VE HURAFELER BAŞLIYOR
Bundan bir önceki yazımda da bahsettiğim gibi ve primad dostunda basit bir resimle gayet güzel özetlediği YOZLAŞMIŞ İSLAM faktörünün şu andaki islamın ve kuranın mezheplerin,tarikatların,gavsaların,şeyhlerin,hadi s kitaplarının,şahısların ve dini kurumların gölgesi altında tozalanmaya terk edilişinin başlıca nedeni olduğu gayet açık şekilde ortadadır. Peki ama bu YOZLAŞMIŞ İSLAM nedir,bize ne kötülüğü var gerçek islamdan farkı nedir madem yozlaşmış neden insanlar bu neden dini benimsiyor soruları bu konuya yabancı bir insanın aklına gelmesi gayet tabii sorulardır. Bakalım neymiş bu YOZLAŞMIŞ İSLAM'ın bize kötülüğü.
Bundan önceki yazımda nasıl bir yerde yaşadığmı ve akrabalarımn nasıl bir İslam anlayışına sahip olduklarını anlatmıştım. Bu tür anlayışa sahip muhitlerde oturan dostlar bilirki bu insanlar bazı günler bir araya gelir dini konularda sohbet eder bu sohbetlere çoook feyizli bir şahıs başkanlık eder kuran okunur hadisler nakl edilir vs. ama bu işi kendi aralarında yapsalar iyi. Arkadaşlarımla msiket oynarken bir genç kız sesi işitiyorum. ŞŞŞ çocuklar buraya gelsenize bişey konuşucam sizle. Tabi hemen yanına gidiyoruz çarşaflı iki abla en fazla 19,20 yaşlarındalar. Adın ne bakiyim ? Ahmet. Kuran biliyomusun ahmet. Biliyorum abla bilmem kaçıncı ayetteyim. Maşallah aferin sana. Adın ne ? Mehmet. Adında çok güzelmiş. Kuran biliyomusun Mehmet ? Biliyorum bilmem kaçıncı ayetteyim. Maşallah aferin sanada. Böyle bütün çocuklara sordular.Sora sıra bana geldi. Adın ne bakıyim? Atıyorum: Alper olsun adım. Adını kim koydu. Babam. Ama çocuklara müslüman ismi koymamak büyük günah. Allah herkese arapça bir isim vermiştir. Mahşerde o isimle çağrılacak dedi . Bende Yaaa abla git işine Alemlerin Rabbi olan Allahtan bahsediyoruz haşa GBT memuru gibi isim taramasımı yapacak bilmiyomu kimin kim olduğnu derdim bu gün olsaydım. Ama o gün diyemedim. Kuran biliyomusun Alper. Yok bilmiyorum. Aaaaa ama bak arkadaşların ne güzel hepsi biliyo sen niye bilmiyosun. Gitmek istemiyorum abla. Aaaa ama olurmu Kuran öğrenmeyenlerin cehennemde ağızlarına dünyada söylediği her harf için köz konur. Neyse bu ablalar gitti ama bu ablalar tükenmez. Her hafta gelen bişey anlatıyo.Misal Atatürk Deccaldı. Hadi bakalım al buyur daha dün okulda ulu önderdi. Bi gözü körmüş. Hep içki içiyomuş. Tuvalette kuranı çiğnemiş. Sağdan soldan genç kızları alıp zorla yatıyomuş. Bunun gibi bir sürü şey zaten bizim mahalle ve civarlarında cinler,hacı babalar,ermişler 7ler,40lar cirit atıyo onları söylemiyorum bile. Ne zaman bela olsa birileri çıkıyo ben rüyamda gördüydüm. Bu dönemde beynime sokulanların haddi hesabı yoktur. 9 senedir Şeytan suratıma işiyomuş haberim yok. Atatürk baş kafirmiş. Allah benim günahlarımı anneme babama yükleyip onları yakıcakmış. Cinlerin düğünleri,ölmüş dedelerin etrafta dolaşan ruhları,her gün duvar kazan yecüc mecüc bir sürü şey. Bunun üzerine bir kitap yazsam ciltlerce dolusu hurafe yazarım. Ee bunları duyan çocuk nasıl dursun. Bende gitmeye başladım camiye. Hergün gitmiyodum ama cumaları gidiyodum. Her cuma gidip en sevdiğim tişörtü giyerdim koşardım camiye. Abdest alamsını bilmiyorum orda çocuklardan bakarak yapardım bişeler Yine bi gün tam giricez camiye bi tane amca geldi namaz kılmayı biliyomusunuz. Duaları okutuyo nasıl kılıncağnı göstertiyo. Bana da sordu ben bilmiyorum. Dedi sen gelme. Niye dedim ben kendim için annem babam için dua etsem olmuyomu. Olmuyomuş. Ama ben ona çaktırmadan girdim içeri. Çocuğuz rahat durmuyoruz tabi. Gülüyoruz falan o dede geldi tuttu kolumdan milletin huzurunu kaçırma dedi yallah dışarı yolladı beni. Bende tıpış tıpış eve giderken yengem çıktı. Alper niye cumaya gitmedin sen. Dedim ben evde kılıyom cumayı yenge. Aaa ama olmaz öyle diye girdi lafa yarım saat vaaz verdi bana. Namaz gitti ama En azından vaazı kaçırmadım.
İşte böyle yaklaşık 5 sene geçti 14 yaşıma kadar ne bir dua öğrendim ne namaz ne niyaz. Şimdi görünürde ortada çok birşey yok gibi ama ben bunların etkisinden kurtulduğum için kafam rahat. Lakin bu işin acısı sonradan çıkar. Hurafelerle doldurulmuş bir beyin. Kendisine anlatılanı sorgulamadan kabul eden bir beyin. Bu beyin bir vakte kadar bunlara inanıyor ve kabul ediyor. Ve bu Hurafelerin ardı arkası kesilmiyor. Beyin doldukça doluyor doldukça doluyor herkez bir şeyler söylüyor Allah ve İslam adına lakin hiç kimse merak etmiyor Allah nedemiş İslam adına. Herkes hadislerden,hocalardan,anadan,babadan dinliyor islamı. Ve bu olay yeni birşey değil bakın 1400 sene önceki zihniyetle şimdiki zihniyet arasında hiç bir fark yok. Onun içindir ki bütün zamanlara indirilmiştir Kuran. Kuranda sürekli tekrar edilen bir diyalog var. Hz. Muhammedin tebliğsi üzerine. Ey Muhammed sen çıldırdın mı. Biz anamızı ve babamızı ve atalarımız bu din üzerine bulduk bunu bir kenara bırakıp senin dininemi geçelim. Buna cevaben de ya Onların ataları yalnış üzerindelerse gibi bir cevap iniyor. Bunun gibi diyaloglara kuranın bir çok ayerinde rastlarsınız.
Bu gün gidin YOZLAŞMIŞ İSLAM inancına sahip bir insana. Siz yalnış yoldasınız deyin. Size biraz direndikten sonra büyük ihtimalle. Ya onca büyük, alim şeyh,gavs gelmiş geçmiş koskoca mezhep imamaları bilmeyecekte sen mi bileceksin. Buna benzer bir cevap alırsınız. Ama onlar atalarının yalnış yolda olabilceğne ihtimal dahi vermezler. Peki YOZLAŞMIŞ İSLAM'ın Hurafelerle olan ilişkisini gözlemledik. Peki bunlar ilerde ne gibi zararlara yol açar. Her şeyden önce şunu söyliyim Kişi:Ya Allah bize kuranı vermiş bu güne kadar bir kez açıp bakmadım türkçesine ne diyo bu acaba demezse. Bu yalnışın farkına varması hemen hemen imkansız olur. Ve kişi uydurulmuş Hurafelere din diye bağlanıp karanlıkta sürüklenip yok olur. Peki açıp okuyan kişi ermiş mi olur. Olmaz. Açıp okuyan kişi yıkılır. Bu güne kadar binlerce hurafe hadis sohbet ve bir amaca yönelik ayıklanarak seçilmiş kuran ayetlerinden oluşan derme çatma ama dağ gibi sağlam sandığı temeller üzerine kurduğu din 3,4 sure ile yerle bir olur. Ki bu kişide çok büyük bir boşluk oluşturur. Ve bir çok kişi bu aşamayı atlatıyor olsada hiç azımsanmıyacak bir kısmı atlatamıyor ve o andan itibaren dinden uzaklaşıyor. Ne Kurana ne hadislere ne hurafelere yanaşıyor. Çünkü kurduğu inandığı dinin enkazları altında kaldı. Bu saatten sonra din üzreine düşünmez olur inandığı tüm değerlere sırt çevirir. O içindeki boşuluğun verdiği his onu içten içe kemirir. Aslında böyle olması lazım zaten ama oluşan bu boşluk hissiylede karanlıkta kaybolumuşken bir ışık görür. Keşeke bu ışık kurandan gelseydi ama Süslenmiş Dünya Hayatının ışığıdır bu. Eğer bu ışığa gitmeyip Kuran'a bakmayı. Annesinin babasının hocaların,şeyhlerin,hadislerin,hurafelerin Kuran'ın yanında hiç bir değeri olmadığı ve Allahın rehber olarak indirdiğnin bu hurafe üreticileri değil Kura'an olduğnu anlarsa ne ala.Çok zor bir iş değildir bu sadece bir dönem düşünmeyi gerektirir başka bir şey gerektirmez. Ama düşünmeyi bir kenara bırakıp gördüğü Süslü Dünyanın içine giderse iş daha da zorlaşacak.
Yani dostlar sonuç olarak bir dönem dine bağlı olan bir insanın birden dinden kopup gitmesi işte bu nedendendir. Bunlar genelde gençler olur. Ama yetişkin insanlarda da hayli görülen bir durumdur. Bizim yapmamız gereken çocukların kafasına Drank diye al evladım Allah ve İslam budur bunu ezberle ama sakın ne olduğunu düşünme demek yerine ona sadece Allaha ve İslama giden yolları göstermek olmalı. Çünkü çocuğun eline tutuşturduğmuz çürümüş tahtalar,erimiş yutonglar,çimento yerine ıslanmış kumlarla kurulacak olan derme çatma temeller en ufak bir rüzgarda tepesine yıkılacaktır. Ama çocuğa demir madenine giden yolu öğretirsek o çocuk belirli bir yaşa girdiğinde o madene girip elinde demir kütlelerle çıkacaktır ve asla yıkılmayacak olan Dinin temellerini atacaktır. Elbetteki iş Kurana dönmekle bitmiyor. Aslında çoğu insan Kuran'ın yolunu tercih ediyor. Ama şeytan ve nefsleri şeytanlaşmış insanlar bu yolu da rahat bırakmıyor işler asıl burada zorlaşıyor.
|