| 
			
			 Uzman Üye 
			
			
			
				
			
			
				 
				Üyelik tarihi: Nov 2012 
				
				
				
					Mesajlar: 300
				 
				 
	Tesekkür: 477 
	
		
			
				198 Mesajina 387 Tesekkür Aldi
			
		
	 
				
				Tecrübe Puanı:  24 
				
				     
			 
	 | 
	
	
	
		
		
			
			
				 
				
			 
			 
			
		
		
		
			
			CHP'den Erdoğan'a sünnete uygun bıyık eleştirisi 
 
CHP'li  İnce; "Türkiye'de son yıllarda siyasette yükselmenin anahtarını  'tarikata bağlılık, Başbakan'a yağcılık ve sünnete uygun bıyık' olarak  tanımlayan İnce, "Biz böyle ortamda korkmayacağız, biat etmeyeceğiz, diz  çökmeyeceğiz." dedi. 
 
 	İZMİR'DE DE BAŞBAKAN'I VE HÜKÜMETİ ELEŞTİRDİ 
  	Uşak'tan İzmir'e geçen CHP Grup Başkanvekili ve Yalova Milletvekili  Muharrem İnce, Karabağlar Belediyesi tarafından düzenlenen '89. Yılında  Cumhuriyet ve Demokrasi' konulu panelde konuştu. İnce, konuşmasında  Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve AK Parti Hükümeti'ne yüklendi. 
  	AK Parti'yi 'Beş parmağın yanından çıkmış 6. parmak' olarak tanımlayan İnce, şöyle konuştu: 
  	"Acaba Cumhuriyet tehlikede mi? Biz mi abartıyoruz? Telaş içinde miyiz,  yanlış mı düşünüyoruz? Biz, Adalet Partisi ile rakip olduk DYP, MHP,  ANAP ile rakip olduk. Biz kazanmadık, onlar kazandı. Türkiye'de siyasi  partiler bir elin parmakları gibiydi. Ama bunlar yandan çıkmış 6. parmak  gibi. Bunlar tehlikeli, bunlar yaptıkları işin kutsal olduğuna  inanıyor. Moğollara benziyor, fethediyor, yakıyor, yıkıyor, diz  çöktürüyor ve yaptıkları işin kutsal olduğuna inanıyor. Osmanlı  kurulduktan sonra Moğollar geldi Osmanlı'yı yendi. 1413'e kadar Osmanlı  Fetret Devri'ni yaşadı. Bu dönemde Osmanlı dağılmıştır. Türkiye'de on  yıldır Fetret Devri yaşıyoruz. Bunlar yenilir mi? Umutsuz muyuz? Bunları  2002 den beri yenemedik. Recep Tayyip Erdoğan 1986'da milletvekili  adayıydı sandığın dibinde kaldı, 1989'da Beyoğlu Belediye Başkan  adayıydı sandığın dibinde kaldı. 1991'de 1. sıra milletvekili adayıydı.  Tercihli sistem vardı, yine sandığın dibinde kaldı. Bizim Recep  Erdoğan'ı o günlerine geri göndermemiz lazım." 
  	'BİZ MEYDANLARDA KURULDUK' 
  	CHP'nin savaş meydanlarında, AK Parti'nin ise beş yıldızlı otellerde  kurulduğunu, iki parti arasındaki en büyük farkın da bu olduğunu  belirten İnce, sözlerini şöyle sürdürdü: 
  	"Biliyorsunuz dindarlar, dindar geçinenler ve dinden geçinenler var.  Müslümanlar da ikiye ayrılıyor. Bizim gibi kalu beladan beri Müslümanlar  var bir de Recep Tayyip Erdoğan'dan sonra Müslüman olanlar var. Bizim  ilk farkımız şu; Bizim partimizin kurucuları Atatürk ve arkadaşlarıdır.  Kurtuluş Savaşı bittikten sonra Fevzi Çakmak ile araları açılmıştır.  Fevzi Çakmak ayrılıp başka parti kurmuştur ama hiçbir CHP'li kalkıp ona  hakaret etmez. Biz onlara saygı duyarız. Ama onlar İsmet Paşa'ya hakaret  ediyor. İsmet Paşa partimizin kurucusu, öleli 40 yıl oldu, evlatları  miras için birbirine girmedi, sizin Hoca öleli iki yıl oldu çocukları  birbirine girdi. İkinci farkımız; biz cephelerde kurulduk bu nedenle  Cumhuriyet Bayramı'nı meydanlarda kutlarız. Onlar beş yıldızlı otellerde  kuruldular o nedenle de Cumhuriyet Bayramı'nı pastanede kutluyor. Biz  Cumhuriyet Bayramı'nı yürüyerek kutlamayı severiz, onlar yürütmeyi  sever. Onlar ABD'den biz Allah'tan korkarız, onlar Recep Tayyip  Erdoğan'a dokunmayı ibadet sayar. Onların çocukları polisi hizaya çeker,  bizim çocuklarımız biber gazına direnmeyi öğrenir. Onlar Recep Tayyip  Erdoğan'ı tek adam olarak kurultay salonlarına pop sanatçısı gibi sokar,  bizim liderimiz halkın arasında dolaşır." 
