Alıntı:
galipyetkin Nickli Üyeden Alıntı
Sayın Merdem, Sayın Aorskaya.
Allah'a dönmek, tabii ki mekân ve cihet itibariyle bir dönüş değildir. Araplar, "Krala müracaat edeceğim" derler ve bununla, "kralın yanına çıkmayı" değil, "onun kudretine başvurmayı, anlaşmazlığı ona taşımayı, onun merhametine sığınmayı" kastederler. Bu ifade özetle, kulun başına gelen musibetlere razı olduğuna, bunların neticesini Allah'a havale ettiğine, O'nun kendisine zulmedenlerden intikamını alacağına inandığına delâlet eder.
Siz ve biz kim ve ne oluyoruz ki de bizim için gayb, bir mevhum/kavram olan Allah'ı kişileştirip de ona bir mekân tayin edip huzuruna çıkacağız? Bunu ancak Olympos dağından alıp da Allahlarını arşa yerleştirenler yapar. Başkalarını bilmem ama ben ''huzura çıkma'' denince suçlarımın ve sevaplarımın alenileştirilmek ve eylemlerimin karşılığının neden cennet veya cehennem olduğunun açıklandığı o güne kadar yaşatılmışların toplandığı Mahşer olarak anlıyorum.
Saygılarımla.
Galip Yetkin.
|
Sayın yetkin,
Basit bir anlatımı bile bu kadar uzun yazarak ve sadece bu hususu anlatmayıp başka durumlarıda açıklayan ayetlerle anlamayı zorlaştırmaya gerek yoktu.
Siz ve biz kim ve ne oluyoruz ki de bizim için gayb, bir mevhum/kavram olan Allah'ı kişileştirip de ona bir mekân tayin edip huzuruna çıkacağız? demişsiniz.
İyide zaten kimse bu iddiada bulunmadıki! Biz hesap günü hesapların görülmek üzere bir yerde toplanacağımızı söyledik. Bu deyimden sanki padişahın huzuruna çıkıp, karşımızda padişah el etek öpmek gibi, secde edeceğimiz iddiasında bulunulmadıki!
"Bizim toplanacağımız mekanda; Allah, kişi gibi bulunacaktır" diyen yok. Ama, sizin daha önce iddia ettiğiniz gibi, sadece sözlerine dönme durumu da yoktur. Aksi halde, hesap gününde diriltilmiş insanların hesaplarının nasıl görüleceğini düşündüğünüzü açıklayarak devam edebilirsiniz.
Sanırım artık daha fazla yazmaya gerek kalmamıştır.
selamlar,
aorskaya