye dönemi takvimleri ve Nesi fesadı konusundaki yüksek lisans tez çalışmasını incelemek isterseniz de aşağıdaki linki inceleyiniz. [url]http://www.belgeler.com/blg/146f/cahiliye-donemi-arap-takviminde-nesi-nasi-in-the-arap-calender-of-pre-isdlamic-period[/url] Bu takvim güneş ve aydan hesaplamalar için faydalansa da mevsimleri gözetmektedir bu yüzden kim sıcak dolunaya şahit olursa lafı önemlidir kuzey yarımkürede biz kışı yaşarken güney yarımküredekiler yazı yaşamaktadır ve onların sıcak dolunaya şahitliği biz kışı yaşarken olmaktadır, bu yüzden onların Allahın yasaklarından sakınıldığı günler bizimle aynı ana denk düşmemektedir.Mesela av yasağı zamanları farklı olmakta veya oruç tutulduğuzamanlar. Burada evrensel olan hac zamanı olabilir çünkü haccın yapılacağı yer Mekke’dir. İnsanların oruç tutacakları zaman farklı zamanlarda oruca başlamaları ve bitirmelerinin yadırganmadığı gibi bu durumda yadırganılacak bir şey değildir. Allah bu şekilde senenin başı için bir milatkoymuştur. Kuranda geçen bütün şehr kelimeleri bu ayetin haricinde belli bir zaman aralığını belirtmekte olup sadece bu ayette dolunaya işaret etmektedir bu Türkçedeki ay kelimesinin hem zaman aralığını hemde dünyanın uydusunu işaret etmesi gibi bir şeydir. Arapçada da şehr kelimesi hem dolunayı hemde zaman aralığını işaret etmesiyle aynıdır. Kuranda toplam 14 kere geçen şehr kelimesinin 12 si zaman aralığı 2 si dolunay anlamındadır. Şafağı yarıp sabahı ortaya çıkaran/Fâlık O'dur! Geceyi dinlenme zamanı yaptı; güneş'i ve Ay'ı hesap aracı. İşte budur ölçülendirmesi o Azîz'in, o Alîm'in! (ENAM 96) Hayır! Şafağa, geceye ve onda basan karanlığa, dolunay olmuş aya yemin ederim ki, halden hale geçersiniz.84/(16-19) **allah bu ayette dolunay üzerine yemin etmekte halbuki hilal üzerine edilmiş bir yemin yoktur kuranda. YASİN SURELERİ 38. güneş, kendine özgü bir durak noktasına/bir durma zamanına doğru akıp gidiyor. Azîz, Alîm olanın takdiridir bu. 39. Ay'a gelince, biz onun için de bir takım durak noktaları/birtakım evreler belirledik. Nihayet o, eski hurma sapının eğrilmişi gibi geri döner. 40. güneş'in Ay'a ulaşıp çatması gerekmiyor. Gecenin de gündüzü geçmesi gerekmez. Her biri bir yörüngede yüzmektedir. **güneş ve ay takvimindeki hesaplamaların aynı olmasının gerekmediğine vurgu var. Güneş yılıyla Ay yılı farklıdır. güneş'i ısı ve ışık kaynağı; Ay'ı, hesabı ve yılların sayısını bilesiniz diye bir nur yapıp ona evreler takdir eden O'dur. Allah bütün bunları rastgele değil, şaşmaz ölçülere bağlı olarak yaratmıştır. Bilgiyle donanmış bir topluluk için ayetleri ayrıntılı kılıyor.(YUNUS 5) **gene burada da ""yılların hesabını"" yapabilmemiz için güneşten ve aydan faydalanmamız gerektiğine vurgu var. RAHMAN SURESİ 5. güneş ve Ay. Hesaba bağlıdır herbirinin her şeyi. 6. Çimen/yıldız ve ağaç secde ediyorlar. 7. Ve gök. Yükseltti onu(güneş). Ve koydu şaşmaz ölçüyü, mizanı. 8. Azgınlık etmeyin ölçü ve tartıda, saptırmayın mizanı. 9. Ölçüyü titizlikle, adaletle koruyun ve hüsrana araç yapmayın mizanı. **6. suredeki secere kelimesinin ağaç olarak çevrilmiş güneş takviminin hesaplanmasında uzun direklerden yararlanılmıştır bu kelime ağaç anlamında olsa bile düzgün bir palmiye ağacıyla güneşin hareketleri gölgesinden izlenebilir ve yılın hangi gününde olduğu hesaplanabilinir. Ayriyeten bu hesaplamalarda şaşılmaması gerektiğine vurgu var. KIYAMET SURESİ 8. Ay tutulduğunda, 9. Ve güneş'le Aybiraraya getirildiğinde, 10. Der ki insan o gün: "Kaçılacak yer nerede?" **Meton döngüsünde güneş ve ayın birleştiği ana vurgu yapılıyor.) Görmedin mi Rabbini, nasıl uzatmıştır gölgeyi? Eğer dileseydi, onu elbette hareketsiz kılardı. Sonra nasıl güneş'i ona delil yapmışız! (FURKAN 45) **burada da güneş takviminde hesaplamalar için gölgenin ve uzunluğunun delil olarak kullanılmasına vurgu var. Buayetlerden de görülebileceği gibi güneş ve ayın birlikte hesap aracı olduğu tescillenmektedir. Araplar "sadece ay" takvimini kullanmakla en kötü ve mevsimleri hiç gözetmeyen bir takvim sistemini benimsemişlerdir. Kurandaki "güneş ay" takvim sistemine yapılan vurguları peygamberden sonra ya anlamamışlardır yada unutmuşlardır. 15 (Hicr) / 43,44: Muhakkak Cehennem, onların hepsine va’dolunan yerdir. Onun “YEDİ” kapısı vardır. Her bir kapı için onlardan bir kısmı taksim edilmiştir. ** Burada bahsedilen cehennemin yedi kapısı kafirlerin azgınlık yaparak meton döngüsündeki 7 tane 13 ayı azgınlıklarına araç yapmalarıdır, haram ayları helal helalleri haram yapmalarıdır.O diye bahsedilen 19 güneş yıllık döngüsü olan sekardır. Andolsun, sana çiftlerden yediyi ve büyük Kur'an'ı verdik.(15/87) ** Çiftlerden derken 19 ve 7yi kast ediyor bunun ilminin Muhammed peygambere verildiğinden bahsediyor. Meton döngüsünün yani güneş ay takviminin ilmi. Mutaffifin Suresi(1-21) 1. Azap ve kaygu, tartıda ve ölçüde hile yapanlara olsun; 2. Ki onlar insanlardan alırken ölçüyü tam yaparlar, 3. Onlara vermek üzere tartıp ölçtükleri zaman, eksiltmeye giderler. 4. Peki, bunlar kendilerinin diriltileceğini sanmıyorlar mı? 5. Çok büyük bir gün için. 6. Bir gün ki, insanlar, âlemlerin Rabbi huzurunda kıyama geçerler. 7. Hayır, iş düşündükleri gibi değil! Rezilliğe batmışların kitabı, karanlık ve pis bir çukurun, Siccîn'in ta içindedir. 8. Siccîn'in ne olduğunu sana gösteren nedir? 9. Rakamlandırılmış bir kitaptır o. 10. Vay haline o gün, yalanlayanların! 11. Onlar ki din gününü yalanlarlar. 12. Onu ancak her şımarıp azmış, günaha batmış olan yalanlar. 13. Ayetlerimiz ona okunduğunda, "Daha öncekilerin efsaneleri!" deyiverir. 14. İşin esası o değil! Onların kazanmakta oldukları, kalplerinin üstünde pas oluşturmuştur. 15. Hayır! Onlar o gün Rablerine karşı tam bir şekilde perdelenmişlerdir. 16. Sonra onlar mutlaka cehenneme dalacaklardır. 17. Sonra da: "İşte budur, o yalanlamakta olduğunuz şey!" denilecektir. 18. Hayır, sandıkları gibi değil! İyilik sergileyenlerin kitabı İlliyyûn'da, en yüce burçlardadır. 19. İlliyyûn'un ne olduğunu sana anlatan nedir? 20. Rakamlanmış bir kitaptır o. 21. Yaklaştırılmış olanlar tanıklık ederler ona. ** Bu surede bahsedilen ticarete konu olana malların ölçülüp tartılmasından bahseder gibi gözüküyor beklide gerçekten ticaretten bahsediyor??? (kanaatimce başlangıcının yeniden tercümesi gerekli ) ama devamında bahsedilen konuları incelerseniz bunun ticaretle alakası yok, benim kanaatim bu ayetin çok büyük bir çoğunluğu Meton döngüsü ve ona bağlı takvimden ve Nesi fesadından bahsediyor 18. Ayetteki burçlar kelimesine dikkat anlamı gökyüzüyle ilişkilidir. Meton döngüsünün hesabının yapılmasından bu hesabı bilenlerin ona tanıklığından bahseder. Bir başka ayet grubunda bu bilgiler ışığında yeniden bakmanızı istiyorum; MÜDDESİR SURESİ 26. Onu Sekar'a fırlatacağım. 27. Bilir misin nedir Sekar? 28. Ortada bir şey bırakmaz, hiçbir şeyi görmezlik etmez o. 29. İnsan için tablolar/levhalar/ekranlar sunandır o. 30. Üzerinde ondokuz vardır onun. 31. Biz, cehennem yârânını hep melekler yaptık. Ve biz, onların sayılarını da küfre sapanlar için bir imtihandan başka şey yapmadık. Ta ki, kendilerine kitap verilenler iyice ve apaçık bilsinler. İman etmiş olanların imanı artsın. Kendilerine kitap verilmiş olanlarla iman sahipleri kuşkuya düşmesin. Kalplerinde hastalık olanlarla küfre sapmış bulunanlar da; "Allah bununla neyi örneklendirmek istiyor?" desinler. İşte böyle. Allah, dilediğini/dileyeni saptırır, dilediğini/dileyeni de doğruya ve güzele kılavuzlar. Rabbinin ordularını ancak O bilir. Bu, insan için bir öğüt verici ve düşündürücüden başka şey değildir. 32. Hayır, sandıkları gibi değil! Yemin olsun Ay'a, 33. Yemin olsun geceye, sırtını döndüğünde; 34. Yemin olsun sabaha, ağarıp ışıdığında, 35. Ki o gerçekten en büyüklerden biridir. 36. İnsan için bir uyarıcıdır. 37. Sizden, öne geçmek yahut arkaya kalmak/erken davranmak yahut gecikmek isteyen için. **Buradaki sekar sözcüğünün Meton döngüsünün hesabının yapıldığı tablolarının çizildiği parşömenler veya levhalar olma ihtimali bence bayağı yüksek üzerinde 19 var ifadesinde Meton döngüsünün 19 seneolmasına vurgu yapılıyor. Bu hesabın kalansız olmasıda Meton döngüsünün bir başka özelliğidir. Meton döngüsü daha öncede belirttiğim gibi Babilliler ve Yahudilertarafından da bilinmekteydi ve kullanılmaktaydı alta verdiğim linkte de görebileceğiniz gibi bir Evangelist bu döngüyü kullanarak farklı amaçlar için hesaplamalar yapabilmektedir. [url]http://endtimepilgrim.org/Metonic.htm[/url] |
[QUOTE]günümüze kadar gelen tarihi çüreçte insanların denizde ""basit araçlarla"" avlanması ""çoğu zaman"" deniz hayvanları için nesli tehdit edecek bir tehdit olmamıştır [/QUOTE]
Kuran eskilerin masalı değildir. Allah unutmuşta değildir. Kuran her döneme öğüt verir. İhram giysi değildir. |
kurandaki bu kadar ayet hicri takvimi yalanlarken ve bu kadar ayet ""güneş ve aydan"" yararlanılarak yapılan hesaplamalara dikkat çekerken çelişki bunları söylemek değil hicri takvimi savunmaktır.
hicri takvimin hiçbir temeli olmadığını anladığımızda ve kuranla çeliştiğini gördüğümüzde elimizde tek bir seçenek kalıyor oda güneş-ay takvimi. |
kuranda tarihsel ve evrensel ayetler vardır .tarihsel ayet yok diyorsan peygamberin hanımlarıyla evlenme yasağını nasıl açıklarsın.
kaldıki allah birşeyi unutmuşda değildir duruma göre haram ve helalleri tasnif etmiştir diğer ayetlerle ilgili ayetler uyum içindedir. ee madem ihram giysi değildiri savunuyorsun takvim meselesini unut . o zaman yukarı astığın yazı neyi savunuyor. allahın kara hayvanlarını avlamayın deniz hayvanlarını avlayın sözü sana çelişkili gelmiyorda bunu takvime bağlayın deyincemi çelişkili geliyor? |
Rasulde bizim için güzel örnekler vardır. "üsvetün hasene". Tarihi veri değil, o ayetler, günümüze örneklerdir. dileyen öğüdü alır. Dileyen almaz.
Rabbimiz ilmimizi artırsın ve müslüman olarak öldürsün. |
Merhaba sayin pramid. Nasilsiniz?
[COLOR="Blue"]haram aylarda ne için avlanma yasağı konulmuştur. ihtiyaç duyulan nedir.[/COLOR] Allah yalnizca "Yasak!" diyor; gerekcesini aciklamamis. [COLOR="Blue"]haram aylarda ki hedy nedir?[/COLOR] Benim anladigim, dinî hacda yoksullara bagislanan hayvan. [COLOR="blue"]hedy için hayvanı yetriştirmek mi gerekmektedir, avlayıp yakaladığımız hayvanı kurban etmek mi?[/COLOR] Yetistirmek gerekir. Sorunuzun cevabi bu. Ama aciklama da istiyorsaniz lütfen belirtin. [COLOR="blue"]Ne için deniz avı yasaklanmamış, mescid harama gelene kadar öleceği için mi?[/COLOR] Benim anladigim, deniz avi da yasaklanmis. Örnegin Mâide 96'nin ilgili bölümü: Yasak dönemde karanin av hayvanlarini avlamaniz yasaktir. [COLOR="DarkGreen"]Ve hurrime aleykum saydul berri mâ dumtum huruma[/COLOR] Bundan daha makul ne olabilir ki! Yasak dönemde karada avlanmaniz elbet yasak olacak. Arti, Allah [I]o esnada denizde avlanmaniz helaldir[/I] demiyor. O'nun demedigini biz niye sokusturalim ayete? Allah’in sözünden ille ek bir sey anlayacaksak makul olani anlamamiz gerekir: Örnegin: Size yasak oldugu sürece karanin av hayvanlari yasaktir [I]ve denizin av hayvanlari yasaktir[/I]. Allah "Avlanmaniz karada yasakken denizde helladir!" demiyor Arti, Allah'in fiilî yasasi var: Bir bölgenin bütün hayvanlari, denizdekiler dahil, ayni sicak dönemde ürerler. Allah "Yasak mevsimde karada avlanmayin!" dedigine, "Ama denizde avlanin!" asla demedigine göre ve denizdeki hayvanlar da o ayni anda üremekte olduguna göre? "O anda denizde avlanmaniz helaldir!" demeyen Allah'a inat seytana mi uyalim? Sevgi ile, Hasan Akcay. |
Sayın Hasan Akçay.
Sizin ''haram aylar '' dediğiniz zaman aralığında Güney Amerika'nın en güney ucu Patagonya ile güney Afrika'nın en güney ucunda ve Yeni Zelanda'da kara kış yaşanmakta?...... |
Merhaba Galip Yetkin kardesim.
Yaz dönencesi kuzey yarikürede 21 Haziran, güney yarikürede 21 Aralik. O halde oralarin "[B]sehru ramazân[/B]"i 21 Araliktan sonraki ilk dolunaydir. Bakara 185'te Allah "[B]O dolunaya[/B] tanik olanlariniz onu oruclasin!" dedigine göre oralarda oruc ve avlanma yasagi 21 Araliktan sonra baslar; yöreseldir. Ama dinî hac evrensel. Ayetten benim anladigim bu. Sevgi ile, Hasan Akcay |
Sayın Hasan Akçay.
Yani o müddet aralığında o hayvancağızlara oruçlu olun mu demek?... Saygılarımla Galip Yetkin. |
[QUOTE=galipyetkin;11346]Sayın Hasan Akçay.
Yani o müddet aralığında o hayvancağızlara oruçlu olun mu demek?... [/QUOTE] Saka icin tesekkürler. Bazan gercekten ona ihtiyacimiz var. Ama simdi ben "Yok kardesim..." diye baslayip ciddi ciddi bi anlatmaya baslarsam görürsün gününü. "Hayvanlari av yasagi ilgilendirir; oruc insanlarin isi..." Sevgi ile, Hasan Akcay |
Saygın Hasan Bey.
Şöyle ifade edeyim. Ramazan dolunayına şahit olunduğunda ''oruç'' başlamakta.Orucun süresi kimilerine göre on gün, kimilerine göre iki dolunay araliğı kimilerine göre de ..... her ne ise. Ben diyorum ki ''avlanma yasağı'' haram ayları boyu sürdüğüne göre ve bunun başlangıcı da ramazan dolunayı olduğuna göre kişilerin on günlük veya bir aylık orucu sona ermesine rağmen hayvanların avlanıp veya kesilip yenilmesi yönünden insanların orucu, avlanma yasağı sonuna kadar devam etmiş olmuyor mu? Yani buna biz bu yönden ''oruç'' diyemez miyiz? Saygılarımla. Galip Yetkin. |
Olabilir ama orucun bu tarifi de Allah'in hükmü degil yalnizca beserî bir görüs. Zamanla degisebilir, tipki nasil benim görüsüm degistiyse.
Su andaki görüsüm: ORUC, yalnizca avcilarin degil, bütün inananlarin sicak dolunaydan sonra gündüzleri yemekten, icmekten, cinsel iliskiye girmekten ve kavga etmekten geri durmalaridir. Avlanma yasagi dört dolunaydir; oruc ise yalnizca 10 (on) gün. Cünkü orucun Kur'ân'î süresi olan EYYÂMEN MA'DÛDÂT [I]iki elin parmaklari sayisinca[/I] demek. Sevgi ile, Hasan Akcay |
فَمَنْ شَهِدَ مِنْكُمُ الشَّهْرَ فَلْيَصُمْهُbakara 185
bu Ay şuhudda ise onu oruç tutsun... O ayı oruçlu geçirsin denmiyor mu ? [QUOTE]oruc ise yalnizca 10 (on) gün.[/QUOTE] |
HAC İÇİN ÖNCE İLAN GEREKİR.
Hac sur. 27: İnsanlar içinde haccı ilan(ezan) et ki, gerek yaya olarak gerekse derin vadilerden gelerek, yorgunluktan incelmiş binitler üzerinde[COLOR="Red"] sana ulaşsınlar[/COLOR]. İLAN SONRASI HAC AYLARI 4 AYDIR Bakara Sur. 197:Hac, bilinen aylardadır. Kim o aylarda [COLOR="Red"]haccı kendisine gerekli kılarsa [/COLOR]hacda kadına yaklaşmak, kötülüğe sapmak, kavga ve çekişmeye girmek yoktur. İyilik olarak yaptığınızı Allah bilir. Azık edinin. Hiç kuşkusuz azığın en güzeli takvadır. Ey akıl ve gönül sahipleri, benden sakının. İLİM/MALUMAT AYNI KÖKTEN GELİR. Tevbe Sur. 36:Gökleri ve yeri yarattığı gündeki yazısına göre, Allah katında ayların sayısı on ikidir. Bunlardan dördü haram aylardır. Eskimez din işte budur. Artık o aylar içinde benliklerinize zulmetmeyin. Müşrikler sizinle nasıl topyekün savaşıyorlarsa, siz de onlarla top yek ün savaşın. Şunu bilin ki, Allah, takva sahipleriyle beraberdir. PEKİ HAC AYLARI NEDİR ? Bakara Sur. 217:Sana haram ay ve onda savaşma hakkında soru yöneltiyorlar. De ki: "Onda savaş, büyük bir günahtır. Allah yolundan engellemek, O'nu inkâr etmek, Mescid-i Haram'a gidişi engellemek ve halkını oradan çıkarmak ise, Allah katında daha büyük bir günahtır…… HARAM AYLAR İLE MESCİDİL HARAM İLİŞKİLİDİR. Maide Sur. 2: Ey iman edenler! Allah'ın ibadet, iyilik ve güzellik alâmeti kıldığı şeylere, çarpışmanın yasak olduğu haram aya, kurbanlık hediyelere, gerdanlıklara, Rablerinden bir lütuf ve rıza niyaz ederek Mescid-i haram'a gelmiş olanlara saygısızlık etmeyin! [COLOR="Red"]İhramdan çıktığınız vakit avlanın.[/COLOR] Bir topluluğun, sizi [COLOR="Navy"]Mescid-i haram'dan uzak tutmak için[/COLOR] sergilediği kötülük, sizi saldırganlık ve düşmanlığa sakın itmesin……. Bakara 203:Bir de sayılı günlerde Allah'ı zikredin, tekbir getirin. Bunlardan iki gün içinde dönüş için acele edene günah yoktur, geç dönene de günah yoktur; fakat korunan için. Allah'tan korkun ve bilin ki, O'nun huzurunda toplanacaksınız. Bakara Sur. 189:Sana, doğan Aylardan (HİLAL) sorarlar. De ki: "Onlar, insanların çeşitli yararları ve bir de hac için vakit ölçüleridir.Sonra hayır, evlere arka taraflarından girmek değildir. Hayır sahibi, Allah'tan çekinendir. Evlere kapılarından girin. Allah'tan sakının ki kurtulmuş kimselerden olup muradınıza eresiniz." HİLALLER AYIN BAŞLANGIÇ ÖLÇÜLERİDİR. BAKARA 189. AYET İÇİN KONU HİLALLER VE EVLERE KAPILARINDAN GİRİN ! OKUYAN ARKADAŞLARA TAVSİYEM "[COLOR="Red"]ASTRONOMİDE GÖKYÜZÜ EVLER[/COLOR]" BAHSİNİ ARAŞTIRMALARIDIR. EVLERE KAPILARINDAN GİRİN. BURÇ KONULARI İLE TAHRİF EDİLSEDE ÖNEMLİ BİR KONUDUR. SİZİN İÇİN İP UÇLARI: [COLOR="DarkRed"][I]GÖK YÜZÜ EVLERİ, NECM SURESİ UFUK ÇİZGİSİ, İLK VAHY ANI, İKİ YAY MESAFESİ, RAMAZAN AYI BAŞLANGICI, SİRİUS YILDIZI[/I][/COLOR] |
Sayın Hasan Bey.
''Olabilir'' cevabınız (fakat hemen ''ama''yı yapıştırmışsınız) bakın bana neyi hatırlattı. Hani Yusuf Peygamber'in yedi kurak yılı aşması var ya işte onu; bir de orucun amaç değil de araç olduğunu. Geceden yani yokluk günlerinden, varlıklı günlere geçerken'den başlayıp aydınlık müddetince-varlıklı günlerde, itidal-kavam seviyesinde kalarak artanın (beyt-ül mal'da) geceye yani yokluk zamanlarına saklanması veya geceyi-yokluğu yaşayanlara aktarılması gibi. (Hani bir deyiş var: ''Ak akça kara gün içindir.) Neyse konumuz ''kadir gecesi'' olduğundan bu kadarla yetiniyorum. Saygılarımla. Galip Yetkin. |
merhaba pramid arkadaşım seninde belirttiğin üzere 2/189 daki evlere arkalarından girmeyin ifadesi kuranda dolunayı gösteren işaretlerden biri olmayabilir yani [COLOR="Red"]""evler=beyt"" [/COLOR]ifadesi ile astronomideki 12 ev kast ediliyor olabilir.bu benim gözümden kaçan bir durum değil üzerinde çalıştığım ve düşündüğüm bir şey.
bunu bu şekilde anlarsak ne değişir? hacc ın başlangıcı için dolunayın değil her ayın 21 inden 21 ine olan ev leri esas almamız gerektiği ortaya çıkar.[bu arada ben 21 mart ekinoksunu sıcak ayların başlangıcı olarak alıyorum bu noktada hasan arkadaşla ayrılıyoruz.] bu arada ayın 21 de ""takım yıldızlarının""(burçların) evlere girmesi dünyanın presesyon hareketinden dolayı güncel bir bilgi değildir, artık burçlar farklı tarihlerde evlere giriyor. güneş-ay takvimiyle yıldız takviminin karması bir sistem önerisi olabilirmi buda bir ihtimal. RAHMAN SURESİ 5. güneş ve Ay. Hesaba bağlıdır her birinin her şeyi. 6. Çimen/yıldız ve ağaç/[COLOR="red"]takımyıldız[/COLOR] secde ediyorlar. 7. Ve gök. Yükseltti onu. Ve koydu şaşmaz ölçüyü, mizanı. 8. Azgınlık etmeyin ölçü ve tartıda, saptırmayın mizanı. 9. Ölçüyü titizlikle, adaletle koruyun ve hüsrana araç yapmayın mizanı. bu ayetlerdeki secere kelimesinin bir anlamınında takım yıldız olduğunu düşünüyorum.astronomide evlere girişin hesabı yıldızlardan ve takım yıldızlardan yararlanılarak yapılır. pramid arkadaşım 2/189 daki beyt kelimesine ev anlamının verilmesi öyle basit sadece takvim meselesiyle ilgili sonuçlar doğuran bir konu değildir çok ciddi paradigma değişikliklerini beraberinde getiren bir anlayışada sahip olmayı gerektirir. ben şahsen [COLOR="red"]antik çağ astronomisi [/COLOR]konusunda kendimi eğitmeye çalışıyorum ve edindiğim bilgiler kuran konusunda bende bir paradigma değişimine yol açtı bu konuda araştırma yapmanızı tavsiye ederim ufuk açıcı sonuçları görebilirsiniz. ip ucu diye verdiğin konuların çoğu araştırdığım ve makale yazdığım konular.çeşitli forumlardada necm suresi ve ilişkili ayetlerin astronomi gözlemi olduğuyla alakalı düşüncelerimi makalelerimi astım. |
[QUOTE]seninde belirttiğin üzere 2/189 daki evlere arkalarından girmeyin ifadesi kuranda dolunayı gösteren işaretlerden biri olmayabilir yani ""evler=beyt"" ifadesi ile astronomideki 12 ev kast ediliyor olabilir.bu benim gözümden kaçan bir durum değil üzerinde çalıştığım ve düşündüğüm bir şey[/QUOTE]
ÇALIŞILSIN VE BAKALIM. MUHAKKAT RABBİMİZ DOĞRU YOLA BİZLERİ İLETECEKTİR. ASLINDA ÇOK BASİT. bİZLER BASİT DÜŞÜNEMİYORUZ. SORUNDA BU DEĞİL Mİ? |
[QUOTE=pramid;11350]
فَمَنْ شَهِدَ مِنْكُمُ الشَّهْرَ فَلْيَصُمْهُbakara 185 bu Ay şuhudda ise onu oruç tutsun... O ayı oruçlu geçirsin denmiyor mu ?[/QUOTE] AY degil DOLUNAY geciyor ayette. Zaten ayetin en basinda [I]sicak dolunay[/I] anlaminda [I]sehru ramazân[/I] deniyor ve "Onda (في[COLOR="Red"] ه[/COLOR]) [B]o okuma[/B] -el kur'ân (ال قران) indirildi," deniyor. Buradaki "[COLOR="Red"]ه[/COLOR]"nin ne oldugu ise Kadr 1'de aciklanmis: [I]Biz [B][U]o[/U][/B]nu "[COLOR="red"]ölcü gecesi[/COLOR]"nde indirdik -Inna enzelna[B][U]hu[/U][/B] fî [COLOR="Red"]leyletil kadr[/COLOR].[/I] Acik ve net. Indirilen [B][U]o[/U][/B]dur yani [B][U]o okuma[/U][/B]dir ve 29 gün 12 saat 44 dakika 3 saniye süren bir ayda degil yalnizca 1 (bir) gecede indirilmistir yani "ölcü [COLOR="Red"]gece[/COLOR]si"nde -[COLOR="Red"]leyl[/COLOR]etul kadr, انا انزلنا[U][B]ه[/B][/U] في [COLOR="Red"]ليل[/COLOR] ة القدر. Sözü edilen "[B][U]okuma[/U][/B]"nin insanlarin imanini [COLOR="Blue"]ölcü[/COLOR]ye vurup münafiklari aciga cikaran [B][U]bir sûre[/U][/B] oldugu ise Tevbe 64, 81, 86, 124, 127'den anlasiliyor. Onun indirildigi geceye [I][COLOR="blue"]ölcü[/COLOR] gecesi[/I] anlaminda [I]leyletil [COLOR="blue"]kadr[/COLOR][/I] denmesi bu yüzden. Özetle, sehru ramazân = leyletil kadr (sicak dolunay = ölcü gecesi) Sorunuzu cevaplamaya devam edeyim, Allah isterse. Ama buraya kadar meramimi anlatabildim mi? Sevgi ile, Hasan Akcay |
konunun biraz dışında bir şey söyleyeyimmi dabbetül arzın dünyanın(arzın) yaptığı presesyon hareketi olduğunu düşünüyorum.
""yasak ağaçta"" yılancı takım yıldızı olabilir. dağ kelimesi bazı ayetlerde bildiğimiz anlamda dağ anlamında olmayabilir, kuranda geçen tur tarus(boğa) takım yıldızı olabilir, zeytin ve incir bir benzetme yapılmış olup(tek çekirdekli zeytin çok çekirdekli incir olmasından dolayı)yıldız(zeytin) takımına(incir)gönderme yapılmış olabilir ve daha saymadığım birçok ilişkili konu. çok geniş ve dallanıp budaklanan bir konu cesaret edipde bir makale yazamadım henüz. [url]http://www.facebook.com/media/set/?set=a.3146966445451.138531.1603760266&type=3#!/notes/ethem-derman/y%C4%B1ld%C4%B1z-fal%C4%B1n%C4%B1n-yeni-bur%C3%A7-tarihleri/211987252160502[/url] ilgilenirsen araştırabilirsin.yukardaki link bir başlangış olabilir. [COLOR="Red"]NOT:[/COLOR]aklıma gelmişken evlere kapılarından girin ifadesi doğrudan yıldızlarla alakalı olmayıp ayın dünyanın yörüngesindeki hareketlerini hesaplarken(farklı bir ay takvimi hesabı) ayın 12. evden batıp 1. evden doğmasıyla alakalı bir durumda olabilir.senetin kelimesinin anlamıyla ilgili konuşurken kısaca değinmiştim. Ay’a da bir takım evrelerle ölçü biçtik. Nitekim o eski ve eğri hurma dalı gibi döner. (36: 39) bu ifade ayın gökyüzünde evler üzerindeki hareketini ve en sonunda 1. eve geri dönüşünü tasvir ediyor olabilir. Allah ilmimizi artırsın ve kendi dosdoğru yoluna iletsin. |
[QUOTE]AY degil DOLUNAY geciyor ayette. [/QUOTE]
şehr kelimesinin Kurandaki kullanımlarına bakınız. Lütfen Evler ve ayın konaklaması ;? DÜŞÜNÜNÜZ |
[QUOTE]dağ kelimesi bazı ayetlerde bildiğimiz anlamda dağ anlamında olmayabilir, kuranda geçen tur tarus(boğa) takım yıldızı olabilir, zeytin ve incir bir benzetme yapılmış olup(tek çekirdekli zeytin çok çekirdekli incir olmasından dolayı)yıldız(zeytin) takımına(incir)gönderme yapılmış olabilir ve daha saymadığım birçok ilişkili konu.[/QUOTE]
BU BİLGİNİN İNCELENMESİ GEREKİR. HER TÜRLÜ ÖRNEK VERİLEN KİTAPTA BİR ÖRNEK OLABİLİR DİYORSUNUZ. "TUR" KELİMESİ İLE "TAVR" AŞAMA AŞAMA ANLAMLARI TAKIM YILDIZI İLE UYUŞABİLİR. kURANCA BİR İNCELEMEYE TABİ TUTULMALI. BAZI ÇAĞLAR İÇİN İncilde "AEON" KELİMESİ KULLANILMAKTADIR. Boğa(musa çağı), Balık (isa çağı) derlemelerinden söz edilir. Ben bu tür konuların müteşabih husus olduğu kanısındayım. En iyisini ALLAH bilir. |
[QUOTE=pramid;11357]şehr kelimesinin Kurandaki kullanımlarına bakınız. Lütfen
[COLOR="Red"]Evler[/COLOR] ve ayın konaklaması ;? DÜŞÜNÜNÜZ[/QUOTE] SEHR kelimesinin Kur'ân'daki kullanimina elbet baktim ve daha önce aciklamaya calistim. Bir daha deniyeyim. Ayetlerdeki SEHR gökteki dolunaydir; asla yilin 1/12'i degildir. Bunun bir sürü Kur'ânî kaniti var... Bir tanesi: IDDET. Tevbe 36'da gecen "iddet es suhûr"a dikkat! Diyanetin Talâk 1'e düstügü dip nota göre [I]Iddet: bosanan kadinin esiyle irtibatinin kesilmesi icin dinen beklemesi gereken [U]süre[/U]dir.[/I] Güzel kardesim, IDDET ES SUHÛR "dolunaylarin [U]süre[/U]si"dir. Mevcut meallere onun karsiligini koymuyorlar cünkü koysalar ayetin dogru anlami ortaya cikacak ve uyduruk kamerî yilin uyduruk 1/12'nin SEHR olmadigi anlasilacak. IDDET ES SUHÛR ifadesini de kâle alan meal söyle olabilir: [I]Allah'in gökleri ve yeri yarattigi günkü yazisina göre Allah'in indinde DOLUNAYLARIN SÜRESI 12 dolunaydir.[/I] Onlar ne diyor? [I]Allah'in gökleri ve yeri yarattigi günkü yazisina göre Allah'in indinde aylarin sayisi 12'dir[/I]. Hani DOLUNAYLARIN SÜRESI - ıddet es suhûr? Sayin pramid, icinde "iddet es suhûr"un Türkcesi de bulunan meale bakin. Allah orda ne semsî yil ne kamerî yil, hicbir yil sisteminden söz etmiyor; "dolunaylarin süresi"nden söz ediyor. Siz dahil hic kimse Tevbe 36'nin üzerinde oynanan bu oyunu görmedikce Kur'ân'daki "sehr"i anlayamaz. Lütfen dikkatli okur musunuz: 1. Kur'ân'daki SEHR, "dolunaylarin süresi"ne ait olup onun bazan [B]1/13[/B]'idir. 12, EN AZ 12 demek. 11, bir iddet yapmaz. Meallerdeki AY ise "kamerî yil"a ait olup onun hep 1/12'i, hep 1/12'i, hep 1/12'idir. 2. Kurân'daki SEHR vakten sabittir; örnegin [I]SICAK dolunay[/I] daima [U]sicak[/U] yaz günlerinin habercisidir. Meallerdeki AY ise vakten oynaktir; örnegin [I]SICAK ay[/I] bazan [U]soguk[/U] kis mevsiminin icindedir. Icinde SEHR kelimesi gecen ayetleri evren kitabiyla birlikte okumamiz gerekiyor, ara sira basimizi kaldirip yukarlara bakarak. Daha söylenmesi gereken seyler var. Ve [COLOR="red"]evler[/COLOR] var. Ama bosa anlatiyorum hissine kapilmaya basladim. Sevgi ile, Hasan Akcay |
[QUOTE=Hasan Akçay;11359]SEHR kelimesinin Kur'ân'daki kullanimina elbet baktim ve daha önce aciklamaya calistim. Bir daha deniyeyim.
Ayetlerdeki SEHR gökteki dolunaydir; asla yilin 1/12'i degildir. Bunun bir sürü Kur'ânî kaniti var... Bir tanesi: IDDET. Tevbe 36'da gecen "iddet es suhûr"a dikkat! Diyanetin Talâk 1'e düstügü dip nota göre [I]Iddet: bosanan kadinin esiyle irtibatinin kesilmesi icin dinen beklemesi gereken [U]süre[/U]dir.[/I] Güzel kardesim, IDDET ES SUHÛR "dolunaylarin [U]süre[/U]si"dir. Mevcut meallere onun karsiligini koymuyorlar cünkü koysalar ayetin dogru anlami ortaya cikacak ve uyduruk kamerî yilin uyduruk 1/12'nin SEHR olmadigi anlasilacak. IDDET ES SUHÛR ifadesini de kâle alan meal söyle olabilir: [I]Allah'in gökleri ve yeri yarattigi günkü yazisina göre Allah'in indinde DOLUNAYLARIN SÜRESI 12 dolunaydir.[/I] Onlar ne diyor? [I]Allah'in gökleri ve yeri yarattigi günkü yazisina göre Allah'in indinde aylarin sayisi 12'dir[/I]. Hani DOLUNAYLARIN SÜRESI - ıddet es suhûr? Sayin pramid, icinde "iddet es suhûr"un Türkcesi de bulunan meale bakin. Allah orda ne semsî yil ne kamerî yil, hicbir yil sisteminden söz etmiyor; "dolunaylarin süresi"nden söz ediyor. Siz dahil hic kimse Tevbe 36'nin üzerinde oynanan bu oyunu görmedikce Kur'ân'daki "sehr"i anlayamaz. Lütfen dikkatli okur musunuz: 1. Kur'ân'daki SEHR, "dolunaylarin süresi"ne ait olup onun bazan [B]1/13[/B]'idir. 12, EN AZ 12 demek. 11, bir iddet yapmaz. Meallerdeki AY ise "kamerî yil"a ait olup onun hep 1/12'i, hep 1/12'i, hep 1/12'idir. 2. Kurân'daki SEHR vakten sabittir; örnegin [I]SICAK dolunay[/I] daima [U]sicak[/U] yaz günlerinin habercisidir. Meallerdeki AY ise vakten oynaktir; örnegin [I]SICAK ay[/I] bazan [U]soguk[/U] kis mevsiminin icindedir. Icinde SEHR kelimesi gecen ayetleri evren kitabiyla birlikte okumamiz gerekiyor, ara sira basimizi kaldirip yukarlara bakarak. Daha söylenmesi gereken seyler var. Ve [COLOR="red"]evler[/COLOR] var. Ama bosa anlatiyorum hissine kapilmaya basladim. Sevgi ile, Hasan Akcay[/QUOTE] Anlat hasan hocam anlat ilgiyle takip edenler var.Her ne kadar müdahil olmasak da.. |
[COLOR="Red"]Evler[/COLOR] Bakara 189'da geciyor:
[I]Erdem, evlere [U]arkalarindan[/U] girmeniz degil[/I] -leysel birru bi en te’tûl buyûte [U]min zuhûrihâ[/U]; Allah'i [U]kâle almaniz[/U]dir -ve lâkinnel birre men[U]ittekâ[/U] [I]Evlere [U]kapilar[/U]indan girin[/I] -ve’tûl buyûte min [U]ebvâb[/U]ihâ. Son derece acik ve net bir ifade eger ayeti bir bütün olarak alir ve bastan okursak. Buyurun: [I]Sana [U]hilaller[/U]i soruyorlar[/I] Yes’elûneke anil [U]ehilleh[/U]. Demek ki ayetin konusu hilaller. [I]De ki[/I] -kul [I]"Insanlar ve hac icin vakitlerdir onlar." [/I]- hiye mevâkîtu lin nâsi vel hacc. Hilaller bize vakitleri bildirir; hacci bildirir. Iyi de, evlerin kapilariyla ne ilgisi var hilallerin? Evlerin kapilari herkesin gözünün önündedir yani [I]meSHuR[/I] (SHR'e dikkat!). Erdem, evlere arkalarindan degil kapilarindan girmektir. Tipki bunun gibi hacca da kamerin göremediginiz "hilal"inden degil [I]meSHuR[/I] olan "dolunay"indan girin. SHR Arapcada [I]kocaman yuvarlak sey[/I] demek. Örnegin [I]gebe kadinin karni[/I]... meSHur: herkesin gözüne carpan kisi ya da sey SeHirR: dag köyü gibi gözden irak degil göze carpan yerlesim alani teSHiR etmek: gözler önüne sermek, göze carpar hale getirmek Kocaman, yuvarlak, göze carpan sey: "SeHR"dir yani DOLUNAY. Haccin "iddet"i yani süresi dolunayda baslayip hilalde sona erer. 10 (on) gündür. Eyyâmen MA'DÛDÂT iste bu. [I]Iki elin parmaklari sayisinca gün[/I] (1). Dolunaydan itibaren kamerin görüntüsü kücüle kücüle ters büyük D halini aliyor. Bunun adi: dördün. Dördün karnini iceri cektigi an "hilal"dir. Dolunayin kücüle kücüle hilal olmasi 10 (on) gün aliyor. Lütfen bu aciklamayi burda birakip gitmeyin. Dolunayi izleyin. Kac gün sonra hilal halini aldigini kendi gözünüzle görün. Ben izleyip gördüm; cok kolay. Ayetlerde 10 sayisinin cokca kullanilmasindaki hikmet bu (2). O ayetlerin ilk muhataplari kamerin evrelerine bakarak belirliyor [U]vakitler[/U]i (Ayetin ilk bölümünde gecen MEVÂKÎT). Onlarin duvar takvimi, radyosu, gazetesi, televizyonu yok. Sevgi ile, Hasan Akcay _____________________________________________ 1. Arapcanin eski sözlükleri örnegin El-Vâsit [U]ma'dûdât[/U] ifadesini [I]iki elin parmaklari sayisinca[/I] -[U]مَعْدُودٌ[/U] عَلَى رُؤُوسِ الأَصَابِعِ- diye tanimliyor ([url]http://free-minds.org/forum/index.php?topic=9007.msg52417#msg52417[/url]). 2.Icinde 10 sayisi gecen ayetler: Kocasi ölen es dört dolunay [I]10 gün[/I] bekler (Bakara 234). Musa’ya vaat ettiğimiz otuz geceye [I]10[/I] ekledik (A’râf 142). Ve [I]10 gece[/I] (Fecr 2). Hacda hayvan bagislayamayan inanir toplam [I]10 gün[/I] oruc tutar (2:196). Hac [I]iki elin parmaklari sayisinca[/I] gündür ama iki güne sigdirilabilir (2: 203). Ramazan orucu [I]iki elin parmaklari sayisinca[/I] gündür (2:184). |
Gelelim "ayin konaklamasi"na. Aslinda aya ait evrelerin dolunaydan ine ine sifir görüntüye varmasidir anilan [I]konaklama[/I]. Arapca metindeki fiil [I]inmek[/I] anlamindaki "نزل"dir (Ya Sîn 39):
[I]Ve ay. Eski bir hurma dali gibi olana kadar inen evreler ölceriz ona kaddernâhu [U]menâzil[/U] - قدرناه [U]منازل[/U].[/I] Dikkat. Yükselen degil inen evreler. Kamerî ay "yükselen hilal"le baslar. Örnegin [I]ramazân hilali[/I] dedikleri odur. Allah onu demiyor; [I]inen hilal[/I]* diyor yani dolunaydan sonraki. Allah ne diyorsa o. Tamam? Simdi Bakara 185'te Allah ne diyor, ne demiyor? Diyor ki: O [U]dolunay[/U]a tanik olanlariniz onu oruclasin - fe men sehide minkum us [U]SeHR[/U]e fel yesumhu (شهر)... Demiyor: O [U]hilal[/U]e tanik olanlariniz onu oruclasin - fe men sehide minkum ul [U]hilal[/U]e fel yesumhu (هلال)... Peki, biz neden Allah'in [B]dedigini[/B] yapmiyoruz; oruca baslamak icin neden dolunaya tanik olmuyoruz? neden Allah'in demedigini yapiyoruz; neden hilale tanik olmaya yelteniyoruz? [I]Ramazân hilali[/I] dedikleri tirnak ucu kadarcik bir seydir; batan günesin kizilliginda silinip gider; ufukta bir kac dakikacik eglenir ve bativerir. Onu hic kimse göremez. O yüzden, komik mi ciddi mi, girtlak girtlaga tartisir müslümanlar. Farsîler "Biz gördük!" der, "Oruca basliycaz!" Vahhabîler: "Biz görmedik; baslamiycaz!" Neden Allah'in dedigini yapmiyoruz? Oruca baslamak icin neden Allah'in "Tanik olun!" dedigi dolunaya tanik olmak istemiyoruz. Yüzyillarca bu aci-gülünc hali kim reva görür İslama? Sevgi ile, Hasan Akcay _____________________________________ *[url]http://www.google.com.tr/imgres?imgurl=http://www.gwit.org/students/fremont/assign/moon/moonphases.jpg&imgrefurl=http://www.gwit.org/students/fremont/assign/moon/moon.htm&usg=___l40dk6JZDOy_4xfe_hJZAbPYU4=&h=288&w=300&sz=19&hl=tr&start=6&zoom=1&tbnid=qpVPY6QhLdVtAM:&tbnh=111&tbnw=116&ei=e7d-T-mdCbON4gTEhMm0Bw&prev=/images%3Fq%3Dmoon%2Bphases%2B(picture)%26hl%3Dtr%26sa%3DX%26gbv%3D2%26rlz%3D1W1GGLL_tr%26tbm%3Disch&itbs=1[/url] Bu linkteki sayfanin ortasinda hareketli bir resim var. Görülen, asagidan bakildiginda ayin [I]ramazân hilali[/I] misali [I]büyüyen evreleridir[/I]; yukardan bakildiginda ise MENÂZIL denen [I]inen evreleri[/I]. |
kelimeleri tahrifte mahir insanların kurdukları tuzağa pek çoğumuz düşmektedir.
n-z-l kavramı inmek değildir. Kuran kullanımlarına bakınız lütfen. Allah mekandan münezzehdir. Şaman kalntısı göktanrı inancı hala zihnlerimizde... menazil, bizim istifade ettiğimiz rota. ay ve güneş bu rotadan çıkksa, biz ondan istifade edemez ölürüz. n-z-l inmekse 8 çift hayvan nereden indi. elbise ? Demir? Selva ?, Kuran ? kelimeleri kurandan eksik ayet bırakmadan tahlil ediniz. |
Merhaba sayin pramid. Arapca metindeki fiilin [B]inmek[/B] anlamindaki نزل oldugunu söylemistim. Bu anlamin bir carpitma oldugunu, dolayisiyla benim yanildigimi öne sürüyorsunuz. Ana dilim Arapca degil. Yanilabilirim. Arastiracagim, Allah isterse.
Kelimeyi incelerken ulastigim ilk sonuc, söyledigim anlamin dogru oldugunu gösteriyor. Örnegin Zümer 21'de "ennallâhe eNZeLe mines semâi mâen..." deniyor -Allah gökten yagmur نذل... Yanlis yapmamis olsam bile yanlis yaptigimi sanarak yardimima kosmaniz elbet takdire deger. Allah sizden razi olsun. * Yûnus 5’te Allah yillarin sayisini bilelim diye kameri bir aydinlik yaptigini ve ona inen evreler (menâzil) verdigini belirtiyor. Inen evreler örnegin haccin ve orucun vaktini nasil gösterir bir önceki iletimin konusuydu. Bu iletimde "Kamer, yillarin sayisini bilmemizi nasil sagliyor?"un üzerinde duracagim, Allah isterse. 23 Haziran 1994’te bir borc senedi imzaladim, diyelim. Haziran sonu Temmuz basi ürün alma vaktidir; harman kaldirilmis oluyor. Bunu düsünerek "Borcumu [B]tam[/B] 7 YIL sonra ödeyecegim," demisim. YIL olarak semsî yil sistemini mi esas almaliyim ya da kamerî yilcilara inanip kamerî yil sistemini mi? Dolunaylar hangi sisteme ait yillarin sayisini bilmemizi saglar? Asagidaki tablo dolunaylarin anilan 7 iddetidir. Bakar misiniz 7 iddet sonra hangi mevsimdeyiz? Iddetler, semsî yillar, kamerî yillar… hepsi ayni anda basliyor: 23 Haziran 1994. Vakit 7 iddet sonra: Temmuz basidir, 7 semsî yil sonra: Haziran sonu. Bir kac gün farkla ikisi de ayni. Ya 7 kamerî yil sonra hangi mevsimdeyiz? Birinci iddetin ilk dolunayi 23 Haziran 1994 tarihli sicak dolunaydir. O iddetin icinde 13 dolunay var. Ikinci iddetin ilk dolunayi 12 Temmuz 1995 tarihli sicak dolunaydir. O iddette 12 dolunay var. Kullanilan arac: [url]http://www.timeanddate.com/calendar/moonphases.html?year=1994&n=0[/url] IDDETLER: 1.1 (23 Haziran 1994),2,3,4,5,6,7,8,9,10,11,12,13. 2.1 (12 Temmuz 1995),2,3,4,5,6,7,8,9,10,11,12 3.1 (1 Temmuz 1996),2,3,4,5,6,7,8,9,10,11,12,13 4.1 (20 Temmuz 1997),2,3,4,5,6,7,8,9,10,11,12 5.1 (9 Temmuz 1998),2,3,4,5,6,7,8,9,10,11,12 6.1 (28 Haziran 1999),2,3,4,5,6,7,8,9,10,11,12,13 7.1 (16 Temmuz 2000),2,3,4,5,6,7,8,9,[COLOR="Red"]10,11,12[/COLOR] 7 nci iddetin 12 nci dolunayi olan 5 Temmuz 2001 tarihli dolunay onu izleyen dolunaya yani 5 Temmuz 2001’e kadar sürer. O halde 4 Temmuz, ödeme icin son gün. Semsî yillarin sonu: 23 Haziran 2001. Iddetlerin sonu…….: 4 Temmuz 2001 Ikisi de harmandan hemen sonradir. Asil önemli olan, [B]7 iddet = 7 semsî yil[/B]. Dolunaylar semsî yillarin sayisini bilmemizi saglamistir. Allah bunu 13 ncü dolunayi devreye sokarak yapmistir. "13 ncü dolunaylar bir mucizedir," derken kastettigim bu idi. Ama kamerî yilcilar Allah'in o mucizesini, NESÎ fesadini otomatige baglamak suretiyle, iptal ettikleri icin 7 iddetin son [COLOR="Red"]3 dolunay[/COLOR]i 7 kamerî yila cok geliyor. 7 kamerî yil öteki ikisinden 3 ay kisadir. 1 mevsim eder bu. Harmana daha 3 ay var. Kisacasi, "Gökteki aylar yillarin sayisini bilmenizi saglar"daki YILLAR kamerî degildir. Eger bunu göre göre, Allah’a inat, kamerî yili esas alirsam senedim protesto olur. Allah’in lugatinda kamerî yil yok cünkü [B]"vakti göstermeyen yil"dan yil olmaz[/B]. Allah'in hâsâ bunu bilmemesi mümkün mü? Sevgi ile, Hasan Akcay |
[I]menazil, bizim istifade ettiğimiz rota.
ay ve GÜNES bu rotadan çıkksa, biz ondan istifade edemez ölürüz[/I]. Merhaba. Ya Sîn 39'da Allah [I]"Ve ay... Ona [U]menâzil[/U] takdir ederiz; tâ ki o, eski bir hurma dali gibi olana kadar " diyor -Vel kamere kaddernâhu [U]menâzil[/U]e hattâ âdekel urcînil kadîm[/I]. 1.Burada Allah yalnizca aydan söz ediyor ve yalnizca ayin yay seklindeki bir evresi olan hilalden. Benim bildigim, günesin yay halini almasini saglayan evreleri yok. Siz ne dersiniz, günesin evreleri var mi örnegil dördünü, hillali, görüntüsüz evresi? 2.Eger buradaki [U]menâzil[/U] ROTA ise günesin de rotasi var. Ama Allah yalizca "ay"a menazil takdir ettigini söylüyor. Neden yalnizca aya? 3.Ben baska bir ayet te göremedim ki icinde "günese [U]menâzil[/U] takdir ederiz" densin. Siz gördünüz mü? Hangi ayet? 4.Ya Sîn 40'in sonunda günes, dünya ve aya atfen "Hepsi bir FELEK icinde yüzer," deniyor -küllün fî [U]felek[/U]in yesbehûn. Görüldügü gibi [B]rota[/B] [I]menâzil[/I] degil budur. Yani FELEK. Ne dersiniz? Sevgi ile, Hasan Akcay |
Merhaba.
Ya Sîn 39'daki [I]menazil[/I] aya ait "inen evreler"dir ama ROTA olsaydi dahi bir sey degismezdi. Cünkü Allah orda [I]hilal[/I] anlaminda yay misali "eski bir hurma dali"ndan söz ediyor -urcûnil kadîm. "Menâzil"e ROTA deyip ayeti ona göre okursak söyle algilariz: [I]Ay eski bir hurma dali gibi olana kadar rotasinin üzerinde duraklar veririz ona[/I]. Kuruyup "yay"lasan eski bir hurma dalinin halini aliyor ay. Ve o yay, ayin en kücük görüntüsüdür. Yani ay büyük görüntüden kücük görüntüye düsüyor; dolunaydan hilale iniyor. Benim söyledigim de bu. Allah ayin hilal halini Ya Sîn 39'da yay seklini almis "eski bir hurma dali"na benzetiyor; Bakara 189'da ise, evlerin görülemeyen arkalarina. Hac ayin en göze carpici hali olan dolunayda baslar, ay yay halini alinca sona erer. Onun iddeti 10 gündür ama isteyen, iki günde tamamlar (Bakara 203). Zaten uygulama da böyle. Hacca gidenler bilir; Zilhicce'nin 10'u hac ibadetinin ilk günüdür. Asagi yukari dolunay zamani. Tamam. Hac da bir sürü yozlasmaya ugramis. Ama onun hic olmazsa bir ay icindeki baslama ve sona erme vakitleri Kur'ân'a uygun olmayi sürdürüyor. Topluca uygulanan bir ibadet oldugu icin her halde, onlara dokunulamamis. Oruc ise, bireysel uygulandigi icin olsa gerek, bastan sona saptirilmis. Sevgi ile, Hasan Akcay |
Kuran kelimeleri itibari ile kişileri muallakta bırakmaz.
Lisan bir canlı yapı gibi gelişir. Sizler nasılı orhun kitabelerin okuyamıyor ve anlayamıyorsanız, 1400 yıl öncesi mantık kelimeleri ile inzal edilen kuranı, günümüz arapçası ile anlayamazsınız. Kuran kitap içerisinde kelimeleri korur. Şirk zihniyeti kelimeleri mevazinlerinden kaydıramayacağı için, şeytan bir başka kurnazlığını göstermiştir. Salatı namaz, savm, oruç nebi+rasul ortak yapımı peygamber riba faiz vb. kelimeleri mevazinlerinde değil anlamlarından kaydırmıştır. Gök tanrı inancı ile n-z-l kavramını inmek demek, rahmana mekan ittihaz etmektir. Yağmurun gökten bizim istifadeye sunulması gayet normaldır. göğü genişleten allah, rızkımızı göğe "kader" etmiştir. "Rızkınız göktedir" der. Sonrada "tağmur kesilse rızkı kim verir" diye uyarır. İlk yıllarda bir kaç kişiye ve yaratılan diğer varlıklara yeten gök, şimdi 7 milyar insana yetmektedir. GÖK NASIL GENİŞLİYOR GÖRDÜNÜZ MÜ? N-Z-L kelimesi çözün meleklerin ruhun inzalinide çözersiniz. Unutmadan RUH hakkında çok az bilgi verilmiştir. |
Ya Sîn 39'daki [I]menazil[/I] aya ait "inen evreler"dir ama ROTA olsaydi dahi bir sey degismezdi. Cünkü Allah orda [I]hilal[/I] anlaminda yay misali "eski bir hurma dali"ndan söz ediyor -urcûnil kadîm.
"Menâzil"e ROTA deyip ayeti ona göre okursak söyle algilariz: [I]Ay eski bir hurma dali gibi olana kadar rotasinin üzerinde duraklar veririz ona[/I]. Kuruyup "yay"lasan eski bir hurma dalinin halini aliyor ay. Ve o yay, ayin en kücük görüntüsüdür. Yani ay büyük görüntüden kücük görüntüye düsüyor; dolunaydan hilale iniyor. Benim söyledigim de bu. Allah ayin hilal halini Ya Sîn 39'da yay seklini almis "eski bir hurma dali"na benzetiyor; Bakara 189'da ise, evlerin görülemeyen arkalarina. Hac ayin en göze carpici hali olan dolunayda baslar, ay yay halini alinca sona erer. Onun iddeti 10 gündür ama isteyen, iki günde tamamlar (Bakara 203). Zaten uygulama da böyle. Hacca gidenler bilir; Zilhicce'nin 10'u hac ibadetinin ilk günüdür. Asagi yukari dolunay zamani. Tamam. Hac da bir sürü yozlasmaya ugramis. Ama onun hic olmazsa bir ay icindeki baslama ve sona erme vakitleri Kur'ân'a uygun olmayi sürdürüyor. Topluca uygulanan bir ibadet oldugu icin her halde, onlara dokunulamamis. Oruc ise, bireysel uygulandigi icin olsa gerek, bastan sona saptirilmis. * Merhaba. Bu aciklamami simdilik yeterli buluyorum. Sayin pramid'in yazisiyla birlikte okunabilsin diye alintiladim. Sevgi ile, Hasan Akcay |
Toplam 2 Eklenti bulunuyor.
Ay'a gelince, biz onun için de birtakım uğrak yerleri takdir ettik[COLOR="Red"](ölçeklendirdik[/COLOR]); sonunda o, eski bir hurma dalı gibi döndü (döner).(36/39)
Ne güneşin aya erişip yetişmesi gerekir, ne de gecenin gündüzün önüne geçmesi. Her biri bir yörüngede yüzüp gitmektedirler.(36/40) burada dönen ayın evresimidir? mıdır yöksa ayın başlangıçta bulunduğu gökyüzündeki başlangış menzilimidir? ""ada""(dönüş) kelimesi ayın dolunaydan hilal evresine geçişi için kullanılan doğru kelimemidir? çünkü ""ada"" en başa dönüşü ifade eder ayın evrelerini bütüncül olarak ele aldığımızda başlangıcıda dolunay kabul ettiğimizde en başı veya tam zıddı hilal evresi değildir.(bir aylık peryoddan bahsediyorum.) bu arada benim [COLOR="red"]bu ayet için [/COLOR]idda ettiğim gözyüzü olayı şu şekilde cereyan eder; dediğim gibi allahın insanlar için takdir ettiği takvim sistemi 19 yılık peryodu olan meton döngüsüne dayanan ve dolunayları esas alan bir güneş-ay takvimdir. yalnız kurandada belirtildiği üzere ve kullanıldığı üzere gökcisimlerinin farklı hareketleri referans alan([COLOR="Red"]ayın ""yörünge hareketi"", [/COLOR]yıldızların hareketi, güneşin hareketi) takvim uygulamalarıda olmuştur bunlar karma olarakta kullanılmış olabilir. Allah ""şaşmaz bir ölçü"" olarak güneşi ve ona delil olarakta gölgeyi işaret etmiştir. şimdi yukardaki ayetimizle ilgili konuya dönersek dönersek; eski devirlerde insanlar ayın [COLOR="Red"]yörüngesel hareketini [/COLOR]hesaplamak için şu şekilde bir yol izlemişlerdir.(27,7 gün) önce gökyüzünde sabit(referans) bir gökcismi(yıldız veya takım yıldız) seçmişlerdir.dünya ay dönerken aynı zamanda kendi etrafındada döndüğü için böyle bir seçim zorunluluktur. şimdi hesabı yapmaya başlayalım referans gökcismimiz ve ay başlangıçta gökyüzünde zodyakta(yeryüzünden gözlemlenebilen gökyüzü) 1. evde olsun(toplam 12 ev vardır). ertesi gece sabit gökcismimiz gökyüzünde göründüğünde ay ile sabit gökcismi arasında biraz fark vardır daha sonraki gecelerde sabit gökcizmimiz doğduğunda ay 2. evdedir bu bu şekilde devam edip gider taki 12. eve kadar ve en sonunda ay kurumuş bir hurma dalı gibi gökyüzünde bir menzil çizerek en başa 1. eve tekrar gelir.işte bu aradaki süre tam olarak ayın yörüngedeki süresini vermesede yaklaşık bir süre verir, 27gün ile 28 gün arası birşey referans aldığınız gökcismi ilede alakalıdır. genel kültür manasında evler konusu ile ilgili olarak bazı şeyler söyleyeyim eski çağlarda insanlar güneşin hangi evde olduğunu hesaplayarakta hangi ayda olduklarını bilebiliyorlardı. bunu yaparken kullandıkları yöntem şudur güneş doğmadan önce doğu ufkunda hangi takım yıldız varsa güneş o takım yıldızın evinde demektir yıl içinde bu takım yıldızlar hareket eder hesaplamada 12 takım yıldızından yararlanılır ama güneşle paralele olan takım yıldızlarının sayısı 13 tür, yılancı takım yıldızı akrep takım yıldızının hesabı içinde sayılır. eskiden 21 mart ekinoksunda güneş koç burcundan doğarmış yalnız bugün dünyanın yaşadığı presesyon(dabbetül arz) hareketinden dolayı çağımızda balık burcundan(takım yıldız) doğuyor.bugün yaşadığımız çağa balık çağı denmesinin sebebi budur.[ATTACH]279[/ATTACH] eskiden koç burcu 21 mart--20 nisan arasıydı ve koç burcuna girilmesiyle baharda başlardı bugün ise koç burcu 19 nisan -13 mayıs arasına kaymıştır. bahar mevsimi(21 mart) ise bugünkü hesaplamalarla güneşin balık burcunda bulunduğu(12mart-- 18 nisan) tarihlerinde başlamaktadır.[ATTACH]278[/ATTACH] bu saydığım hesaplamaların hepsinden farklı amaçlar için faydalanıldığını anlamak için rahman suresinin başlangıcındaki ayetlere bakmak yeterlidir. RAHMAN SURESİ 5. güneş ve Ay. Hesaba bağlıdır her birinin her şeyi. 6. Çimen/yıldız ve ağaç/takımyıldız secde ediyorlar. 7. Ve gök. Yükseltti onu(güneş). Ve koydu şaşmaz ölçüyü, mizanı. 8. Azgınlık etmeyin ölçü ve tartıda, saptırmayın mizanı. 9. Ölçüyü titizlikle, adaletle koruyun ve hüsrana araç yapmayın mizanı. **6. Suredeki secere kelimesinin ağaç olarak çevrilmiş hâlbuki bu ayetlerde bir benzetme yapılmış, çimenin tek yapraklı ağacın ise çok yapraklı olmasından hareketle, yıldız ve takımyıldıza gönderme yapılmıştır, benzer bir teşbih zeytin ve incir den bahseden ayette de vardır zeytinin tek çekirdekli incirin çok çekirdekli olması benzetmenin yönünü belirler. Konumuza dönersek güneşin şaşmaz ölçüyü koyucu özelliğine atıf var bu ölçüde gölgedir gölgeden faydalanılarak yapılan takvim hesaplamalarıdır. Ayriyeten bu hesaplamalarda şaşılmaması gerektiğine vurgu var. [COLOR="Red"]NOT:[/COLOR]benim kanatim menzil kelimesine, tüm yukarda anlatıklarımıda göz önüne alarak, istikameti belirli olan durak denilebilir. çünkü evler gökyüzünde sabit değildir hepsi saat yönünde soldan sağa doğru [COLOR="Red"]kayarlar[/COLOR]/inerler işte evlerin bu ,çıkış anları olsa bile, yön itibariyle iniş hareketlerinden ötürü bunlara menzil denmiş olabilir. ayın bu duraklara girmesi hareketsiz bir alana girmeyi tanımlamıyor istikameti iniş olan [COLOR="Red"]30 ar derecelik alanlar[/COLOR] tanımlanıyor. |
Merhaba.
