NESİ NE DEMEKTİR?
(34:14:13) مَا دَلَّهُمْ عَلَىٰ مَوْتِهِ إِلَّا دَابَّةُ الْأَرْضِ تَأْكُلُ مِنْسَأَتَهُ
(9:37:2) إِنَّمَا النَّسِيءُ زِيَادَةٌ فِي الْكُفْرِ يُضَلُّ بِهِ الَّذِينَ كَفَرُوا
Nesi: Süleyman nebinin kıssasındaki ağaç kurdunun deyneği yediği gibi, eksiltme işlemidir.
onunla saptırılır. Onu bir amm helal sayarlar, bir am haram sayarlar ki,
****
وَطْئًا : ayak basılan, denk düşürülmesi, uygun hale gelmesi, helâk etmek, ayak basmak, adeti/iddeti denk düşürülmesi,adetin uygun hale getirilmesi
(9:120:32) وَلَا يَطَئُونَ مَوْطِئًا يَغِيظُ الْكُفَّارَ وَلَا يَنَالُونَ مِنْ عَدُوٍّ نَيْلًا إِلَّا كُتِبَ لَهُمْ بِهِ عَمَلٌ صَالِحٌ
(33:27:7) وَأَوْرَثَكُمْ أَرْضَهُمْ وَدِيَارَهُمْ وَأَمْوَالَهُمْ وَأَرْضًا لَمْ تَطَئُوهَا
(48:25:21) وَلَوْلَا رِجَالٌ مُؤْمِنُونَ وَنِسَاءٌ مُؤْمِنَاتٌ لَمْ تَعْلَمُوهُمْ أَنْ تَطَئُوهُمْ
(9:37:14) يُحِلُّونَهُ عَامًا وَيُحَرِّمُونَهُ عَامًا لِيُوَاطِئُوا عِدَّةَ مَا حَرَّمَ اللَّهُ
(9:120:33) وَلَا يَطَئُونَ مَوْطِئًا يَغِيظُ الْكُفَّارَ وَلَا يَنَالُونَ مِنْ عَدُوٍّ نَيْلًا إِلَّا كُتِبَ لَهُمْ بِهِ عَمَلٌ
(73:6:6) إِنَّ نَاشِئَةَ اللَّيْلِ هِيَ أَشَدُّ وَطْئًا وَأَقْوَمُ قِيلًا
(şehr'in)Sayılan addetin uygun hale getirilmesi, nesi yani kırparak, yiyerek, yok ederk
فَيُحِلُّواْ مَا حَرَّمَ اللّهُ Kötü emeller için,Allahın haram kıldığı adeti helal yapmak.
Konu pramid tarafından (4. April 2012 Saat 12:04 PM ) değiştirilmiştir.
|