Tekil Mesaj gösterimi
Alt 19. March 2013, 01:06 PM   #45
mustafabey
Uzman Üye
 
Üyelik tarihi: Aug 2012
Mesajlar: 108
Tesekkür: 19
41 Mesajina 61 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 23
mustafabey has much to be proud ofmustafabey has much to be proud ofmustafabey has much to be proud ofmustafabey has much to be proud ofmustafabey has much to be proud ofmustafabey has much to be proud ofmustafabey has much to be proud ofmustafabey has much to be proud of
Standart

Aorskaya kardeşim akletmek ve düşünmekten bahsetmen güzel, akletmeyi ve düşünmeyi sınırlamaya, sığlaştırmaya çalışan hangi zihniyet bir bakmak lazım?

Kan, ölü eti, domuz eti, leşi zaten yemeyen bir kavime bunların haram kılınması üzerine düşünmek gerekir. Hikmeti nedir?

Senin metodunla(akletmek ve düşünme anlayışınla) olayı değerlendirirsek, anlatılanları, kelamdan indirilme kelimeleri basitçe senin deyiminle” olduğu gibi anlarsak”; mecbur kalınca somut olarak leş, kan, domuz eti ve ayette bahsedilen diğerlerini başkalarının hakkını gözeterek başkalarının payını da ayırmak suretiyle mideye indirilebilir mi?


Bu tarzda bir durumun ortaya çıkması, böyle bir mecburiyet durumunun ortaya çıkması Müslümanların, karnını doyurmak, hayatta kalmak için kan, domuz eti, leş, ölü eti gibi besinlere muhtaç olması zaten islamı(barış) ortadan kaldırır.

Acaba Araplar o devirde ölmüş hayvan eti, leş, kan ve arabistanda yetişmeyen domuz eti gibi maddeleri yiyerek mi besleniyorlardı?

Konu çok basit gibi, ama bu bizim toplum olarak her şeyi ne kadar yüzeysel ve düz bir anlayışla, dini yaşamdan uzaklaştırarak, işimize geldiği şekliyle yorumladığımızı gösteriyor.
Akletmek veya düşünmek kurandaki kelam ve kelimeleri tekrar etmek, somutlaştırmak için anlamlarını teke indirmek, anlatılanları emir ve komutlar halinde sunmak değildir.

Yoksa kanda, haksız yere can almak, canlara kıymak manasına mı geliyor, ölü etide gıybet etmek mi, domuz etide yeterince yazıldı.


Haksız yere can alınmasına, gıybet etmeye, fitne fesat çıkarmaya, domuzluğa kimsenin sesi çıkmıyor, ses çıkarmayarak helal görülüyor ama, zaten kimsenin mecburda kalsa yemediği yiyemeyeceği şeylere, bunlar yenmez, aman haa! Dinden Müslümanlıktan çıkarsınız, haramdır yazıları birileri yanlış anlarda sofrasında kan, leş, domuz eti koyar yer diye telaşlanıyor ve dinden çıkanlar olur diye propaganda yapılıyor. Sizce bir tezat yok mu? Asıl olan nedir? Esas olarak kan, domuz eti, leş, ölü eti yemek nedir? Bu anlatılan mevzuda düşününce ne sonuç çıkar, düşünmeyince ne sonuç çıkar?
Düz mantık yürütünce ne sonuç çıkar, detaylı düşününce ne sonuca ulaşılır. Tekrar değerlendirmek lazım.


Yasin 82-83 Bir şeyi dilediği zaman, O’nun emri yalnızca: “Ol” demesidir; o da hemen oluverir. Herşeyin melekutu (hükümranlık ve mülkü) elinde bulunan (Allah) ne yücedir. Siz O’na döndürüleceksiniz.

Allah adına indirilen kelamlar herkesin ağzına, kulağına, gözüne düşünsünler, uyarıları dikkate alsınlar, rehber edinsinler, akletsinler diye verilmiş zaten. Onun dışında Allah ol demiş, insanı dünyayı, evreni, gördüğümüz göremediğimiz herşeyi yaratmış, canlı ayetler olarak ortaya koymuştur, Allahın yaşamda koyduğu yasaların, sünnetullahın dışına kimse çıkamaz, kimsenin elinde böyle bir güç yoktur. Allahın sözü demek yaratmasıdır, Allah insanın sınırlarını çizmiştir, bu dindir.

Kuranda okuduğunuz kelamları, kendi sözleriniz gibi okumayın, onlar Resulün sözleridir, Allah adına indirilen kelamlardır. Bizler o sözlerden ancak kendi bilgimiz, yaşam tecrübemiz ve aklımız ölçüsünde anlayabilir, o ölçüde hisse alabiliriz. Daha fazlasını anlamak için zihnimizi yormamız, derin düşünmemiz, kelimelerin özünü kavramak ve yaşamla bağını kurmak için sabrederek bir anlayış haline getirmemiz gerekir.

Hiçbirşey basit ve tekdüze değildir, görüntü insanı aldatır, kelimler yetersizdir, kelimeler beli belirsiz bir görüntü verir, kelimenin özünü kavrayacak olan yaşamla bağını kuracak olan akıldır. O akılda bizde yoksa, aklımızı yeterince olgunlaştıramamışsak, kelimeleri akıl zannederiz, doğru kesin şudur, bunun dışında doğru yoktur deriz, yanılırız. Herşeyin aslı yaşamdadır. Okunacak olan esas yaşamın kendisidir, kuran rehberdir, yaşama giden yol, kelimeler yardımcıdır.

Konu başlığına yönelik olarak Anadolu ağzı ile domuz konusu iyi işlenmiş aslında; burada bahsedilen domuz bildiğimiz doğadaki domuz havvanına benzemiyor, ilginç değil mi! Atasözlerine, deyimlere bile girmiş, anlayana.

http://blog.milliyet.com.tr/-domuz--...?BlogNo=209395

Domuz derisi post olmaz, eski düşman dost olmaz.
Devletin malı deniz yemeyen domuz.
Aç aslandan tok domuz yeğdir.
Domuz derisi post olmaz, eski düşman dost olmaz.
Domuzdan toklu doğmaz.
Domuzun kuyruğunu kes, yine domuz. (somut düşünenler burada domuzun kuyruğu denince domuz hayvanının kuyruğu mu anlaşılıyor? )
Güttüğüm domuzu bana öğretme.
Domuz gibi tıkınmak.
Domuzdan kıl çekmek.

Bu atasözleri ve deyimlerde bir domuz hadissesi var ama hiç domuz hayvanından bahsetmiyor! İlginç değilmi?

Kimsenin sofrasına koymadığı şeyleri bunlar yenmez, haramdır konu anlaşılamamış yeterince deyip konuyu yiyecek içecek mevzusuna getirip tekrarlamayalım. Müslüman doğanlar zaten kan, domuz eti, leş, ölü eti sofralarında yok, tüketmiyorlar, merak etmeyin! Endişelencek mevzu başka, onu görmeyi deneyin!
mustafabey isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla