Laik hükümet kavramından dinsizlik manası çıkarmaya çalışan fesatçılara fırsat vermeyiniz.
M.Kemal Atatürk (Kaynak;Osman Pazarlı, Sosyoloji, Lise III, Remzi Kitabevi, İstanbul, 1979)
Siyasetimizi, dine aykırı olmak şöyle dursun, din bakımından eksik bile hissediyoruz. M.Kemal Atatürk (Maurice Perno'yla ropörtaj, Akşam, 11 Şubat 1924 (Cumhuriyet Gazetesi eki, Atatürk'le Konuşmalar, s. 111, Nisan 2000))
***
Belki ark niyetinden değil (bir kısmı bizzat ark niyetinden olsa bile) sadece bilmediğinden, dolduruşa geldiğinden, kulaktan dolma telkine kandığından, yanlış bilgi aldığından, kendi zannına güvendiğinden, çevresinde öyle gördüğünden gibi sebepler yüzünden, Demokrasiyi ve Laikliği dinsizlik sayanlar olabilir.
Oysa Kuranda Allah peygamberimize monarşiyi değil, danışmalı bir karar almasını emrediyor.
Ayrıca sizinle din uğrunda savaşmayanlara adil davranın diyerek, hangi dine ait olursa olsun insanların sadece insan oldukları için devletin her kurumundan eşit lartlarda ve adilce yararlanmasını emrediyor.
Ayrıca dinlerin parçalanmaması gerektiğini, her yerel yönetimin kendine uygun şeriat kanunu ve fetvalar kullandığını biliyoruz... Oysa toplum düzenleyici kanunları Kuranda yoksa dini yama yapmaktansa (kardeş katlinin vacip olması gibi), laik bir sistemde akla ve vicdana yada bilimsel temellere dayandırmak daha akla yatkındır.
Ey Millet! Allah birdir. Şanı büyüktür. Allah'ın selameti, atıfeti ve hayrı üzerinize olsun. Peygamberimiz Efendimiz Hazretleri, Cenab-ı Hak tarafından insanlara dini hakikatleri tebliğe, memur ve Resul olmuştur. Koyduğu esas kanunlar cümlemizce malumdur ki, Kuran-ı Azimüşşan'daki ayetlerdir. İnsanlara feyz ruhunu vermiş olan dinimiz son dindir. Ekmel dindir. Çünkü dinimiz akla, mantığa, hakikate uymamış olsaydı, bununla diğer İlahi ve tabii kanunlar arasında aykırılıklar olması gerekirdi. Çünkü bütün İlahi kanunları yapan Cenab-ı Hak'tır. M.Kemal Atatürk - Balıkesir Hutbesi - (Kaynak; Atatürk'ün Söylev ve Demeçleri, c. 2, s. 93)
daha geçen yıllarda sırf zannıma uyarak bir tekkede onlarca kişiye Atatürkü kötülediğim, hatta hakkında şeytan uydurması bazı iftiralar attığım için çok pişmanım. Ama aynı kişilere tüm kınamalarına rağmen öğrendiğim gerçekleri ve bir dönem hatalı olduğumu anlattım ve tevbemi yerine getirdim. Bu insanı tanıdıkça hem onu hemde dinimi daha fazla sevip tanımaya başladım..
Konu hiiic tarafından (3. September 2011 Saat 01:59 AM ) değiştirilmiştir.
|