![]() |
Selamun Aleykum! Değerli Nacikocak Kardeşim!
[QUOTE=nacikocak;12820] ... hz musayı kovalayan firavunun ordusunu kim suda boğdu denizde 12 yolu kim açtı firavunun ordusu geçerken kim kapattı ...[/QUOTE] Firavunun ordusunu boğan sudur. Denizde kuru bir yol açan Musa'dır. (selam olsun) "Denizde 12 km yolu" derken bu hangi denizdir? Lütfen!Ta-Ha 77-79 u okur musunuz? Kusursuzluk sadece Allah'a mahsusdur. Doğrusunu en iyi bilen Allah'tır. Sevgi,saygı ve muhabbetle. Allah'a emanet olunuz. |
[QUOTE]Lütfen!Ta-Ha 77-79 u okur musunuz?[/QUOTE]
Arkadaşlar nacı yazı ve ayetleri okumaz; BİLDİĞİNİ OKUR. Bu arkadaş anlayışı birza zayıf her söze [QUOTE][QUOTE] kardeşim yine cevap vermemişsin soruma karşılık soru sormuşsun [/QUOTE][/QUOTE] demekten öteye gitmiyor. |
[QUOTE=Fers;12822][B]sen ölümü allah'ın zulmü olarak düşünüyorsan[/B]...(nacikocak)
zulm olarak düşünen sizsiniz, ben oluşturduğu sistemin/tasarladığı düzeneklerin bir parçası olarak düşünüyorum/tahmin ediyorum/yorumluyorum, her ne ise... Musanın peşinden kovalayan, hırslarına ve kibrine yenik düşen ahmakların [B]tuzağa düşüp suda boğulmaları [/B]doğal bir sonuçtur, helakla ilgisi yok... aklını kullanmayan sonuçlarına katlanır... [B]çünkü söz allah'ın sözü söylemediği birşeyi söylemiş gibi veya söylediği birşeyi söylememiş gibi anlamak ve anlatmaktan korkar ve ona sığınırım tabi insanım böyle bir hata belki bilmeyerek yapmış olabilirim[/B]...(nacikocak) ne güzel, herkes için aynı şey dimi sayın naci...[/QUOTE] [B]peki fers kardeşim kimin tuzağı[/B] |
[QUOTE=dost1;12825]Selamun Aleykum! Değerli Nacikocak Kardeşim!
Firavunun ordusunu boğan sudur. Denizde kuru bir yol açan Musa'dır. (selam olsun) "Denizde 12 km yolu" derken bu hangi denizdir? Lütfen!Ta-Ha 77-79 u okur musunuz? Kusursuzluk sadece Allah'a mahsusdur. Doğrusunu en iyi bilen Allah'tır. Sevgi,saygı ve muhabbetle. Allah'a emanet olunuz.[/QUOTE] aleyküm selam halil bey allah'a şükür sonunda bir cevapla karşılaştım doğru firavunun ordusunu boğan sudur suyu yönlendiren ona ol diyen kimdir denizde kuru bir yol açıp daha sonra kapatması için hz musa'ya o izni o emri veren kimdir cevabı sanırım oku dediğiniz ayette var 1. ve lekad : ve andolsun 2. evhaynâ : [B]vahyettik[/B] 3. ilâ mûsâ : [B]Musa'ya[/B] 4. en esri : yürümek, yürümesi 5. bi ibâdî : [B]kullarım ile [/B] 6. fadrib (fe ıdrib) : [B]sonra vur [/B] 7. lehum : [B]onlar için[/B], onlara 8. tarîkan : tarîk, [B]bir yol[/B] 9. fî el bahri : [B]denizde[/B] 10. yebesen : [B]kuru[/B] 11. lâ tehâfu : korkma 12. dereken : arkadan yetişerek 13. ve lâ tahşâ : ve endişelenme bir önceki mesajınızda ise “ هلاكHelâk” sözcüğü “değişime, yıkıma uğramak, bozulmak, düşmek” demektir. (Lisanü’l-Arab, c.9, s. 118-121) Genel olarak zannedildiği gibi bu sözcük “yok olmak” anlamına gelmez." demişsiniz aynen katılıyorum ben zaten tamamen yok olmaktan bahsetmiyorum bir ordunun yıkıma uğraması bozguna uğraması düşmesi herkeste ne akla getiriryorsa bendede aynı şeyi aklıma getiriyor bakın ayette allah ne diyor 1. in-nâ : [B]muhakkak ki biz [/B] 2. erselnâ : biz [B]gönderdik[/B] 3. aleyhim : [B]onların üzerine [/B] 4. sayhaten : [B]sayha,[/B] korkunç ses dalgası 5. vâhideten : bir, [B]tek[/B] 6. fe : böylece 7. kânû : onlar [B]oldular[/B] 8. ke heşîmi : [B]kuru ot gibi[/B] 9. el muhteziri : döküntü halinde, ufalanmış yok olmadılar ama "onlar kuru ot gibi olduar" ve bunu yapan kahhar'dır selam'dır cabbar'dır mütekebbir'dir kısaca abicim allah'tır |
[QUOTE=pramid;12826]Arkadaşlar nacı yazı ve ayetleri okumaz; BİLDİĞİNİ OKUR.
Bu arkadaş anlayışı birza zayıf her söze demekten öteye gitmiyor.[/QUOTE] kardeşim ben bildiğimi okumam okuduğumu bilirim onu yapan ayetleri bildiğine çeviren sensin yine söylüyorum ayetleri çevirdin ben bunu sana söylediğimde yapmadığını ispatlamak için delil sunamadın cevap yazamadın çırpınmaktan başka hiçbirşey yapamadın zaten yapamazsında çünkü kuran'ı koruyan allah'tır mutlak galiptir |
[QUOTE=Fers;12821]selam
[B]fers kardeşim yine cevap vermemişsin soruma karşılık soru sormuşsun[/B]...(nacikocak) soruya soruyla cevap vermek gerekir bazen, şimdi olduğu gibi... [B]allah kavimleri toplumları helak etmiştir bütün dünyadaki canlıları topyekün değil...[/B](nacikocak) tüm dünyadaki canlılardan kim bahsetti... kasırgalar depremler sürekli olup biter, "kasırgayla helak edilip yerine yeni nesil getirilen toplum" örneklemesi senin anladığın gibiyse eğer, [B]toplumun içinde[/B] üç günlük bebekten dokuz yaşındaki çocuğa kadar dünyadan bi haberlerin pirinç gibi ayıklandı mı, bide bunların hayvanlar alemi de var yoksa Allah [B]içlerindeki[/B] zibidilere inat onlarada mı zulmetti...(Fers) bu ifade gözünüze ilişmemiş ! yazılanlardan kopuksunuz demiştim... [B]helak ettiği toplumda ise ayetlerde mevcuttur allah peygamberlere oradan uzaklaş iman edenleride yanına al diye emretmiştir[/B]...(nacikocak) hud/40 kulnaahmil fiihaa min kullin zevceynisneyni ve ehleke..../ [B]kulnaa[/B]hmil.../ yükle [B]dedik[/B]... dedim değil, dedik/kulnaa... madem Allah veriyor helak ve kurtuluş emrlerini, neden "dedim" değilde "dedik" ifadesi kullanıldı... [B]ayetlerde kavimleri helak ettik boğduk diyen kim[/B]...(nacikocak) fe enceynaahu.../ selamet verdik ona... ve agraknelleziine.../ onları batırdık... "diyen" değil "diyenler" kim... bende soruyorum işte; neden "batırdım" değilde "batırdık", neden selamet "verdim" değilde "verdik"... neden Allah ben yaptım/ettim demiyor doğrudan.... batırılma hali ve selamet veriliş... burada "doğal afet boyutunda bir helak söz konusu olduğunu düşünmüyorum"... Allah hak edilenin verilmesini sistemine yerleştirendir... o "ol" dedi onun sistemdeki herşey yerini aldı... karşıdan karşıya geçerken sağa sola bakmassan kamyonun tekerleğinle muhatab olursun.. ölümü veren Allahtır ama kamyonla samimiyet kuran sensin...(Fers) bu ifadeleri boşuna kullanmışım...bunlar süs değil cevaptı... melek, meleke, resul kavramlarını inceleyip iyice bir düşünün...[/QUOTE] kardeşim yazılardan kopuk değilim sende bütün canlılardan bahsetmemişsin sadece allah hak eden bir kavmi helak edrken diğer insanlarıda helak etmişmi yoksa ayırmışmı daha iyi anlaman için o şekilde cevapladım şu an işim çıktı daha sonra diğer sorularınıda cevaplayacam |
