hanifler.com Kuran odaklı dindarlık

hanifler.com Kuran odaklı dindarlık (http://www.hanifler.com/index.php)
-   Siyaset (http://www.hanifler.com/forumdisplay.php?f=17)
-   -   Anadolu (http://www.hanifler.com/showthread.php?t=3543)

ozkanates 5. August 2014 06:34 AM

Anadolu
 
[COLOR="White"].[/COLOR]
Türkler, ilk olarak kuzey doğu Asya'da, Sibirya'nın altında küçük bir bölgede ortaya çıktılar. Bu küçük bölgeden, Orta Asya'ya, Kafkasya'ya, Balkanlar'a, Anadolu'ya ve Arap Yarımadası'na yayıldılar ve gittikleri her yerde devlet oldular. Çünkü bu kavmin kültürü, benzeri olmayan bir özelliğe sahipti: Diğer kavimlerle birlikte yaşayabilme ve diğer kavimleri birlikte yaşatabilme özelliği. Bu yüzden karıştıkları toplumların kültüründe erimek yerine, sıklıkla onları kendi çatıları altında birleştirdiler ve bu kavimlerin bir kısmı zamanla Türkleşti.

Orjinal Türkler, moğollar gibi çekik gözlüydü. Diğer ırklarla o kadar çok karıştılar ki, ırksal özellikler kayboldu. Dolayısıyla Türk, bir ırk değil bir kültür. Türk kültürü tarafından cezbedilerek zamanla bu kültürü benimsemiş ırkların oluşturduğu bir karışım. Örneğin, uzun boylu, açık tenli, kızıl saçlı, tam bir viking görünümlü Türk toplulukları vardı. Aynı durum kurdukları devletler için de geçerli ki, bunların en ilginci Memlükler. O dönemde, çalışkanlıkları ve sadakatleri sebebiyle bölgede en makbul, en pahallı köleler Türklerdi. Bunlar zamanla o kadar yükseldiler ki, sonunda devletin başına geçtiler, adını da Memlükler, yani "köleler" koydular.

Türkler, Anadolu'ya geldiklerinde binlerce yıllık bir ırklar ve medeniyetler karışımıyla yeniden karıştılar, ve onun içinde kaybolmak yerine onu cezbederek Türkleştirdiler. Bu topluluk, daha sonra kültürün en görkemli örneğini oluşturacak, çağının süper gücü olacaktı. Ve aynı zamanda, yeni tabirle "yumuşak güc"ün büyük bir uygulaması. Balkanlar'da 25 kadar ülkeyi 400 yıl barış içinde yönettiler. Bölgeden çıktıklarında, bölgenin kültürü, girdiklerindekiyle hemen hemen aynıydı çünkü özgürdüler. Balkanlar, Türkler gelmeden önce bir savaş bölgesiydi, onlar çıktıktan sonra yine bir savaş bölgesi olacaktı. Aynı durum, Arap Yarımadası'nda da geçerliydi çünkü Türkler, gelişme dönemlerinde İslam'ın kılıcı, gerileme döneminde kalkanı olacaklardı.

Kültürün cazibesine başka bir örnek de yeniçeriler. Bugün Balkanlarda "yeniçeri" kelimesi, "başkasının fikrine saplanmış ve/veya başka birini mantıksızca destekleyen" anlamı kazanmış alaycı bir kelime. Yeniçeriler, çocukken devşirilir, Türk ailelerin yanında Hacı Bektaş Veli'nin prensipleriyle yetiştirilir, Osmanlı ordusuna katılırlardı. Bunlar ordudan ayrılıp ülkelerine döndüklerinde, tekrar eski dinlerine dönmez, müslümanlar olarak ibadet etmeye devam eder, ülkelerinin ordularına yine yeniçeri kıyafetiyle katılır, özel birlikler oluştururlardı. Hatta Viyana kuşatması sırasında 200'ü, Osmanlı ordusuna karşı yine yeniçeri kıyafetleri içinde savaştılar.

İşte kuzey doğu Asya'nın küçük bir bölgesinden gelen bir kültürün, kıtalar boyunca yayılmasının, pek çok devlet kurmasının, dünyanın en çok konuşulan 5. dili olmasının, Anadolu gibi en zor bir coğrafyayı 1000 yıldır elinde tutabilmesinin öyküsü bu. Gittikleri her yerde çekim merkezi oldular, diğer kültürleri kucakladılar, onlarla birlikte yaşayarak ve onları birlikte yaşatarak, barışın, birliğin ve kardeşliğin yuvası oldular. Ve işte böylece, vardıkları her yerin tarihini yarattılar.


[COLOR="Red"]____________________________________________________________[/COLOR]



İmparatorluğun son yüzyılı. Dünya Avrupa ve Rusya olmak üzere iki kutba ayrılmış. Avrupa, Rusya'nın Anadolu'daki önemli limanları ele geçirerek Avrupa'ya genişlemesinden kaygılandığından, Osmanlı halen ayakta. Bu çekişmede Osmanlı'nın yanında olan Marx, Osmanlı'nın halini şöyle özetlemiş: “Statukoyu muhafaza etmek! Bunu yapmaya çalışmak, tamamen çürüyüp, dağılmadan önce, bir at cesedini aynı çürüme derecesinde tutmak kadar zordur. Türkiye çürümüş durumdadır ve Avrupa’daki denge ve statükonun muhafazası devam ettikçe, daha da çürüyecektir." (1853)

Giderek dağılan ve küçülen imparatorlukta çareler aranmakta, her tarafta Jön Türkler benzeri irili ufaklı pek çok örgütlenme ortaya çıkmakta. Bunlar zamanla birleşerek İttihat ve Teraki Cemiyeti isimli yenilikçi-muhalif-gizli bir örgüte, o da sonradan darbe yoluyla iktidarı ele geçiren bir örgüte dönüşür. Bir dizi başarısızlıktan sonra kendini fesheder. Üyeleri, sonradan Kurtuluş Savaşı'nı örgütleyen, sonra da Cumhuriyeti kuran kadrolara dönüşür.

Bu aşamada önlerindeki manzara şudur: Sarıkamış'da 93.000 askerin kaybı, Çanakkale Savaşı'nda okumuş kesimlerin kullanılmasına ve tüketilmesine sebep olmuştu. Öyle ki Haydarpaşa Garı'nda dikilip, gelip geçen düzgün giyimlilere devlet memurluğu teklif edilmekteydi. İlkokul 3.sınıftan terk insanlar aranıp bulunuyor, okuma yazma öğretiliyor, öğretmen olarak atanıyorlardı. Cumhuriyetle birlikte imparatorluğun bürokrasi kadroları tasviye olmuştu. 3 asır süren gerileme ve yoksullaşma, prestij ve özsaygı kaybı sonucu, tüm kurumlar yozlaşmış ve kullanılamaz haldeydi. Ne sermaye vardı ne de sermayedar.

Bu görüntü altında yeni cumhuriyet, asker kökenlilerin ağırlıkta olduğu bir elitler yönetimi olarak kurulmak zorundaydı ve öyle oldu. Gizli yeraltı örgütlenmesi olarak kurulan ve sonradan darbeci bir organizasyona dönüşen İttihat ve Terakki anlayışı, dönemin koşullarına ve ihtiyaçlarına denk düşmüştü. Yeni elitler, yapılamamış ne kadar reform projesi varsa, hepsini yürürlüğe koydular. Bu hızlı dönüşüm, halktan gelen ve gelebilecek tepkiler sebebiyle, elitler yapılanmasının sıkılaşarak devamını ve 70'li yıllara kadar düşe kalka da olsa yürümesini sağladı.

70'ler, dünyanın teknoloji ve üretim patlamasına girdiği, büyük değişimlerin gerçekleştiği yıllardı. Elitler, bu değişimleri izlemek yerine, dünyadaki soğuk savaşı bahane ederek, gücü zor yoluyla elde tutmaya yöneldiler. 80 öncesi ve sonrası, sadece şekil bakımından farklıydı. İkisinin de özü, iç savaş yoluyla iktidarın elde tutulmasıydı.

Ancak sonuç istenenin tersi oldu, değişim yavaşlayacağına hızlandı. Elitlerin şiddet politikaları, Türk toplumlarının "kutsal devlet" anlayışına üst üste darbeler indirdi, elitlerin üzerlerindeki bu zırhı soydu. Sınırsız güç politikaları, varacağı yere varmış, mutlak bir zulüm manzarası ortaya çıkmıştı. Denebilir ki Türkiye, güneyindeki Arap Baharını 70, 80 ve 90'lı yıllarda deneyimledi.

90'lara gelindiğinde dünyadaki teknoloji ve üretim patlaması, yeni bir dönemi start vermişti: Küreselleşme. Yerküre tek bir pazar olacak, tüm ülkeler bu pazarı en ucuz ürünlerle destekleyeceklerdi. O yüzden herkesin adam olup üretim yapması gerekiyordu. Türkiye elitleri, bilinmez, ama şiddet politikalarının iflas ettiğini gördüklerinden, ama yeni pastadan pay alma isteklerinden, kendi istekleriyle küreselleşmeye katıldılar. 1999'da Ecevit-Yılmaz-Bahçeli koalisyonunu kurarak meclisteki kayıkçı dövüşüne son verdiler. Sonraki 3 yılda tek parti yönetimini hazırladılar ve böylece AKP dönemi başladı.

14 aylık bir partinin % 36 oy ile iktidar olması, yukarıda izah ettiğim iki ihtiyacın örtüşmesiyle oldu:
1- 80 ve 90'lı yıllara karşı halkın sessiz isyanı
2- Elitlerin, küreselleşmeye katılma projesi

2010'lu yıllara doğru ise dengeler bir kez daha değişecekti.


[COLOR="Red"]_____________________________________________________________[/COLOR]



Transistör, 1947'de keşfedildi, 56'da Nobel ödülü aldı. 60'larda bilgisayar, 70'lerde internet, 80'lerde cep telefonu yayıldı. Bilgi ve haberleşme teknolojilerindeki bu gelismeler, tüm alanlarda teknoloji patlamasini tetikledi. Üretim maliyetleri hızla düştü, üretim patlayarak küresel ölçeğe yayıldı. Ortaya çıkan muazzam para, güvercinlere (karşılıklı işbirliği yandaşlarına) büyük bir fırsat verdi: İşbirliğini küresel ölçeğe taşımak, dünyayı tek bir üretim, tek bir pazar yeri haline getirmek. Böylece 90'larda demirperde ülkelerinin perdesi kalktı, Çin'in büyümesi hız kazandı, Avrupa Birliği eski düşman demeden Balkanlar'ı ve Doğu Avrupa'yı yüklendi. Kuzeyimizde turuncu devrimler yapıldı, güneyimizde BOP denendi.

Küreselleşme, dünya ülkelerini bölge bölge birleştirmekteydi. İçinde olduğumuz bölgenin ekonomisinin gelişmesinde buzkıran rolü oynayabilecek 3 ülke vardı: Rusya, İran ve Türkiye. Rusya sosyalizmden yeni çıkmıştı ve toparlanmakla meşguldü (yayılımcı ve şiddet yanlısı duruşu da ayrı bir başlık). İran, küresel sisteme meydan okur konumda olduğu gibi, Şii'lik üzerinden bölgede de ayrımcılık yapmaktaydı. Dolayısıyla geriye tek ülke kalıyordu, Türkiye (İslam üzerinden Arap Bölgesi, Türklük üzerinden Kafkaslar ve Orta Asya, tarih üzerinden Balkanlar ile olan bağları da cabası).

Böylece Türkiye elitleri, büyük trende 1999 yılında, Ecevit-Yılmaz-Bahçeli koalisyonuyla meclisteki kayıkçı dövüşüne son vererek katıldı. Bir taraftan ekonomik istikrar adımları atılırken, bir taraftan da siyasi istikrar için ülke, tek parti yönetimine hazırlandı. Tüm iç ve dış konjektürün bu şekilde leyhine birleştiği Türkiye, dünyada gelecek dönemin en çok gelişen birkaç ülkesinden biri olacaktı.

2010'lara gelindiğinde dünyada, durumu görece kolay, hacmi büyük ülkelerin küreselleşmeye katılımı tamamlandı. Sıra ağır toplara gelmişti, şahinlerin (şiddet yandaşlarının) yönetiminde olan ülkelere: Arap bölgesi, İran, İsrail gibi. Bu ağır taşlar sallandıkça kendi bölgelerini de salladılar ve bu sallantı, dünya çapında şahinlere yeni bir şahlanış fırsatı verdi, güvercinler için zor günler başladı.

Türkiye ise… güvercinlerin tarafında yer almakla kalmamış, şu sebeplerden dolayı güvercinlerin kalelerinden biri haline gelmişti:
- Bölgedeki kalkınmada buzkıran rolünün olası tek adayı olmasından doğan beklentileri.
- Türkiye şahinlerinin 80 ve 90'lardaki zulüm manzarasının, halkta şiddetli bir şiddet karşıtlığı doğurması.
- Diğer halklarla birlikte yaşama ve onları birlikte yaşatmanın, Türk kültürü ve Osmanlı geleneği olması.

Şahinlerin yeni yükselişiyle tüm dünyada güvercinler kendilerini kuşatılmış halde buldular. Gelecek, küresel ölçekte şu yol ayrımına ilerliyor:

- Şahinler kazanır: Bu durumda dünya ülkeleri şiddet ve savaş yandaşları arasında paylaşılır. Er geç Türkiye de (şahinlerin ne olduğunu deneyimleyen kuşağımız henüz hayatta).

- Güvercinler kazanır: Bu durumda Türkiye, barış, birlik ve kardeşliği en zor olduğu günlerde savunmuş bir ülke olarak yatırımlarının karşılığını alır. Bölgede güven ortamı oluşturarak, karşılıklı işbirliklerinin kurulmasına öncülük eder. Savaş çarklarının durması, ekonomi çarklarının dönmeye başlamasıyla bölgenin ekonomik refahının mimarı ve ortağı olur.

galipyetkin 7. August 2014 03:01 PM

Sayın özkanateş.

Yazdıklarınızdan dolayı teşekkürler.

Fakat dikkatimi çeken ilk bölümün son paragrafında şöyle bir cümle var:"Anadolu gibi en zor bir coğrafyayı 1000 yıldır elinde tutabilmesinin öyküsü bu."

Acaba "öykü yönünden" değil de, "1000 yıl" yönünden konuya bir açıklık getirebilir misiniz?

Vereceğiniz bilgilere şimdiden teşekkürler.

Saygılarımla.
Galip Yetkin.

kuman 8. August 2014 08:04 AM

Ilk bolum tarih degil cunku bilgilerin cogu yanlis hangi tarihsel gerceklere dayaniyor bilmiyorum. Turkler ile ilgili bilgiler keza ayni sekilde. Hangi turkologlar bu sekilde yazmis bende merak ettim.
Turkiyenin siyasi durumu ile ikinci kisimda analiz yapilmis ancak tum gelismeler yok sayilarak bir olay ustunden her sey aciklanmaya calismis bu yuzden de yanlis olmus.

ozkanates 8. August 2014 12:34 PM

[QUOTE=galipyetkin;19261]Sayın özkanateş.

Yazdıklarınızdan dolayı teşekkürler.

Fakat dikkatimi çeken ilk bölümün son paragrafında şöyle bir cümle var:"Anadolu gibi en zor bir coğrafyayı 1000 yıldır elinde tutabilmesinin öyküsü bu."

Acaba "öykü yönünden" değil de, "1000 yıl" yönünden konuya bir açıklık getirebilir misiniz?

Vereceğiniz bilgilere şimdiden teşekkürler.

Saygılarımla.
Galip Yetkin.[/QUOTE]

Sorunu açar mısın.

galipyetkin 8. August 2014 12:46 PM

Neden 1000 yıl?

Saygılarımla.
Galip Yetkin.

ozkanates 8. August 2014 12:49 PM

[QUOTE=kuman;19263]Ilk bolum tarih degil cunku bilgilerin cogu yanlis hangi tarihsel gerceklere dayaniyor bilmiyorum. Turkler ile ilgili bilgiler keza ayni sekilde. Hangi turkologlar bu sekilde yazmis bende merak ettim.
Turkiyenin siyasi durumu ile ikinci kisimda analiz yapilmis ancak tum gelismeler yok sayilarak bir olay ustunden her sey aciklanmaya calismis bu yuzden de yanlis olmus.[/QUOTE]

Kuman kardeşim,

İk kısımda hangi bilgilerin yanlış olduğunu, ikinci kısımda hangi gelişmelerin yok sayıldığını belirtirsen sohbet imkanımız olacak.

ozkanates 8. August 2014 12:52 PM

[QUOTE=galipyetkin;19266]Neden 1000 yıl?

Saygılarımla.
Galip Yetkin.[/QUOTE]

2014 - 1071 = 943

1000 yuvarlak rakam.

galipyetkin 8. August 2014 12:58 PM

1071 bilimsel değil. O bir savaş tarihi.

Bilimsellik şurada: tıklayın.

[url]http://www.hanifler.com/showthread.php?p=17539#post17539[/url]

Saygılarımla.
Galip Yetkin.

kuman 8. August 2014 10:50 PM

Yanlış kelimesi yanlış bir kelime idi onu unutalım.
Merak ettiklerim.
1- Küçük bir bölgeden çıp balkanlara, orta avrupaya, hint yarım adasına, arap yarım adasına, çine anadoluya, irana nasıl gidebildiler. küçük bir bölge küçük bir topluluk demektir.
2- Türklerin asimile edip türkleştirdiği kavimler demişsiniz hangileri merak ettim mesala çinliler, moğollar hintliler, farslılar, araplar, italyanlar , slavlar rumlar, ermeniler, macarlar, kurtler vs olabilirmi?
3- Kültür özelliği demişsiniz İngilizler bu kultur özelliğine sahip midir yada diğer milletler ?
4- Orjinal Türkler demişsiniz Moğollara benzer çekik gözlüdür. Başkalarıda farklı fiziksel özelliklerden bahsediyor. Sizin belgeniz nedir?
5-Diğer ırklar ile çok karıştığı için ırksal özelliklerini kaybettiler demişsiniz. Türklerin göçleri MS 250 den sonra başlar ve değişik pek çok yerdir. Mesala Batıya gidenler kimlerle karşılaşıp karışmışlardır ? Hintliler dahilmidir bu gruba yada çinliler moğollar farslılar araplar.
6- Şu anki türklüğü de kültür olarak görüyorsunuz karışımdan dolayı. Bu cümle Türklüğü ırk olarak gördüğünüzün belirtisi değilmidir?
7-Memlğk devletinin halkı türk değil araptır sadece jurucusu ve yöneticeleri türktür. yani yükselme diye bir şey yok. Kurucu kişiler türktür. Abbasiler için dediğiniz doğru olabilir keza Selçıklu imp. kurulmuşur hemen ardından.
8- Anadoluya gelen Türkler binlerce yıllık yerleşimi olan ve kültürü olan opluluğu asimile etmesi imkansızdır. Eğer ki asimile etmişsse hangi gruplardır bunlar ?
9-Türkler 350-400 yılları arası balkanlara kadar gittiyse daha sonra balkanlarda Türkleri görmemişmidir ? Balkanlara giden Türklere ne olmuştur ?
10- Balkanlarda yerleşim sebebi yumuşak güç müdür yoksa yonetecek başka birgrubun olmaması avrupanın o aralar sürekli jendi arasında ki savaşlarmıdır? yoksa katolij avrupayı orodoks hristiyanların istememesimidir?

ozkanates 10. August 2014 09:34 AM

[QUOTE=galipyetkin;19269]1071 bilimsel değil. O bir savaş tarihi.

Bilimsellik şurada: tıklayın.

[url]http://www.hanifler.com/showthread.php?p=17539#post17539[/url]

Saygılarımla.
Galip Yetkin.[/QUOTE]

Galip kardeşim,
Hulki Cevizoğlu kardeşim aramızda değil,
Olsaydı memnuniyetle sohbet ederdim.
Düşünceni paylaşırsan sohbet imkanımız olur.

galipyetkin 10. August 2014 10:50 AM

Sayın özkanateş

Hulki Cevizoğlu yalnızca bir program yapımcısı, yani aktarıcı.

Bana teklifinize teşekkürler. Bu yönde benim özel çalışma veya araştırmalarım yok. Fakat Kâzım Mirşan, Servet Somuncuğlu, Turgay Tüfekçioğlu, Haluk Tarcan'ın yapmış oldukları tesbitlere tamamen katılıyorum.

Sitemizde de "Kâzım Mirşan ve Türk Dünyası" diye bir bölüm var. Gerekli katılımcı veya eleştirel katkılarınızı orada yapma imkânınız var.

Oradan da sizi zevkle takip edebiliriz.

Saygılarımla.
Galip Yetkin.

ozkanates 11. August 2014 10:55 AM

Haklısın Galip kardeşim, düzeltmek için siteye girmiştim ama sen benden hızlı davranmışsın.

Yazımın maksadı tarih araştırması değil; yaşantımda gözlemlediklerimi, elimdeki tarih bilgisinden yorumlamak ve sohbetini yapmak. Bir de bu toprakları keşfedişimi paylaşmak.

ozkanates 11. August 2014 12:30 PM

[QUOTE=kuman;19270]
1- Küçük bir bölgeden çıp balkanlara, orta avrupaya, hint yarım adasına, arap yarım adasına, çine anadoluya, irana nasıl gidebildiler. küçük bir bölge küçük bir topluluk demektir.
[/QUOTE]

Binlerce yıl başka toplumlarla karışarak ve onları kültüre cezbederek. Anadolu bunun güzel örneği, bizler Ural-Altay dağlarından gelen genetik değil kültürüz.

[QUOTE=kuman;19270]
2- Türklerin asimile edip türkleştirdiği kavimler demişsiniz hangileri merak ettim mesala çinliler, moğollar hintliler, farslılar, araplar, italyanlar , slavlar rumlar, ermeniler, macarlar, kurtler vs olabilirmi?
[/QUOTE]

Yazıda "[I]asimile[/I]" kelimesi sadece bir kere geçiyor, "[I]...bu kavmin kültürü, benzeri olmayan bir özelliğe sahipti: Diğer kavimlerle birlikte yaşayabilme ve diğer kavimleri birlikte yaşatabilme özelliği. Bu yüzden karıştıkları toplumlara asimile olmak yerine, onları kendi çatıları altında birleştirdiler ve o kavimler zamanla Türkleşti.[/I]"

Görüldüğü üzere "[I]asimile olmadılar[/I]" diyorum, "[I]asimile ettiler[/I]" demiyorum. Diğer halkların durumu için ifadem: "[I]onları kendi çatıları altında birleştirdiler[/I]". Ve bunun da tanımı şurada: "[I](Türkler) Bölgeden çıktıklarında, bölgenin kültürü, girdiklerindekiyle hemen hemen aynıydı çünkü (halklar) özgürdüler[/I]."

Gene de "[I]asimile olmadılar[/I]"ın, "[I]asimile ettiler[/I]" olarak okunmasının bir manıtığı var. 80 ve 90'lı yılların acılarının asimilasyon kelimesinde bıraktığı derin iz. Cümleyi şu şekilde düzeltirsem sorunuz yanıtlanıyor mu: "[I]Bu yüzden karıştıkları toplumların kültüründe zamanla erimek yerine, sıklıkla onları kendi çatıları altında birleştirdiler ve bu kavimlerin bir kısmı zamanla Türkleşti.[/I]"

[QUOTE=kuman;19270]
3- Kültür özelliği demişsiniz İngilizler bu kultur özelliğine sahip midir yada diğer milletler ?
[/QUOTE]

Bu soruyu yakın tarihten cevaplayabiliriz. Roma imparatorluğunun en bilindik figürlerinden biri (hepsi Roma'ya çıkan yollarla birlikte) arenada aslanlara parçalatılan insanlar oldu. Son 300 yıldır tekrar egemen olan Batı, girdiği her yere yıkım ve sömürü ile girdi. Doğu kültürü ise birlikte yaşama kültürüdür. Ve Türk kültürünün, bu kültürün en güzel yansımalarından biri olduğu görüşündeyim. Yazımın konusu olan "birlikte yaşama ve yaşatma"yı merkeze alarak.

[QUOTE=kuman;19270]
4- Orjinal Türkler demişsiniz Moğollara benzer çekik gözlüdür. Başkaları da farklı fiziksel özelliklerden bahsediyor. Sizin belgeniz nedir?
[/QUOTE]

Jean Paul Roux, Türklerin Tarihi. Başkalarının nelerden bahsettiklerini anlatırsanız dinlerim.

[QUOTE=kuman;19270]
5-Diğer ırklar ile çok karıştığı için ırksal özelliklerini kaybettiler demişsiniz. Türklerin göçleri MS 250 den sonra başlar ve değişik pek çok yerdir. Mesala Batıya gidenler kimlerle karşılaşıp karışmışlardır ? Hintliler dahilmidir bu gruba yada çinliler moğollar farslılar araplar.
[/QUOTE]

Evet, tespit benim değil Jean Paul Roux'un. Sürekli göç ve savaş halinde olan Türklerin dışarıdan evlenme eğilimleri sebebiyle, genetik hiç bir ortak ayırt edici özellik kalmadığını, bugün bir "Türk" kelimesinin tek tanımının "Türkçe konuşan kişi" olduğunu belirtiyor. Başka bir kaynağa göre de "annesi ve babası Türkçe konuşan kişi".

Türklerin göçleri, yerleşimleri ve devletleri hakkında geniş bilgi var. Şu da belirtiliyor ki, en geriye gidilebilen 3.000 yıl öncesinde de gene Moğollar, Çinliler, Finliler ve diğer bölge halklarıyla karışmış olan Türkler var.

[QUOTE=kuman;19270]
6- Şu anki türklüğü de kültür olarak görüyorsunuz karışımdan dolayı. Bu cümle Türklüğü ırk olarak gördüğünüzün belirtisi değilmidir?
[/QUOTE]

TDK sözlüğü, "Irk: Kalıtımsal olarak ortak fiziksel ve fizyolojik özelliklere sahip insanlar topluluğu". Irkların karışımından yeni bir ırk çıkmaz. Çünkü ırk, ayırdedici genetik farklılıktır. Herkes herkesle karıştığında ayırt edici bir özellik kalmaz.

Irkı kültüre nasıl bağlandığını belirtir misin.

[QUOTE=kuman;19270]
7-Memlük devletinin halkı türk değil araptır sadece jurucusu ve yöneticeleri türktür. yani yükselme diye bir şey yok. Kurucu kişiler türktür. Abbasiler için dediğiniz doğru olabilir keza Selçıklu imp. kurulmuşur hemen ardından.
[/QUOTE]

"[I]Memlükler Türktü[/I]" demedim, "[I]köle Türkler devletin tepesine kadar yükselerek adını Memlükler koydular[/I]" dedim. Yanlış anlamanın nereden geldiğini belirtirsen düzeltirim.

[QUOTE=kuman;19270]
8- Anadoluya gelen Türkler binlerce yıllık yerleşimi olan ve kültürü olan opluluğu asimile etmesi imkansızdır. Eğer ki asimile etmişsse hangi gruplardır bunlar ?
[/QUOTE]

"Asimile" konusu yukarıda belirtili.

[QUOTE=kuman;19270]
9-Türkler 350-400 yılları arası balkanlara kadar gittiyse daha sonra balkanlarda Türkleri görmemişmidir ? Balkanlara giden Türklere ne olmuştur ?
[/QUOTE]

Yazımda 350-400 yılları arasında balkanlara giden Türkler ile ilgili bir madde yok. Eğer slavlaşan Türkler konusundan bahsediyorsanız, Türkleşen kavimler gibi, pek çok Türk kolu da başka kavimlere katıldı. Çinlileşenler, Araplaşanlar vs. Tarihte başka kavimler içinde erimek sık ve sürekli bir durumdur. Yazım kavim değiştirme veya Türklerin bundaki farklılıkları üzerine değil, birlikte yaşama ve yaşatma kültürünün cazibesi üzerine. Eğer başımızı kaldırıp komşu ülkelerimize, Kafkasların, Balkanların, Arap bölgesinin yakın tarihine bakacak olursak, hatta sadece olduğumuz yıla bakacak olursak, üzerine oturduğumuz mirası tartmak imkanı doğuyor. Yazımın amacı, fiili hayatın içinde [I]artık kolayca gözlemleyebildiğimiz[/I] bu mirası kendi köklerine bağlamak.

[QUOTE=kuman;19270]
10- Balkanlarda yerleşim sebebi yumuşak güç müdür yoksa yonetecek başka birgrubun olmaması avrupanın o aralar sürekli jendi arasında ki savaşlarmıdır? yoksa katolij avrupayı orodoks hristiyanların istememesimidir?[/QUOTE]

"Kendi aralarında savaşmak" ve "kendi diniyle savaşmak" zaten yumuşak güç olmama halidir. Osmanlı bunun alternatifi olarak Avrupa'ya girdi ve 12 milyon (birbirine eski düşman) hristiyan ve bir milyon müslüman 400 yıl barış içinde birlikte yaşadı.

ozkanates 11. August 2014 12:33 PM

İkinci kısımda hangi gelişmelerin yok sayıldığını da belirtir misin.

kuman 12. August 2014 08:27 PM

O kitabi 8-9 sene once okumustum guzel bir kitap diye hatirliyorum ancsk sadece 1 yada 2 kere okumusumdur.
Ikinci kisima elbette gecrriz sorduklarima cevap verirseniz eger. Yanlizca sorularima turklerin tarihi kitabinda bulabilirmisiniz bilmiyorum.
Kusura bakmsyin ama cevap dediginiz yazida ben cevap bulamadim. Ya benim sorularim yanlisti yada siz yanlis anladiniz.

ozkanates 13. August 2014 11:08 AM

[QUOTE=kuman;19290]O kitabi 8-9 sene once okumustum guzel bir kitap diye hatirliyorum ancsk sadece 1 yada 2 kere okumusumdur.
Ikinci kisima elbette gecrriz sorduklarima cevap verirseniz eger. Yanlizca sorularima turklerin tarihi kitabinda bulabilirmisiniz bilmiyorum.
Kusura bakmsyin ama cevap dediginiz yazida ben cevap bulamadim. Ya benim sorularim yanlisti yada siz yanlis anladiniz.[/QUOTE]

Ben konularından anladığım şekilde bahsettim.
Neyin örtülmediğini belirtirsen sohbet imkanımız olur.

kuman 13. August 2014 10:03 PM

Galip yetkine yazdiginizi okuduktan sonra sorularimdan vazgectim. Bunlar sizin kisisel kanatleriniz oldugunu bunuda adini tam hatirlamadigim pasifikten ortaasyaya 2000 yillim turk tarihi kitabina dayandirdiginizi ve yasamsal cevresel olarak baktiginizi anladim. Ancak ben de tarihci degilim sizin gibi yorumlarim sadece. Roux un kitabinda turklerin hangi kavimleri turklestirdigi isim olarak yazmiyorsa bu onun yanlisligidir. Sizin ki ise bunu sorgulamadan aktarmaktir.

Galip yetkin ile konusurken kurani yasam tarzindan bahsrttim oda acikla dedi bende kendisine sen en az benim kadar biliyorsun diyerek aciklamadim cunku ozel bir arastirmam yok.
Bildigim yada hatirladigim tek sey. Ey insanlar sakin ola aizin icin hazirladigim sisteme mudahale etmeyin yoksa zararini siz gorursun mealinde bir ayet. Ekolojik sistem ile duzgun bir iletisim kurun yani hirslarinizdan dolayi orman yok etmeyin golleri kurutmayin ki o belgenin iklimi drgisip zarara ugramayin. Sakin hayvanlari bos yere yok etmeyin turler onemlidir yok ederseniz siz zarali cikarsiniz. Sakin size koydugum toplumsal yasalari cignemeyin ki zarar gormeyin.
Yani kanit .
Turkluk bir irk degildir kultur demek tabiata aykiri ve roux un buna verdigi bilimsel bir yanitida yoktur. Turklestirdigi kavimlerin hangileri oldugu ve bu kavimlerin daha obceki durumlari ile ilgili bilgi bilimsel degildir buda yazar yakismiyor.

Tarih hakkibda konusuyorasaniz kanit gerekir kanit yoksa o tarih degil yorumdur. Aynen bir yazarin yaptigi gibi ki o yazsri hicbir tarihci kayda deger bulmuyor.
Size gercek bir anektod. Turk asgari atesesi ingilterede bir davette oranin lordlar kamarasi biri cikip diyorki albaya siz saf turksunuzdur herhalde. Albayin cevabi bizde sadece Ingiliz ve Arap Atlari saftir.
Bu cumle saf irk olmadigini anlatan bir cumledir ve bence yeterlidir.

Turk dediginiz kavram ise;
Reha turkkan dedigi gibi ki aynen katiliuorum

1 Kultur olarak kendisini turk kulturune ait oldugunu hisseden
2 Tarihi gecmis olarak turk tarihinin icinde kendini kabul eden
3 Kan bagi olan
4 Aidiyet olarak Turklugu hisseden
5 Bu maddeyi hayirlayamadim bukunca yazariim

Bu 5 maddeden 3 saglaniyorsa bu kisi Turktur. Bende aynen katiliyorum

yazim hatalari tlf dan kaynaklaniyor kusura bakmayin bilgi sayarim uokta

khaos 13. August 2014 10:11 PM

Cengiz Cinnioğlu Anadolu gen araştırması.Araştırma Y-DNA haplogruplarına göre yapılmıştır.

J2=%24 - Yakın Doğu, Batı Asya ve kısmen Kafkasya karakteristiği.
R1b=%14.7 - Batı Avrupa, Azerbaycan, Iran ve Doğu Anadolu karakteristiği.
G=%10.9 - Kuzey batı Kafkasya halk karakteristiği.
J1=%9 - Arap Yarımadası ile Kuzeydoğu Kafkasya karakteristiği.
R1a=%6.9 - Kuzey Doğu Avrupa ve Orta Asya(Kurucu Türk Aschina) karakteristiği.
I1=%3.3 - İskandinavya, Tataristan karakteristiği
I2=%2.0- Orta Avrupa ve Balkan nüfuslarının karakteristiği.
K=%4.5 - Asyalı nüfusların karakteristiği.
L=%4.2 - Hint Yarımadası, Iran, Afganistan nüfuslarının karakteristiği.
N=%3.8 - Fin-Ugur(Antik Hun), Sibirya ve Altay halk karakteristiği.
T=%2.5 - Akdenizli ve Güney Asyalı nüfus karakteristiği.
Q=%1.9 - Kuzey Altay ve Doğu Sibirya nüfus karakteristiği.
C=%1.4 - Moğol nüfus karakteristiği.


Türklüğün ırka bağlı değil bir kültürel kimlik olduğu görüşünü dillendirenlerin başında Antropolog Timuçin BİNDER gelmektedir.Zira ona göre Anadolu da yaşayan halk 40.000 yıldır buradadır ve Orta Asya Halklarıyla benzerliği çok azdır.Yani der ki Anadolu da 40.000 yıldır yaşayan insanlar gen çeşitliliğiyle Türklüğü oluşturmuştur.

ozkanates 14. August 2014 06:31 AM

Sohbet için buradayız Kuman kardeşim.
Bildiklerimi paylaşıyor, paylaşanları dinliyorum.

Selamlarımla.

[COLOR="White"].[/COLOR]

ozkanates 14. August 2014 06:33 AM

[QUOTE=khaos;19295]Cengiz Cinnioğlu Anadolu gen araştırması.Araştırma Y-DNA haplogruplarına göre yapılmıştır.

J2=%24 - Yakın Doğu, Batı Asya ve kısmen Kafkasya karakteristiği.
R1b=%14.7 - Batı Avrupa, Azerbaycan, Iran ve Doğu Anadolu karakteristiği.
G=%10.9 - Kuzey batı Kafkasya halk karakteristiği.
J1=%9 - Arap Yarımadası ile Kuzeydoğu Kafkasya karakteristiği.
R1a=%6.9 - Kuzey Doğu Avrupa ve Orta Asya(Kurucu Türk Aschina) karakteristiği.
I1=%3.3 - İskandinavya, Tataristan karakteristiği
I2=%2.0- Orta Avrupa ve Balkan nüfuslarının karakteristiği.
K=%4.5 - Asyalı nüfusların karakteristiği.
L=%4.2 - Hint Yarımadası, Iran, Afganistan nüfuslarının karakteristiği.
N=%3.8 - Fin-Ugur(Antik Hun), Sibirya ve Altay halk karakteristiği.
T=%2.5 - Akdenizli ve Güney Asyalı nüfus karakteristiği.
Q=%1.9 - Kuzey Altay ve Doğu Sibirya nüfus karakteristiği.
C=%1.4 - Moğol nüfus karakteristiği.


Türklüğün ırka bağlı değil bir kültürel kimlik olduğu görüşünü dillendirenlerin başında Antropolog Timuçin BİNDER gelmektedir.Zira ona göre Anadolu da yaşayan halk 40.000 yıldır buradadır ve Orta Asya Halklarıyla benzerliği çok azdır.Yani der ki Anadolu da 40.000 yıldır yaşayan insanlar gen çeşitliliğiyle Türklüğü oluşturmuştur.[/QUOTE]

Bilgi için teşekkür ettim. Sn. Timuçin Binder, Kuzey-doğu Asya'dan dört bir yana dağılan ve Anadolu dışında da pek çok devletler kuran Türk kavmi görüşüne katılmıyor mu.

.

khaos 15. August 2014 07:04 PM

o zaman Timuçin Binder e sorarlar-
-kedi buradaysa ciğer nerede yok gördüğümüz ciğerse kedi nerede.

Uygur Türkçesi
Özbek Türkçesi
Kırgız Türkçesi
Azerbaycan Türkçesi (bizim gibi onlarda Oğuz)
Bu şiveleri konuşan insanları bir Türkiye Türk ü rahatlıkla anlayabilir.Ben Erzurum lu bir Türk olarak (köylerde hala eski Türkçe sözcükler veya ağız kullanılıyor) anlıyorum.Türk ırkı yok diyen yada en azından Anadolu da Türk yok diyen Timuçin Binder e Dilbilim dur diyor.Türk isminin ilk olarak Göktürk kitabelerinde geçmesini Türklerin ortaya çıkışının miladı olarak kabul ediyor.

Doğru ya Türkler bir mantar türü ve nemi gördükleri an topraktan fışkırıverdiler.

Bir antropolog olarak adamın kullandığı argümana bakarmısınız.Bilim adamımız diyor ki
-e efendim uygurlar kendilerine Türk demiyorlar
Ne kadar sığ bir düşünce.Türk ırkının çıkısını ''Türk'' sözcüğüne bağlıyor.(Göktürklere)Şimdi bende Timuçin Binder e soruyorum.
Mesela benim sülalemin soyadı kanunundan önceki ismi Kiziroğulları.Şimdi ise başka.Şimdi bu yüz yada iki yüzyıl önceki kiziroğullarının benim atam olmadığı anlamına gelir mi?

Aslında Türk yok demenin altında ben başka sebepler arıyorum.Bunu bir antropolog veya tarihçi kendilerine göre bazı verilere dayandırmaya çalışabilir ama asıl maksat ne ona bakmak lazım

Olaya tabi kafatasçı terminolojiden de bakmamak lazım.Çok derine gidersek iş darwine mezarında zil takıp oynattırabilir.İnsanoğlları sonuçta birbiri ile akraba ve bu akrabalar zamanla sağa sola dağılabiliyor.Kimi gittiği yerde kültürünü ve dilini koruyor kimi ise koruyamıyor.Tarihteki çoğu millet gibi egemen halkların arasında eriyip gidiyor.

khaos 15. August 2014 07:17 PM

tabi Anadolu daki halkın orta asya halklarıyla en azından Türklerle akrabalğı yok diyen Timuçin Binder e sormak gerekiyor
Timuçin ne demek?
yada Temuçin
Kökeni nereden geliyor?

ozkanates 18. August 2014 10:47 AM

Başkalarının hatalı olduğunu düşündüğümüz görüşlerini değil de, kendimizin doğru bulduğumuz görüşleri paylaşmamız daha üretken olur. Sonuçta Timuçin Binder kardeşim aramızda değil.

khaos 21. August 2014 03:06 PM

[QUOTE=ozkanates;19301]Başkalarının hatalı olduğunu düşündüğümüz görüşlerini değil de, kendimizin doğru bulduğumuz görüşleri paylaşmamız daha üretken olur. Sonuçta Timuçin Binder kardeşim aramızda değil.[/QUOTE]

Başkasının hatalı olduğunu düşündüğüm görüşlerini söylerken aslında kendi doğru düşündüğüm şeyi söylüyorum.Bunun neresini anlamadınız?

Timuçin Binder aramızda yokmuş!
Eğer Timuçin Binder ortaya bir tez atıyor ve yayınlıyorsa o tezin karşısında da insanların görüş belirtebileceğini sanırım biliyordur.O yüzden her görüş bildireni kulağından tutup buraya getirecek halimiz yok.Bu forum dünyadaki herkese açık.Eğer Timuçin Binder foruma katılıp görüş belirtmek isterse buyursun gelsin.

Son olarak;
Bu forumda üretkenlik kabızlığı yaşandığını hiç görmedim, rahat olun.

ozkanates 22. August 2014 05:57 AM

[QUOTE=khaos;19303]Başkasının hatalı olduğunu düşündüğüm görüşlerini söylerken aslında kendi doğru düşündüğüm şeyi söylüyorum.Bunun neresini anlamadınız?
[/QUOTE]

Başkalarının hataları kendimizden kaçınmamız.
Yanlışın tersi doğru olmaz, başka bir yanlış olur.

[QUOTE=khaos;19303]
Timuçin Binder aramızda yokmuş!
Eğer Timuçin Binder ortaya bir tez atıyor ve yayınlıyorsa o tezin karşısında da insanların görüş belirtebileceğini sanırım biliyordur.O yüzden her görüş bildireni kulağından tutup buraya getirecek halimiz yok.Bu forum dünyadaki herkese açık.Eğer Timuçin Binder foruma katılıp görüş belirtmek isterse buyursun gelsin.
[/QUOTE]

Timuçin kardeşim aramıza katılırsa,
Onu ondan dinlemek isterim.
Sana sorum ise sen.

[QUOTE=khaos;19303]
Son olarak;
Bu forumda üretkenlik kabızlığı yaşandığını hiç görmedim, rahat olun.[/QUOTE]

Buraya nereden geldiğini bilmiyorum.

khaos 22. August 2014 09:19 AM

[QUOTE=ozkanates;19304]Başkalarının hataları kendimizden kaçınmamız.
Yanlışın tersi doğru olmaz, başka bir yanlış olur.[/QUOTE]

siyah-beyaz
iyi-kötü
şişman-zayıf
sert-yumuşak

kuzeyin tersi ne zaman kuzey olursa sizin yazdığınızda o zaman doğru olur.

TDK sözlüğü;
yanlış
1. Doğru olmayan, biçimsel düşünme yasalarına uymayan. 2. Düşünülen şeyle uyuşmayan.[B] Karşıtı bk. doğru[/B]


ferkanslar farklı

ozkanates 22. August 2014 01:50 PM

[QUOTE=khaos;19306]siyah-beyaz
iyi-kötü
şişman-zayıf
sert-yumuşak

kuzeyin tersi ne zaman kuzey olursa sizin yazdığınızda o zaman doğru olur.

TDK sözlüğü;
yanlış
1. Doğru olmayan, biçimsel düşünme yasalarına uymayan. 2. Düşünülen şeyle uyuşmayan.[B] Karşıtı bk. doğru[/B]


ferkanslar farklı[/QUOTE]

Khaos kardeşim,

Torbanın içinden 1 numaralı topu çekip,
"Bu top 5 numara değildir" dersem söylediğim yanlış olmaz;
Ama şu var ki, doğruyu halen söylememiş olurum.

Gerçeklik, insan sayısı kadar tanıma sahip.
Başkalarının tanımlarını yanlışladığımda, sözüm yanlış olmaz;
Ama şu var ki, kendi tanımımı halen vermemiş olurum.

Peki doğru nedir dersek,
Doğru, senin doğru olduğunu düşündüğünden başka bir şey değil.
O yüzden sana seni soruyorum.

ozkanates 22. August 2014 01:51 PM

Seçim yapıyoruz.
Sonra o seçimi idealize ederek ondan bir gerçeklik inşa ediyoruz.

Ancak hiçbir seçim/gerçek için kanıt olmadığından,
Bu idealize edişin tek yolu var:
Diğer seçimlerin kanıtsızlığını kanıtlamak.
Ki bu, her zaman son derece doğru.

Bu öz-yanıltma her zamam mükemmel işler,
Tüm seçimler onunla “gerçek”e dönüşür.
Böylece, "herkes elindekiyle sevinir ve övünür".

Sokrates: “Bildiğim tek şey, hiçbir şey bilmediğim.”
Nietsche: “Gerçekler yok, sadece yorumlar.”

kuman 22. August 2014 02:00 PM

tarih ile ilgili bir konu mantık felsefe doğa bilimleri sosyal bilimlere ancak bu şekilde sürüklenebilirdi tebrikler tüm katılımcılara.

ozkanates 22. August 2014 02:29 PM

[QUOTE=kuman;19310]tarih ile ilgili bir konu mantık felsefe doğa bilimleri sosyal bilimlere ancak bu şekilde sürüklenebilirdi tebrikler tüm katılımcılara.[/QUOTE]

Konumuz şimdi metodoji Kuman kardeşim.
Tarih, mantık, doğa bilimleri vb. metodojisi.

khaos 22. August 2014 03:44 PM

kuman
Tarihten bahsederken, yaşanılan herhangi bir dönemde meydana gelen sosyolojik olayları nasıl göz ardı edeceğiz.Zaten iki bilimde iç içe geçmiş durumda.

Bir coğrafya nın tarihini ele aldığın zaman konunun içine dili, inanç yapısını, genel anlamda bilimi, ticareti, savaşları, hastalıkları, doğa olaylarını da işin içine katmak zorundasın.Bunlardan birini ele almadığın zaman konu bütünlenemez eksik kalır.

Son olarak neydi tartışılan
Türk lük bir kültürdür, Anadolu da yaşayan insanların Orta Asya halklarıyla benzerliği çok azdır.Anadolu da yaşayan insanlar 40.000 yıldır aslında buradalar.

Bundan önce ne yaptık? Anadolu insanı hakkında yapılan bir gen araştırmasını paylaştık.Anadolu da Türk yok diyen bir bilim adamının söylemlerini paylaştık.Zıt düşünceler attık ortaya.(yani sadece kendi doğrularımızı veya fikrimizi değil zıt görüşlere de yer verdik)

Şimdi o bilim adamı burada değil, yok şu tv yapımcısı burada değil diye konuları yarım bırakacaksak ben yokum.

Siz konuyu nereden nereye sürükleyecekseniz, buyurun yazın. Biz okuyalım.Belki biz de size o zaman tebriklerimizi sunarız.

kuman 22. August 2014 03:55 PM

[COLOR="Red"][QUOTE]Yazımın maksadı tarih araştırması değil; yaşantımda gözlemlediklerimi, elimdeki tarih bilgisinden yorumlamak ve sohbetini yapmak. Bir de bu toprakları keşfedişimi paylaşmak. [/COLOR][/QUOTE]

Tarihi yorumlayacak kadar bilgi sahibiyseniz sorun olmaz. Ancak bu bilginin sizde olmadığı kesin.
Yanlışınız ise az bir bilgi ile kesin cümleler kurmak. kurduğunuz cümleler de bir yazarın görüşlerine dayanması.

[QUOTE][COLOR="red"]Binlerce yıl başka toplumlarla karışarak ve onları kültüre cezbederek. Anadolu bunun güzel örneği, bizler Ural-Altay dağlarından gelen genetik değil kültürüz.
[/COLOR][/QUOTE]
Bizler genetik değil kültürüz. Bu cümle Türk ırkı diye bir genetik mirasın olmadığı sadece kültür olduğunu gösterir.

Ben size ;
[QUOTE][COLOR="red"]- Türklerin asimile edip türkleştirdiği kavimler demişsiniz hangileri merak ettim mesala çinliler, moğollar hintliler, farslılar, araplar, italyanlar , slavlar rumlar, ermeniler, macarlar, kurtler vs olabilirmi?
[/COLOR][/QUOTE]
diye bir soru sormuşum. Siz bana alakası olmayan bir cümle kullanmışınız.
[QUOTE][COLOR="red"]Yazıda "asimile" kelimesi sadece bir kere geçiyor, "...bu kavmin kültürü, benzeri olmayan bir özelliğe sahipti: Diğer kavimlerle birlikte yaşayabilme ve diğer kavimleri birlikte yaşatabilme özelliği. Bu yüzden karıştıkları toplumlara asimile olmak yerine, onları kendi çatıları altında birleştirdiler ve o kavimler zamanla Türkleşti."

Görüldüğü üzere "asimile olmadılar" diyorum, "asimile ettiler" demiyorum. Diğer halkların durumu için ifadem: "onları kendi çatıları altında birleştirdiler". Ve bunun da tanımı şurada: "(Türkler) Bölgeden çıktıklarında, bölgenin kültürü, girdiklerindekiyle hemen hemen aynıydı çünkü (halklar) özgürdüler."

Gene de "asimile olmadılar"ın, "asimile ettiler" olarak okunmasının bir manıtığı var. 80 ve 90'lı yılların acılarının asimilasyon kelimesinde bıraktığı derin iz. Cümleyi şu şekilde düzeltirsem sorunuz yanıtlanıyor mu: "Bu yüzden karıştıkları toplumların kültüründe zamanla erimek yerine, sıklıkla onları kendi çatıları altında birleştirdiler ve bu kavimlerin bir kısmı zamanla Türkleşti."

[/COLOR][/QUOTE]

Sizce b u sorunun cevabı bu cümleler midir yoksa TÜRKLEŞEN KAVİMLERİ yazmak mıdır ?
Siz cevap verme gereği duymamışınız ilk paragrafta olduğu gibi.

Ben size ;
[QUOTE][COLOR="red"]4- Orjinal Türkler demişsiniz Moğollara benzer çekik gözlüdür. Başkalarıda farklı fiziksel özelliklerden bahsediyor. Sizin belgeniz nedir[/COLOR][/QUOTE]
Siz bana;
[QUOTE][COLOR="red"]Jean Paul Roux, Türklerin Tarihi. Başkalarının nelerden bahsettiklerini anlatırsanız dinlerim.
[/COLOR][/QUOTE]

Ben size bunu kimden okudunuz demedim deliliniz nedir dedim siz bana türklerin tarihi adlı bir kitabı delil gösterdiniz hangi antropolojik çalışma sonucu yazar bu fikre ulaşmış ?
Türklerin MOĞOLLARA benzer demeye sizi götüren sadece bir kitap mı ?
Eğer öyleyse nasıl son derece kesin konuşabiliyorsunuz?

Siz;
[QUOTE][COLOR="red"]Orjinal Türkler, moğollar gibi çekik gözlüydü. Diğer ırklarla o kadar çok karıştılar ki, ırksal özellikler kayboldu. Dolayısıyla Türk, bir ırk değil bir kültür[/COLOR][/QUOTE]
Irksal özellikleri koyboldu diyen biri Türk Irkının olduğunu sonra çok fazla toplulukla karşılaşması sonucu bugün türk ırkının genetik özelliklerinin koybolduğunu der ?
Yanlışmıyım ?
Yani siz Türk ırkının varlığını kabul etmiş oluyorsunuz ve sonra diyorsunuz ki şu an da Türk geni diye bir gen yok.
Kaldı ki bunu hangi, gerekçelere dayandırıyorsunuz bilmiyorum. Çünkü cevabınızda bunları belirtmeliydiniz.


siz;
[QUOTE][COLOR="red"]TDK sözlüğü, "Irk: Kalıtımsal olarak ortak fiziksel ve fizyolojik özelliklere sahip insanlar topluluğu". Irkların karışımından yeni bir ırk çıkmaz. Çünkü ırk, ayırdedici genetik farklılıktır. Herkes herkesle karıştığında ayırt edici bir özellik kalmaz.

Irkı kültüre nasıl bağlandığını belirtir misin.
[/COLOR][/QUOTE]
Böyle bir cümleyi siz nasıl kurabildiniz anlamıyorum. Yazdıklarınıza bakarsanız eğer kurduğunuz cümle baştan sona yanlış size göre.
Irk ile kültür arasında bir bağı ilk olarak siz söylüyorsunuz ki tamamen doğru.
Kaldı ki IRK sözcüğünü ilk araştırmanız gereken yer BİYOLOJİ dir.
Biyolojinin ırk olarak ne dediğine bakarsanız daha iyi olur.

