![]() |
Hadid 12:
1. yevme : o gün 2. terâ : görürsün 3. el mu'minîne : mü'min erkekler 4. ve el mu'minâti : ve mü'min kadınlar 5. yes'â : koşar 6. nûru-hum : onların nurları 7. beyne : arasında 8. eydî-him : onların [B]gücü[/B] 9. ve : ve 10. bi : ile 11. eymâni-him : onların [B]yeminleri/andları[/B] 12. buşrâ-kum : sizin müjdeniz 13. el yevme : o gün 14. cennâtun : cennetler 15. tecrî : akar 16. min tahti-hâ : onun altından 17. el enhâru : nehirler 18. hâlidîne : ebediyyen kalacak olanlar 19. fî-hâ : içinde, orada 20. zâlike : işte bu 21. huve : o 22. fevzu : kurtuluş 23. el azîmu : en büyük |
Araf:55-56
Rabbinize alçala alçala ve gizlice/ açıkça göstererek dua edin; namaz kılın. Kesinlikle O, sınırı aşanları sevmez.Ve düzeltildikten sonra yeryüzünde bozgunculuk yapmayın. O'na ,ürpererek ve rahmetini umarak dua edin. Kesinlikle Allah'ın rahmeti ,iyileştirenlere güzelleştirenlere çok yakındır. |
Yunus:65-66
Ve onların sözü seni üzmesin. Kesinlikle hakimiyet,şan ve şeref bütünüyle Allah'a aittir.O ,en iyi işiten ,en iyi bilendir.Gözünüzü açın! Göklerde olan kimseler ve yeryüzünde olan kimseler kesinlikle Allah'ındır.Ve Allah'ın astlarından istekte bulunan kimseler,eş tuttuklarına tabi olmuyorlar.Onlar sadece zanna uyuyorlar ve onlar sadece yalan söylüyorlar. |
İNFİTÂR 1-5
Gök çatladığı zaman, yıldızlar dökülüp dağıldığı zaman, denizler yarılıp akıtıldığı zaman, kabirler altüst edildiği zaman; kişi, önünden gönderdiği ve geri bıraktığı şeyleri öğrenmiştir. |
Yunus:11-12
Ve eğer Allah,insanlara, onların hayrı çarçabuk istedikleri gibi, kötülüğü alelacele verseydi, onlara, kesinlikle kendi sürelerinin sonunu gerçekleştirirdi.Fakat Biz, Bize kavuşmayı ummayanları azgınlıkları içinde bocalayanlar olarak terk ederiz. Ve insana sıkıntı dokunduğu zaman ,yan yatarken, otururken,dikilirken Bize kesinlikle yalvarır. kendisinden sıkıntısını gideriverdik mi de sanki kendisine dokunan o sıkıntı için Bize hiç yalvarmamış gibi aldırmadan geçip gider . Sınırı aşanlara yaptıkları şeyler işte böyle süslenmiştir. |
Ya-Sin:2-6
Babaları uyarılmamış,bu yüzden de kendileri duyarsız bir toplumu kendisiyle uyarasın diye en üstün , en güçlü,en şerefli,yenilmesi mümkün olmayan/mutlak galip olanın,engin merhamet sahibinin indirdigi yasalar içeren/ bozulması engellenmiş Kur'an kanıttır ki sen, o elçilerdensin,hiç şüphesiz sen dosdoğru bir yol üzerinesin. |
[B]Necm: 31,32[/B] Göklerde ne var, yerde ne varsa; yaptıklarıyla kötülük sergileyenleri cezalandırması, iyileştiren-güzelleştiren kimseleri; -bazı küçük sürçmeler dışında- günahın büyüklerinden ve iğrençliklerden çekinip kaçınan kimseleri de “En güzel” ile ödüllendirmesi için Allah'ındır. Hiç kuşkusuz, senin Rabbin bağışlaması geniş olandır. Sizi, hem topraktan oluşturduğu zaman, hem de annelerinizin karnında ceninler hâlinde bulunduğunuz zaman, en iyi bilen O'dur. O hâlde nefislerinizi temize çıkarmayın. Allah'ın koruması altına girmiş kimseyi O daha iyi bilir.
|
[B]Nebe’ 21
Şüphesiz, cehennem pusuda beklemektedir.[/B] |
Fecr:27-30
Ey zihnindeki tüm soru işaretlerini gidererek rahata kavuşmuş kişi! Dön Rabbine, sen Rabbinden O da senden hoşnut olarak! Hemen gir kullarımın içine! Ve gir cennetime! |
Abese:11-16
Kesinlikle onların düşündüğü gibi değil! Kur’ân, değerli sayfalar içinde, yüceltilmiş, tertemiz temizlenmiş, saygın, iyi yazıcıların ellerinde bir düşündürücüdür. Dileyen onu düşünüp öğüt alır. |
Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 02:36 PM. |
Powered by vBulletin® Version 3.8.1
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
Hanifler - Kuran odaklı gerçek din islam