Sevgili Miralay, Aleykümselam.
sana Ruh (cebraili) soruyorlar, onlara de ki; ruh Allahın emrindedir.
Yani Ruh bizzat Allahın melekesidir, onun organı, onun müdehale aracıdır.
Kol ise (Allahın izniyle) bizim emrimizdedir, göz bizim emrimizdedir (bize boyun eğerek itaat eder/secde ederler), sana gözden koldan sorarlarsa onlara ilmin kadar cevap verirsin ama Ruh (Allahın cebraili; Allahın iletmesi; Allahın Organı) hakkında zandan öte bilgimiz yok.
Keza geleneksel anlatımla bahsedilen 600 kanatlı cebrail meleği de uydurmanın katmerlisi...
Allah o organı (meleği) ile kullarından dilediğine dilediğini vahyeder.
Dilerse vahyettiğini siler dilerse vahyettiğini dillerden kitaplara oradan matbalara 1400 yıl sonralara ulaştırır.
Dilerse vahyettiğini peygamber seçer, dilerse sadece kullarına ilham ile doğruyu gösterir.
Bu Allahın üzerimizdeki kuvveti kudretidir. Allah melekleri ile insanların herkesin üzerinde her an gözcü ve onlara hükmedicidir. Dilediğini dilediğine sevdirir dilediği zaman toplumları birbirine düşürür savaştırır.
Allah, herkesin perçeminden tutmuştur.
Cebraili Allahdan bağımsız bir canlı olarak düşünemeyiz. Ancak yukarıda da verdiğimiz örneklerdki gibi, ALlah Kuranda yer ile göğün nasıl konuştuklarını anlatıyor (ister dileyerek ister dilemeden bir araya gelin) Allah aynı şekilde cebrail melekesini yada diğerlerini de konuşturuyor.
Meleklerin kendi başlarına taştan, tahtadan, ağaçdan, güneş ve sudan bir farkı yoktur. Hiçbirisi insana kendi başına bir fayda veremez keza istesede beceremez. Bütün yardım, bütün iyilik Allahtandır. Merhametlidir ancak Cezası da çok acıdır.
Konu hiiic tarafından (22. September 2012 Saat 02:32 PM ) değiştirilmiştir.
|