Anlasilmasi son derece kolay bir uzay olayini, korkarim, anlasilmaz hale getirmekle mesgulüz. Kisa kesmek istiyorum. Daha önce verdigim su linki tiklar misiniz: [url]http://www.google.com.tr/imgres?imgurl=http://www.gwit.org/students/fremont/assign/moon/moonphases.jpg&imgrefurl=http://www.gwit.org/students/fremont/assign/moon/moon.htm&usg=___l40dk6JZDOy_4xfe_hJZAbPYU4=&h=288&w=300&sz=19&hl=tr&start=6&zoom=1&tbnid=qpVPY6QhLdVtAM:&tbnh=111&tbnw=116&ei=e7d-T-mdCbON4gTEhMm0Bw&prev=/images%3Fq%3Dmoon%2Bphases%2B(picture)%26hl%3Dtr%26sa%3DX%26gbv%3D2%26rlz%3D1W1GGLL_tr%26tbm%3Disch&itbs=1[/url] Önünüze cikan sayfanin ortasinda hareketli bir resim var (animation); ayin yerküreyi dolanisini gösteriyor. Ayin yörüngesi bu. Ayin sürekli degismekte olan evrelerini izlemek icin resmin sagina bakacaksiniz. Dünya günesin saginda, ay da düyanin saginda iken ayin evresi dolunaydir. Iyice sisirilmis bir balon düsünelim. Dolunay odur. Agzi yavas yavas acilan bir balon gibi bosaliyor dolunay. Yani dolunayimizin sisligi iniyor[COLOR="Red"]*[/COLOR] (نزل). Allah’in mekandan münezzeh olmasi yagmurun gökteki bulutlardan yeryüzüne inmesiyle nasil alakasizsa dolunayin sisliginin inmesi de öyle alakasiz. Devam. Allah Ya Sîn 39’da diyor ki: [I]Ve ay… inen evreler veririz ona. Tâ ki ay, ine ine degisip eski bir hurma dali gibi olana kadar - Vel kamere… kaddernâhu menâzile hattâ âde kel urcûnil kadîm. [/I] Kurumus eski hurma dali gördünüz mü hic? Ben ayetimizdeki bu ifadeyi tefekkür ederken birisini inceledim. Tipki ok atmaya hazir bir "yay"a benziyor. Bu, ayin en kücük evresi. Hilal. Acikliyacagim, Allah isterse. Devam. Dolunay, ayin 13-14 yasindaki halidir. Bkz. [url]http://www.stargazing.net/david/moon/index29days.html[/url] Bundan 9 gün sonra yani ay 22-23 yasinda iken ters D halini aliyor. Bunun adi: ceyrekay ya da dördün. Bkz. [url]http://www.stargazing.net/david/moon/day22h10moon.html[/url] Ceyrekay ertesi aksam karnini iceri cekiyor. Bkz. [url]http://cdn.c.photoshelter.com/img-get/I0000CyKoptS45Yk/s/500/500/23-Day-Waning-Moon-08-27-05.jpg[/url] Inen hilallerin ilki iste bu. Bundan sonra ay inecek, inecek… eski bir hurma dalina dönecek ve 29 gün 12 s 44 dk 3 sn'lik ömrünü tamamlamak üzere görünmez olacak. Insallah sizi bunaltmadim? Bir yandan da advertisement denen cöplerle cedellesiyorum. Verdigim linkler calismazsa sonra düzeltmek üzere ve sevgi ile, Hasan Akcay ___________________________________________ [COLOR="red"]*[/COLOR]Bu bir benzetme. Ayetin ilk muhataplari kamerin ici dolu bir cembere benzeyen dolunay (شهر) halinden merdiven iner gibi adim adim inisini görüyorlar tâ ki (حتي) o, eski bir hurma dali misali hilal (هلال) halini alincaya kadar. Bakin bu da bir benzetme. Benim anadilim Arapca degil, نزل fiilinin bu anlama geldigini ana dili Arapca olanlardan ögrendim. |
AYETLER
En’âm 96 (Mekkî 55) O, sabahı aydınlatandır. O, geceyi dinlenme zamanı, güneş ve ayı birer hesap ölçüsü kılmıştır. İşte bu, aziz olan (ve her şeyi) pek iyi bilen Allah'ın takdiridir. YILDIZLAR HESAP ÖLÇÜSÜ DEĞİLDİR. A’râf 54 (Mekkî 39) Şüphesiz ki Rabbiniz, gökleri ve yeri altı günde yaratan, sonra Arş'a istiva eden, geceyi, durmadan kendisini kovalayan gündüze bürüyüp örten; güneşi, ayı ve yıldızları emrine boyun eğmiş durumda yaratan Allah'tır. Bilesiniz ki, yaratmak da emretmek de O'na mahsustur. Alemlerin Rabbi Allah ne yücedir! GÜNEŞ AY VE YILDIZLAR EMRE GÖRE HAREKET EDERLER. Yûnus 5 (Mekkî 51) Güneşi ışıklı, ayı da parlak kılan, yılların sayısını ve hesabı bilmeniz için ona (aya) birtakım menziller takdir eden O'dur. Allah bunları, ancak bir gerçeğe (ve hikmete) binaen yaratmıştır. O, bilen bir kavme ayetlerini açıklamaktadır. GÜNEŞ IŞIK, AY İSE YANSITANDIR. ANA KONU [COLOR="Red"]GÖLGELER[/COLOR] AYIN HANGİ HALLERİNDEN İSTİFADE EDERİZ. N-Z-L / MENZİL Ra’d 2 (Mekkî 96) Görmekte olduğunuz gökleri direksiz olarak yükselten, sonra Arş'a istiva eden, güneşi ve ayı emrine boyun eğdiren Allah'tır. (Bunların) her biri muayyen bir vakte kadar akıp gitmektedir. O, Rabbinize kavuşacağınıza kesin olarak inanmanız için her işi düzenleyip ayetleri açıklamaktadır. İbrahim 33 (Mekkî 72) Ve sizin için ALIŞILMIŞ ÜZRE/TEKRARLANAN ([COLOR="Red"]MÜMİN31, YUSUF 47 AYETTE DE KULLANILIYOR[/COLOR])eden güneşi ve kameri musahhar kıldı ve sizin için geceyi ve gündüzü de musahhar kılmıştır. Nahl 12 (Mekkî 70) O, geceyi, gündüzü, güneşi ve ayı sizin hizmetinize verdi. [COLOR="Red"]Yıldızlar da Allah'ın emri ile hareket ederler.[/COLOR] Şüphesiz ki bunlarda aklını kullananlar için pek çok deliller vardır. Enbiyâ 33 (Mekkî 73) O, geceyi, gündüzü, güneşi, ayı... yaratandır. Her biri bir yörüngede yüzmektedirler. BAKIN BURADA MENZİL DEĞİL,(كُلٌّ فِي فَلَكٍ) İÇİNDE S-B-H EDERLER. FÜLK İSE GEMİ ANLAMINDA OLUP, [COLOR="Red"]BENCE[/COLOR] (tartışılabllir) BUNA GÜNEŞ SİSTEMİ VEYA SAMANYOLU GALAKSİSİ OLDUĞUNU TAHMİN EDİYORUM. TIPKI GEMİ GİBİ. Hac 18 (Medenî 103) Görmez misin ki, göklerde olanlar ve yerde olanlar, güneş, ay, yıldızlar, dağlar, ağaçlar, hayvanlar ve insanların birçoğu Allah'a secde ediyor; birçoğunun üzerine de azap hak olmuştur. Allah kimi hor ve hakir kılarsa, artık onu değerli kılacak bir kimse yoktur. Şüphesiz Allah dilediğini yapar. GÖLGELER MEVZUSU İLE HACCEDİLECEK BİR KONU. ZİRA AYIN MENZİLLERİ, [COLOR="red"]DÜNYANIN GÖLGESİ[/COLOR] İLE OLUŞMAKTADIR. Furkân 45 (Mekkî 42) Rabbinin gölgeyi nasıl uzattığını görmedin mi? Eğer dileseydi, onu elbet hareketsiz kılardı. Sonra biz güneşi, ona delil kıldık. HESAP ÖLÇÜSÜNDE GÜNEŞ SADECE DELİLDİR. [COLOR="Blue"]GÖLGE [/COLOR]OLMASI İÇİN IŞIĞA GEREK VARDIR. Furkân 61 (Mekkî 42) Gökte burçları var eden, onların içinde bir çerağ (güneş) ve nurlu bir ay barındıran Allah, yüceler yücesidir. Lokman 29 (Mekkî 57) Bilmez misin ki Allah, geceyi gündüze ve gündüzü geceye katmaktadır. Güneşi ve ayı da buyruğu altına almıştır. Bunların her biri belli bir vadeye kadar hareketine devam eder. Ve Allah, yaptıklarınızdan tamamen haberdardır. Fâtır 13 (Mekkî 43) Allah, geceyi gündüzün içine sokar, gündüzü de gecenin içine sokar; güneş ve ayı emri altına almıştır. Her biri belirtilmiş bir süreye kadar akıp gider. İşte (bütün bunları yapan) Rabbiniz Allah'tır. Mülk O'nundur. O'nu bırakıp da kendilerine taptıklarınız ise, bir çekirdek kabuğuna bile sahip değillerdir. Yâsîn 38 (Mekkî 41) Güneş, kendisi için belirlenen yerde akar (döner). İşte bu, aziz ve alim olan Allah'ın takdiridir. Yâsîn 40 (Mekkî 41) Ne güneş aya yetişebilir, ne de gece gündüzü geçebilir. Her biri bir yörüngede yüzerler. Zümer 5 (Mekkî 59) Allah, gökleri ve yeri hak ile yarattı. Geceyi gündüzün üzerine örtüyor, gündüzü de gecenin üzerine sarıyor. Güneşi ve ayı emri altına almıştır. Her biri belli bir süreye kadar akıp gider. Dikkat et! O, azizdir, ve çok bağışlayandır. Rahmân 5 (Mekkî 97) Güneş ve ay bir hesaba göre (hareket etmekte) dir. Nûh 16 (Mekkî 71) Onların içinde ayı bir nur kılmış, güneşi de bir çerağ yapmıştır. ZAMAN ÖLÇÜMÜNDE, AYDINLIĞIN DELİLİ OLAN GÜNEŞİN IŞIĞINI YANSITAN AY BAZ ALINIR. Kıyâme 9 (Mekkî 31) Güneşle ay biraraya getirildiği zaman! ZAMANIN SONU Tekvîr 1 (Mekkî 7) Güneş katlanıp dürüldüğünde, DELİLİN SONU Şems 1 (Mekkî 26) Güneşe ve [COLOR="Red"]ONUN AYDINLIĞINA [/COLOR] Şems 2 (Mekkî 26) Güneşi [COLOR="Blue"]TELA YAPTIĞINDA[/COLOR] Ay'a, BU AYETTE GEÇEN TELA, KİTABIN OKUNMASI, TİLAVETİ DEMEKTİR. "KİTABNI İÇİNDE AYLARIN SAYISI 12, DÖRDÜ HARAMDIR." AYETİNİ HATIRLAYINIZ |
hasan arkadaşım hadi senin dediğin olsun menzil durak/konak/ev değil iniş olsun.
balonun inmesi ifadesini(türkçe bir ifadedir) arapça olan menzil kelimesine yüklemişsin.halbuki bunlar farklı kavramlardır içe kapanma veya büzüşme veya daralma anlamlarından hangisini menzil kelimesinin köklerinden türetilmiş bir kelime olarak kuranda bulabilirsin.aşağıdaki siteyi ve menzil kelimesinin tüm kök anlamlarına bak ve balonun inmesi gibi bir daralma anlamı veren kök cümle bulabilirsen haberdar et bizi. halbuki konaklamak ve konuk ağırlamak anlamlarına bolca rastlayabilirsin bu kelimenin kökünde örneğin bu ayetleri inceleyebilirsin (23/29) ve (12/59) [url]http://corpus.quran.com/qurandictionary.jsp?q=nzl#(36:39:3[/url]) ayetteki menzili iniş şeklinde tercüme edelim fazladan yorum kelimeler eklemeyelim(örneğin evre gibi) [COLOR="Red"]Ay'a gelince, biz onun için de birtakım ""inişler"" takdir ettik;[/COLOR] sonunda o, eski bir hurma dalı gibi döndü (döner).(36/39) şimdi özellikle kırmızıyla işaretlediğim cümleden ayın evreleriyle ilgili hiçbir çıkarımda bulunamazsın çünkü ilk cümle ayın evresini değil [COLOR="blue"]hareketini ve yönünü [/COLOR]anlatmaktadır. üstelik ikinci cümledeki dönmek kelimesinin içeriğini ve kullanımlarını kurand araştırdığında bunun bir hareketin en başına veya tam zıt yönünde bulunmayı ifade ettiğini anlayabilirsin. ben şahsen kurumuş hurma sapının hilale benzediğini kabul ediyorum ama ayeti toplam olarak incelediğimizde bu benzerlik ayetin tamamında ayın evrelerinden bahsedildiği anlamını bende oluşturmuyor. selamlar. |
"KİTABNI İÇİNDE AYLARIN SAYISI 12, DÖRDÜ HARAMDIR." AYETİNİ HATIRLAYINIZ.
Güzel kardesim, Allah öyle bir sey demiyor. Onun dedigi: ... [I]Allah'in kitabinda [B]dolunaylarin iddeti[/B] 12 dolunaydir... ve dört haramlar onlardandir[/I] (... [B]iddetes suhûri[/B] indallâhisnâ asere sehren fî kitâbillâh... minhâ erbeatun huruma). Bu ayet üzerinde oynanan oyunu görün lütfen. Bakin sizin verdiginiz carpik meale "dolunaylarin iddeti"ni yazmamislar. Neden? Cünkü yazarlarsa su gercek ortaya cikacak: Ayetin konusu "dolunaylarin iddeti"dir. Tevbe 36'da Allah semsî yildaki aylarin sayisindan söz etmiyor; kamerî yildaki aylarin sayisindan söz etmiyor; ne semsî yil, ne kamerî yil... hicbir yildan söz etmiyor; Orda Allah "dolunaylarin iddeti"nden söz ediyor. IDDET [I]süre[/I] demek. Bunu örnegin Diyanetin Talâk 1'e düstügü su dipnotta görebilirsiniz: [I]Iddet, bosanan kadinin esiyle irtibatinin temelli kesilmesi icin dînen beklenmesi gereken [U]süre[/U]dir[/I]. Dolunaylarin iddetinde EN AZ 12 dolunay olmak zorunda. Tevbe 36'da Allah onu belirtiyor. 11 dolunay 1 iddet etmez. Bazi iddetlerde ise 13 dolunay var. Iste bu büyük bir mucize. Cünkü 13 ncü dolunaylar iddetle semsî yili uyumlu hale getiriyor. O yüzden örnegin [I]dolunaylarin 7 iddeti, 7 semsî yila esittir[/I]. Arapca metindeki "[B]iddet es suhûr[/B]"u görmezden gelmek, Allah'in söyledigini söylemedi demek Allah'a iftiradir. Asil bunu hatirlayalim. Sevgi ile, Hasan Akcay |
Şehr kelimesinin kuran kullanımları sizi desteklemiyor.
Gök yüzü Evleri içinde Ayın konaklamasına "[COLOR="Red"]şehr[/COLOR]" denir. Nasıl ki insanlar yurtlarında konakladıkları yere şehir diyor ise. evlere kapılarından giriniz lütfen. selametle. |
pramid arkadaşım hernekadar allah farklı takvim sistemlerinden bahsetsede müslümanlara önerdiği takvim sistemi ""güneş-ay"" takvimidir. bu müddesir suresiyle kesinleşmiştir.
Allahın farklı takim sistemlerinden bahsi geçmişteki kavimlerden bahsederken veya muhammed nebinin kavmiyle ilgili bir olayı [COLOR="Red"]tasvir ederken [/COLOR]ortaya çıkmaktadır Allah bunu yapmaktadır çünkü vahyin indiği toplum değişik takvim uygulamalarını karma bir biçimde takip etmektedir vahyinde bunlardan bahsetmesi olağandır yadırganacak birşey değildir.mesela ""senetin"" ifadesi çeşitli ayetlerde geçer yıldızlardan yararlanılarak yapılan bir takvimdeki 1 ay ı temsil eder yanlış bir çeviri olarak hep sene diye çevrilmiştir. ama gelgelelim müslümanların takvime bağlı yükümlülüklerine sıra geldiğinde sürekli şehr ifadesi geçer ve bu ifadenin tanımladığı takvim sistemi güneş-ay takvimidir. bu arada alt alta sıraladığın ayetler benim için faydalı oldu daha önce gördüğüm ama gözden kaçırdığım şeyleri fark ettim teşekkürler. mesela; Onu(güneş) okuduğu/yüzünü çevirmek(telaha) zaman aya,(91/2) bu ayeti hep takip etmek manalarında kullanmışlar meallerde halbuki seninde belirtiğin gibi bu fiiil okumak anlamındadır. tam bir çeviri yaparsak güneşe yüzünü döndüğü zaman aya[COLOR="Red"](DOLUNAY DURUMU) [/COLOR] diye çevirebiliriz.edebi bir dille gene dolunay üzerine yemin ediliyor. |
[QUOTE]önerdiği takvim sistemi ""güneş-ay"" takvimidir[/QUOTE]
Müddessir Suresini iyi inceleyiniz. Basit düşünün. Güneş delildir. Ay okutandır. GÖLGELRİ ARAŞTIRINIZ. HİLALERİ |
Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 11:59 AM. |
Powered by vBulletin® Version 3.8.1
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
Hanifler - Kuran odaklı gerçek din islam