  	'CANDAN KONUŞUNCA KÜFÜRLÜ, CAMDAN KONUŞUNCA KÜLTÜRLÜ' 
  	Türkiye'nin dış politikasının hiçbir hükümet zamanında bu kadar  ucuzlamadığını ifade eden İnce, AK Parti'nin dış politikayı mezhep  üzerinden yürüttüğünü ileri sürdü. İnce, "Akılları o kadar basıyor. Dış  politikamız bu kadar ucuz mu? Tayyip bize 'Esat'la bunlar aynı  mezheptendir' diyor. Ertesi gün kalktım ben konuştum sonra bana cevap  verdi. Kendisi candan konuşamaz camdan konuşur. Candan konuşunca küfürlü  camdan konuşunca kültürlü konuşur. Bir gün cam bozuldu ortada kaldı.  Ben de buradan soruyorum. Siz Obama ile aynı mezhepten misiniz ki aynı  politikayı güdüyorsunuz? Ben, Meclis'te Esat'ın canı cehenneme,  Obama'nın da canı cehenneme dedim. Sen Obama'ya canın cehenneme  diyebilir misin? Diyemezsin. Sende güvercin kadar yürek olsa dersin ama  diyemiyorsun. Ben buradan bir kez daha söylüyorum. Esat'ın da canı  cehenneme, Obama'nın da canı cehenneme, senin de canın cehenneme" diye  konuştu. 
  	'AYAKTA DURAMAZLAR' 
  	Bütçe açıkları nedeniyle de hükümete yüklenen Muharrem İnce, bütçedeki  açığın vatandaşlardan çıkartılmaya çalışıldığını anlatarak, açığın asıl  nedeninin hükümet olduğunu dile getirdi. İnce, "Maliye Bakanı 2013  Bütçesi hazırlıklarını anlatırken `açık var diyor, terörle mücadele  ettik' diyor. Bunu söyleyeceğinize Meclis'te 13 bin Euro'ya kaç danışman  çalışıyor? Libya'ya kaç bavul para gönderdiniz. Başbakan'ın bir uçağı  vardı nasıl 7 uçak oldu? Bin 500 korumanız vardı 2 bin 500 mü oldu?  Başbakan korumasız gezemez. Bakmayın siz onun işçiye, çiftçiye  kabadayılık yaptığına o korumaları olmadan kapıya bile çıkamaz.  Zannetmeyin ki sizi düşünen bir anlayış var. İngiliz viski şirketlerinin  vergi borcunu affetti mi, bunu biri çıksın açıklasın. Başbakan, Blair  ve Cameron ile anlaşma yaptı ve İngiliz viski şirketinin 500 milyon  dolar vergi borcunu af edeceğini söyledi. Adamlar özel uçakla geldiler,  anlaştılar ve torba yasanın içinde geçirdiler. Bunlar içkiyi sevmez ama  ondan para kazanır. Alkol bizim dinimizde haramdır içen sarhoş olur.  Yetim hakkı yemek te haramdır ama sarhoş olmazsın. Yetim hakkı yemekten  sarhoş olunsaydı AKP'lilerin hiçbiri ayakta duramazdı. O yüzden CHP  Tüzüğü'nün bana verdiği yetkiye dayanarak hakkımızı size helal  etmiyoruz" dedi. 
  	AÇIKLAYABİLİYORSAN AÇIKLA 
  	TBMM'de kurulan Darbeleri Araştırma Komisyonu'nun amacının askeri  darbeleri araştırmak olmadığını, AK Parti tarafından yapılan sivil  darbeye kılıf hazırlamak için komisyon kurulduğunu ileri süren İnce,  şöyle devam etti: 
  	"Komisyon üyesi bir AKP milletvekili bir medya patronuna 28 Şubat  sürecinde devletten kredi alıp almadığını soruyor. Ben de soruyorum  Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı iken hangi  medya patronuna belediyenin imkanlarını peşkeş çektin? Altı üstü dört ay  hapis yattın üstelik mahkemeden hüküm giyerek yattın demokrasi  kahramanı oldun bizim Balbay 4 yıldır içerde. Koşullarınız da aynı  değil, Balbay'ın ki çok daha ağır. Sen balık, kebap partileri yaptın.  Bir konuşmasında konuşmasında 1980'den önce Metris'te yattığını söyledi.  Araştırdım Metris 1981'de açılmış. Darbeden önce Metris yok. Bu ülkede  darbeler solculara yapılmıştır. Sana ne oluyor. Sen o zaman İETT'de top  oynayıp bisküvi satıyordun, bizim arkadaşlarımız işkence gördü. Bütün  işkence aletlerinin ayrı ayrı ismi vardı. O işkenceciler de bugün  kendini Müslüman olarak tanıtıyor." 
