Tekil Mesaj gösterimi
Alt 13. November 2012, 10:37 AM   #2
aorskaya
Uzman Üye
 
Üyelik tarihi: Aug 2009
Mesajlar: 933
Tesekkür: 110
268 Mesajina 414 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 17
aorskaya will become famous soon enoughaorskaya will become famous soon enough
Standart

Selamun aleyküm,

Sayın dost1,

Yazılarınızı iki kısımda cevaplandırmaya çalışacağımı bunlardan "1.kısmın; salatın bazı vakitler için namazı ifade ettiğinin anlatılması, 2. kısım ise kuranın belli bir coğrafya ve zamana hapsedilemeyeceğine ilişkin açıklamalardan, 3.kısım ise salattan, her durumda mali, zihni destek ve sosyal destek ile eğitim anladığımızda, bunun vakitleri belirten ayetlere göre ters düşeceğine ilişkin açıklamalardan oluşacağını" söylemiştim.

Şimdi 2. kısımla ilgili anlatımlarımı yapmaya çalışıyorum:


2. KISIM:
Kuran evrenseldir, ondaki hüküm ve kıssalar belli bir an ve coğrafyada geçsede, o anla sınırlı yada o coğrafyayla sınırlı olmayıp, zaman ve mekan üstü olarak her yeri geldiğinde kıyamete kadar uygulanacak ve olabilecek şeylerdir.


Alıntı:
dost1 Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
Alıntı:
aorskaya Nickli Üyeden Alıntı
1- Bu ayetlerde geçen salat, “zihinsel ve mali destek” ise gündüzün iki tarafında ve geceye yakın saatlerde, kime yada kimlere nasıl zihinsel destek verilebilir, nasıl mali destek verilebilir?
Dinin indiği coğrafyada insanların hareket halinde oldukları zamanlar bu zamanlardır.
Sevgili dost1,

Burada sizin açıklamanıza göre; coğrafi bölge ve zaman şeklinde iki sorun ortaya çıkmaktadır.

1- Din indiği coğrafi bölge şartlarına göre yaşanacaksa, "o coğrafya şartlarını taşımayan hiç bir yerde din yaşamaya gerek yoktur" sonucu çıkar ki bu kuranın yapısına ve rabbimizin isteğine ters bir durum olur.

2- Coğrafyayı bir kenara bırakıp, coğrafyayla kastettiğiniz yerdeki insan hareketliliğini, coğrafyadan bağımsız başka yerlere uygulamaya kalktığımız da o yerdeki hareketlilik zaman bakımından bahsettiğiniz coğrafyadaki zamanda olduğu şekilde hareketlilik olmayabilir.

Diğer bir anlatımla; o coğrafyadaki zamanın aynısında, başka coğrafyada insanlar en az hareketli oluyorsa, bu durumda dinin bu hükmü yaşanmayacakmıdır?

3- Şimdi ise, konuya ilişkin sonucu değiştirmeye etkisi olmayacaksa da, kişisel bilgilenmek amacıyla sormak istiyorum; "O coğrafyada, o vakitlerin en hareketli olduğunu neye dayanarak söyeleyebildiğinizi, istatiksel de olsa bir kaynağınız varmıdır?"

Alıntı:
dost1 Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
Alıntı:
aorskaya Nickli Üyeden Alıntı
2- Zihinsel destek bir bakıma kabul edilebilir görülse de mali destek için neden vakitler belirlensin, üstelik neden gündüzün iki ucu ve geceye yakın zamanlar olsun?
Dinin indiği coğrafyada insanların hareketli oldukları saatler bu vakitlerdedir. Öğle, ikindi vakti diye bildiğimiz vakitlerde o coğrafyada insanlar genellikle evlerinde dinlenme halindedir.

Bugün camilerde imamların sesli olarak okumalarının hangi vakit ve rekatlarda olduğunu düşündünüz mü?
Burada da zihinsel ve mali desteğin sadece hareket halindeki kimselere yapılabileceği ile sadece gündüzün uçlarında ve geceye yakın zamanlarda yapılabileceği şeklinde bir sonuç çıkıyor karşımıza...