[QUOTE=Fers;12821]selam
[B]fers kardeşim yine cevap vermemişsin soruma karşılık soru sormuşsun[/B]...(nacikocak) soruya soruyla cevap vermek gerekir bazen, şimdi olduğu gibi... [B]allah kavimleri toplumları helak etmiştir bütün dünyadaki canlıları topyekün değil...[/B](nacikocak) tüm dünyadaki canlılardan kim bahsetti... kasırgalar depremler sürekli olup biter, "kasırgayla helak edilip yerine yeni nesil getirilen toplum" örneklemesi senin anladığın gibiyse eğer, [B]toplumun içinde[/B] üç günlük bebekten dokuz yaşındaki çocuğa kadar dünyadan bi haberlerin pirinç gibi ayıklandı mı, bide bunların hayvanlar alemi de var yoksa Allah [B]içlerindeki[/B] zibidilere inat onlarada mı zulmetti...(Fers) bu ifade gözünüze ilişmemiş ! yazılanlardan kopuksunuz demiştim... [B]helak ettiği toplumda ise ayetlerde mevcuttur allah peygamberlere oradan uzaklaş iman edenleride yanına al diye emretmiştir[/B]...(nacikocak) hud/40 kulnaahmil fiihaa min kullin zevceynisneyni ve ehleke..../ [B]kulnaa[/B]hmil.../ yükle [B]dedik[/B]... dedim değil, dedik/kulnaa... madem Allah veriyor helak ve kurtuluş emrlerini, neden "dedim" değilde "dedik" ifadesi kullanıldı... [B]ayetlerde kavimleri helak ettik boğduk diyen kim[/B]...(nacikocak) fe enceynaahu.../ selamet verdik ona... ve agraknelleziine.../ onları batırdık... "diyen" değil "diyenler" kim... bende soruyorum işte; neden "batırdım" değilde "batırdık", neden selamet "verdim" değilde "verdik"... neden Allah ben yaptım/ettim demiyor doğrudan.... batırılma hali ve selamet veriliş... burada "doğal afet boyutunda bir helak söz konusu olduğunu düşünmüyorum"... Allah hak edilenin verilmesini sistemine yerleştirendir... o "ol" dedi onun sistemdeki herşey yerini aldı... karşıdan karşıya geçerken sağa sola bakmassan kamyonun tekerleğinle muhatab olursun.. ölümü veren Allahtır ama kamyonla samimiyet kuran sensin...(Fers) bu ifadeleri boşuna kullanmışım...bunlar süs değil cevaptı... melek, meleke, resul kavramlarını inceleyip iyice bir düşünün...[/QUOTE] kardeşim yazılardan kopuk değilim sende bütün canlılardan bahsetmemişsin sadece allah hak eden bir kavmi helak edrken diğer insanlarıda helak etmişmi yoksa ayırmışmı daha iyi anlaman için o şekilde cevapladım şu an işim çıktı daha sonra diğer sorularınıda cevaplayacam |
[QUOTE]okuduğumu bilirim[/QUOTE]
Okudukların yanlış ve tahrife uğramış. Yahudileşme temeyülündesiniz. Sizin okuduklarınızı bizler de okuduk. Hemde yıllarca. Yalanlarda doldu kafamız. Zor oldu arınmak. Allah temizlesin Naci bey. Kuranı al ve kelimeleri arapça olarak, o kitabın içinde Allah nasıl kullanmış bir müfehhres ile karşılaştır. O zaman görsün bizlerin Kuranı anlamlandırma çabalarını ve senin yazdığın ayetler ile çatışmayı. Bizlerin meallendirmesi ile senin meallerden okuman ve senin bizleri tahrifatla suçlaman doğal. Çünkü aynı şeyi anlamıyoruz kitaptan. Çünkü kitap tek şeyi söylüyor. Yeni hazırladığım yazı tavsiye ederim okumanızı [url]http://vekuran.blogspot.com/2012/09/yahudilesme-ve-ehli-kitap.html[/url] |
Selamun Aleykum! Değerli Nacikocak kardeşim!
[QUOTE=nacikocak;12829]aleyküm selam halil bey allah'a şükür sonunda bir cevapla karşılaştım doğru firavunun ordusunu boğan sudur suyu yönlendiren ona ol diyen kimdir denizde kuru bir yol açıp daha sonra kapatması için hz musa'ya o izni o emri veren kimdir cevabı sanırım oku dediğiniz ayette var[/QUOTE] Bu yazıyı yazmak isteyen ve yazan sizsiniz ancak, bunun için gerekli olan sistemleri mutlak olarak yaratan Allah'tır. Allah her şeyin ve her işin asıl yaratıcısıdır. Bu durum O’nun ilâhlığının olmazsa olmaz gereğidir. Şu hâlde dalâleti de, hidayeti de yaratan Allah'tır. Ancak dalâleti ve hidayeti isteyen ve o yönde meyil gösteren bizzat kulun kendisidir. [B]Sâffat;96[/B]: Oysa sizi de, yaptıklarınızı da Allah yaratmıştır. [B]En'âm;102[/B]: İşte budur Rabbiniz Allah! O'ndan başka ilâh yoktur. Her şeyin yaratıcısıdır. Öyleyse, O'na kulluk edin. O, her şeyin yönetenidir. [B]Ra'd;16[/B]: De ki:"Göklerin ve yerin Rabbi kimdir?" De ki:"Allah'tır". De ki:"Allah'ın astlarından o kendi kendilerine fayda ve zarar vermeye gücü olmayanları Yakınlar mı ediniyorsunuz?" De ki:"Hiç kör ile gören bir olur mu? Hiç karanlıklarla aydınlık bir olur mu?" Ya da Allah'a, O'nun gibi yaratan bir takım ortaklar buldular da, bu yaratış kendilerince birbirine benzer mi göründü? De ki:"Allah, her şeyin yaratıcısıdır. O, birdir, her şeye üstün ve kahredicidir." [B]Zümer;62[/B]: Allah, her şeyin yaratıcısıdır. O, her şeye vekîldir. [her şeyin yöneticisidir] [B]Mümin:62[/B] İşte, her şeyin yaratıcısı Rabbiniz Allah budur. O'ndan başka ilâh yoktur. O hâlde nasıl oluyor da döndürülüyorsunuz! Denizde 12 km yol açandan kastettiğinizin ne olduğu ile ilgili soruya cevap vermemişsiniz. Açılan denizde kuru bir yol nasıl açılabilir? Lütfen düşünür müsünüz? Kusursuzluk sadece Allah'a mahsusdur. Doğrusunu en iyi bilen Allah'tır. Sevgi,saygı ve muhabbetle. Allah'a emanet olunuz. |
[QUOTE]Açılan denizde kuru bir yol nasıl açılabilir? Lütfen düşünür müsünüz?[/QUOTE]
Düşünmek zor, düşündüğü zaman putlar kırılacak. Allah raslün örneklerini ne için anlatıyor. Hayata uygulayın diye. Asayı aldım ve bağırdım, yarı deniz yarıl ... Masal Kuranın kelimelerini kurandan anlayarak gidin bakalım ne diyor. Barajları (yemm) , bahr kelimelerini mevazinlerine oturtun.Rasullerin güzel örneklerini göreceksiniz. Okuyorlar doğru ama MASALLARI. Gözler perdeli, kulakları ağırlıklı, Kalpler kılıflı. Anlamazlar (anlamak istemiyor. Biliyorlar işittik itaat ettik dediklerinde başlarına gelecekleri, tekfirler) Evet zordur bu iş, ama kolaylaştırıyor birisi |
[QUOTE=dost1;12837]Selamun Aleykum! Değerli Nacikocak kardeşim!
