hanifler.com Kuran odaklı dindarlık

hanifler.com Kuran odaklı dindarlık (http://www.hanifler.com/index.php)
-   Meleklerin Durumu (http://www.hanifler.com/forumdisplay.php?f=181)
-   -   melek kavramı ve isimlendirilmesi (http://www.hanifler.com/showthread.php?t=2045)

ates demir 12. October 2012 09:55 PM

Ayrica el kesme ile ilgili olarak bknz Yusuf suresinde hukumdarin kabini çalan Yusufun kardesine bir islam nebisi olan Yusufun babasinin seriatinin verdigi cezaya.
Kuran bir butundur ve celiski yoktur.

Fers 12. October 2012 09:56 PM

selam

[QUOTE]
Şimdi, meleklerin Adem'in gücü olduğunu kabul edersek, o zaman daha insan yaratılmadan, insandan bağımsız ve önce onun güçlerinin yaratıldığını, sonra güçlerine insanın yaratılacağının haberi verildiğini ve güçlerininde; "biz seni hamd ile tespih ederken, bozgunculuk yaratacak insanımı yaratacaksın?" diye serzenişte bulunarak bilgilenmek istediklerini de kabul etmemiz gerekirki bu da aklın mantığın alacağı şey değildir.[/QUOTE]

bakara 30 daki "ve nahnu nusebbihu bi hamdike" tesbihini bilen melekler ademin meleklerinle alakası yok...

[B]31[/B] dekiler ademe [B]öğretilen isimlerden habersiz olan[/B] melekler, [B]32[/B] deki [B]sadece kendi tesbihlerini bilen[/B] meleklerle aynı karakterler ...

[B]34[/B] teki [B]secde edenler[/B] ve [B]iblis[/B] karakterlerinin hepsi [B]ademe ait[/B]...iblisin özelliklerine bakılırsa ademin iblisinin ne olduğu ortada...

[B]iblis[/B]; melek, ademe secdede olmayan, cinler safında olan, rabbin buyruğundan sapkın, adem tarafından rab yerine edinilen veli, düşman, kibirlenen/büyüklenen, inkarcı, kendini yücelerden sanan...

[B]secde halinde olan diğer melekler de ademin[/B]....

ademe secde eden melekler ve ademe secde etmeyen melek iblis...
[B]buradaki melekler 30, 31 ve 32 dekilerden farklı[/B]...

bartsimpson 12. October 2012 09:59 PM

[QUOTE=ates demir;12997]Ademe secde eden meleklerin farkliligi bence bu meleklerin-guclerin-ademe ait olmasindan. Tasvir/yansıtma/imgeleme olarak goruyorum.
Sevgiyle[/QUOTE]

buna şöyle bir bakış açısı getirebilirmiyiz?

insanoğlu'nun (ademoğlu'mudur ona da emin değilim) kudretinde olan ve yapabilecekleri ile sınırlı olanlar onun melekleri... ki eşyanın isimleri olarak geçiyor, ben burdan somut ve imajiner olguları anlıyorum, (öğretilenler) secde eden, tabi olanlar...

insan maddesel bir varlıktır... ama...

insanoğlu'nun maddesel (eşyalar) dünyasında kudretinde olmayan ve yapamayacakları onun iblisleri ve şeytanı... ki ben buradan soyut ve irrasyonel olguları anlıyorum (öğretilmeyenler) secde etmeyen tabi olmayanlar...

insan akıl ve bilinç boyutu ile de ruhani bir varlıktır.

zaten şeytan ve iblisin insan üzerindeki tahakkümü de maddesel dünyadadır. "Ahirete kadar" der. Madde ötesi boyutta bence şartlar eşit.

bilmem anlatabildim mi?

bartsimpson 12. October 2012 10:01 PM

[QUOTE=aorskaya;13000]Selamlar,

Yazdıklarınıza katılıyorum. Süleyman'a hizmet edenler iblis değildir.

saygılarımla...[/QUOTE]

burada su ile alakalı olduğundan dolayı cinler olduğuna dair rivayetler duymuştum

aorskaya 12. October 2012 10:03 PM

[QUOTE=ates demir;13003]Ayrica el kesme ile ilgili olarak bknz Yusuf suresinde hukumdarin kabini çalan Yusufun kardesine bir islam nebisi olan Yusufun babasinin seriatinin verdigi cezaya.
Kuran bir butundur ve celiski yoktur.[/QUOTE]

selamlar,

Yusuf suresini hatırlarsak;
1- Yusuf'un kardeşi gerçekte kabı çalmayıp, yusuf peygamberin yanında alıkoymak için bu süsü verdiğini de hatırlamamız gerekir.

2- Yusuf peygamber, ülkede hükümdar değildir ve ülkedeki hırsızlık suçlarını cezalandıran yasalar Yusuf peygamber tarafından (yada babası tarafından) konmamıştır.

Bu nedenlerle, kurandaki hırsızlık cezasını Yusuf kıssasındaki ile karıştırmak bana göre doğru değildir.

saygılarımla...
aorskaya

bartsimpson 12. October 2012 10:04 PM

[QUOTE=ates demir;13002]Sevgili aorskaya
İbliste isteristemez Allaha secdedeyse (zorunluluk var) nasıl olurda emre karşı gelir?
İblisi de Allah yaratmıstır, seni de beni de. İblis sadece kendine verilen adina VAROLMA ASİMETRİSİ denilen varolmak ve bilmek yolunun negatif kutbu/denizinden acı olanı. Ama sunu biliniz ki kaynağı yine Allah tır, onun gorevi kotu olmak, kotuye sevk etmek, itaat etmemek, sizi kendine itaate cagirmaktir.
Basit anlatimla fitratinizin bir parcasi tipki biri digerine karismayan asimetrik diger parcasi gibi.
Soru şu: SEN KİMSİN? BEN KİMİM? BİZ KİMİZ? NEYİZ?[/QUOTE]

bu fizikte polarite deniyor sevgili ateş demir "zıt kutupluluk" yani ve evrenin her yerinde vardır...

ates demir 12. October 2012 10:09 PM

Yusuf suresini anlayarak okudugunuzu dusunmuyorum. Benim istedigim yaniti vermediginizden degil, Yusuf suresinden algiladiklarinizin ve soylediklerinizin ayetlerde bahsedilenle taban tavana zit olmasindan.

ates demir 12. October 2012 10:14 PM

Yaratım/algı zıtlıklar ilkesiyle mumkundur. İcice gecmis 2 matrixtir. Asimetrik simetri veya ayna hayalidir.
Siyah kadar beyaz
Aydinlik kadar karanlik
Rahman kadar iblis olmak zorunda.
Hepsi BİLMEK icin.

aorskaya 12. October 2012 10:15 PM

[QUOTE=ates demir;13002]Sevgili aorskaya
İblis sadece kendine verilen adina VAROLMA ASİMETRİSİ denilen varolmak ve bilmek yolunun negatif kutbu/denizinden acı olanı. Ama sunu biliniz ki kaynağı yine Allah tır, onun gorevi kotu olmak, kotuye sevk etmek, itaat etmemek, sizi kendine itaate cagirmaktir.
[/QUOTE]

Sevgili Ateş kardeşim,

İblis'in görevinin kötü olmak, yada kötüye sevk etmek olduğu şeklindeki görüşünüz, insan yaratılana kadar doğru değildir.

Aksine, insan yaratılmadan önce yaratılmış olan İblis'in meleklerle birlikte üst düzeyde olduğunu, secde etmemesi üzerine, "in ordan aşağı" denmesinden anlamak mümkündür.