  	Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a birtakım sorular sorduğunu ancak  herhangi bir açıklama alamadığını ifade eden İnce, "Sayın Başbakan, 27  Nisan 2007 gecesi saat 23.20'de e-muhtıra siteye kondu. Sen o saatten  sonra hangi iş adamıyla ne görüşmesi yaptın? Bir şey biliyorum ki  konuşuyorum. Başbakan bizim telefonları dinlediği için biliyor bizim  böyle bir gücümüz yok. 27 Nisan'da ne görüştün hangi işadamıyla? Yine  soruyorum o bildiriyi yazan kişiyle Dolmabahçe'de ne görüştün? Hangi  medya patronuna kredi verdin? Hangi gazetenin manşetine televizyonun  haber bültenlerine müdahale ettin? 12 Haziran 2011 seçimlerinden önce  Yalova'da kaç kişiye telefon açtın `Bunu seçtirmeyin, ne yapın yapın 2-0  yapın bunu mecliste görmek istemiyorum' dedin, onlara ne vaat ettin?  Bütün bunlara rağmen, örgütünü paraya boğmana rağmen Yalovalılar seni  sandığa gömüp beni Meclis'e gönderince 'Kahretsin yine başaramadık'  dedin mi demedin mi?" 
  	"BİAT ETMEYECEĞİZ" 
  	Türkiye'de son yıllarda siyasette yükselmenin anahtarını 'tarikata  bağlılık, Başbakan'a yağcılık ve sünnete uygun bıyık' olarak tanımlayan  İnce, "Biz böyle ortamda korkmayacağız, biat etmeyeceğiz, diz  çökmeyeceğiz. Yandaş medya saldıracak, çocuklarınıza iş bulamayacaksınız  hatta sizi de işten çıkartacaklar o günlerde hep Mustafa Kemal'i  aklınıza getireceksiniz. Elbet CHP'li kardeşim elbet, bu memleketin  sokaklarında gezecek hürriyet" diyerek konuşmasını bitirdi. 
  	PANEL ARASI NİKAH 
  	Muharrem İnce'nin konuşmasının ardından panele Dilek Tat ve Ceran  Doğan'ın nikahının aynı yerde kıyılması için yarım saatliğine ara  verildi. Nikahı, CHP'li Karabağlar Belediye Başkanı Sıtkı Kürüm kıydı.  Karabağlar Belediyesi yetkilileri panelin daha önce Uzundere'de yeni  yapılan tesislerde yapılmasının planlandığını, ancak son anda meydana  gelen bir aksilik nedeniyle Çalıkuşu Kültür Merkezi ve Nikah Salonu'na  alındığını, nikahın tarihinin daha önceden belirlendiği için panelin  bölündüğünü ifade etti. 
  	Öte yandan Karabağlar Belediye Meclisi'nin AK Parti'li üyesi Mehmet  Çelik'in de paneli ön sıradan izlediği ve İnce'nin konuşmalarını not  aldığı gözlendi. 
  	Nikahın kıyılmasının ardından panelin ikinci bölümüne geçildi. Muharrem  İnce, programı dolayısıyla ayrılırken Ege Üniversitesi Sosyoloji Bölümü  öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Engin Önen'in yönettiği panel İzmir Ekonomi  Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Meltem Caniklioğlu'nun konuşması  ile sona erdi. 
Habervitrini.com
		 
		
		
		
		
		
		
			
				__________________ 
				De ki: “Ey kâfirler!  
Ben sizin taptıklarınıza tapmam/ Ben sizin yaptığınız ibâdeti yapmam.  
 Siz de benim taptığıma tapıcı değilsiniz/ Siz de benim yaptığım ibâdeti yapmazsınız.  
 Ve ben asla sizin taptıklarınıza tapacak değilim/ Ben asla sizin yapmış olduğunuz ibâdeti yapıcı değilim.  Siz de benim taptığıma tapacak değilsiniz/ Siz de benim yapmakta olduğum ibâdeti yapıcı değilsiniz.  
 Sizin dininiz sadece sizin için, benim dinim de sadece benim içindir.”  
Kâfirûn Sûresi
			 
		
		
		
		
	 |