Size şunu sormuşum;
[QUOTE][COLOR="red"]7-Memlğk devletinin halkı türk değil araptır sadece jurucusu ve yöneticeleri türktür. yani yükselme diye bir şey yok. Kurucu kişiler türktür[/COLOR][/QUOTE]
Sorduğum soru gayet açık diye sanıyordum.
Siz;
[QUOTE][COLOR="red"]Memlükler Türktü" demedim, "köle Türkler devletin tepesine kadar yükselerek adını Memlükler koydular" dedim. Yanlış anlamanın nereden geldiğini belirtirsen düzeltirim.
[/COLOR][/QUOTE]

Şöyle sorayım köle Türkler hangi devletin en tepesine kadar yükselmişlerdir? Mısır da hangi devlet vardı bu devletin ismi neydi.

siz ;
[QUOTE][COLOR="red"]Türkler, Anadolu'ya geldiklerinde binlerce yıllık bir ırklar ve medeniyetler karışımıyla yeniden karıştılar, ve onun içinde kaybolmak yerine onu cezbederek Türkleştirdiler[/COLOR][/QUOTE]
[QUOTE][COLOR="red"]"Asimile" konusu yukarıda belirtili[/COLOR][/QUOTE]

Şimdi tekrar soruyorum Türkler Anadoluda hangi kavmi türkleştirdi ??? Basit bir soru
...........
Cevap vermeniz gerkmiyor. Nasıl olsa ilk baştada cevap alamadım.

kuman 22. August 2014 04:06 PM

Sayın özkan,
Demek istediğim basit sorulara basit cevaplar.
Türkler hangi kavmi türkleştirdi isimlerini rica ediyorum. Türkler Moğollara benzerdi..
Böyle kesin bir cümlenin kesin kanıtı olmalı değil mi ? Kanıt ta Türklerin tarihi kitabı olamaz.

Türklük bir ırk değildir. bu kesin cümlenin kanıtı ne ? Türk tarihi adlı bir kitap mı ?
Anadoluda Türk geni yoktur ? Hangi bilimsel dergilerde yayınlanmış. Yada dünyada Türk ırkı yok demek ? Hangi çalışmlar.
Bugün Moğolistana gidin analaşabileceğiniz göçmebn topluluklar bulunur. Belki onlarda Türk geni vardır.....

kuman 22. August 2014 04:29 PM

Sn Khaos
Tek bir ırk vardır. İnsan IRK ı. Bu ırka mensup halk dediğimiz pek çok ta topluluk vardır.
Bu halkları oluşuturan insan ırkı coğarafi özellikler fiziksel özellikler yaşam biçimi algılayış biçimi olarak birbirinden ayrılmıştır.
Sonuçta biz de bu ayrılmaya da ırk diyoruz gayet basitçe.
Ben Türk ırkına mensubum. Neden mi?
1-.Türkçe benim anadilimdir.
2- Araştırmama göre Ana tarafım karamanlıdır. baba tarafım balkandır Kuman ismi de ordan gelir.
3- Atalarım balkan savaşlarında ve Çanakkale savaşlarında ölmüştür hiçbiri kurtuluş savaşında savaşacak kadar yaşamamıştır ( dedemler çok küçük olduklarından çocukmuşlar)
4-Kan bağım mutlaka var % 20 midir 40 mıdır 50 mdir 100 müdür bilmem.

Jean ne demiş onu ona sorun yada onun söylediklerini doğru kabul edenelere...

ben ataürkü bilirim gaspralıyı bilirim Gökalbi bilirim bilge kağanı bilirim namık kemalı bilirim hüseyinzadeyi bilirim ...vs

khaos 22. August 2014 04:57 PM

Kuman
Yazdıklarımı okumanı rica ediyorum.Aynı düşünüyoruz.Yazı olağan seyrinde gitseydi Anadolu da Türk yok yada Türklük sadece kültürdür diyenlere gayet aydınlatıcı geniş bir yazı yazacaktım.
Gerçi içimizdeki heves tükendi

dost1 23. August 2014 12:02 AM

Selamun aleyküm, Değerli kardeşlerim,

Lütfen yazmaya devam ediniz. Müzakereler güzeldir. İnsanlara, farklı bakış açılarının da olduğunu göstererek, yeni bakış açılarının geliştirilmelerine yardımcı olurlar.

Kusursuzluk sasece Allah'a aittir.
Doğrusunu en iyi bilen Allah'tır.
Sevgi,saygı ve muhabbetle.
Allah'a emanet olunuz.

kuman 23. August 2014 12:35 PM

Sayın khaos,
Sizin ile aynı görüşlerde olduğumun farkındayım. Sizin sözlerinize karşı söylenmiş bir sözüm yok yanlış anlamalar vardır sadece.
Anadolu topraklarında Türk yok demek Anadolu topraklarının min. 1000 senesini yok saymak demektir.
Eğer insanlar için bu 1000 sene kabus ise evet Anadolu da Türk yok diyeceklerdir ve bunu inandırmaya çalışacaklardır.
Unutmayınız ki bu topraklarda insanlar bir birini aşağılamak için Türk sözcüğünün kullanıldığı zamanlar vardır Allah a şükür o zamanları yendik.
Türk olmak gurur kaynağı oldu ( Sakın faşizm gibi saçmalıkla suçlamayın doğru anlayın dediğimi)
Şimdi tekrar bu topraklarda Türklüğü yok etmek istiyorlar. Deneyecekler pek çok yandaşları olacak bu normal Türkler kendi Türklüklerinden utanacak haline gelmediği sürece ki bu süreç daha önce hiç gelmedi değil, Vatan bildiğimiz kabul ettiğimiz bu topraklarda yaşamaya devam edeceğiz.
Alparslan Romen Diyojeni yendiği savaşta ve Anadolu da ki Türk egemenliğini kurduğu bu savaşta kazanmasının en önemli nedenlerinden biri Kıpçakların Romalıların yanlarından ayrılıp Türk saflarına geçmesi ile olmuştur. Eğer bu bu olay yaşanmasaydı 1071 diye kabul ettiğimiz tarih belki 1150-1250 olacaktı ki bu da Anadolu tarihinin farklı olmasına yol açacaktı.
Unutmamamız gereken şey Türklüktür.
Bazıları kafir bazıları münafık dese dahi bazıları ise daha yumuşak siz yanlış yoldasınız dese dahi biz onların yanlışlıklarını onlara göstereceğiz.
Bu dünyada İslami bir yapı yok kurmak için bir çalışma da yok var olan yapı içerisinde de evet Türk ün Türk ten başka dostu yoktur (Geniş topluluk olarak bireysel bazda değil)....
Çıkarların egemen olduğu bir dünyada devlet mertebesinde evet Türk olanlara daha çok güvenirim daha çok desteklerim aksi budalalık olur.
Kıpçak Türklerinin yaptığı tarihi bir derstir bizim için.

Not: Bu yazı bu formda ki herhangi bir kişi için yazılmamıştır.

galipyetkin 23. August 2014 02:45 PM

Sayın Kuman.

Sondan iki evvelki paragraftaki ifade "unutmamız gereken" mi?; "unutmamamız gereken" mi?

Saygılarımla.
Galip Yetkin.

galipyetkin 23. August 2014 05:19 PM

Güzel Arkadaşım Kuman.

İkazım üzerine kelimeyi "unutmamamız" diye değiştirmişsin ama değiştirdiğini belirtmemişsin. Değişiklikten sonra senin ve benim yazılarımızı okuyanlar benim için; "bu adam Türk-Türklük düşmanı mı ne?" demezler mi?

Saygılarımla.
Galip Yetkin

kuman 23. August 2014 07:06 PM

Sayin yetkin ikaziniz uzere degistirdim.
Uyardiginiz icin tesekkurler.


Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 07:22 PM.

Powered by vBulletin® Version 3.8.1
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Hanifler - Kuran odaklı gerçek din islam