İnsan yaratılana kadar İblis'te melekler gibi rabbimize itaat eden bir varlıkken, insanın kendinden daha düşük bir özden yaratılması yüzünden ona secdeyi kabul edememesi yüzünden rezil duruma düşmüştür.

saygılarımla...
aorskaya

aorskaya 12. October 2012 10:20 PM

[QUOTE=ates demir;13009]Yusuf suresini anlayarak okudugunuzu dusunmuyorum. Benim istedigim yaniti vermediginizden degil, Yusuf suresinden algiladiklarinizin ve soylediklerinizin ayetlerde bahsedilenle taban tavana zit olmasindan.[/QUOTE]

Yusuf suresinde anlatılan hırsızlık olayında söylediklerim yanlışmıdır yani? Size göre;

1- Gerçek bir hırsızlık olayımı vardır?
2- Yusuf'un bakan düzeyinde bir görevli olması doğru değilmidir?
3- Yusuf peygamber zamanında, o ülkede hırsızlık suçları yada diğer konularda islam yasalarımı uygulanıyordu?
4- Yusuf'un kardeşinin hırsızlık yaptığı, Yusuf'un komutası dışındaki kimseler tarafından da bilinmektemiydi?

Ayrıca, mümkünse kısaca bu kısımla ilgili, iddialarınızı biraz daha açabilirmisiniz?

selamlar
aorskaya

aorskaya 12. October 2012 10:26 PM

[QUOTE=bartsimpson;13005]buna şöyle bir bakış açısı getirebilirmiyiz?

insanoğlu'nun (ademoğlu'mudur ona da emin değilim) kudretinde olan ve yapabilecekleri ile sınırlı olanlar onun melekleri... ki eşyanın isimleri olarak geçiyor, ben burdan somut ve imajiner olguları anlıyorum, (öğretilenler) secde eden, tabi olanlar...

insan maddesel bir varlıktır... ama...

insanoğlu'nun maddesel (eşyalar) dünyasında kudretinde olmayan ve yapamayacakları onun iblisleri ve şeytanı... ki ben buradan soyut ve irrasyonel olguları anlıyorum (öğretilmeyenler) secde etmeyen tabi olmayanlar...

insan akıl ve bilinç boyutu ile de ruhani bir varlıktır.

zaten şeytan ve iblisin insan üzerindeki tahakkümü de maddesel dünyadadır. "Ahirete kadar" der. Madde ötesi boyutta bence şartlar eşit.

bilmem anlatabildim mi?[/QUOTE]

sevgili bart kardeşim,

ne melek, ne de iblis insanın bir parçası, özelliği olmayıp, insandan önce yaratılmış ayrı varlıklardır.

Buna ilişkin daha önce ayetlerle delillendirdiğim yazıma bakabilirsiniz. Ayrıca, az önce yazdığım sebeplerle de insanın gücünün yettikleri melek, yetmedikleri ise iblis olamaz.

Gücünün yetmesine yada yetmemesine melek değil, meleke yani becerileri, yetenekleri, yetileri denebilir.

Ayrıca, rabbimizin kimseye gücünün yetmeyeceğini yüklemeyeceği şeklindeki sünneti gereğince de gücü yetmeyenler iblis olamaz.

selamlar...
aorskaya

bartsimpson 12. October 2012 11:01 PM

[QUOTE=aorskaya;13013]sevgili bart kardeşim,

ne melek, ne de iblis insanın bir parçası, özelliği olmayıp, insandan önce yaratılmış ayrı varlıklardır.

Buna ilişkin daha önce ayetlerle delillendirdiğim yazıma bakabilirsiniz. Ayrıca, az önce yazdığım sebeplerle de insanın gücünün yettikleri melek, yetmedikleri ise iblis olamaz.

Gücünün yetmesine yada yetmemesine melek değil, meleke yani becerileri, yetenekleri, yetileri denebilir.

Ayrıca, rabbimizin kimseye gücünün yetmeyeceğini yüklemeyeceği şeklindeki sünneti gereğince de gücü yetmeyenler iblis olamaz.

selamlar...
aorskaya[/QUOTE]


siz insanı maddesel bir varlık olarak mı tahayyül ediyorsunuz?...

Kaalu Bela ????

Rabbiniz kim sorusuna muhatap olan kim? siz kimsiniz? cennetten kovulan kim?

ayrıca yazımı farklı bir perspektiften okumayı deneyin. katılıp katılmamak size kalmış. bu bir görüştür. yorumdur. ayet değil...

Fers 12. October 2012 11:09 PM

selam

[QUOTE]ne melek, ne de iblis insanın bir parçası, özelliği olmayıp, [B]insandan önce yaratılmış[/B] ayrı varlıklardır.[/QUOTE]

insandan önce yaratılan olduğunun kanıtı nedir hocam, bakara 30 daki melekler mi,
bakara 30 da meleklere ademin yeryüzünde halife atanacağı bildiriliyor "ve iz kaale rabbuke lil melaaiketi innii [B]caailun[/B] fiil ardı [B]haliifeten[/B]" yaratılacağı değil...

[QUOTE][QUOTE]
Alıntı:
Şimdi, meleklerin Adem'in gücü olduğunu kabul edersek, o zaman daha insan yaratılmadan, insandan bağımsız ve önce onun güçlerinin yaratıldığını, sonra güçlerine insanın yaratılacağının haberi verildiğini ve güçlerininde; "biz seni hamd ile tespih ederken, bozgunculuk yaratacak insanımı yaratacaksın?" diye serzenişte bulunarak bilgilenmek istediklerini de kabul etmemiz gerekirki bu da aklın mantığın alacağı şey değildir.
[/QUOTE]

bakara 30 daki "ve nahnu nusebbihu bi hamdike" tesbihini bilen melekler ademin meleklerinle alakası yok...

[B]31[/B] dekiler [B]ademe öğretilen isimlerden habersiz olan melekler[/B], [B]32[/B] deki sadece [B]kendi tesbihlerini bilen meleklerle aynı[/B] karakterler ...

[B]34 [/B]teki [B]secde edenler ve iblis[/B] karakterlerinin hepsi [B]ademe ait[/B]...iblisin özelliklerine bakılırsa ademin iblisinin ne olduğu ortada...

[B]iblis[/B]; melek, ademe secdede olmayan, cinler safında olan, rabbin buyruğundan sapkın, adem tarafından rab yerine edinilen veli, düşman, kibirlenen/büyüklenen, inkarcı, kendini yücelerden sanan...

secde halinde olan diğer melekler de ademin....

ademe secde eden melekler ve ademe secde etmeyen melek iblis...
[B]buradaki melekler 30, 31 ve 32 dekilerden farklı[/B]... [/QUOTE]

iblisin önce yaratıldığına dair ayet hangisi...

Fers 12. October 2012 11:14 PM

sad/26
yaa daavuudu innaa [B]ceal[/B]naake haliifeten fiil ardı fahkum beynen naasi bil hakkı.../ insanlar arasında gerçek ile karar vermesi için halife [B]tayin[/B] edilen davud...

burada da davud halife tayin edilmiş, o da mı ilk...

aorskaya 12. October 2012 11:33 PM

[QUOTE=Fers;13019]selam
insandan önce yaratılan olduğunun kanıtı nedir hocam, bakara 30 daki melekler mi,
bakara 30 da meleklere ademin yeryüzünde halife atanacağı bildiriliyor "ve iz kaale rabbuke lil melaaiketi innii [B]caailun[/B] fiil ardı [B]haliifeten[/B]" yaratılacağı değil...
[/QUOTE]

selamlar,

Sevgili Fers kardeşim,

Ademin meleklere anlatılması ayetine bakarsak, sad 26 ayetindeki gibi, "insanlar arasında gerçek ile karar vermesi için" anlatımı yer almamaktadır.

İnsanlar arasında halife tayin edilmesine meleklerin kabul edemeyeceği ne olabilir? İblis'in itirazı; kendisinin insanlara halife atanması beklentisimidir?

İblis'in itirazındaki sözleri hatırlarsak, yaratılış konusunun işlendiğini görürüz. Bu da Davud gibi insanlar arasına halife tayinini değil, yaratılışın anlatıldığını gösterir.

[QUOTE=Fers;13019]
iblisin önce yaratıldığına dair ayet hangisi...[/QUOTE]

İnsan iblisten önce yaratılmış olsaydı, İblisin itirazı üzerine "in oradan" denmezdi. Çünkü, İblisin inmesi istenilen yere çıkması için insan anlatımından önce belli zaman gerekir.Aksi halde, insanın önce yaratıldığı ama meleklere ve iblise anlatılmadan önce bir zaman beklendiği akla gelmelidir. Halbuki, ayetlerden buna delil yoktur, aksine insanın sonra yaratıldığının anlaşılmasını gerektirmektedir.

selamlar
aorskaya

aorskaya 12. October 2012 11:36 PM

[QUOTE=Fers;13021]sad/26
yaa daavuudu innaa [B]ceal[/B]naake haliifeten fiil ardı fahkum beynen naasi bil hakkı.../ insanlar arasında gerçek ile karar vermesi için halife [B]tayin[/B] edilen davud...

burada da davud halife tayin edilmiş, o da mı ilk...[/QUOTE]

selamlar,

"insanlar arasında gerçek ile karar vermesi için halife [B]tayin[/B] " anlatımı, ademin meleklere anlatıldığı ayette yoktur. Bu nedenle Davut ve Adem'in durumu farklıdır.

saygılarımla...
aorskaya

aorskaya 12. October 2012 11:58 PM

[QUOTE=bartsimpson;13018]siz insanı maddesel bir varlık olarak mı tahayyül ediyorsunuz?...[/QUOTE]
selamlar,
Tabiki insan sadece maddesel olmayıp, onu insan yapan, yöneten değerlere de sahiptir.
[QUOTE=bartsimpson;13018]
Kaalu Bela ????
[/QUOTE]

Amenna...
[QUOTE=bartsimpson;13018]
Rabbiniz kim sorusuna muhatap olan kim? siz kimsiniz? cennetten kovulan kim?

ayrıca yazımı farklı bir perspektiften okumayı deneyin. katılıp katılmamak size kalmış. bu bir görüştür. yorumdur. ayet değil...[/QUOTE]


Yazılarınızı sonra inşallah yeniden okuyup, farklı açılardan anlamaya çalışacağım. Hatam varsa özür dilerim kardeşim...

saygılarımla,
aorskaya

Fers 13. October 2012 12:07 AM

[QUOTE]İblis'in itirazındaki sözleri hatırlarsak, yaratılış konusunun işlendiğini görürüz. Bu da Davud gibi insanlar arasına halife tayinini değil, yaratılışın anlatıldığını gösterir.[/QUOTE]

isra/61
kaale e escudu li men [B]halak[/B]te tiinaa.../

buradaki ifadenin [B]halk[/B] olması iblisin önce yaratıldığı anlamına mı geliyor, aynı anda halk edilen iki karakterden biri diğer karakter için aynı ifadeyi kullanamaz mı...

bakara/30
ve iz kaale rabbuke lil melaaiketi [B]innii caailun fiil ardı haliifeten[/B]
sad/26
yaa daavuudu [B]innaa cealnaake haliifeten fiil ardı[/B] fahkum beynen naasi bil hakkı.../

ikisinde de amaç halife tayin etmek, halef öncekinin devamıdır, kendisi ilk iken öncekinin devamı nasıl olur...

araf/13
kaale fe[B]hbit[/B] minhaa.../ yalnız iblis...
araf/24
kaale[B]hbituu[/B] ba dukum li ba dın aduvv.../ ikisi birden...

e iblis inmemiş miydi zaten ne işi var ademin yanında, beraber iniyorlar...
iblis için gereken belli zaman diğeri için yok mu...

Fers 13. October 2012 12:09 AM

[QUOTE]
"insanlar arasında gerçek ile karar vermesi için halife [B]tayin[/B] " anlatımı, ademin meleklere anlatıldığı ayette yoktur. Bu nedenle Davut ve Adem'in durumu farklıdır.[/QUOTE]

adem ne için halef tayin edildi...

ates demir 13. October 2012 08:44 AM

Elestu bi Rabbikum (Rabbiniz/yol gostericiniz degil miyim?) sorusu ve soruya evet demek bir andlaşmadır. Bu antlaşmayı yapmalisiniz ki sorumlu olasınız.
Andlaşma yapıldı. Sonra ben doğdum. Hani Rabbim bana yol gösterecekti? Göstermiyor mu? Hayır, nerede yasarsan yasa, hangi zamanda hangi dili konusursan konus Rabbim resulleri ile herkese yol gosteriyor. Sorumlusunuz. Andınıza bağlı kalıp kalmadığınıza bakılacak. Benim için gerçek bu. İşte bu sizi fıtrata götürür ve kendini bilen Rabbini bilir sözü Hak olur.
Halef/selef, A, - sonsuzdan + sonsuza giderken 0. Dilimde B nin varlıgı ve icice orulu zit 2 matrix icinde B nin teRBiye edilmesi olgusunda A nın özelliklerinin B ye aktarımıdır. Bir resmin ressamca oluşturulmasıdır. Kim ne derse desin ne yaparsa yapsın ressamı tam olarak betimleyemez, ressam siz ne dusunurseniz dusunun hep farklidir. Ancak bir ressam cizdigi tablo ile betimlenebilir. Cunku tablo kendini yansitir.
Allah in boyasiyla boyanmaktan algım; tablo sayesinde betimledigimiz sifatlari tasimamiz gerekliligidir. Allah adildir sizde adil olun. Allah bagislayicidir sizde bagislayici olun. İslam nebisinin cok sevdigi amcasini olduren koleye ne yaptigina bir bakin.

ates demir 13. October 2012 08:52 AM

Andina bagli kalanlara sadık, and/yemin ehli sahibleri, ashabul meymene denir.

Andinı bozanlara, andina sadık olmayanlara ashabul meşeme denir.

Sıratel müstakim ve ona bağlı ip imgelemesi Allah in ipi imgelemesidir. Allah ın uzattığı ipine

sımsıkı bağlı olmak sıratel mustakime giden yoldur. Kuranda bunu işaretler. Kuranın
vahiy olduguna ise şüphem yoktur.

aorskaya 13. October 2012 09:17 AM

[QUOTE=Fers;13027]adem ne için halef tayin edildi...[/QUOTE]

[QUOTE=hiiic;12628][COLOR="Red"]melek; meleke, organ...[/COLOR]

[COLOR="Red"][I][B]İnsanlara secde eden melekler, insanın melekeleridir. [/B][/I][/COLOR]milyarlarca hücre (meleke) senin haberin bile olmadan nice biyoloğun doktorun yapamıyacağı şekilde sana hizmet ediyor, secde ediyorlar.

[/QUOTE]
Selamlar,

Sevgili fers, sevgili kardeşlerim,

"Melek" konusunda gereğinden fazla tartışma yapıldığını düşünüyorum ve konuyu özetlemek istiyorum.

Ancak; melekten daha çok İblis ve şeytan dostlarına dikkat etmemiz gerekmesi nedeniyle ve İblis'i tanıyabilmek, anlayabilmek ve tedbir alabilmek için meleklerle ilgili olarak bu kadar detay anlatımlara katıldığımı bildirmek isterim.

Meleklerin ve iblisin, insanlardan önce yaratıldığını, bu nedenle insana ait bir unsur olamayacağını, bu nedenle İblis'in kuranda geçen ipucuna göre anlaşılmaya çalışılmasını ve tedbirler almamız gerektiğini bir kez daha belirtmek isterim.

[I][COLOR="Green"]Rabbimizin indirdiği kitaptaki hiç bir kelamı, kelimesi boş değildir. Bu nedenle, Adem'in yaratılması, meleklere bildirilmesi, meleklerin bilmediklerini öğrendiklerinde insanı kabul edip secde etmeleri meleklerin bizlere faydalı olduğunu gösterir.

Ancak, iblisin ise insanı öğrenmesine rağmen sırf yaratılış özünde insandan üstün olmasını ileri sürerek, rabbimizin emrine karşı gelmesi ve bunu sürdürmesini, sonrasında kovulması üzerine, bizleri dosdoğru yoldan, kuran yolundan saptıracağını söylemesi nedeniyle İblis'in dostumuz olmayacağını da bilmemiz gerekir.

İblis'i umursamazlık yapmamayı, onu kendi nefsimiz vb. gibi olmayan normlara, biçimlere sokarak, tedbiri elden bırakmamayı becermek gerekir. [/COLOR]

Şimdi, melekler ve İblis'in daha önce yaratıldıklarını, bu nedenle insandan bir parça yada insanın bir özelliği olamayacağına dair, başka hiç bir açıklamaya gerek bırakmayan şu ayetleri yazıyorum. Bu ayetlerden sonra, inşallah biz iman edenler, artık melek ve İblis ile ilgili gerçeklerin farkına vararak, tedbirlerimizi alabiliriz.

Okuduğumuz kurandan, henüz melek ve İblis'i ayrı birer yaratık olarak çıkaramamışsak, işte rabbimizin İblis'le ilgili olarak, kuran okumada istediği tek şart olan; "kovulmuş şeytandan rabbimize sığınma" duasını yapmadan, yada anlayarak yapmadan kuranı okuduğumuz sonucunu çıkarıyor ve Kuranı doğru anlamak için mutlaka İblis'in bizi tesiri altına alacak bir varlık olarak kabul edip, bu duayla rabbimizi devreye sokarak İblis'i tesirsiz hale getirmemiz gerektiğini unutmamamızı diliyorum.[/I]

[U]ŞİMDİ HEM BİR SORUYU CEVAPLAMAYA, HEM DE KONUYU ÖZETLEMEYE ÇALIŞIYORUM:[/U]

[QUOTE=Fers;13019]
[COLOR="Red"]iblisin önce yaratıldığına dair ayet hangisi...[/COLOR][/QUOTE]

[COLOR="Blue"][I][U]Hani Rabbin meleklere, “Ben kuru bir çamurdan, şekillendirilmiş balçıktan bir insan yaratacağım. Onu düzenleyip içine ruhumdan üflediğim zaman, onun için hemen saygı ile eğilin” demişti.[/U][/I][/COLOR] (HİCR 28-29.ayetler)

Bu ayete az bir dikkat verdiğimiz zaman, Melekler (İblis de dahil) in insandan ayrı ve önce var oldukları, insanın olumlu melekeleri yada insanın nefsi gibi olumsuz yanları olmadıklarını hemen anlarız.

[COLOR="Green"][I]Anlatımdaki, zaman kavramını doğru algılarsak, bir daha melek ve iblis'in daha önceden yaratılan ve insandan ayrı birer yaratık olduklarını sanırım unutmayız.[/I][/COLOR]

İnşallah, bu kısımla ilgili anlaşmzalıklar son bulur ve başka fayda sağlayacağını düşündüğümüz fikirlerimizi yazabiliriz.

Saygılarımla...
aorskaya

aorskaya 13. October 2012 09:35 AM

[QUOTE=hiiic;12898]hımmm.. canlı melek. var evet al resmi bile var :)

[IMG]http://img.blogcu.com/uploads/gelincik61_melek_kedi.JPG[/IMG][/QUOTE]

Selamlar,

Hanif olduğunu dillendiren bir kimse olarak, siz melekler konusunu kavrayamadığınızı bile göremediğinizi dert etmek yerine, bunu anlatanlara; bir kediyi resmederek daha da zora girdiğinizi görmenizi hatırlatırım.

Sizden farklı anlayanları, bilginiz ölçüsünde, yazılarla, sözlerinizle iknaya çalışın. Burada herkes, kendinden farklı anlayanları alaya almaya çalışırsa, bırakın hanifler forumunu, imansızların forumu bile olamaz.

selamlar,
aorskaya

Fers 13. October 2012 03:11 PM

[QUOTE]
Hani Rabbin meleklere, “Ben kuru bir çamurdan, şekillendirilmiş balçıktan bir insan yaratacağım. Onu düzenleyip içine ruhumdan üflediğim zaman, onun için hemen saygı ile eğilin” demişti. (HİCR 28-29.ayetler)
Anlatımdaki, zaman kavramını doğru algılarsak, bir daha melek ve iblis'in daha önceden yaratılan ve insandan ayrı birer yaratık olduklarını sanırım unutmayız.
[/QUOTE]

sad/71
iz kaale rabbuke lil melaaiketi innii [B]haalikun[/B] beşeren min tiinin.../ rabbin meleklere "ben tinden bir beşer [B]halk eden[/B]im" demişti...
hicr/28,29,30
ve iz kaale rabbuke lil melaaiketi innii [B]haalikun[/B] beşeren min salsaalin .../ rabbin meleklere "ben salsalden bir beşer [B]halk eden[/B]im" demişti...
fe izaa sevveytuhu ve nefahtu fiihi min ruuhii fekauu lehu saacidiin.../ düzenlendiği ve bilgilendirildiğinde hemen ona secde edenler olacaklar...
ve secedel melaaiketu kulluhum ecmauune.../ sonra [B]meleklerin hepsi topluca secdede[/B]...

rab, ben beşer halk edenim diyor, o beşer düzenlenip bilgilendirildiğinde melekler secdede olacacaklar, son ayette daha beşerin yaratıldığı bile müjdelenmeden hepsi secdede, neden...

beşer daha yaratılmadıysa/yaratılacaksa ayet 30 daki melekler neden hemen secdede, arada beşerin halk edildiğini müjdeleyen ve göremediğimiz ayeti mi var......
burada sergilenen olayların oluşması beş dakikalık işler midir, meleklerin daha önce veya ne kadar zaman önce halk edildiğini ifade eden ifade hangisi, bilgilenmek isterim...

buradaki zaman kavramlarını doğru algıladığınızdan emin misiniz....

aorskaya 13. October 2012 09:25 PM

[QUOTE=Fers;13034]sad/71
iz kaale rabbuke lil melaaiketi innii [B]haalikun[/B] beşeren min tiinin.../ rabbin meleklere "ben tinden bir beşer [B]halk eden[/B]im" demişti...
hicr/28,29,30
ve iz kaale rabbuke lil melaaiketi innii [B]haalikun[/B] beşeren min salsaalin .../ rabbin meleklere "ben salsalden bir beşer [B]halk eden[/B]im" demişti...
fe izaa sevveytuhu ve nefahtu fiihi min ruuhii fekauu lehu saacidiin.../ düzenlendiği ve bilgilendirildiğinde hemen ona secde edenler olacaklar...
ve secedel melaaiketu kulluhum ecmauune.../ sonra [B]meleklerin hepsi topluca secdede[/B]...

rab, ben beşer halk edenim diyor, o beşer düzenlenip bilgilendirildiğinde melekler secdede olacacaklar, son ayette daha beşerin yaratıldığı bile müjdelenmeden hepsi secdede, neden...

beşer daha yaratılmadıysa/yaratılacaksa ayet 30 daki melekler neden hemen secdede, arada beşerin halk edildiğini müjdeleyen ve göremediğimiz ayeti mi var......
burada sergilenen olayların oluşması beş dakikalık işler midir, meleklerin daha önce veya ne kadar zaman önce halk edildiğini ifade eden ifade hangisi, bilgilenmek isterim...

buradaki zaman kavramlarını doğru algıladığınızdan emin misiniz....[/QUOTE]

Selamlar,

Sevgili kardeşim, bu ayetlerdeki anlatımlarda, "meleklerin ayrı yaratıklar olmadığı" şeklindeki görüşünüzü desteklemez.

hicr 28-29. ayetlerde "meleklerin ayrı bir varlık olduklarını" hiç bir şüpheye yer bırakmadan görmek mümkündür.

Siz, bu ayetleri okumanıza rağmen, nasıl oluyorda insan yaratılmadan meleklerin secde ettiklerini söyleyebiliyorsunuz, buna zorlasam bile ben yapamıyorum şahsen...

[COLOR="Red"]Hani Rabbin meleklere, “Ben kuru bir çamurdan, şekillendirilmiş balçıktan bir insan yaratacağım. Onu düzenleyip içine ruhumdan üflediğim zaman, onun için hemen saygı ile eğilin” demişti.[/COLOR] (HİCR 28-29.ayetler)

Hadi ilk ayette "yaratacağım" ifadesini yarattım olarak çevirdin diyelim. Ama ikinci ayete biraz daha dikkat edersen, "Onu düzenleyip içine ruhumdan üflediğim zaman, onun için hemen saygı ile eğilin” ifadesini görürsün. RUHUN ÜFLENMESİ VE SECDE EDİLMESİ GELECEK ZAMANDA OLMAKTADIR.

Yukarıya alıntıladığın ayetleri, devrik cümle şeklinde değilde, olumlu cümle şeklinde yazarsan, daha iyi göreceğini düşünüyorum.

Ancak; hala eski görüşünüzü bu ayetlere destekletmeye çalışıyorsanız, bu çok zorlama olsa bile mümkün olmayacağından, daha fazla yazmaya gerek varmı diye düşünmek istiyorum...

selamlar,
aorskaya

Fers 13. October 2012 11:21 PM

[quote]
Hadi ilk ayette "yaratacağım" ifadesini yarattım olarak çevirdin diyelim.[/quote]

iz kaale rabbuke lil melaaiketi innii [B]haalikun[/B] beşeren min tiinin.../ rabbin meleklere "ben tinden bir beşer [B]halk edenim[/B]" demişti....

çalıştın ne demek hocam halikun/halk edenim/halk ediciyim...
[quote]
RUHUN ÜFLENMESİ VE SECDE EDİLMESİ GELECEK ZAMANDA OLMAKTADIR. [/quote]

ruh üflemek, dezenlemek ne demek, onu bi açıkla...Allah ne diye önce yaratacağını sonra düzenleyeceğini en sonda ruh üfleyeceğini söylüyor, onun bir tek ol demesiyle herşey yerli yerinde en mükemmel şekliyle olmaz mı, fırında ekmek pişiren ustanın tarifinle eş mi tuttunuz yorumlarınızda...

yaratacağım ve yarattıktan sonra üflememi bekleyin ise 30. ayetteki topluca secde etmiş vaziyette olan melekler ne diye erken davrandılar öncesinde işin bitirildiğine/beşerin halk edildiğine dair ifade nerede, beş dakikada olup bitmiş misali midir bu olaylar
...

ve secedel melaaiketu kulluhum ecmauune.../ sonra meleklerin hepsi topluca secdede...

sen ne düşünürsen düşün, senin meleklerin kanatlanıp uçsun, sağdan soldan gizlice sokulsun....
Allah hikayelerle uğraşmaz, bu evreni dede korkut masallarıyla oluşturmadı, harry potter lar yok...

Fers 14. October 2012 01:24 AM

siz daha meleğin, iblisin açılımını yapmadınız, tüm melekler rablerinin azametiyle secdedeyken, emre itaat etmişken kendiside bir melek olan iblis hangi cesaretle ve akılla isyan eder izah gelmedi henüz...

yoksa melekler de mi insan gibi rable brebir görüşmüyorlar onların da kendilerine göre ekstra melekleri mi var rable aralarında iletişim kuran, o yüzden mi insan cesaretine sahip bu iblis...

insan görmediği birebir muhatab olmadığı için rabbi inkar edebiliyor, emirlerine uymama cesaretine sahip, bu iblis ne olaki insan misali tavırlarda bırak itaatsizliği tüm insanlığıda yoldan çıkarıyor....

öyle midir
bu iblis nedir, cesaretinin kaynağı ne, ne iş yapar....

bartsimpson 14. October 2012 03:26 AM

sevgili dost1'in "şeytanı yenmek" konusunda cin ile ilgili yazdığı açıklaması beni söyle düşünmeye itti.
tefekkür ile düşünelim bakalım ne çıkacak...
[COLOR="Red"]
Hicr/26 Ve le kad halaknel insane min salsalim min hameim mesnûn. [/COLOR]

Ayette insanın (görülebilen varlıkların) yaratılış şekli net bir biçimde söyleniyor.

[COLOR="Red"]Hicr/27 Vel canne halaknahu min kablu min naris semûm. [/COLOR]

Burada da cinnin (görülemiyen varlıkların) yaratılış şekli net bir biçimde söyleniyor.

buraya kadar tamam... iş bundan sonra karışıyor.

[COLOR="Red"]Hicr/28-29 Ve iz kale rabbuke lil melaiketi inni halikum beşeram min salsalim min hameim mesnûn. [/COLOR]

Meal : Hani Rabbin meleklere, “Ben kuru bir çamurdan, şekillendirilmiş balçıktan bir [U]insan[/U] yaratacağım. Onu düzenleyip içine ruhumdan üflediğim zaman, onun için hemen saygı ile eğilin” demişti.

iyide ayette "insane" demiyor ki onu Hicr/26'da söyledi.

burada "beşer" diyor.

arapça bilenler hatam varsa düzeltir benim bulduğum;

Beşer: Arapça ve İbranice ortak bir kelimedir. Kuranda da Tevrat’da da söylendiği gibi kullanılır. Arapça Ş,Ra kökünden gelir. Bu kökten türeyen şera, şurra, şura, işar, şiar, beşer, aşiret, şeriat gibi kelimelerin ortak özelliği bir topluluğu ve toplu yönelimi ifade ediyor olmasıdır.

bu ayet ile birlikte takip eden ayet grubunu toplu olarak ele alalım...

[COLOR="Blue"]Hicr/28-29 Hani Rabbin meleklere, “Ben kuru bir çamurdan, şekillendirilmiş balçıktan bir "beşer" yaratacağım. Onu düzenleyip içine ruhumdan üflediğim zaman, onun için hemen saygı ile eğilin” demişti.

Hicr/30 Bunun üzerine bütün melekler saygı ile eğildiler.

Hicr/31 Ancak İblis, saygı ile eğilenlerle beraber olmaktan kaçındı.

Hicr/32 Allah, “Ey İblis! Saygı ile eğilenlerle beraber olmamandaki maksadın ne?” dedi.

Hicr/33 İblis dedi ki: “Ben, kuru bir çamurdan, şekillenmiş balçıktan yarattığın beşer için saygı ile eğilemem.”

Hicr/34 -35 Allah, “Öyleyse çık oradan, çünkü sen kovuldun. Şüphesiz hesap gününe kadar lânet senin üzerinedir” dedi.

Hicr/36 İblis: “Rabbim! Öyle ise onların tekrar diriltilecekleri güne kadar bana mühlet ver” dedi.

Hicr/37-38 Allah da, "O hâlde, sen vakti bilinen güne kadar mühlet verilenlerdensin" dedi. [/COLOR]

Hitab burada bitiyor.

Geçenlerde National Geographic'te big bang sonrası an'ı inceledikleri bir belgesel izledim.

Önce herşey karman çorman bir balçık gibi plazma yapısına sahip, sonra düzene girmeye başlıyor, madde ve anti madde ayrışıyor, birbirlerine çarparak yok olmaya başlıyorlar, sonra her nasılsa başlangıçta madde ile birlikte varolan aynı miktardaki anti madde yok oluyor ve madde oluşmaya başlıyor sonrası malum bildiğimiz evren ve gezegenler oluşuyor, anti maddede evrenin bilinmeyen bölgelerine yayılıyor.

