|  14. November 2012, 04:47 AM | #27 | 
	| Uzman Üye 
				 
				Üyelik tarihi: Nov 2012 
					Mesajlar: 300
				 Tesekkür: 477 
		
			
				198 Mesajina 387 Tesekkür Aldi
			
		
	 
				
				Tecrübe Puanı: 24      | 
				  
 
			
			15. İÇİNDE OLANDAN SORUMLU  OLMA
 
 Allah  Teâlâ şöyle buyurur:
 “Göklerde ne var, yerde ne varsa hepsi  Allah'ındır.  İçinizde olanı açığa vursanız da,  gizleseniz de Allah sizi ondan  hesaba çekecektir. Sonra dilediğini bağışlar,  dilediğine azap eder.  Allah’ın gücü her şeye  yeter.”(Bakara  2/284)
 
 
 Peygamberimiz  sallallahu aleyhi ve sellem şöyle dedi: “Bakın,  vücutta bir et parçası vardır. O iyi  olursa vücudun tamamı iyi olur, o  bozulursa vücudun tamamı bozulur. İşte o  kalptir[1].”
 
 İçinde olan ile  içinden geçen aynı değildir. İçinde olan; iman,  küfür,  sevgi,  nefret, kin, iyi  niyet gibi hayata yön veren şeylerdir. İçinden geçen  ise genellikle şeytan vesvesesidir. Bazen içinize öyle şeyler gelir  ki  “acaba kafir mi oldum?”  dersiniz. Bu, doğru  yolda olduğunuzu gösterir. Çünkü şeytan, Kıyâmete kadar süre alınca şöyle  demişti:
 
 “... And  olsun onlar için, senin doğru yolunun üstünde  oturacağım.
 Sonra onlara;  önlerinden, arkalarından, sağla*rından, sollarından sokulacağım. Onların çoğunu  sana şükreder bulamayacaksın.”(Araf  7/16-17)
 
 Şeytana  izin verildiği için ves*vesesine engel olunamaz. Bundan peygamberler de  kurtulamazlar. Allah Teâlâ şöyle buyurur:
 
 “Senden önce  gönderdiğimiz bir tek nebi ve elçi yoktur ki, bir şeyi kursun da  şeytan onun kurgusuna vesvese karıştırmış olmasın.  Al*lah şey*tanın karıştırdığını giderir, sonra  âyetlerini pekiştirir. Allah bilendir, hakîm*dir.”(Hac  22/52)
 
 Şeytan vesvesesinden kurtulmaya güç yetmeyeceği için  onun sorumluluğu olmaz. Allah Teâlâ şöyle buyurur:
 
 “Allah, kimseye gücünün yettiğinden  fazlasını yüklemez.”(Bakara  2/286)
 
 
 
 [1]             Müslim, Müsakât, 107.
 
				__________________De ki: “Ey kâfirler!
 Ben sizin taptıklarınıza tapmam/ Ben sizin yaptığınız ibâdeti yapmam.
 Siz de benim taptığıma tapıcı değilsiniz/ Siz de benim yaptığım ibâdeti yapmazsınız.
 Ve ben asla sizin taptıklarınıza tapacak değilim/ Ben asla sizin yapmış olduğunuz ibâdeti yapıcı değilim.  Siz de benim taptığıma tapacak değilsiniz/ Siz de benim yapmakta olduğum ibâdeti yapıcı değilsiniz.
 Sizin dininiz sadece sizin için, benim dinim de sadece benim içindir.”
 Kâfirûn Sûresi
 | 
	|   |   |