hanifler.com Kuran odaklı dindarlık

hanifler.com Kuran odaklı dindarlık (http://www.hanifler.com/index.php)
-   Meleklerin Durumu (http://www.hanifler.com/forumdisplay.php?f=181)
-   -   melek kavramı ve isimlendirilmesi (http://www.hanifler.com/showthread.php?t=2045)

hiiic 22. September 2012 10:02 AM

hakikat_ yolcusu...

melekleri rededen var mı?

2 omzumuda durup günah ve sevaplarımızı kaydeden melekler olduğu gibi;
göğsümüzün içinde olup süreli vücudumuza kan pompalayan bir melek,
boğazımızda ses çıkarmamıza yardım eden bir melek, v.s. lerde var.

Allahın melekelerinin olduğunu da biliyor, reddetmiyoruz.
Allah yeryüzüne yada evrenin herhangi bir köşesine müdehale için meleklerini kullanır.

yarattığı meleklerden kimilerini bizim hizimetimize sunmuştur ki onlar Allahın izniyle bize secde (boyun eğerek hizmet) ederler.
vücudumuz tıkır tıkır hizmet ediyor bizlere, ve ayrıca doğal çevremiz de öyle. Belli bir süreye kadar bize hizmetteler.

Eski bir söylenti; her yağmur damlasını bir melek taşır der.
Anlattığım şeyi anlayabilirseniz, bu lafın ne demek olduğunu da anlayacaksınız.

kolay gele..

Miralay 22. September 2012 11:09 AM

Selamünaleyküm

Melek deyince insan dışı varlıklar kastediliyorsa; olabilir. "Ol" emriyle alemleri yaratan yüce Allah, melekleri de yaratmaya muktedirdir. Amenna

Melek deyince cenab-ı Allah'ın melekeleri kastediliyorsa; ona da kaniyim.
Zira kainattaki herşey O'nun kudret eliyle yaratılır ve işlemeye devam eder (tesbih).

Şahsım adına melek deyince,yüce Allah'ın kudret eli,herşeye gücünün yetmesi olarak düşünüyorum. Yoksa haşa Allah'ın yardımcısı veziri azamı falan yok. O bunlardan münezzehtir.

hiiic 22. September 2012 02:29 PM

Sevgili Miralay, Aleykümselam.

sana Ruh (cebraili) soruyorlar, onlara de ki; ruh [U]Allahın emrindedir[/U].

Yani Ruh bizzat Allahın melekesidir, onun organı, onun müdehale aracıdır.

Kol ise (Allahın izniyle) bizim emrimizdedir, göz bizim emrimizdedir (bize boyun eğerek itaat eder/secde ederler), sana gözden koldan sorarlarsa onlara ilmin kadar cevap verirsin ama Ruh (Allahın cebraili; Allahın iletmesi; Allahın Organı) hakkında zandan öte bilgimiz yok.

Keza geleneksel anlatımla bahsedilen 600 kanatlı cebrail meleği de uydurmanın katmerlisi...

Allah o organı (meleği) ile kullarından dilediğine dilediğini vahyeder.
Dilerse vahyettiğini siler dilerse vahyettiğini dillerden kitaplara oradan matbalara 1400 yıl sonralara ulaştırır.
Dilerse vahyettiğini peygamber seçer, dilerse sadece kullarına ilham ile doğruyu gösterir.

Bu Allahın üzerimizdeki kuvveti kudretidir. Allah melekleri ile insanların herkesin üzerinde her an gözcü ve onlara hükmedicidir. Dilediğini dilediğine sevdirir dilediği zaman toplumları birbirine düşürür savaştırır.

Allah, herkesin perçeminden tutmuştur.


Cebraili Allahdan bağımsız bir canlı olarak düşünemeyiz. Ancak yukarıda da verdiğimiz örneklerdki gibi, ALlah Kuranda yer ile göğün nasıl konuştuklarını anlatıyor (ister dileyerek ister dilemeden bir araya gelin) Allah aynı şekilde cebrail melekesini yada diğerlerini de konuşturuyor.

Meleklerin kendi başlarına taştan, tahtadan, ağaçdan, güneş ve sudan bir farkı yoktur. Hiçbirisi insana kendi başına bir fayda veremez keza istesede beceremez. Bütün yardım, bütün iyilik Allahtandır. Merhametlidir ancak Cezası da çok acıdır.

hakikat_yolcusu 22. September 2012 07:20 PM

ben zaten melek diye bir varlığın var olduğunu savunuyorum ama siz önceki mesajlarınızda bunu açıkça belirtmemiştiniz. sanırım konu açığa kavuştu...
saygılar...

bartsimpson 23. September 2012 12:06 AM

[QUOTE=hiiic;12633]Tekrarlıyorum...
Melek; meleke demek.

Bir iş görev için çalışan demek.

Eğer Allah bir görev için insan tayin etmişse, o da melek ismiyle anılır...
Gezegenler melektir, bitkiler ve hayvanlarda öyle. GÜneş te melektir. İnsanlar da melektir.

İsmi ne olursa olsun, bir amaç için hizmet gösteren melektir.

İnsana hizmet eden (secde eden) melekler; kalp, böbrek, dalak, ağız, kulak ... bunların yanısıra soyut olarak kabul ettiğimiz akıl, zeka, hayal gücü, yaratıcılık yeteneği v.s.
hepsi melektir. en güzel örneği, peygamberle vahyeden melek, ilham gibi bir özelliktir. Meryeme doğururken korkma diyen "içgüdüsü", Musanın annesini onu göle bırakırken teskin eden "umudu", Yusuf kuyudayken ona "korkma sen kurtulacaksın" diyerek dayanma gücü veren "inancı"... Hepsi melek, melekelerdir. Ayrıca insana yardım eden, Allah tarafından yolunuza çıkıp sizi biryerlere sevk eden diğer insanlar da melektir.

Ama; güneş sistemini ve çekimi sarsmadan dünyaya yaklaşan 600 kanatlı bir cebrail sözkonusu değil. Keza uzayda havanın olmadığı bir ortamda kanat pek de işe yaramaz :) bu hikayeler cahil cühela uydurmasından başka birşey değildir. Kuranda olmadığı gibi ALlah katında da bir geçerliliği yoktur. Bu şeylere inanan saf insanlar ancak kendilerini Allah hakkında kandıran şeytanların peşi sıra giden hurafecilerden başkası değildir. Yaptıkları boş batıl işler, inandıklarının çoğu ise şirk içeren müşrik inancıdır.

***

Meleklere inanmak konusuna gelince...
ALlaha ve meleklere iman etmek = Allahın yeryüzüne ve insan hayatına dilediği her an müdehale edebileceğine inanmak demektir.
Allahın hayatımıza olan etkisi ve müdehalesi, insanların müdehalesinden daha kolay ve daha etkilidir.
Allah müdehale etmiyor bizler başıboşuz diyenler, ne kadar amentu okusalar da aslında Anlayışsızlıkları onlara Allahı ve melekleri inkara götürmektedir.[/QUOTE]

Bana burada Allahın Ayetleri ile Allahın Melekleri birbirine karışıyor gibi geldi???

khaos 23. September 2012 09:06 AM

[QUOTE=hiiic;12633]Tekrarlıyorum...
Melek; meleke demek.

Bir iş görev için çalışan demek.

Eğer Allah bir görev için insan tayin etmişse, o da melek ismiyle anılır...
Gezegenler melektir, bitkiler ve hayvanlarda öyle. GÜneş te melektir. İnsanlar da melektir.

İsmi ne olursa olsun, bir amaç için hizmet gösteren melektir.

İnsana hizmet eden (secde eden) melekler; kalp, böbrek, dalak, ağız, kulak ... bunların yanısıra soyut olarak kabul ettiğimiz akıl, zeka, hayal gücü, yaratıcılık yeteneği v.s.
hepsi melektir. en güzel örneği, peygamberle vahyeden melek, ilham gibi bir özelliktir. Meryeme doğururken korkma diyen "içgüdüsü", Musanın annesini onu göle bırakırken teskin eden "umudu", Yusuf kuyudayken ona "korkma sen kurtulacaksın" diyerek dayanma gücü veren "inancı"... Hepsi melek, melekelerdir. Ayrıca insana yardım eden, Allah tarafından yolunuza çıkıp sizi biryerlere sevk eden diğer insanlar da melektir.