Biraz basit bir anlatım oldu belki ama ben bu ayet grubunun evrenin yaratılışını anlattığını ve düzene koyulduğunu sonra kozmik güçlerle (meleklerle) son rötüşlarının yapıldığını ama bu arada var olan anti maddeninde (şeytanın) bu oluşuma ters düşmesinden dolayı evrene yayılmasının belli bir süreye kadar uzaklaşmasının gerektiği, daha sonra bilinen bir zamanda (bizim bilmediğimiz, bu kıyamet olabilir) madde ile birleşerek yok oluşu gerçekleştireceğini anlıyorum.

meleklerin beşere secdesi madde olmaları hasebi ile oluşumu tamamlama meyillerinden dolayıdır.
şeytanın beşere secde etmeyişi ise anti madde olması yani madde karşıtı olması hasebi ile yoketme meyilinden dolayıdır.

diye düşünüyorum....

ayrıca dikkat edilirse iblis,

[COLOR="Blue"]Hicr/36 İblis: “Rabbim! Öyle ise onların tekrar diriltilecekleri güne kadar bana mühlet ver” dedi. [/COLOR]

dünyada iken bizi yoldan çıkarmakla görevli olduğu söylenen bir mahluk neden rabbinden insanların "tekrar" diriltilecekleri (önceden diriltildik mi ki) güne kadar izin istesin...

burada belirtilen hadise düşünülürse bir döngüyü işaret etmektedir. Başladı - Bitti - Tekrar başlayacak. tıpkı doğada süregelen devinim ve döngü gibi...
"topraktan geldik, yine toprağa gideceğiz" "ölüyken dirildik, sonra öldük, sonra tekrar dirileceğiz"

saygılarımla

aorskaya 14. October 2012 10:01 AM

[QUOTE=Fers;13041]

çalıştın ne demek hocam halikun/halk edenim/halk ediciyim...[/QUOTE]

Selamlar,
Burada ne demek istediğini anlamadım. Yazılarımda; size, "çalıştın" diyen bir ifadem olmadığından bunu bana neden sorduğunuzu bilemiyorum.

[QUOTE=Fers;13041]
ruh üflemek, dezenlemek ne demek, onu bi açıkla...Allah ne diye önce yaratacağını sonra düzenleyeceğini en sonda ruh üfleyeceğini söylüyor, onun bir tek ol demesiyle herşey yerli yerinde en mükemmel şekliyle olmaz mı, [COLOR="red"]fırında ekmek pişiren ustanın tarifinle eş mi tuttunuz yorumlarınızda...[/COLOR]
[/QUOTE]

Rabbimizin kendi söylediği bir söz değilmidir, "ruhumdan üflediğim zaman..." kısmı. Bu ayetlerde yoktu da ben mi yorumlarımda yazdım. Bu nasıl bir ayet okumadır, nasıl bir anlamadır? Rabimizin sözlerine bile, dikkat etmeden sanki benim ortaya attığım bir iddia gibi algılamanıza sebep nedir bunu düşünün lütfen.

Rabbimizin anlatımına, benim anlatımım zannıyla "fırıncı" nitelemesini yöneltmeden önce, onu anlamaya çalışın. Siz, hala aklınızdaki melek, cin, şeytan, iblis ve yaratılma kabulünüzü, ayetlere de destekletmeye çalıştığınız için, ayetleri düzgün anlamadığınızı görün.

Ayetler bize değil, biz ayetlere uymak zorundayız. Bir anlayış söz konusu olacaksa; ayetler bizi değil, biz onları doğru anlamak zorunda olmalıyız.

Söz, rabbimizin sözü olduğundan, başkaca açıklamaya aslında gerek yoktur.

Ama, ben yine de bir açıklama getirmeye çalışayım.

Bir şeyin en mükemmel şekilde yaratılması, tabiki rabbimizin ol demesiyle hemen olmaktadır. Ancak, biz insanların mükemmel biçime ulaşmayı anlayabilmesi için zaman kavramına ihtiyacı olduğundan, anlatımda zaman yer almaktadır.

İnsanın yaratılması, şekil verilmesi, ruhun üflenmesi rabbimiz için zaman söz konusu olmadan gerçekleştirilirken, bizler bu hemen oluşumu zamandan bağımsız anlayamayız. En kısa da olsa, bunun için bir zaman gerektiğini biliriz.


[QUOTE=Fers;13041]
yaratacağım ve yarattıktan sonra üflememi bekleyin ise 30. ayetteki topluca secde etmiş vaziyette olan melekler ne diye erken davrandılar öncesinde işin bitirildiğine/beşerin halk edildiğine dair ifade nerede, beş dakikada olup bitmiş misali midir bu olaylar
...

ve secedel melaaiketu kulluhum ecmauune.../ sonra meleklerin hepsi topluca secdede...
[/QUOTE]

Ayetleri birbirinden kopuk anlamaya devam ettikçe işin içinden çıkamamanız, çok basit bir anlatımı bile anlatımı topluca değerlendirmemeniz yüzünden normal olmaktadır.

Bir önceki ayette; "...ruhumdan üflediğim zaman, secde edeceksiniz..." deniyorsa, bir sonraki ayettede meleklerin secde ettikleri belirtiliyorsa, iki ayeti birlikte ele aldığımızda, "melekler secde etmişlerse, demekki ruha da üflenmiş olmalıdır" diye sonuç çıkarmak çokmu zordur? Bunu düşünemediğinizi görmek yerine, ayetlerdeki rabbimizin anlatımını mı kusurlu bulacaksınız?

Şimdi yeniden, bir kez daha ayetlerin hepsini bir arada, konu bütünlüğünü bozmadan okuyarak anlamaya çalışırsanız, insanın yaratıldığını, sonra ruhun üflendiğini, yani can verildiğini, daha sonra da meleklerin secde ettiğini görürsünüz.

[QUOTE=Fers;13041]
sen ne düşünürsen düşün, senin meleklerin kanatlanıp uçsun, sağdan soldan gizlice sokulsun....
Allah hikayelerle uğraşmaz, bu evreni dede korkut masallarıyla oluşturmadı, harry potter lar yok...[/QUOTE]

İşte, şartlanmaların sizi getirdiği durumu özetleyen sözler. Senin kafandaki melek olgusu değişmeyecekse, ne diye bu kadar zamandır tartışıyorsun be kardeşim. "Ben böyle kabul ediyorum, görüşümde değişmeyecektir" desen de kendini yormasan olmazmı?

AYrıca; Melekler, sağdan soldan gizlice değil, İblis şeytanı önden, arkadan, sağdan, soldan sinsice sokulmaktadır.

Sen, Allah'ın ayetteki sözlerini bile tam kavramadan, onları benim yorumum gibi anlamaya devam edersen, o sözleri kabul etmen zorlaşır, o zamanda o sözleri rabbimize yakıştırmadığın için ayetteki bu sözler için bana "dede korkut masalları, yada harry potter" hikayeleri anlatırsın.

Kafandaki kavramlar değişmezse, değişmeyecekse yazmamıza gerek yoktur. En doğruları kendinizin kabul edip, başkalarının anlatımını ise masal olarak anlamaya devam edecekseniz, buyurun kardeşim, devam edin, sonuçta herkes kendi seçimlerinden sorumlu olacaktır.

selamlar
aorskaya

Fers 14. October 2012 10:30 AM

selam

[quote]
Hadi ilk ayette "yaratacağım" ifadesini [B]yarattım[/B] olarak çevirdin diyelim. [/quote]

benim yorumumda "yarattım" diye bir ifade yok..."halk edenim"...

[quote]
Burada ne demek istediğini anlamadım. Yazılarımda; size, "çalıştın" diyen bir ifadem olmadığından bunu bana neden sorduğunuzu bilemiyorum.
[/quote]

[quote]hala eski görüşünüzü bu ayetlere destekletmeye [B]çalışıyorsanız[/B][/quote]

bu ifade senin...

[quote]
İşte, şartlanmaların sizi getirdiği durumu özetleyen sözler. Senin kafandaki melek olgusu değişmeyecekse, ne diye bu kadar zamandır tartışıyorsun be kardeşim. "[B]Ben böyle kabul ediyorum, görüşümde değişmeyecektir[/B]" desen de kendini yormasan olmazmı?
Sen, Allah'ın ayetteki sözlerini bile tam kavramadan, onları benim yorumum gibi anlamaya devam edersen, o sözleri kabul etmen zorlaşır, o zamanda o sözleri rabbimize yakıştırmadığın için ayetteki bu sözler için bana "dede korkut masalları, yada harry potter" hikayeleri anlatırsın.

[B]Kafandaki kavramlar değişmezse, değişmeyecekse yazmamıza gerek yoktur[/B]. [B]En doğruları kendinizin kabul edip, başkalarının anlatımını ise masal olarak anlamaya devam edecekseniz[/B], buyurun kardeşim, devam edin, sonuçta herkes kendi seçimlerinden sorumlu olacaktır.
[/quote]

bende aynı şeyi düşünüyorum...
sizin inancınızda ki rab, kendi yarattıklarınla oturur muhabbet eder, onlar kendisine akıl verir, posta koyar, "senin kullarını şu vakte kadar şaşırtacam yoldan çıkaracam var mısın iddiaya" der misali diyaloglara girer...
ve bunların hepsi birer canlandırma, anlatım sanatı ifadelendirme olamaz hepsi yaşanmış bitmiş gerçek....

[quote]AYrıca; Melekler, sağdan soldan gizlice değil, [B]İblis şeytanı[/B] önden, arkadan, sağdan, soldan sinsice sokulmaktadır.[/quote]

sizin kur an dan kopuksunuz, bu ifadeyi destekleyecek bir ayet gösterirseniz memnun olurum...

fikirlerinize karşı çıkmak adına karşılık vermiyorum, sadece bana uygun gelmeyen yorumlarınıza katılmıyorum, niyet atışmak değil tartışmak fikir alışverişi yapmak(ben öyle düşünüyorum), istem dışı iddialaşma şekline dönmesi doğaldır...

Fers 14. October 2012 11:01 AM

bilgilenmek adına soruyorum, hala cevap alamadım, yanılgıda olduğumu düşünüyorsunu öyleyse siz beni beni aydınlatın ricamdır...

hicr/31
illaa ibliise ebaa en yekuune meas saacidiine.../
hicr/32
kaale yaa ibliisu maa leke ellaa tekuune meas saacidiine.../
hicr/36
kaale rabbi fe enzırnii ilaa yevmi yub asuune.../
hicr/39
kaale rabbi bi maa agveytenii le uzeyyinenne lehum fil ardı ve le ugviyennehum ecmeiine.../

bu ifadelerin anlamı/bize anlattığı nedir, secde edenlerle beraber olmaktan kaçınan [B]iblisin cesaretinin arkasında ne var, rab karşı çıkacağını bilmiyor muydu/habersiz miydi
neden sebebini kendisine/iblise soruyor, süre istemesinin sebebi nedir, ne diye beşere bu kadar öfkeli[/B], 39 da iblis ne demek istiyor "[B]bi maa agveytenii[/B] " bu ifadenin anlamı ne, nedir bu "gayy" ki iblis rabbe sen beni bu hale getirdin bende onları bu hale getirecem deme cesaretini kendinde bulmuş, ifadeye göre [B]iblise haddini aştıran rab midir[/B], eğer öyleyse bu muhabbet ne diye...

bu kez cevap verin mümkünse...

Fers 14. October 2012 11:11 AM

[quote]
iki ayeti birlikte ele aldığımızda, "melekler secde etmişlerse, demekki [B]ruha da üflenmiş olmalıdır[/B]" [B]diye sonuç çıkarmak çokmu zordur[/B]? Bunu düşünemediğinizi görmek yerine, ayetlerdeki [B]rabbimizin anlatımını mı kusurlu bulacaksınız[/B]?[/quote]

ne demek bu, "ben belirtmedim ama sizde anlayıverin o kadarını aklı boşuna vermedim" mi, böyle mi işliyor mantık...

[quote]
ruha da üflenmiş olmalıdır
[/quote]

şu [B]ruha üflemek[/B] nedir, neden ol dendiğinde hepsi aynı anda olmuyorda aşamalı, hikmeti nedir, sizin anladığınız nedir...

bu soruyada cevap almak isterim, ricamdır....

rabbin anlatımı ne diye kusurlu olsun, sanatını ortaya koymuş...
kusur anlama kapasitesine bağlı olan okuyucularda olmalı, başka seçenek var mı...

bu dialoglarda geçenler olsa olsa canlandırmadır/anlatım tekniğidir/kendi indiği zamandaki arap kültürünün, edebiyatının tarzına uygun olandır, tıpkı ayetlerin, kitabın ve cehennemin konuşması gibi....
yoksa o konuşanlar gerçekten ayetler, kitap, cehennem mi....

Fers 14. October 2012 11:20 AM

[quote][B]Rabbimizin anlatımına[/B], benim anlatımım zannıyla "fırıncı" nitelemesini yöneltmeden önce, onu anlamaya çalışın.[/quote]

"fırıncı" nitelemesi sizin anlayışınızadır, adıma yönlendirme olmasın mümkünse...

bu dialoglarda geçen ifadeleri tıpkı diğer örneklerdekine benzer şekilde "ayetlerin, kitabın ve cehennemin konuşması" gibi "canlandırma/anlatım tekniği/kendi indiği zamandaki arap kültürünün, edebiyatının tarzına uygun ifade şekli" olarak algılamadıkça anlatımın kişilerin beyninde oluşan hali "fırıncının ekmek pişirme aşamalarından" öteye geçmez....

nitekim "görünmeyen ama sağdan soldan sokulup kötülük fısıldayan yapılan hertürlü pisliğin ardında günah keçisi seçilen fedakar hayali varlıklar" türemiş...

aorskaya 14. October 2012 04:45 PM

[QUOTE=Fers;13047]

bende aynı şeyi düşünüyorum...
sizin inancınızda ki rab, kendi yarattıklarınla oturur muhabbet eder, onlar kendisine akıl verir, posta koyar, "senin kullarını şu vakte kadar şaşırtacam yoldan çıkaracam var mısın iddiaya" der misali diyaloglara girer...
ve bunların hepsi birer canlandırma, anlatım sanatı ifadelendirme olamaz hepsi yaşanmış bitmiş gerçek....
[/QUOTE]

Selamlar,

1- Benim yorumlarımda, anlatımlarımda rabbimizin, yarattıkları ile muhabbet ettiğini, onların kendisine akıl verdiğini, posta koyduğunu, çağrıştıran bir kısım bulamazsınız.

Bunları iddia edebilmeniz için, rabbimizin onların dediklerini dikkate alıp, onların istediklerine uygun davranması gerekir.

Ama, dikkat ederseniz, melekler bilgilenmek amacıyla soru soruyorlar ve cevaplarını aldıklarında, özürlerini diliyorlar. İblis, isyan ediyor, hatasından da dönmüyor ve bunun üzerine kovuluyor. Şimdi burada nerede muhabbet, akıl verme ve posta koyma vardır. İblis, secde emrine karşı gelse dahi, rabbimize kafa tutabiliyormu, yoksa ondan izinmi istiyor?

Bunlar üzerinde yeteri kadar düşünmüyorsunuz.

Bir de benim anlayamadığım bir kabulünüz var, onu da cevaplandırırsanız sevinirim.

Sizler, meleği insanların melekesi, yani gücü, kuvveti, yani insanın bir özelliği, elemanı kabul ederek, ayrı bir varlık olmadığını düşündüğünüzden, ayetlerin bu anlatımını gerçek kıssalar olarak kabul edemiyorsunuz.

Ancak, melek, cin, şeytan, iblisin ayrı varlık olmamasına, insanın kendine mahsus olmasına rağmen, meleklerin sorusunu ve iblisin başkaldırmasını senaryo, tiyatral anlatım, yani gerçekte olmayan şeylerin gerçekleşmiş gibi yada gerçekleşebilecek şeyler olması şeklinde anlatımını nasıl kabul edebiliyorsunuz?

2- Birinin, bir şeyi gerçekte yapmamışsa bile (ki sizin iddianızdır), yapabileceği anlatılıyorsa ve siz buna inanabiliyorsanız, bunu gerçekte yapmış olacağına niçin inanamıyorsunuz?

3- Anlatılanların gerçek kıssalar olmayıp, tiyatro anlatım olduğuna dair sizin delilleriniz nelerdir?

Rabbimiz, bir taraftan "ey insanlar, ben kuranı hepinizin kolayca anlayacağı şekilde ve eksiksiz indirdim" diyecek, diğer taraftanda, kıssaları okuduğunda onları gerçek kabul edecek insana, "dur bakalım, onlar gerçek değil ama, olabilecek durumlardır, ben de size ihtimaller anlatıyorum" anlamında tiyatro yapacak öylemi?

Buna gerçekten inanıyor ve savunuyorsanız, aksini anlatabilmek zaten mümkün olmazki!

selamlar,
aorskaya

galipyetkin 14. October 2012 05:00 PM

Sayın Fers.

İlgili ayetlere toplu bir bakışta, insan ve dolayısı ile insana bağlı/rölatif meleklerin yeryüzünde ilk görülüşünden cennet ve cehenneme sevkine kadar geçen zaman aralığındaki dünya yaşamından iki kesit verilmiş olduğunu görürüz.

Bu iki kesitte olgu, bir tiyatro sahnesinde oynanan bir oyun gibi verilmiş ve Allah ile melekler kişileştirilerek insan gibi konuşturulmuş ve Kur'an'daki çeşitli bölümlerde verilmiş insan hayatı gözler önüne serilmiştir.

İki sahneli bir tiyatro oyunu gibi verilmiş iki kesit şunlardır.
a) Yaratılış,
b) Halife atanması.

Ayetler şunlardır(eksiğim olabilir): Hicr:26.....; Secde:7....; Saffat:11; Müminun:12....; Embiya:30; Furkan:54; Mürselat:20; Nur:25; Hacc:5; Mümin:67; Kehf:37; Kıyamet:36...; Nuh:14; İnfitar:6....; Abese:19; Nisa:1...; Araf:189....; Zümer:6; Nahl:78; Mülk:2....; Müminun:78; İnsan:1...; İnsan:28; Sad:71...; Isra:85; Bakara:30...; Araf:11; Isra:61; Ta-Ha:116.

Şimdi soru şu?
1-İlk yaratılanın formu/şekli nasıldır ve yaratılış ertesi, üreme nasıl olmuştur?
2-Rölatif/insana has meleklerin hepsi mi yaratılışta yaratılmışa bağlanmıştır; yoksa bağlanmaları zamana mı yayılmiştır; yoksa bir defada bağlanıp zaman içinde sıra ile mi faaliyete geçirilmiştir?

Sayın Fers, aydınlanmayı sağlayacak bazı sorular da sırada. Bu sorular sınama bakımından değil, Kur'an'daki bilgileri sıralayıp, analiz edip bilinçlenmeyi sağlamaya yönelik. Ayetleri toplu olarak vermemin sebebi de bu. Çünkü 16 sayfadır hiç bir gelişme yok!

Saygılarımla.
Galip Yetkin.

ates demir 14. October 2012 06:59 PM

Kurandaki -BİZ- atıfı ve nasıllıgı dusunuldukten sonra iblisin karsı cikmasi ve nasil mumkun olabilir sorusu belki aciklanabilir. Bu baglamda
Hicr 23

1. ve innâ : ve muhakkak biz
2. le nahnu : mutlaka biz, sadece (kesinlikle) biz
3. nuhyî : hayat veririz, yaşatırız
4. ve numîtu : ve öldürürüz
5. ve nahnu : ve biziz
6. el vârisûne : varisler

Ve kaf 16

1. ve lekad : ve andolsun
2. halaknâ : biz yarattık
3. el insâne : insan
4. ve na'lemu : ve biz biliriz
5. mâ : ne, şey
6. tuvesvisu : vesveseler verir
7. bi-hi : ona
8. nefsu-hu : onun nefsi
9. ve nahnu : ve biz
10. akrebu : daha yakın
11. ileyhi : ona
12. min habli : damardan
13. el verîdi : can damarı, şahdamarı

Ve bakara 186

1. ve izâ : ve olduğu zaman, olunca
2. seele-ke : sana sordu
3. ıbâdî : kullarım
4. an-nî : benden
5. fe innî : o zaman muhakkak ki ben
6. karîbun : yakın
7. ucîbu : icabet ederim, karşılık veririm
8. da'vete : davet, dua
9. ed dâi : davet eden, dua eden
10. izâ : olduğu zaman, olunca
11. deâ-ni : beni davet etti, çağırdı
12. fe : artık, o halde
13. el yestecîbû-lî : onlar bana icabet etsinler
14. ve li yu'minû bî : ve bana âmenû olsunlar
15. lealle-hum : umulur ki böylece onlar
16. yerşudûne : irşada ulaşırlar, irşad olurlar

Belki yardimci olabilir.
Sevgiler

ates demir 14. October 2012 08:01 PM

Kaf 16 daki "min habli el veridi" ibaresinin anlami icin cekincem var. Soyleki
Habli ifadesi genellikle ip olarak cevrilir.
Allah in ipi: Ali imran 103
Baglanmak: Ali imran 112
Mesed den ip: Tebbet 5
Damar: Kaf 16 ???
Varid-verid
Sucu/kesifci: Yusuf 12
Varmak/ulasmak: Meryem 71
Girmek/ulasmak: Enbiya 98
Sahdamari: Kaf 16???

Fers 14. October 2012 08:04 PM

selam

[quote]Rabbimiz, bir taraftan "ey insanlar, ben kuranı [B]hepinizin kolayca anlayacağı şekilde ve eksiksiz indirdim[/B]" diyecek, diğer taraftanda, kıssaları okuduğunda onları gerçek kabul edecek insana, "dur bakalım, onlar gerçek değil ama, olabilecek durumlardır, ben de size ihtimaller anlatıyorum" anlamında tiyatro yapacak öylemi?[/quote]

yazılanlardan kopuk olduğunuzu, okumadığınız ya da okuduğunuzu anlamadığınızı düşünüyorum...

[quote]bu dialoglarda geçen ifadeleri tıpkı diğer örneklerdekine benzer şekilde "ayetlerin, kitabın ve cehennemin konuşması" gibi "canlandırma/anlatım tekniği/[B]kendi indiği zamandaki arap kültürünün, edebiyatının tarzına uygun ifade şekli[/B]" olarak algılamadıkça anlatımın kişilerin beyninde oluşan hali "fırıncının ekmek pişirme aşamalarından" öteye geçmez....[/quote]

indiği dönemde [B]şahitli muhatablarına[/B] en iyi şekilde ifade eden olarak tasarlanmış olmalı, olması gereken bu....
sizin,benim,günümüzün anlamamasının/anlamakta zorlanmasının sebebi bu, gayet doğal...

[B]bizler şahitli muhatablar değiliz[/B], o zamanki araplar değiliz, onların deyimlerinden, atasözlerinden, kültüründen dillerinden, yaşam tarzlarından, neyi nasıl anladıklarından haberdar değiliz ki buna [B]günümüzün arapları da dahil[/B]...

siz cehennemin, ayetlerin, kitabın vs...konuşabileceğini düşünüyorsanız eyvallah, sizin için kur an açık ve net/mübin ne mutlu size...

üzgünüm ben o kapasitede değilim, olmak isterdim ama değilim...

Fers 14. October 2012 08:11 PM

[quote]
Şimdi soru şu?
1-İlk [B]yaratılanın[/B] formu/şekli nasıldır ve yaratılış ertesi, üreme nasıl olmuştur?[/quote]


adem/beşer yaratılan mıdır yaratılanlar mıdır, ademin kendisi ve öncesi ne olaki melekler hakkında olumsuz ifadeler kullanabilmiş....
toplu olarak yeryüzünde erkekli dişili kavmler halinde şu an ki formumuzda oluşturulmadığımızın delili var mıdır, neden aşamalı olsun, şart mıdır, zaten haberdar diil iken aşamalı olmasının bize vereceği dersten bize ne....

ates demir 14. October 2012 08:13 PM

Habli el varidi ulastırıcı/götürücü ip tir. Şahdamarı ibaresini tam karşılık olarak görmüyorum.
Birde tabi Hakka 46 var:

1. summe : sonra
2. le kata'nâ : mutlaka keserdik
3. minhu : ondan
4. el vetîne : can damarı

Burada kesilecek olanında bildiğimiz bir damar olmadığı apaçık ve kelimemiz vetine. Varid????


Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 05:58 PM.

Powered by vBulletin® Version 3.8.1
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
Hanifler - Kuran odaklı gerçek din islam