![]() |
[QUOTE=sevginur;14491]Ve aleykum selam..
Saygılar bizden miralay kardeş .. Bu yorumunuza bir cevap yazma geregi hissettim acizane bilgi paylaşımı yapmak istedim.. [COLOR="Red"]Kur'anı okumaya başlamadan önce, el ve yüzler yıkanarak;baş ve ayaklar meshedilerek vücuttaki negatif iyonlar atılır; sonrasında ise, dikkat dağınıklığından arınmak,yanlış anlamalara mahal vermemek için kovulmuş şeytandan Allah'a sığınarak Kur'an okunur.[/COLOR] Boy abdesti bulunmayan kişilerin, yani hayızlı, loğusa ve cünübün Kur’an okumasının haram olduğuna dair de Kur’ani bir yasak görülmemektedir. Kur’anla abdest arasında bir irtibat kurmalarını vakia süresinde “Şüphesiz O şerefli bir Kur’an’dır. Korunmuş bir kitaptadır. O’na temizlenmiş olanlardan başkası dokunamaz.ayetini delil getiriyorlar..abdestsizlikten, cünüplükten ve hayızdan temizlenmeyenler mushafa el süremezler.oysa Vakıa suresinin 79. Ayetinin Müşriklerin yalalamalarına iddalarına bir cevaptan başka bir şey değil Müşrikler şeytanların peygambere Kur’an’ı indirdiğini iddia ediyorlardı. iddia ediyorlardı. Kur’an-ı Kerim onları yalanlayarak. O’na sadece Allah tarafından temizlenip arındırılmış olanlar dokunabilir diye haberi açıklamıştır. Kur’an-ı Kerim’de Abdestsiz ve cünüp olmak; Kur’an’a dokunmanın ya da okumanın değil, namaz kılmanın ön şartı olarak açıklanmıştır. adet sırasında da Kur’an’a dokunmak değil cinsel ilişki yasağı getirilmiştir. Kur’an-ı Kerim’de aslında Kur’an okumanın ön şartı da açıklanmıştır. Bunların içinde ayrıca “okurken dokunurken abdest alın” diye hiçbir şart yok. kuran okuma ile ilgili ayetlerde.. · Allah’ın adıyla okumaya başlanılmalıdır. yaratan Rabbinin adıyla oku” alak süresi · Şeytanın şerrinden Allah’a sığınılmalıdır. “Kur’an okuduğun zaman kovulmuş şeytanın şerrinden Allah’a sığın” Maide suresinin 6. Ayetinde ve diğer ayetlerdeki birçok hükmü açıklarken neden kuran abdest konusunda bir tek ayet yok.. işte buda geleneksel islamın bir ürünü insanları bir ayet okumasını engellecek ben istediğim bir ayete bakmak için kalkıp abdest almam ,vakit olacak bakacağım ayeti ya unutacağım yada abdest yenileyeceğim kuran da böyle bir hüküm olmadığına göre istediğim zaman kuran okuyabilirim.. Allah ilmimizi artırsın..[/QUOTE] Sevgili sevginur kardeşim, Kuran okumak için hiç bir şart yoktur. Ancak, okuduğunu doğru anlamak, anladıklarını da kavramak için, önce şeytanın yanıltmalarının etkisinden kurtulmak gerekir. Aksi halde, iyi niyetle kuranı okuyup, anlamaya çalışanı şeytan çeşitli tesirlerle etkiler ve ya kuranı bırakmasına, yada yanlış anlamasına sebep olur. İşte bu nedenle rabbimiz, kuranı anlamak ve ona göre yaşamak için okuyacak olanlara; "kovulmuş şeytandan bana sığının" demektedir. Kuran için başka ön şart yoktur. Sayın Miralay'ın da abdesti, kuran için dinin emri olarak söylememiş olduğunu, sadece tavsiye niteliğinde söylemiş olduğunu görüyorum, ki bu müslümanı psikolojik yönden rahatlatan bir unsur olabilir. Zorunluluk, gereklilik yok, ama isteyen abdestle daha rahatlamış olarak (bu da her kişi için geçerli değildir) kuran okumak isteyebilir. selamlar, aorskaya |
[QUOTE=Miralay;14484]
[COLOR="Red"]Ha bu arada namaz yok mudur. Yani dini bir ritüel olarak...[/COLOR] [B][U][COLOR="Red"]Öncelikle cenab-ı Allah'ın bu tür hareketlere ne ihtiyacı vardır; ne de bizden bunları istemez[/COLOR][/U][/B]. Ama tazarru ve gözyaşları içerisinde O'ndan yardım dilemek (dua) te emredilmiştir. İnşallah yanılmıyorumdur. En doğrusunu Allah bilir. Hepinizi saygıyla selamlıyorum.[/QUOTE] Sayın Miralay, Namaz'ın rabbimizin ihtiyacı ile ilgilendirilmesi ve rabbimizin ihtiyacı olmadığından istemeyeceği sonucuna varılması, kurandaki tüm emirlerin ihtiyaç olup olmadığı şekilde anlaşılmaya çalışılması halinde, rabbimizin bizlerin kulluğuna da ihtiyacı olmadığı yargısı oluşarak, kulluğuda istemediği sonucuna gidilebilir. Bu gerekçe ve sonuç kuranın bütününe ve daha insanın yaratılış amacına ters düşmekte olduğundan rabbin isteğine ve mantığa aykırı düştüğünden kabul edilemez. Tazarrulu dua istediği kısma ise, sadece dua değil, kendisinin hamd edilmesini de istediğini hatırlatarak bunun en güzel şekilde yine namazla olabileceğini, Fatiha suresininde hem hamd bakımından ve hem de dua bakımından aslında tüm durumları kısaca özetleyen bir sure olarak namazın vazgeçilmezi olması gerektiğini söyleyebilirim. Saygı ve selamlarımla, aorskaya |
Kiymetli Kaya Kardesim,
iyi güzel de, Ayetlerin inis sirasi nereden geliyor, nereden biliyoruz hangi Ayet ne zaman indirilmistir diye, yoksa onlarin inis siralarinidami yüce Rabbimiz Kur'an'da "DIP NOT" "AYAK NOTU" olarak belirtti? Sayet beni cevaplandirirsaniz, bende birseyler ögrenmis olurum. Saygi ve Selamlar |
[QUOTE=aorskaya;14497]
[COLOR="Red"][COLOR="Red"]Sayın Miralay'ın da abdesti, kuran için dinin emri olarak söylememiş olduğunu, sadece tavsiye niteliğinde söylemiş olduğunu görüyorum, ki bu müslümanı psikolojik yönden rahatlatan bir unsur olabilir. [/COLOR][/COLOR] selamlar, aorskaya[/QUOTE] sevgili aorskaya kardeşim Fırsat buldukça paylaşımlarınızı zevkle okuyorum.Belki tespitimi gereksiz bulacaksınız.mezhepler abdest konusunda dinin emri gibi lanse etsede genelde bir şekilde okuduğunda altında yatan sebep bu insanları iyiliğe, güzelliğe,yönleririlecek sebeplerden başlatılmış hatırlarsanız itirazları şu yöndedir ne var bunda yaw.! abdest almak temizlik kötü bir şeymi dediklerini ..sahsen okuyan şunu düşünecek vücuttaki negatif iyonlar atılacak şimdi abdest almazsam negatif iyonlar yüzünden okudugumu anlamayacağım..Bir başkasıda şunu diyebilir..gürültülü ortamdan uzak tv kapalı bir şekilde okunur diyebilir bunları saymakla bitmez.. Miralay'ın bir kaç paylaşımını okuduğum istifade ettiğim kardeşimdir.negatif iyonlar hava kirliliğinin olumsuz yan etkilerini içeriyor. Bir çoban kuran okuyacaksa ahırda yada bir fabrikada çalışan kardeşim isli paslı kıyafetiylede okuyabilir..Sizin dediğiniz gibi Kuran okumada tek şart kafamızdaki iyonların temizlenmesi açık şuur istenmektedir Kur’an okuduğun zaman kovulmuş şeytanın şerrinden Allah’a sığın” Bu kurani emrin daha fazla zikredilmesi ise okuyan kardeşlerim içlerindeki kirliliğe ,kötülüğe bugz edip kuranla bütünleşmesini sağlayacak..başka yönde insanları hastalara,fakire ,yetimlere gözününüzün önünde cereyan eden olaylara iyilikle müdehale etmenizde hiç bir behis yok cünki iyilik yapmak Allahın emridir ..iyiliğe yönlendirmek harika bir şey ama iş kuran okumaya gelince orada dur derim.Kuran okumada tek emir kafa karışıklığında duygu kirlenmesine aldıracağımız manevi abdesttir. Allah ilmimizi artırsın..... |
Selamünaleyküm
Allah hem Sevginur kardeşimden,hem aorskaya kardeşimden hem de hepinizden razı olsun. Yazdıklarıma en güzel şekilde hoşgörülü olarak baktığınızdan dolayı teşekkürü borç bilirim. Yanlış anlaşılmasın diye cevp verme ihtiyacı hissettim. Doğrudur; Kur'anı okumak için abdest almak,gusletmek farz değildir. Sadece ayık kafayla okuduğumuzu daha iyi anlamak babında yazmıştım. Abdestsiz de Kur'an okunabilir. Benim kastettiğim ise, hani sabah işe veya okula giderken elimizi yüzümüzü yıkarız ya... İşimize,derslerimize konsantre olabilmek için... Mesele konsantrasyon meselesi. Yoksa illa ki,abdest almadan Kur'an okunmaz diye bir kaide yok. Çok değerli üstadım aorskaya'nın [B][COLOR="Red"]"Öncelikle cenab-ı Allah'ın bu tür hareketlere ne ihtiyacı vardır; ne de bizden bunları istemez."[/COLOR][/B] yazıma tenkidini de haklı buluyorum. Çok değerli Hasan Akçay üstadımın Nisa 101-103 ayetlerini savaş ortamına bağladığı yazılarına cevap yazamamıştım bir türlü. Ben oradaki ortamı savaşa bağlamıyorum. Hatırlarsanız Allah'ın elçisi (O'na selam olsun) dinimizi anlatırken çok şiddetli tepkilerle karşılaşmıştı. Gizlice bir evde toplanırlar ve inzal olan ayetleri ashabına öğretirlerdi. Bu genellikle gece karanlığında olurdu. Bir kısım sahabi yeni gelen ayetleri öğrenirken, bir kısmı da dışarıda gözcülük ederdi. Sırayla nöbetleşe gözcülük yaparlardı. Hem söz konusu ayetlerde elçinin secde ettiği belirtilmez. Orada hazır bulunanların secde ettiği anlatılır. Bir de bu açıdan bakarsak daha aydınlatıcı olur kanaatindeyim. Selam,saygı ve dualarımla. |
Rica ederim sevgili miralay kardeşim..
amin ecmain cümlemizden, sizden razı olsun Bende eksik bilgilerimi sizden gelen güzel enerji ile ögreniyorum,severek fikirlerimi paylaşıyorum.. Bazen detayçı olabiliyorum bu mesajınıza bir uyarma, yada düzeltme olarak algılamayın...Sadece gayet safihane düşüncemin ölçüsünü tartıyorum yanlış, dogru,gereksiz biliyorsunuz kainat bizi eğitiyor hatalarımda olabilir..Teşekür ederim güzel paylaşımlar için baki selam ve muhabbetle kalın |
Aleykümselam güzel kardeşim.
Bilmukabele en güzel teşekkürler ve dualar da benden size :) |
[QUOTE=Miralay;14504]Selamünaleyküm
Allah hem Sevginur kardeşimden,hem aorskaya kardeşimden hem de hepinizden razı olsun. Yazdıklarıma en güzel şekilde hoşgörülü olarak baktığınızdan dolayı teşekkürü borç bilirim. Yanlış anlaşılmasın diye cevp verme ihtiyacı hissettim. Doğrudur; Kur'anı okumak için abdest almak,gusletmek farz değildir. Sadece ayık kafayla okuduğumuzu daha iyi anlamak babında yazmıştım. Abdestsiz de Kur'an okunabilir. Benim kastettiğim ise, hani sabah işe veya okula giderken elimizi yüzümüzü yıkarız ya... İşimize,derslerimize konsantre olabilmek için... Mesele konsantrasyon meselesi. Yoksa illa ki,abdest almadan Kur'an okunmaz diye bir kaide yok. Çok değerli üstadım aorskaya'nın [B][COLOR="Red"]"Öncelikle cenab-ı Allah'ın bu tür hareketlere ne ihtiyacı vardır; ne de bizden bunları istemez."[/COLOR][/B] yazıma tenkidini de haklı buluyorum. Çok değerli Hasan Akçay üstadımın Nisa 101-103 ayetlerini savaş ortamına bağladığı yazılarına cevap yazamamıştım bir türlü. Ben oradaki ortamı savaşa bağlamıyorum. Hatırlarsanız Allah'ın elçisi (O'na selam olsun) dinimizi anlatırken çok şiddetli tepkilerle karşılaşmıştı. Gizlice bir evde toplanırlar ve inzal olan ayetleri ashabına öğretirlerdi. Bu genellikle gece karanlığında olurdu. Bir kısım sahabi yeni gelen ayetleri öğrenirken, bir kısmı da dışarıda gözcülük ederdi. Sırayla nöbetleşe gözcülük yaparlardı. Hem söz konusu ayetlerde elçinin secde ettiği belirtilmez. Orada hazır bulunanların secde ettiği anlatılır. Bir de bu açıdan bakarsak daha aydınlatıcı olur kanaatindeyim. Selam,saygı ve dualarımla.[/QUOTE] Selamun aleyküm, Sonuçta hatalıda olsa, sözler bazı kimselerden çok farklı yansımakta, duyguları okşamaktadır. İşte sizin yazılarınızı ben müslünanın gerçek mütevaziliğine en iyi örnekler olarak görüyorum. Benzetmek gerekirse; yanlış çıkan yazılarınızı, yemekte tükettiğimiz acı bibere benzetebilirim. Ağzımız yansa da gıda olarak gerek duyarız. Acıda olsa, ağzımız yansa da bunun tadını alırız. Bunu istemeyi gerekli kılan, müslüman terbiyesiyle, alçakgönüllüğüyle sonlandırabilmenizdir. Tabi, biberden hoşlanmayıp, hiç bir şekilde tüketmeyen kimselerde olabilir... Özetle, sizin gibi kimselerin yanlışları konusunda izlediği yöntemler, üsluplar bile anlayana kazandırmaktadır. Not: nisa 101-103 de sayın H. Akçay'ın görüşleri tarafındayım, sizinde tekrar sakin bir ortamda yeniden değerlendirmenizi rica ederim. selam ve saygılarımla... aorskaya |
Selam aorkaya üstadım.
Teşekkür ederim. Hasan üstadımız da sizin gibi değerli bir abimizdir. Amacım olaya bir de farklı açıdan baktığımızda ne gibi bir sonuç çıkar idi. Allah razı olsun. Allah ilminizi, ilmimizi artırsın. |
[COLOR="Blue"]Gizlice bir [U]ev[/U]de toplanirlar ve inzal olan ayetleri ashabina ögretirlerdi.[/COLOR]
Merhaba miralay üstadim. Bir düzeltme yapmama izin verir misiniz: Nisâ 101'de "Araziye ciktiginizda- Ve izâ darabtum fîl ard" deniyor. Acik ve net. 101-103'te uygulamali bir anlatimi yapilan salât "arazi"de yerine getiriliyor; "ev"de degil. Ve o arazide bir kafir ordusu var ki Allah inananlari uyariyor: [I]Kafirler sizin silah ve esyanizdan uzak bir âninizi kolluyor; bir saldirisla (meyleten vâhideh) üzerinize cullanacaklar[/I]. Bir birine düsman iki ordu arazideyse ve bunlar arenada iki gladyatör gibi bir birinin bos bir ânini kolluyorsa orasi cephedir, üstadim. can pazari. Sevgi ile, Hasan Akcay |
Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 04:28 PM. |
Powered by vBulletin® Version 3.8.1
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
Hanifler - Kuran odaklı gerçek din islam