![]() |
O, kendisiyle uyarman ve inananlara öğüt/ hatırlatma için sana indirilen; içine işletilen Kitaptır. Onun için, ondan, göğsünde hiçbir sıkıntı olmasın. Rabbinizden size indirilene uyun ve O'nun astlarından, yol gösteren, yardım eden ve koruyan sözde yakınlara uymayın. Ne kadar az öğüt alıyorsunuz/hatırlıyorsunuz!
A'raf süresi:2-3 |
Zümer süresi:36-38
Allah, kuluna kâfi değil midir? Onlar ise seni, O'nun astlarından kimseler ile korkutuyorlar. Ve Allah kimi şaşırtırsa, artık ona kılavuz olan biri yoktur. Kime de Allah kılavuz olursa, artık onu da şaşırtan biri yoktur. Allah, çok güçlü, suçluyu yakalayıp, cezalandırarak adalet sağlayan değil midir? Ve sen, gerçekten onlara: “O gökleri ve yeri kim oluşturdu?” diye sormuş olsan, kesinlikle “Allah!” diyeceklerdir. De ki: “Öyleyse Allah'ın astlarından çağırdıklarınızı hiç düşündünüz mü? Eğer Allah, bana bir zarar vermek istediyse, onlar O'nun zararını giderebilen kimseler midirler? Yahut bana bir rahmet dilediyse, onlar O'nun rahmetini engelleyebilen kimseler midirler? De ki: “Allah, bana yeter. Sonucu bırakanlar, yalnızca O'na sonucu bıraksınlar.” |
Zümer süresi:36-38
Allah, kuluna kâfi değil midir? Onlar ise seni, O'nun astlarından kimseler ile korkutuyorlar. Ve Allah kimi şaşırtırsa, artık ona kılavuz olan biri yoktur. Kime de Allah kılavuz olursa, artık onu da şaşırtan biri yoktur. Allah, çok güçlü, suçluyu yakalayıp, cezalandırarak adalet sağlayan değil midir? Ve sen, gerçekten onlara: “O gökleri ve yeri kim oluşturdu?” diye sormuş olsan, kesinlikle “Allah!” diyeceklerdir. De ki: “Öyleyse Allah'ın astlarından çağırdıklarınızı hiç düşündünüz mü? Eğer Allah, bana bir zarar vermek istediyse, onlar O'nun zararını giderebilen kimseler midirler? Yahut bana bir rahmet dilediyse, onlar O'nun rahmetini engelleyebilen kimseler midirler? De ki: “Allah, bana yeter. Sonucu bırakanlar, yalnızca O'na sonucu bıraksınlar.” |
İnanmış ve düzeltmeye yönelik işler yapan kimselere de, “Şüphesiz kendileri için altlarından ırmaklar akan cennetlerin olduğunu” müjdele. Onlar, oradaki herhangi bir meyveden her rızıklandırılışlarında, “Bu, bizim daha önce rızıklandığımız şeydir” derler. Ve onlara onun benzeşenleri verildi. Orada çok temiz eşler de yalnızca onlarındır. Ve onlar, orada sürekli kalanlardır.
Bakara suresi:25 |
İnanmış ve düzeltmeye yönelik işler yapan kimselere de, “Şüphesiz kendileri için altlarından ırmaklar akan cennetlerin olduğunu” müjdele. Onlar, oradaki herhangi bir meyveden her rızıklandırılışlarında, “Bu, bizim daha önce rızıklandığımız şeydir” derler. Ve onlara onun benzeşenleri verildi. Orada çok temiz eşler de yalnızca onlarındır. Ve onlar, orada sürekli kalanlardır.