Bu yazıyı yazmak isteyen ve yazan sizsiniz ancak, bunun için gerekli olan sistemleri mutlak olarak yaratan Allah'tır. Allah her şeyin ve her işin asıl yaratıcısıdır. Bu durum O’nun ilâhlığının olmazsa olmaz gereğidir. Şu hâlde dalâleti de, hidayeti de yaratan Allah'tır. Ancak dalâleti ve hidayeti isteyen ve o yönde meyil gösteren bizzat kulun kendisidir. [B]Sâffat;96[/B]: Oysa sizi de, yaptıklarınızı da Allah yaratmıştır. [B]En'âm;102[/B]: İşte budur Rabbiniz Allah! O'ndan başka ilâh yoktur. Her şeyin yaratıcısıdır. Öyleyse, O'na kulluk edin. O, her şeyin yönetenidir. [B]Ra'd;16[/B]: De ki:"Göklerin ve yerin Rabbi kimdir?" De ki:"Allah'tır". De ki:"Allah'ın astlarından o kendi kendilerine fayda ve zarar vermeye gücü olmayanları Yakınlar mı ediniyorsunuz?" De ki:"Hiç kör ile gören bir olur mu? Hiç karanlıklarla aydınlık bir olur mu?" Ya da Allah'a, O'nun gibi yaratan bir takım ortaklar buldular da, bu yaratış kendilerince birbirine benzer mi göründü? De ki:"Allah, her şeyin yaratıcısıdır. O, birdir, her şeye üstün ve kahredicidir." [B]Zümer;62[/B]: Allah, her şeyin yaratıcısıdır. O, her şeye vekîldir. [her şeyin yöneticisidir] [B]Mümin:62[/B] İşte, her şeyin yaratıcısı Rabbiniz Allah budur. O'ndan başka ilâh yoktur. O hâlde nasıl oluyor da döndürülüyorsunuz! Denizde 12 km yol açandan kastettiğinizin ne olduğu ile ilgili soruya cevap vermemişsiniz. Açılan denizde kuru bir yol nasıl açılabilir? Lütfen düşünür müsünüz? Kusursuzluk sadece Allah'a mahsusdur. Doğrusunu en iyi bilen Allah'tır. Sevgi,saygı ve muhabbetle. Allah'a emanet olunuz.[/QUOTE] şimdi daha güzel ve doğru cevabı verdiniz inşallah bu cevabı almak isteyen alır denizde km yol sanırım aklınızda yanlış kalmış veya yanlış okumuşsunuz orada 12 yolu [B]kim[/B] açtı yazmıştım sorunuzu yanlış anlamadıysam cevabım kuru bir yol yani sudan arındırılmış suyun açılmış hali yani suyun üzerinde bir yol değil |
Selamun Aleykum! Değerli Nacikocak Kardeşim!
[QUOTE=nacikocak;12844]şimdi daha güzel ve doğru cevabı verdiniz inşallah bu cevabı almak isteyen alır denizde km yol sanırım aklınızda yanlış kalmış veya yanlış okumuşsunuz orada 12 yolu [B]kim[/B] açtı yazmıştım sorunuzu yanlış anlamadıysam cevabım kuru bir yol yani sudan arındırılmış suyun açılmış hali yani suyun üzerinde bir yol değil[/QUOTE] Aşağıdaki yazı size ait değil mi? [QUOTE=nacikocak;12820 ... kuran'dan örnek verdiğim ayetlerde kavimleri helak ettik boğduk diyen kim bu sözlerle neyi anlatmış benim anladığıma yanlış diyorsun bende diyorumki ozaman sen senin anladığın doğru olanı yaz helak edilen kim helak eden kim boğulan kim boğan kim hz musayı kovalayan [B]firavunun ordusunu kim suda boğdu denizde 12 yolu kim açtı firavunun ordusu geçerken kim kapattı[/B] ölüm kimin emri her canlı ölümü tadacaktır kimin sözü eğer diyorsan yanlış anlıyorsun tekrarlıyorum sana göre doğru olanı senin anladığın gibi yaz benim istediğim cevap bu ... [/QUOTE] Piramid Kardeşimizin: "Arkadaşlar nacı yazı ve ayetleri okumaz; BİLDİĞİNİ OKUR." sözünü haklı mı çıkarıyorsunuz? Lütfen! "... denizde 12 yolu kim açtı..." sorunuzdaki sözetiğiniz deniz hangi denizdir? Söyler misiniz? Kusursuzluk sadece Allah'a mahsusdur. Doğrusunu en iyi bilen Allah'tır. Sevgi,saygı ve muhabbetle. Allah'a emanet olunuz. |
[QUOTE=dost1;12845]Selamun Aleykum! Değerli Nacikocak Kardeşim!
Aşağıdaki yazı size ait değil mi? Piramid Kardeşimizinİ "Arkadaşlar nacı yazı ve ayetleri okumaz; BİLDİĞİNİ OKUR." sözünü haklı mı çıkarıyorsunuz? Lütfen! "... denizde 12 yolu kim açtı..." sorunuzdaki sözetiğiniz deniz hangi denizdir? Söyler misiniz? Kusursuzluk sadece Allah'a mahsusdur. Doğrusunu en iyi bilen Allah'tır. Sevgi,saygı ve muhabbetle. Allah'a emanet olunuz.[/QUOTE] aleyküm selam halil bey siz sorunuzda 12 km yol demişsiniz bu 12 kilometrenin kısaltmasıdır ben ise 12 yolu kim açtı demiştim o yazımda bunun düzeltmesini yaptım yinede pramid'i haklı bulmak istiyorsanız fikrinize saygı duyarım zaten bu fikre yabancıda değilim yol sayısının 12 olduğu rivayettir bakara suresi 60. ayette allah onların herbirinin içmesi için 12 pınardan bahseder buda rivayetin doğruluğu ihtimalini kuvvetlendirir hangi deniz olduğuna gelince hz musa ve kavmi [B]kızıldenizi[/B] aşarak kendilerine vad'edilen topraklara kudüse gidip yerleşmişlerdir yine bu denizin kızıldeniz toprakların kudüs olduğu kuran'da belirtilmemiş sadece rivayettir |
Selamun Aleykum! Değerli Nacikocak Kardeşim!
[QUOTE=nacikocak;12848]aleyküm selam halil bey siz sorunuzda 12 km yol demişsiniz bu 12 kilometrenin kısaltmasıdır ben ise 12 yolu kim açtı demiştim o yazımda bunun düzeltmesini yaptım yinede pramid'i haklı bulmak istiyorsanız fikrinize saygı duyarım zaten bu fikre yabancıda değilim yol sayısının 12 olduğu rivayettir bakara suresi 60. ayette allah onların herbirinin içmesi için 12 pınardan bahseder buda rivayetin doğruluğu ihtimalini kuvvetlendirir hangi deniz olduğuna gelince hz musa ve kavmi [B]kızıldenizi[/B] aşarak kendilerine vad'edilen topraklara kudüse gidip yerleşmişlerdir yine bu denizin kızıldeniz toprakların kudüs olduğu kuran'da belirtilmemiş sadece rivayettir[/QUOTE] Sizden istirham ediyorum! Lütfen! Yazdığımız yazılarda "şunu tutuyor bunu tutuyor" şeklindeki önyargılarla müzakereleri kişiselleştirmekten kaçınalım. Burası takım ya da kişi tutma yeri değil. Forum kurallarına uyma koşuluyla herkes düşüncesini paylaşır ve müzekere eder. Musa'nın (selam olsun)Kızıldenizi yarıp geçtiği ile ilgili rivayet üzerinde tefekkür edebildiniz mi? Bu denizin en dar yerinin kaç km ya da mil olduğunu biliyor musunuz? Suyun ikiye ayrıldığı yerde kuru bir yol açılabilir mi? Musa'nın (selam olsun) bebekken bırakıldığı su ile yardığı belirtilen su ya da deniz aynı mıdır? Lütfen tefekkür ederek tefekkürünüzün sonucunu bizimle paylaşır mısınız? Kusursuzluk sadece Allah'a mahsusdur. Doğrusunu en iyi bilen Allah'tır. Sevgi,saygı ve muhabbetle. Allah'a emanet olunuz. |
[QUOTE=dost1;12849]Selamun Aleykum! Değerli Nacikocak Kardeşim!
