![]() |
[QUOTE=Miralay;14630]
[B][COLOR="DarkGreen"](Buna benim acizane bir tenkidim olacak: Dinden,imandan haberi olmayan ümmi bir insan eline Kur'an geçip te okuduğunda bu kelimelerin halen uygulanan rüku,secde olarak anlamaz. Ki, bizim de bu şekilde anlamamamız gerekir. Böyle anlarsak, ataların dinine,geleneklere uymuş oluruz. Eğer Kur'an evrelsel ise, ki öyledir; her topluma,her coğrafyaya hitap eder. Buna savunma olarak, rivayetleri ve peygamberin sünnetlerini ortaya koyarsak hata ederiz. Zira ne rivayetlerin,ne de sünnet olduğu iddia edilen şeylerin günümüze kadar sağlıklı bir şekilde geldiğini hiç kimse iddia edemez. İddia edilecek olsaydı, İslam aleminde dört mezhebin yerinin ne olduğunu izah edemezdik.)[/COLOR][/B] [/QUOTE] Sevgili miralay, Dİnden, imandan haberi olmayan birisi, eline kuranı alıp, samimi olarak onu anlamaya çalışmak koşuluyla, namaz yokturda bulabilir, oruç yokturda bulabilir, veya vardır ama şöyledir diye tamamen yanlış sonuçlarda bulabilir... Buldukları, gerçekten aklının ürünü ise ve bunları öylece kabul ediyorsa, yani aklının bulduğu yerine, aksine başka şeyleri kabul etmiyorsa; o zaman başka söze gerek bırakmadan bu kimse yeterli olanı yapmış olur. Çünkü, kuranda herkesten istenen akıl etme ile vardığı sonuç budur, ve rabbimiz kimseye gücünün yetmediğini yüklemeyeceğinden, bu kadarıyla kurtulaşa ermiştir. Ancak, namaz, oruç, vb. başka şeylerle karşılaştığında ise, kurandan anlayışı bunları karşılaştığı biçimi kabul veya redde zorluyorsa, yine kurandan anladığı üzere devam ederse kurtuluştadır. Ama, kurandan aklının bulduklarına ters başka bir şeye kaydığı anda, tehlike başlar o kimse için. Bundan sonra ise, akıl ve kuran işbirliğine aykırı davranışlar arttıkça, kötülükleri ağır basmaya başlar. Ama, kuran akıl dostluğu uygun şekilde yaşandıkça, o kimseye korku olmamaktadır. selamlarımla, aorskaya |
[QUOTE=aorskaya;14711]Sevgili miralay,
Dİnden, imandan haberi olmayan birisi, eline kuranı alıp, samimi olarak onu anlamaya çalışmak koşuluyla, namaz yokturda bulabilir, oruç yokturda bulabilir, veya vardır ama şöyledir diye tamamen yanlış sonuçlarda bulabilir... Buldukları, gerçekten aklının ürünü ise ve bunları öylece kabul ediyorsa, yani aklının bulduğu yerine, aksine başka şeyleri kabul etmiyorsa; o zaman başka söze gerek bırakmadan bu kimse yeterli olanı yapmış olur. Çünkü, kuranda herkesten istenen akıl etme ile vardığı sonuç budur, ve rabbimiz kimseye gücünün yetmediğini yüklemeyeceğinden, bu kadarıyla kurtulaşa ermiştir. Ancak, namaz, oruç, vb. başka şeylerle karşılaştığında ise, kurandan anlayışı bunları karşılaştığı biçimi kabul veya redde zorluyorsa, yine kurandan anladığı üzere devam ederse kurtuluştadır. Ama, kurandan aklının bulduklarına ters başka bir şeye kaydığı anda, tehlike başlar o kimse için. Bundan sonra ise, akıl ve kuran işbirliğine aykırı davranışlar arttıkça, kötülükleri ağır basmaya başlar. Ama, kuran akıl dostluğu uygun şekilde yaşandıkça, o kimseye korku olmamaktadır. selamlarımla, aorskaya[/QUOTE] Bu konu bana eski bir anımı hatırlattı; Hristiyan bir arkadaşla aynı otelde çalışıyoruz islamı merak etti öğrenmek için bana sordu bende diyanetten gittim ingilizce bir kuran aldım ve ona verdim "oku" dedim "ama abdest" " şehadet" "bunlar olmadan olur mu?" dedi. ben de kuranı açıp ilk ayetini okudum ona "Read in the name of your Lord Who created." ve oda okudu..... Hristiyan misyonerlerin çalışma sistemlerini inceleyin, sonra dönüp birde islamı öğrenmek isteyen insanlarımıza ve insanlara yaptığımız eziyetlere bakın. Allah size kolaylık diler, zorluk dilemez. (Bakara, 2/185) Allah uğrunda hakkıyla cihat edin. O sizi seçti ve dinde üzerinize hiç bir güçlük yüklemedi. Babanız İbrahim'in dinine uyun. Allah sizi hem daha önce hem de bu Kur'an'da Müslüman diye isimlendirdi ki, Peygamber size şahit (ve örnek) olsun, siz de insanlara şahit (ve örnek) olasınız. Artık namazı dosdoğru kılın, zekatı verin ve Allah'a sarılın. O sizin sahibinizdir. O ne güzel sahip, ne güzel yardımcıdır! (Hacc, 78) Allah size herhangi bir güçlük çıkarmak istemez (Maide, 6) |
[QUOTE=bartsimpson;15067]
Hristiyan misyonerlerin çalışma sistemlerini inceleyin, sonra dönüp birde islamı öğrenmek isteyen insanlarımıza ve insanlara yaptığımız eziyetlere bakın. Allah size kolaylık diler, zorluk dilemez. (Bakara, 2/185) Allah uğrunda hakkıyla cihat edin. O sizi seçti ve dinde üzerinize hiç bir güçlük yüklemedi. Babanız İbrahim'in dinine uyun. Allah sizi hem daha önce hem de bu Kur'an'da Müslüman diye isimlendirdi ki, Peygamber size şahit (ve örnek) olsun, siz de insanlara şahit (ve örnek) olasınız. Artık namazı dosdoğru kılın, zekatı verin ve Allah'a sarılın. O sizin sahibinizdir. O ne güzel sahip, ne güzel yardımcıdır! (Hacc, 78) Allah size herhangi bir güçlük çıkarmak istemez (Maide, 6)[/QUOTE] Sevgili bart, Misyonerlerin, yehova şahitlerinin insanları kendi içlerine çekme çabalarına yakınen tanık olan ve kullandıkları teknikleri genel olarak öğrenme şansına sahip olan biri olarak, yukarıdaki kıyasınızı ve vardığınız sonucu çok doğru buluyorum. Müslümanlar, artık, siz kuranı anlamazsınız, onu alimler anlar, size anlatır, sizde ona göre yaşarsınız diyen (z)alimlerin farkına varmalı, bunu labul eden cahili zihniyetten kendilerini kurtarabilmelidirler. İnşallah herkes, anlamadıkları şekliyle arapça mırıldanmaların kendilerine fayda sağlamadığını görerek, anlayabileceği herhangi bir meal yada meallerle kurandakileri öğrenmeye ve ona göre yaşamayı hayatlarına geçirebilirler. Yoksa, bu zalimlere inanırken, misyonerleri neden dışladıklarını önce kendilerine sonra da bizlere açıklamaya çalışsınlar. selamlar, aorkaya |
Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 09:14 AM. |
Powered by vBulletin® Version 3.8.1
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
Hanifler - Kuran odaklı gerçek din islam