Bakara suresi:25 |
[B]"İnanmış ve düzeltmeye yönelik işler yapan kimseler..."[/B]
Saygın ve sevgim ile dolu Bilgi. Hatırlattığın için teşekkür ederim Saygılarımla Galip Yetkin. |
Nahl süresi:125
Rabbinin yoluna, haksızlık, bozgunculuk ve kargaşayı engellemek için konulmuş kanun, düstur ve ilkelerle ve güzel öğütle çağır! Ve onlarla en güzel şekilde mücâdele et. Şüphesiz Rabbin Kendi yolundan sapanları en iyi bilendir ve O, kılavuzlandıkları doğru yolda olanları da en iyi bilendir. |
Zuhruf süresi:36
Ve her kim Rahmân'ın [yarattığı bütün canlılara dünyada çokça merhamet eden Allah'ın] öğüdünden, anılmasından körleşirse Biz ona bir şeytan musallat ederiz de artık o, onun için akrandır/ yandaştır; ve şüphesiz ki yandaşlar/ akranlar, körleşenleri Yol'dan çıkarırlar. Onlar da kendilerinin kılavuzlandıkları doğru yolda olduklarını sanırlar. |
Allah’ın göklerde ve yeryüzünde de ne varsa hepsini, sizin için boyun eğdirdiğini görmediniz mi? Ve O [Allah], gizli ve açık olarak nimetlerini üzerinize yaymıştır. İnsanlardan kimi de var ki, bilgisiz, kılavuzsuz ve aydınlatıcı bir kitapsız Allah hakkında mücadele ediyor [tartışıyor]. (Lokman/20)
|
İşte sana indirilen bu Kitap, kendisiyle uyarılsınlar, Allah'ın ancak bir tek ilâh olduğunu bilsinler ve temiz akıl sahipleri; kavrama yeteneği olanlar öğüt alsınlar diye insanlara bir duyurudur.
İbrahim süresi:52 |
Bakara suresi:45Bir de sabretmekle, salâtla [mâlî yönden ve zihinsel açıdan destek olma; toplumu aydınlatma ile] yardım isteyin. –Şüphesiz salât ve sabırla yardım isteme, saygılı olanlardan; gerçekten Rablerine kavuşacaklarına ve gerçekten kendilerinin O'na dönücü olduklarına inanan kimselerden başkasına çok ağır gelir.–
|
Enfal suresi:30
Ve hani bir zaman, şu kâfirler; Allah'ın ilâhlığını ve rabliğini bilerek reddetmiş olan şu kimseler, seni tutup bağlamak veya öldürmek veya sürüp çıkarmak için sana tuzak kuruyorlardı. Ve onlar tuzak kurarken Allah da cezalandırıyordu. Ve Allah, cezalandıranların en hayırlısıdır. |
İsra suresi:80-81
Ve de ki: “Rabbim! Beni, doğruluk girişiyle girdir ve doğruluk çıkışıyla çıkar. Ve bana katından yardımcı bir kuvvet ver.” Ve de ki: “Hak geldi, bâtıl yok oldu. Şüphesiz bâtıl yok olup gider.” |
Bakara suresi:79
Artık yazıklar olsun o kimselere ki, kendi elleriyle kitap yazarlar da sonra biraz paraya satmak için, “Bu, Allah katındandır” derler. Artık o elleriyle yazdıkları yüzünden onlara yazıklar olsun! O kazandıkları şeyler yüzünden kendilerine yazıklar olsun! |
Tahrim süresi:8
Ey iman etmiş kimseler! Saf, katışıksız/ samimi bir hatadan dönüş ile Allah'a dönün. Umulur ki Rabbiniz, Peygamber'i ve o'nunla birlikte iman edenleri utandırmayacağı, ışıklarının önlerinde ve sağlarında koşacağı, “Rabbimiz! Işığımızı tamamla, bizi bağışla, çünkü Sen her şeye güç yetirensin” diyecekleri günde sizin kötülüklerinizi örter ve sizi, içlerinden ırmaklar akan cennetlere sokar. |
Maide süresi:7-9
