hanifler.com Kuran odaklı dindarlık

hanifler.com Kuran odaklı dindarlık (http://www.hanifler.com/index.php)
-   Meleklerin Durumu (http://www.hanifler.com/forumdisplay.php?f=181)
-   -   melek kavramı ve isimlendirilmesi (http://www.hanifler.com/showthread.php?t=2045)

Fers 9. October 2012 07:53 PM

selam

[B]sanki bir romandaki yazıları tartışıyormuş gibi olayı basite indirgemenize şaşırıyorum[/B]...(aorskaya)

o sizin zannınız, kendi görmek istediğiniz, benle alakası yok...

[B]meleklerle muhabbet ettiği havasını veren hiçbir kısım olmadığı ve aslında, kendi güçleri ile konuşmayacağını çok iyi bildiğiniz halde, yine de savunmak için bu yönteme başvurmanız gerçekten çok ilginç. KISSALARI MUHABBET DİYE NİTELEMEK ÜZERİNDE BİRAZ DÜŞÜNÜN LÜTFEN[/B]...(aorskaya)

[COLOR="Blue"]Hani Rabbin, Meleklere: "Muhakkak ben, yeryüzünde bir halife var edeceğim" demişti. Onlar da: "Biz seni şükrünle yüceltir ve (sürekli) takdis ederken, orada bozgunculuk çıkaracak ve kanlar akıtacak birini mi var edeceksin?" dediler. (Allah "Şüphesiz sizin bilmediğinizi ben bilirim" dedi[/COLOR]. (BAKARA SURESİ / 30)

bu bir muhabbet hemde karşılıklı fikir alışverişi şeklinde, roman gibi gördüyseniz o size kalmış ama ben rabbin kendi emirErleriyle veya kendi güçleriyle(o ne demekse, fantastik roman kahramanı misali) bu tür bir fikir alışverişine gireceğini düşünmüyorum...

[B]kendi güçleri ile konuşmayacağını çok iyi bildiğiniz halde[/B]...(aorskaya)

ne düşündüğümü, ne yapacağımı kestirebilen! üçüncü şahıssınız, nedir acep hikmeti...

[B]"samimi olarak incelersen, muhabbet veya akıl alma durumunu değil, melekte olsalar bilmediklerinin olacaklarının anlatıldığını"[/B]...(aorskaya)

neden samimiyetsiz olduğumu düşünmüş havası verdin anlamadım ayrıca bu düşünceni kınıyorum...
"melekte olsalar bilmediklerinin olacaklarının" ne demek, o derece üstün varlıklar mı, mesela insandan üstünler mi...

Fers 9. October 2012 08:04 PM

[B]sebebini öğrenme isteklerini engellemez[/B]...(aorskaya)

herseferinde sorduğumu yineliyorum, peki bu öğrenme isteği olan meraklı melekler! hangi cesaretle "Biz seni şükrünle yüceltir ve (sürekli) takdis ederken, orada bozgunculuk çıkaracak ve kanlar akıtacak birini mi var edeceksin?" diyebiliyorlar, bu sanki "Allah bişey bilmez/akıl edemez/hesabını yapmamış" vari ifadelerini dile getirmelerinin ardında bu merak mı yatıyor...

[B]Çünkü, öğrenme isteğinde olan meleklerin, insana karşı olmaları bu nedenle de rabbimize karşı çıkmaları söz konusu değildir[/B]...(aorskaya)

yani bu ifadenize göre olay sırf meraktan ibaret, öylemi...

[B]Sizin melek kavramının, rabbimizin gücü olduğu iddianızda[/B]...(aorskaya)

ne gücü arkadaşım nedir bu güç kuvvet muhabbeti harry potter dan bahsetmiyoruz, buna cevabı az önce verdim...
şu bildiğimiz kasırga veya deprem Allah ın gücü mü yoksa oluşturduğu sistemde yerini alan planlı ince hesaplı doğal sonuçlar mı...
kasırga rabbin kendi yönlendirdiği sisteme yerleştirdiği kendi tesbihini bilen hizmetkarlardan biridir...

nur/41
e lem tera...men fiis semaavaati vel ardı vet tayru saaffaatin.../ görmez misin.....yer gök/heryerdekiler ve [B]sıralı uçanlar[/B]...
/42
ve lillaahi mulkus semaavaati vel ardı.../ yere göğe/heryere hakim olan Allah...
/43
e lem tera...yuzcii sehaaben...yec aluhu rukaamen....el vedka yahrucu min hılaalihii.../görmez misin...[B]sevkedilen bulutları[/B]...kümelenen...arasından yağmur çıkan...

kullun kad alime salaatehu ve tesbiihahu.../
Allah a ait salat ve tesbih bilen yağmur bırakan bulutlar...

buradaki "sıralı uçarak yağmur bırakan bulutlar" Allah ın sisteminde tesbihini, görevini bilen hizmetkarlardır...
bunlar meleke midir veya diil midir, hem nedir şu meleke veya güç/kuvvet bana yardım edin...

Fers 9. October 2012 08:06 PM

[B]Ama yine aynı insanlardan, peygamberler, Salih kullar çıkabileceğini ise yorumlayamıyor olmalılarki, “sizin bilmediklerinizi ben bilirim” dersi, öğüdü verilmektedir[/B]...(aorskaya)

meraklı melekler "bozgunculuk çıkaracak ve kanlar akıtacak" diyebilecek kadar yorum sahibiler ama içlerinden çıkacak salih kulları hesaba katamıyorlar...ilginç!!

[B]Meleklerin her şeyden haberdar olmadıklarını ayetten hemen anlayabilecek siz sayın fers kardeşim[/B]...(aorskaya)

kahinliğe devam...

[B]Ancak, emirleri yerine getirmekle birlikte, sebebini öğrenme isteklerini engellemez. Çünkü, öğrenme isteğinde olan meleklerin, insana karşı olmaları bu nedenle de rabbimize karşı çıkmaları söz konusu değildir[/B]...(aorskaya)

meraklılar akıl verebilecek kadar ileri gidebilirler ama en azından karşı çıkmıyorlar...

[B]Nitekim, rabbimizde, soruları için ceza vermek yerine, her şeyi bilemeyeceklerini söylüyor[/B]...(aorskaya)

soru için ceza vermek ne demek arkadaş, bu rab anlayışı cezadan ibaret midir...

[B]Sizin melek kavramının, rabbimizin gücü olduğu iddianızda[/B]...(aorskaya)

o sizin kendi hayal ürününüz diyerek yineliyorum...
[B]
bizzat rabbimizin özellkikleri söz konusu iken ve bu nedenle de Allah’ı bilenlerin gücüne de karşı çıkamayacakları durumu varken, aynı kimselerin, bazı ayetler için, sırf karşı çıkmak adına, insan olan peygamber yerine, onların meleklerle bildirilmesini istemelerini hatırlamanız gerekir[/B]...(aorskaya)

ne diye melekler bildirmedi öyleyse...

aorskaya 10. October 2012 09:15 AM

[QUOTE=Fers;12944]

[B]Sizin melek kavramının, rabbimizin gücü olduğu iddianızda[/B]...(aorskaya)

[COLOR="Red"]ne gücü arkadaşım nedir bu güç kuvvet muhabbeti harry potter dan bahsetmiyoruz, buna cevabı az önce verdim...[/COLOR]
şu bildiğimiz kasırga veya deprem Allah ın gücü mü yoksa oluşturduğu sistemde yerini alan planlı ince hesaplı doğal sonuçlar mı...
kasırga rabbin kendi yönlendirdiği sisteme yerleştirdiği kendi tesbihini bilen hizmetkarlardan biridir...
[/QUOTE]

Selamlar,

[COLOR="Red"]ne gücü arkadaşım nedir bu güç kuvvet muhabbeti harry potter dan bahsetmiyoruz, buna cevabı az önce verdim...[/COLOR]
demişsinde;

Melek kavramını, rabbimizin gücü kuvveti olarak kabul eden ve ona göre açıklamalarda bulunan bir kardeşimizin yazısına verdiğim cevaba aşağıdaki eleştirel yazıyı siz yazmadınızmı?

[QUOTE=Fers;12924]selam

[B]kendi melekelerine; “…halife var edeceğini” söylemesi gibi mantıksız bir durum ortaya çıkar[/B]...(aorskaya)

ne kadar tuhaf dimi,
tıpkı "kendi yarattığı aciz, koşulsuz şartsız itaat etmesi gereken, kendisiyle birebir muhatab emirErlerinle muhabbet etme ihtiyacı duyması hatta fikir danışması" gibi...

[B]Daha sonra, melekelerinin, yani güçlerinin, “rabbimizi hem şükürlerle yüceltmesi ve hem de bozgunluk çıkaracak birine gerek olmadığı” gibi rabbimize itirazında aynı tutarsızlık yeniden baş gösterir[/B]...(aorskaya)

tuhaflık devam ediyor,
bu söz onlara ait "laa ilme lenaa illaa maa allemtenaa.../ bize ne öğrettiysen o, başka bir bilgimiz yok..." ve bu söz gereğince öncesinde rableri "oturup yeryüzünde bunları şunları yapabilecek niyette bir adem yaratacağım" demiş olmalı kendilerine çünkü ademin dünyada neler yapabileceklerinden kesin bir şekilde eminler/bilgi sahibiler/haberdarlar ama buarada "kaale innii a lemu maa laa taa lemuune.../ sizin bilmediğinizi bildiğim kesin.." denmiş kendilerine, yani bilgilendirme eksik...
ve onlar/kendisiyle birebir muhatab koşulsuz şartsız itaatte olmaları gereken emirErleri anlaşılmaz bir cürretle sanki yönetim kurulu misali ve sanki yaratıcı birşeyden anlamaz da ne olacağını bilip kestiremez misali akıl vermişler...

iyide neden bütün bu muhabbet...