Sizden istirham ediyorum! Lütfen! Yazdığımız yazılarda "şunu tutuyor bunu tutuyor" şeklindeki önyargılarla müzakereleri kişiselleştirmekten kaçınalım. Burası takım ya da kişi tutma yeri değil. Forum kurallarına uyma koşuluyla herkes düşüncesini paylaşır ve müzekere eder. Musa'nın (selam olsun)Kızıldenizi yarıp geçtiği ile ilgili rivayet üzerinde tefekkür edebildiniz mi? Bu denizin en dar yerinin kaç km ya da mil olduğunu biliyor musunuz? Suyun ikiye ayrıldığı yerde kuru bir yol açılabilir mi? Musa'nın (selam olsun) bebekken bırakıldığı su ile yardığı belirtilen su ya da deniz aynı mıdır? Lütfen tefekkür ederek tefekkürünüzün sonucunu bizimle paylaşır mısınız? Kusursuzluk sadece Allah'a mahsusdur. Doğrusunu en iyi bilen Allah'tır. Sevgi,saygı ve muhabbetle. Allah'a emanet olunuz.[/QUOTE] öncelikle size şunu sormak istiyorum suyun ikiye ayrıldığı yerde kuru bir yol açılabilirmi derken bahsettiğiniz şey sizin benim yapmam ise bunu biz yapamayız eğer allah yapabilirmi diye soruyorsanız buda biraz komik olur kainatı yaratan allah için birkaç kilometrenin hesabı önemli olmasa gerek çünkü sizinde takdir edeceğiniz gibi suyu yaran hz musanın asası değil allah'tır asa sadece bir semboldür kuran'da bahsi geçen hz isa'nın çamurdan yaptığı kuşlara üflediği zaman onları canlandıran hz isa'nın nefesimidir acaba bana tefekkür et demişsinizde biraz sizin bu konuları tefekkür etmeniz gerekmezmi [B]sorunuzdan öyle anlaşılıyorki ya hz musanın denizi kendi gücü ile yardığını düşünüyorsunuz yada gerçekten allah'ın böyle birşeye gücünün yetmeyeceğini düşünüyorsunuz [/B] hz musanın bebekken bırakıldığı deniz ile suyu yardığı deniz ve hızır a.s ile buluştuğu deniz aynı denizmidir kuran'ı kerimde ince ayrıntıları ile anlatılmadığından bunlar sadece rivayet olarak bilinmektedir biz sadece allah'ın sözü olan ayetlerde açıklanmış olduğu kadarına hiç şüphesiz inanırız ve sizi bilmem ama benim için hangi deniz olduğu önemli değil aslında hz musa'nın denizi yarıp yarmamasıda önemli değil nuh tufanıda ve diğer mucizelerde çünkü allah kuran'da bu mucizeleri imanı olmayanlara hatırlatılıp iman etmeleri için anlatmıştır benim ise iman ve şükür etmem için yediğim bir zeytin tanesinin var oluşu bile yeterli bir mucizedir |
Selamun Aleykum! Değerli Nacikocak Kardeşim!
[QUOTE=nacikocak;12850]öncelikle size şunu sormak istiyorum suyun ikiye ayrıldığı yerde kuru bir yol açılabilirmi derken bahsettiğiniz şey sizin benim yapmam ise bunu biz yapamayız eğer allah yapabilirmi diye soruyorsanız buda biraz komik olur kainatı yaratan allah için birkaç kilometrenin hesabı önemli olmasa gerek çünkü sizinde takdir edeceğiniz gibi suyu yaran hz musanın asası değil allah'tır asa sadece bir semboldür kuran'da bahsi geçen hz isa'nın çamurdan yaptığı kuşlara üflediği zaman onları canlandıran hz isa'nın nefesimidir acaba bana tefekkür et demişsinizde biraz sizin bu konuları tefekkür etmeniz gerekmezmi [B]sorunuzdan öyle anlaşılıyorki ya hz musanın denizi kendi gücü ile yardığını düşünüyorsunuz yada gerçekten allah'ın böyle birşeye gücünün yetmeyeceğini düşünüyorsunuz [/B] hz musanın bebekken bırakıldığı deniz ile suyu yardığı deniz ve hızır a.s ile buluştuğu deniz aynı denizmidir kuran'ı kerimde ince ayrıntıları ile anlatılmadığından bunlar sadece rivayet olarak bilinmektedir biz sadece allah'ın sözü olan ayetlerde açıklanmış olduğu kadarına hiç şüphesiz inanırız ve sizi bilmem ama benim için hangi deniz olduğu önemli değil aslında hz musa'nın denizi yarıp yarmamasıda önemli değil nuh tufanıda ve diğer mucizelerde çünkü allah kuran'da bu mucizeleri imanı olmayanlara hatırlatılıp iman etmeleri için anlatmıştır benim ise iman ve şükür etmem için yediğim bir zeytin tanesinin var oluşu bile yeterli bir mucizedir[/QUOTE] [URL="http://www.hanifler.com/showthread.php?t=1699&highlight=mucize+kavram%FD+peygamberler"]Mucizelerle ilgili düşündüklerimi buraya tıklayarak görebilirsiniz[/URL] [URL="http://www.hanifler.com/showthread.php?p=6045#post6045"]Sorunuz ile ilgili düşündüklerimi buraya tıklarsanız görebilirsiniz.[/URL] Kusursuzluk sadece Allah'a mahsusdur. Doğrusunu en iyi bilen Allah'tır. Sevgi,saygı ve muhabbetle. Allah'a emanet olunuz. |
selam
[B]peki fers kardeşim kimin tuzağı[/B]...(nacikocak) kasas/7 ve evhaynaa ilaa ummi muusaa.../musanın anasına işaret ettik... fe elkiihi fiil [B]yemm[/B]i.../ bırak onu su deryasına... taha/39 fakzifiihi fiil [B]yemm[/B]i felyulkıhil [B]yemm[/B]u bis saahıli.../ bırak onu su deryasına, kıyıya bırakması için... anası tarafından su deryasına bırakılan musa... taha/17,18 ve maa tilke bi yemiinike yaa muusaa.../ o sağındaki ey musa... hiye asaaye, etevekkeu aleyhaa.../ o asam, dayanırım ona... fiihaa meaaribu uhraa.../ onda, diğer ihtiyaçlar... musanın sağındaki asası, her işini gördüğü... taha/77 en esri bi ibaadii fadrib lehum tariikan fiil bahri yebesen.../ kullarım ile yürü, sonra onlar için suda kuru bir yol oluştur... şuara/63 fe evhaynaa ilaa muusaa enıdrib bi asaakel bahr.../ musaya işaret ettik, asan ile oluştur suya... fenfeleka fe kaane kullu firkın ket tavdil aziim.../ hepsi, büyük tepe gibi kısımlar... her işini gördüğü asası ile suda büyük tepeler gibi kısımlar, kuru bir yol oluşturan musa... duhan/24 vetrukil bahre rehvaa, innehum cundun mugrekuune.../ salıver duran suyu, onlar boğulacak olan ordu... kasas/40 fe nebeznaahum fiil [B]yemm[/B]i.../ bıraktık onları su deryasına... su deryasına bırakılan boğulacak olan ordu... [B]hangi deniz olduğuna gelince hz musa ve kavmi kızıldenizi aşarak kendilerine vad'edilen topraklara kudüse gidip yerleşmişlerdir[/B]...(nacikocak) anaya ve musaya işaret edilen, su deryasındaki kurtuluş... anasının bıraktığı da , tuzağına düşen ordunun boğulduğu da su deryası...... anasının bıraktığı kızıldenizse ordunun boğulduğu diğeri de kızıldeniz, karadeniz ise diğeride karadeniz, köyün ırmağıysa köyün ırmağı... neresiyse neresi, orası musanın tuzak kurabileceği bir su deryası... . |
2 denizin birlestigi yeri arayan bir Musa
2 denizin birlestigi yerde alim kulu bulan bir Musa Asasına dayanan isini onunla goren bir Musa |
bahreyn diye bir arap ülkesi var biliyor musunuz?
bahreyn ismi nereden gelmektedir. ? |
[QUOTE=bartsimpson;12742]Bu konuda çocukluğumdan beri her duyduğumda tüylerimi diken dike eden bir kısa hikaye ile cevap vereyim size...
Adam sabahın erken bir saatinde sahilde yürüyüşe çıkmıştır. Yosunlar ve deniz yıldızları dalgalar ile kumsal boyunca karaya vurmuştur. Az ileride bir adamın eline birşeyler alıp denize fırlattığını fark eder. Yanına gider ve bakar ki sahile vuran deniz yıldızlarını denize geri atmaktadır. -Ne yapıyorsun yahu? -Deniz yıldızlarını kurtarıyorum, onları denize geri atıyorum. -İyi de niye? -Birazdan güneş çıkacak, deniz yıldızları güneşte yaşayamaz, kurur ve ölürler. -Adam delimisin? Burada milyonlarca deniz yıldızı var, birazdan güneşte çıkacak hangi birini kurtaracaksın, hem ne farkeder ki zaten ölecekler. Bunun üzerine adam eline bir deniz yıldızı alır ve tüm gücü ile denize fırlatarak... -Bak onun için fark etti gördünmü? der.................................[/QUOTE] Sevgili Bart Ben/sen/o hepimiz denizyıldızıyız Bizi denize atacak bir adam bekleyen |
Denize denizyildizini atan adam olma isteği/betimi/disavurumu ancak cok derinlerdeki, iyi gizlenmis ve cok guzel ölü taklidi yapan ve aslinda cok tehlikeli bir egonun tasviri olabilir. Derinlerdeki ego su ustune ciktiginda cevreye cok zarar verir. Hani adiniz ve tavrinizi bartsimpsona yakin buldugunuzdan dolayi boyle bir anlatim sanatini da uygun bulacaginizi dusundum.