Ve Allah'ın, üzerinizdeki nimetini ve “İşittik, itaat ettik” dediğinizde sizden aldığı, Kendisiyle sözleştiğiniz, ‘kesin sözleşme’sini hatırlayın. Ve Allah'ın koruması altına girin. Şüphesiz Allah, göğüslerin içindekini çok iyi bilendir. 8Ey iman etmiş kişiler! Allah için, hakkaniyeti ayakta tutan tanıklar olunuz. Ve bir topluma olan kininiz, sizi adaletsizlik yapmaya sürüklemesin. Adaletli olun, adaletli olmak, Allah'ın koruması altına girmeye daha yakındır. Allah'ın koruması altına girin. Şüphesiz Allah, yaptıklarınıza haberdardır. 9Allah, iman eden ve düzeltmeye yönelik işler yapan kimselere vaat etmiştir: Bağışlanma ve büyük ödül yalnızca onlaradır. |
Hadid suresi:21-24
Rabbinizden bir bağışlanmaya, Allah'a ve elçilerine inananlar için hazırlanmış, genişliği gökle yerin genişliği gibi olan cennete yarış yapınız. İşte bu, Allah'ın, dilediğine verdiği armağandır. Onu dilediğine verir. Ve Allah, büyük armağan sahibidir. Yeryüzünde ve kendilerinin içinde musibetten isabet eden şeyler, –elinizden çıkana üzülmeyesiniz ve Allah'ın size verdiği şeylerle şımarmayasınız diye– Bizim onu yaratmamızdan önce, kesinlikle bir kitaptadır. Şüphesiz bu, Allah'a göre çok kolaydır. Ve Allah, cimrilik eden ve insanlara da cimriliği emreden kendini beğenip böbürlenen kimseleri sevmez. Kim yüz çevirirse de, biliniz ki şüphesiz Allah, çok zengin, hiçbir şeye muhtaç olmayanın, övülen, övgüye lâyık bulunanın ta kendisidir. |
Araf suresi:158
De ki: “Ey insanlar! Şüphesiz ben, göklerin ve yerin mülkü Kendisinin olan, Kendisinden başka hiçbir ilâh bulunmayan, hem dirilten hem öldüren Allah'ın, size, hepinize gönderdiği elçiyim. O hâlde kılavuzlandığınız doğru yolu bulmanız için Allah'a ve O'nun sözlerine iman eden, Ümmî; Anakentli; Mekkeli Peygamber olan Elçisi'ne iman edin ve o'na uyun.” |
O [aklını kullanan] kişilerdir ki, ayakta, otururken, yan yatarken Allah'ı anarlar vegöklerin ve yerin yaratılışı hakkında tefekkür ederler: “Ey Rabbimiz! Sen bunu boşu boşuna yaratmadın! Senin şanın yücedir. Bizi ateşin azabından koruyuver!” (Âl-i İmrân/191)
|
Gerçekten Bizim ayetlerimize ancak, kendilerine öğüt verildiği zaman secde ederek yerlere kapanan ve Rablerine hamd ile tesbih eden ve büyüklük taslamayan kimseler inanırlar.
Onların yanları yataklardan uzaklaşır, onlar korku ve ümit içinde Rablerine dua ederler ve kendilerine verdiğimiz rızıklardan bağışlarlar. İşte, kişi, kendileri için, yaptıklarına karşılık gözler aydınlığı olacak şeylerden gizlenmiş olan şeyleri bilmiyor! (Secde/15 17) |
Onlar, şüphesiz gökleri ve yeryüzünü yaratan ve onları yaratmakla yorulmamış olan Allah'ın ölüleri diriltmeye de kâdir olduğunu görmediler mi? Evet şüphesiz ki, O, her şeye gücü yetendir. (Ahkâf/33)
|
O [Bir tek, Kahhar; Allah], gökleri ve yeri hakk ile yarattı, geceyi gündüzün üstüne bürüyor, gündüzü de gecenin üstüne bürüyor. Güneş’i ve Ay’ı emre amade kılmıştır. Hepsi de adı konmuş bir ecele akıp gitmektedir. İyi bilin ki, O, çok güçlü ve çok bağışlayıcıdır. (Zümer/5)
|
Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 12:37 AM. |
Powered by vBulletin® Version 3.8.1
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
Hanifler - Kuran odaklı gerçek din islam