Ama; güneş sistemini ve çekimi sarsmadan dünyaya yaklaşan 600 kanatlı bir cebrail sözkonusu değil. Keza uzayda havanın olmadığı bir ortamda kanat pek de işe yaramaz :) bu hikayeler cahil cühela uydurmasından başka birşey değildir. Kuranda olmadığı gibi ALlah katında da bir geçerliliği yoktur. Bu şeylere inanan saf insanlar ancak kendilerini Allah hakkında kandıran şeytanların peşi sıra giden hurafecilerden başkası değildir. Yaptıkları boş batıl işler, inandıklarının çoğu ise şirk içeren müşrik inancıdır.

***

Meleklere inanmak konusuna gelince...
ALlaha ve meleklere iman etmek = Allahın yeryüzüne ve insan hayatına dilediği her an müdehale edebileceğine inanmak demektir.
Allahın hayatımıza olan etkisi ve müdehalesi, insanların müdehalesinden daha kolay ve daha etkilidir.
Allah müdehale etmiyor bizler başıboşuz diyenler, ne kadar amentu okusalar da aslında Anlayışsızlıkları onlara Allahı ve melekleri inkara götürmektedir.[/QUOTE]

yani bu durumda tüm sistem Alah ın meleği
hımm hiç böyle düşünmemiştim.şeytan kavramınıda Sayın Galip Yetkin in açıkladığı gibi düşünürsek aslında taşlar yerine oturuyor.

hiiic 23. September 2012 05:51 PM

Hani luta uyarıcı melek gönderdik diyor.
Luta gelenler aslında melek değil, insandan elçiler. Lutu uyarıyor şehirden uzaklaşmasını söylüyor. Sabaha karşı baskın var diyorlar. İnsanlardan da melek diye bahsedilebilir.

Bütün sistem Allahındır evet. Canlı cansız ne varsa Allahındır.
Sadece bize irada ve nefs vermiş ve meleklerden bazılarını emrimize boyun eğdirmiştir. Onlar bize hizmet ederler, istediğimiz yere adım atarlar, dilediğimize bakarlar, dilediğimizi tutarlar. Koruyucu melekler de vardır, refleks gibi, adrenalin gibi, bunlar insandan bağımsız onu koruyan melekelreridir. Kendi başlarına insana hiçbir fayda şefaat veremezler, hormonlardan organlara, ağaçlara kadar hepsini organize edip bize faydalı hale getiren Alemlerin rabbi, görüp göremediğimiz, bilip bilemediğimiz herşeyi yaratan, gücü ve kuvveti yaratıp bizlere dilediği ölçüde veren Allahtır.

Şeytan: Şarlatan... Yalan uyduran demek...
İnsana vaat eder, yalan konuşur, dolandırır, boş umutların peşine koşturur.
Şarlatanlar gerek dünya malı vaad eder gerekse de sağdan gelir cennet için şefaat vaad eder. Her ne şekilde olursa olsun onların peşine takılmayın diye uyarır Allah.
Onları tanımak çok kolaydır;
-Yalancıdır.
-Ahlaksızlığı fuhşiyatı güzel gösterir, gerekirse emreder
-Doğru, düzgün yoldan çıkarır.
v.s.

İblis var bir de, o şeytandan farklı. İblis bizzat insanı yanıltan düşüncedir. Ham düşünce. Mal biriktiren insanın ya da sıkıntıdan kurtulan insanın kendisini kurtulmuş gibi görmesini iblis sağlar. Çok zengin insanlar kendilerini iblisleri yüzünden kurtulmuş sayar, batabileceğini düşünmez, kibirlenir, hatta öleceğini bile bilmez. Ebedi kalacağını sanar. Tıpkı cennette mal biriktirip (sonsuzluk ağacının meyvesi diye betimler Allah- gelenekselciler elma ağacı derler) mal biriktirip cennette sonsuza kadar kalacaklarını sanmaları gibi. Adem iblisi yüzünden cennette toprak parselledi de Allah bizi imtahan icin buryaa gönderdi ki, toplumsal yaşayan ile mal sahiplenme yarışına girenler belli olsun, Cenneti kimse şahsına tapulayamaz, Bütün mal Allahındır.

herşey çok nettir evet. Yeter ki hristiyanlar ya da yahudiler gibi inatçı olmayalım. atamızın dedemizin öğrettiği, hocalarımızın dediği dedik çaldığı düdük demeyelim. Yoksa ismin ne kadar müslüman olursa olsun, hristiyanlar ve yahudiler gibi ehli kitapdan farkı kalmaz insanın. Kuran üzerine düşelim, onu yaşamaya çalışalım.

pramid 24. September 2012 05:40 AM

[QUOTE]Hani luta uyarıcı melek gönderdik diyor.[/QUOTE]

O ayettin arapçası melek değil "elçi-rasul" kelimesi geçmektedir. Tahrif söz konusu.

Sözde melekler insan kılına girmişler. Yanlış; onun öncesinde uğradıkları ibrahim nebi ayetlerinde de melek ibaresi geçmez.

Okuyalım arapçasından ve gerçekleri görelim.

Müşrik tasavvuru meleğin kanlı canlı bir organizma tasavvur eder.

Mümin ise Bütün gücün ve tasavvurun Allah'ın "ol" demesi ile olacağı inancındadır.

Müşriklerin sorusuna bakın;

[B]Ve derler ki: "Ona bir melek indirilmeli değil miydi?" Eğer bir melek indirilseydi, elbette iş bitirilmiş olurdu da sonra kendilerine göz açtırılmazdı. ENAM 8[/B]

Müşrikler nasıl inanırlar; Muhammede vahy bir melek getirdir.

Mümin nasıl inanır; Vahy kalbe Allah ilka etti ki o vahy Cebrildir(zorlayıcı ayetler) ruhul kuddüs(tertemiz bilgi), ruhul emin yani güvenilir bilgi. Bu ayetlere düşman olunmaz. Bu ayetlere düşman varsa Allah ve onun vahyeden ayetleride düşmandır. Mikail (övülmüş olan, Allahın övgüsü) olana düşman iseniz, Allahda melekleri de size düşmandır.

[B]De ki: "Yeryüzünde yerleşip dolaşanlar melek olsalardı, biz de onlara gökten peygamber olarak bir melek gönderirdik." İsra 95 [/B]

Müşriklerin bir beklentisi var. Müşrik zihnini ortaya koyuyor rahman. Mutmain olmuş bir melek bekliyor. Ama yok

Fers 24. September 2012 06:45 AM

2:30 - Bir zamanlar Rabb'in meleklere: "Ben yeryüzünde bir halife yaratacağım" demişti. [B](Melekler): "A!.. Orada bozgunculuk yapacak ve kan dökecek birisini mi yaratacaksın? Oysa biz seni överek tesbih ediyor ve seni takdis ediyoruz" dediler. (Rabb'in): "Ben sizin bilmediklerinizi bilirim." dedi.

burada canlı bir varlık var konuşabiliyor[/B]...(raven)

alemlerin efendisi meleklere ne yapıp yapmayacağını soruyor ve onlarda hiç hadleri olmadığı halde gücünü bilip durdukları efendileri birşeyden anlamazmışcasına o na akıl veriyorlar "[B]A!.. Orada bozgunculuk yapacak ve kan dökecek birisini mi yaratacaksın?[/B]"...
yetmiyor bide kendilerini var eden güce sanki kendisi ne yaptığından habersizmişcesine "[B]Oysa biz seni överek tesbih ediyor ve seni takdis ediyoruz[/B]" diyerek hatırlatmada bulunuyorlar...

burada bir canlandırma/sunum/zikr/izah yok ve konuşan muhteremler akıl şuur sahipleri, öyle mi....

[B]Ve o zaman meleklere: "Âdem'e secde edin!" dedik, hemen secde ettiler. Yalnız İblis dayattı, kibrine yediremedi, inkârcılardan oldu
Burdada iblisin formunu yalnızca Yüce Allah ın bildiği akıllı muhasebe yapan aynı zamanda seçimde yapabilen bir varlık olduğunu düşünüyorum[/B]...(raven)

aklın ortağı ve seçme hakkına sahip, form da belli...

pramid 24. September 2012 07:58 AM

Allah, duman halinde bulunan göğe yönelerek, göğe ve arza şöyle emrediyor: "isteyerek veya istemeyerek gelin!" Her ikisinin cevabı, "İsteyerek geldik!" oluyor. (41/Fussilet, 11).

Bu ayet, kâinâtın yaratılışının ilk başlangıcına ve Allah’a olan itaatine işaret etmektedir. Fakat göklerin ve yerin Allah’ın emrine "isteyerek geldik" demiş olmaları bir kere olmuş bitmiş bir iş değildir, bu teslimiyet o günden bugüne süregelmekte olup, kıyamete kadar da devam edecektir. Ayrıca Bu tip ayetlerde canlı cansız varlıkların konuşturulması, o yapının özelliğinin bildirilmesidir.

Cehenneme sorulan doldun mu? sorusuna cehennemin cevabı: cehennemin kapasite büyüklüğünü yani özelliğini kendi ağzı ile anlatmasıdır. Buna kişileştirme ve intak sanatı denir. [COLOR="Red"]İnsana secde edem meleklerde insanın özellilğini anlatmaktadır. Kan dökmeye yatkın. Kuran bir yapının özelliğini anlatırken o yapıyı konuşturur. [/COLOR]Yahudilerin halini anlatıkende İŞİTTİK VE KARŞI GELDİK DEDİLER. hEP BERABER Mİ DEDİLER. hAYIR. bU YAHUDİLERİN ÖZELLİĞİNİN ANLATILMASIDIR.

O gün Cehenneme: “Doldun mu?” deriz; (o da:) “Daha var mı?” der!(Kaf, 30)

Fussilet 11. ayette, yer ve göğün ağzından, onların isteyerek veya istemiyerek(zorunlu) boyun eğme özellikleri yani onun yolunda oldukları anlatılmaktadır.Diğer bazı ayetlerde ise muzari sigasıyla göklerin, yerin ve her ikisi arasındakilerin Allah’ı tesbih ettikleri haber verilmektedir:

O, Allah’dır. Yaratıcı, yoktan var edici, şekil verendir. Bütün güzel isimler O’na aittir. Göklerde ve yerde bulunan her şey O’nu tesbih eder. O azîzdir, hikmet sahibidir." (yüsebbihu lehû mâ fis-semâvâti vel ard) (59/Haşr, 24).

Göklerde ve yerde olanların hepsi melik, kuddûs, azîz ve hikmet sahibi Allah’ı tesbih ederler." (yüsebbihu lillahi mâ fis-semâvâti ve mâ fil ard…) (62/Cuma, 1).

Göklerde ve yerde olan her şey Allah’ı tesbih eder. Mülk O’nundur, hamd de O’na aittir. Ve O her şeye kâdirdir." (yüsebbihu lillahi mâ fis-semâvâti ve mâ fil ard…) (64/Teğabün, 1).

"Görmez misin; göklerde ve yerde bulunan her şey ve dizi dizi kuşlar Allah’ı tesbih ederler. Her biri kendi duasını ve kendi tesbihini bilmiştir. Allah onların yaptıklarını tam olarak bilmektedir." (yüsebbihu lehû men fis-semâvâti vel ardı vet’tayru…) (24/Nur, 41).

"Gök gürültüsü Allah’ı tesbih eder. Melekler de O’nun korkusundan (tesbih ederler)." (ve yüsebbihu’r-ra’du bi-hamdihi vel melaiketu min hıîfetih) (13/Ra’d, 13).

"Yedi gök, yeryüzü ve orada bulunanların tamamı Allah’ı tesbih ederler. O’nu hamd ile tesbihi etmeyen hiçbir şey yoktur. Lakin şu var ki, siz onların tesbihini anlamazsınız. O, çok yumuşak ve bağışlayıcıdır." (tüsebbihu lehû’s-semâvatu’s-seb’u…) (17/İsra, 44).


Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 07:48 AM.

Powered by vBulletin® Version 3.8.1
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
Hanifler - Kuran odaklı gerçek din islam