Neticede bu durum hepimizin denizyildizi oldugu gercegini de degistirmiyor. Kendini ustun gormek, kendini denizyildizi degilde onlari kurtaran biri gibi gormek hala bir denizyildizi oldugumuzu gostermez mi? Denizyildizi yada adamin veya adamin garip hareketlerini sormaya gelen diger adamin avukati degilim. Sadece denize kavusmak icin bekleyen bir denizyildiziyim. |
ÇOK İYİ ANLADIM ; ALLAH AZ , RİVAYETÇİLER ÇOK BİLİYOR
[QUOTE]Kur'an Üzerine Yazılar Sitesinden[/QUOTE] Bu siteye baktım da zehir saçıyor. Rivayetlerin terk edilmesi insanı dinsiz yapar. Geçmişi olmayan adam gibi etrafına bakınır durur. |
[QUOTE=ates demir;13473]Denize denizyildizini atan adam olma isteği/betimi/disavurumu ancak cok derinlerdeki, iyi gizlenmis ve cok guzel ölü taklidi yapan ve aslinda cok tehlikeli bir egonun tasviri olabilir. Derinlerdeki ego su ustune ciktiginda cevreye cok zarar verir. Hani adiniz ve tavrinizi bartsimpsona yakin buldugunuzdan dolayi boyle bir anlatim sanatini da uygun bulacaginizi dusundum.
Neticede bu durum hepimizin denizyildizi oldugu gercegini de degistirmiyor. Kendini ustun gormek, kendini denizyildizi degilde onlari kurtaran biri gibi gormek hala bir denizyildizi oldugumuzu gostermez mi? Denizyildizi yada adamin veya adamin garip hareketlerini sormaya gelen diger adamin avukati degilim. Sadece denize kavusmak icin bekleyen bir denizyildiziyim.[/QUOTE] Yorumların yanlış Ateş Demir... Deniz = [COLOR="Red"] İlim, irfan[/COLOR] Deniz Yıldızı = [COLOR="Red"] İlim, irfan arayanlar[/COLOR] Kumsal = [COLOR="Red"] İlim, irfan arayanların karşılaştıkları zorluklar[/COLOR] Güneş = [COLOR="Red"] İlim, irfan arayanların karşılaştıkları zorlukları önemsemeyenler[/COLOR] Deniz Yıldızlarını atan "Adam" = [COLOR="Red"] İlim, irfan arayanlara yol gösteren (Bu kesinlikle "Sen" değilsin)[/COLOR] Deniz Yıldızlarını atan "Adam"ın garip hareketlerini sormaya gelen "Adam" = [COLOR="Red"] Bak bu kesinlikle "Sen"sin[/COLOR] Hikayeyi yazıp ne yazık ki senin birşeyler anlayacağını sanan "Adam" = [COLOR="Red"] Nacizane "Ben"[/COLOR] Alegori zor zanaattır. Bence hiiiç bulaşma.... Bildiğin yoldan da şaşma.... |
Tamda beklediğim yanıttı.
Yanılmamışım. Konuşan hala ego. Selam der geçerim. |
[QUOTE=ates demir;14087]Tamda beklediğim yanıttı.
Yanılmamışım. Konuşan hala ego. Selam der geçerim.[/QUOTE] Allah kimseyi yanıltmasın ve şaşırtmasın... |
Bari bir denizyıldızı olarak -BEN- başka bir denizyıldızına -SANA- öğüt vereyim Bart.
Sen sevmezsin öğüdü ama belki USlanırsın. Hani "Bart"sın ya. Bir denizyıldızı olarak kendin gideceksin denize -ONA- Kendin keşfedecek, kendin bulacak, kendin yaşayacaksın. Başkasının elinden -DENİZE DENİZYILDIZI ATAN ADAM ZIRVASI- gideceğin yer ancak bir denizyıldızı olarak dondurulmuş deniz ürünleri reyonu -CAHİM- olur. Oradan da bir restoranda yenir, sonra elbet biraz dolambaçlı ve halden hale geçmiş olarak yine suya karışırsın. Neyse dediğim gibi sen pek öğüdü sevmezsin ama belki bu sefer şaşırtırsın beni!!! |
Allah forumu görüyor, okuyor arkadaşlar.
Birbirimizle kavga etmeyelim, sonra içimize korku düşer... |
[QUOTE=ates demir;14153]Bari bir denizyıldızı olarak -BEN- başka bir denizyıldızına -SANA- öğüt vereyim Bart.
Sen sevmezsin öğüdü ama belki USlanırsın. Hani "Bart"sın ya. Bir denizyıldızı olarak kendin gideceksin denize -ONA- Kendin keşfedecek, kendin bulacak, kendin yaşayacaksın. Başkasının elinden -DENİZE DENİZYILDIZI ATAN ADAM ZIRVASI- gideceğin yer ancak bir denizyıldızı olarak dondurulmuş deniz ürünleri reyonu -CAHİM- olur. Oradan da bir restoranda yenir, sonra elbet biraz dolambaçlı ve halden hale geçmiş olarak yine suya karışırsın. Neyse dediğim gibi sen pek öğüdü sevmezsin ama belki bu sefer şaşırtırsın beni!!![/QUOTE] eh be ateş "yine ruhumun bam telini buldun dokunuyorsun yunus gibi mevlana gibi" ama bi bakıyorum araya paraziti sokuveriyorsun :) "Bir denizyıldızı olarak kendin gideceksin denize" denize ben girecem girmesine de... sen niye hasbıhal ediyorsun bu kadar değmese de??? ben seni yine de dinlemeye devam US'lanırım ümidi ile... ne demişler US ile USlanmayanı etmeli TEKDİR... TEKDİR ile US'lanmayanın hakkı KÖTEKTİR... bu yaştan sonra KÖTEKLİK olmayalım vesselam... selam ve hürmetle |
[QUOTE=hiiic;14159][COLOR="Red"][SIZE="4"]Allah forumu [/SIZE][/COLOR]görüyor, [COLOR="Red"][SIZE="4"]okuyor [/SIZE][/COLOR]arkadaşlar.
Birbirimizle kavga etmeyelim, sonra içimize korku düşer...[/QUOTE] Bu nasıl bir egodur, nasıl bir komplekstir ki, rabbi formu okuyan yapabiliyor? Daha fazla söze, fazla yorum yapmaya gerek yok... selam, aorskaya |
[QUOTE]hiiic Nickli Üyeden Alıntı
Allah forumu görüyor, okuyor arkadaşlar.[/QUOTE] Güzel. Formda gördüğüm kadarı ile üyeler de bir agresiflik var. Bu bilgiçlikten gelmiş olabilir."Rabbi formu okuma" tabiri Allahın her şeyi bilmesi anlamında olabilir aorskaya. Hiddetlenme, hiddetlenme. Yanlış bilginin açığa çıkmasından korkar bir durum olmasın. Sözler kişileri bağlar. |
Öncelikle gerçekten şaşırdım Bart. Teşekkür ederim beni kırmadığın ve uzatmadığın için.