1- Mali destek, sosyal yardım için neden en hareketli zamanlar seçilsinki? Aksine, yardımların gizlice verilmesine ilişkin kuranın genel hükümlerine göre, kalabalıktan gizlice vermek daha doğrudur. (size göre değilmidir?)

2- Sonra yardım, destek görecek kimselere zamandan bağımsız, ivedilikle yardım yapılması, desteklenmesi ve toparlanmasının sağlanması gereklidir.

Bunun içinde, tarafların ne zaman uygun olursa o zaman desteğin gerçekleşmesi için zamana hapsedilmemesi gerektiği sonucu çıkmaktadır.

Alıntı:
dost1 Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
Alıntı:
aorskaya Nickli Üyeden Alıntı
3- Mali destek (infak hükümlerinden de delillendirilmeye çalışılırsa) zaman kısıtlamasından bağımsız olarak; gerek ve imkan bulunan her durumda yapılması gerekli değilmidir?
Salatların toplu olarak yapılması salat kurumlarının oluşturulmasında ve oluşturulanların ayakta tutulmasında önemlidir. Unutmayalım ki, Medinede yeni bir devlet kuruldu. Bu devletin başındaki kişi Allah’ın Resulu Muhammed idi (selam olsun.) Bu devletin günümüzde olduğu gibi her bölüme bakan bakanları vardı. Salatlar önemine göre ya Mescidi Nebevi ya da Musallada yapılırdı. Kur’an’da salatı ikame emri ile zekatın verilmesi emrinin peşpeşe geldiğini gözardı etmemek gerekir.
Namaz yerine destek-eğitim anlamında salatın iki ayağı vardır. İlki; destek yapılacak kimselerin belirlenmesi ve detek kararlarının alınması, ikincisi ise alınan kararların uygulanmasıdır.

1- Uygulama ile ilgili olarak imkan bulunan her zaman yerine daha kısıtlı zamanların düşünülmesindeki yanlışlığı yukarıda anlattım.

2- Karar alınması ve uygulanması bakımından ise, yine ayrışma olacaktır. Örneğin, destek anlamındaki salatlar için organize olacak yapı kamu yönetiminden bir teşekkül ise zaman belirlenebilir. Ancak, halkın organize olacağı bir yapıda ise, halkın destek görüşmeleri için uygun olduğu zamanlar değişebilir. Bu nedenle bu gurup için yine zaman belirlemek yanlış olmaktadır.

3- Kuranda salatın yanında zekatında geçmesi sizin görüşünüzü desteklemesi anlamına gelmez. Aksini düşünüyorsanız açıklama yapmalısınız.

Alıntı:
dost1 Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
Alıntı:
aorskaya Nickli Üyeden Alıntı
4- Mali destek için, zihinsel eğitim için herkesin ayakta ve rahat toplanabilecek olduğu zamanlar daha uygun değimlidir?
Daha uygundur. Bunun için de o coğrafyadaki en uygun olan vakitler salat için belirtilmiştir . Önemine göre de ya mescid ya da musallalarda/salat merkezlerinde yapılmıştır.

Lütfen! camilerde imamların sesli olarak okumalarının hangi vakit ve rekatlarda olduğunu düşünür müsünüz?
Bu kısımla ilgili yukarıda yeterince yazdığımdan, sadece camilerde imamların sesli okumalarıyla kurduğunuz ilgiyi anlayamadığımı belirtmek isterim.

1- İmamların sesli okumalarının (zaten neden sessiz okudukları yerlerde olur, kim icat etmiştir ve amacı nedir, bana göre sessiz okuması doğru değilse de) zamanları neden eğitim-destek anlamındaki salata delil olsunki? Bunun gerekçesini de açıklayabilirmisiniz?

2- Bana göre imamlar zaten bütün okumaları sesli yapmalıdır. Çünkü, namazda onlara uyan vekalet verenlerin olası hatada okumayı düzeltmeleri için bu gereklidir.

Bu nedenle, bu kısımdaki iddilarında namaz yerine eğitim-destek anlamındaki salatı kanıtlayamadığını düşünüyorum.

Saygı ve selamlarımla...
aorskaya

Konu aorskaya tarafından (13. November 2012 Saat 10:40 AM ) değiştirilmiştir.
aorskaya isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla