![]() |
[QUOTE=pramid;13080]Sevgili aorskaya,
Sen iyi bir insancıksın tıpkı benim gibi. İnsancığın(beşer) kamiline insan derler. İnsan olmak zordur. Her sözü mızrak kabul etme ki incinme. [/QUOTE] Selamlar, Peki kardeşim, bu sözün üzerine, ben; alınganlık yapmış olayım, problem değil... [QUOTE=pramid;13080] Sen hadisleri veya rivayetleri kaynak kabul ediyor musun ? [/QUOTE] Ben hadislere tanık olsaydım, elbette kaynak kabul ederdim. Etmeyenler olsa bile kaynak olma özelliğini yitirmezdi. Çünkü, rabbimizin peygamberlere iman etmemiz için emri vardır, iman etmeyen müslüman da olamaz. Ancak; rivayetleri kesinlikle kaynak kabul etmiyorum ve bu güne hiç bir anlatımımda kaynak olarak kullanmadım. Çünkü, rivayet sadece bir idddiadır ve doğruluğu hiç bir zaman ve şekilde tam kesinlikte ispatlanamaz. Bu nedenle ben rivayetlere dikkatle yaklaşırım. Ancak, sadece rivayetleri değil, isterse imansız birinden gelsin, ileri sürülen görüşü, iddiaları da kurandan o konudaki kendi fikrimle kıyaslarım. Benimkinden doğru, mantıklı geliyorsa ve kurana da ters değilse, kendi görüşüm yerine alır, daha iyi fikir olarak onu kabul ederim. Ama, bu durumda dahi bunlar kaynak olamaz. [QUOTE=pramid;13080] Muhammed nebi mümin veya müşrik birisinin sorusuna nasıl cevap verir idi. Kuran ayetlerini bu ortama yazarmısın. Müşrikleri Muhammed nebiden beklentileri neler idi. Bunlar Kuranda ayan beyan var. Bir bak ve yaz kardeşim.[/QUOTE] Kuran ayetlerini yazmama gerek yok diye düşünüyorum. 1- Muhammed peygamberimizin sorulara, kitaptan cevap verdiğini bilmeyen yoktur. Ancak; bazı imansızların kasıtlı ve özellikle peygamberimize gelmeleri üzerine, kendilerine inen kitaba rağmen muhammed'e gelmelerinin tenkit edilmesi de söz konusudur. Ancak, Muhammed kuranı yaşardı, kurandan yaşardı, kuranın yaşanmasına çalışırdı. Bu bakımdan kuran dışından konuşmazdı. 2- Müşriklerin Muhammed peygamberden bekledikleri, kısaca; kendi ilahlarına dokunulmaması, büyük imkanlar sunulması karşılığında Allah'ın tek ilah olmadığını dillendirmesidir. selamlar, aorskaya |
[QUOTE]Etmeyenler olsa bile kaynak olma özelliğini yitirmezdi.[/QUOTE]
Kaynak değildir. Seninle ilgili problemimiz bu. Nebinin yolunda şeytanlar vardır. [QUOTE]rabbimizin peygamberlere iman etmemiz için emri vardır[/QUOTE] İman edilecek husus, rasul mü nebi mi?Risalet ne ola ki ? Enam Suresi 19. ayetine göre kuranı tebliğ eden kimdir? Bizler rasule güveniyor muyuz, yoksa birisi var inanın dediler diye ever var deyip geçiştiriyormuyuz. [QUOTE]Benimkinden doğru, mantıklı geliyorsa ve kurana da ters değilse[/QUOTE] Nebinin yolundaki şeytanlar ALLAH ile aldatırlar. Allah doğru mu? Gözü kapalı inanırız değil mi? [QUOTE]kendi ilahlarına dokunulmaması[/QUOTE] İlahlık din ve otorite adına oluşturulan güçler değil mi? [QUOTE]Ancak; rivayetleri kesinlikle kaynak kabul etmiyorum ve bu güne hiç bir anlatımımda kaynak olarak kullanmadım. [/QUOTE] O zaman bu neyin tartışması. Kuranda ifade edilen "de ki" ifadeleri üzerine detaylıca düşünmeni isterim. Birde "sana ... soruyorlar. De ki" ifadesini... Esen kalın. |
[QUOTE=pramid;13091][QUOTE=aorskaya]Ben hadislere tanık olsaydım, elbette kaynak kabul ederdim. Etmeyenler olsa bile kaynak olma özelliğini yitirmezdi. Çünkü, rabbimizin peygamberlere iman etmemiz için emri vardır, iman etmeyen müslüman da olamaz[/QUOTE]
Kaynak değildir. Seninle ilgili problemimiz bu. Nebinin yolunda şeytanlar vardır. [/QUOTE] Selamlar, Peygamber sözleri kaynak nasıl olmaz! Evet senin gerçekten bunu anlayamaman büyük problem olmaktadır. Peygamber sözlerine iman etmeyenler iman etmemek için, yanında melek yada sadece melek gelmemesini mazeret olarak ileri sürerlerken, sen de peygamber sözü olan hadisleri kaynak kabul etmeyerek, peygambere iman etmemiş olmaktan suçlu duruma düştüğünü nasıl göremezsin? Yada, peygamberlere iman edilmesini gerektiren ayetleri anlayamıyormusun? "Nebi'nin yolunda şeytanlar vardır" demekle ne anlatmak istiyorsun? "Nebinin yolu yol değildir" demek istemiyorsundur. O halde dikkatli olunmalımı demek istiyorsun! selamlar, aorskaya |
[QUOTE=pramid;13091]
İman edilecek husus, rasul mü nebi mi?Risalet ne ola ki ? Enam Suresi 19. ayetine göre kuranı tebliğ eden kimdir? Bizler rasule güveniyor muyuz, yoksa birisi var inanın dediler diye ever var deyip geçiştiriyormuyuz. [/QUOTE] "Peygamberlere imanın" neresini anlamıyorsun da iman edilecek husus resulmu, nebimi karmaşasını ortaya atıyorsun? Nebiler aynı zamanda resul değillermidir? Bunu tam olarak kavrayamıyormusun? Bizler resule güvenmek zorundayız. Onu ve sözleri ile uygulamalarını rabbimizin emri gereği kabul etmek durumundayız. "Birisi inanın dedi" derken, bunu diyenin rabbimiz olduğunu göz ardı demeyin. Peygamber bir konuda hüküm vermişse, iman edenler ona itiraz edemezler, kabul etmek zorundadırlar. Bunu gözardı etmeyin. selamlar, aorskaya |
[QUOTE=pramid;13091]
Nebinin yolundaki şeytanlar ALLAH ile aldatırlar. Allah doğru mu? Gözü kapalı inanırız değil mi? [/QUOTE] Şeytanın, sağdan yaklaşması içine giren dinden olanla aldatmanın bir çeşididir. Neden gözü kapalı inanalımki? Ayrıca, şeytanda olsa doğruyu söylüyorsa (ki, daha büyük yanlışa düşürmek için bazı konularda doğruları söyleyerek ardından yanlışı dikta etmeye çalışan şeytanlar çoktur) bu doğruyu alıp, yanlışlardan kaçmak gerekliliktir. Nebinin yolunda da, Allah'ın yolunda da şeytanlar vardır. Zaten bu konuda defalarca ikaz ediliriz. Önemli olan, şeytanı tanımak ve ne yapabileceğini, nasıl yaklaşabileceğini bilerek tedbirler almaktır. Hatta, bu konularda peygamber kıssalarında bunları detaylandıracaktım ama inatla uzatılan iddialar yüzünden tam olarak anlatma imkanı bulamadım. selamlar, aorskaya |
[QUOTE=pramid;13091][QUOTE=aorskaya] Hadislere tanık olsaydım elbette kaynak olarak kabul ederim. Ancak; rivayetleri kesinlikle kaynak kabul etmiyorum ve bu güne hiç bir anlatımımda kaynak olarak kullanmadım.
[/QUOTE] O zaman bu neyin tartışması. Kuranda ifade edilen "de ki" ifadeleri üzerine detaylıca düşünmeni isterim. Birde "sana ... soruyorlar. De ki" ifadesini... Esen kalın.[/QUOTE] Sevgili kardeşim, Defalarca anlattım. Hadis peygamberin sözüdür ve tanık olanlar iman etmek zorundadır, bu nedenle kaynaktır. Ancak, rivayet onun sözü olduğuna ilişkin sadece bir iddiadır. Bu nedenle hiç bir şekilde gerçekliği ispatlanamayacağından kaynak olarak kabul edilemez. Bunun neresini anlamıyorsunuz, ben de bunu anlayamıyorum. selamlar, aorskaya |
[QUOTE]Hadis peygamberin sözüdür ve tanık olanlar iman etmek zorundadır, bu nedenle kaynaktır. [/QUOTE]
156,157. Yoksa sizin apaçık bir deliliniz mi var? Eğer doğru söylüyorsanız, getirin kitabınızı! Peki, Sizler yemek yiyen birine uymaya/abd devam edin. Bizler beşerleri erbab edinmeyeceğiz. Vahy almadan önce sapıtmış ve vahy sonrası hidayet bulan birisi bu dine ne katar ki. Var mı yetkisi ? |
[QUOTE=pramid;13103]156,157. Yoksa sizin apaçık bir deliliniz mi var? Eğer doğru söylüyorsanız, getirin kitabınızı!
Peki, Sizler yemek yiyen birine uymaya/abd devam edin. Bizler beşerleri erbab edinmeyeceğiz. Vahy almadan önce sapıtmış ve vahy sonrası hidayet bulan birisi bu dine ne katar ki. Var mı yetkisi ?[/QUOTE] Bu nasıl bir anlayıştır, siz kafa karışıklığı yaşayan birimisiniz, benmi yanlış tanıdım sizi? 1- Peygambere uymamız gerektiği bizzat kuranda rabbimizin emri değilmidir? Sen koskoca kitapta buna delil bulamadında, benden bunun delilinimi istiyorsun cidden! 2- Peygambere uymak, ona kul olmak demek değildir. Bu nedenle, uyma ile kul olma nitelemesi yapmaya çalışmak, bunu akıl edemeyenlerin işi olabilir. 3- Dini indirende, tamamlayanda rabbimizdir. Onun dışında hiç kimse yada şey, dine katamazda, eksiltemezde. Ancak, peygamber için bu iddiada bulunanmı olduda bunu yazdın? Sana bilmediğimiz yerden seslermi gelmektedir, bir şeylermi görünmektedir? Olmayan şeylerin iddia edildiğini iddia etmenin ve ona dayanarak üslubunu bile bozmanın başka açıklaması olabilirmi, bunu bir düşün kardeşim... 4- Bir kimse bizlere tebliğ ve açıklamak için elçi seçilmişse, o elçinin sözleri kaynaktır. Çünkü, elçi kendi hevasından bir şey uydurmaz. Öyle olsaydı, rabbimiz tarafından helak edilirdi ve herkes bilirdi. Ama, o rabbimiz katındaki saygın yerini almışsa, sözleri de kuran dışı, yani rabbin kelamları dışından olamayacağından evet kaynaktır. (önemli not: Peygamberin tanık olunan sözleri kaynaktır. Ona ait olduğu iddia edilen sözler, rivayetler, ne kadar sahih yada sağlam iddiasında olursa olsun, kaynak olamazlar.) İşte bu nedenle, peygamberler bize canlarınımızdan daha önemlidirler. Bunu yeniden ve iyice düşün. selamlar, aorskaya |
[QUOTE]Bu nasıl bir anlayıştır[/QUOTE]
Bu kuran anlayışı, şirk koşmadan. [QUOTE]siz kafa karışıklığı yaşayan birimisiniz[/QUOTE] Siz öyle telakki edebilirsiniz. [QUOTE]1- Peygambere uymamız gerektiği bizzat kuranda rabbimizin emri değilmidir? Sen koskoca kitapta buna delil bulamadında, benden bunun delilinimi istiyorsun cidden![/QUOTE] Evet nebi ve muhammede itaati emretmiyor. Risalete itaati emrediyor. Risaleti kabullenin ve içinize sindirin. Az bir de arapça öğrenin yada araştırın. [QUOTE]2- Peygambere uymak, ona kul olmak demek değildir. Bu nedenle, uyma ile kul olma nitelemesi yapmaya çalışmak, bunu akıl edemeyenlerin işi olabilir. [/QUOTE] Nebiyi erbab edinenler açık bir delalet üzeredir. Bu dinin rabbi Allahdır. Sizle sözde muhammede uyuyorsunuz/tapıyorsunuz. Kitaba uymuyorsunuz. Ali imran 79-80 Biz sizin şirkinizden beriyiz. Sizler şirktende haberiniz yok ki ahirettede olmayacak. Enam 21-22-23-24. Ayrıca rasulün görevi için Enam 19 [QUOTE] o elçinin sözleri kaynaktır. [/QUOTE] Şeytan sizi hala kandırıyor. Farketmediğiniz yerden. Kafası karışanlar niye önemli notlar koyarlar ki. Ölmüş ve yemek yiyen birinin ardında giderek ondan şeffat bekleyip onu putlaştırmayın. |
[QUOTE=pramid;13117]
Nebiyi erbab edinenler açık bir delalet üzeredir. Bu dinin rabbi Allahdır. [COLOR="Red"][FONT="Comic Sans MS"]Sizle sözde muhammede uyuyorsunuz/[SIZE="4"]tapıyorsunuz.[/SIZE][/FONT][/COLOR] Kitaba uymuyorsunuz. Ali imran 79-80 Biz sizin şirkinizden beriyiz. Sizler şirktende haberiniz yok ki ahirettede olmayacak. Enam 21-22-23-24. Ayrıca rasulün görevi için Enam 19 [/QUOTE] Benim Muhammed'e taptığımı söyleyebilecek kadar ileri giden birisi, benim yazılarımı okuyan ve ondan anladıkları ile tapmayacağımı bilecek durumda olan birisi olarak, hemen müfteri durumuna düştüğünüzü görmenizi ve rabbimizden af dilemenizi bekliyorum. Yazık ya, bu kadar ileri gidilebilir ancak! selamlar, aorskaya |
Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 02:10 PM. |
Powered by vBulletin® Version 3.8.1
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
Hanifler - Kuran odaklı gerçek din islam