![]() |
[QUOTE=yolcu42;22610]Şehr kelimesini ay olarak değilde [U]farklı[/U] gün sayısıyla hesap edebilirsiniz. Başka ayetlerle çelişmediği sürece tabi ki.[/QUOTE]
"Şehr"in [U]farklı[/U] gün sayısını örnekleyerek açıklar mısınız. Ayın dünyayı bir kez dolanması tam olarak 29 gün 12 s 44 dk 3 sn alır. Bunun değişik gün sayılı olanı nedir? Neyse... "Farklı gün sayısı"ndan kasıt ne olursa olsun "şehr"ler yılın ayları değildir, gökteki aylardır. Yılın aylarından her biri o mevsim senin bu mevsim benim gezerler, gökteki aylar ise mevsim olarak vakten sabittir. Gökteki aylardan yıl olmaz. |
Hasta olmak işten değil.......
Allah aşkına bırakın şu lagara lugarayı da sorduğumuz sorular işte şu üç taneydi, onların cevaplarını verin; sadede gelin: [B]1- Şimdi, "oruç denilen bu aç kalma seansları Arab'ın takvimine göre "Ramazan" denilen ayda tutulmaktadır. Önceki nesillerin zamanında Arab'ın takvimi, hatta herhangi bir takvim olmadığına göre, eski nesiller Arab'ın "ramazan ayını" nasıl tesbit etmişlerdir de "ramazanda oruç" tutmuşlardır? 2- Bakara 187. ayette "orucu geceye kadar tamamlayın" denmişken neden akşam olur olmaz oruç bozulur? 3- Oruç görevi biter bitmez mutluluk saçan bayram neden yapılır?[/B] Üç tane kısacık soru. Ha göreyim sizi.! Saygılarımla. Galip Yetkin |
E birader
sen sorularını yanlış bilgilere dayandırıyorsun: [B]1.Oruç Arabın [U]takvim[/U]ime göre tutulur...[/B] Yok öyle bişey; oruç "Şehru Ramazân"da tutulur (2:185), ki dolunaydır; [U]takvim[/U] ayı değildir. [B]2.Orucun akşam olur olmaz bozulmasına itiraz ediyorsun.[/B] Oysa orucun tamamlanma anı 2:187’de belirtilmiştir, orada "Orucu [U]gece[/U]ye kadar tamamlayın" deniyor –etimmul siyâme ilel [U]leyl[/U], ve GECE akşamı da kapsar yani gece gün batımında başlar. [B]3.Oruç bitince neden bayram yapılır.[/B] Öyle bir bayramı Kuran anmıyor; birileri uydurmuş. |
Hasan bey,
Ahkaf 15 e bir meal yazarmısınız sadece Galip bey Gece,akşam ezanıyla başlar Sabah namazının bittiği an biter Akşam namazı ve sabah namazı gecenin zülefinde kılınan gece namazlarıdır. Gecenin vakti,akşam ezanıyla başlar Doğrusunu allah bilir |
Ahkaf 15'in konumuzla ilgili bölümü:
...karında taşınıp sütten kesilmesi 30 dolunaydır [SIZE="6"]حمله وفصاله ثلاثون شهرا[/SIZE]. Karında taşınmanın dolunaydan kaç gün önce ya da kaç gün sonra başladığı esas alınacak demek bu; süre 30 dolunaya tanık olunduktan sonra dolunaydan o kadar gün önce ya da o kadar gün sonra dolar. Süre anlamında kullanılsa dahi [B]"şehr"in takvimle ilgisi yok[/B]; şehr mevsim olarak vakten sabittir, takvim ayları ise gezerler. |
Hasan bey,bu konularda ilgili olduğunuz için size sormak istiyorum.
Şehr kelimesiyle ilgili değil bu Andolsun ki biz Nuh´u kendi kavmine gönderdik de o bin yıldan elli yıl eksik bir süre onların arasında kaldı. Sonunda onlar zulümlerini sürdürürken tufan kendilerini yakalayıverdi. (Sure No:29 Ayet No :14) Amen ve sene ifadelerinin ikisine de yıl manası verilir Örneğin,nuh ile ilgili bir ayet var. 1000 yıldan 50 yıl eksik yaşadı diyor. Burada 1000 yılı "sene" kelimesi geçerken 50 yılda ise"amen" kelimesi geçiyor. Yıl için bazı yerde sene ifadesi var,bazı yerde "amen" ifadesi var Bu iki ifade arasında,hicri yıl,miladi yıl ayrımı olabilir mi. |
Kişiler sanki konu ile ilgiliymiş gibi bu başilık altında konu ile ilgisi olmayan, kendi kişisel düşüncelerini yazıp konuyu kendilerine yöneltme çabasındalar.
Devam edin!... Herhalde Sayın Hasan Akçay senelerdir anlatmakten bıkmadığı "ayın şekil durumları" üzerinde kalıp da mehtapta yaşarken; Sayın yolcu42 de aklına esen konuyu sokuşturuverır. Biz konuyu başlatan olarak konu üzerinde kalacağız, Sayın Akçay'a(sizinle tekrar yazışmak mutluluk veriyor, ufkumu açıyor) şimdi imkanım el vermediğinden yazamıyacağım. Saygın yolcu42. Bu (akşam ve gece yönündeki) yazı konumuzun ilk sayfasını lütfen okur musunuz? Ayrıca daha sonra size epeyce konu edeceğiniz "Kur'an'da geçen rakam/sayılar" üzerinde bazı bilgiler vereceğim. Saygılarımla. Galip Yetkin |
[QUOTE=yolcu42;22616]Hasan bey,bu konularda ilgili olduğunuz için size sormak istiyorum.
[B]Şehr [/B]kelimesiyle ilgili değil bu Andolsun ki biz Nuh´u kendi kavmine gönderdik de o bin yıldan elli yıl eksik bir süre onların arasında kaldı. Sonunda onlar zulümlerini sürdürürken tufan kendilerini yakalayıverdi. (Sure No:29 Ayet No :14) Amen ve sene ifadelerinin ikisine de yıl manası verilir Örneğin,nuh ile ilgili bir ayet var. 1000 yıldan 50 yıl eksik yaşadı diyor. Burada 1000 yılı "sene" kelimesi geçerken 50 yılda ise"amen" kelimesi geçiyor. Yıl için bazı yerde sene ifadesi var,bazı yerde "amen" ifadesi var Bu iki ifade arasında hicri yıl, miladi yıl ayrımı olabilir mi.[/QUOTE] Sene ve âm... [I]Bu iki ifade arasında hicrî (kamerî) yıl, miladî (şemsî) yıl ayrımı olabilir mi? [B]Şehr[/B] kelimesiyle ilgili değil bu.[/I] Hükmü düzeltmek zorundayız önce: Madem "kamerî yıl"dan söz ediyoruz o halde "şehr"den söz ediyoruz... yani konumuz "şehr"le ilgilidir çünkü kamerî yıl 12 "[B]şehr[/B]"dir. Ankebut 14'te geçen SENE ve ÂM kelimeleri arasında kamerî yıl, şemsî yıl ayrımı mı var sorusuna gelince, hayır yok. Aklımızın ucundan bile geçirmeyelim o ayrımı. Kamerî yıl diye bir yıl yok ki ayrım mayrım deyip kamerî yıl var MIŞ GiBi yapalım. Kuran'a göre geçerli olan tek yıl şemsî yıldır ki bir sürü kanıtı var Kuran'da, örneğin Yûnus 5. Kamerî yıl safsatasını kaldırmaz Kuran. |
Allah aşkına.....
Sayın Hasan Akçay, Siz insanlarla dalga mı geçiyorsunuz? Neden mi? Be dostum. Diyorsunuz ki:[QUOTE=Hasan Akçay]1.Oruç Arabın takvimime göre tutulur... Yok öyle bişey; oruç "Şehru Ramazân"da tutulur (2:185), ki dolunaydır; takvim ayı değildir. [/QUOTE] Yani İsfahani'in aç kalma seansı ramazanda, ay dolunay olduğunda yapılır: yani bir gün aç kalınır. Çünkü dolunay ayın doğumundan batımına kadar ancak bir kere dolunay olabilir. Yazılandan bu anlaşılıyor . -(Oruç, Şehru Ramazanda tutulur; ki dolunaydır) Öyle değil mi Sayın Akçay Dalga geçiyorsunuz değil mi? Saygılarımla. Galip Yetkin |
Siz öne sürdünüz ki [B]oruç Arabın [U]takvim[/U]ine göre tutulur[/B].
Sizin öne sürdüğünüz bu iddianın yanlış bilgiye dayandığını belirttim ben. Dedim ki: Oruç Arabın takvimine göre tutulmaz, oruç hiç bir milletin takvimine göre tutulmaz çünkü oruç [U]takvim[/U]e göre tutulmaz. Oruç "kavurucu dolunay" anlamındaki "Şehru Ramazân"a göre tutulur, ve Şehru Ramazân 29.5 gün süreli kamerî ay (lunar month)ı da temsil eder, dolayısıyla oruç "Şehru Ramazân"da tutulur. Bakara 185: [I]Kavurucu dolunay o farkettiren okumanın indirildiği andır -Şehru ramazân ellezî ünzile fîhil furkân... o dolunaya tanık olanlarınız o dolunayı oruç ile kutlasınlar.[/I] Ve koyu harflerle şunu yazdım: [B]Dolunaylardan yıl olmaz[/B], kamerî aylardan yıl olmaz, dolayısıyla kamerî aylardan takvim olmaz. Dolunaylardan belirli bir günden bir sonraki belirli güne kadar uzanan süredeki [I]dolunaylar dizisi[/I] olur (9:36), ki bazan 12 dolunaya sahiptir, bazan 13. Siz bunlardan YIL yapmaya kalkarsanız zaman kavramından yoksun bir ucube elde edersiniz ve o ucubenin zamanla ilgili sorulara cevabı yoktur. Örneğin: [I]Muhammed nebi 12 kamerî aylı yılın hangi [U]mevsim[/U]inde doğdu? [U]O mevsim[/U]in ayları 12 kamerî ayın hangileridir?[/I] Tarihte gökteki aylardan yıl yapmak üzere yola çıkan herkes döndü dolaştı o yılı şemsî yıla uyarladı yani onu şemsî yıl yaptı. Yok başka oluru. . |
Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 05:22 AM. |
Powered by vBulletin® Version 3.8.1
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Hanifler - Kuran odaklı gerçek din islam