hel yestevii elleziine yalemuune ve elleziine laa ya lemuune... (Fers)
http://www.free-minds.org/Old/articl...e/language.htm
Dr Ayman 
bu makalesinde 
hurufu mukatta ile ilgili olarak 
özetle sunu belirtiyor: 
Bunlar harf degil 
kelimedir.
Kurân "halkin dili"nde inmistir; o yüzden halkin kullandigi seslenisleri, deyimleri, argolari... icerir. 
Örnegin 
sûre 20 TAHA ile baslar. طه "Hey, efendi!" anlaminda bir seslenistir. Arapcanin klasik sözlüklerinde bunun aciklamasi: 
معناهُ يا رجُلُ بالحَبْشِيَّةِ 
طَهْ مجزومة : إِنها بالحبشية يا رجل 
Bu bir görüs. Yanlis olabilir. Ama Allah'in bambaska bir tavir icin dile getirdigi "Bilenle bilmeyen bir olur mu?" uyarisini hak etmez. 
Baskalarinin acikladigi görüslerinin ardindan Allah'in bu ayetini aleyhte anlamlar cagristiracak sekilde alintilayip ayetin arkasina saklanmayalim. Görüslerini acikca ortaya koyanlar kadar biz de cesur olalim ve kendi görüsümüzü cesaretle ortaya koyalim ki okuyanlar bizi dogru anlasin.
Lütfen.
Sevgi ile,
Hasan Akcay
_________________________________
TAS (طس):  
gömülmek,
odaklanmak. 
Neml 1: 
 
طس تِلْكَ آيَاتُ الْقُرْآنِ وَكِتَابٍ مُّبِينٍ
Odaklan aciklayan kitabin, kurân’in bu âyetlerine.
*
TASAM (طسم):
bileglemek
didik didik etmek. 
Suârâ 1-2:
طسم
تِلْكَ آيَاتُ الْكِتَابِ الْمُبِينِ
Didik didik et
aciklayan kitabin bu ayetlerini.
*
HAM (حم):
bir amacla,
planli. 
Aciklama:
حَمَّهُ: قصد قصده.- اللّه كذا: قضاه وقدّ ره 
حُمَّ يُحَمُّ حَمّا :- الأَمرُ: قُضي؛ 
(حُمَّ): الأمْرُ بالضم (حَمّاً) قُضِيَ وله ذلك قُدِّرَ 
وحَمَّ حَمَّهُ) قَصَدَ قَصْدَهُ) 
Mumin 1-2:
حم
تَنزِيلُ الْكِتَابِ مِنَ اللَّهِ الْعَزِيزِ الْعَلِيمِ
Bir amacladir 
bu kitabin üstün, bilen Allah’tan indirilmesi.
*
ASAK (عسق):
hayat verme 
pollenleme
Sûrâ 1, 2, 3:
حم
عسق
كَذَلِكَ يُوحِي إِلَيْكَ وَإِلَى الَّذِينَ مِن قَبْلِكَ اللَّهُ الْعَزِيزُ الْحَكِيمُ
Planli bir sekilde 
hayat vermek üzere
üstün, bilge Allah sana ve senden öncekilere iste böyle vahyeder.