Betimler şahsınız örnek gösterilerek anlatılsa da herkes içindir. Lütfen alınmayınız. Selam eder, muhabbetle, doğrulukla sizinle daha pek çok konuda fikir alışverişi yapabilmeyi dilerim. Sevgili hiiic kardeşimin teşbihinde hata yoktur. Yeryüzünde yeşeren bir tohum veya düşen bir yaprak yoktur ki O nun bilgisi olmadan yeşersin, düşsün. Hiiic kardeşim yazdıgımızdan dolayı sorumluluğumuzu anlatmıstır. Bu hatırlatıcı bir mumin tavrıdır. Kendisine tesekkur ederim. Selam dua ve muhabbetle |
[QUOTE=seckin;14187]Güzel. Formda gördüğüm kadarı ile üyeler de bir agresiflik var. Bu bilgiçlikten gelmiş olabilir."Rabbi formu okuma" tabiri Allahın her şeyi bilmesi anlamında olabilir aorskaya. Hiddetlenme, hiddetlenme. Yanlış bilginin açığa çıkmasından korkar bir durum olmasın. Sözler kişileri bağlar.[/QUOTE]
Formda agresiflik görüp bunu güzel bulabilen seçkin kardeşim... Yazım sadece, rabbimizin, insan yani yaratık normuna indirilmesinin yanlışılığının önemini anlatmak için kısa ve öz olan bir yazıdır. "Hiddetlenme, hiddetlenme" diyecek bir kızgınlık, küfür ibaresimi gördün de "eşeğin aklına karpuz kabuğu getirmöek" tabir edilen işi yapıyorsun. Yanlış bilginin açığa çıkmasından korkan insanların en az olduğu yerdesin, bu bakımdan kendin yanlış çıkmaktan korkmazsan çok rahat ol. Din ciiddi ve hassas bir konudur. Bunların paylaşıldığı yerlerde bazen gerilimin yükselmesi normaldir. Ama, akıllı, İbrahim peygamber hanifliğine sahip kardeşlerimiz kısa zamanda, bu durumu görüp, kendilerini düzeltirler. Ancak, dinin tek kaynağı kurandan aklederek anlamak yerine, rivayetleri dinleyerek atalarının peşinden gidenler, kendileri hiç gerilmeyip, kavga etmezler, ama kitabı terkettikleri için çok dikkat çekilen bir yere doğru rahat yol alırlar. Şimdi sana sorarım, burada gerilerekte olsa akılllıca doğruya ulaşmak için çabalayanlarmı gerçekte kötü durumdadır, yoksa aklını kullanmadan, araştırmak, bulmak vb. zahmete katlanmadan, kendine din diye sunulanları, din kabul ederek rahat yaşamanın keyfini sürenlermi kötü durumdadır... Kısaca aklın yolu birdir. Aklını kullananlar sert tartışmalarda da bulunsalar, sonra mutlaka bir noktada buluşurlar... Ama, aklını kullanmayan ve dinde ayrışmayı, ihtilafı rahmet kabul edenler ise arasıra bir ayara gelebilselerde, hep ayrılığa, fırkalaşmaya ve sonuçta kitaptan ayrılma bnedeniyle "rabbim ümmetim kuranı terk etti" şikayetine maruz kalanlar olacaklardır. selamlar, aorskaya |
Aorskaya üslübun sıkıntılı Kelimelerin keskin, kaşın çatık.
Bu bir müslüman şahsiyete yakışmaz. [QUOTE]Ama, aklını kullanmayan ve dinde ayrışmayı, ihtilafı rahmet kabul edenler ise arasıra bir ayara gelebilselerde, hep ayrılığa, fırkalaşmaya ve sonuçta kitaptan ayrılma bnedeniyle "rabbim ümmetim kuranı terk etti" şikayetine maruz kalanlar olacaklardır. [/QUOTE] Kuran elimizde iken korkma. Sen, ramazan ayı ? Haç ayı ? Haram aylar ? Namaz vakitleri? Bunları ayetler ile açıkla. Bir bakalım arkadaşım. e-mail: [email][email protected][/email] Döküman varsa bu adrese de gönderebilirsin. |
[QUOTE=seckin;14202]
Sen, ramazan ayı ? Haç ayı ? Haram aylar ? Namaz vakitleri? Bunları ayetler ile açıkla. Bir bakalım arkadaşım. .[/QUOTE] Seckin Kardeşim, Bunların nesini açıklamamı istiyorsun, anlayamadım? Bunların kuranda açık olmadığını, anlatılmadığınımı ispata çalışıyorsun? selamlar, aorskaya |
[QUOTE=aorskaya;14196]Formda agresiflik görüp bunu güzel bulabilen seçkin kardeşim...
Yazım sadece, [B]rabbimizin, insan yani yaratık normuna indirilmesinin [/B]yanlışılığının önemini anlatmak için kısa ve öz olan bir yazıdır. "Hiddetlenme, hiddetlenme" diyecek bir kızgınlık, küfür ibaresimi gördün de "eşeğin aklına karpuz kabuğu getirmöek" tabir edilen işi yapıyorsun. Yanlış bilginin açığa çıkmasından korkan insanların en az olduğu yerdesin, bu bakımdan kendin yanlış çıkmaktan korkmazsan çok rahat ol. Din ciiddi ve hassas bir konudur. Bunların paylaşıldığı yerlerde bazen gerilimin yükselmesi normaldir. Ama, akıllı, İbrahim peygamber hanifliğine sahip kardeşlerimiz kısa zamanda, bu durumu görüp, kendilerini düzeltirler. Ancak, dinin tek kaynağı kurandan aklederek anlamak yerine, rivayetleri dinleyerek atalarının peşinden gidenler, kendileri hiç gerilmeyip, kavga etmezler, ama kitabı terkettikleri için çok dikkat çekilen bir yere doğru rahat yol alırlar. Şimdi sana sorarım, burada gerilerekte olsa akılllıca doğruya ulaşmak için çabalayanlarmı gerçekte kötü durumdadır, yoksa aklını kullanmadan, araştırmak, bulmak vb. zahmete katlanmadan, kendine din diye sunulanları, din kabul ederek rahat yaşamanın keyfini sürenlermi kötü durumdadır... Kısaca aklın yolu birdir. Aklını kullananlar sert tartışmalarda da bulunsalar, sonra mutlaka bir noktada buluşurlar... Ama, aklını kullanmayan ve dinde ayrışmayı, ihtilafı rahmet kabul edenler ise arasıra bir ayara gelebilselerde, hep ayrılığa, fırkalaşmaya ve sonuçta kitaptan ayrılma bnedeniyle "rabbim ümmetim kuranı terk etti" şikayetine maruz kalanlar olacaklardır. selamlar, aorskaya[/QUOTE] allah'u teala şekil olarak yaratılmış hiçbirşeye benzemez ve benzetilemez kuran'ı kerimde allah kendisinin herşeyi bildiğini, gördüğünü, duyduğunu, iletmiştir önemli olan aradaki farkı anlamaktır biz ışığın olduğu yerde görürüz allah ise ışığa ihtiyaç duymaz insan gibi aciz değildir biz şeffaf olmayan şeylerin arkasını göremeyiz allah ise herşeyin içini dışını arkasını görür insan gibi aciz değildir biz belirli bir küçüklükten sonrasını mikroskop ile dahi göremeyiz oysa allah bizim varlığından haberdar olmadığımız küçüklükte varlıkları görür o insan gibi aciz değildir allah bizim bildiğimiz ve bilmediğimiz herşeyi sadece görmez o zaten herşeyin yaratıcısıdır ilmi ona aittir allah'ın herşeyi görmesi onu insan normuna indirmez allah bize acizane görme yeteneğini bahşetmiştirki herşeyi gören kendisinin büyüklüğünü yüceliğini kudretini anlayalım diye peki hala anlamamak niye |
[QUOTE=nacikocak;14238]allah'u teala şekil olarak yaratılmış hiçbirşeye benzemez ve benzetilemez kuran'ı kerimde allah kendisinin herşeyi bildiğini, gördüğünü, duyduğunu, iletmiştir önemli olan aradaki farkı anlamaktır
biz ışığın olduğu yerde görürüz allah ise ışığa ihtiyaç duymaz insan gibi aciz değildir biz şeffaf olmayan şeylerin arkasını göremeyiz allah ise herşeyin içini dışını arkasını görür insan gibi aciz değildir biz belirli bir küçüklükten sonrasını mikroskop ile dahi göremeyiz oysa allah bizim varlığından haberdar olmadığımız küçüklükte varlıkları görür o insan gibi aciz değildir allah bizim bildiğimiz ve bilmediğimiz herşeyi sadece görmez o zaten herşeyin yaratıcısıdır ilmi ona aittir allah'ın herşeyi görmesi onu insan normuna indirmez allah bize acizane görme yeteneğini bahşetmiştirki herşeyi gören kendisinin büyüklüğünü yüceliğini kudretini anlayalım diye peki hala anlamamak niye[/QUOTE] Sayın n.kocak; Yazımı tam okumadan, neye dikkat çektiğimi anlamadan, rabbimizin her şeyi gördüğünü, duyduğunu vb. yazarak "...allah'ın herşeyi görmesi onu insan normuna indirmez" diye yazımı tenkit etmişsiniz. Ama, açıklayayım: Rabbimize hiç bir şey gizli değildir, hiç bir şey onun bilgisi dışında değildir, hiç bir şey o izin vermedikçe olamaz. Bunlara itiraz eden, zaten daha rabbimiz hakkında en öncelikli ve asgari bilgilere sahip değildir demektir. Ben, rabbimizin her şeyi görmesini yada bilmesini kabul etmeyen ve onun her şeyi gördüğünü belirten kısım nedeniyle onun insan normuna indirgendiğini söylemedimki! Bak, bir kardeşimiz ne demiş: [QUOTE=hiiic;14159][COLOR="Red"][SIZE="4"]Allah forumu [/SIZE][/COLOR]görüyor, [COLOR="Red"][SIZE="4"]okuyor [/SIZE][/COLOR]arkadaşlar. Birbirimizle kavga etmeyelim, sonra içimize korku düşer...[/QUOTE] Bunun üzerine ben ne söylemişim onu da alıntıllıyorum: [QUOTE=aorskaya;14186]Bu nasıl bir egodur, nasıl bir komplekstir ki, rabbi formu okuyan yapabiliyor? Daha fazla söze, fazla yorum yapmaya gerek yok... selam, aorskaya[/QUOTE] Şimdi burada doğrusunu görebilir ve ona göre yazdıklarını yeniden düşünebilirmisin? Bunları yeniden düşünürken de zaman kavramının bizler için geçerli olduğunu ve izafi (göreceli) olduğunu, rabbimiz için zaman sözkonusu olmadığını dikkate alarak, "rabbimizin, bizim yazdıklarımızı bizim yazma zamanlarımıza göre okuyan formuna sokulmasının", onu insan durumuna indirgeyeceğini anlamaya çalışabilirmisin? Rabbimiz katında bir günün bizim 1000-50000 yılımız gibi olduğunu hatırlarsan, zamanı bile dikkate alsan, bizim bu yazışmalarımız zaten onun katında olmuş, bitmiş şeyler olduğunu ve bu nedenle, forumda yazılanları okumadığını kabul edebilirmisin? selamlar, aorskaya |
[QUOTE=aorskaya;14259]Sayın n.kocak;
Yazımı tam okumadan, neye dikkat çektiğimi anlamadan, rabbimizin her şeyi gördüğünü, duyduğunu vb. yazarak "...allah'ın herşeyi görmesi onu insan normuna indirmez" diye yazımı tenkit etmişsiniz. Ama, açıklayayım: Rabbimize hiç bir şey gizli değildir, hiç bir şey onun bilgisi dışında değildir, hiç bir şey o izin vermedikçe olamaz. Bunlara itiraz eden, zaten daha rabbimiz hakkında en öncelikli ve asgari bilgilere sahip değildir demektir. Ben, rabbimizin her şeyi görmesini yada bilmesini kabul etmeyen ve onun her şeyi gördüğünü belirten kısım nedeniyle onun insan normuna indirgendiğini söylemedimki! Bak, bir kardeşimiz ne demiş: Bunun üzerine ben ne söylemişim onu da alıntıllıyorum: Şimdi burada doğrusunu görebilir ve ona göre yazdıklarını yeniden düşünebilirmisin? Bunları yeniden düşünürken de zaman kavramının bizler için geçerli olduğunu ve izafi (göreceli) olduğunu, rabbimiz için zaman sözkonusu olmadığını dikkate alarak, "rabbimizin, bizim yazdıklarımızı bizim yazma zamanlarımıza göre okuyan formuna sokulmasının", onu insan durumuna indirgeyeceğini anlamaya çalışabilirmisin? Rabbimiz katında bir günün bizim 1000-50000 yılımız gibi olduğunu hatırlarsan, zamanı bile dikkate alsan, bizim bu yazışmalarımız zaten onun katında olmuş, bitmiş şeyler olduğunu ve bu nedenle, forumda yazılanları okumadığını kabul edebilirmisin? selamlar, aorskaya[/QUOTE] bak şimdi güzel doğru ve anlaşılır yazmışsın diğer türlü allah gördüğü duyduğu için insan normuna indiriliyor gibi bir anlam ortaya çıkıyor veya en azından ben öyle anladım teşekkür ederim |
[QUOTE=nacikocak;14272]bak şimdi güzel doğru ve anlaşılır yazmışsın diğer türlü allah gördüğü duyduğu için insan normuna indiriliyor gibi bir anlam ortaya çıkıyor veya en azından ben öyle anladım teşekkür ederim[/QUOTE]
Buradan; "başını ve sonunu bilmediğimiz yazıların bir kısmına göre karar verilmesinin bizi yanlışa düşürdüğünü görebilmişsek" açıklama amacına ulaşmış demektir. Ben teşekkür ederim. selamlar, aorskaya |
[QUOTE]seckin Nickli Üyeden Alıntı
Sen, ramazan ayı ? Haç ayı ? Haram aylar ? Namaz vakitleri? Bunları ayetler ile açıkla. Bir bakalım arkadaşım. . Seckin Kardeşim, Bunların nesini açıklamamı istiyorsun, anlayamadım? Bunların kuranda açık olmadığını, anlatılmadığınımı ispata çalışıyorsun?[/QUOTE] Bana kuran içinden açıkla ? Bu dört haram ay ne en azından buna bakalım? |
Kuranda haram aylar üzerine hoş bir [B][COLOR="Red"]Alıntıdır.[/COLOR][/B]
[QUOTE]Kurban Bayramı, İslam aleminde bir toplum geleneği olarak haram ayların başlangıç ayı olan Zilhicce ayının 10. Gününden 13. Gününe kadar olan 4 günlük bir bayramdır. Kuran’da adı geçmeyen, fakat Müslümanların bir araya geldiği bir toplum geleneği olarak kutlanan bu bayrama adını da veren “Kurban” kavramı, Haram aylar süresince yapılabilen Hac ibadetinin Kuran’da geçen emirlerinden biri olan “Hac ibadeti esnasında kurban keserek yemek ve ihtiyaç sahiplerine dağıtmak” emrini sembolize etmektedir. 27. İnsanlar içinde haccı ilan et ki, gerek yaya olarak gerekse derin vadilerden gelerek, yorgunluktan incelmiş binitler üzerinde sana ulaşsınlar. 28. Kendilerine ait bir takım yararlara tanık olsunlar. Kendilerine rızık olarak verdiği kurbanlık hayvanlar üzerinde belirli günlerde Allah’ın adını ansınlar. İşte bunlardan yiyin, sıkıntı içindeki fakiri de doyurun. 29. Sonra, kirlerini atsınlar, adaklarını yerine getirsinler, saldırılardan korunmuş/tarihî/yüce evi tavaf etsinler. 22- Hac Suresi Kurban kesilme emri Kuran’da, Allah’ın insanlara belirli günlerde yapılması için vermiş olduğu bir emirdir. “Belirli günler” ile ifade edilen “Haram aylardır”. Haram aylar Allah’ın Kuran’da Hac ayı olarak belirlemiş olduğu bilinen aylardır. 197. Hac, bilinen aylardadır. Kim o aylarda haccı kendisine gerekli kılarsa hacda kadına yaklaşmak, kötülüğe sapmak, kavga ve çekişmeye girmek yoktur. İyilik olarak yaptığınızı Allah bilir. Azık edinin. Hiç kuşkusuz azığın en güzeli takvadır. Ey akıl ve gönül sahipleri, benden sakının! 2- Bakara Suresi Hac ibadetinin Hz. İbrahim döneminden beri uygulanmakta ve bilinen 4 aya yayılmakta olduğu söylenir. 26. Bir zamanlar İbrahim için, o evin yerini, şöyle diyerek hazırlamıştık: Bana hiçbir şeyi ortak koşma, evimi; tavaf edenler, kıyamda duranlar, rükû-secde edenler için temizle. 27. İnsanlar içinde haccı ilan et ki, gerek yaya olarak gerekse derin vadilerden gelerek, yorgunluktan incelmiş binitler üzerinde sana ulaşsınlar. 