[B]Son olarakta, rabbimizin kendi melekerine, yani kendi kudretine, kendi gücüne; “ben sizin bilmediklerinizi bilirim” deme durumu ortaya çıkarki, bu sıradan birinin dahi akıllıca bulmayacağı şeydir[/B]...(aorskaya)

onu da anlamıyorum, bu emirErleri/harici görünmez varlıklar neden yönetim kurulu pozisyonunda herşeyden haberdar, neden emirErlerine bunları açıklama gereği duymuş, bu muhabbete girmiş ne gereği var Allah ın koşulsuz şartsız itaatte olmaları gerekenlere şunu yapın demeleri kafi bilgi sahibi olmalarını istemesine ne gerek var....

[B]Çünkü, Allah’a düşman olanların, onun yaptıklarına, yapacaklarına dost olmalarını beklemek saftiriklik olur[/B]...(aorskaya)

iyide, aynı şeyi emirErleri/harici görünmez varlıklar için düşünmekte öyle olur....[/QUOTE]

Şimdi, ben melek ile melekenin aynı şey olmayacağını, meleğin güç, kuvvet anlamına gelmeyeceğini açıklamaya çalışırken, sizin bunu tuhaf bulan yukarıya alıntılanan yazınızı yazmadan önce, şimdi sorduğunuz, “güç, kuvvet de nerden çıktı?” diye sormanız gerekmezmeydi?

Neden, önceden nereden çıktığını bilmediğiniz halde, öğrenmeden de yazımı tenkit ettinizki?

Tam anlamadan, düşünmeden yazdığınızımı kabul edelim sizinle ilgili olarak… Halbuki, güzel yazılarınıza tanık olan birisi olarak bunun doğru olmayacağını düşünüyorum.

[QUOTE=Fers;12944]
kullun kad alime salaatehu ve tesbiihahu.../
Allah a ait salat ve tesbih bilen yağmur bırakan bulutlar...

buradaki "sıralı uçarak yağmur bırakan bulutlar" Allah ın sisteminde tesbihini, görevini bilen hizmetkarlardır...
[COLOR="Red"]bunlar meleke midir veya diil midir, hem nedir şu meleke veya güç/kuvvet bana yardım edin...[/COLOR]
[/QUOTE]

Meleklerin, ayrı bir yaratık olmayıp, Allah’ın gücü, kuvveti olan özellikleri şeklinde kabul eden kardeşlerimiz var. Yani, onlara göre melekler, rabbimizin melekesi, gücü kuvveti demektir. Ben de bunun aksi yönde açıklamalarda bulunurken, siz bana muhalif olacak şekilde konuya giriş yaptınız.

Dolayısıyla, bu soruyu yazınızı yazmadan önce sormanız gerekmekteydi. Ancak, şimdi de sorulsa, sanırım ilgili kardeşlerim, bu sorunuzu cevaplayacaklardır.

Selamlar
aorskaya

aorskaya 10. October 2012 09:27 AM

[QUOTE=Fers;12945]

[QUOTE=aorskaya][B]Sizin melek kavramının, rabbimizin gücü olduğu iddianızda[/B]...
[/QUOTE]

o sizin kendi hayal ürününüz diyerek yineliyorum...
[/QUOTE]

Ben yazımı, melek kavramını rabbimizin gücü olarak kabul edenlere yazmıştım. Ama, siz aslında öyle düşünmemekle birlikte, o düşünceyi yanlış bulan yazıma itiraz edince sizde aynı düşünüyor görüntüsü vermiştiniz.

Ancak, melek kavramının, meleke kabul edilmesini hayali bulmanızdan aynı düşünmediğiniz görülüyor.

Sizin hayali bulduğunuz, "melek=meleke" kavramını hala savunabilenler olacaksa da , sizin meleklerin ne olduğu konusunda farklı fikirleriniz olabileceğinden, sizin "melek" ten anladığınızı da öğrenmek isterim...

selamlar,
aorskaya

aorskaya 10. October 2012 09:40 AM

[QUOTE=Fers;12943]kendi güçleri ile konuşmayacağını çok iyi bildiğiniz halde...(aorskaya)

ne düşündüğümü, ne yapacağımı kestirebilen! üçüncü şahıssınız, nedir acep hikmeti...
[/QUOTE]

Selamlar,
"Rabbimizin, kendi güçleri ile konuşmasının gereksizliğini, bu nedenle ayetlerde bu anlatımın imkansızlığını, hemen anlayabilecek biri olduğunuzu" bana düşündürten sizin daha önceki yazılarınızı okumamdı.

Ama, buna; "ne yapacağınızı kestirme" iddiası vermeniz yanlış olmuş!

Çok akıllıca yazılar yazabilen bir kimsenin, yine bu kadar basit bir anlayışı bile "kahinlik" nitelemesiyle eleştirmesi de olabiliyormuş.

Yoksa; sıradan bir akıllı insanın bile bileceği (kendi güçleri ile konuşulmayacağı) durumunun, siz aksini yapabileceğinize inanmamızımı istiyorsunuz?

selamlar,
aorskaya

aorskaya 10. October 2012 09:46 AM

[QUOTE=pramid;12930]
Allah bizlerin hizmetkarı mıdır?[/QUOTE]
[QUOTE=aorskaya]
[B][U][FONT="Comic Sans MS"][COLOR="Red"]Melekler, Allah'ın güçleri olmayıp, ayrı birer yaratık olunca Allah bizlerin hizmetkarımı olmaktadır[/COLOR][/FONT][/U][/B] da bu soruyu soruyorsun sevgili piramid kardeşim?

Bu sözünde samimi isen, böyle bir mantığa nerden ulaştığını açıklayabilirmisin lütfen?

selamlar
aorskaya
[/QUOTE]
[QUOTE=pramid;12942]Gaybı Allah bilir. Bizler Kurandan çıkarımlarımızı sunarız.

[/QUOTE]

sevgili kardeşim,

Daha önceki yazınızda, melekler ayrı bir varlık olursa, rabbimizin hizmetkar gibi anlaşılacağı şeklindeki yazınıza sorduğumuz sorunun cevabı bu defa bu şekildemi olmalıydı?

1- Siz kurandan, melekler ayrı bir varlık olurlarsa, rabbimizin hizmetkar konumuna düşeceğinimi çıkarıyorsunuz?

2- Meleklerin geçtiği konularda, kuranda çok sayıda ayetler olmasına rağmen "melek" kavramını ayrı bir varlık olarak göremeyip, onları "gayb" olarakmı kabul ediyorsunuz?

selamlar,
aorskaya

aorskaya 10. October 2012 10:10 AM

[QUOTE=pramid;12942]
"Allaha hizmetkar muamelesi yapar gibi "[B][COLOR="red"][COLOR="DarkRed"]şükürler olsun[/COLOR][/COLOR][/B]" diyeceğimize; verdiği mallardan infak ederek hamdimizi gösterelim ki şükrün göstergesi olsun."

Ne kadar azdır şükreden.[/QUOTE]

Allah'ın selamı üzerinize olsun.

Sevgili kardeşim,

1-Bu yazının muhatabı olarak yazılarımı almanıza sebep nedir?
2-Sanki, bunun aksini iddia eden bir yazımımı gördün?

Asli konulara cevaplarınızı verdikten sonra, aslında olmadığı halde iddia ediliyormuş gibi böyle yazmaya sizi hangi psikoloji yönlendiriyor, bunun üzerinde düşünebilirmisiniz lütfen?

Şunu unutmayın, insanın en zayıf anı, kendisine en çok güvendiği, her şeyi bildiğini sandığı andır.

Siz de bilerek yada bilmeyerek, insanları, muhataplarınızı kategorize ederek, onlara ders verecek nitelemelerde bulunma yanlışına düşmeyin.

Ben şahsen, bırakın sizi, buradaki her kardeşimden din konusunda bir şeyler öğrenebileceksem, hepsine yenik düşmeye razıyım. Bu nedenle, şahsi nitelemeler yerine, şahsi sorgulamalr yerine, kim olduklarına bakmadan bana doğru ve mantıklı gelen neler sundukları ile ilgilenirim.

Din ciddi olgudur, şahsi kapışmalara zaman harcanmadan, alabildiğimiz kadarını almayı uygun buluyor ve herkese de öneriyorum.

Şimdi, yeniden yazınıza dönersek; elbette, her müslümanın; canı gönülden, yapabildiği en üst seviyede infaklarda bulunmasını tartışmasız doğru buluyorum. İnfak imkanına sahip olmakla birlikte, sadece kuru kuruya şükürlerde bulunanların kazanımda olacaklarına inanmaları kendilerini kandırmaktan öte bir şey olmaz.

Hem infak başta olmak üzere, yapabildiğini yapmak, hem de şükredebilmek, hamd edebilmek inşallah her daim becerebildiğimiz şeyler olması dileklerimle...

saygılarımla,
aorskaya

Fers 10. October 2012 08:27 PM

selam

[B]Melek kavramını, rabbimizin gücü kuvveti olarak kabul eden ve ona göre açıklamalarda bulunan bir kardeşimizin yazısına verdiğim cevaba aşağıdaki eleştirel yazıyı siz yazmadınızmı?[/B]...(aorskaya)

[B]ne kadar tuhaf dimi,
tıpkı "kendi yarattığı aciz, koşulsuz şartsız itaat etmesi gereken, kendisiyle birebir muhatab emirErlerinle muhabbet etme ihtiyacı duyması hatta fikir danışması" gibi[/B]...(Fers)

buradaki "tıpkı" ifadesini atladınız besbelli, orada biryandan "kendi melekelerine; “…halife var edeceğini” söylemesi gibi mantıksız bir durum ortaya çıkar" ifadesine onay verirken diğer yandan sizin yorumunuzu da mantıksız bulduğumu belirttim...
yani ifademin anlamı, "alemlerin efendisi ne güçlerinle ne de emre amade varlıklarınla oturup ne yapacağı hakkında muhabbete dalmaz kaldıki bide onlardan nasihat işitecek"...

[B]sizin bunu tuhaf bulan yukarıya alıntılanan yazınızı yazmadan önce, şimdi sorduğunuz, “güç, kuvvet de nerden çıktı?” diye sormanız gerekmezmeydi?[/B]...(aorskaya)

rabbin azametine dayalı gücü vardır elbet, evren ve ondaki muazzam sistemin idaresi o güce bağlı...
örneğin bulutları güç olarak değil sisteme ol emriyle yerleştirilen ve kendi bildiği tesbihinin dışına çıkamayan hizmetkarlar olarak düşünüyorum...

30 daki melekler "ve nahnu nusebbihu bi hamdike" tesbihini bilen nur 41 deki uçan bulutlar misali...

nur/41
e lem tera...men fiis semaavaati vel ardı vet tayru saaffaatin.../ görmez misin.....yer gök/heryerdekiler ve sıralı uçanlar...
/42
ve lillaahi mulkus semaavaati vel ardı.../ yere göğe/heryere hakim olan Allah...
/43
e lem tera...yuzcii sehaaben...yec aluhu rukaamen....el vedka yahrucu min hılaalihii.../görmez misin...sevkedilen bulutları...kümelenen...arasından yağmur çıkan...

kullun kad alime salaatehu ve tesbiihahu.../
Allah a ait salat ve tesbih bilen yağmur bırakan bulutlar...

31 ademe öğretilen isimlerden habersiz melekler, 32 deki sadece kendi tesbihlerini bilenler...

34 teki secde edenler ve iblis ademe ait...

Fers 10. October 2012 09:41 PM

[B]Neden, önceden nereden çıktığını bilmediğiniz halde, öğrenmeden de yazımı tenkit ettinizki?[/B]...(aorskaya)

bu ifadeyi anlamadım...

[B]Ben de bunun aksi yönde açıklamalarda bulunurken, siz bana muhalif olacak şekilde konuya giriş yaptınız[/B]...(aorskaya)

muhalif olma niyetinde değilim...

[B]Ben yazımı, melek kavramını rabbimizin gücü olarak kabul edenlere yazmıştım. Ama, siz aslında öyle düşünmemekle birlikte, o düşünceyi yanlış bulan yazıma
itiraz edince sizde aynı düşünüyor görüntüsü vermiştiniz[/B]...(aorskaya)

meleke kavramını rabbin gücü olarak görenlere de muhalif değilim...

[B]Sizin hayali bulduğunuz, "melek=meleke" kavramını hala savunabilenler olacaksa da , sizin meleklerin ne olduğu konusunda farklı fikirleriniz olabileceğinden,
sizin "melek" ten anladığınızı da öğrenmek isterim[/B]...(aorskaya)

benim hayali bulduğum melek kavramının güç olup olmadığı değil, sizin bana ait olmayan düşünceyi bana maal etmeniz...

[B]"Rabbimizin, kendi güçleri ile konuşmasının gereksizliğini, bu nedenle ayetlerde bu anlatımın imkansızlığını, hemen anlayabilecek biri olduğunuzu" bana düşündürten sizin daha önceki yazılarınızı okumamdı[/B]...(aorskaya)

eyvallah, bende onu diyorum...
ne kendi güçleriyle nede enerji ya da başka bir boyut neyse o formda olduğu düşünülen itaatkar varlıklarla fikir alışverişi şeklinde bir dialog içerisinde olunduğunu düşünmüyorum...

yanlış yorumluyor olabilirim belki de siz haklısınız, kim bilir belkide hepimiz yanılgıdayız...

pramid 11. October 2012 05:17 AM

Ben hala m-l-k gramer yapısını cevabını alamadım. Birileri bu konunun üstünü örtmeye mi çalışıyor.

aorskaya 11. October 2012 01:53 PM

[QUOTE=pramid;12963]Ben hala m-l-k gramer yapısını cevabını alamadım. Birileri bu konunun üstünü örtmeye mi çalışıyor.[/QUOTE]

Selam, selam...

Sevgili piramid kardeşim,

Henüz dil bilimcilerin ortak bir tanıma varamadıkları gramer konularına girerek, daha doğrusu gramerlerden giderek kavramlara her hangi bir dilde tek anlam vermemiz imkanlıda değildir, doğruda değildir.

Kaldıki, rabbimiz kuranın dili için "fasih arapça" demektedir. Bu da kuranın; gramer yapısı arapça olmakla birlikte, dili yani kelimeleri Arapça olmaktan öte çok dilli bir kitap olduğunu gösterir.

Bu nedenle, "mlk" üzerinden gramerle bir yerlere varmak yerine, "melek" kavramının geçtiği ayetlerin ayrı ayrı değerlendirilmesini gerektirirki, daha önceden de belirttiğim gibi "melek" kelimelerinin geçtiği ayetlerin hiç birinden, meleklerin, ayrı bir yaratık oldukları, sizin iddianıza görede rabbimizin melekesi olduğu sonucunu çıkarmayı imkansız kılar.

Kur’an da; kökü Sankritçe olan 2.000 e yakın ve bunlardan türetilmiş yaklaşık 55-60.000 kelime vardır. Bu yüzdendirki Araplar öteden beri Kur’an’ı anlamaktan uzak kalmışlardır, dolayısıyla kimseye de anlatamamışlardır! Dahada kötüsü, Kur’an’ı anlamak yerine Arabi zihniyeti sahiplenen başka milletten müslümanlar da (örneğin türkler) asırlardır safsatalarla uğraşmışlardır.

Bu nedenle, artık gramer vb. teknik ayrıntılarla bir yere varmak yerine dilerseniz meleklerle ilgili ayetleri yazarım ve siz de hala aynı görüşteyseniz, bu ayetlerden tek bir tanesi ile dahi görüşünüzü delillendirmeye çalışırsınız.

Ben, rabbimizin; "kuranı her akıllı insanın anlayabileceği kolaylıkta indirdiğini" söylemine de dayanarak, konuları zora sokmadan, ayetlerin üzerinden gidilmesini doğru buluyorum.

Bu, sadece "melek" kavramı için değil, bütün kuran hükümlerinin anlaşılması için izlenmesi gereken yöntemdir.

Yoksa, sıradan kimselerin kuranı okuyarak, ona göre yaşaması imkansız hale gelebilir. Kuranı, kendi kolay anlamlarından kaydırarak, onu mecazlar, semboller, bulmacalar, bilmeceler haline getirmek doğru değildir.

Rabbimizin dini, herkes için bu şekilde kolay anlaışılır ve yaşanır olur. Aksi halde, kuranı okuyup doğru anlamak için, insanların bu alanda ihtisas yapmaları gerekir.

Selam, selam...
aorskaya

pramid 12. October 2012 05:17 AM

[QUOTE]Henüz dil bilimcilerin ortak bir tanıma varamadıkları gramer konularına girerek, daha doğrusu gramerlerden giderek kavramlara her hangi bir dilde tek anlam vermemiz imkanlıda değildir, doğruda değildir.[/QUOTE]

Kuranın tümünü bu yüzden anlayamıyorsunuz. Umarım ağırlıklar kalkar ve perde iner.

Selamlar.

Allah bu kuranı arapça bir kitap ve anlaşılır indirdi. Daha da sözüm yok.

[QUOTE]MELEKLERİN SAVAŞMASI Allah tıpkı bal arısına vahy ettiği bibi savaş esnasında bizlerde bulunan Melekelere emrediyor ve bu Bizim melekelerimizi güçlü kılıyor. -Parmak uçlarının hassasiyetini ALLAH artırıyor. Attığımız zaman isabet oranlarımız artıyor yani inanmışlara sebat(nişanlarımız ve vuruşumuz tam isabet(sbt kök)).
ENFAL SURESİ'
11. Hani O [Rabbiniz], yine Kendi katından bir güven olarak bir uyku sardırıyordu. Sizi kendisiyle temizlemek, şeytânın pisliğini/zararını sizden gidermek, yüreklerinize kuvvet vermek ve ayaklarınızı sağlam durdurmak için gökten üzerinize bir su indiriyordu.
12. Ve hani, Rabbin meleklere vahyediyordu: “Şüphesiz Ben, sizinle beraberim, hadiyin inanmış kimselere sebat verin. Ben, küfretmiş kimselerin yüreğine korku salacağım, hemen boyunların üstüne vurun, onlardan tüm parmak uçlarına [eklemlerine] da!”
Bu yardım nedeni ile oku silahın mermisini vb. atan ALLAH ve öldüren yine Rabbimiz oluyor.
ENFAL SURESİ'
17. Artık, onları siz öldürmediniz, lâkin onları Allah öldürdü. Attığın zaman da sen atmadın, lâkin Allah attı. Ve mü’minleri bundan güzel bir bela ile belâlandırmak [güzelce sınamak] içindi. Şüphesiz Allah, en iyi işitendir, en iyi bilendir.
18. İşte! Şüphesiz Allah, kâfirlerin tuzağını zayıflatandır.
Kafirlerin melekelerine de Allah vahy ediyor bu sefer onların parmak uçlarındaki güç gidiyor, korkuları artıyor ve boyunları üzeri hareket kabiliyetleri gidiyor.

Âl-i İmrân-123-127

Ve andolsun, sizler güçsüz iken, Allah, şükredesiniz diye size Bedir'de yardım etti. Öyleyse Allah'a takvâlı davranın. Hani sen inananlara, “Rabbinizin, indirilen/hulûl ettirilen üç bin melekle size yardım etmesi size yetmez mi?” diyordun. Eğer sabrederseniz ve takvâlı davranırsanız, evet (sizi Rabbiniz destekler). Ve eğer onlar, ansızın üzerinize gelseler, Rabbiniz size işaretlenmiş/eğiten/gönderilmiş beş bin melekle yardım eder. Ve Allah, bunu [yardımı] size sırf bir müjde olsun ve kalpleriniz bununla yatışsın diye yaptı. Ve bu yardım, sırf, O [Allah], küfretmiş olan kimselerden bir kısmının kökünü kessin yahut onları perişan etsin de kaybeden kimseler olarak dönüp gitsinler diye azîz ve hakîm Allah katındandır.
“Melek” kavramı hakkında doğru bilgi sahibi olmayan kimseler, melekleri savaşa sokmuşlardır. TEKNİK DETAY
Darabe’nin olası “vurmak” fiiline örnek olarak gösterilebilecek birkaç ayetten biri de budur. Şimdi ayeti yakından inceleyelim.

… fadribû fevka-l-a’nâki vadribû minhum kulle benân(in)
… Şimdi vurun boyunlarının üstüne. Vurun, onların bütün parmaklarına

Savaş sırasında kimse parmakları kesmekle uğraşmaz fakat buradaki emir bütün parmaklara vurulması gerektiği. Savaş sırasında bu emre nasıl uyulacak?
Sanırım çevirmenler bu ayette kime seslenildiği konusunda ayetin başında açıkça belirtilmiş olmasına rağmen kafaları karışmış durumdalar. Ayet melaiketi yani geleneksel çeviriye göre meleklere sesleniyor.

ملك fiilinin anlamlarına bakalım: sahip olmak; güç, otorite, hakimiyet sahibi olmak; hüküm sürmek

Aynı kökten olan malik, kral anlamına gelir. Melakut ise krallık. Melek ise geleneksel çeviriye göre melek… Peki nedir bu melek? Allah’ın kontrolü altındaki güçler. Allah’ın değişmez fizik yasaları veya diğer güçler buna örnektir. O yüzden ikisi de “melekler” için benzer çevirileri kullanmışlar.

İż yûhî rabbuke ilâ-lmelâ-iketi ennî me’akum feśebbitû-lleżîne âmenû(c) seulkî fî kulûbi-lleżîne keferû-rru’be fadribû fevka-l-a’nâki vadribû minhum kulle benân(in)

Rabbin vahiy ettiği zaman * meleklere / güçlere ** “Sizinleyim, inananları destekleyin. İnkar edenlerin kalplerine korku / dehşet salacağım*** o yüzden onların boyunlarının üstüne vurun ve onların her parmağına vurun!

Dikkat edilirse bir dehşetten sonra kafirlerin boyunlarını ve her parmağını etkileyen bir olaydan bahsedilmekte. Bakın anksiyetenin (aşırı endişenin) insana yapabilecekleri:

Bu hastaların fiziksel belirtileri sempatik sinir sisteminin aşırı aktivitesi ve kas geriliminin yoğunlaşmasını sonucu ortaya çıkar. Gastrointestinal sistem belirtileri olarak ağız kuruması, yutkunma zorluğu, epigastriumda hassasiyet, hava yutmaya bağlı geğirme, bağırsak hareketlerinde artma veya azalma oluşabilir. Solunum sisteminde; göğüste daralma hissi, nefes almada zorlanma, ve aşırı nefes alıp verme meydana gelebilir. Kalp damar sisteminde; çarpıntı, kalp üzerinde ağrı veya huzursuzluk hissi, boyunda ve muhtelif bölgelerde kalp atımlarının hissedilmesi görülebilir. ([url]http://www.genbilim.com/content/view/3601/38/[/url])

Görüldüğü gibi ayette herhangi bir fiziksel darbeden bahsedilmemekte, tamamen mecaz bir anlatım geçmektedir. Bu nedenle bu ayetten de “ortaya koymak, çıkarmak” anlamı çıkarılabilir.[/QUOTE]

aorskaya 12. October 2012 01:44 PM

[QUOTE=pramid;12969]
[QUOTE=aorskaya;12964]
Henüz dil bilimcilerin ortak bir tanıma varamadıkları gramer konularına girerek, daha doğrusu gramerlerden giderek kavramlara her hangi bir dilde tek anlam vermemiz imkanlıda değildir, doğruda değildir.
[/QUOTE]

[COLOR="Red"][SIZE="3"]Kuranın tümünü bu yüzden anlayamıyorsunuz. Umarım ağırlıklar kalkar ve perde iner.
[/SIZE][/COLOR]
[/QUOTE]

selam,selam...

[COLOR="Red"][SIZE="3"]Kuranın tümünü bu yüzden anlayamıyorsunuz. Umarım ağırlıklar kalkar ve perde iner.[/SIZE][/COLOR] buyurmuşsunuz da efendi hazretleri size söyleyebileceklerimi yazayım ben de...

"[COLOR="Blue"][SIZE="3"]Şu takıntılarından, kuranı sadece sen ve senin gibi yorumlayanların anladığını sanma hastalığından kurtul artık.[/SIZE][/COLOR] "

İnsanları değil de fikirlerini konuşmanı, muhataplarını anlamamakla suçlayarak onları küçük görme çabalarını, defalarca terketmen konusunda uyarmama rağmen, müzmin hale gelen bu davranışından kendini kurtarmaya çabalamak yerine hala aynı şekilde hitapta ısrar ediyorsun.

Kaldıki, senin bu yaklaşımın, itici bir etki yaparak, haklı olduğun konuların bile muhatabın tarafından önemsenmemesine sebep olabilir.

Ben, artık senin bu kompleks yazıların yerine mantıklı, sana ait fikirlerini görüşmek, onlardan faydalanmak istiyorum.

Ben ise; kabul et yada etme, sıradan bir müslüman olarak, kurandan okuduklarımı (rabbime hamd olsun) anlayabilen ve bunu ifade edebilen, yazıya dökebilen biriyim. Bundan böyle sadece yazılarımın içeriğine itirazlarınız olursa, yazımdan alıntılayarak, size göre doğrusunu yazarsanız, ben de onu dikkate alır ve katılıp, katılmadığım kısımları yine yazından alıntılayarak gösteririm.

Selamlar...
aorskaya

aorskaya 12. October 2012 01:50 PM

[QUOTE=pramid;12969]
Allah bu kuranı arapça bir kitap ve anlaşılır indirdi. Daha da sözüm yok.[/QUOTE]

Bunun aksini söyleyen olmadıki zaten!

Kaldıki, şu anda gramer konusunu açarak, başka yerlerde de kurandaki çok kolay anlaşılır somut kavramları, olayları "sembol anlatımlar, mecaz anlatımlar" olarak niteleyerek anlaşılmaz hale getirdiğinin de farkına varabilirmisin acaba sevgili kardeşim...

selam, selam...
aorskaya

pramid 12. October 2012 01:55 PM

[QUOTE]"sembol anlatımlar, mecaz anlatımlar" olarak niteleyerek[/QUOTE]

Kuranda müteşabih ve mesel/misal kavramlarını irdeleyiniz lütfen.

Sözün en güzelini inzal eden rabbe hamdolsun ki bütün çağa hitab eden bir kitap vermiş

aorskaya 12. October 2012 03:14 PM

[QUOTE=pramid;12969]
MELEKLERİN SAVAŞMASI
1- [COLOR="Red"][SIZE="3"]Allah tıpkı bal arısına vahy ettiği bibi savaş esnasında bizlerde bulunan Melekelere emrediyor ve bu Bizim melekelerimizi güçlü kılıyor. [/SIZE][/COLOR]

[B]-Parmak uçlarının hassasiyetini ALLAH artırıyor. Attığımız zaman isabet oranlarımız artıyor yani inanmışlara sebat(nişanlarımız ve vuruşumuz tam isabet(sbt kök)).[/B]

ENFAL SURESİ'
11. Hani O [Rabbiniz], yine Kendi katından bir güven olarak bir uyku sardırıyordu. Sizi kendisiyle temizlemek, şeytânın pisliğini/zararını sizden gidermek, yüreklerinize kuvvet vermek ve ayaklarınızı sağlam durdurmak için gökten üzerinize bir su indiriyordu.
12. Ve hani, Rabbin meleklere vahyediyordu: “Şüphesiz Ben, sizinle beraberim, hadiyin inanmış kimselere sebat verin. Ben, küfretmiş kimselerin yüreğine korku salacağım, hemen boyunların üstüne vurun, onlardan tüm parmak uçlarına [eklemlerine] da!”
Bu yardım nedeni ile oku silahın mermisini vb. atan ALLAH ve öldüren yine Rabbimiz oluyor.

ENFAL SURESİ'
17. Artık, onları siz öldürmediniz, lâkin onları Allah öldürdü. Attığın zaman da sen atmadın, lâkin Allah attı. Ve mü’minleri bundan güzel bir bela ile belâlandırmak [güzelce sınamak] içindi. Şüphesiz Allah, en iyi işitendir, en iyi bilendir.
18. İşte! Şüphesiz Allah, kâfirlerin tuzağını zayıflatandır.
Kafirlerin melekelerine de Allah vahy ediyor bu sefer onların parmak uçlarındaki güç gidiyor, korkuları artıyor ve boyunları üzeri hareket kabiliyetleri gidiyor.

Âl-i İmrân-123-127
Ve andolsun, sizler güçsüz iken, Allah, şükredesiniz diye size Bedir'de yardım etti. Öyleyse Allah'a takvâlı davranın. Hani sen inananlara, “Rabbinizin, indirilen/hulûl ettirilen üç bin melekle size yardım etmesi size yetmez mi?” diyordun. Eğer sabrederseniz ve takvâlı davranırsanız, evet (sizi Rabbiniz destekler). Ve eğer onlar, ansızın üzerinize gelseler, Rabbiniz size işaretlenmiş/eğiten/gönderilmiş beş bin melekle yardım eder. Ve Allah, bunu [yardımı] size sırf bir müjde olsun ve kalpleriniz bununla yatışsın diye yaptı. Ve bu yardım, sırf, O [Allah], küfretmiş olan kimselerden bir kısmının kökünü kessin yahut onları perişan etsin de kaybeden kimseler olarak dönüp gitsinler diye azîz ve hakîm Allah katındandır.

2- [COLOR="Red"][SIZE="3"][B]“Melek” kavramı hakkında doğru bilgi sahibi olmayan kimseler, melekleri savaşa sokmuşlardır.[/B][/SIZE][/COLOR][/QUOTE]

Selamlar,

Sevgili piramid kardeşim,

Sen, yukarıdaki ayetleri yorumlarken; melekleri hala soyut kavramlar olarak niteleyerek, savaşan Müslümanların bileklerinin güçlendirilmesi olarak açıklamaktasın.

Senin bu yorumuna bir şey demeden, aynı savaş olayını anlatan (ENFAL SURESİNDEN ALINTILARLA) ayetleri bir de ben yorumlayacağım ve meleklerin neler olduğunu, savaşa katılıp katılmadıklarını anlatmaya çalışacağım.

Rahman ve Rahim Allah’ın adıyla…

[QUOTE=ENFAL SURESİNDEN ALINTILAR]
[COLOR="Blue"][B]9. Hani siz Rabbinizden yardım diliyordunuz da O [Rabbiniz], “Şüphesiz Ben, işte ardarda bin melekle size yardım ediyorum” diye icabet etmişti.
10. Bunu da O [Allah], sırf size bir müjde olsun ve bununla kalbleriniz yatışsın diye yapmıştı. Ve yardım ancak Allah katındandır. Şüphesiz Allah, azîz'dir, hakîm'dir.
11. Hani O [Rabbiniz], yine Kendi katından bir güven olarak bir uyku sardırıyordu. Sizi kendisiyle temizlemek, şeytânın pisliğini/zararını sizden gidermek, yüreklerinize kuvvet vermek ve ayaklarınızı sağlam durdurmak için gökten üzerinize bir su indiriyordu.
12. Ve hani, Rabbin meleklere vahyediyordu: “Şüphesiz Ben, sizinle beraberim, hadiyin inanmış kimselere sebat verin. Ben, küfretmiş kimselerin yüreğine korku salacağım, hemen boyunların üstüne vurun, onlardan tüm parmak uçlarına [eklemlerine] da!”[/B][/COLOR]
[/QUOTE]
9.ayette, peygamberimizin (ve yanındakilerin) rabbimizden yardım istediği ve bunun üzerine rabbimizin 1000 adet melek görevlendirerek yardım ettiğini görüyoruz.

10.ayette, yardımın sebebi açıklanarak, yardımın sadece rabbimiz tarafından olduğu, (kendi becerileri, yada düşman zaafiyeti vb. söz konusu olmadığı) Allah’ın bunlara gücü ve kavrayışının yeteceğinden şüphe edilmemesi gerektiği anlatılıyor.

11. Ayette ise müminlere güven verilmesi, kuvvet kazandırılması ve şeytanın tesirini yok etmek için yağmur yağdırıldığı açıklanıyor.

12.ayette ise meleklere görev veriliyor ve kendisinin desteklediği bildiriliyor. Meleklerin görevi; müminlere sebat vermek, rabbimizin korkuttuğu inkarcılara ise boyun ve parmaklarını vurmak olmaktadır.

[FONT="Comic Sans MS"]Şimdi, burada anlatılanlara göre, meleklerin müminlerin güçleri olduğu anlamını çıkarabilirmiyiz? Şahsen ben göremiyorum.

Bir an için müminlerin gücü olduğunu varsaydığımızda, müminlerin bu güçleri ile inkarcıların boyun ve parmaklarına isabetleri nasıl olacaktır Sorunu ortaya çıkar. Çünkü, müminler zaten diğerlerini yok etmek için en can alıcı yerlerine imkanları ölçüsünde vurmaktadırlar. O halde, melekler müminlerin şahsen güç kazandırılmaları olmayıp, ayrı bir eleman olarak savaşa dahil olup, inkarcıları vuran varlıklar olarak gözükmektedir.

Bu anlatılanlarla tatmin olmayanlar olabileceğini düşünerek diğer ayetlerle konuya devam ediyorum. Bu arada; meleklerle ilgili olarak daha önce rabbimizin gücü şeklinde özellik olduğu iddiasında iken, sonradan insanlara verilen güçlere dönüştürülmesine ek olarak, başka zaman ve yerlerde şeytanın; daha doğrusu İblis’in de melek gibi somut bir varlık olmayıp, soyut olduğu, insanların nefisleri, kötü yanları olduğu iddiası da ilginç bir şekilde cevabını bulmaktadır.
[/FONT]

[QUOTE=ENFAL SURESİNDEN ALINTILAR]
48-49. Hani o, münâfıklar ve kalplerinde hastalık bulunan kimseler, “Şu adamları dinleri aldattı” dedikleri sırada, şeytân, onlara amellerini çekici göstermiş ve onlara, “Bugün sizi insanlardan bozguna uğratacak kimse yoktur ve ben de sizin yardımcınızım” demişti. Sonra da, ne zaman ki, iki topluluk birbirini görür oldu, o, iki topuğu üstünde geri döndü ve, “Şüphesiz ben sizden uzağım. Şüphesiz ben, sizin görmediğinizi görmekteyim, şüphesiz ben, Allah'tan korkmaktayım” dedi. Ve Allah, sonuçlandırması/cezalandırması pek şiddetli olandır. Ve her kim Allah'a tevekkül ederse bilsin ki, şüphesiz Allah, azîz'dir, hakîm'dir.
[/QUOTE]

Burada dikkat edilirse İblis, insanların yanında ancak iki ordu birbirini görünceye kadar kalabilen, insanların göremediklerini görebilen (yada tahmin edebilen) ve Allah’tan korkan ve topukları üzerinde geri dönen bir yaratık olarak karşımıza çıkmaktadır.

İblis gerçekten insanın kötü yanı, yada nefsi vb. soyut şeylerden olsaydı, bütün bunları yapamazdı herhalde değilmi?

Şimdi melekler konumuza devam edelim:

[QUOTE=ENFAL SURESİNDEN ALINTILAR]
50-51. Ve sen, melekler o kâfirlerin yüzlerine ve sırtlarına vurarak, “Tadın bakalım kızgın ateşin azabını! İşte bu, sizin kendi ellerinizle meydana getirdiğiniz şeyler sebebiyledir. Ve şüphesiz Allah, kullara hiçbir şekilde zulmeden biri değildir” diye onları vefat ettirirken bir görseydin.
[/QUOTE]
Eğer melekler, insanların gücü ise kafirlerin yüzlerine ve sırtlarına vurarak bu sözleri söyleyemezlerdi değilmi? O halde melekler, insanların kendilerine verilen güçlerde olamamakta yani, bunları söyleyen ayrı birer yaratık olmaktadırlar değilmi…

Hala tereddütlermi var, devam edelim bakalım:

[QUOTE=ENFAL SURESİNDEN ALINTILAR]
65. Ey Nebi! Mü’minleri savaşa teşvik et. Eğer sizden sabırlı yirmi (kişi) olursa ikiyüze gâlip gelirler. Ve eğer sizden yüz olursa, şüphesiz bunlar, anlayışsız bir toplum olduklarından dolayı, şu küfretmiş olan kişilerden bin kişiyi yenerler.
[/QUOTE]
Burada dikkat edilirse sabırlı olmak kaydıyla müminlerden bir kişi 10 inkarcıyı yenebilmektedir.

[QUOTE=ENFAL SURESİNDEN ALINTILAR]
66. Şimdi Allah, sizden hafifletti ve sizde şüphesiz bir zaaf olduğunu bildi. O hâlde sizden sabırlı yüz kişi olursa ikiyüzü yenerler. Ve sizden bin olursa Allah'ın izniyle ikibini yenerler. Ve Allah sabredenlerle beraberdir.
[/QUOTE]

Burada da, 1 e 10 kuvvette olan sabırlı müminlere yardım meleklerle geldiğinden yükleri hafifletiliyor ve 1 müminden 2 kafiri yenmesi mümkün kılınıyor.

Halbuki, melekler ayrı yaratıklar olmayıp, müminlerin ellerindeki gücün artırılması şeklinde olsaydı, müminler 1 karşı 10 dan 1 karşı 2ye düşmek yerine 1 e karşı 10 un üstüne çıkmaları gerekirdi.

Demekki, melekler rabbimizin yada müminlerin gücü şeklinde bir özellik olmayıp, bizler tanımlayamasakta ayrı birer yaratıklardır.

İblis ve melek yapılarında inşallah yeterli cevap olacaktır.

Saygılarımla…
aorskaya

ates demir 12. October 2012 05:44 PM

Kisinin, dunyanın, ayın, güneşin, evrenin işleyişi açısından malik oldugu seyler melekeleridir. Melik; ancak sahip oldukları varsa melik tir.
Yerçekimi bir melekedir, suyun ve havanın kaldırma kuvveti de.
Rüzgar bir melekedir, tohumları eken.
İnsana melekelerin iblis dışında tamamının itaati sözkonusudur. İblis ise Allah a isteristemez secdededir. O halde iblis nasıl secde emrine aykırı hareket edebilir? Ademe secde emri veren kim/ne? Rahman ne? Allah ne?
İblis düşmanımız bize secde etmeyen. İblis egomuz/sahtebenligimiz/sol yarımız/örtündüğümüz giydiğimiz elbisemiz.
Ya iblise/egona uyarsın ve vicdanı örtersin, adın olur örten
Ya vicdana uyarsın ve barışık olursun onunla, adın olur barış sahibi
Ya da dindar gibi görünüp-nasıl dindar görünülür sorusunun yanıtı buyuk bir icattır- aslında vicdanına hiç uymazsın adın olur münafık.
Her an, her zaman, her medeniyet, her dil ve her coğrafyada geçerli tek din budur. Bu Allah ın fıtratıdır, dinde zaten fıtrat dinidir lakin çokları bihaber...(Rum 30)
Melek bahsinde kendi bakış açımla gördüğümü yazdım, düsüncelerim sadece beni bağlar. En dogrusunu bilen Allahtır. İhtiyaçsız olan Allahtır. Benim ise onun rahmetine ihtiyacım var.

ates demir 12. October 2012 06:12 PM

Melek/molek/molekul arasındaki baglantıyı kurun
Bunlar birseyin yapı taslarıdır, harcıdır, demiridir.
Tıpkı suyu 2 meleğin tasıdıgı gibi. Oksijen bir melektir hidrojen de. Yaptıkları bağ sayısına denir cenah. Utopik gelebilir lakin idrakim simdilik boyle. Daha guzeli olursa en guzeline de uyarim. Fikri sabit degilim.
Rabbin ın arşını izin günü 8 melek taşır.(Hakka 17)
Bu 8 meleği bulan arşıda bulur :)
Selametle

Fers 12. October 2012 07:33 PM

selam

kur an anlaşılsın diye açık bir şekilde indirildiyse, bindörtyüz sene evvelki kureyş halkı ve civarlarındaki muhatablar için "onların hayat tarzına, günlük hayatta kullandığı terimlere, deyimlere, atasözlerine uygun, onların genel kültür bilgileri oranında onların kelime hazineleri çapında" olmak zorunda...

[QUOTE]
… fadribû fevka-l-a’nâki vadribû minhum kulle benân(in)
… Şimdi vurun boyunlarının üstüne. Vurun, onların bütün parmaklarına[/QUOTE]

bu ifadeden anksiyete veya benzeri bir durum anlayabilmiş olan kureyşlilere ve diğer muhatablarına helal olsun...

bartsimpson 12. October 2012 07:53 PM

sevgili pramid

[COLOR="Red"]Bu yardım nedeni ile oku silahın mermisini vb. atan ALLAH ve öldüren yine Rabbimiz oluyor.[/COLOR]

ben bu yorumunuzu anlamadım... yada aşağıdaki gibi anladım... biraz açarmısınız...

yoksa katil ve şizofrenlere gün mü doğdu???

"bana öldürmemi ALLAH söyledi ... ben sadece Rabbimin aracısıyım... ben masumum..."

Fers 12. October 2012 08:03 PM

[QUOTE]Burada dikkat edilirse İblis, insanların yanında ancak iki ordu birbirini görünceye kadar kalabilen, insanların göremediklerini görebilen (yada tahmin edebilen) ve Allah’tan korkan ve topukları üzerinde geri dönen bir yaratık olarak karşımıza çıkmaktadır.[/QUOTE]

enfal/48
ve iz zeyyene lehumuş şeytaanu a maalehum.../

olaya müdahil olan karakter şeytan, iblis değil...

enbiya/79....81,82
ve sehharnaa......ve li suleymaaner riiha aasıfeten tecrii bi emrihii ve mineş şeyaatiini men yeguusuune lehu.../
süleymana itaat ettirilen, buyruğuyla cereyan eden şiddetli rüzgar ve şeytanlardan, onun için derine dalanlar...

sad/36,37
fe sehharnaa lehur riiha tecrii bi emrihii ruhaaen haysu esaabe veş şeyzztiine kulle bennaain ve gavvaasın.../
süleymana itaat ettirilen, buyruğuyla cereyan eden yumuşak rüzgar ve derine dalan, yapı ustası olan şeytanların tümü...

şeytan, insana sağdan soldan yaklaşıp kötülük fısıldayan, namazda safların arasına sızan, ahlaksızlar için günah keçisi rolünü üstlenen görünmeyen fedakar varlık değildir...

ates demir 12. October 2012 08:15 PM

Sayin Fers
Sizce iblis ve seytan in tanimi nedir?
Siz melek iblis ve seytan denilince sizde olusan algı nedir?
Selam

ates demir 12. October 2012 08:37 PM

Enfal 11


1. iz : idi, olmuştu, olduğu zaman
2. yugaşşî-kum : sizi bürüyor, kaplıyor
3. en nuâse : uyuklama hali
4. emeneten : emin olarak
5. min-hu : ondan, onun tarafından
6. ve yunezzilu : ve indiriyor
7. aley-kum : size, sizin üzerinize
[B]8. min es semâi : semadan
9. mâen : su[/B]
10. li yutahhira-kum : sizi temizlemek için, sizin temizlenmeniz için
11. bi-hi : onunla
12. ve yuzhibe : ve giderir
13. an-kum : sizden
14. ricze eş şeytâni : şeytanın murdarlığı, vesvesesi
15. ve li yarbıta alâ : ve rabt etmek, bağlamak için
16. kulûbi-kum : kalpleriniz
17. ve yusebbite : ve sabit kılar, sağlamlaştırır, sebat ettirir
18. bi-hi : onunla
19. el akdâme : ayaklar
Gökten inen su ile şeytanın pisliği gidiyor öyle mi?
Bu sema bildiğimiz sema bu yağmur bildiğimiz yağmur değil. Bildiğimiz hangi yağmur şeytanın pisliğini giderir? O zaman yağmur yağdığında hepimiz dısarı cıkıp ıslanalım. Kurtuluruz belki.
Hayır bulutlardan yagan yağmur seytanın pisliğini gidermez. Lakin bu yağmur başka bir yağmur.

ates demir 12. October 2012 08:40 PM

Hintliler ganj nehrine girip gunahlarindan arindiklarini iddia ederler. Benzerlige dikkat ediniz. Lakin hintliler mecazı anlamamıslar ve yaptiklari sey bir gorsel rituel olmaktan baska birsey degil.
Peki su/yagmur ne o zaman? Bir sonraki ayete gidin.

aorskaya 12. October 2012 08:41 PM

[QUOTE=Fers;12982]enfal/48
ve iz zeyyene lehumuş şeytaanu a maalehum.../

olaya müdahil olan karakter şeytan, iblis değil...

şeytan, insana sağdan soldan yaklaşıp kötülük fısıldayan, namazda safların arasına sızan, ahlaksızlar için günah keçisi rolünü üstlenen görünmeyen fedakar varlık değildir...[/QUOTE]

selamlar,

Sevili fers,

1- İblis şeytan değilmidir?
2- Önden, arkadan, sağdan ve soldan insanlara yaklaşan şeytan İblis değilmidir?

İblis şeytan değilse nedir? İnsanlara yukarıdaki yönden yaklaşan şeytan iblis değilse nedir?

saygılarımla...
aorskaya

ates demir 12. October 2012 08:44 PM

Enfal 12

[B]1. iz yuhî : vahyetmişti
2. rabbu-ke : senin Rabbin[/B]
3. ilâ el melâiketi : meleklere
4. ennî : muhakkak ki ben
5. mea-kum : sizinle beraber
6. fe sebbitû ellezîne : artık sebat verin, destek olun o kimselere
7. âmenû : inananlar, âmenû olanlar
8. se ulkî : ilka edeceğim, atacağım, vereceğim
9. fî kulûbi : kalplerine
10. ellezîne keferû : kâfir olan kimseler
11. er ru'be : korku
12. fadribû (fe idribû) : artık vurun
13. fevka : üzerine
14. el a'nâkı : boyunlar
15. vadribû (ve idribû) : ve vurun
16. min-hum : onlardan, onların
17. kulle : tüm, bütün, hepsi
18. benânin : parmaklar, parmak uçları

Yağmur ve vahiy. Bu iliski Kuranda sadece bir yerde yok. Sadece su/yagmur ve vahiy iliskisine dikkat edin.
Ayrica Rabbin melekleri ile vahyeder, meleklerine değil.

bartsimpson 12. October 2012 08:56 PM

sevgili "ateş demir" yanlış anlamayın yazılarınızı zevkle okuyor ve uzun uzun düşünüyorum...

insanı tefekküre ve düşünmeye sevk etmeniz gerçekten güzel.

güzel de "Allah bu kuranı arapça bir kitap ve anlaşılır indirdi." savı o zaman biraz havada kalıyor bence...

bakınız, ayetlerdeki anlamları ve söylenmek istenenleri düşünelim, düşünmeyelim demiyorum.

ama sevgili fers'in dediği gibi;

"bu ifadeden anksiyete veya benzeri bir durum anlayabilmiş olan kureyşlilere ve diğer muhatablarına helal olsun... "

gibi saçma bir durum çıkıyor her defasında ortaya...

bunun neden iki ucu var...

anlaşılır ve arapça mı?

yoksa yağan yağmurun hangi kozmik olayı işaret ettiğini düşünmemizi gerektirecek kadar tefekkür edilmesi yada ihtisas yapılmasını gerektiren bir olay mı?

bu sizin ve diğer arkadaşların yaptığı bizleri kamplaşmalara götürüyor, fırkalara bölüyor.

"anlamıyormusunuz... körmüsünüz... ne diyor iyi bak... iyi oku... anlamıyorsan ben ne söyleyeyim..."

anlamıyorum kardeşim, an-la-mı-yo-rum.

anlamak için burdayım, kendimi aciz hissetmek ve aşağılanmak için değil...

fikirlerinizi söyleyiniz ama açıkça ve anlaşılır lütfen.

çekinmeyiniz.

isteyen alır istemeyen almaz.

çap meselesi...

deniz yıldızları diyorum... diyorum... diyorum.... başkada birşey demiyorum.

Fers 12. October 2012 08:57 PM

selam

önceki yazılarımdan,

bakara/34
ve iz kulnaa lil melaaiketiscuduu li aademe.../
fe seceduu illaa ibliise.../
ademe secdede birden fazla melek ve iblis hariç, iblis bir melek...

ebaa vestekbere ve kaane minel kaafiriine.../
direnip büyüklenince inkarcılar sınıfına geçmiş...

araf/10
ve lekad mekkennaakum fiil ardı.../ sizi yerleştirdik yeryüzünde...
araf/11
ve lekad halaknaakum.../ sizi yarattık...
fe seceduu illaa ibliise.../ iblis haricindekiler secdede
lem yekun mines saacidiine.../ iblis secde edenlerden olmadı...

siz olarak nitelenen adem/yeryüzünde yerleşik bulunan vahy muhatabları ve onlara/ademe secdede olmayan iblis...

kehf/50
fe seceduu illaa ibliise, kaane minel cinni fe feseka an emri rabbihi.../

bir melek olan iblis secdede olmayınca cinler safına katılmış ve efendisinin buyruğundan sapanlardan olmuş ...

e fe tettehızunehu ve zurriyyetehuu evliyaae min duunii.../ onu ve neslini benden başka veliler mi edindiniz...
ve hum lekum aduvvun.../ size düşmanlar...

sad/74
illaa ibliise, istekbere ve kaane minel kaafiriine.../ kibirlendi/büyüklendi ve inkarcılardan oldu...
sad/75
estekberte em kunte minel aaliine../ kibirlendin/büyüklendin yücelerden mi oldun...

[B]iblis[/B]; melek, ademe secdede olmayan, cinler safında olan, rabbin buyruğundan sapkın, adem tarafından rab yerine edinilen veli, düşman, kibirlenen/büyüklenen, inkarcı, kendini yücelerden sanan...

ayetleri ben böyle yorumladım, doğrusudur, eğrisidir diye bir iddiam yok...

ates demir 12. October 2012 09:00 PM

Ve Enfal 17


1. fe lem taktulû-hum : oysa, halbuki onları siz öldürmediniz
2. ve lâkinne allâhe : ve lâkin, fakat, ama Allah
3. katele-hum : onları öldürdü
4. ve mâ rameyte : ve sen atmadın
5. iz rameyte : sen attığın zaman
6. ve lâkinne allâhe : ve fakat, ama Allah
7. ramâ : attı
8. ve li yubliye el mu'minîne : ve mü'minleri imtihan etmek için
9. min-hu : ondan (kendisinden)
10. belâen : bir belâ, bir imtihan
11. hasenen : ahsen, güzel
12. inne allâhe : muhakkak ki Allah
13. semî'un : en iyi işiten
14. alîmun : en iyi bilen

Nasıl? Nasıl mumkun olabilir?
O halde bir seri katilde cikip oldurdukleri icin ben oldurmedim Allah oldurdu dese ne yaparsiniz? Akil hastanesine gider degil mi?
O halde fark nerede?
Fark birinin vicdanina birinin iblisine uymasinda. Vicdanina uyan/ yeminine sadik kalan/ ashabuL meymene, iblisine uyan ashabul meseme dir. Biri cennete digeri cahime, biri Allah ın eli olur, olur ondan nebi, digeri iblisin eli olur olur ondan katil. Fark bu...(Allah in ve iblisin eli terimlerini lutfen parmaklarinizin oldugu el olarak algilamayiniz)
Kusursuzluk Allah a mahsustur.
Allah ihtiyacsizdir.
Oysa ben O nun rahmetine muhtacım.

Fers 12. October 2012 09:02 PM

enfal/48
ve iz zeyyene lehumuş şeytaanu a maalehum.../

olaya müdahil olan karakter şeytan, iblis değil...

enbiya/79....81,82
ve sehharnaa......ve li suleymaaner riiha aasıfeten tecrii bi emrihii ve mineş şeyaatiini men yeguusuune lehu.../
süleymana itaat ettirilen, buyruğuyla cereyan eden şiddetli rüzgar ve şeytanlardan, onun için derine dalanlar...

sad/36,37
fe sehharnaa lehur riiha tecrii bi emrihii ruhaaen haysu esaabe veş şeyzztiine kulle bennaain ve gavvaasın.../
süleymana itaat ettirilen, buyruğuyla cereyan eden yumuşak rüzgar ve derine dalan, yapı ustası olan şeytanların tümü...

bana göre buradaki şeytanlar somut karakterler, iblisle alakası yok üstelik iblis zaten ademe secde etmemişken ne diye süleymanın hizmetinde olsun, yoksa süleyman adem değil mi...

şeytanla ilgili diğer ayetleri inceleyin...

Fers 12. October 2012 09:09 PM

nur/41
e lem tera...men fiis semaavaati vel ardı vet tayru saaffaatin.../ görmez misin.....yer gök/heryerdekiler ve sıralı uçanlar...
/42
ve lillaahi mulkus semaavaati vel ardı.../ yere göğe/heryere hakim olan Allah...
/43
e lem tera...yuzcii sehaaben...yec aluhu rukaamen....el vedka yahrucu min hılaalihii.../görmez misin...sevkedilen bulutları...kümelenen...arasından yağmur çıkan...

kullun kad alime salaatehu ve tesbiihahu.../
Allah a ait salat ve tesbih bilen yağmur bırakan bulutlar...

bu ayetlerdeki bulutlar kendi tesbihlerini bilen karakterler tıpkı bakara 30 daki "ve nahnu nusebbihu bi hamdike" tesbihini bilen melekler gibi...

31 dekiler ademe öğretilen isimlerden habersiz olan melekler, 32 deki sadece kendi tesbihlerini bilen meleklerle aynı karakterler ...

34 teki secde edenler ve iblis karakterlerinin hepsi ademe ait...iblisin özelliklerine bakılırsa ademin iblisinin ne olduğu ortada...

[B]iblis[/B]; melek, ademe secdede olmayan, cinler safında olan, rabbin buyruğundan sapkın, adem tarafından rab yerine edinilen veli, düşman, kibirlenen/büyüklenen, inkarcı, kendini yücelerden sanan...

secde halinde olan diğer melekler de ademin....

ademe secde eden melekler ve ademe secde etmeyen melek iblis...
buradaki melekler 30, 31 ve 32 dekilerden farklı...

ates demir 12. October 2012 09:25 PM

Sayin Fers; son soyleminize katiliyorum.

Sayin Bart; Kuran zamaninin en guzel anlatim sanatlarini en guzel kafiyelerle icerir. Duz mantikla okunmamali. Duz mantikla okursaniz Allah i el sahibi yaparsiniz. Sonra hirsizinda elini kesersiniz. İpuçlari yine Kuranda. Sadece anlaya anlaya dusune dusune baska ayetlerde kullanimina baka baka okunmali. Bir iddia, bir farkli gorus sahibi olarak asamı attım dostum :) elini vicdanina koy. Kimseyi gruplastirmak gibi bir niyetim asla olamaz. Sadece dinlemeden konusanlari, karsit yazilari okumadan bildigini okuyanlari sindiremiyorum. Bu konuda kendimi teRBiye ediyorum, kendine sabır diliyorum. Size ve herkese de benim ucuk yazilarima gosterdiginiz sabirdan oturu tesekkur ediyorum.
Çap/tas/kap. İsteyen istedigi kadarini alir.

aorskaya 12. October 2012 09:28 PM

[QUOTE=ates demir;12976]Kisinin, dunyanın, ayın, güneşin, evrenin işleyişi açısından malik oldugu seyler melekeleridir. Melik; ancak sahip oldukları varsa melik tir.
Yerçekimi bir melekedir, suyun ve havanın kaldırma kuvveti de.
Rüzgar bir melekedir, tohumları eken.[/QUOTE]

Selamlar,
Sevgili kardeşim, "meleke"ler konusunda yazdıklarınıza (bazılarınca melek ve meleke kavramları birbirine karıştırılmadıkça) katılıyorum.

[QUOTE=ates demir;12976]
[COLOR="Red"]İnsana melekelerin iblis dışında tamamının [/COLOR]itaati sözkonusudur. İblis ise Allah a isteristemez secdededir. O halde iblis nasıl secde emrine aykırı hareket edebilir? Ademe secde emri veren kim/ne? Rahman ne? Allah ne?
İblis düşmanımız bize secde etmeyen. [COLOR="Red"]İblis egomuz/sahtebenligimiz/sol yarımız/örtündüğümüz giydiğimiz elbisemiz.[/COLOR]
Ya iblise/egona uyarsın ve vicdanı örtersin, adın olur örten
Ya vicdana uyarsın ve barışık olursun onunla, adın olur barış sahibi
[/QUOTE]


Sevgili ateş kardeşim,

İblis de melek gibi fakat özünde ayrı bir yaratıktır. İnsanın nefsi, egosu yukarıdaki yazımda delillendirdiğim ayetlede sabit olduğuna göre iblis değildir.
Ancak, iblis şeytandır, yine şeytan olan insanlar (ve cinler) vardır.

İblis şeytan olurken, her şeytan iblis olmamaktadır. Kaldıki, hatırlarsak; Adem'in yaratılış haberi sırasında melekler arasında bulunan iblis'in insanın yaratılışından önce de var olduğu görülür.

Melekler insan hakkında rabbimizin bilmedikleri olduklarını söyleyince insana secde ederlerken, buna rağmen İblis kendini yaratılış bakımından üstün görerek secdeye yanaşmamamıştır. (Aslında İblis'in bu itirazındaki gerekçesi, rabbimiz aksini söylemediği için doğru olmakla birlikte Rabbimiz katındaki üstünlük yaratılıştan değilde takvadan olduğundan önemi olmamaktadır.)

Özetle, ne melekler ve ne de iblis insanın bir özelliği yada elemanı olmayıp ayrı bir yaratıktır.

Saygılarımla...
aorskaya

ates demir 12. October 2012 09:35 PM

Ademe secde eden meleklerin farkliligi bence bu meleklerin-guclerin-ademe ait olmasindan. Tasvir/yansıtma/imgeleme olarak goruyorum.
Sevgiyle

aorskaya 12. October 2012 09:36 PM

[QUOTE=ates demir;12995] Sonra hirsizinda elini kesersiniz. [/QUOTE]

Selamlar,
Sevgili Ateş kardeşim,

Ben hırsızın elinin kesilmesi anlatımını sizin gibi mecaz olarak kabul etmiyor ve aynen düz anlamı olarak yapılması emredilen eylem olarak anlıyor, kabul ediyorum.

Bununla ilgili olarak şeriat konusunda bir yazımda detaylı anlatımlarda bulunmuştum. Ancak, burada tekrarı konu başlığına ters olacağından gerek duymuyorum.

saygılarımla...
aorskaya

aorskaya 12. October 2012 09:43 PM

[QUOTE=ates demir;12997]Ademe secde eden meleklerin farkliligi bence bu meleklerin-guclerin-ademe ait olmasindan. Tasvir/yansıtma/imgeleme olarak goruyorum.
Sevgiyle[/QUOTE]

sevgili kardeşim,

Daha secdeye gelmeden, insanın yaratılışı haberi esnasında meleklerin daha önceden yaraılanlar olduğunu hatırlayalım.

Şimdi, meleklerin Adem'in gücü olduğunu kabul edersek, o zaman daha insan yaratılmadan, insandan bağımsız ve önce onun güçlerinin yaratıldığını, sonra güçlerine insanın yaratılacağının haberi verildiğini ve güçlerininde; "biz seni hamd ile tespih ederken, bozgunculuk yaratacak insanımı yaratacaksın?" diye serzenişte bulunarak bilgilenmek istediklerini de kabul etmemiz gerekirki bu da aklın mantığın alacağı şey değildir.

Düşünebiliyormusunuz, benim gücüm yaratılmış, ona benim yaratılacağım anlatılıyor! Benim aklım almıyor...

saygılarımla...
aorskaya

aorskaya 12. October 2012 09:46 PM

[QUOTE=Fers;12992]enfal/48
ve iz zeyyene lehumuş şeytaanu a maalehum.../

olaya müdahil olan karakter şeytan, iblis değil...

enbiya/79....81,82
ve sehharnaa......ve li suleymaaner riiha aasıfeten tecrii bi emrihii ve mineş şeyaatiini men yeguusuune lehu.../
süleymana itaat ettirilen, buyruğuyla cereyan eden şiddetli rüzgar ve şeytanlardan, onun için derine dalanlar...

sad/36,37
fe sehharnaa lehur riiha tecrii bi emrihii ruhaaen haysu esaabe veş şeyzztiine kulle bennaain ve gavvaasın.../
süleymana itaat ettirilen, buyruğuyla cereyan eden yumuşak rüzgar ve derine dalan, yapı ustası olan şeytanların tümü...

bana göre buradaki şeytanlar somut karakterler, iblisle alakası yok üstelik iblis zaten ademe secde etmemişken ne diye süleymanın hizmetinde olsun, yoksa süleyman adem değil mi...

şeytanla ilgili diğer ayetleri inceleyin...[/QUOTE]

Selamlar,

Yazdıklarınıza katılıyorum. Süleyman'a hizmet edenler iblis değildir.

saygılarımla...

aorskaya 12. October 2012 09:52 PM

[QUOTE=pramid;12973]Kuranda müteşabih ve mesel/misal kavramlarını irdeleyiniz lütfen.

Sözün en güzelini inzal eden rabbe hamdolsun ki bütün çağa hitab eden bir kitap vermiş[/QUOTE]

Selamlar,

Elbette müteşabih ve misaller vardır, sembollerde vardır. Ancak; doğaüstü her olay, anlatım sembol değildir.

Ben doğaüstü olayların hepsinin sembol anlatım olduğunu kabul ve iddia edenlere yönelik olarak; "kuranı mecaz, sembol, bulmaca, bilmece" kitabı yapıyorlar eleştirisi getirdim.

"Sözün en güzelini inzal eden rabbe hamdolsun ki bütün çağa hitab eden bir kitap vermiş" demişsiniz.

Amenna... Buna katılmayan müslüman olabilirmi?

selamlar
aorskaya

ates demir 12. October 2012 09:52 PM

Sevgili aorskaya
İbliste isteristemez Allaha secdedeyse (zorunluluk var) nasıl olurda emre karşı gelir?
İblisi de Allah yaratmıstır, seni de beni de. İblis sadece kendine verilen adina VAROLMA ASİMETRİSİ denilen varolmak ve bilmek yolunun negatif kutbu/denizinden acı olanı. Ama sunu biliniz ki kaynağı yine Allah tır, onun gorevi kotu olmak, kotuye sevk etmek, itaat etmemek, sizi kendine itaate cagirmaktir.
Basit anlatimla fitratinizin bir parcasi tipki biri digerine karismayan asimetrik diger parcasi gibi.
Soru şu: SEN KİMSİN? BEN KİMİM? BİZ KİMİZ? NEYİZ?


Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 12:58 PM.

Powered by vBulletin® Version 3.8.1
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
Hanifler - Kuran odaklı gerçek din islam