22- Hac Suresi Fakat Kuran’da 4 ay olduğu belirtilmesine rağmen günümüzde hacılar, Haccın 1 ay gibi kısa bir süreye sıkıştırılması yüzünden kalabalıktan birbirlerini ezmekte, birçok ölüm vakası meydana gelmekte ve hacılar perişan olmaktadırlar. Haram ayların ilki “Hac Ay’ı” anlamına gelen “Zilhicce”dir. (Hac bu ayla başladığı için Haccın ilk ayının ismi Arapça’da Hac Ay’ı manasına gelen Zilhicce’dir.) Hicri Takvim’e göre sırasıyla “Zilhicce, Muharrem, Sefer ve Rebiul-Evvel” ayları Kuran’da da işaret edilen 4 haram ayı oluştururlar. Burada enteresan bir nokta gözümüze çarpmaktadır. Rabiul-Evvel Ay’ı iki kelimeden oluşan birleşik bir kelimedir. Rabiul kelimesi dört, Evvel kelimesi ise ilk demektir. Bu aydan sonra Rabiul-Ahir Ay’ı gelmektedir ki bu ayın ismi Sonraki Dördüncü demektir. Rabiul-Evvel Ay’ı haram ayların dördüncü ve sonuncu ayı olduğu için bu ismi almıştır. Eğer ki Rabiül-Evvel’in haram ayların dördüncü ayı olduğu anlaşılmazsa, Rabiul-Ahir’in neden “sonraki” dördüncü anlamına geldiği açıklanamaz. Bu da haram ayların Zilhicce (Hac Ay’ı) ile başlayıp, dördüncü ay olan Rabiul-Evvel ile bittiğini kanıtlamaktadır. Dolayısıyla Hac bu dört ayda yapılabilen bir ibadettir. 2. Yeryüzünde dört ay daha dolaşın ve bilin ki siz, Allah’ı âciz bırakamazsınız. Şu da bir gerçek ki, Allah inkârcı nankörleri rezil eder. 36. Gökleri ve yeri yarattığı gündeki yazısına göre, Allah katında ayların sayısı on ikidir. Bunlardan dördü haram aylardır. Eskimez din işte budur. Artık o aylar içinde benliklerinize zulmetmeyin. Müşrikler sizinle nasıl topyekün savaşıyorlarsa siz de onlarla topyekün savaşın. Şunu bilin ki, Allah, takva sahipleriyle beraberdir. 9- Tevbe Suresi Ayrıca Allah Kuran’da Haccı gücü yeten kullar üzerinde bir zorunluluk olarak belirtmiştir. Fakat her şartta, sağlığın da, maddi gücün de hangi ölçüde “güç yetirme” kavramına dahil olup olmadığı göreceli kavramlardır. Bu noktada insanın gerçek samimiyetini en iyi şekilde bilip değerlendirecek olan yine Allah’tır. 97. Açık-seçik deliller, İbrahim’in makamı vardır orada. Oraya giren, güvene ermiş olur. Yoluna gücü yetenin o evi ziyaret etmesi, insanlar üzerinde Allah’ın bir hakkıdır. Kim nankörlük ederse hiç kuşkusuz, Allah bütün âlemlere muhtaç olmayacak bir Ganî’dir. 3- Ali İmran Suresi Peki Hac aylarına neden haram aylar denilmektedir? Çünkü Hac ibadeti sırasında kişi kendisine normal şartlarda helal olan bazı şeyleri de haram eder.(Eşlerin cinsel ilişkiye girmemesi gibi) Buna ihram denir. Hacının ihramda olması budur. Fakat günümüzde belli bir elbiseye de ihram adı verilerek bu elbisenin giyilmesi farzlaştırılmıştır. Kuran’da sözlük anlamı dışında başka bir ihram anlaşılmamaktadır. Eğer Allah, Hacda böyle bir elbisenin giyilmesini isteseydi, onun giyilmesi gereken bir elbise olduğunu söyleyerek, şüpheye meydan vermeden bunu açıklardı. Böyle bir izahın olmaması ve bu kelimenin sözlük manasının, Kuran’daki anlatımla tam örtüşmesi yüzünden ihramın; belli bir süre içinde, belli şeylerin yasaklanması dışında bir manası olmadığını anlarız. Hac’da kavga edip kötülüğe sapmaktan kaçınmak ve avlanmak da sakınılması gereken diğer unsurlardandır. 95. Ey iman sahipleri! İhramda olduğunuz zaman av öldürmeyin. Sizden kim kasten onu öldürürse cezası şudur: Öldürdüğü hayvana denk deve-sığır, davar cinsinden, Kâbe’ye varacak kurbanlık bir hediye ki, içinizden adalet sahibi iki kişi belirleyecektir. Yahut yoksullara yedirme şeklinde bir keffâret, yahut buna denk oruç. Taki yaptığının vebalini tatsın. Allah, geçmişi affetmiştir. Kim bir daha yaparsa, Allah ondan öc alacaktır. Allah çok güçlüdür, öc alıcıdır. 96. Hem size hem de yolculara bir geçimlik olarak deniz avı yapmak ve onu yemek size helal kılındı. Fakat ihramlı olduğunuz sürece karada avlanmak size haram edilmiştir. Huzurunuzda haşredileceğiniz Allah’tan korkun. 5- Maide Suresi Hac ibadeti kalabalık bir kitle ile beraber yapılan bir ibadet olduğu için Kuran Ayetleri ibadet esnasında hijyen kurallarına özen gösterilmesine dikkat çeker. Hac suresi 26. Ayette Hac ibadeti yapılan yerin temiz olmasına değinilirken 29. Ayette, Hac ibadeti yapılırken kirlerden arınılması ve adaklar yerine getirilmesi söylenir. Fetih Suresi’nin 27. Ayeti’nde ise Mescid-i Haram’a saçların kısaltılıp traş edilmiş bir biçimde girilmesi de bunlara bir örnektir. Bunların haricinde Hac ibadetini tamamlayabilmek için yerine getirilmesi gereken diğer unsurlar Kuran ayetleriyle bizlere şu şekilde anlatılmıştır. 198. Rabbinizden bir lütuf ve bereket istemenizde hiçbir sakınca yoktur. Arafat’tan ayrılıp akın ettiğinizde Meş’a-i Haram’da Allah’ı zikredin. O’nu, O’nun size gösterdiği gibi anın. Siz bundan önce gerçekten sapıklardan idiniz. 199. Sonra, insanların akın edip döndüğü yerden siz de dönün ve Allah’tan af dileyin. Çünkü Allah çok affedicidir, çok merhametlidir. 200. Gerekli ibadetlerinizi bitirdiğinizde yine Allah’ı anın. Tıpkı atalarınızı andığınız gibi, hatta daha kuvvetli bir anışla. İnsanlardan bazısı şöyle der: “Ey Rabbimiz, bize dünyada ver!” Böylesi için âhirette bir nasip yoktur. 203. Allah’ı sayılı günlerde anın. Kim hemen iki gün içinde işini bitirirse ona günah yoktur. Kim de bunu geciktirir-ertelerse, sakınıp korunduğu takdirde ona da günah yoktur. Allah’tan sakının ve bilin ki, siz O’nun huzurunda haşredileceksiniz. 2- Bakara Suresi Ayrıca Safa ile Merve arasında gidip gelmenin Kuran’da bir sakıncası olmadığı belirtilir. Ancak gidip gelmenin gerekli olduğu manasına gelen bir emir bulunmamaktadır. Yaşlı ve sağlıksız birçok kişi farz olmayan bu zorlukla karşı karşıya getirilmiş, daha sonra bunların para karşılığı arabalar ve sedyelerle taşınması şeklinde yeni bir para kapısı ortaya çıkarak haksız kazanç sağlayan kişiler türemiştir. Bu ziyaret mecburi olmayan bir ziyarettir. Fakat ayetin ifadesiyle bir sakıncası da yoktur. 158. Safa ile Merve Allah’ın belliklerindendir. O evi hac veya umre ile ziyaret edenin onları tavaf etmesinde kendisi için bir sakınca yoktur. Kim içinden gelerek bir hayır işlerse Allah Şâkir’dir, teşekkür eder, Alîm’dir, en iyi biçimde bilir. 2- Bakara Suresi Son olarak, Hac ibadetiyle alakalı Kuran Ayetlerinde hiçbir hüküm geçmemesine rağmen mezheplerin ortaya attıkları bazı uydurmaların neler olduğunu herkesin bilmesi ve Kuran Ayetleri ile verilmiş olan hükümlerden ayırt etmesi gerekmektedir. - “Şeytan Taşlama” Kuran’da geçmez! İnsanların en çok sıkıntı çektiği, ölümlerin, ezilmelerin ve yaralanmaların olduğu bu uydurmanın Kuran’da geçen hac ibadetleriyle hiçbir ilgisi yoktur. - Hacer-ül Esved Taşına selam vermek, içine kafa sokmak ve değmek, hiçbir Kuran Hükmünde geçmez! İnsanlar yine bu uydurma yüzünden birbirlerini ezerek perişan olmaktadırlar. - Kadının seyahat hakkını kısıtlayarak tek başına Hacca gitmesine izin vermemek yine hiçbir Kuran-i hükme uymaz, tamamen uydurmadır. Tüm dünyayı tek başına dolaşmasına hiçbir kısıtlama getirilmeyen kadınların ibadet hakkını bu şekilde sınırlamak yapılmış bir zulümdür. - Hac’dan getirilen zemzem suyunun kutsallığı, oradan alınan seccade, takke ve tespihin kendine has sevaplarının olması yine hiçbir Kuran-i hükme uymayan uydurmalardır. [/QUOTE] |
Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 03:40 AM. |
Powered by vBulletin® Version 3.8.1
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
Hanifler - Kuran odaklı gerçek din islam